23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

LAZER VE G Ö S T E R İ ARAŞTIRMA Yüksek dağlardaki bitkiler üzerinde iklim araştırmaları Faik Haluk Akgün ve Sfeve Playford, lazershowla ilgili çalışmalar sırasında. lasındaki bir kuşun arkasını, önünü, yanını gösterip hologramı şöyle açıklıyor: "Lazerle hologramını çekmek istediğimiz objenin iki yönünü ışıklandırıyoruz. Gönderdiğimiz lazer ışınları objeye çarpıp dönüyor ve tıpkı suya attığımız iki taşın oluşturduğu halkaların birbirine girmesi gibi, lazerle aynı yönde olanlar girişim saçaklarını meydana getiriyor. Bu objenin iki yanına yerleştirdiğimiz gümüş bromürden oluşan özel plaka filmlere objenin görüntüsü kaydediliyor. Bu filme baktığımızda bembeyaz bir tabakadır. Ancak, objeyi yerinden çekip bu plakalara yeniden ışın gönderdiğimizde daha önce objenin bulunduğu yerde üç boyutlu görüntüsü oluşuyor. Tıpkı objeye baktığımız gibi, bu görüntünün de arkasına geçebilir, her tarafını görebiliriz. Ayrıca bu plakaların oynatılmasıyla görüntü hareketlendirilebilir, dansettirilebilir veya konuşuyormuşçasına efekt yaratabiliriz." Hologram tekniğiyle binlerce görüntü bir araya getirilebildiği gibi hologramların hologramları çekilerek binlerce görüntünün posta pulu büyüklüğünde plakaya kaydedilmesi mümkün. Örneğin bir tünelin hologramını alıp tünel içinde yürümek, veya bir insanı tımsahlarla, mıtoloji kahramanlarıyla ortaçağ şatolarından birinde başbaşa bırakmak lazerle yaratılacak tantezilerden sadece biri. Bunu fantezileriniz kadar çeşıtlendirmek ıse sıze ve ödeyeceğiniz dolarlara kalıyor. necek fatura bir mllyardan başlıyor. Faik Haluk Akgün, Türkiye'de lazer satın alacak yatırımcı bulunmadığını, şovların ancak inglltere'den kiralananlarla gerçekleştığını belirtiyor. Gösterl flyatlannı İse "6 milyonla 80 milyon llra" arasında sıralayan Akgün, fiyat farklılıklarının lazerlerın sayısından kaynaklandığını söylüyor. Ankara Hllton'da gerçekleştırilen gösterinin, fiyat listelerinde 24 bin sterlin olduğunu, ancak çok daha düşük bir fiyata anlaştıklarını kaydeden Akgün, Galleria gösterisinin de aynı şekilde tarifenin altında bir fiyatla yapıldığını ekliyor. Fiyatların yüksekliği veya düşüklüğü gösteriyi yaptırmak isteyenlerin sorunu, ama ya gösteriyi yapanların Türkiye'de karşılaştıklan sorunlar? Karşılaşılan sorunlar Lazerin soğutulması için dakikada 34 ton suyun bulunmasındaki güclüklerı "varın siz düşünün" diyerek açıklayan Faik Haluk Akgün öncelikle elektrlk kesilmelerinden ve voltaj düşüklüklerlnden şikâyetçi. Voltaj düşüklüğü nedenıyle lazerin yanıp milyarların kül olmaması için çok güçlü jeneratörler de kiralamak zorunda kalınıyor. 18 vvatlık bir lazerin 96 kilovat saat elektrik çektiğini vurgulayan Akgün, Aztekler tarafından yapılan bir heykelin lazerle hologramını çeken İngilizlerin heykelin çenesinde bir çatlak bulduklarını ve belirli aralıklarla yeniden hologram çekip çatlağın büyüyüp büyümedığini kontrol ettıklerını anlattıktan sonra şöyle dıyor: "Gözün görmediğini hologram görüyor. Bu sayede tarihı eserlerın yıpranması kontrol ediliyor. Türkiye'de binlerce tarihi eserin durumu bu yolla öğrenilebilir örneğin. Lazeri sadece bir şov gibi görmemek için bunu söylüyorum." Tarihı eserlerımizin hologramları çekılır mi bilemeyiz ama, lazer Türkiye'ye şov amaçlı girdi ve bazı diskoteklerde pistlerin düşselleştirılmesi için bile kullanılıyor. Her ne kadar atalarımız "suya yazı yazılamayacağını" soylemişierse de Türkiye'de artık "göğe yazı yazılıyor". Yeter ki, siz elinizi cebinize atın, gerisi kolay. D uksek dağlarda yaşayan bitkiler, atmosferık değışıklıklerin hassas habercılerıdır. Innsbrucklu bilim adamları bu bıtkilerın, havanın artan karbondioksit oranına ne gıbı bir tepkı gösterdıkleri üzerine bir araştırma yaptılar. innsbruck Üniversitesı botanikçilerinden Dr. Christian Körner şu soruyu araştırdı: Sanayileşme öncesi zaman ile bugun arasında, havadakı karbondioksıt oranı farkı, 3000 m yükseklik ıle denız seviyesi arasında aynı değerlerı gösterdiğine göre, binlerce yıldır dağ yamaçlarında yetişen bitkiler, genel normlaraaykırı olan bu duruma gerçekten uyum sağlayabilmişlermiydı? Dr. Körner, araştırmasını Avusturya Alplerinde başlattı. Dağyamaçlarına, havadaki gazları çözümleyen ve bıtkilerin yapraklarını analiz eden aletler yerleştirildi. Alplerin yamaç ve vadilerinde bulunan toplam 50çeşit bitki incelendi. Incelemeler sonucu elde edilen şaşırtıcı sonuç ıse, tipik dağ bitkilerinin havadaki düşük karbondioksit oranına karşın, vadideki bitkiler ile eşdeğerde fotosentez yaptıkları yolundaydı. Bu durum, dağ bitkilerinin yapraklarının daha fazla albümin ıçermesinden ve yaprak dokularındadeğişıkliklerolmasındankaynaklanıyor. Eğerbunlara, vadideki bıtkilerin sahipolduğu oranda karbondioksit verilseydı, bunlar % 30 daha fazla fotosentez yapabılırlerdi. Körner'in araştırmaları ile ulaştığı sonuç, tüm dünyada denenen değişik yöntemlerle doğrulandı. Şu sıralar ise Innsbrucklu arastırmacılar, seralara yüksek dağ ikliminiyansılayarak bu bıtkilerin fotosentez yapmadaki özelliklerinin kalıtsal olup olmadığı üzerinde çalışıyorlar. Çalışmaları olumlu sonuç verirse, bitkilerın zamanla, havadaki farklı karbondioksit oranına da uyum sağlayabilecekleri ilk kez kanıtlanmışolacak.Buna göre, dağ bitkilerinin, Y alçak yerlerde yetişen bıtkılere oranla, havadaki gazların bıleşım oranlarının değışiminden daha fazla etkılenmeleri ve yeryüzüne farklı bir şekilde dağılmaları gerekıyor. Innsbruck'ta yapılan deneyler 2 yıl önce ABD'de ileri sürülen bir varsayıma dadestekgetiriyor. Bu varsayıma göre California / WhiteMountains'takı çam ağaçlarının gövdelerindekı yaş halkaları, havadaki karbondioksit gazı oranının artması sonucu çoğalıyor. Eğer 'karbondioksit oranının artması ile bitkılerin verimliliği azalır' kuralı geçerli ise, gelecekte ürün artışı olacağı yolundaki savlar da geçerliliğıni yıtıriyor. Durumun, büyük bir olasılıkla, genetik bir şekilde denetlenen karbonalımı ve maddedeğişimınden kaynaklandığı düşünülüyor. Aksi halde havadaki gazların bileşım oranlarının değişmesı bıtkilere herhangı bir yarar sağlayamazdı. Körner'egörehavadan karbondioksit alımı, bitkinin gelişimıni etkileyen etmenlerden sadece birtanesi ve kesınlikle gelışımı engelleyenetmendeğıl. Körner, dağlarda yaptığı araştarmaların öneminın, bıtkilerin zamanla havadaki farklı karbondioksit oranına uyum sağlayabildiklerini kanıtlamasından kaynaklandığını söylüyor. ingıltere'de bir süre önce basında çıkan haberlere göre ıse, günümüzde bitkilerin yaprakları 100 yıl öncesi ne oranla daha az gözeneğe sahip. Bu haberlerin kaynağı olan Ingilız bilim adamları bu savlarına, çeşitlı ağaçlarda yaptıkları Herbium deneylerinden destek alıyorlar. vardıkları sonuç ise, bitkilerin atmosferdeki yeni koşullaraayak uydurabıldıkleriyolunda. Ancak Inssbruck'taortalamaiOOçeşitbitkıüzerinde yapılan çalışmalarda, bitki yapraklarının gözenek sayısında, 100 yıl öncesi ıle bugün arasında bir fark olmadığı sonucuna ulaşıldı. (Bd. W) (N1) 105450 milyon TL. Steve Playford'un düşsel dünyasından Türkiye'nin gerçeklerıne geçiyor ve Lazer Graflx Limited firmasının Türkiye temsilcisi Akhan Elektronlk Genel MUdürü Faik Halük Akgün'e, lazerşov yaptırmak isteyenlerın ödemeleri gereken faturayı soruyoruz. Akgün, Türkıye'de yeni başlayan lazer gösterileri için promosyon amacıyla maliyetine fiyatlarla çalıştıklarını belirtiyor. Bir lazerin fiyatı ise bilgisayar hariç, 105 milyon llrayla 450 milyon llra arasında değişiyor. Tabiı bu fiyatlar Türk Lirası'nın sterlin karşısında bugünkü değerini koruması halinde geçerli. Her şeyiyle bir lazerşov sistemi almaya kalkıldığında ise öde
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle