Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Bilgisayar bir yazarın ne işine yarar? Zihinaraç ve bilgisayar Bilgisayar bir yazarın ne işine yarar? Birçoğu bilgisayarı biraz gelişmiş bir daktilo olarak görmektedir; bir kısmı ise hâlâ elle yazmaktan yanadır. Bilgisayarlar çalıştığında makineye yetişebilmek için ken,dini hızla yazma telaşına kaptırdıklarını söyleyenler de var, T NEZİH ERDOfiAN ao ve Zen öğretilerini Batı'ya tanıtanların başını çekenlerden Alan Watts, bu öğretilerle kendi yaşam deneyimleri arasındaki ilişkiyi anlattığı, Cloudhidden Whereabouts Unknown adlı kitabının bir bölümünü Çince yazı yazmaya ayırır. İyi Çin ya da Kore mürekkebi nerede bulunur, nasıl karıştırılır, hangi koku eklenir ve yazı yazmaya nasıl hazırlanılır, işin bütüntförensiyanlarını bir bir tasvir eder. "Ama", diyor Watts, "fırçayla Çince yazmanın asıl zorluğu, fırçanın kendi kendine yazmasıdır ve Taocular bunu 'wuwei'nin sanatı' olarak adlandırırlar." Bu satırları okuyan bir yazar, yazı yazmak üzere parmaklarını bir bilgisayarın klavyesine uzattığında, kelimeleria kendi kendine önünde aktığını görebilmesi için hakikaten wuwei'yi başarmış olmalı. Bununla birlikte, nasıl motosiklet' tamiri ve Zen arasında bir ilişki kurulabiliyorsa, bilgisayar için de benzeri bir yaklaşım denenebilir. Bilgisayar, bir yazarın ne işine yarar? Birçoğu, bilgisayarı, biraz gelişmiş bir daktilo olarak görmektedir; bir kısmı ise hâlâ elle yazmaktan yanadır. Yazı yazmak, bir zihin ve aygıt ilişkisidir. McLuhan olsaydı, herhalde, "kalem insan parmağının bir uzantısıdır", derdi. Gerçekten de kalem, biçimsel bakımdan parmağın bir benzetimidir. Daktilo ise, daha karmaşık bir aygıt çözümlemesini gerektirir; parmaklar arasına alınan kalem yerine parmak uçlarının dibinde başlayan tuşlar ve hızİa, bir silindire geçirilmiş kâğıdı döven bir mekanizma. İnsan, zihinsel yapısına hangisi uygun düşüyorsa onu belirlemeli. Zamanının çoğunu bilgisayar başında geçiren bir dostum, en güzel yazılannı çeşitli renkte kalemler kullanarak elle yazdığını söylüyor; böylelikle, eli ile düşüncelerinin hızı birbirine uyuyor ve gereksiz bir koşuşturmacadan kurtuluyormuş. Bilgisayarla çahştığındaysa, makineye yetişebilmek için kendini hızla yazma telaşına kaptırdığını ve bunun anlatımını bozduğunu ileri sürüyor; yazdıklarının tutarlılığını koruyabilse bile üslubunu doyurucu bulmuyor. Bu türden sorunları aşabilenler içinse, bilgisayarların, gerek kalemegereksedaktiloyagöre,bazı "pratik" üstünlükleri olduğunu belirtmekte yarar var. Öncelikle, yazdıklarını değiştirmek isteyenler, kâğıt üzerinde birtakım silintiler yapmak zorundalar. Marquez, elektronik daktilosuyla yazarken, en ufak bir hata yaptığında kâğıdı yınıp attığını söylüyor. Yanlışlıklara ya da kâ ğıt üzerinde silinti izlerine tahammül edemeyenler için bilgisayarın getirdiği kolaylıklar var. Ekranda, yazdıklarınızı istediğiniz gibi düzelttikten sonra basabilirsıniz. Yazıcıdan (printer) çıkan kâğıdı incelediğinizde, diyelim ki, bazı noktalardan hoşnut kalmadınız, her şeyi yeni baştan yazmanız gerekmez. Sadece gerekli düzeltmeyi yapmanız yeter. Otuz sayfalık bir metinde, bütün "mesela"ları, "örneğin" olarak değiştirmeye karar verdiğinizi varsayalım; tek bir komutla, bilgisayara yüklenmiş olan kelime işlem programı, ya tek tek sizin onayınızı alarak ya da bir hamlede hepsini birden değiştirir. Yazınızın başındaki bir paragrafın, metnin sonunda daha uygun olacağını düşünüyor olabilirsiniz; istediğiniz, kelime, paragraf ya da daha büyük bir metin parçasını, istediğiniz yere taşıyabilirsiniz. Daktiloda olduğu gibi, satır sonlarını gözetmek zorunda değilsiniz; kelime işlemci,.yarıda kalan kelimeyi ya olduğu gibi aşağıya alır ya da kendiliğinden bir tire çekerek bir alt satıra diğer yarısını yerleştirır. Türkçede henüz pek yaygınlaşmış değil, ama birçok kelime işlemcinin yazım kılavuzları, eşanlam sözlükleri var; ya anında ya da sadece siz istediğinızde, yanlış yazdığınız sözcüklere dikkat çekip, olası doğru sözcüğü öneriyor. Sayfa altlanna dipnot sıkıştırmak için ter dökenler, kelime işlem programlarının bu konuda sunduğu olanağı görmezlikten gelemezler: Metin içinde, dipnot numarasını düşer düşmez bir çerçeve açılır ve sizden dipnot metnini oraya yazmanız istenir. Metni basarken, programın işlevlerine, sizin verdiğiniz diğer sayfa düzeni komutlarının yanı sıra (otomatik sayfa sayısı koyma, sağ, sol, üst, alt marjinlerini ayarlama, satır arası genişliği, harf karakteri ve koyuluğu seçimi vb.) dipnot için ge rekli düzenlemeyi de dahil eder. Bir kelime işlem programı, daktüo alışkanlığından vazgeçmek istemeyenler için, parm*kların klavyeye her dokunuşunda, daktilo tuşu sesi bile çtkarıyor. Bilgisayar, kelime işlem işlevinin yanı sıra kartoteks ve adres defterlçrinin, ajandaların da yerini almış görünüyor. Bir yazar, sonradan yapıtlarında kullanmayı düşündüğü bütün verileri bilgisayara yükleyebilir ve yüklediklerı içinde yer alan, istediği herhangi bir veriye anında ulaşabilir. Bilgisayara girdiği adres listesindc birinin adını tam olarak anımsayamadığında, o adın içerdiği birkaç harfi yazması da yeterli; program, o harfleri ilgilendiren bütün adları art arda sıralayarak yardımcı olacaktır. Batı'daki bilgisayar dergilerinde, bir uzmanlık dalı gelişiyor: yazılım (software) eleştirmenliği. Piyasaya çıkân bir programın yararlarını, getirdiği yenilikleri, zayıf yanlarını benzerleriyle kıyaslayarak ve hepsinden öriemlisi, kullanıcının "durumunu" göz önünde bulundurarak eleştiren yazarların sayısı giderek artıyor. Bizde, ne yazık ki, "amatör" bilgisayar kullanıcısı bir çeşit yalnızlığa itilmiş durumda. İş ve sanayi alanlarında sorunlar kısmen çözümlenmiş gözüküyor. Ancak, öğrencilerden ev hanımlarına, akademisyenlerden edebiyat yazarlanna kadar uzanan geniş bir kesimin de bilgisayardan, daha doğru bir deyişle ev bilgisayarlanndan yararlanabileceği gözardı ediliyor. Bilgisayarın, bu kesime tanıtımının da sağlıklı olduğu söylenemez. Bu nedenle, bilgisayar, ya yanına yaklaşılması olanaksız, terörizan bir makine ya da çocukların renkli oyunlar oynayabileceği, ciddiye almaya değmez pahalıca bir oyuncak gibi görülüyor. D CUMHURİYET KİTAP SAYI 36 SAYFA a