16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) CHP Grup Başkanvekili Akif Ham zaçebi, Yargıtay Cumhuriyet Başsav cılığı’nın açıklamasıyla ilgili olarak “Sayın Başsavcı’nın bu görüşünü TBMM’ye müdahale olarak değer lendirmiyorum, sadece bir uyarı gör evi yapıyor” değerlendirmesini yaptı. Hamzaçebi, Anayasa Mahkemesi Baş kanı Haşim Kılıç’ı da “siyasete” ça ğırdı. Hamzaçebi, dün düzenlediği ba sın toplantısında, Sayıştay yasa öneri si görüşmeleri sırasında verilen “per formans deneti mi”ne ilişkin öner geyi değerlendirdi. Hamzaçebi, “Yük sek yargı organ larındaki düzen lemelerin ardın dan AKP’nin gün deminde Sayış tay’ın ele geçiril mesi, Sayıştay’ın AKP’lileştirilmesi vardır” dedi. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılı ğı’ndan yapılan açıklamaya TBMM Başkanı Mehmet Ali Şahin’in verdi ği yanıt aktarılarak yöneltilen sorular üzerine Hamzaçebi, “Başsavcı’nın, herhangi bir siyasi ayrım gözetme den, tüm ilgililere, siyasilere, ka muoyuna düşüncelerini açıkladığını, Anayasa Mahkemesi ve AİHM ka rarlarını esas alarak mevzuatı ha tırlattığını” söyledi. Hamzaçebi, “Sa yın Başsavcı’nın bu görüşünü ben TBMM’ye müdahale olarak değer lendirmiyorum, sadece bir uyarı gör evi yapıyor. Bu konuda titizlenenler, Anayasa Mahkemesi başkanının si yasete yönelik, siyasette taraf tutan, siyasette belli kesimleri hedef alan eleştirileri karşısında neden suskun kalmaktadır?” diye sordu. Anayasa Mahkemesi Başkanı Haşim Kılıç’ın değerlendirmelerinin “siyasi” olduğunu vurgulayan Hamzaçebi, söz lerini şöyle sürdürdü: “Arzu ederdim ki Sayın Başkan, anayasa huku ku konusunda bir ufuk açan, entelektüel ve ya sosyolojik değerlendir meler yapsın. ‘Değişime kar şı direnen’ der ken anayasa değişikliğine hayır diyen yüzde 42’lik toplum kesiminin kastedildiğini an lıyorum. Sayın Başkan, siyasi bir alana girmiştir; siyaset değerlendir mesi yapmıştır, artık bundan sonra bu tutumunun tutarlı olabilmesi için kendisinin siyasete girmesi gerekir, si yasete girmeye davet ediyorum. Siyasi değerlendirme yapan bir yüksek yargı organı başkanının tarafsızlığı, o makamda kaldığı sürece tartışıla caktır. O nedenle uygun olan siyase te girip görüşlerini orada çok daha özgür şekilde açıklamasıdır.” CMYB C M Y B 22 EK M 2010 CUMA CUMHUR YET SAYFA HABERLER 5 ÇİZMEDEN YUKARI MUSA KART musakart yahoo.com Yağmur dindi, hava açtı... Gökyüzü maviler içinde yaşama “merhaba” diyor. Denizden gelen iyot kokusu, dağlardan da esen, çiçek kokusu getiren bir rüzgâr. Ne denli önemliymiş şu sıkmabaş... AKP sözcüleri tüm TV kanallarını parselemişler. Hepsi aynı havada: “Eğitim özgürlüğü!” Bıktım artık din pazarlamacılarını anlatmaktan, tarikat şeyhlerinin devlet içinde örgütlenmelerinden... Neredeyse 40 yıldır bilinen bir gerçekti bunların hepsi... Polis kolejlerine, akademilerine, askeri liselere, astsubay okullarına el altından sızdırılan sorular, sahte sağlık raporlarıyla bu okullara giren öğrenciler... Bunları ne çabuk unuttuk? Bugünlere nasıl geldik? Cumhuriyet’in manşetine bakıyorum: “Türban dayatması ilköğretime indi!” Zaten günlerdir bunu yazdığımız için kimi okurlar tepki gösteriyorlardı: “Yazacak başka konumu mu kalmadı!” Güray Öz, önceki gün Almanya’dan Türkiye’ye bakarken, Başbakan Merkel’in şu sözlerini dile getiriyordu: “Almanya’da çokkültürlü toplum tezi iflas etmiştir.” Türkiye’de çokkültürlülük, anadilde (Kürtçe) eğitim tezi tartışılıyordu bir televizyon kanalında. Sanki biz Türkiye’de çokkültürlü bir toplum değildik. Karadeniz’de, Akdeniz’de, Ege’de, Trakya’da, diğer yörelerde farklı etnik kökenden gelen yurttaşlarımız sanki bir arada yaşamıyor, birbirlerini yiyorlardı. Yıllardır “sıkmabaş”ın, “türban” ya da “başörtüsü” olmadığını, bunun 60’lı yılların ortalarında Şule Yüksel Şenler’in rahibe başından etkilenerek, yeni bir İslami örtünme biçimi getirdiğini yazıp çiziyoruz. Zaten bunu Şenler, bir TV’de açık bir biçimde dile getirdi: “Bu tür örtünme dinimiz gereğidir!” Hiç kimse bu saatten sonra “sıkmabaş”ı eğitim özgürlüğü, inanç özgürlüğü, giyim kuşam özgürlüğü olarak adlandırmasın, CHP’li Muharrem İnce’ye saldırmasın, onu “ırkçıfaşist” diye suçlamasın. Çünkü CHP’li İnce, bir eğitimcidir ve işin sonunun nereye varacağını çok iyi bilmektedir. Benim şaşırdığım gazetecilerin, siyasetçilerin, aydınların rahibe örtüsünü “türban” ya da Anadolu kadınının “başörtüsü” olarak adlandırması. Olay bir başka yöne kayıyor, Türkiye bir başka noktaya kaydırılıyor. Emeksermaye çelişkisi, sınıfsal çelişkiler, yoksulluk ve yolsuzluk böyle örtülüyor; dinsel öğeler din, vicdan, eğitim özgürlüğü olarak halka yutturulmak isteniyor. Türkiye nereye doğru gidiyor? Mısır’da ilköğretimde kız çocukları kara çarşafla, peçeyle derslere giriyor. Adana’da ve Diyabarkır’da küçük kız çocuklarının ayaklanması işte bu yüzdendir. Burada hedef açıkça laik demokratik Cumhuriyettir, Aydınlanma Devrimi’dir. Zorunlu temel eğitim ne denemektir? Çocuklarımızın zorunlu olarak okula gitmeleri... Üniversite eğitimi zorunlu değildir. O zaman şu soru akla gelmez mi: “Üniversitelerde kızlar eşitlik, özgürlük adına başlarını örtüyor da neden zorunlu eğitimde kızlar başlarını açarak okula giriyor?” Amaç artık açıkça ortaya çıkmıştır, kimse kimseyi kandırmasın. Burada topu CHP’ye atıp kimse “Kılıçdaroğlu ve CHP ipe un sermesin” demesin... Türkiye, Mısır’a, Malezya’ya doğru hızla koşuyor. Malezya’yı görmedim, ama Mısır’ı gördüm. Orada kız çocuklarının kara çarşafla ve peçeyle ilkokula gittiklerine tanık oldum. Hedef önceden seçilmiş, yavaş yavaş bilinen noktaya doğru hızla kayıyor Türkiye... Kimilerine göre giyim kuşam, kimilerine göre eğitim özgürlüğü, çokseslilik filan... Hepsi palavra... Dillerde demokrasi, eğitim özgürlüğü, çağdaş Türkiye, AB, şu bu... Güray’ın değindiği gibi sürekli olarak demokrasiden ve özgürlüklerden söz ediyoruz, ama Diyarbakır’daki KCK ve Silivri’deki Ergenekon davalarını unutup sürekli olarak “ileri demokrasiden” söz ediyoruz. Bu ne yaman çelişkidir, anlayan varsa beri gelsin. Mustafa Balbay, Tuncay Özkan, Mehmet Haberal, Fatih Hilmioğlu, Doğu Perinçek, Hikmet Çiçek kaç yıldır tutuklu? Neden toplumda ses yok! Sözde liberaller “ileri demokrasi” diyorlar AKP’lilerle birlikte. Oysa, o insanların suçlarını bilmeden yıllardır hapiste yattıklarını görmezden geliyorlar. Toplumun gözleri kör olmuş! HSYK seçimlerinde yargının siyasallaşmasını bile görmüyorlar. Ve başta söylediğim gibi işlem tamam, amaç belli. Gidilecek rota önceden saptanmış... Kaptan dümende bağırıyor: “İleri demokrasi... Örtünün kızlar, örtünün kadınlar, siz çok yaşayın tarikat şeyhleri!” POLİTİKA GÜNLÜĞÜ HİKMET ÇETİNKAYA İşlem Tamam... Rota Belli... [email protected] Faks numaramız: 0212 343 72 69 Orgeneral Koşaner, Başbakan Erdoğan’a 2 saatlik ‘Eşit süreli askerlik’ brifingi verdi Genelkurmay ‘12 ay’ dediBARKIN ŞIK ANKARA Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşaner, Başbakan Re cep Tayyip Erdoğan’a 2 saatlik “Eşit sü reli askerlik” brifingi verdi. Genelkur may askerlik süresinin herkes için 12 ay olarak belirlenmesini istedi. Önerilen yeni sisteme göre, doktor ve mühendis gi bi sınıflarda halihazırda 12 ay olan yedek subaylık uygulaması kalacak. “Vatani hizmet süresi” eğitim durumuna bakıl maksızın herkes için 12 ay olacak. Bu ko nuda son kararı hükümet verecek. Koşaner Erdoğan görüşmesi Başba kanlık Resmi Konutu’nda gerçekleşti. Orgeneral Koşaner, 11.30’da başlama sı planlanan görüşme için saat 11.20’de Başbakanlık Resmi Konutu’na geldi. Ko şaner’in hemen öncesindeyse İçişleri Ba kanı Beşir Atalay ve Genelkurmay Başkanlığı Personel Daire Başkanı Kor general Raif Akbaş konuta giriş yaptı. Görüşmeye, Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Cemil Çiçek, Milli Savun ma Bakanı Vecdi Gönül, Dışişleri Ba kanı Ahmet Davutoğlu ve ilgili büro kratlar da katıldı. Toplantı sonrası Baş bakanlık’tan yapılan açıklamada, “Ge nelkurmay Başkanlığı tarafından ha zırlanan ‘Eşit süreli askerlik sistemi’ başlıklı sunum çerçevesinde askerlik sistemimizin mevcut durumu gözden geçirilmiştir” denildi. Görüşmede, Genelkurmay askerlik süresinin 12 ay olmasını önerdi. Dok tor ve mühendis gibi sınıflardaki ihti yaç nedeniyle 12 aylık yedek subaylık uygulaması yeni sistemde kalırken geriye kalan askerlik tipleri 12 ay ola rak tek tipe indirilecek. Türk Silahlı Kuvvetleri, halihazırda yurtdışında çalışanlar için uygulanan 21 günlük dö vizli askerlik uygulamasının dışında üç çeşit askerlik tipi daha uyguluyor. Ye ni sistemin kabul görmesi durumunda 6 ay kısa dönem, 12 ay yedek subay, 15 ay er/erbaş askerlik uygulamaları 12 ay olarak tek tipe geçecek. Dövizli askerlik uygulamasının aynen kalması bekleniyor. Tek tip askerlik uygulamasının haya ta geçmesiyle birlikte celp dönemlerin de de değişiklikler olacak. Silah altına alı nacak er ve erbaşlar için askerlik süresi hesaplanırken, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin mevcudu ile ilgili zaafiyet yaratılmama sı da göz önünde tutuluyor. Halen 15 ay er/erbaş olarak silah altına alınacaklar için şubat, mayıs, ağustos ve kasım celpleri bulunuyor. Yedek subay adayları ise ni san, ağustos ve aralık aylarında silah al tına alınıyor. Doktorlar ise şubat, haziran ve ekim aylarında silah altına giriyor. Genelkurmay Başkanlığı’nın resmi ve rilerine göre ayrıca; bir celp döneminde ortalama 15 aylık er/erbaş statüsünde 90 100 bin, yedek subay olarak 2 bin 2 bin 500, 6 ay kısa dönem statüsünde de 20 25 bin yükümlü silah altına alınıyor. 15 ay askerlik yapacaklar için 4 celp döne mi var. Yedek subay ve kısa dönemler için ise 3 celp dönemi bulunuyor. Koşaner istiyor Genelkurmay Başkanı Orgeneral Işık Koşener, bu göreve gelmeden önce Kara Kuvvetleri Komutanlığı devir tes lim töreninde tek tip askerlik konusun da şunları söylemişti: “Bir an önce ‘tek tip’ askerlik uy gulamasına geçilerek vatan hizmeti nin herkes için eşit şartlarda yapıl ması, ayrıca eğitimli insan gücümüz den daha uzun süre ve daha etkin şe kilde yararlanılmasına imkân yara tılması önem arz etmektedir.” ‘SÖZLÜ OLARAK’ UYARILDI Konya’da da türbanlı öğrenci MERSİN / ADANA / KONYA (Cumhuriyet) CHP Konya Milletvekili Atilla Kart dün yazılı bir açıklama yaparak Konya’da da ilköğretim okulu öğren cilerinin türbanla derse gir me girişiminde bulunduk larına dikkat çekti. İl milli eğitim müdürü de derslere türbanla giren öğrencinin sözlü olarak uyarıldığını açıkladı. CHP Konya Milletvekili Atilla Kart yazılı bir açık lama yaparak Konya’da da ilköğretim okulu öğrencile rinin türbanla derse girme girişiminde bulunduklarına dikkat çekti. Kart, bir yıl ön ce Konya’ya göç eden Dal ve Ödemiş ailelerinin Kon yaKaratay Yusuf İzzettin Horasanlı İlköğretim Okulu 7. sınıfında okuyan F. ve H. adlı çocuklarının birkaç gün dür derslere türbanla girme girişiminde bulunduklarını söyledi. Kart, bu girişimden emniyetin haberdar oldu ğuna ilişkin bilgiler geldiğini belirtti. İl Milli Eğitim Mü dürü Halil Şahin, bir öğ rencinin derslere girdiğini, öğrencinin sözlü olarak uya rıldığını söyledi. Mersin’in Akdeniz ilçe sindeki Sakarya İlköğretim Okulu’nda eğitim gören 8. sınıf öğrencisi M.G’yi ön ceki gün tutanak tutarak türbanıyla derse alan okul yönetimi, dün kararından vazgeçti ve öğrenciyi içeri almadı. M.G, geçen yıla kadar okula başı açık olarak gitti. Bu yıl, türban takarak derse girmek isteyen ve ön ceki gün bunu başaran M.G, dün yine türbanlı şekilde Sa karya İlköğretim Okulu’na gitti. Okul idarecilerin ve nöbetçi öğretmenlerin “tür banı çıkarması gerektiği” yönündeki uyarılarına al dırmayan M.G okula alın mayınca evine döndü. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü, “Kıyafet yönetmeliğine uymazsa devamsızlıktan sınıfta kalır” açıklaması nı yaptı. Adana’da türbanla ilköğ retim okuluna girmeye ça lışan ve izin verilmediği için okula gitmeme eylemi başlatan 8. sınıf öğrencisi T.Y’nin babası Hüseyin Y, okul yönetimi hakkında suç duyurusunda bulundu. HAMZAÇEBİ, HAŞİM KILIÇ’I SİYASETE ÇAĞIRDI MHP’den AKP’ye çağrı ‘Cumhuriyet Başsavcısı uyarı görevi yapıyor’ CHP Grup Başkanvekili Akif Hamzaçebi, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın açıklamasıyla ilgili olarak “Sayın Başsavcı’nın bu görüşünü TBMM’ye müdahale olarak değerlendirmiyorum” dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli, ‘Komisyonu boş ver’ diyerek, hem hükümete işbirliği çağrısı yaptı, hem de türbanın üniversitelerle sınırlı olması koşulunu anımsattı ANKARA (Cumhuriyet Büro su) AKP’nin, CHP’yi “köşeye sı kıştırmak” için alelacele görüşme trafiği başlattığı “türban” konu sunda MHP, iktidar partisine “Ko misyonu boş ver, eski öneriyi ye niden getirelim, birlikte çözelim” çağrısı yaptı. MHP Genel Başkan Devlet Bah çeli, yaptığı yazılı açıklamada, hem hükümete işbirliği çağrısı yaptı, hem de türbanın “üniversitelerle” sınırlı olması koşulunu anımsattı. MHP olarak türban serbestisinin sı nırlarının kesin çizgilerle belirlen mesi gerektiğine işaret eden Bahçeli, “düzenlemenin münhasıran üni versitelerle sınırlı kalacağının bir yasal güvenceye bağlanmasını ve siyasi partilerin bu yöndeki ira delerini tereddüde yer bırakma yacak şekilde açıklamalarını” önerdiklerine dikkat çekti. Bahçeli, YÖK’ün uygulamalarını da eleştirerek, “Yasal yetkileri ve konumu kanunla belirlenmiş olan YÖK Başkanı’nın bu ko nuda yetkilerini aşan girişim lerde bulunması, üniversite öğ renci seçme sınavları ve kamu personeli seçme sınavları için resen düzenlemeler yapması ve bu konuda sürekli görüş beyan etmesi sorunun çözümsüzlüğe itilmesine katkıda bulunmakta dır. Her kurum ve kuruluş ana yasal çerçeveye ve demokratik parlamenter rejiminin icapları na riayet etmekle sorumlu ol duklarını unutmamalıdır. Geli nen bu noktada Milliyetçi Ha reket Partisi 2008 yılında AKP ile varılan yazılı mutabakatın bütün unsurlarına bağlı olmayı sür dürmektedir. İktidar partisinin bu esaslar çerçevesinde TBMM çatısı altında başlatacağı girişi mi desteklemeye hazırdır” dedi. Şahin, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bildirisini değerlendirdi ‘Bildiri derhal geri çekilmeli’ TOKYO (AA) TBMM Baş kanı Mehmet Ali Şahin, Yargı tay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bildirisi ile TBMM’ye adeta ta limat verilmeye yeltenildiğini belirterek “Bu bildiriyi yayın layan makamın bildiriyi derhal geri çekmesini Türk milletin den ve onun temsilcisi TBMM’den özür dilemesini bekliyorum” dedi. Japonya’ya resmi ziyarette bulunan Şahin, gazetecilerin bildiriyi nasıl değerlendirdiğini sormaları üzerine, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bildiriyle “TBMM’ye adeta bir muhtıra verme girişimin de bulunduğunu” ifade ederek “Bu kabul edilemez bir du rumdur” dedi. Buna hiçbir kişi ve kurumun hakkının olmadığını belirten Şa hin, “Haddi de değildir” dedi.. TBMM Başkan Şahin, “TBMM’nin saygıdeğer üye leri, en az bu bildiriye imza atan başsavcı kadar anayasal düzene ve rejime bağlıdır. Cumhuriyetin temel nitelikle rini korumada en az onun ka dar titizdir. Anayasa hukuku konusunda Türkiye’nin yetiş tirdiği değerler parlamento muzda görev yapmaktadır. O nedenle o bildiriyle TBMM’ye adeta talimat verilmeye yelte nilmiştir. Bu kabul edilemez bir durumdur. Bu bildiriyi yayın layan makamın, bildiriyi der hal geri çekmesini Türk mille tinden ve onun temsilcisi TBMM’den özür dilemesini bekliyorum” dedi. ‘Çanak tutuyor’ ANKARA (Cum huriyet Bürosu) Yargıtay Cumhuriyet Başsavcısı Abdur rahman Yalçınka ya’nın, siyasi partilere yönelik “türban” uya rısına MHP’den “AKP’nin mağdur edebiyatına çanak tu tuyor” yanıtı geldi. MHP Grup Başkan vekili Oktay Vural, Meclis’te düzenlediği basın toplantısında ga zetecilerin sorusu üze rine Yalçınkaya’nın açıklamalarına sert tep ki gösterdi. MHP Grup BaşkanvekiliVural, şunları söyledi: “Uma rım bu açıklama AKP’nin değirmeni ne su katmaz, yeni mağduriyet edebi yatlarıyla bundan si yasi rant elde etmek amacıyla bu açıkla ma hazırlanmamış tır. Biz hukuk içeri sine bunun çözülece ğine inanıyoruz. Do layısıyla hiç kimse hukuk içerisinde ara dığımız bir çözümü engelleyemez.” Devlet Bahçeli OKTAY VURAL ERDOĞAN: ÇALIŞMA GÜZELD , DEVAM ETT RECEĞ Z İklim Değişikliği Zirvesi için Yunanistan’ın başkenti Atina’ya giden Başbakan Erdoğan, gazetecilerin, Orgeneral Koşaner ile yaptığı görüş mede değerlendirilen “eşit süreli askerlik sistemine” ilişkin sorularını yanıtladı. “Konuyla ilgili bugün benden değerlendirme almayın” diyen Erdoğan, “Çalışma güzeldi, devam ettireceğiz daha” diye konuştu.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle