23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

kibar ve aptal ve sıkıcı geciktiriyor söylememizi konusmak zamanında bilmek değil onu böyle yapan, ölüyor kırmızı barışçı dönek mavi döner siyaha Robert Kelley (1935)/ Şiırler/ Çeviren: Nı'ce Damar Burda olmavan / hicbir verdedir Kelley, ellili yılların ortasında, Colombia'da ortaçağ üzerine lisansüstü öğrencisiyken, biçimci bir şair olarak yazmaya başladı. Sonradan, "tümden bağlanma" diye adlandıracağı şekilde şiire yöneldi. O zamandan beri daha serbest ve kapsamîı bir dille, genellikle antolojilere bile çok uzun gelen şiirler yazıyor. Bugün Bard College'de öğretmenlik yapıyor ve Matter Press'i yönetiyor. Daha önceleri New York'da Chelsa Revieıv ve Trobar adlı iki dergi ile yakın ilişkileri oldu. ArmedDescent. New York: Hawk's Well Press, 1961. RoundDances. New York: Trobar Books, 1964. Lunes. New York: Hawk's Well Press, 1965. Lectiones. Placitas, N. M.: Duende Press, 1965. Axon Dendron Tree. AnnandaleonHudson, N. Y: Matter Press, 1967. A]oining. San Francisco: Black Sparrow Press, 1967. Tıventy Poems. AnnandaleonHudson, N.Y: Matter Press, 1967. Vinding the Measure. San Francisco: Black Sparrow Press, 1968. SON IŞIK onun akmasını Amerika'ya doğru gelgit bir kız ve bir oğlan çocıık gelir ormandan çamlar şimdi kara bakabilirim gökyüzüne tüm çimenliğin üzerinde bir karahindiba çiçek topıı yalnız duruyor kocaman tüyden boynuzlu Venüs gibi yükseliyor arkamdan boş gökvüzü halen aydınlık ama aydınlık değil onun kadar nerdeyse tüm ışık yaşar ırmakta önünde herhangi bir varlığın acısının sessiziz, neyin her insana önemli olduğunu o asla söylemez, öğrenmez asla ışık gökyüzünden çıkıp gidene dek ve kalır o tek başına tıkanmış sözleriyle birlikte karanlıkta çok berrak yaz her seyi dedi kâhin, çarmıhıyla gezen Isa'yı ırmağın üstündeki ağacı havuzun yanındaki güneş saatinin arkasındaki sevgilileri, ördüğün ya da yaptığım ya da okuduğum her şeyi, arahindiba sporları ek ışığı tutarak bırak doğal olanı söyle onun ne yapabileceğini burda olmayan hiçbir yerdedır insan yaşamalıdır kentlerde dikkat et bu alacakaranlığın hayaletsi yeryüzü cennetlerine tümümüzün hiç olmadığı yerlere alay eder biz neysek 635 beni izleyen biri bilmez hiçbir şey, ölü bir adam görür gazetenin üstünde devinen eli, o ya da rüzgâr ara ara çeviriyor sayfayı bir gecekelebeği yükselir buluta karşı, ner seye daha gürültülü ağaçların altında . çıkar yıldızları doğruca bir karahindibanın üstünde görebilirim yalnızca yeşil süreklilikte zamanla bir ilintisi olmayan karanlıkta devinen görkemli bir insan topluluğunu çiinkü tüm gördüğümüz hiçbir şey bilmememiz, sözlerimiz yapar yalnızca bu ölümden bir şeyler, Adem yüzyıllar sonra gelişigüzel yatırıyor onu yere dinlensin diye. PASKALYA İÇİN ŞİÎR Tüm kadınlar güzeldir doğrulurken çok sevinçli bizden yaptıkları yikıntılardan ve bu kadın çarşafları kırıştırarak geri yatan bütün gün beni sevgiyle öldürmüş ve şimdi arzumun gömütünae uyanık tııtar oradan da beni kaldıracak ve önüne galile'nin( 1) içine getirecek Yükselerek düşerim ve ne anlama gelir güzelliği karanlık bir sabbath(2) olmasa kilisedegovdelerimiz birleşir her yerdeküçük bir ışığı yakar sert bir çakmaktaşından sonra kıyamet radyo Mesih Biliyorum ki kurtarıcım yaşadı ve ayakta duracaktır son günlerinde kalkarak bu dünyadan küfrün ötesinde ötesinde yanlış anlamanın Ey sevgi bu saat izin vermeyecek ad koymama söyleyecekler yaptığımı senin arzunun bir cinsel gizemini halbuki biliriz kalkar gövde kavramak için başka bir gizemi sevgililerin şaşkın gözleri açılırken gelişinde ayırdında olmak için onun yalnız olmadığının. (1) Kılısccik ya da Ortaçag îngiliz kiliselerinin batı girışindeki sundurma. (2) Kutsal gün. SAYFA 19 , bir otlak var şirndi çimenin bulıındıığu yerde ve sonra olacak her zaman, ki yaşlıclır Hıristiyan evresinden lsa aMİdıgı zaman çarmıhına ve dünya dinginken bilmez hiç kimse hüzünlcndiğini ya da sevindiğini bilinçliyken asıldığını ya da uyuduğunu ya da çoktan öldüğünü, böcekler dans eder, batar bir an güneş ama batının üzerindeki gökyüzünü neredeyse acıtır görmek mavi geçer elma yeşiline oradan kırmızıya, katman bulut somon kırmızısı son ışıkta eğer dikersem açılmış gözlerimi dağın sivri doruğuna sağlayabilirim ısığın yine batıdan yükselmesini ama yalnızca benim için gecenin böcekleri garip biçimler, ısırmıyor henüz inandım ben zamana ve zamanmda gel tüm zamanın an'lannın birolduğu bu otlağa I^aoche gördü bu çamları Âdem bu ırmağı gördü, bir 18'inci yüzyıl Adem'i terbiyeli ve beyaz gördü onu akarken suları uzağa dışarı okyanusun içine doğru, görmedi bahçesinde ırmağın kaynağı dışında bir şey izler CUMHURİYET KİTAP SAYI , f
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle