Katalog

Abdülkadir Budak, uçurumlu ve rüzgârh şiirleriyle Ceyhun AtufKansu Şür Ödülü'nü kazandı. "Yazamayınca kirlendiğim doğrudur" Ozan Abdülkadir Budak, bu yılın Ceyhun Atuf Kansu ŞiirÖdülü'nü "îmzasıGül" adlı kitabıyla kazandı. Budak'la şiiri ve ödülü üzerine bir söyleşi gerçekleştirdik. ECETEMELKURAN aı r Abdülkadir Budak, uçunımlu ve rüzgârh şiirlerinin ver a ' ^ ' S ' "lmzası Gül" adlı kitabıyla Ceyhun Atuf Kansu Şıir Ödülü'nü kazandı. Kıyısında, yelesi rüzgârdan önce giden atların koştuğu şiiri hakkındaki sorularımızı Budak, şöyle yanıtladı: Şiirinizde uçurum, rüzgâr, hançer, gül, geytkava, atyele gibi ımgelenn öne çıkmasımn gerekçesint açıklar mtstnız? Şairi, güzel yazmak kadar, yazdıklarının özel olması da ilgilendirir. Kişiliğiyle uyuşan, üstünde elden düşme gömlek gibi iğreti duran kimi imgelere, izleklere ısrarla tutunması, yineleme cesaretini de göstererek kalınlaştırması, yöntemsei olarak açıklanabilir. Kimi duyarlılıklann belki de kimi sözcüklerin patentini ele geçirmek bir şair için önemlidir. Belirginlik kazanmış kimi imgeler, bir şaire götürür okuru; bir şairi çözümleme, şiirin ayrıcalığını kavramada büyük önem taşır. Bu okurun işini kolaylaştırmak anlamına gelmez. Şairin kendi kişiliğıne, edasına sahip çıkması, kendi ağzıyla konuşmayı önemsemesi anlamına gelir. îmgeler, adresini belirler şairin. Yersiz, yurtsuz oluşunu engeller. Ben, şuna iyiden iyiye inanmaya başladım. Başkalarımn ağzıyla usta olacağına, öyle görünmeye çahşacağına bir Abdülkadlr Budak, son 20 yılın ortaya çıkardıQı »alrier arasında yer alıyor. sair, kendi ağzıyla konuşsun da, çırak kalsın. Şiirin bir kişilik sanatı olduğulerin imgesi. Hançer, duygulann yakıartnma biçiminin, bu dtze kaynaklı nu biliyoruz. Bu bağlamda güzel yazcı, batıa olduğu zaman çıkıyor kınınaçıklamasını yapar mtsıntz? manın yetmediğini de. (Turgut dan. Kınıyla arası açık bıçağın şiirini • Bu şür özel sayılabilecek, poetikamı Uyar'a, sonradan kitaplarımn aldığım yazmak heyecanlandırıyor beni. Avbelirlemede yardımını umduğum şiirbir yanıt şiiri yazmıştım; bağışla beni cı'nın umudu değil, ceylanın, geyiğin lerimden biridir. Şiirimin "bir gizli kausta.) umutsuzluğu elbette. Kuş sözcüğü var nama" olduğunu, "canyeleği" anlamıbir de; yazgımızın ortak adı; belirteci. na geldiği üstünde durdu Hilmi Haşal Uçmam için bana kanatlar uzatan Daha ilk kitabımda konmuştu dalıma: bir yazısında. "Dizeler yazmasaydım imgeleri seçtiğinizi görüyorum. Ben "Benden ayrı yanı yok/ Gök sana kesin ölmüştüm" dediğim, bu iç kanaürperdikçe şür yazabilen bir insanım. uzak, yer bana/ Benim alnımda bir demayı durdurmaya çalışıyorum. Bilinen Uçurum imgesi ürpertiyor beni, yeleli kurşun/ Bir taş senin kanadına" anlamda kirlendiğim zaman bedenimi siz atlar düşünemiyorum. Yele, rüzsular sabunlar temizleyebilir; ya duygârla buluştuğunda, atı geçtiğinden, "Can Yeleğt" adlı şiırımze "Yazmaata değil, yelesine biniyorum. Rüzgâryırtca kirlendiğim doğrudur" dızesiyle gularımı, ruhumu? Duygu bazında, su sa, gitmek isteyip de gidemediğim yerbaflıyorsunuz. Kırlenmısltğin, bu yolla vesabun işbirliğidirdizeıerim. BirinciSAYFA 4 liğin beyaza verildiği bu hızlı kirlenme çağında, beyazhğını korumaya çalışıyorşiirlerim.Fırtınadakikuşunçığlığına benzeyen gömleğimi (Leyla desenli gömleğimi) yazdığım zamanlarda bulup getiriyorlar bana. Ve bu yolla, bu dünyadan bir Budak geçiyor." "Kendi canınt acıtan bir btçak kimlığinde" dızesinden yola çıkarak, şiirin doğurduğu acı ya da acının doğurduğu şiirbakktndanelersöylemekıstersiniz? • "Kendi canımı acıtmak için olmadık nedenler bulmakta ustayımdır. Yalnızca kendini yaralamayı (şür sargı bezinde değil, yarada çünkü) becerebilen, kendi tragedyasını vermeyi isteyen birşürün varmı? Türkiye'de $ttr, kendi taribinin neresinde duruyor? Siz, bu tarthın neresine ve nastleklentyorsunuz ? Şiir, kendi tarihinin bulunması gereken yerinde olmah, çağdaş bir yerde. Bugün daha senfonik bir yapıyı gereksiniyor, farklı eğilünleri en fazla yansıtması gereken yerde bulunuyor. Çokgen şiir uçları var. Atılgan.gözüpekyeni şairler eliyle, zaman içinde dana ileri yerlere götürebilecek gibi görünüyor. Gelenek sorunsalı şimdi de gündemde. Şiir tarihinin neresinde olduğumu vanıtlayacak kişinin ben olmadığımı biliyorum. Son 20 yılın ortaya çıkardığı şairler arasında adımın geçtiğini görüyorum. Bunu Salih Bolat işaretledi: "Budak, 5 kitaplık serüveninde, özellikle son yıllarda moda olan sapmaları önemsemedi. Örneğin erotizm adına ucuz bir cinsellik, şiirin değerini yükseltmek adına sözcük nostaljisi, yoğun bir imgesel dil oluşturmak adına anlamsızlık, Budak'ın titizlikle sakındığı tutumlar oldu. 1980 öncesindeki dönemde egemen olan politik şiir söylemi de Budak'ı fazla (belki de hiç) etkilemedi. Şürinde tutarlı bir çizgi izledi Budak'". Kendi içımdeyse, "Düşerken ellerimden tutmuşsa şiirlerinî/ Dizlerimde niçin yara var peki?" diye sorduğum bir yerdeyim. Ceyhun AtufKansu ödülü'nü kazandımz Nelersöylemek isterstniz? • Demokrasinin ülkemizde Atatürkçülükle doğru orantılı olduğunu, bir yaşam tarzına dönüştüğünü daha da hissettiğimiz bugünlerde, gerçek bir Atatürkçü olarak tanıdığımız şair Ceyhun Atuf Kansu adına konulmu ödülü kazanmış olmanın ayrıcalığı üstünde duruyorum. Heyecanım, önlenemez yükselişini sürdürüyor. • 214 C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI