18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
SAYFA CUMHURİYET 12 ŞUBAT 2010 CUMA 20 SPOR CMYB C M Y B Biliyorsunuz: Turgay Demirel son zamanlarda bir akıl tutulması yaşıyor. Gözünü karartmış bir şekilde Efes Pilsen’e saldırıyor. Dergilere röportajlar verip ‘Efes Pilsen Avrupa’da maç satın aldı’ anlamına gelen şeyler söylüyor. O da yetmiyormuş gibi, büyük Atatürk’ün ‘Ben sporcunun zeki çevik ve ahlaklısını severim’ sözünü referans gösterip, üstü kapalı bir şekilde Efes’e ‘ahlaksız’ diyor. Gerçekten şaşırmış bu adam... (Bu konudaki yazılarımız için bkz. www.basketdergisi.com) ‘Bunca yıldan sonra nereden çıktı bu Efes düşmanlığı?’ diye küçük bir araştırma yaptık ve anladık ki Turgay’ın sorunu Efes Pilsen ile değilmiş. Onun derdi daha derinlerde yatıyormuş: Tanjevic’e takmış (iyi anlamda) kafayı bizim Başkan. Buna tıp dilinde ‘obsesif kompülsif Bogdan Tanjevic sendromu’ denilebilir mi bilemiyorum ama tablo şöyle: Son zamanlarda lafı nereye getirirseniz getirin, Turgay Demirel ‘Tanjevic’ diyormuş da, başka bir şey demiyormuş. ‘Tanjevic’ adı geçince gözleri parlıyormuş bizim Başkan’ın. Hani.. Neredeyse.. ‘Bugün hava güzel değil mi Başkan?’ sorusuna ‘Evet çünkü dün Tanjevic öyle olacağını söyledi’ yanıtına kadar gelmişiz. Yazık!.. Şaka bir yana, iyi olan her şey Tanjevic’in; kötü giden işler ise oyuncuların, menajerlerin, hakemlerin, ‘ahlaksızların’, Ergin Ataman’ın, Efes Pilsen’in ve diğer herkesinmiş... Takıntı işte! Başka nasıl anlatalım? Tamam! Hepimiz biliyoruz Tanjevic’in çok iyi bir insan olduğunu ama Kadıköy Kilisesi’ne papaz aramıyoruz ki biz. Aldığı paranın karşılığını versin Mösyö Bogdan, başka bir isteğimiz yok ondan; Çünkü... ülkede başka antrenör yokmuş gibi hem ulusal takımı hem de Fenerbahçe Ülker’i vermişiz ona. Ulusal takımımızın durumunu biliyorsunuz: Son Avrupa şampiyonasında 8. oldu, üç öncesinde ise (2003, 2005, 2007) ilk sekize bile giremedi. Oysa... Bu jenerasyon ona teslim edilmeden önce, 2001’de Aydın Örs’le Avrupa 2. si olmuştu... Daha ne diyelim? Fenerbahçe Ülker’in 20 milyon dolarlık takımının durumu da ortada: ‘2010 da Avrupa şampiyonu yapacağım bu takımı’ diye aldı Fenerbahçe’yi Aydın Örs’ün elinden. Yıl 2010! Avrupa’da İlk 16’ya bile giremedi Fenerbahçe Ülker... Daha ne diyelim? Aziz Bey günü geldiğinde gereğini yapacaktır... Ulusal takıma gelince... Sayın Bakan Faruk Nafiz Özak da farkındaymış bu durumun ama o ne yapsın? Dere geçerken at değiştirilmez ki. ‘Bırakalım kalsınlar 2010 Dünya Şampiyonası’nın sonuna kadar’ diye düşünüyorsa, yerden göğe kadar haklıdır Sayın Bakan... Tamam Faruk Nafiz Bey! Kalsınlar da.. Bu gidişle, kendi evimizde rezil olacağız dünya âleme. Perşembenin gelişi çarşambadan bellidir: Bu kafayla yürümez bu işler. Turgay Demirel’i Tanjevic takıntısından kurtarıp, gerçekleri gözüne sokmak gerekir. Birileri ona ‘iyi insan, demode koç’ Tanjevic’in yanına, Orhun Ene gibi bir ‘taze kuvvet’ koyması gerektiğini anlatmalı. Belki o zaman alnımızın akıyla çıkabiliriz 2010’dan ama zor. Bu yaştan sonra Tanjevic kesinlikle kabul etmez böyle bir şeyi. Dinlemez o kimseyi... Ama... Durun bir dakika... Onu iyi tanıyanlar şöyle der: Bay Tanjevic söz dinler ama o yalnızca ‘sahibinin sesi’ni dinler. O halde... Bence... Dünya Şampiyonası maçlarında Turgay otursun Tanjevic’in yanına. Diğer tarafına da Orhun’u (mesela) alsın. Kulaktan kulağa oyunu gibi maç yönetsinler. Belki o zaman iyi bir şeyler olabilir... Fenerbahçe’nin çözümü ise şöyle olabilir: Maç salonları konusunda yalan söylesinler Bay Tanjevic’e. Bay Bogdan maçı kaçırıp salona gelemezse, Fenerbahçe Ülker bu kadrosuylu (Ukic’in liderliğinde) her maçını kazanır. Hatta... Şampiyon bile olur. Yeter ki birileri gölge etmesin bu kadroya... BASKET YORUM / AHMET KURT Tanjevic Takıntısı! e-posta: info basketdergisi.com Fenerbahçeiptendöndü Sarı-Lacivertliler, Bursaspor karşısında 3-0 geriye düştü, 90’da gelen golle turladı DAKİKA SEZGİN GELMEZ 90 E L E Ş T İ R İ DR. SEDAT HAYRAN Finale Doğru Ziraat Türkiye Kupası çeyrek finali rövanş maçında dün gece 7 eksikli F.Bahçe ile kazanmak için her şeyi sahaya koyan Bursaspor’un mücadelesine tanık olduk. Bursaspor, maç boyunca oyun olarak üstün olan taraftı. Savunmasını orta sahaya yakın kurup, risk alarak rakibi üstünde baskı kuran bir taktik anlayışını maça yansıttı. Erken dakikalarda gol ya da goller bulmak için ofansif futbol sergiledi. Oyunu dar alana sıkıştırarak yaklaşık 35-40 metrede oynadı. Rakibin orta alan direncinin olmayışından yararlanıp, pas trafiğini iyi yönlendirdi. Özellikle kısa mesafeli paslaşmalarda ileriye iyi servislerde bulundu. Ev sahibi ekip sol kanattan Mustafa Keçeli ve Ozan İpek ile etkili olamazken sağ kanattan Volkan ve Ali Tandoğan ile çok iyi bindirmeler yaptı. Final vuruşlarında da etkili olarak 2 gol buldu. İkinci yarıda biraz hız kesti. Ancak dakikalar 65’i gösterirken 3. golü de buldu. F.Bahçe’ye gelince; önemli oyuncularından yoksun olmak gerçekten zordu Sarı - Lacivertliler için. Eksik kadrolu F.Bahçe’nin orta alanı Deniz ve Selçuk, savunmanın kanatları da Bekir ve Vederson gibi futbolculardan oluşunca doğal olarak iyi organize olamadı. Rakibe karşı dirençsiz kaldı. İyi top yapılamadı. Sahanın her yerinde ciddi anlamda baskı yedi. Konsantrasyon bütünlüğünü maça iyi yansıtamadı. İkinci yarıda Emre’nin oyuna girmesi forvet hattındaki Gökhan Ünal ve Güiza’yı biraz daha efektif hale getirir gibi oldu. Yenilen 3. gol sonrası Alex’in maça dahil edilmesi F.Bahçe adına pozisyonlar bulunup, tehlikeler yaratılmasına neden oldu ve son dakikada Güiza’nın golü ile yarıfinale çıkarak büyük takım olma özelliğini kamuoyuna bir kez daha gösterdi. Rehavetin Etkisi BURSA - F.Bahçe’nin ilk maçta elde ettiği 3-0’lık galibiyetin ardından yarıfinale yükseleceğine inananların sayısı hayli fazlaydı. Bursaspor’un başarılı teknik direktörü Ertuğrul Sağlam ise maç öncesi hem taraftarını hem de futbolcularını bir mucize için inanılmaz motive etmiş. Bunu hem dolu ve coşkulu tribünlerde hem de inanç dolu Yeşil - Beyazlı futbolcuların ortaya koyduğu futbolda gördük. İlk 20 dakikada gelecek bir gol Bursaspor’u umutlandıracaktı. Nitekim Sercan’ın yerine forma giyen Iglesias, 18. dakikada dengeyi bozdu. Oysa bu dakikaya kadar evsahibi üstün görünse de F.Bahçeli Gökhan Ünal 3 mutlak golü kaçırmıştı. Daum’un Alex ve Semih’i yedek kulübesine oturtarak maça başlamasında da ilk maçtaki skor avantajının etkisi fazla olsa gerek. Çok değil, 4 gün önce Diyarbakır maçında takımının en iyi oyuncusu olan Bilica, Volkan Şen’i ceza sahası içinde indirince tekrarlanan penaltıyı ‘golcü’ Ivankov, Volkan’ın soluna gönderek farkı 2’ye çıkardı ve takımının ümitlerini arttırdı. İkinci yarıda Daum, Bilica’ya görev vermedi. Oyundan atılmasından korkmuş da olabilir, hatalarına daha fazla tahammül edememiş de... Bekir, Önder, Deniz, Vederson hemen önlerinde Selçuk skoru koruma adına bir mücadeleye giriştiler. Ancak 64. dakikada Volkan, çıkıp çıkmamakta tereddüt edince Turgay skoru 3-0’a taşıdı. Oyun bir anlamda sıfırlanmış oldu ve her şey yeniden başladı. Ancak son dakikada İspanyol golcü Güiza’nın attığı gol, F.Bahçe’yi gördüğü kâbustan uyandırdı ve yarıfinalde Manisaspor’un rakibi yaptı. BURSASPOR: 3 - F.BAHÇE:1 STAT: Atatürk (Bursa) HAKEMLER: Cüneyt Çakır (6), Bahattin Duran (5), Aplaslan Dedeş (5) BURSASPOR: Ivankov (7), Ali (6), Zapotocny (6), İbrahim (6), Mustafa (6), Volkan (7), Bekir Ozan (7), Hüseyin (7), Ozan İpek (6), Iglesias (7) (dk 65 Sercan 5) (dk 90 2 Batalla), Turgay (7) F.BAHÇE: Volkan (4), Bekir (3), Önder (4), Bilica (4) (dk. 46 Emre 4), Vederson (3), G.Gönül (4), Selçuk (3), Deniz (3), Andre Santos (3), G.Ünal (3) (dk. 66 Alex 4), Güiza (5) (dk. 90+3 Semih) GOLLER: Dk. 18 Iglesias, dk. 33 Ivankov (pen), dk. 65 Turgay, dk. 90+2 Güiza SARI KARTLAR: Ivankov, Turgay, Hüseyin, Ali (Bursaspor); Bilica, Güiza, Santos DAUM: DERS OLDU F.Bahçe Teknik Direktörü Daum, “Bursaspor çok iyi oynadı, olağanüstü mücadele etti. Biz istediğimiz gibi oynayamadık. Ama turu geçmek istiyorduk ve hedefimize ulaştık. Bu maç bizim için iyi bir ders oldu. En önemlisi turu geçtik ancak yapacağımız şeyleri gördük. Bazı şeyleri daha iyi yapmamız gerektiğini fark ettik. Umarım sakat oyuncular yakında dönecekler. Sakatlarımız da olsa en iyi şekilde mücadele edeceğiz” dedi. VOLKAN’DAN ÖZELEŞTİRİ F.Bahçe kalecisi Volkan Demirel, “Bu şekilde turu geçtiğimiz için fazla sevinmemeliyiz. Bu maçta bir ders çıkarıp, ona göre sahaya çıkmalıyız. 3-0’ın verdiği rahatlık bizi kötü etkiledi. Herkes üzerine düşeni yapmalı. Böyle oynarsak hedeflerimize varamayız. Tüm oyuncularımızın F.Bahçe formasına yakışır şekilde mücadele etmesi gerek” dedi. Diyarbakõr maçõnda kõrmõzõ kart gören Mehmet Topuz’un cezasõ Tahkim Kurulu tarafõndan 1 maça indirildi. Kadro dõşõ bõrakõlõp yönetimin affettiği Önder Turacı, dün ilk kez 11’de sahaya çõktõ. BURSA’DAN ‘SAĞLAM’ TEPKİ BURSA - Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam, “Hakemlerin ‘görmedim’ diye bir açıklama yapmasını kabul edemiyorum. Kadıköy’deki maçta Hüseyin Göçek’in vermediği golün hesabını kim verecek? Bugün Cüneyt Çakõr’ın Deniz’in elle müdahalesine penaltı vermemesini nasıl değerlendireceğiz? Biz bu kadar emek veriyoruz ama karşılığını alamıyoruz. Hakemlerin kararları ortada, bizim için verdikleri yanlış kararlar da... İki hakemi vicdanlarıyla baş başa bırakıyorum” dedi. Bursaspor Başkanõ İbrahim Yazıcı ise “Konuşursam takımım zarar görür. Yorumu kamuoyuna bırakıyorum. F.Bahçe Başkanı Aziz Yõldõrõm, yenildikleri zaman ‘Hakemler canõmõzõ yakõyor’ diyordu, bakalım yarın (bugün) ne diyecek ?” ifadelerini kullandõ. Ali Tandoğan da “70. dakikadan sonra hakem tehlikenin farkına vardı ve sahamızdan çıkmamamız için her türlü düdüğü çaldı” yorumunu yaptõ. ÖZDEMİR: G.SARAY’A SIRA BİLE GELMEZ G .Saray Başkanõ Adnan Polat’õn “Rakiplerimizin yönetim kurullarının zamanlarının yüzde 50’sinin, G.Saray’ı konuşmakla geçtiğini biliyoruz” sözlerine F.Bahçe İkinci Başkanõ Nihat Özdemir’den yanõt geldi. Özdemir, “10 yıldır yönetimdeyim, toplantılarımızda hiç G.Saray konuşulduğunu hatırlamıyorum. Çok işimiz var. Bunları konuşunca 4-5 saatimiz geçiyor. G.Saray’a sıra gelmez” dedi. Saran’dan yanıt F.Bahçe eski yönetici Sadettin Saran, “Aziz Yõldõrõm tüm uzlaşma tekliflerimizi reddetmiş, geleceği öngöremeyerek kulübümüzü bugün içinde bulunduğu hukuki çıkmaza sürüklemiştir” dedi. Ç A K I R E S G E Ç T İ İlkyarõda Bursaspor’un ofsayt olmayan net bir pozisyonunda hakem Cüneyt Çakır atağõ kesti. İkinci yarõda ise ev sahibinin F.Bahçe ceza sahasõna yaptõğõ ortada Deniz’in topa elle müdahalesini Çakõr göremedi. Maç bitti olay çıktı LEVENT GENCELLİ BURSA - Karşõlaşmanõn bitiş düdüğünün ardõndan Bursaspor taraftarõ Yeşil - Beyazlõ takõmõ alkõşlarla tribüne davet ettiği sõrada F.Bahçe seyircilerinin, bulunduğu tribündeki koltuklarõ sökerek sahaya atmasõ Atatürk Stadõ’nõ karõştõrdõ. Sivil polislerin araya girmesiyle yatõştõrõlmaya çalõşõlan olaylar ev sahibi ekip taraftarõnõn da karşõlõk vermesiyle bir anda alevlendi. Çõkan olaylarda çok sayõda taraftar yaralanõrken stada ambulanslar sevk edildi. Bu arada son dakikalarda sakatlanan Sercan Yıldırım ile aldõğõ darbe sonucu iç kanama olasõlõğõ olan Ozan İpek maçõn ardõndan ambulansla hastaneye kaldõrõldõ. Bazõ Bursasporlu taraftarlar kendilerini görüntülemek isteyen yayõncõ kuruluş kameramanõna tepki gösterdi. Hakem Cüneyt Çakır’a stat dõşõnda bazõ yöneticiler hakaret etti. Maça çocuğuyla gelen bir taraftar olaylar sırasında zor anlar yaşadı.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle