22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

bir anlama gelecek, beylik bir eğretileme olmaktan çıkaeaktır." (Aygün) Mallarme başlangıçta Baudelaire'in etkisindedir. Aynı şair araeılığıyla Edgar Al len Poe'yu keşfeder. lngilizce öğrenmesinde (sonra da tngilizce öğretmeni ola caktır) Poe'yu aslından okıımak tııtkusıı vardır. Kalasmda "Poe'ya layık.onunki lerden aşağı kalmayacak bir Şiir" yaratma düşünecsi yer cder. Aygün bu nokta da Mallarme'nin ilgınç bir tııtıımıınıın altını çi/.iyor; şairin Poe özel ismiyle "Po esie" (Şiir) kelimesini birbiriyle nasıl kardığını, şiiri özel isim yapma çabasını an latıyor: " Asıl konusu olan Güzellikten bilc öncc, şiirin kendisinin bir özel isim olması isteği bıırada açıkça ortaya çıkar. Şiir, büyiik harfle, üstelik "Poesie' biçiminde değil, "Poesie" biçiminde yazılmıştır, dolayısıyla Mallarme, şiiri "Poe" biçiminde yazdığı öbür özel isimle bağdaştırmaktadır. Şiirin özünde özel isim vardır, en azın dan bir özel isim: Edgar Allen Poe." Mallarme, şiir evreninde önemli bir yer tutan / lımdıas'ı 1864 yılının ekiın ayında yazmaya başlar, 1865 yılının baziran ayında çalışmasını keser; 1866'da tekrar / //roaias üzerinde çalışmaya başlar. Eser I867'de biter ama oynanamaz. llirodias'\a uğraşma sürecinin şair için önemine gelince: "} ltroJıa\ uzerine yalışırken, Mallarme Hiçligi keşfetmiştir, Tanrı'yı yere sermiş, o "eski ve başa bela tuyleri" yolmuş, ar tık kendini "ben bilinci"ne indirgemiştir. Rir yandan Varlığın bir yalan olduğunun bilinciyle, öbür yandan da artık ereksiz kalmış kendi zihinsel yetisinin sunduğu olanaklarla başbaşa kalmıştır. Şiir özel isim olmıış, sanat neredeyse dinin yerini almışlır." (Aygün) Mallarme'nin 14 (ya da 17) Mayıs 1867 tarihli mektubunu Aygün "en önemli Mallarme, aralarında en yiice vc cn atılgan olanına bütün varlığını ortaya koyma pahasına sarılarak, düşünceleri onıınde temizeçıkarmıştır kendini. Ha yalden söze geçiş, tııhar bir biçimde bağımsızlaşmış bir zekânın kotardığı bile şimlerin bu olahtldıfcınce yalın yasamını baştan sona kuşatmıstır. Hayranlık veri ci dönüşümleri kendi içinde gerçekleştirmek için yasamıştır Mallarme. Evren için sonıında aıle getınlmış almak dışında tasarlanabilir hiçbir yazgı öngörmez. Sözü, başlangıca değil de ner şeyin en sonuna yerleştirmiştir diyebiliriz. Şiirin o üstün saygınlığını hiç kimse böylesi bir kesinlik, böylesi bir sebat ve kahramanlara yaraşır bir giivenle itiraf etmemişti, bunun dışında gördüğü tek şey rastlantıydı Mallarme'nin. • mektup" diye niteliyor. (Mektubun kime yazıldığı açıkça belirtilmiyor ve alıntılarla yetiniliyor ama Henri Cazalis'e ait olan mektubun çevirisinin kitabın ikinci bolumünde yer aldığuu görüyoruz.) Mektup su açıdan önemlidir: "...çıınku Stephane Mallarme'nin cins isnıe, şiirin özel isme dönüşümü bu mektupta dört aşamada tamamlanıt." (Aygün) Mallarme'nin 1867'den sonraki yaşa mına kısaca değinmek istersek şunları söyleyebiliriz: Şairin nğlıınıın doğumu ve küçük yaşta ülümü (1871 1879), tekdü ze aile yaşamı, 1884'te hayatına yeni bir kadının (Mery Laurent) girmesi, para ka zanmak için yazdığı kitaplar ve çıkardığı kadın dergisi, 1884'ten beri her salı gecesi evinde yaptığı ve genç Simgeci şairlerin müdavimi olduğu "Salı söyleşileri", 1896'da ölen Verlaine'in yerine "Şairler Prensi" seçilmesi ve 9 Eylül 1898'de ani bir ölümle hayata veda etmesi. Aygün'ün kitabındaki bu dönemle ve özellikle de şairin şiircesiyle (poetika) ilgili satırbaşlarını da şöyle sıralayabiliriz: "20 Nisan 1868'deFrançoisC'oppee'ye şöyle yazar: "Bana gelince, ideal çıplaklıgıyla Düşü görmek gıınahını iki yıldır işliyorum, bu aradaonunla benim aramcıa bir müzik ve unutıış gizemi biriktirmem gerekivordu. Şimdiyse, sal bir yapıtın korkunç görüntüsııne varmış bir halde, neredeyse aklımı kaçırdım ve en sıradan sözlerın anlamını unuttum." "...dil bilimi okumalarının kansaınını genişletir; bu konuda ve tanrıbilim alanında birer tez üstünde çalışarak yapıtı nın "bılimsel temelini" olıışturmak niye tindedir." "...1879'un 8 Ekim'inde oglu Anato le'ün ülümü ve bu olayın ona yazıyla bir mezar kurma rasarısını doğurması, özel isminin yazgısında önem taşır." "Sesten sözcüğe, sözcükten sözdizimine bu adım adım ilerleyiş bilinen anlamıy la şiirin sınırlarını aşıp sonıında Kitap ta sarısma vanr:" tinin çalgısı", kişısız ve özerk şey, ne kendisini yapana ne kendisini okuyana gereksinen Kitap. Mallarme'nin dediğigibi, "yapılmış.varolan" Kitap. Şiirin ozel ismi olan Kitap." "Aygün, "Yapılmış, var olan Kitap"ın yapılmadığının altuıı çiziyor ama şairin bu tasarısının Un coup de dcs jamah n'aholıra lc hasard (Bir Zar Atımı Asla Orîadan KaldırmayacakRastlantıyı) adlı yapıtıyla "elle tutulur bir sonuca da ulaştığını" söylııyor. Söz konusu ilginç şiir 1897 yılında Cosmopolis dergisındeyayımlanmıştır. Söz konusu huruiat kullanımındaki çeşitlilikle, bölünmüş dizelerinin istiflenişiyle, sayta düzeniyle yalnızca XIX. yüzyıl sonlarındaki bir "uç" deneyimi değil, sonradan benzer örneK.leri çogalmış olsa da, günümüz için bile şaşırtı cı gelen bir denemeyi gözler önüne seriyor. Şairin yazılarını ve duzyazı şiirlerini topladığı Divagatiom (Sayıklamalar) 1897'de, Vcrs et Pro\es (Şiirler ve Düzyazılar) ise şairin ölümünden bir süre önce, 1898'de çıktı. Aygun, kitabın bırınci bolumunun sonıında Mallarme'nin ülkemiz edebiyatındaki yerini belirlemeye çalışıyor ve özellikle de Mallarme'nin çevrilip cevrilemeyeceği konusundaki düşüncelerini dile getiriyor. Aygün'e göre "...Türkiye'de Mallarme çevıri engeline takıldığından vapıtının şiirimizdekİ etkisi belirsiz, sınırlı, dolaylı, kimi kez çarpıtıcı, en azından geçici yansımalardan öteye geçmemiştir." Yazar, edebiyatımızda ve özellikle de şiirimizde Mallarme'nin yerini ve etkisini saptarken Halit /iya'yı, Yahya Kemal'i, Anmet Haşim'i, Nurullah Ataç'ı, Ahmet liamdi Tanpınar'ı, Abdülhak Şinasi Hisar'ı, Yakup Kadri Karaosmanoğlu'nu, Cahit Sıtkı Tarancı'yı, Abmet Munip Dıranas'ı söz konusu ediyor. Ayrıca, Erdoğan Alkan'ın "Nâzım Hikmet'in Mayakovski uzerinden Mallarme etkisine ka pılıpkapılmadığının"(})araştınlması konusundaki önerisine de karşılık veriyor: "Bu bağlantı denemesi Mallarme ile Nâzım Hıkmet arasındaki ilişki sorununu aydınlatmaktan çok, en azından ikiye böluyor [...] Sayfa düzenine, hurufata ve afişlere duyduklan bence kesişmeyenortak ilgi bir yana, Nâzım Hikmet'le Mallarme'yi bitiştirmek isteyen kişi kanımca eninde sonunda ikisinden en az birini feda etmeye razı olacaktır." Aygün, Mallarme'nin bizdeki etkiJerine ve durumuna özlü bir biçimde değinmiş. Yine de bu konuda kapsamlı bir çalışmaya gereksinim var gibi gözüküyor. Mallarme'nin 1901 yılına kaaar dilimize çevrilmedığını şimdılik biliyoruz (4). Edebiyatı Cedide şairleri arasında Mal larme'nin tanındığı (5), Cenap Şahabettin'in bu şairden söz ettiği de biliniyor (6). Edebiyatımızda Mallarme konusu geniş bir biçimde incelendiğinde söz konusu şairin etkisının yeterince tanımamasından ya da çevrümemesinden mi, yok sa başka nedenlerden mi kaynaklandığı belki daha açık bir biçimde ortaya çıkar kanısındayız. Böyle bir çalışma, belki ilk bakısta t>lınaz gelebilir ama, Mallarme etkilerının Asaf ITâlet Çelebi'ye, llhan Berk'e kadaı uzanmış olabileceğini ortaya çıkartabilır. Mallarme'nin "Şiir sözcüklerleyapılır" söziınün bağlamından koparıldığını vur gulayan Aygün bir şairin şiirini olıışturacağı sözcükleri seçmesinde bir "üst zorunluluk" olması gerektiğini belirtiyor; şiir çevirmenın ihanet olacagı düşüncesine de karşı çıkıyor: "Sözcükler sesleri, hece değerleri ve anlam ayrıntıları bakımından çevrilemez olduklanndan "sözeüklerle yapılan" şiir de çevtilemez, dolayısıyla şiir çevirisi ihanettir. Karşı çıkmak isteğim ikinci kanı da bu. Fransızca bir sözcügün sesi, anlam yelpazesi, uzunluğu, her şeyi Türk çedeki olası kaı şılıklarının tumundeıı larklıdır do ğallıkla . Ama bu hırk çevirinin sınırı değil kayna ğıdır. " luırk çevmmn olanaksız dcflıl, zonınlu oldufcunn gihU'nr" Aygiın bu duşuncesinin "çevirinin kolay olduğu " anlamına i'clmediğini de sözlerine eklıyor Şıır çevirme konusımda ve özellikle de Mallarme çevirme konıısıında en ilginç örneği de veriyor: Mallarme'yi tngieye ılk kez çevirmeye kalkan yine Mal larme'nin kendisidir! Kitabın ikinci bölümünü oluşturan ve bu başlığı taşıyan bölümdeki çevirileri Aygün yapmış. Yazar kendi düşüncesine, "...şiir çeviımeninne kadar zonınlu oldıığunu kimse unutmasın." düşüncesine sa dık kalmış. (^te yandan da "zor işin" altına girmeyi de göze almış. Şiir çevirileri: Selam (Salut), Sıkıntı (Angoisse), 1 liro dıas (Herodiade, II. sahne), Bir Kır Tanrısının üğleden Sonrası (L'apres mıdı d'un faune, bir bölüm), Ne zaman ki kaderin... (Quand l'ombre menaça...), () tertemiz o terutaze... (Le vierge, le vivace...), Bir Zar Atımı Asla ürtadan Kaldır mayacak Rastlantıyı (Un coup de des jamais n'abolira le hasard). Düzyazı Şiirler'den: Sonbahar Sızlanması (Plainte d'automne); Tiyatro Çizik tirileri'nden (Crayonneau Ineatre): Mimik Mimique); Bir Konu Uzerine Çeşit lemeler'den: Dize Krizi (Oise de vers); Igitur ya da Elbehnon'un Deliliği'nden (Taslaklardan); Cıeceyarısı (Igitur oıı la folie d'Elbehnon); (Notlardan): Igitur. Kalıntı/Elbehnon'un Deliliği; Zar Atımı (Mezarda); (TaslakParçalarından); Ana tole'e Bir Mezar için Notlar'dan; lngiliz ce Sözcükler'den: (Vnsiizler bölümün den) W, (Yahancı Sozcuklerhö\üm\ınâcn) Türkçe; Çocukluk ve Cîençlik Yılla rı'ndan: Altın Kupa; Soruşturmalar ve Yanıtlar'dan: Edebiyatın CJelişimı Üstüne (Jules HuretMallarme); Mektuplar'dan: Henri Cazalis'e (28 Nisan 1866), Henri Cazalis'i (18 Mayıs 1867). Paul Verlaine'e (16 Kasım 1885). (Başlıklardaki Fransızca karşılıklar tarahmızdan eklenmiştir.) Aygün'ün çalışması yalnızca bilgilendirmeyi amaçlayan "düz" bir çalışma değil; deyim yerindeyse "Mallarme'nin şiiri üstüne bir kalem denemesi". Şairin güclüğü bir yana, yazarın metnine girmek için de ciddi bir oktıma mesaisi gerekiyor. Boyle bir şair için böyle bir çalışma gerek tiği söylenecektir kı r>u da doğrudıır. Ayrıca, daha önce de değindiğimiz gibi, Mallarme konusunda ülkemizdeki çalışmaların dağınıklığı söz konusuydu, Ay gün'ün kitabı şairin yeniden gundeme gelmesini sağlayabilir. Kitabın ikinci bö lümünde yer alan çevirilerin de şairden örneklerin çoğalmış olmasını sağlamala rının yanı sıra, bir başka özellikleri de var; Mallarme'yi bütün yönleriyle tanıtacak biçimde seçilmiş olmaları. Kitaptaki görsef malzemenin de Mallarme'nin diinyasına girmekte okura katkısını unutmamak gerekiyor. Avgün'ün Mallarme'ye yaklaşımı ve çeviriîeri konusunda değerlendirme ya da eleştirilerin ise tanıtma yazıları dışında bir başka mesai gerektirdiği açıkrır." (1) Stephane Mallarme'/ Profil, Hazır layan ve Çeviren: Ömer Aygün, YKY, 200Î. (2) Un coup de des jaman n'abolira le bauırd'm içerdiği kelimclerin ikisinin üstünde duıınakta yaıaı var. "De " (zar) ve "I lazard" (talıh, rastlantı, tesadüi). "Ha zaıd" Aıapçadan (az zar) l'Yansızraya geçmış bir kelime; Arapça "azzar da "/.ar" anlamına gelıyor "Un coup de I)es" ıse"tamamıvla rastlantıva.şansa bı ıakılmışiş,şans; rastlantı; talıh" anlaml.ırına geliyor. Avnı cunıle içinde iki ayrı kö kenuen gelen ve hırbmnı çağrıştıran iki kelime. Mallarme'ce biı rastlantı ıııı aca baî' (i) Şıiır/er Prensi Mallarme, Hazırlayan ve Çeviren: Erdogan Alkan/ Brov Yavınevi, 1998. (4) l'iirk^edeHalıSıtrıilHV)!^)]), Ali Ihsan Kolcu.Ciundoğan Yayınları, 1999. (5) Sanata Daır (IV), 1 lalit Zıya Uşaklıgil, M.E.B. Basımevi, 1963. (6) Cenab Şahubeddrn, Yrd. Doç. Dr. I lasan Akay, Timaş Yayınları, 1998. SAYFA 5 "Şlrter, Düzyaolar, Mektuplar" Mtfarm* DNImize ÇevıHlelıHlr rni? "PpofH"den sonra MaUarme Edouart Manet. stephane MallarmĞ'nin portresı. 1876 CUMHUHİYET KİTAP SAYI 6 9 6
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle