17 Haziran 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

GÖ K B İ Lİ M gu söz konusu değildır Dahası, bu gezegenler, her bırı bırbırınden değişık olmakla bırlıkte, güneşin ilk zamanlarından berı onunla birlikte olmuşlardır. Benzer olguları ortaya çıkarma çabaları boşa çıkınca. astronomlar neredeyse panığe kapılmışlardı: Gezegenlerin, garıp bir yaratığın etrafında dönüp duran birer anormal kütle olmalan mümkün müydü? Bu tür sorulara yanıt arayan Parıs Astrofızık Enstıtüsü araştırmaciları, Koç Takımyıldızı'ndakı güneş benzerı yıldızların bır toz bulutuyla çevrılı olduğunu saptadılar Bu yıldızların büyük bir çoğunluğu guneşten çok daha gençti ve dolayısıyla, kendilerıne bu toz bulutlarından, güneşinkine benzer bırer gezegen sıstemi oluşturmaları ıçın önlerinde upuzun bir yaşam vardı. Güneş sisteminin oluşumunu açıklamayı amaçlayan birçok kuran vardır. Kısaca, bu kuramların bazıları ani, birdenbire bir doğuşu ileri sürerken, diğerleri detozların çevrelerindekı maddeleri kendilerine çekerek. kütlelerinin artması sonucunda oluşan olağan bir olaydan söz ederler. ilk kuramlarda güneşin, kalıntılarından kendine birer gezegen oluşturduğu, bir ikiz kardeşi ya da geçerken bizim yıldızımızın dış katlarını koparan bır başka yıldız söz konusudur. Diğer kuramlar ise, manyetik veya çekım alanı, yıldızlararası toz bulutlarını çeken yalnız bır güneş üzerinde dururlar, Laplace kuramı Bu kuramların yanı sıra, iki yüzyıl kadar önce Pierre Simon de Laplace tarafından ortaya atılan bir teorınin değişık bır uyarlaması olan üçüncü bir senaryo da, bilim adamları arasında oldukça beğenı topluyor. Bu kuram bizi, evrenin doğuşuna neden olan büyük patlamadan, yani Big Bang'den yaklaşık 10 milyar yıl sonrasına, galaksımizin, yıldızlarının hidrojenden ürettikleri helyum, karbon, oksijen ve hatta altın, gümüş, demir gibi madenler açısından çok zengın bir hale geldiği devreye götürüyor. Bu yıldızların en büyüklerı bile sadece birkaç milyon yıllık bir ömür sürüyor ve yaşamlarının sonunda birer süpernova olarak patlarken, bu hazinelerini uzayadağıtıyorlardı. Bu da, yıldızlararası ortamın giderek daha ağırlaşmasına yol açmıştı. Geçen milyarlarca yıl boyunca evren birçok büyük yıldız neslinin yaşamına tanık olmuş ve galaksimizdeki gazın maden oranı yüzde iki ve hatta uçe çıkmıştı. ikı bulutun karşılaşmasından mı, bu iki bulutun birleşıp kaynaşmasından mı, ya da yakındaki bır süpernova patlamasından mı, bılınmıyor. Bilinen şu ki, bır dış etken, galaksi merkezınden uzak bir noktadaki moleküller, madenler ve diğer tozlar açısından çok zengin ufak bir bulutun yapısal dengesını yitirerek çökmesine neden olmuş; bulut yavaş yavaş kendi üzerine katlanmfş ve bunun sonucu olarak da yoğunluğu giderek artmıştı. Bu yoğunluk cmı'te yüz bın molekülü aştığı zaman büzülme daha da hızlanır. Bulut ısınır ve büzülme her noktada aynı olmadığı için bir krep gibi yassı hal alır. Sıcaklık arttıkça atomlar arasındakı çarpışmalar da çoğalır ve moleküller oluşur. Uçucu olmayan elementler sıvı haline gelır Ve sistemin çekim alanı tozları çeker. Merkezden uzakta, şimdı dış gezegenlerin (Jüpiter, Satürn, Uranüs, Neptün) bulundukları yerde sıcaklık biraz daha düşüktür Toz tanecikjerının etraflarında su, amonyak ve metan buzları oluşur. Merkeze yakın yerlerde aksine, sıcaklık çok fazladır ve yalnız silikatlar ve demir katı duruma gelebilirler. Henüz bilınmeyen bır nedenden ötürü, krep şeklındeki bulut halkalara bölünur ve Güneş tipinde bir yıldız nasıl oluşur? 110 zamanında, yıldızlar arası bır bulut kendi üzerine çökmeye başlar. 2 100.000 yıl sonra, hızla büzülen bir top görürüz. Çekim enerjisi ışığa dönüşmüş, takat görülmemekiedir. Doğan yıldız tümüyle tozla çevrilmiştir ve bu toz bulutunu aşabilen sadece kızılötesi ışınlardır. 3 Yıldız, 1 milyon yıl yaşında, TTauri evresindedir. Çok hareketlidir ve çevresine büyük miktarda madde saçar. Bunların büyük bir çoğunluğu ekvator düzlemi içine düşer, diğerleri güneş rüzgârlan ile uzağa sürüklenir. 4 10 milyon yıl sonra, ekvator halkası kaybolur bu durumda; a) Ya TTauri'de oluşan madde rüzgârı toz halkasını dağıtmıştır, b) Ya da toz halkası içinde planetler oluşmuştur. Fakat en büyük teleskoplarımız bile bu az parlak gök cisimlerini lark edemezler. Görüntüde sadece parlak yıldız vardır... Varlar mı, yoklar mı? Gökyüzünde başka dünyalar aranıyori.. D Galaksimizde, bugüne dek, bizimkine benzer bir başka sistem bulunamamış olması garip değil mi? D Bir grup astrofizikçi, koç takırryıldızında, çok geçmeden, bizimkine benzer birçok sistemin doğabileceğini hesapladı. TJ Çok geçmeden... çok yakında .. birkaç milyar yıl içinde... Yazan: Anna Alter Çeviri: Belgin Öz G üneş orta yaşlı, basıt bir yıldızdır Sadece bızım galaksimizde bıle aynı bıleşım ve sıcaklıkta mılyarlarca yıldız vardır. Aralarındakı fark, güneşın etrafında onun güçlü çekim alanına hapsolmuş dokuz gezegeni olmasıdır. Diğer hıçbir yıldız ıçın böyle bir ol
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle