Katalog

Hava Pimhas Cohen / Şiirler / Çeviren: Metin Cengiz Sabrım tukenmesin tıkanmasın boaazım' 1955'te Rehovot'ta doğdu ve orada yaşadı. Şair ve edebiyat eleştirmeni olarak düzenli biçimde Dimuie'de yayımladı. Yahudi kültürüne, sanatına ve edebiyatına bağlı kaldı. Güncel yaşamı, bir kadının gözleriyle şiirleştirdi. Şiirlerinin kökenlerinde Eski Ahit'teki peygamberlerin ses tonunu görmek mümkün. Süleyman'ın Şarkıları'nın, Yahudi tarıninin ve derin bir doğa sevgisinin izleri görülür. En çok bilinen kitabı The Passage of the Doe'dur. SABAH KAHVALTISI İÇİN ANA DUASI Arpa bulamacı hazırlama saatinde Tanrım kurtar beni her türlü yabana düşünceden Sırtını sıvazlarken çocuğumun coşkusunu anlarken. Uzaklaşsın benden can sıkıcı tüm düşünceler Bulandırmasınlar kafamı. Arıtma gücü ver bana yüzümü Çocuklanmdan her biri Görebilsin yüzümde yüzümü Bayram günü için temizlenmiş bir aynada görür gibi. Saklar koyu karanlıklar kıvnmlannda Yüzümün gizler onları ışıkla. Sabrım tukenmesin tıkanmasın boğazım Gittikçe büyüyen bu tıkanmış kalmış çığlıkla Beni gücsüz bırakma Tanımaaıklarımın önünde Hiçbir zaman, bir an için bile, tukenmesin Çocuklanmla aramdakı bu sıcak ilişki. Ek içime aşkını ne kadar yetiyorsa, sabır versin evimin eşiğinde dık durmak için bana Basitçe paylaştırmak gibi bir dilim ekmeği ve tereyağı sürmek gibi, her saban Taşan, taze, sıcak sütün kokusu ve Yeni demlenen kahvenin kokusuyla Verilen armağanda şükran için armağan vermede öğrenemediğim ONUN NtYETt NE Yaın kutsal Şabba günü, karar verdim Gidip konuşmaya Tanrıyla onunla konuşmak zorundayrm Bazı şeyler yolunda gitmiyor Onunla eşit iki insan gibi konuşacağım Soracağım ona nıyeti ne Niye yollar şimşeğini evin dört bir köşesine Bıri boğulmak üzere Şarkı soylüyor bir diğeri Bir başkasıysa kuşlara yem veriyor Tanrı adına, merhaet adına, yarın adına. Yarın kutsal gün ve boğazımda Inip çıkıyor bir parça kan Bıraz sonra nişan orada olacak ve çare yok. Boğazımdan alacak kimse de yok Becerikli bir parmak bile bu kan parçasını Yazık olur eğer kırılırsa Annemin parmağı. Eliya peygamber gibi Ürdün ırmağı yanında Belkı duyar bizi Gelebilır belki Çıkarabilir boğazımdaki şarkıyı Sessizlik öyle ağır ki geçmişteki bir olay gibi Şaşılacak, ürkünç, isterim ki zamanım ofsun Çamaşırları asmalc için şimdi Hazırlanmam, koku sürmem için Isıttım çocuğumun sütünü, aç Kalmasın diye özellikle Ağlamasın dıye, Tanrı korusun diye, o uygun küçücük Anda, nice zaman alır bu. Çamaşır kuruyacak, çocuk oyalanacak. Kimse bilmez bunu Bense hafif bir esinti gördüm, sanki soluğu yaşlı bir adamın Geçiyor çamaşırın üstünden ve şişkin bir karın gibi Gömleğin ile $abba örtüsü Çölün ortasında beyaz bir örtüye dönüşecek Bizse çıkıyoruz kapıdan maviliğe doğru Uzağa oraya Narlan tanelerine ayırdığımız ve tattığımız tatlannı Oraya doğru Tapınırcasına sevdiğimiz Kutsal isme. SINIR Bana dedin ki sınırlarım darlaştı, gözlerim açık pancurlar gıcırdıyor ve gözleri camların ardında hapis Bana dedin ki aldırmadan benim sarkık dilim lyık lık içmede birikmiş suyu Kalkttm ve katladım dört bir köşesini dünyanın, yerleştirdim başucuma eğer orada dolaşamasaydım onlarla uyuyacağım Geceleyin alıp götürüyorlar harflerimi melek gibi çiçefc açan ateşler içinaelu vücudumdan artuc demeyeceksin bana bir şey desteklemekte güçlük çektiğimi YER Varhğında karanlığın ve karşısınaa Işık oynadığında gözlerimizin önünde değiştirmeye tepeJeri renkler içinde sanki bir değişime uğramışlar tepeden tırnağa birden mavi, biraen açık mor, tepeler. Şaşkınlıklarımız bitince Her zaman en yüksek nokta aranır. Kuş yanılsaması. Tercih yapmadan, duyduktan sonra (zira fark ne ülkemizde işitmekle tercih yapmak arasında, ha?) konuştuklarını pilottan uzunca uçtuğunu onca sevdıği bu toprak üstünde, öyle diyorlar. Ne kadar seviyor bu toprağıbelki sevince yüksekten çarparak nüfuz edilir ona niteliğinı sabitleştirmek için Gamla'da kesinlikle. Tanımak için gerçeği smır üstünde. Sessizlik başladıktan sonra karanlığın içinde ona atfettiğim her nitelik daha soyut olmayacak karanlıktan Hey, Gamla, hey. CUMHURİYET KİTAP SAYI 642 KUTSAL ÎStM Onların hepsi gitti az önce dağa doğru ve bekliyorlar Görmek için bekliyorlar, derin bir sessizlikte bekliyorlar, Alışkanlıklarına rağmen eşekler ve develer de Sessizlikte bir kuşun bile şarkısı yok Çocuklar omzuna çıkmak istemiyor babalarının SAYFA 18