Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
'Geceleri zembereğim hep bozuk' atma Oran'dan üç soru geldı: Saatiniz ne marka? Saatle ilışkiniz nasıl? Hangı saatlerde yazıyorsunuz? Bana soru sorulduğu an yenı sorular buluyorum. Sozgelımı şu: Ne zaman çıkarttım kolumdaki saatı? Işe gıtmedığım gıinlerde saat takmıyorum. Gözümün dıbınde sakın bir guneş saatı var. Içimdekı kemırgen kronometrcnın markasına hıç bakmadım. Bazı gunler, kafamda buyük bir saat kulesı ^alışıyor. Geceleri zembereğim hep bozuk. Saatın benımle arası iyı değıl: Onunla dıdışmemı hoş karşılamıyor (şu sıralarda "Almanak: Edebiyat ve Sanatta Zaman" başhklı bir kitapçığı bıtırmeyc çalışıyorum), yeniklığe diklenmemi öfkealay karışımı bir edayla cezalandırıyor: Sonsuz bir paranoya adasında koşuyorum Zaman'a karşı, nafile: Saatimi, saatlerimi alıyorlar, çalıyorlar, alıkoyuyorlar. Kolumdan çıkartıp bir çekmeceye kilitliyorum: Sesi, nabzı, gülüşü kulaklarımda uğulduyor. Sofokles bana dedi ki: "Enis, en iyisi erken kalkıp yazmak". Desnos, uyurken yazmamı dnerdı. Coleridge, tam düş gorürken. Artaud'dan oğrendım: Canım yandığında da yazabilirim. Kendi kendime "herkes uyuduğunda yazmalısın", dedım. Hepsıni uyguluyorum aslında. Bende başka şaırler, yazarlar da var: Onlar ne zaman yazıyorlar, bılmiyorum. Saatimin markası: Orient. Saatle ilişkim şöyle: Vaktim azalıyor ve çok korkuyorum. Hangı saatlerde yazıyorum: Belli olmuyor. D F Enls Batur Fotoğraf Cengız Cıva 'Çalar saatten neffret ederinf enith marka. Ailemin bana vermiş olduğu saatleri sürekli kaybetmişimdir. Oğlum sünnet olduğunda gelen saatleri de ana oğul birlikte kaybettik. Saatle ilişkim aslında iyidir. Herkesin saatine uymaz benim yırmi dört saatimin dağılımı. Ama randevularıma saatinde giderım. Çalar saatten nefret ederim. Yanlışhkla evin bir tarafında çalar saat varsa uyuyamam zaten. Belli bir saatte uyanmam gerektiği zaman telefona müracaat ederim, arkadaşlar beni uyandırır. 19'dan sonra.Ama daktilonun başına geçince hemen yazmam. Geceleri yazarım. Z Pınar Kur Foto()raf Cengız Cıva • ENGİNARDIÇ ENGIN ARDIÇ Daktilo Konçertoları DAKTİLO KONÇERTOLARI Bu yazılartn...çoğunun kabramanlan kadın, içlerinde bolduygu, epey büzün, çokça 'kadının ilgi alanınagiren' malzeme var. Kadın Suretleri'ni okuyanlar bu kitabı da beğenecekler... ERÇEK8I YAYINEV ı FETHİ NACİ 3 KİTAP *2.BASKI! Yazann Yayınevimizde Çıkan Diğer Eserleri Doğru Söyleyeni Dokuz Köyden... (4 BASKI) İslam Teksasta Kadın Suretleri Şengül Hamamı Pıyerlotı Caddesı79 Çemberlılaşlstanbul SAYFA 1 8 BİR HİKAYECİ: SAİT FAİK BİR ROMANCI: YAŞAR KEMAL 200 sayfa. 12.000 lıra * GÜCÜNÜ YİTİREN EDEBİYAT Eleştirı Gunluğu Ikinci Kitap: 19861990 264 sayfa. 15 000 lira (4. (5 BASKİ) TÜRKİYE'DE ROMAN VE TOPLUMSAL DEĞİŞME 2. baski. 520 sayfa. 25.000 lira Cağaloğlu Yokusu, Saadet Iş Hanı, Kat 4 istanbul CUMHURIYET KİTAP SAYI 36 (5 BASKİ) M. Kemal Sizin Gibi Kıro Değildi (5 RASKI)