Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
AIDS ARAŞTIRMASI Hastalığın 7 evrelik seyri Amerikalı bir grup araştırmacı, AIDS'e yol açan HIV enfeksiyonunu aşamalandırdı. Erken tanı, yeterli tedavi sayesinde yan etkileri engelliyor. Çeviri: Asım Baykan Bilim AIDS hakkında ne biliyor? H ekimler sık sık AIDS denen klınık tablonun tanımını yinelemek durumunda bırakılıyor "AIDS, insan vücudundaki normal florada kişiye zarar vermeden bulunan mikroorganizmaların giderek hastalıklara neden olduğu ağır bir immün (bağışıklık) yetmezliktlr. " Bu noktada düşulen temel yanılgı yanlış sorunun yoneltılmesıdir. Bugün artık HlV'ın ınsan savunma ışlevinı ılerleyicı bıçimde bozan, behrlenebilir bir enfeksiyona yol açan bir vırus olduğunu ve AIDS'ln bu sürecin yalnızca geç belirtilerlnden biri olduğunu bıliyoruz. Bu nedenle ilgi odağı, enfeksıyon sürecının tumü olmalı. Bu bakış açısı, hem tedaviyı hem de korunmayı kolaylaştırması bakımından büyuk önem taşıyor Erken tanı, erken ve yeterli tedavi sayesinde komplikasyonların ortaya çıkmasını engelliyor. Örneğin, ancak vücut savunması kırıldığında oluşabılen fırsatçı enfeksiyonlardan AIDS için tipık bir tablo olan Pnomocytis Carinii pnömonisi, erken (edavi sayesinde önlenebılen öldürücu komplıkasyonlardan bırıdır. Ayrıca Retrovir ya da AZT olarak bılınen ilaç, enfeksıyonun erken evrelerı içın tedavi yönünden bir umut ışığı durumundadır. Kaldı kı erken tanı, henüz belirtı olmadığı dönemlerde hastaların istemeden virüsü yaymalarını da engelleyecektır. Enfeksıyon sürecınin belırlenmesi, mantıklı ve doğru bir tedavi olanağı sağlayacağı görüşünden hareketle, VValter Reed Askeri Sağlık Merkezi'nden bir grup araştırmacı enfeksiyonu, bağışıklık sıstemindeki eksılme derecesine göre evrelendirdiler. rı çoğu kez lenfosıt olan konak hucreden tomurcuklanarak yeni bir konak hucreye doğru yöneliyorlar. Enfeksıyon süreci, bu döngünün defalarca yinelenmesiyle giderek ılerlıyor. Enfeksıyon sürecının ilerlemesine koşut bir biçımde T4 lenfositleri sayıca giderek azalıyor. Vırüsle bulaşık lenfosıtler, bir yandan ışlevlerını yerıne getıremedıklerı ve taşıdıkları antijenik yapı nedeniyle savunma sistemine yabancılaşarak yok edılıyor, öte yandan yüzeylerinden tomurcuklanan Gp120'ler aracılığıyla yüzlerce sağlıklı lenfositle buyuk kumeler oluşturarak çok sayıda sağlam lenfosıtın benzer biçımde yıkıma uğramasına yol açıyorlar. Savunma sistemi nasıl yıkılıyor? HIV, bağışıklık sisteminin belkemığı durumundakı T4 lenfosıtlerınden başka monosit, makrofaj, dokusal dentritik hücreler gibı sistemin dığer önemli elemanlarında üreyerek bunların ışlevlerini de bozmaktadır. Özgul bağışıklık sistemi kabaca "hücresel" ve "hümoral" olmak üzere ikiye ayrılabılir. Hümoral sıstemde B lenfosıtler vücuda giren yabancı maddelere özel antikorlar üreterek bu antijenik maddelerin yok edilmelerıni sağlarlar. T4'lerın bu sıstemdeki işlevleri, yabancı antijenlerin tanınması ve B lenfositlerin uyarılması bıçımindedir. T4 lenfositleri hücresel savunma sıstemınde orkestra şefi durumundadır. Bir yandan T8'ler aracılığıyla enfekte hücrelerın öldürülnıesını öte yandan monosıt ve makrofaj gıbı çöpçü hücrelerı etkıleyerek sözkonusu yabancı hücrelerin ortadan kaldırılmasını sağlarlar. Ayrıca hem T hem de B lenfositlerin çoğalmasını sağlayan sıtokinlerin salgılanması, T4'ün ımmün sıstemdeki diğer önemli işlevleri arasında sayılabilir Böylece T4'lerin ciddi bir biçimde azalması vücuda giren yabancı organizmalarla savaşma gücünün yitırilmesine neden olmaktadır. Ancak özellıkle hücresel savunma sistemi etkilendiğı ıçin bu sistem aracılığıyla savaşılan vırüsler, parazıtler, mantarlar ve tüberküloz gıbi yalnızca belirli bazı bakteriler, vücut için ciddi tehlıkeler yaratan enfeksiyonlar oluşturrnaya başlar. Diğer birçok bakterilere monspesifik ve hümoral bağışıklık sistemlerı ile karşı konabildiğinden, ciddi T4 azalması olan hastalarda bile bakteri enfeksiyonları önemli bir tehdit oluşturmaz. HIV enfeksiyonu nasıl oluşuyor? Enfeksıyon, virüs örtüsünün üzerindeki basit bir protein olarak başlıyor. Gp120 olarak adlandırılan proteinin başlıca hedefıni, vücut savunma sisteminin belkemıği durumundakı T4 lenfositleri oluşturuyor Bununla bırlıkte virüs, yüzeyinde CD4 reseptörü taşıyan tüm hücrelerı enfekte edebiliyor. Hücrenin yüzeyindekı CD4 reseptörlerıne söz konusu protein aracılığıyla bağlanıyor ve genetik materyali hücrenin çekirdeğindeki DNA sarmalına ulaşıyor. Böylece konak hücre giderek yeni virüs proteinleri ve RNA'lar üretmeye başlıyor. Ortaya çıkan protein ve RNA'lar birleşerek yeni virüs parçacıklarını oluşturuyorlar. Yeni virüs parçacıkla 7985 yılında çekilmış bır fotoğrafta Burk ailesi görülüyor. Hemofili olan baba Patnck'e bir kan naklı sırasında HIV bulaşmış. O da virüsü eşine taşımış. Anne Lauren hastalığı harnıleyken ya da emzırirken oğlu Dwıght'a iletıyor. Fotoğraf çekildiğinde Patrick ve Dwıght AIDS evresındeydıler, şu anda yaşamıyorlar. Kızlan Nicole hasta değil. Hikâye çok önemli iki gerçeği vurguluyor. Yaş, cins ve cınsel tercıh ne olursa olsun, virüs kan nakliyle bulaşabılir. Erken evrelerde belırtı vermediği içın larkında olmadan başkalanna bulaştırılabilir. Bu nedenlerle şüpheler erken tanı için yönlendirılmeli. 20 Buraya kadar açıklanan mekanizmaların ortaya koyduğu gibi klinik tablonun gidişatı T4 hücrelerı ve bunlara özel işlevlerin azalmasıyla koşutluk göstermektedir. Bu noktadan hareketle ABD VValter Reed Askeri Hastanesi'nden Dr. Redfleld, Dr. Burke ve bır grup araştırmacı hastalığın altı evrede incelenmeslnl, tedavi ve önlemlerin hastanın ıçınde bulunduğu evreye göre düzenlenmesini öneriyorlar. Bu sisteme göre hastanın içinde bulunduğu evreyi saptamaya yarayan kriterler şunlar: • Virüsün veya buna karşı oluşan antikorların varlığı, • Süregen lenf bezi tutulmasının varlı• T4'lerin sayısal miktarı, • Hücresel bağışıklık sisteminin işlevsel durumunu saptamaya yarayan "geç aşırı duyarlık" testlerıne cevap olup olmaması, • Pamukçuk enfeksiyonunun varlığı, • Fırsatçı enfeksiyonların ortaya çıkması, 1 VValter evrelendirme sistemi O.Evre (WRO) ile başlıyor. Bu ilk evrede hiçbir bulgu yok, virüs ve antikorlar dahi henüz belirlenemiyor. Enfeksiyona ait hiçbir kanıtın saptanamadığı bu dönem 6 hafta ila ğı.