Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
ekonomi@cumhuriyet.com.tr
24 EYLÜL 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA
EKONOMİ 13
CMYB
C M Y B
PARA-META-PARA
MUSTAFA SÖNMEZ
Kimin Krizi Bitti?
Merkez Bankası Başkanı Durmuş Yılmaz da ilan
etti: Kriz bitti!.. Hangi kriz, kimin için bitti? Türkiye
krizi “V” şeklinde yaşamış görünüyor. ABD,
Avrupa’nın birçok merkez ve çevre ülkesi, Japonya,
birçok yükselen çevre ülke ise bu “V”yi henüz
yaşayamadı. Türkiye dahil, krizi geçiştirmiş görünen
ülkelerin çoğunun sorunu aşmış görünmesinin
altında ise, krizdeki ülkelerde beklediğini bulamayan
sıcak paranın, krizde mali sektörü yara almamış
Türkiye gibi ülkeleri tercih etmesi. Polonya, Arjantin,
Brezilya, Meksika, G.Afrika, G.Kore, Malezya,
Hindistan gibi ülkeler, sıcak para için revaçta.
Türkiye özeline dönersek… Sıcak para girişiyle
düşük seyreden döviz, hızla ithalatı kamçıladı,
ithalata bağımlı ihracat, tüketici kredileri ile
canlandırılan iç tüketim, birçok kesimi dipten suyun
üstüne çıkarırken bazı kesimlere de ağır bedeller
ödetti. Satırbaşlarıyla krizi, hangi kesim nasıl yaşadı,
özetleyelim:
Mali sektör: Bankalar, krizde sağlam durdular ve
kârlarını katladılar. 2008’de 16.6 milyar TL olan
kârları, 2009 sonunda 25 milyar TL’yi, 2010’un ilk 6
ayında da 15 milyar TL’yi geçti.
Sanayici: İlk 500 sanayi firmasının esas faaliyet
gelirlerindeki kârlılık yüzde 10’a yakın yükselirken
faaliyet dışı gelirleri yüzde 50.1 arttı. İSO, kârlılıktaki
artışta en büyük etkenin finans giderlerindeki azalma
olduğunun altını çizdi. Sanayideki toparlanmanın
2010’un ilkyarısında sürdüğü söylenebilir. Yine de
tekstil-konfeksiyon, bazı dayanıklı tüketim malı
üreten sektörlerde birçok firma krizde havlu attı.
Özellikle Denizli, İzmir, Bursa gibi bölgelerde önemli
iflaslar yaşandı. 2008 Temmuzu’ndan 2010
Temmuzu’na tüm sektörlerde batık krediler yüzde
70 artarak 12.5 milyar TL’ye çıkmış durumda.
İhracatçı-Turizmci: İhracatçılar eski tempoya
ulaşamasalar da kısmen toparlandılar. Kriz
öncesinde, 2008’in ilk yarısında 69 milyar dolar olan
ihracat, özellikle AB’den pazar kaybetti ve 2009
ortasında 48 milyar dolara düştükten sonra, 2010
ortasında ancak 55 milyar dolara çıktı. İhracatçılar,
özellikle aşırı değerlenmiş TL’den şikâyetçi.
Pazarlarını korumaları, ancak fiyat indirimi ile
gerçekleşiyor. Fiyat indiriminin faturası da
çalışanlara çıkarılıyor. Turizmde de turist sayısı yıl
sonunda 28 milyonu bulacak ama turist başına gelir
500 doların altına doğru gidiyor. Bu, ucuza ihracat
ve ucuza turizmle ayakta kalmaya çalışmak,
yoksullaşarak krizden çıkmak demek aslında.
Sanayi çalışanları: Krizin yükünün sanayi
çalışanlarına çıkarıldığı görülüyor. Krizde kaybedilen
üretim, daha az istihdama daha az ücret ödenerek
yeniden yakalandı. TÜİK verilerine bakılacak olursa,
2008 üçüncü çeyreğine göre sanayi istihdamı 2010
birinci çeyreğinde yüzde 11 geriledi, işçi başına
ücretler de yüzde 11 azaldı. Yani sanayi, hem
çalışan sayısını azalttı hem de nominal ücretleri bile
yüzde 11 geriletti... Buna bir de yüzde 10
dolayındaki enflasyon eklendiğinde krizden çıkışın
asıl faturasının sanayi işçisine ödetildiği görülüyor.
Tarım Nüfusu: 2010 Haziranı itibarıyla tarımda
büyüme yıllık yüzde 0.6’da kaldı. Yani, yüzde 1 bile
büyümedi. Ama her nasılsa tarımdaki istihdam 1
yılda 5.7 milyondan 6.3 milyona çıkarak yüzde 7.7
artmış görünüyor. Eğer bu veri doğruysa, tarımda
sadece yoksulluk paylaşıldı.
İşsizlik Faturası: Kriz, bazı kesimler için bitse de
işinden çıkarılanlar, yeni işsizler için sürüyor. İşsiz
sayısı kriz öncesi 2 milyon 297 binden, 2009
Haziranı’nda 3 milyon 269 bine çıkmıştı. 2010’un
Haziranı’nda ise hâlâ 2 milyon 751 bin… Yani kriz
öncesinden bu yana işsizler ordusu hâlâ 450 bin
daha kalabalık.
Hanehalkı Borcu: Krizde hanehalkının borç yükü
arttı. Aileler, bir yandan tüketici kredisi kullanarak,
bir yandan kredi kartı ile borçlanarak 2008
Temmuzu’ndan 2010 Temmuzu’na borçlarını yüzde
34 arttırarak 153 milyar TL’ye çıkardı. Yaklaşık 2
milyon kişi bankalara borçlarını zamanında
ödeyemediği için takipte. Batık kredi tutarı da 2008
Temmuz-2010 Temmuz arası yüzde 135 artarak 8.2
milyar TL’ye çıktı.
Özetle, bankacılık, sanayi sektörünün bir kısmı,
diğer bazı sektörler krizden çıkmış görünüyorlar ama
bunun için önemli bedeller ödendi, ödeniyor. İhracat
ve turizm ucuza gidiyor; sanayi, istihdam azaltıp
ücretleri iyice aşağı basarak kafasını suyun üstünde
tutmuş. İşsizler ordusuna 450 bin kişi eklenmiş.
Hanelerde borçlanma katlanmış ve 2 milyon kişi
bankalara 8 milyar TL’nin üstünde borç takmış,
mahkemelik, tarımda yoksullaşma devam etmiş.
Şimdi soruyu yeniden soralım: Sıcak para
afyonlaması ile, kimin krizi bitti?
mustafasnmz@cumhuriyet.com.tr
http://mustafasnmz.blogspot.com
Merkez Bankasõ dün açõkladõğõ kararlarla banka kârlarõnõ yüzde 4-5 oranõnda azaltõnca borsa düşüşe geçti
Banka kârlarõna tõrpanDöviz karşõlõk oranlarõnõn bir puan
yükseltilmesi dolarõ ancak yarõm kuruş
etkileyebildi. Buna karşõlõk TL mevduat
karşõlõk oranlarõndaki faizin kaldõrõlmasõ
bankacõlõk hisselerini dibe çekti.
Ekonomi Servisi -
Merkez Bankasõ
(TCMB), nisanda açõk-
ladõğõ krizden çõkõş stra-
tejisi çerçevesinde bir
adõm daha attõ. TCMB,
zorunlu karşõlõk oran-
larõnõ yabancõ para yü-
kümlülüklerde yüzde
10’dan yüzde 11’e yük-
selterek kriz öncesi se-
viyelerine çekerken TL
yükümlülükleri yüzde
5.5’e yükselterek kriz
öncesi seviyenin 0.5 pu-
an altõnda bõraktõ. 1
Ekim’den itibaren ge-
çerli olacak kararla kur-
larõn biraz hareketlen-
dirilmesi amaçlanõyor.
Açõklamanõn ardõndan
dolarda ilk etapta ufak
bir hareket olsa da, kur-
daki yükseliş sõnõrlõ kal-
dõ. Güne 1.4830 TL’den
başlayan dolar 1.4885
TL’ye çõktõ ardõndan
1.4880 TL’ye geriledi.
Gösterge tahvilin faizi
işlem bazõnda yüzde
8.19’a kadar yükseldi.
TCMB ayrõca TL zo-
runlu karşõlõklara faiz
ödenmesi uygulamasõna
da son verdi. Kararla
sektörde kârlõlõğõn dü-
şeceği beklentisiyle ban-
kacõlõk hisselerindeki
düşüş yüzde 2.5’i aştõ.
Kararõn, bankalarõn ma-
liyetlerini artõracağõ ve
TCMB’den elde ettik-
leri faiz gelirini orta-
dan kaldõracağõ için,
bankalarõn 2011 kârla-
rõnda yüzde 4-5 civa-
rõnda kayba neden ol-
masõ bekleniyor.
Ne kadar para
çıkacak?
TCMB’den yapõlan
açõklamada, “Piyasa-
nın likiditesi yabancı
para zorunlu karşılık-
lardaki artışla yaklaşık
1.5 milyar dolar, TL
karşılık oranındaki ar-
tışla ise yaklaşık 2.1
milyar TL azaltılmış
olacak” denildi. Ya-
bancõ para zorunlu kar-
şõlõk oranlarõ, son 30
Nisan ve 6 Ağustos ta-
rihli yükümlülük dö-
nemlerinden geçerli ol-
mak üzere 0.5’er puan
arttõrõlarak yüzde 10’a
yükseltilmiş ve piyasa-
nõn likiditesi 1.4 milyar
dolar azaltõlmõştõ.
Borsayı aşağı çekti
Bankacılık hisseleri, sektörde kârlılığın düşeceği bek-
lentisiyle yüzde 2.6 gerilerken kredi kartı aylık aza-
mi faiz oranını düşürmesi, kredi kartları pazarında
ilk sıralarda yer alan Garanti Bankası ve Yapı Kre-
di Bankası hisselerindeki satışı daha da hızlandırdı.
Bankacılık endeksi ilk seansı yüzde 2.61 düşüşle ta-
mamlarken, Garanti Bankası yüzde 4.05, Yapı Kre-
di yüzde 3.33 düştü. Endeks, satışların etkisiyle ilk
seansta yüzde 1.46 düştü ve 63 bin 535 puana geri-
ledi. Beklentilerden kötü gelen Avrupa imalat ve hiz-
met sektörü verileri sonrası Avrupa borsalarının ek-
siye dönmesi de, borsada satışları hızlandırdı.
ABD’den gelen olumlu verilerle kapanışa doğru ka-
yıplarının bir kısmını telafi eden endeks, günü yüz-
de 0.44 düşüşle 64 bin 193 puandan tamamladı.
DÖVİZ, FAİZ VE MEVDUAT ETKİLENECEK
KOÇ BİLGİ BÜYÜME ÇITASINI YÜKSELTTİ
İSTANBUL (AA) - Koç Bilgi Grubu Genel
Müdürü Mehmet Nalbantoğlu, Koç Bilgi Gru-
bu’nun geçen yõl pazarõn 5 katõ oranõnda, yüz-
de 30 büyüdüğünü belirterek “Bu yıl pazarın
yüzde 10 büyüyeceğini öngörüyoruz. Dola-
yısıyla biz de mutlaka minimum bunun 3 ka-
tı büyüyeceğiz. Temmuz sonu itibarıyla yüz-
de 50’nin üzerinde büyümemiz var” dedi.
Nalbantoğlu, bilişim sektörünün, Türkiye’nin
şu anda önündeki en kritik sektörlerinden biri ol-
duğunun altõnõ çizerek ulusal rekabetçilik anla-
mõnda diğer sektörlerin fark yaratacağõ temel şe-
yin bilişim olduğunu anlattõ. Teknoloji kullanõ-
mõyla bir sõçrama yapõlabileceğini, rakiplerin
önüne geçilebileceğini belirten Nalbantoğlu,
“Bunu doğru düzgün kullanamadığınız za-
man da ağzınızla kuş tutsanız, birbiri-
mize çalar, birbirimize söyleriz. Gü-
nün sonunda hiçbir yere gidemeyiz”
değerlendirmesinde bulundu. Tek-
nolojide fõrsat dalgalarõnõn çok
hõzlõ bir şekilde geliştiğine
işaret eden Nalbantoğlu,
burada uluslararasõ eği-
limlerin iyi anlaşõlmasõ ge-
rektiğini anlattõ.
FORMULA 1 LASTİKLERİ TÜRK PİRELLİ İZMİT’TE ÜRETİLECEK
AHMET KURT
KOCAELİ - Türkiye’de kuruluşunun 50’ci yõlõnõ kut-
layan Türk Pirelli Lastik fabrikasõ 2011’den itibaren
Formula 1 lastiklerinin üretimini İzmit’te gerçekleştirecek.
Türk Pirelli Lastik Fabrikasõ İzmit tesislerinde Formu-
la 1 lastik bölümünün açõlõşõ Sanayi ve Ticaret Bakanõ Ni-
hat Ergün, Pirelli Grubu Başkan ve Üst Yöneticisi Mar-
co Tronchetti Provera, Pirelli Lastik Genel Müdürü Fran-
cesco Gori, Türk Pirelli Genel Müdürü Andrea Pirondi-
ni’nin katõlõmõyla fabrikada, yerel, ulusal ve yabancõ ba-
sõnõn katõldõğõ bir basõn toplantõsõ ile yapõldõ.
Provera, yaptõğõ açõklamada Türk Pirelli Lastik İzmit fab-
rikasõ hakkõnda övgü dolu sözler sarf etti. Dünyada-
ki Pirelli fabrikalarõ içersinde en kaliteli üretimin bu-
rada yapõldõğõnõ söyleyen Tronchetti Provera, “Biz
Türkiye ye kalmaya geldik. Türkiye’de
2010 cirosu, 2009’a göre yüzde 25’ten
fazla artarak 500 milyon Avro’ya ulaş-
tõ. Son 10 yõlda İzmit fabrikasõna 140
milyon Avro yatõrõm yapõldõ; 2011
için 30 milyon Avro yatõrõm planlanõ-
yor. Yõllõk 8 milyon adetlik üretimiy-
le İzmit fabrikasõ, Pirelli Grubu’nun en
büyük fabrikasõdõr. 2011’de Formu-
la 1 için 50.000 lastik üretilecek” dedi.
Kredi kartında
faiz indi
Yeni anlaşmanõn sadece Irak petrolünü kapsadõğõ, Kürt petrolüne izin verilmeyeceği ortaya çõktõ
Kürt petrolüne‘by-pass’Ekonomi Servisi - Merkez
Bankasõ, kredi kartõ için uygula-
nan aylõk azami akdi faiz oran-
larõnõn TL cinsi için yüzde
2.69’dan, yüzde 2.44’e düşürül-
düğünü belirterek “söz konusu
oranlar azami oranlar, ban-
kalarca kredi kartı işlemlerin-
de 1 Ekim 2010 tarihinden iti-
baren bu oranların üzerinde
bir faiz oranı uygulanması
mümkün bulunmuyor” açõkla-
masõnda bulundu.
Merkez Bankasõ tarafõndan
yapõlan yazõlõ açõklamada, ban-
kalarõn diğer ülkelerde olduğu
gibi, kredi kartõ faiz oranlarõnõ
bireysel kredi faizlerine göre
daha yüksek belirlediğine dikkati
çekildi ve “Kısa vadeli kredi
gereksinimi olan kredi kartı
sahiplerinin bu gereksinim-
lerini kredi kartları yerine
tüketici kredileri yoluyla kar-
şılamaları menfaatlarına ola-
caktır” denildi.
Açõklamada, 1 Ekim 2010 ta-
rihinden geçerli olmak üzere be-
lirlenen kredi kartõ işlemlerinde
uygulanacak aylõk azami akdi
faiz oranlarõnõn Türk Lirasõ için
yüzde 2.44, ABD Dolarõ için
yüzde 2.54 ve Avro için yüzde
2.30, aylõk azami gecikme faizi
oranõ ise Türk Lirasõ için yüzde
2.94, ABD Dolarõ için yüzde
3.11 ve Avro için de yüzde 2.82
olduğu belirtilerek, söz konusu
oranlarõn azami oranlar olduğu
vurgulanan açõklamada, banka-
larca kredi kartõ işlemlerinde 1
Ekim 2010 tarihinden itibaren bu
oranlarõn üzerinde bir faiz oranõ
uygulanmasõnõn mümkün bu-
lunmadõğõnõn altõ çizildi.
Bölgesel Kürt yönetiminin
sõnõrlarõ içinden çõkarõlan petrolün
Kerkük-Yumurtalõk hattõ
kullanõlarak ihraç edilmesine olanak
tanõmayan anlaşma, Iraklõ Kürt
kaynaklar tarafõndan da doğrulandõ.
Boyner esnek çalõşma modeli istedi
Ekonomi Servisi - Türk Sana-
yicileri ve İşadamlarõ Derneği
(TÜSİAD) Yönetim Kurulu Baş-
kanõ Ümit Boyner, ekonomide
iyileşme yoluna girildiğini, an-
cak istihdam konusunda sõkõntõnõn
aşõlmasõnõn önündeki en büyük en-
gelin esnek çalõşma modelini en-
gelleyen düzenleme olduğunu
açõkladõ.
Boyner, Türk-Fransõz Ticaret
Derneği (French Chamber of Com-
merce in Turkey) tarafõndan dü-
zenlenen toplantõda, Türkiye’nin
küresel mali krizden doğrudan et-
kilendiğini ancak 2001 krizi son-
rasõnda yürürlüğe giren önemli
reformlar sayesinde krize karşõ
ciddi bir direnç gösterdiğini, kri-
zi iyi bir şekilde göğüsleyen Tür-
kiye’nin gelişmekte olan diğer
ekonomilere kõyasla 2010 yõlõnda
etkileyici bir büyüme performan-
sõ yakalamasõnõn beklendiğini an-
lattõ.
“Yeni istihdam oluşturma ko-
nusundaki kapasite sıkıntısının
nedeni şüphesiz esnek olmayan
iş piyasası düzenlemeleridir. Bu
düzenlemeler aynı zamanda ka-
yıt dışılığın da önünü açmakta ve
üretkenliğin artmasını engelle-
mektedir” diyen Boyner, kayõt dõ-
şõ faaliyet gösteren şirketlerin fi-
nansa erişimi daha az olduğuna ve
insan sermayesine daha az yatõrõm
yaptõklarõna da dikkat çekti.
Öte yandan 7 Ekim’de sendika-
larõ üçlü danõşma kuruluna top-
lantõya çağõran Çalõşma ve Sosyal
Güvenlik Bakanõ Ömer Dinçer de
zaman zaman taraflarõn anlaşma-
sõ halinde esnek çalõşma koşulla-
rõyla ilgili düzenlemenin yapõlacağõ
açõklamalarõnda bulunmuştu.
BAHADIR SELİM DİLEK
ANKARA - Türkiye ile Irak arasõnda sü-
resi 15 yõl daha uzatõlan Kerkük-Yumurtalõk
anlaşmasõnõn, Kürt bölgesinden çõkan pet-
rolü kapsamadõğõ ortaya çõktõ. Anlaşma, böl-
gesel Kürt yönetiminin sõnõrlarõ içinden çõ-
karõlan petrolün Kerkük-Yumurtalõk hattõyla
ihraç edilmesine olanak tanõmazken sade-
ce Irak petrolünün ihracatõna izin veriyor.
Iraklõ Kürt kaynaklar, anlaşmanõn Kürtle-
ri “by-pass” ettiğini doğruladõ. Söz konu-
su düzenlemenin Bağdat yönetiminin çabasõ
sonucu anlaşmaya konulduğu belirtilir-
ken, Türkiye’nin Bağdat Büyükelçisi Mu-
rat Özçelik, bu duruma tepkili olan bölgesel
Kürt yönetiminin lideri Mesud Barzani ile
görüşmek için Erbil’e gitti.
Hafta başõnda Irak Petrol Bakanõ Hüse-
yin Şehristani ile Enerji Bakanõ Taner Yıl-
dız arasõnda Bağdat’ta imzalanan ve Ker-
kük-Yumurtalõk petrol boru hattõnõn faali-
yet süresini 15 yõl daha uzatan anlaşma An-
kara, Erbil ve Bağdat ekseninde krize ne-
den oldu.
Iraklõ kaynaklardan edinilen bilgilere
göre, iki ülke arasõnda ön görüşmeler sü-
rerken Irak Petrol Bakanlõğõ anlaşmada,
Kerkük-Yumurtalõk hattõnõn sadece Irak pet-
rolünü taşõmasõnõ öngören bir düzenleme-
nin yer almasõnõ istedi. Buna gerekçe ola-
rak da hidrokarbon yasasõnõn henüz çõk-
mamõş olmasõnõ ve anayasada bölgesel
Kürt yönetiminin yetkilerini belirleyen
maddeleri gösterdi.
YÜZDE 2.44’E DÜŞTÜ
TEB Fortis birleşmesine izin
Ekonomi Servisi-Bankacõlõk Düzenleme ve De-
netleme Kurumu (BDDK), Fortis Bank AŞ’nin
Türk Ekonomi Bankasõ AŞ’ye devrine izin verdi.
Açõklamada, BDDK’nin 3859 sayõlõ kararõyla, 5411
sayõlõ Bankacõlõk Kanunu’nun 19. maddesi ile Ban-
kalarõn Birleşme, Devir, Bölünme ve Hisse Değişi-
mi Hakkõnda Yönetmeliğin 5. maddesi uyarõnca; For-
tis Bank’õn tüzelkişiliği sona ermek suretiyle bütün
aktif ve pasifi ile birlikte diğer hak ve yükümlülük-
lerinin ilgili diğer kuruluşlardan gerekli izinlerin alõn-
masõ kaydõyla Türk Ekonomi Bankasõ AŞ’ye dev-
redilmesine ilişkin işlemlere başlanõlmasõna izin
verilmesine karar verildiği belirtildi.
Soldan
sağa: Türk
Fransız
Ticaret
Derneği
Başkanı
Oliver
Guillaume,
TÜSİAD
Başkanı
Ümit
Boyner,
Türk-
Fransız
Ticaret
Derneği
Başkan
Yardımcısı
Zeynep
Necipoğlu.
Çağlayan-Büyükekşi:
Bir puan yetmez
Devlet Bakanõ Zafer Çağlayan, zo-
runlu karşõlõklarõn 1 puan artõrõlmasõ ka-
rarõnõn önemli olduğuna dikkati çeke-
rek, “Her ne kadar Merkez Bankası
bağımsız olsa da ve ben bir hükümet
üyesi olsam da bunun belki biraz da-
ha arttırılmasının faydalı olacağı
kanaatimi ifade ediyorum” dedi. Bu
noktada dolarõn gelmiş olduğu seviye-
nin malum ve ortada olduğunu belirten
Çağlayan, “Testi kırılmadan tedbir al-
mak bana göre daha doğru bir yön-
tem” diye konuştu. Kararõ yorumlayan
TİM Başkanõ Mehmet Büyükekşi,
Merkez Bankasõ’nõn adõmõnõn yetersiz
olduğunu açõkladõ.
İş Yatırım: Fazla likidite
çekiliyor
İş Yatõrõm tarafõndan yayõmlanan
notta, “Merkez Bankası tarafından
açıklanan para politikalarıyla uyum-
lu olarak, Merkez Bankası sistemdeki
fazla likiditeyi çekmek için adım atı-
yor. Merkez Bankası daha önce li-
kidite önlemlerinin kademeli olarak
kaldırılabileceğini açıklamıştı. Bu
karar Merkez Bankası’nın çıkış stra-
tejisiyle uyumlu. Bankaların ulus-
lararası piyasalardan borçlanmala-
rını arttırmalarıyla birlikte, Merkez
Bankası’nın da yabancı para yü-
kümlülüklerinin arttırılması konu-
sunda daha rahat olduğu gözlen-
mektedir” denildi.
Altuğ: Krediler azalacak
BGC Partners Başekonomisti Özgür
Altuğ, bugünkü adõmlarla bankalarõn
TL ve döviz likiditelerinin yaklaşõk 3
milyar dolar azalacağõnõ söyledi. Li-
kidite kõsõlmasõnõn boyutunun toplam
kredi stoku ile karşõlaştõrõldõğõnda da-
ha sõnõrlõ olduğunu söyleyen Altuğ, şun-
larõ söyledi: “Görünen o ki bankala-
rõn kredi verme kabiliyetleri sõnõrla-
nacak. Bu da bankalar için biraz
olumsuz bir durum” dedi ve şöyle de-
vam etti: “Elindeki diğer enstrüman-
larõ kullanarak sanki özellikle faiz
arttõrõmlarõnõ olabildiği kadar ertele-
mek için yapõyor bunu.”
Durusoy: TL’nin önü kesildi
Yatırım Finansman Başekonomisti
Levent Durusoy da “Öncelik biraz
TL’nin değer kazanma trendinin önü-
nün kesilmesine verilmiş durumda. O
nedenle de TL arzını kısmak ters tepki
yaratıyor. Özellikle dövizde etkiyi gör-
dük. Piyasadan 1.5 milyar dolar çekti,
karşılığında 1.4 milyar dolara denk ge-
len TL likiditesi aldı. Arzu edilen sonu-
cu doğurmadı kur üzerinde. Büyük ih-
timalle kısa vadede döviz alım ihalesi
miktarında da artış göreceğiz.
TCMB’nin ciddi şekilde döviz kurunun
düzeyiyle ilgili yönü değiştirecek bir
müdahale ihtimali çok düşük” dedi.