23 Aralık 2024 Pazartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
kuduğum Kitaplar METİNCELAL İstanbul Edebiyat Haritası £ stanbul 2010 AKB I Ajansınındaha I kuruluşunda ilan ettiği en önemli pro- jelerinden biri "İstan- bul'un Edebiyat Hari- tası'ydı. Tüm tanıtım • kitaplarında ve bro- şürlerinde yer alan proje, ilan edilmiş birçok benzeri gibi hayata geçirilmedi. Ajansın, web sitesinde duyurusu var ama yılın bitimine beş ay kala bu projenin hayata geçirilmesi pek mümkün görünmüyor. İstanbul 2010 AKB Ajansı, proje ile İs- tanbul'da yaşamış edebiyatçıların envan- terinin çıkartılmasını amaçlıyordu. Istan- bul'da doğmuş, büyümüş veya yaşamını Istanbul'da tamamlamış olan edebiyatçıla- rın oturdukları semtler belirlenerek, bu mekânlara yazar ve şairler hakkında bilgi veren tabelalar, panolar yerleştirilmesini hedefliyordu. Proje ile Istanbul'da yaşamış edebiyatçıların oturdukları evlerin günü- müze dek ayakta kalıp kalmadığı araştın- lacak ve yaşayan binalara levhalar konula- caktı. Sokaklara isim verilmesi, heykel ve- ya büstler yerleştirilmesi de projenin he- defleri arasında yer alıyordu. Gerçekten de bir kültür başkenti için en gerekli projelerden biri "Istanbul'un Edebi- yat Haritasf'nı çıkartmak. Hürriyet gazete- si de İstanbul 2010'da görülmesi gereken 10 projeden biri olarak önermişti Edebiyat Haritası'nı. Türkiye Turing ve Otomobil Kurumu (Tu- ring), ajansın ilan ettiği birçok proje gibi bunu da yapmayacağını düşünmüş olmalı ki durumdan vazife çıkartıp, ya bu projeyi sahiplenmiş ya da devralmış. Turing baş- kanı Dr. Uğur Ibrahimhakkıoğlu, yaptığı bir basın toplantısında gerçekleştirecekleri projelerin ilki olarak İstanbul Edebiyat Ha- ritası'nı anlatmış. Turing'in projesine göre, ünlü yazarların, şairlerin Istanbul'da doğup SAYFA 12 İstanbul Edebiyat Haritası- büyüdükleri evler ile ünlü hikâyelerde adı geçen köşkler tespit edilip bu evlere birer plaket koyulacak, evlerin bulunduğu so- kaklara ise oranın önemini anlatan küçük hitabeler yazılacak. Ardından buralar bir haritada belirlenecek ve bu haritalar ışığın- da kültür turları düzenlenecek. Projenin ilk adımı olarak da araştırmacı akademisyen Bahriye Çeri'nin İstanbul Edebiyat Haritası adlı kitabı Turing'den yayınlanmış. Dr. Uğur ibrahimhakkıoğlu kitabın giri- şindeki yazısında, Istanbul'un edebiyatın başkenti olduğunu vurgulayarak Bahriye Çeri'nin çalışmasının projenin ilk ve en önemli ayağı olduğunu belirtiyor. Bu çalış- ma baz alınarak harita belirlenecek ve tespit edilen binalara plaketler çakılacakmış. Bahriye Çeri, "Başlarken" başlık- lı bir buçuk sayfalık yazısında ça- lışma yöntemini, kaynaklarını açık- layan bir bilgi vermiyor. Sadece eserin amacından ve yaşanan zor- luklardan söz ediyor. "Bu kitabın amacı edebiyatta İstanbul incele- mesi yapmak değil, Istanbul'da yaşamış, yaşayan edebiyatçıların mekânlarına, mahallelerine, dünyalarına yönelik bir gezi rehberi oluşturmaktır" di- yor. Bahriye Çeri'nin İstanbul Edebiyat Hari- tası, Suriçi, Beşiktaş, Beyoğlu, Boğaz, Üs- küdar, Kadıköy, Adalar, Uzak Semtler ola- rak bölümlenmiş. Bu bölümlemenin gezi rehberi mantığına uygun olduğunu söyle- yebiliriz. Her bölümün başında da o böl- gede yaşamış ve haritada işaretlenmiş edebiyatçıların listesi var. Suriçi'nde (yan- lış saymadıysam) 38 edebiyatçı tespit edil- miş. Hemen izleyen sayfada da Suriçi'nin haritası var ve bazı sokaklar işaretlenmiş. Işaretlenen yer sayısı 25. Suriçi denilen yer Istanbul'un kalbi. Topkapı Sarayı'ndan başlayıp Fatih'e, Yedikule'ye kadar ulaşan geniş bir bölgeyi kapsıyor. Siyasetin, tica- retin ve tabii yayıncılığın kalbi. İstanbul ku- rulduğundan beri edebiyatçıların en yoğun olarak yaşadığı, kullandığı bölge. Bahriye Çeri, yöntemini açıklamadığı için kimi ede- biyatçı saydığını, neye göre bir seçim yap- tığını bilemiyorum. Ama listelenen adlara bakıldığında yelpazesinin çok geniş oldu- ğu, Divan Edebiyatı'ndan günümüz edebi- yatçılarına kadar ulaştığı anlaşılıyor. Şeyh Galip de var, Oktay Akbal da. Bu geniş yelpazeye göre bu sayının çok eksik oldu- ğunu düşünüyorum. Sadece Fatih'te yüz- lerce edebiyatçının yaşadığını söyleyebili- rim. Bir kıstas olmadığı için de bu sayı ra- hatlıkla binlere ulaşabilir. Diğer yandan, kesin bir adres veremi- yorsanız, örneğin "Halit Ziya Uşaklıgil ço- cukluğunda Saraçhanebaşı'nda yaşamış- tı" diyorsanız bu bilginin kitabı rehber edi- nip gezecekler açısından bir yararı yoktur. İstanbul gibi cadde ve sokakları yok edil- miş ya da isimleri, ev numaralan sık sık değiştirilmiş bir şehirde verilecek adresle- rin doğruluğu da çok tartışmalıdır. Birkaç farklı kaynaktan doğrulatmadan adres ver- mek özellikle geçmişte yaşamış edebiyat- çıların yaşadıkları yerleri belirlemek açısın- dan yanıltıcı olacaktır. "Oktay Akbal 1946'da Fatih'de babadan kalma iki katlı, üç odalı bir evde oturmuş ve Garipler So- kağı'nı bu evde yazmıştır" diyor Çeri. Ok- tay Akbal'a evin adresi sorulmuş mu belli değil. Yaşayan edebiyatçılarla görüşerek adreslerin tespiti mümkündür, anlaşılan bu da tercih edilmemiş. Hemen ekleyeyim ya- şayan edebiyatçıların halen oturdukları ev- lerin adreslerini vermek en azından özeL hayata saygı ve güvenlik açısından bana doğru gelmiyor. Bahriye Çeri yazılı kaynaklardan çalış- masını oluşturmuş sanıyorum. Bu da bir .yöntemdir ama yararlandığınız kaynakların ne oiduğu önemlidir. İstanbul Edebiyat Haritasfnın sonunda bir kaynakça yok. Kaynakları ancak ilgili sayfaların altında verilen dipnotlardan izleyebiliyoruz. Olduk- ça az dipnot kullanılmış. Çoğu bilginin kaynağı açıklanmıyor. Örneğin Divan Şairi Nevi'nin ev adresi "Küçük Mustafa Paşa Nu: 16" olarak veriliyor ve sayfada Ne- vi'nin evi oiduğu belirtilen bir fotoğraf var. Fotoğrafta sokağın adı "Şair Nevi" sokağı olarak görülüyor. Fotoğrafın altında ise Ataol Behramoğlu'nun "Kirazlı Mescit So- kağı" adlı şiiri var. Dipnot olarak sadece şiirin alındığı antoloji verilmiş. Aradaki bağlantı nasıl kurulmuş anlayamadım. Şa- ir Nevi "Kirazlı Mescit Sokağfnda yaşıyor- du da daha sonra sokağın adı bir saygı işareti olarak "Şair Nevi" sokağı diye mi değiştirildi? Kaynak sorununa geri dönersek, dip- notlardan geçtiğimiz yıllarda yayımlanan ve tanıtım yazısına göre "Adalet Ağaoğ- lu'ndan Ara Güler'e, Doğan Hızlan'dan Elif Şafak'a kadar" pek çok ismi içeren ve ço- ğu denemede de yazarların kendi yaşadık- ları sokağı anlattıkları 101 Yazardan 100 Sokak (Yapı Kredi yay. Editör: Murat Yal- çın) ve İstanbul 2010 AKB Ajansı'nın haya- ta geçmiş nadir edebiyat projelerinden HeyamolaYayınları'ndan çıkan Istanbu- lum 40 Semt 40 Yazar dizisinden yararlan- madığını anlıyoruz. Eğer isimler indeksi doğru ise kitapta Adalet Ağaoğlu, Ara Gü- ler, Elif Şafak yok ve Doğan Hızlan'dan sadece Baylan Pastanesi'ne giderdi diye söz ediliyor. Bahriye Çeri, giriş yazısında bu çalışma- nın hem İstanbul, hem de Türkiye için "ilk ve tek örnek" olduğunu belirtiyor. Bu ne- denle alçakgönüllülük göstererek çalışma- sında eksikler, kusurlar olabileceğini belir- tip bu tip çalışmalara ilham kaynağı olma- sını, daha iyi çalışmalar çıkmasına vesile olmasını diliyor. Turing Başkanı Dr. Uğur Ibrahimhakkıoğlu'nun açıklamalarına göre "Bu eser bir çalışmanın sonucu değil, bel- ki birçok çalışmanın başlangıcı olacaktır." Ibrahimhakkıoğlu'nun arzusu ve projenin amacı öncelikle bu kitaptan yola çıkarak edebiyatçıların yaşadıkları yerleri İstanbul haritasında işaretlemek. Sonra da evlere, sokaklara plaketler, açıklayıcı levhalar koymak ve nihayetinde edebiyatseverler için bir tur rotası oluşturmak. Ben, Bahriye Çeri'nin İstanbul Edebiyat Haritastndan yola çıkarak böyle çalışmalar yapılamaya- cağını, yapılırsa öncelikle eksik ve de yan- lış olacağını düşünüyorum. önemli oian gelecek kuşaklara doğru bilgiler aktar- maksa Turing'in yapması gereken, eser sahibi olarak Bahriye Çeri'nin de içinde yer alacağı, bu konuda uzmanlaşmış ede- biyat araştırmacılarından bir kurul oluştur- mak ve onların tespit edeceği isim belirle- me yöntemi ile çalışmaları yeniden başlat- maktır. TARLAK İEĞÎLDİR! SICAK NAL Zamanında ismine Cemal Süreya'nın faz- la "y"sini ekle- yerek esprili bir hareket yapan Süreyyya Ev- ren, çıkarttığı edebiyat dergi- sine de yine Süreya'ya at- fen "Sıcak Nal" adını vermiş. Şiir dergisi Yasak Meyve'nin kardeşi olarak yayımla- nan (aynı yayınevinden çıkan) Sıcak Nal iki aylık bir edebiyat dergisi. Temmuzda üçüncü sayısı yayımlandı. Şiir, öykü, de- neme gibi edebi ürünleri yayınlamasının yanı sıra bence bir dergiyi dergi yapan in- celeme, araştırma ve eleştiriye de önem veriyor. Bir yandan da edebiyatla günde- mi ilişkilendirmeye çalışıyor. Bu sayının kapak konusu "Top Yuvarlaktır ama Afri- ka Yuvarlak Değildir," Güney Afrika'da yapılan Dünya Kupası'nı vesile ederek "günümüz yenilikçi" Güney Afrika edebi- yatına bakmış. Sıcak Nal da Yasak Mey- ve gibi edebiyatı ciddiliğinden bir nebze arındırıp neşeli hale getirmeye çalışıyor. Şairlere, yazarlara "Dünya Kupası'nı kim alır?" diye sorulmuş. 24 kişiden sadece biri bilmiş. Sıcak Nal, Türk Edebiyatı'nda- ki yeni eğilimleri sayfalarına yansıtmaya çalışan, Dünya Edebiyatı'na da açık bir dergi. Oneriyorum. • C U M H U R İ Y E T K İ T A P SAYI 1 0 6 9
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle