14 Kasım 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

İdris Atmaca ile şiire volculuk maya, bulmaya, çözmeye çalışır. Şiir de tam da burada oluşur. Şiir elbette açıkJanamaz, okunur, etkiler, ho§ bir tadı kalır bizde. Ayajtaç ne güzel/ bu ağaçtakı bu han kardeşim bir yaprağa, sen de aynı baıllar/ dauardaki yapraklar/ ve kışla bir dokunursan inan ki görürsün, yedokunur gibi insan yüzüne sevşerdiğini parmakuçlarının. BiEmin o yapraeiyle/ dokunmakyaprafaı/ yeseriyo parmağı ya da birer gezegen olduğunu bilcuğımiz kuçlartm" (Seyir, Sevgi, GerçeleSanat Yaytn yıldızları ki ışıklarını görmemiz için 3035 lart, 1994, s. 33) Hayattn içinde, doğayla iç yıl önce yola düşmüşler incelemesi sevgimiiçe, insanlarla haştr nesir, insanlarla yüzyü zi çoğaltır. Ustamız, Sait Faik boşuna 'sevze, gönülgönüle İdris Atmaca bize kendisimekle başlar her şey' demedi. Sevmek de öğni nasıl anlattr. renilir, öğretilir. Nasıl. Emekle. Dikkatli incelenirse, görülür ki yaztnsal yapıtlar, insa Insanoğlu, doğadan bağımsız bir varlık na hiçbir şey vermese sevgiyi verir, sevgi de değil, onun ta içerisinde. Her gün yeniden, insanı çoğalur, mutlandınr, kısaca insan sevbir daha yeniden karşıladığımız ya da karmekle daha insandır. idris Atmaca kim? şılandığımız yeni gün, farklı iklimlerde, coğElinde, yüzünde yanıtlannı arayan sorulann rafyalarda da olsak, sanki bir 'sır' gibi kençengeli, hep dalgın, hep başka yerlerde, her di şaşılası devinimiyle hiçbir şeye aldırmakzaman çocuk, bir yolculuğa çıkacak gibi ya sızın başlar, sürer, gider nefes nefese bir büda bir yolculuktan şimdi dönmüş gibi telaşyük telaşla. Bu 'sırnn' tam ortasında duran lı, sevdiği dizeleri kendi dizeleriyle aynı ceşair, başlayan yeni günün, sokaklann, gökbinde taşıyan kendi şiiri sanıyor besbelliyüzünün, kalabalıklann, cümle çocukların kendi ısfığıyla cığ altında kalmaktan, hep selamını alır. O müthiş telaşa merhaba der. bir kuşun kanauıncla son anda kurtulan, deO telaşlı devinimin odağında sevgi vardır, lidivane, hırsız, kinsiz, öfkesiz, inadına hâyörüngesinde delidivane âşıklar, şairler, lâ 'bir lokma bir hırka' felsefesiyle kavruk, cümle sanat erbablan dönüp dururlar. Yühem eşineçocuklanna sevdalı bir baba, reğini ateş sarmış şair, bir yanıyla yanarken hem daracık sokaklann yalnız kaldınmlannöteki yanıyla o büyük 'sırn' anlamaya, araAYHAN AYDIN dizeleriyle dile getirdiği, emekçi sınıfinın insanca yaşamasını sağlayacak bir düzen oluşuncaya kadar bukavga bitmeyecdktir. Ta ki: "...yağmalanacak her şey/ yağmalanacak/ ta ki çekilinceye dek/ gönlümüzün gönderine/ emek/" Peki bu güzel dünyada, böylesi güzel yaşam nasıl sağllanacak diyeceksiniz? Bakın şair ne diyor: "...ben gördüm/ siz de gördünüz mü/ yarı aydınlık sabahlarda/ saçlarında tel yıldızlarla yürüyen/ işçi luzlann/ vardiyalanna ekmekarası umut taşıdıklarını/ güle oynaya/" Evet. Işte emeklerinin arasına umut koyan insanlarla ve onlara inanmış sanatçılarla gerçekleşecek bu güzellikler. Seyir "Buluşma" ve "Duyumsama" adlı iki bölümle Dütünlenen kıtapta, az sözcükle kurulan dizelerden oluşan şiirler olmasına karşın, şiirlerdeki anlam yoğunluğu, belirgin bir biçimde öne çıkmış. en çok çocuklarla özgözegelir urbanlıkkoyun Bu kitabıyla îdris Atmaca, daha önceki kitaplannda uyguladığı teknik tarzın ıda bir yöntemi hayata geçirmiş. Bu mayla, şiirleri yeniden yarattığı bir Ida akmaya başlamış da diyebüiriz. kimdi sahi biz ıslanırken sınlsıklam sulu sepken ağlayan adam gözleri gözlerimizde bakışlan sel yüzürhdeki bu serinlik bir "cici berber"in '•>••< ödünç kolonyası "i > dizelerinde olduğu gibi, ya da Astığınız çamaşırlardan yalnızlığınız süzülüyor benzeri dizelerle kent yaşamını, artık kullanımdan kalkmış meslekleri ve gelenekleri yüreğimizde derin izler kazıyarak şiirleştirirken, abartıya kaçmadan geçmişi şimdilere taşıyor. Mayası Onur "kiri içindedir insanın" diyen şair, günümüzün greçeklerine büyüteçle bakıyor "Mayası önur"da. Sıvas'ta yakanlan, kiri, pisliği içinde taşıyan ve de yine ezilip sömürülen insanlan konu edıniyor. "durur bir çift ayakkabı çorapsız ayaksız yalınız durur kıyısında kaldınmın" dizeleriyle başladığı "Canavar Nerede" şiiriyle trafik karmaşasına paımak bassa ve acılı gerçeklere değinse de, yaşama umudunu yitirmiyor, lnaniyor ki: "ışığı içindedir insanın" ve "insan ışık içindedir." Bu iki dize kitaptaki şiirlerin eksenini oluşturuyor. Başka bir deyişle tüm şiirler ışık içinde olan insanı anyor. Kapısız İdris Atmaca'nın, 5 Nisan 1992 tarihinde yitirdiğimiz Muammer Hacıoğlu'na adadığı bu kitap, Hacıoğlu'nun: "bir şairin ölümü eşittir bir ordunun dağılmışlığına* dizeleriyle kapılannı açıyor okuyucuya. Atmaca'nın kitapta yeralan ilk uzun şiiri "Kalan" adını taşıyor. Ad vermeden, özelde Muammer rîacıoğlu'na, genelde ise tüm yitirilen sanatçılara bir soru soruyor. dur, düşünüyordur, oradadır, kısaca vardır. Hayat sürekli değişimin, dönüşümün ivmesiyle salınırken, ner an yepyeni koşullara, durumlara gebeyken, insanın bunu görmemesi, öylece bir köşeye sinip olacaklan razı bir tavırla beklemesi, kendisine, doğasıda, ayak sesleriyle şiirlerinin ilkizlerini arana aykındır, ayıptır da. Umut hava gibi, ekyan bir gece sarhoşu, bir kayıp gece yolcumek gibi, su gibi yaşamsaldır. Şimdi şimdi su, bir gece eskıyası. Bütün bunların yanınfarkediyorum 'aslında' sözcüğunü sık kulda şiirin ödülü, yarışması olmaz kardeşim landığımı. Bunu şöyle yorumladım; sanki o diye direten, kökleri köylü, gövdesi kentli, sözcükte başka başka gerçeklerin olduğukendisini şair sanan "eski kafalı dinozor". nu da, bıına karşın umutlu olmayı da unutMayası Onur'un girişine "göğüslerinde ma 'tembihi' saklıymış gibi geliyor. Hayatı 'onur' madalyası taşıyanlara" yazmasından yeniden bir daha yorumlama, bir anlam arabelli. Son yazdığı şiirlerden birini önüne çıyışı, bir yeni pencereyi sonuna dek açmak, kan öncelik çocuklarda herkese okuyor; bir yeniden başlayış varmış gibidir. Işte bu "kuşlar geçer bir rüya gibi/ rüzgârın içinöteki adıdır umudun. Hükümlü birisi "ya den/ kalır kanatlarında rüzgârın kokusu/ hapisteyiz, ama aslında.." diye söze başıasorar kuşlar gagaları masmavı/ kanaüanmdığında duyduğumuz umududur. Kendisidaki koku düşü mü yalnız/ serinliğinizin" ni hep yenileyen doğa, günün her gün yeni "umutlagül/yürü umutla/umutîa sev/di başlaması büyük bir sevinçtir, bir müiden rert umutla/umutla yarenlik et balıkçt çocukdedir, umuttur. Umut bevnimizdedir ki o da lartyla" (Ekmekarast Umut, Bugün Değtlse doğa gibidir, hiç boş 'anı voktur, uykuda biYarın, Insancıl Yaytnlart, 1992, s.5) Yasamtn Aslında önemli olan da insanın umudule. içinde, umutsuzluğa, çaresızliğe, yılgtnlıia, nun, yönünü ne yana çevireceğidir. Sürekbezginltğe, yalnızlığa karst sürekli sürekli li yozlaştınlan, kirletilen, çürütülen, kendiumut diyorsunuz. îfÇİ ktzlardan, ijsizlerden, yabancüaştınlan insan, bu aşağılık kusine yoksul çocuklardan, dayantksız ve kimsesızşatmadan sıyruıp kendine yaraşır Dİr "en lıkten, sözediyorsunuzfiirlertnizde. Peki, na güzel yaşama düzenini" kuracaktır. Bu düstl, neyle dirt tutacağtz umudumuzu böylesı zenin adı ne olursa olsun, tepeden tırnağa bir Türkiye'de ve dünyada. Umut tartastnt bir "sevgi.barışkardeşlik" ana eksenine nasıl büyüteceğiz? oturacaktır. Bu Dİr düş müdür? Olsun dü Aslında insan en umutsuz göründüğü şü bile güzel. Alıntı yaptığın kitabım silme anlarında bile umutludur. Çiinkü yaşıyorumut şiirleriyle doludur, böyle olması doğaldır, çünkü şiirin kendisi umuttur. Evlerin, dükkânlann, bankaların önünden geŞair: "Ne kalır lipgeçen insanların, camlarda, su birikintisendengeriye" „. lerinde kendilerini gördüklerinde, dudaksorusunu sorarak bir arayışa giriyor. Bu larında hınzır bir gulümsemeyle merhaba arayışta: demeleri içlerindeki umuttandır. Bu öyle palavra da değildir, üstelik. İnsanın varoluş yüruyüsun kalır ; • ... ., nedeni yeryüzünü bir bayram yerine, bir şenliği bezeme değil de nedir. Kısacası "ışıgülüşün kalır , . îı içindedir insanın/ yemyeşil/ masmavi/ sesin kalır ' .. bembeyaz/ ışık içindedir insan" bakısın kalır . . yel olup akışın kalır ERtmMar damladaki tuzun kahr "btraktt çocuğun ellerini/ mavi/ bulutlu Yapraktaki izin kalır bir gökyüzü bırakır gibi/ ardında" "ellerini duvardaki sazın kalır ' saklama/ yüzünü kapama/ çocuk/ yüzünü kâ&ttaki çizgin kalır kapama" (Ekmekarast Umut, s. 2226) "söıslıktaki ezgin kalır ğü'tler üflenır/ bir çocukla yemyesıl/ cevizler yüzündeki aczin kalır dıllenir/yapraklartm kaçömür"". rüzgârlar destanının azı kalır yazdt/ sular yazdt/ kopuklert yazdı gökyüzüsözün gider yazın kalır" nün/ bir de/ baktsları çocukların" (Mayası Onur, GerçekSanat Yaymlart, 1997, s. 841) "çocuklanm tüter/ soframıztn kaptan kb'skarşılıklannı buluyor. Çoğunlukla, öykünde/ için için/ kanayan yarastnda promekülerde yararlanılan röportaj tekniğini te'nin..." (Seyir, s. 34) kullanması, şiiri daha da akıcı bir duruŞiirlerinizdeki yoğun çocuk temalartmn ma getiriyor. "Kapısız"da birbirini süren, nedeni nedir? Çocuklar ne anlatıyor, size ve özsel olarak birbirini tamamlayan yirmi dünyamıza? iki şiirle insanı ve hallerini çizen idris At Çocuklar yannımızın; en yeşil, en cesur, maca, bu yolla uzun soluklu şiirin de kaen taze dallandır. Onlar, hepimizi saşırtırpısını aralamış oluyor. lar, bazen de bizi bir güzel 'benzetirler', bu idris Atmaca'nın açık ve anlaşılır bir bize insan olduğumuzu anımsatır. Onlar, dille kurduğu söylemi, şiirlerinin ortak hiç beklenmedik yerlerde, hiç beklenmeözelliğini oluşturuyor. Dizelerini az sözdik kırmızısıyla, hiç beklenmedik zamanda, cük kullanarak örmesi, sözcüklere anlam büyük bir meydan okuyuşla açan nazlı geolarak derinlik yüklemesini de zorunlu linciklerimizdir. Ömürleri Denzemesin, solkılıyor. Uyguladığı bu yöntemle de başamasınlar. Onlar; çıkarsız, içten, beklentisiz, nlı oluyor. doğal, sahici, bir o denli umursamaz, tutkulu, dost, ciddi ciddi adamlardır. Hemen seŞiiri, kendine dert edinen, kendi yaşaverler, hep severler, uzun yıllar sonra sizi mıyla bütünleştiren her şairde olduğu gigördüklerinde kaldıklan yerden başlarlar. bi, idris Atmaca da tükenmek bilmeyen Bölüşürler, paylaşırlar, ihanet etmezler. Bübir arayış içinde. O nedenle, insana ilişyükler onlann düşlerini gerçekleştirseydiler, kin en küçük kıpırtı, onun yaşamına da, yeryüzü bovdan boya sosyalist bir koca ülsanaüna da yansıyor. • keydi. Onlann düşleri büyük insanlığın • E dizeleri, şairin yeni oluşturduğu derinlikli şiirle birlikte, söylemdeki ustalığını da ortaya koyuyor. Şiirlerini örgülerken, hayattan ve hayatın içindeki gerçelderden kopmayan Atmaca, özellikle büyük kentlerin gündeminden çıktıysa da: CUMHURİYET KİTAP SAYI 554 SAYFA 5
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle