07 Mayıs 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

rekmektedır Iletiijimın çok artmı% gıbı go runduğu zamanımızda ıletışımsızlık teh lıkesı belırmıştır Dolayısıyla (ekefenın kcndısr tehlıke dedıı Hcpımı/ bılıyoru/ kı, felsefe bilgiyisevmekanlaınınagelıyoı (18) Oysaça ğımı/bılgıvı değıl,bılgısayaıısevıyor lek nolo]i ınsandan, ınsan değerlerınden uzaklasjyor, uzaklaştırıyot " Okuma kavramı ıı/erınde de duıan Onav Sozer "okuma buttınu yakalamak trr" demektedır (, unku okurken, tek bıı sozcukten, tck bır tumceden yola çıkarak metnın butunune yonelırız Bır felsefe metnını okumak hlo/ofla bırlıkte dusıın mckten baska bır sey değıldır I elsefenın yaygınlastırılması,rılozoflabıılıktedusun mek ıdealınden baska bır sey olamaz (joıulduğu gıbı "okumak" felsetenın baslıta volıı olarak yınc karsımıza çıkıyor Ya/ımın başjndan bcn, fılo/ofların, fel sefeulerın CIUMIIKC yasanıında kıtap ve kı tapllğın nasıl bır ytrı olduğunu belırtmek ıçın epeyce ornek verdım Bıı oınekler kuskusuz daha toğaltılabılır Butun soyledıkltrımı soyle o/etleyebılı rım Felsefe dunden bugune, bugunden ya ıına surııp gıdıyorsa, bunu olusturan dıı şuncelenn temelındeokıımalarvardır I cl sefe tarıhı bır ıletışımın tarıhıdır Bıı ıletı ijimı, bııı adakı surecı sağlayan basjıta araç ıse kıtaptır • 1) Paroles volent, scrıptas manent 2) Sokrates tutucu Yunanlıların mah kemesınde olıımle cezalandırılmıs ve bal dıran /ehm ıçerek yas,amına son vermış tır 3) Platon un dıyaloglarında, o zaman laıda kıtan yazıldığından vc okunduğun dan soz edılen yeı ler vardıı Orneğın Phaidros dıyalogu s 92,99 (,ev H Âkverdı, 1943 Sokrates Phaidon dıyaloğunda Ana xagoras ı okudu£unu sovlers 83,( ı 'ev A Cevızcı, 1980, Istanbul 4) | Baysal Universitenin Kütiiphane Sorunu Istanbul Unıversıtesı Bultenı 1979 (sayı 12) 5) Hlozoflar Kendı Yapıdarı hakkında konuşuvoı 6) Dünya Felsefe Kaynakçası 7) Aıslan Kaynaıdağ.Turkiye'de Felsefe Kaynakçası Çalışmaları, T helsefe Ku rıımu Bultenı 19999 (sayı 11) Buradaav rııa, Ptof B (,otuksoken'ın daha sonra (200()'de) yayımlanan Tıirkiye Felsefe Yayınları Kaynakçası'nı da soyiemek ısterım 1 1 elsefe Kurıımıı Yayınları 8) A Kaynardag, Yucel Dönemi Devlet Yayınlarında Felsefe Çevirileri, I lasan Âlı Yucel Anmj Kıtabı, YıldızTeknık Unı Yay.lstanbul, 1997 9) | L Borges, Bâbil Kitaplığı, Olum ve Pusııla basjıklı kıtabın ıçınde s 59 71 Çev lomns Uyar, lstanbuf 1982 10) Umbeıto Lco, Biblioteca, Gunluk Yasamdan Sanata baslıklı kıtabın ıçınde s 129 138, Istanbul 1991, Çev Kemal Ata kay 11) J P Sartre, Sözcülder, 1965, Istan bııl,Çev B Onaran.s 2733 12) Ortega Y Gasset, Kıitiıphanecinin Görevi, 1979, Ankara Dıl ve Iarıh Cog rafya Kıkultesı Kutuphanecılık Bolumu 25 Yıl Anma Kıtabı, (,ev '1 Acaroğlu, Ankaıa 1981 13) A Kaynardag, Felsefecilerle Söyleşiler, 1986, Istanbul 14) M (jokbcık, Kitap Uzerine, Yenı Ufuklar(dergı), 1966, sayı 173 15) A Kaynardağ, BetülÇotuksöken'le Sdyleşi, lnsanul (uergı), 1992, (sayı 16) 16) B (,otuksoken, Belçika'da Bir Uzmanlık Kitaplığı, Dunya Kıtap Dergısı, 1993, (sayı 25) 17) Onay So/er, Felsefenin ABC'si, Is taııbul 1992, s 152 136 18) Phılosophıa, Yunanca'da bılgı sev gısı, bılgelık sevgısı anlamına gelmektedıı (*) J' 1 elsete Kımımu'nun 1993 yılın da lstanbul'da duzenledıgı "belsefe Açı sından lletısım" scmınerınesunulanbıldı nnıngenısletılmısşeklı Dahaonceyayım lanmamıstır SAYFA 12 Adım duyulmasında Ataç' cok pavı vardır" Sevgili Fethi Naci ile Anılarının ikinci bölümünün yayımlanması nedeniyle bir söyleşi gerçekleştirdik. Söyleşi Türkiye gibi bir ülkede bir aydının yokluktan varoluşunun ilginç öyküsünü kısa kısa anekdotlarla aktarıyor bize. TURHAN GUNAY aci Abı, konuşmaya haşlayalım ükumayı yazmayı oğrendtktcn sonra okur ve yazar olarak yaşan ttmzt ozetler mtsımz' Okuma yazma bılmeyen bır babayla bır annenın oğiuyum Babam bır ara okuyup ya7inaya heveslenmıs Yakın arkadası "Cıvık" Hamdi ile bır ilkokul öğretmeninden ders almaya başlamışlar Banam Feti dıye ım/a atmasını oĞrenmı^, ( ıvık \ lamdı ım /a atmavı bıı turlu oğrenememı^, babama, "Yahu nukumete memur olacak değilsin ya, işte imza atmavı öğrendin, yeter be!" demıs Babamın okuması ya/ması bu ka dar Annem o kadarını d.ı becerenıemıs Okuma yazmayı birinci sınıfta oğrendikten sonra dergiler başladı. (,ocuk <k ı gıleıı de iki tekelin elındevdı Giresun a Tahsin Demiray ın dergıleıı gelırdı (Faruk Gurtunca, Çocuk Sesi vb dergiler ya yımlaıdı,bunlarCjiıcsun'agelme/uı) Der gılerın dışında Hava Yarışı adıyla, herhaf ta bır rorma yayımlanırdı Boylece toğraf ya bılgısı de vcrılıyordu Babaannemı kar şıma alır, ona okurdum Ve ıkımı/ de me rakla bekleıdık Pılot Of>u/ (adını unut mamıijim) ne/aman dıresıın un u/ennden geçecek dıve ^ Ustelık Lr/ıırum Lısesı'nden 1 Kendı tedavımı kendım vaptım Son ıkı yılımda bana Gıresun'dan ayda 10 lıra (on lıra) ge lıyordu Nasıl olsa bıı para bır haftadan fa7İasını ıdare etmez dıye ben 10 lırayı 34 gunde tuketıvordıım Sonra da yarı aç yarı tok yasıvoı dunı ( ) kâbustan şoyle kur tuldum UçakJa bır Doğu gezısıne ç,ıktım Yemek yediğim lokantada hesap 10 lirayı pek geçmiyordu. Ben, hesabı odedıkten sonra 10 lira da bahşiş veriyor ve o "on lira"mn ocunu alıyordum! ( ) kâbustan boy Fethi Naci ile "Dünya Bir Gölgeliktir" üzerine N tyi bir oğrenciydim. Okul kitapları yetmiyordu bana. O zaman babama "Kitap alacağım" derdim. Babam, kitap almam için en parasız zamanında bile para verirdı. Ama bu kitapların ders kitabı olmadığını söylemezdim ona. Kıtap ıçın ıstcdı gım parayı hep veren babam, bana bır futbol topu almazdı Ne zaman top almasını istesem, "Olur, fındıktan sonra' derdi. Biraz geç uyandım: "Baba, hep fındıktan son ra dıyorsun, bızım fındık bahcemız yok kı " dedıgun zaman bıyık altından bır gu lumseyışı vardı, hâlâ hatırlarım lyı bır oğrenuydım, demıstım Yoksul cocukları "ıyı oğrenLi" olmak zorundadır far Ldebıyata meraklıydım Bu merak, ka pı karşı kom^ıımuz 1 ıkrı Abı'den gelıyordu O, bızden de fakırdl, dergı bıle alamı yordu ve bana "Dergı al d.\ okuyalım," dı yordıı Beni okumaya heveslendiren, Fikri Abi'dir. (Fikri Abi, sonraları, Beykoz Kulubu'nde sağ haf oynamıştı Artık aramızda değil...) Or/uoKiı/ vc lı\c andarı Parasız yalılı olarak okudufcunuz 5 yıl F rurum 'un wgn ğıı Iftıharlı\tehinege<,mckrımz Hıt mu aycm \ındc uzcnnızac htl buhıııduğu zaman okul mudurunun \oyU dıklcn 'Vzulmt cv ladıın, hız dı (iiındşırlanntzt yıkayamıyo ruz "(' ftıt 'olüyından sonra 6 gunluk so mestr tatılı tçm rzm altp bır daha Lrzu runı'a donmı mek uzcrc ayrılma kararı Ikı akrabantz kefıl olduğu ıçın donnıek zorunda kalı^ınız "6 gunluk" somcstrc lalıhnı 4 5 gun \urdurmeniz Açlık vc so ğnk I ı/ıııum'da (,oksefalet çektık Yarıac, yan tok bır va^am Yıllarca hep o kâbusu gordum 1 akulte\ı bıtırmısım ama hsedc bır derstcn tekrar sınava gıımem gerekıyor lckıııtuldum Bunuerınanılarındadaben 7cı bıı durum vardı Lrzurum Lıscsı ndc ba\ka arkada\ları nızdavardı Asımlhzıru,Og'uzOğ,un, l'ur ban iaırkan Onlarla duvar gazelt'sı çtkar manız lurhan C ,urk.an m bır a$k iiırt yaz ması uzerıtıc duvar gazctcsımn kapalılma sı Lıscdcn unulamadıg'ınız hoıalar^ • Lrzurum Lısesı'nde en sevdığım hoca Sıtkı Dursunoğlu ıdı (Tanpınar mektuplarında Sıtkı Bey'i hep over. Milli Mücadele'de kelleyi koltuğa alanlardan.) Lıse bıtırme sınavlaıınd.ı Sıtkı Be\ bana, "Ya/ dığın son ^ıırı oku demıştı, ben de oku muştum Bu sınav yerıne geçmı^tı, Sıtkı Bey bana " 10" verdırmıştı Ve o "şıırı" Erzurum da vavımlanan Halkevı dergısınde ydvımlatmıstı Son vılımı/da 1 ı ansı/ca hotası olarak ge lcn \ cthı Bev, ıvı bır ınsandı Bır ara millet vekılı oldugunu hatırlıvorum Ama c ok gaddar hocalar da vardı Ben 5 yıl okudum Lr/urıım Lısesı'nde, sadece son sınıfta dayak yemedim. Çıinkiı yemekhane nobetçisi olmuştum. Nobetç.ı olduum ıçın sureklı mııtfakta ıdım Boylece ır rastlantı sonucu o yıl dayak yemekten kurtuldum Lntı puften nedenlerle dayak atmak ahvalı adıyedendı En biiyiik azabı "kasa hareketlerinde" yaşadım. Jımnastık hocası baruk Bey bu harekederı yapanıa yanları doverdı Jımnastık ıçın çahştığım kadar kultur derslenne çalışmadım dıyebılırım O soğuk havalarda okuldan çıkmazdık Bıınun ît ın tok okurduk Asım Bezırcı lda sık romanlara duşundu Ben, ^ııre, hıkâye ye, romana O soğuklar olmasa belkı bu ka dar çok kıtap okuma/dık Duvar gazetesi: Asım Bezırcı ve ben ve o yıl aramıza katılan Turhan (îurkan'la duvaı gazetesi çıkarıyorduk Ben, olum uze rıne, bır ş^ır yazmıştım 1 localar bozuldu lar Turhan bır aşk şıırı yazdı "Gul renklı yıızun benlı de kalbın nıye bensız 5 " Turhan aıuz bılme/dı ama nasıl yazmış bunu hâlâ bılemem I localar, bızım şııtleıe kız dılar ve duvar gazetesını yasakladılar (Bır yıl edebıyat hocalıgımızl yapan Sıtkı Dur sunogiu, obııı hocalara benzemezdı Hâlâ la anarım ) yunıı çektı Bıı ara bıı Amerikan Eğitim kurumu'ncla kaldım O kurulıın basında kı luşı bır akrabamızın arkadaşıydı Bıraz rahat edebıleceğımı dusjiınurken niifus sayımları gündeme geldi. K.ıyıtsı/ kuyutsuz 15 gun kadar para vcrmeden yatıp kalktı ğım yerden ayrılmak zorıında kaJdım Param yoktu, yatacak yerim yoktu. Kara ka ra duşunerek Karadenızlılenn sık sık gıttı ğı Çesjne Meydanf na doğnı giderken yol da ılkokuldan arkada^ım tbranim Şehidoğlu'na rastladım Yersız yurtsuz halımı go runce, benı bır otele yerlestırdı 4 kişilik bir odada 56 gün kadar kaldım Bir ara Haydarpaşa Lisesi'nde yemek yedim. Kaça mak Cıiresunlu dostların beterıklılığıyle Daha sonra, bır ara Lrzuıum Lısesı'nden gelen mııdur "Parasız yatılı çocuklar bu rada yatıyorlar, sen de kalabılırsın" dedı Bır sııre orada kaldım Durmadan iş arıyordum. Bir gun I laydarpaşa'dan gene is bulmak için Karakoy'e gittim. tş bulamadım. Dönmek zorunda kaldım. Donuş bileti için 2 kurus eksiğım vardı. Para bulabilmek için, Şukru diye bir arkadaşıma umut bağladım. Ieısanede çalı^ıyordu Iskcledt onu bekledım 1 lıkâyeyı anlattım îjukru "Bende de hıç paıa vok, ama kullanılma mı^ bir kahve vesikam var" dedı ve ekledı "Buradakı hemşerıler benı tanıyorlaı, bu nun ıçın kahveyı sen sat" dedı Hıç unut mam, 100 kıııusa satmıstım, 50 şeı kuru^ boluştıık Bu olavdan 1 2 yıl sonıa ' tkı ku ruş eksıktı" adlı bır hıkâye yazmıştım Durmadan iş arıyordum. Sonunda bir akrabamız, benim durumumu bir sanayici dostuna açıklamış. O dost, bizim aileyi uzaktan tanırmış; bana atölyesinde iş verdi. (Bır madenı eşya atolyesıydı ) Çalışma lara goz kulak oluyordum O dost, benım sokaklarda kalmak iızere olduğum sırada bana Horhor'da bır paıısıyon buldu Ak şam yemeğını o pansıyonda yıyordum, kalıvaltı da oyle Oğle yemeklerını fahışelenn de yemek yedjlden bır lokantada yıyordum Kemeraltı'nda Gunlcrım hep "burs" hayalıyle geçıyordu "Burs" demek, unıversıte oğrenımı demektı Sonunda "burs" sozu ortalıkta duyuldu 1 sınıfa başlayan 3 oğencıye burs verecck lerdı Koşullar Ükokulu bıtırme, ortaoku lu bıtırme, lıse bıtırme ve sonradan kaldı nlan "olgunluk" sınavı Bunların hepsının "pckjyı" olması gerekıyordu Bu kojjullar vardı bende Burs kazanan 3 oğrencıden bı rı olmuştum "Burs", butun sorunlarımı halletmıştı Beş yıllık parasız yatılılıktan sonra ^ımdı cie, Sumerbank ımdada yetı^ mı^tı Yoksa clışarıda çalısarak fakulteyı ta mamlamak zordu, o 4 yıl, bııkaç yıl u/aya bılırdı tlk lutuklanmanızı an Ia tır nıısmız' • Konya Lre^lısı'ndekı Sumeıbank Bez Fabrıkası'nda çalı^ırken (8 yıl mecburı hız met) hep tktısat rakultesı'ne asıstan olmak hayallerını ya^ıyordum Bırlıkte mezıın o\ duğıımuz I ııat Andıç ve Sııphan Andıç asıstan olmuslaıdı Ben de asıstanlık sına vını kazanırsam unıveısıteye donebılecek tım Mecburı hızmet unıversıteye devıedı lebılıyoıdıı I abrıkanın muhasebe scrvisıne verdıler Bır masa, bır sandalye tş mi!( yok Kadro K İ T A P SAYI 642 E Umvınttı ^ıllarınız nasılgcctı^ Lıseyıbıtırınce tktısat I akultesı'negırdım Ogrenımımı tamamlayabılmem ıçın bıırs almam gcrekı\oıdu tstanbul'a giderken cebimde sadece 19 liram vardı. Babam evin çamaşır teknesini satmış, aldığı 20 lirayı bana vermişti. Bunun 1 lirası, Deni gemiye göturmek için kayık parasıydı. Çok geçmeden paralar su C U M H U R İ Y E T
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle