Katalog

rum. Ceninken ölmiiştün sen! Bilemcz kimse, geıçeğin ne denli baş döndürücü olduğunu." (Beyaz Gözlu Küheylan.s. 122) Duyguları daha ateşjemek için betimlemeler, süslü rümceler, geniş yelpazeli imgeler kullanüabilir. Bu elbette yazarın seçiminekalmı^ bir şeydir Ancak okııma etkinlığinııı bir ucu da okıınan şeyi yeden üretmekse, okuyucunun önü açık olmalıdır. Okuyucu ile anlatılan konu arasına girmeme yöntemi; duyguların anlatılmasında da uygulanıvor. Duygular onu harekete geçiren bedenin eylemiyle, kahramanın davrani!}iyla anlatılıyor. Bu öylesine etkili olabiliyor ki; sankı okuyucu değil; olayı yaşıyormuş, doğrudan tanık oluyormuş duygusuna kapılıyorsunuz. "Kurt ve Fakir' adlı öyküde şöyle bir bölüm var: " Fakir, gün ışırken sokağa çıktı, ellerini havaya kaldırarak yeni doğan güne 'merhaba' dedi. Üç kurşun havada vızıldayarak Fakir'e doğru uçtu. Puik, sahibinin tehlikede olduğunu sezip dışarı fırladı. Askerlerin elindeki makineli tüfeğe havladı. Askerler acımasızca Puik'e mermileri yağdırdılar. Hayatın sırlarını çözen bu kurt köpeği, sırları açıklayamadan 12 Hylül sabahı öldürüldü. Puik ölürken, göğsündeki kanı pençesine sürüp asfalta 'Aşk' yazdı. Darbenin üçüncü günü Fakir, kafasındaki kral tacını çıkanp mahallenin delisine verdi. Yafimurlu bir gün Fakir, herkese çok büyük bir espri yaptı. Puik'in öldürüldüğü yerde, kolundaki saati çıkartıp taşla parçaladı. Sonra kendine ait zaman birimiyle bir süre bekleyip kafasına kaldırım taşını geçirdi. Son saniyelerinde, kafasındaki kanı parmağıyla alıp yere 'Puik' yazdı." (s. 23) Bu öyku; 'aşk', 'bağımsızlık' ve hayat üzerine. Buna başka çarpıcı bir örnek daha vermek istiyorum. " Bir sandalyeye oturmuş, Vircinı'yi düşunüyordum... Sadece Vırcini'nin sesini duymak, onu görmek istıyordum. Sekiz yaşındaydın, gece yarısıydı. 'Metto' diyc bir ses duydum. Yine sekiz yaşımı birkaç saniyegece, camdan aşağıya, sese doğru ııçrum. Sekiz ya^unı yarım saat gece, yine doktordaydım. lki bacağım kırılrnış, tekkolum çatlamıştı." (s. 35) Öykulerde anlatdan olaylara ve kahramanlara karşı eşit uzaklıkta durulması, insanın çelişik doöasının nesnel olarak sergilemesi, "Adalara Vapur"a ayrı bir inandırıcılık gücü ve çağrışım zenginliği katıyor. İnsanın kişiliğinin çokyönlü eğilimlerle dolu olduğunun anlatımına; "Eski Günler" adlı öykü dikkate değer bir örnektir. Yukarda da dediğim gibi, her bir öykü için yazı yazılabilir. Bir okuyucu olarak bende uyandırdıkları bunlar. Kımi öykülerin sadece bir imgeler geçidine dönüştüğünü söylemek istiyorum. Sadece bir yerde geçmekle beraber, anlatımda vurguyu arttırmak adına tekrara yakın sözcükler sıralanıyor. "Baba ve Oğul"da 'Kar psikopatça, manyakça ve pervasızca yağıyordu.' (s. 45) Zengin imge gücüyle, kısa, fakat anlatım olarak yetkin cümlelerle örülü, enerji yüklü sözcüklerle donanımlı bir öykü kitabı. lyi ki güzel eserler ve bunları üreten beyinler var. Böylesi eserleri okumak, insanı kendi olmaya çağırıyor, zihinsel canlılık sağlayıp, daha fazlasını istemeye itiyor. Böylece biz okuyuculara yeni yeni eserler talep etme hakkı doğuyor. Bekleriz!" Adalara Vapur/ Metın Kaçan/ Gendaş Kültür/158s. BERFIN YAYINLARI Tel: (0.212) 513 79 00 Fax: 512 37 20 ALİ ARSLAN Serçe Gerçek Yaşam Öyküsü Serçe, 1938 yılında, daha dört yaşındaykcn Kütahya'ya sürgünc gönderilen Dersimli bir kızın; İkinci Dünya Savaşı şartlarının Türkiye'sinde geçen yaşam serüvenini anlatıyor. Önce bir asker ailesinin yanına verilir bu küçük kız. Ama orada, Türkçe öğrenmeyi bir türlü beceremediği için dövülür. Sonra, bir doktor ailesine sığınır. Orada, kimse onun adını bilmez, o da, dil bilmediği için adını söyleyemez. Serçe adını verirler ona. Oysa asıl adı Zemi'dir. Doktorun da küçük bir kızı vardır, Serçe o kızdan öğrcnir Türkçe'yi. Ama bir süre sonra oradan da kaçmak zorunda kalır... Oradan oraya savrulur, bir yandan onurunu ayakta tutma, bir yandan da yaşamda kalma savaşı verir. tnsanca duygularla dolu olan bu roman, o günlcrin Türkiye'sinden pek çok insan tiplerini betimler. Serçe'nin dramatik serüvenini okurken, ülkemizin o günkü politik ve sosyal şartlarında onunla birlikte yaşayacaksınız; onunla birlikte korkacak, sevinecck ve heyccan duyacaksınız. **• Sonuç "Serçe, dil ve anlatım özellikleri, hepsinin üstünde insan ilişkileri açısından pek çok güzelliğin, inceliğin toplandığı bir romandır. Okurken bir halk adına acı çektim, kendi kendinıle hesaplaşmak gereğini duydum. Öyle ümit ediyorunı, Türkiye edebiyatında seçkin bir yeri olacaktır."(Fakir Baykurt) ROMAN, 544 Sayfa, 10.000.000. TL. Yeni Çıktı! Adres: Cağaloğlu Yukuşu, Evren Han No: 29 / 56 Cağaloğlu 34440 İstanbul Tel: (0.212) 513 79 00 Faks: (0.212) 512 37 20 Kitupcıhırdu Taha Akyol'dan bir baş ucu kitabı... Taha Akyol'un Sosyoloji ve Kültür, Tarih Üzerine ve Siyaset Üzerine başlıkları altında topladığı 128 farklı konuyu ele alan yazılarından oluşan bu kitap Türk okuru için bir k'.lavuz niteliğinde... Okur bu eserden yola çıkarak, ilgi duyduğu konular hakkında başvuracağı kitapları öğrenecek... . KitapL ArasındsP I CUMHURIYET KİTAP SAYI 646 DOĞAIM KİTAP SAYFA 1 1