24 Aralık 2024 Salı English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

S A Ğ Ll K Göğüs kanseri riskini ölçen sutyen G lasgowlu (Iskoçya) bır patolog tarafından ıcat edılen sıcakhğa duyarlı sutyen, goğus kanserıne yakalanma tehlıkesı olan menopoz öncesı dönemdekı kadınlarda, kansere yakalanma risklnl ölçuyor. Bu ılk sonuçları ızleyen araştırmalarda, genç kızlarda da aynı ölçumlerın yapılabılmesınt sağlayacak verılerın bulunması beklenıyor "Chronobra", sıradan bır sutyenın ıçıne yerleşttrılmiş bır termometrik gereç Adı kronobıyolojıden gelıyor Kronoloji canlılarda perıyodık çevrımlen ınceleyen bılım ddlı Sutyene yerleştırılen 16 sıcaklıkölçer, her 64 sanıyede bır sıcaklığı kaydedıyor Sutyenın belleğı, 4000 sıcaklık ölçumunu belleğıne kaydedebılıyor Bunlar, gerecın ustundekı bır çıkış aracılığıyla bır bılg.sayara aktarılabılıyor Chronobrayı ıcat eden Hugh Slmpson, Glasgovv Kralıyet Hastanesı'nde patolojı profesöru Sımpson ve Cardıff Kanser Araştırma Enstıtusu'nun muduru Keıth Griffiths, 15 gönullu de, menstruel dönemdekı göğus sıcaklıkları değışımlerını kaydetmek amacıyla kronobrayı kullandılar Ölçumlerın mumkun olduğunca doğru olabılmesı ıçın gönulluler her akşam bır buçuk saat kronobrayı gıydıler Çeviri: Murat Arın Evreni yeniden kurmak E vren, şeklını şemalını acaba hangı kuvvete borçludur? Bu soru, astronomların kafasını haylı meşgul etmıştır, ne kı geçenlerde Prınceton Unıversıtesı lısanustu programından Changbon Park adlı bır öğrencı, bır bılgısayardan yararlanarak sorunu dramatık bır bıçımde çözdu Sorun şoyle: Gökyuzunde her yönden gelen cılız mıkrodalga radyasyonunu ınceleyen astronomlar, evrenın başlangıçta kuçuk bır cısım olduğu sonra butun yönlere doğru genışledığı kanısına vardılar Cılız radyasyon, her yönde öylesıne tıpatıp aynıdır kı başlangıçtakı kuçuk cısmın homojen, mukemmel duzgunlukte olduğunu, ıçınde hıçbır puturtu bulunmadığını varsaymak gerekır Bu cısım genışlerken, belkı de aynı duzgunlukte kalmalıydı ve pürüzsüz blr gaz topundan oluşan bır evren uretmelıydı Ama öyle olmadı Balangıçtakı cısım topaklara ayrıştı, bu topaklar galakslleri oluşturdu, galaksıler de topaklara ayrıştılar ve galaksılerin topakları da tek tek yıldızları oluşturdu Şayet galaksıler, evrende eşıt bır şekılde dağılmış olsaydı, belkı bunu açıklayabılırdık Ama galaksıler, evrende eşıt dağrimamışlardır Galaksıler, evrende kumeler halınde, kumeler de başka kumeler halınde bulunur Dahası, galaksıler, evrende muazzam "boşluk"lar etrafında uzun çızgıler ve eğrıler oluştururlar ve bu "boşluk"ların ıçınde hemen hemen hıç galaksı yoktur Evren, sankı delıklerının etrafı galaktık yapılarla çevrılı kocaman blr sungerdir. Acaba nasıl oldu da evren, bu şeklı aldı? Başlangıçtakı eşıt dağılmış maddeyı boylesıne garıp bır eşıtsız şekle sokan ne olmuştur, hangı kuvvetın etkısı roi oynamıştır? Evrende oısımlerın bırbınyle ılışkısını denetleyen tam dört tip kuvvet vardır Bu kuvvetlerden bırı ya da bırkaçı, evreni şekıllendırmış olmalı Dört kuvvetın iklsi guçlu nukleer kuvvet ve zayıf nukleer kuvvet sadece atom çekırdeklerının ıçınde etkılıdırler, dolayısıyla evreni butun olarak etkılemezler Uçuncu bır kuvvet olan elektromanyetik kuvvet, ışık yılları boyunca yayılır, fakat hem çekme hem de ıtme kapasıtesıne sahıptır Bu ıkı eğılım, neredeyse denge halındedır, dolayısıyla elektromanyetik kuvvetın de butun olarak evren uzerınde pek etkısı yoktur Gerıye yerçekımı kuvvetı kalıyor Astronomlar, tek basına yerçekımının evreni nasıl şekıllendırmış olduğunu bulmak zorundalar Gerçı bu surecı yerçekımı ıle açıklamak mumkundur, ne kı yapılan hesaplara göre bu surecın, ımkânsız denecek kadar uzun surmuş olması gerekıyor Astronomlar, bazı daha buyücek galaksı kümelerının, ancak evrenın yaşından çok daha uzun bır sure ıçınde yerçekımı tarafından oluşturulabıleceğını hesaplamışlardır Kuşkusuz, yerçekımı, bızım sandığımızdan daha güçlü olabılır Bız sadece yıldızlarla galaksıler görebiliyoruz, Isaac Asimov Evrene bugünkü biçimini, oluşumu hangi kuvvet verdi? ama bundan çok daha fazla yerçekım kuvvetı olduğuna daır belırtıler vardır, mesela doğası hakkında hıçbır şey bılmedığımız ve evrendekı butun maddenın yuzde 90'ını oluşturan "kara madde" gıbı Ne kı bunu da hesaba katsak bıle evrenın bugunku şeklıne sırf yerçekımı kuvvetı etkısıyle gelmış olması mumkun görunmuyor ama gelgelelım, elde çalışacak başka blr şey yok Işte astronomların şımdı karşı karşıya buiundukları çıkmaz budur Fakat varsayımlarla ve denklemlerle sadece kâğıt uzerınde çalışmak, yeterlı olmayabılır Daha doğrudan bır hamle denemekte, yanı evreni sırt yerçekım kuvvetıyle bırfııl yaratmaya çalışıp, neler olduğuna bakmak yarar sağlayabılır Halıyle bunu sahıden yapmak mumkun değıl Ama doğru bır programlama sayesınde bır bılgısayar, evrenın oluşumunu sımulasyon yoluyla gosterebılır Işte Park'ın yapmayı denedığı de bu oldu Elde ettığı sonuçları Park, geçen şubat ayında yayımlamıştır Park, ıkı ucu arası 200 mllyon ışık yılı olan bır "evren" kurdu Bu alanın ıçıne 2 mılyon matematık partıkul yerleştırdı Bu matematık partıkuller, yıldızlarla galaksılerı oluşturan sıradan madde topaklarını temsıl eder Park, ayrıca karanlık maddeyı temsıl eden 2 mılyon partıkul daha ekledı Sonra da bılgısayarı, bu partıkullerın her bırı butun ötekı partıkullerın yerçekımı etkısındeymış gıbı bu kuvvetın ışleyışının bılınen kurallarına uygun olarak hareket edecek şekılde programladı Bu, bugune kadar yapılmış olan en buyuk tur sımulasyon ve şu ışe bakın kı bılgısayar ekranında madde noktacıkları galaksılere benzeyen yapılar halınde şekıllendıler, ıçınde çok az galaksı olan ya da hıç galaksı olmayan boşlukların etrafını uzun eğrı çızgıler halınde çevreledıler Kısacası sımulasyon, sahıden var olan evrene benzeyen bır şey ortaya çıkardı Hıç şuphesız, Park'ın yaptığı ış bıle, blr cevabın başlangıcını araştırmaya doğru atılan bır adımdır Çok daha buyuk bır "evren"le çalışmak onemlı olacaktır Mılyonlarca partıkul yerıne, mılyarlarca, hatta trılyonlarca partıkulle çalışmak hoş olurdu Ayrıca programlamayı yeniden gozden geçırmek ve talımatların arkasındakı varsayımların geçerlı olup olmadığını sınamak da gerekır Başka astronomlar, daha buyuk ve belkı de daha geçerlı sımulasyonlar yapmaya çabalıyorlar ve belkı de sonuçta, gıttıkçe daha ınce ayrıntılı "evren"ler yapılıp sonuçlar gerçeklıkle karşılaştırabılecektır Bu da ancak yenl süper bilgisayarlar sayesınde çok yakın geçmışte mumkun olabılmıştır Daha da guçlu bılgısayarların ortaya çıkması, daha da ele avuca gelmez sorunların çözumune yardımcı olabılecektır D (Mart 90) (LATS) Bilglsayarda evreni yeniden yaratmak Hiçbir zaman unutmayan sutyen Sıcaklık, kanser rıskı olup olmadığını söyluyor Niçin böyle oldu? Araştırmacılar, göğuslerınden kanserlı bir parça alındığı ıçın yuksek rısklı kadınlann, normal rısklı kadınlara göre daha değışık sıcaklık değışıklıklerı göstereceklerını tahmın ettiler Çalışmaya katılan yuksek ıısktekı yedı kadın, daha önce radyoterapı almamıştı ve bunlardan yalnızca bırkaçı antıkanser ılaçları kullanmıştı Sonuçlar alındığında tahmınlerın doğru olduğu göruldu Çalışmada çok az verı bulunmasına karşın, ıkı kadın grubunda, göğus sıcaklıklarının belırgın bır bıçımde farklı olduğunu gözledıler Normal kanser rıskı taşıyan kadınlann göğuslerı, en yuksek sıcakhğa projesteron hormonu aylık donemde azamı duzeye ulaştıktan dört gun sonra çıktı Yumurtalığın urettığı projesteron, menstruel donem sırasında en uygun zamanda uterusu gebelık ıçın hazırlıyor ve böylece kandakı ve tukuruktekı duzeyı perıyodık olarak değışıyor Yuksek rısk taşıyan kadınlann ıse projesterona yanıt olarak göğus sıcaklığı en yuksek noktaya erışmıyor Araştırmacılara gore bu, goğuslerının projesterona dırençlı olmasından ılerı gelıyor ve kanser gelışımı ıçın buyuk bır rıske gırıyorlar Bu sutyenle kendl kendlne de kontrol yapılabilecek. Otuz yaşlarında bır kadın göğüs kanseri olma rıskının çok yuksek olduğunu öğrenırse ne olacak? Mamografı, 35 yaşın altındakı kadınlar ıçın fazla belırleyıcı değıl, çunku genç gogusler, X ışınlarıyla görulebılecek tumörlerı gizleyebılen yoğun dokular ıçerıyor (New Scıentıst, 17 Mart 90) Süper bilgisayarlar sayesinde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle