16 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
o o o J o BİZ MUTLU OLMAK ÜZERE PROGRAMLANMIŞIZ Mutluluk seçenek değil, ZORUNLHbUK Mutluluk, insan yaşamının "Olmasa da olur, ama olursa daha iyi olur" diyebileceğimiz bir parçası değil; tam tersi insanları işlevsel kılan en temel gereksinimlerden biridir. Son yapılan araştırmalar, mutlu insanların yaşamda karşılaştıkları sorunlarla daha etkin bir şekilde mücadele edebildiğini ortaya koyuyor. B atı dünyasını oldukça karanlık bir gelecek bekliyor. Ekonomiler sendeliyor; hayat pahalılığı alnıiij haşını gi diyor; insanlann gerçek gelirleri giderek azalıyor. Pek çok lan için işsizlik bugün değilse bile yakın gelecekte başlannı ağ rıtacak. Bu durumda bile mutluluğu yakalamaya çabahyorsak, işimizin pek de kolay olmayacağmı söyleyebiliriz. Nc var ki olumsuz koşullar ve mutluluk arasındaki ilişki dü şündüğümüz kadar basit değil. Ekonomik kriz dönemlerinin, insanların mutluluğunu çok az etkilcdiği biliniyor. Çünkü bi lim insanları biz insanların mutlu ohnak üzerc prograrnlandı ğını öne sürüyor. Mutluluk hissi insanlara znr koşullarla nasıl baş edeceğine ilişktn yol gösterdiği gibi, her durumda gü lümsemeyi yüzümüzden eksik etmemeyi de öğretiyor. PARANINGÜCÜ Kesin olan, insanlann temel gcreksiniınlerinin karşılan ması durumunda paranın mutluluk venne yeteneğinin kısıtlı olmasıdır. Belçika'daki Liege Universitesi'nden Joıdi Quodbach ve ekibi son yaptıkları bir çalışmada laboratuvarlarında bir ara I ya getirdikleri deneklcrden bir parça çikolatayı tatmalarını is tediler. Daha varlıklı gruptaki deneklerin çikolatanm zevki ni çıkartmaya daha a: zaman ayırdıkları, daha az varlıklı gru ba göre çikolatadan daha az zevk aldıkları gözlendi. Aynı so nuç başka bir çalışmada da görüldü. Bu sefer deneklerin yarı sına çikolata tattırılmadan önce, para ile ilgili görüntüler iz lettirildi. Bu dcneklerin, görüntüleri izlemeyen gruba göre çi kalatadan daha az zevk aldıkları kaydedildi. Bu da yalnızca pa ra düşüncesinin bile, yaşamın basit zevklerindcn alınan mut' luluğu azaltmaya yettiğini gösteriyor (Psychological Science, vol21,p759). Peki biz insanları ne mutlu ediyor? Mutluluk çcşitli pozi tif duygular şeklinde ortaya çıkar. Bizleri neyin mutlu ettiği hak kında bilgi edinmek için önce bu pozitif duyguların niçin ev rildiğine bakmamız gerekir. Bu sonınun yanıtı, olumsuz duy guların kökeni ile ilgili açıklamalar kadar net değildir. Olumsuz duygular hayatta kalma mücadelesinde net yararlar saglar. Örneğin öfke, insanı düşmanı ile savasa hazırlar; kor ku tehlikeden kaçmaya zorlar; iğrenme zehirli yiyeceklerden uzak durmatnızı sağlar. Diğer taraftan lezzetli bir ycmek veya karşı cinsten cazip bir eş, yararlı davranışlara beslenme ve üre me zemin hazırlasa da hayranlık, saygı, ümit veya minnet gi bi daha soyut pozitif duyguların nasıl evrildiğini açıklamak zor dur. MUTLULUĞUNEVRİMİ öiapel Hill'deki North Carolina Universitesi'nden psikolog Barbara Frederickson, mutluluğun evrimsel açıdan ne gibi ya rarlar sağlıyor olabileceğini araştırdı. Frederickson, "genişlet veingaet" kuramı ile mutluluk ve benzer pozitif duyguların bi lişsel kapasitemizi geliştirdiğini ve uzun vadede yaşantımızı ko laylaştırmak için çevremizde kaynaklar oluşturmamıza zemin hazırladığını ileri sürüyor. Bu da korku gibi bizleri kısa vade li çözümlere yoğunlaştıran olumsuz duygulardan tümüyle farklı bir perspektif sunuyor. Frederickson, "Olumlu duygular beynimizin çalışma şeklini değiştirir, deneyimlerimizin sınır larını genişletir, daha fazla bilgi depolamamızı ve büyük res ıni görmemizi sağlar" diyor. Frederickson bu kuramı 1998 yıhnda Revicw ofGmeral Psychology (vol 2, p 300) isimli bilim dergisinde ileri sürdü ğündcn bu yana, diğer meslektaşlarından büyük bir destek gör dü; kuramı çeşitli deneylerle doğrulandı. Örnegin göztakibi ve beyingörüntüleme yöntemleriyle yapılan deneylerde, po zitif duygudurumlarının görsel dikkati arttırdığı ve beynin da ha fazla bilgi depolamasını sağladığı ortaya çıktı. YARATICILIK VE PROBLEM ÇÖZME Insanm kendisini iyi hissetmesi, yaratıcılığını ve problem çözme yeteneğini de arttınyor. Deneylerden bitindc, kibrit çöp leriyle ilgili bir problemi çözmeden önce deneklere duygudu rumlarını düzeltmck için komedi videoları gösterildi. Dencyi yürütcnler, komedi kliplerini izleyenlerin, video izlemek ye rine matematik problemleri çözen kontrol grubuna göre prob lemi daha hızlı ve kolay çözdüğünü ortaya çıkarttı (Joumalof Personality nnd Sacial Psycholvgy, vol 52, p 1122). Başka deneyler de pozitif duyguların insanlann sözel mu hakeme yeteneklerini gelijtirdiğini gösterdi (Proceedings of the National Academy of Sciences, vol 104, p 383). Ayrıca baş ka çalışmalar da, insanlann duygudurumlarının iyi olduğu za manlarda sosyal yeteneklerinin arttığını ortaya çıkarttı; bu in sanlar daha girişken olduklan gibi eleştiriye daha tahammül lü idiler. Bütün bu değişiklikler Frederickson'un kuramınm "ge nişleüne" kısnunı oluşturuyor. "tnşa etme" kısmı, zihinde da ha kalıcı, pozitif bir durum yaratmaya yarıyor. Frederickson kısaca şöyle diyor: "Pozitif duygular birikim yaptıkça insanlar daha olumlu bir gelişim gösterir." KURAMI DESTEKLEYEN DENEYLER Frederickson'ın bu kuramı 2001 yıhnda ampirik olarak da doğrulandı. Kuramı sınamak için yapılan bir deneyde akıl sağ lıkları yerinde Amerikalı öğrenciler 11 Eylül saldırılarından ön ce ve sonra incelendi. Saldınlardan önce daha olumlu duygulara sahip olduklannı ileri süren denekler, saldınlardan sonra da MUTLULUĞUN TANIMI Günlük yaşamda mutluluk keyifve sevinç anlamında kul lanılır; haz veren bir etkinliğin sonucunda o anda his settiğimiz şeydir. Keyif almanın dışında çok sayıda po * zitif duygu vardır. Bunlar onur, minnet hayranlık vb gi bi genel duygudurumumuzu olumlu etkileyen duygu lardır. Ne var ki psikologlar mutluluktan bahsettiği zaman uzun vadeli, kişiye özel yaşam keyfine işaret ederler. ha iyimser bir görüntü sergilediler. Bu denekleri daha yakın dan izleyen Frederickson, öğrencilerin toplumda yaygın olan üzüntüyü paylaşmalanna karşın, arkadaşlan zarar görmediği için minnet duygularına sahip olduklannı, cesur itfaiyecilcrin kahramanltklannı büyük bir takdirle karşıladıklarını keşfetti. Bu da kesin olmamakla birlikte şöyle bir tablo ortaya çıkartı yor: Huzurlu dönemlerde pozitif bir zihinsel yapıya sahip olan insanlar, kötü zamanlarda daha iyi hissetmemizi sağlayan me kanizmalara sahip olurlar. Bu da "gcni^lctveinşa et" kuramını doğrular nitelikte bir çıkarımdır (]ournal of Personality and Social Psychology, vol 84, p 365). Son yıllarda Frederickson, meditasyon yolu ile bazı ye tişkinleri, sevdiklcri insanlar hakkında pozitif düşüncelerc sa hip olmaları yönündc cğitti. Daha sonra bu duyguların kap samını genişleterek o kadar yakın olmadıkları kîşiler hakkın da da benzer düşüncelere sahip olmalannı istedi. Bu tekniği gün de birkaçdakikalık seanslar halindc tekrarlayan denekler, ye di hafta sonra pozitif duygular açısından kontrol grubuna gö re daha yüksek puanlar aldılar. Genel olarak bu deneklerin da ha neşcli, daha umutlu, daha minnettar, daha gururlu ve da ha ilgili oldugu tespit edildi. Ayrıca diğer insanlarla daha olum lu iliskiler kurabildiler. Daha da ilginci, deneklerin bu olum lu değişjklikleri meditasyon yapmadıkları dönemlere de taşı ınası oldu. ANLIK MUTLULUKLAP. ÎLE MUTLU BİR YAŞAM ARASINDAKİ ILIŞKI Filozofların uzun süredir işaret ettiği gibi anlık hazlar ve po zitif duygudurumlar eski Yunan düsünürlerinin ödemonya ola rak isimlendirdiği mutlu bir yaşamla ilgili daha derin mutlu luk duygusu ile kanştınlmamalıdır. Kaldı ki Frederickson'un çalışması bu ikisi arasında net bir ilişki olduğunu gösteriyor. Frederickson bu konuda şöyle konuşuyor: "Pozitif duygular, ya şamın inişleri ve çıkışları ile başa çıkabilmek için bizlere ye ni araçlar sunuyor. Bu da yasamı daha çckilir kıldığı gibi biz leri daha mutlu kılıyor." Bu görüşler şu noktada birleşiyor: lnsanlar ne kadar mut luysa, karşılaştıklan sorunlara daha olumlu ve kalıcı çözümler gctirebilir. Ancak bu çıkarım bir dereceye kadar doğrudur. Avustralya, Sydncy'deki New South Wales Ütiiversitesi'nden Joe Forgas, pozitif duygulara sahip insanların daha nahif ol duğunu, tartışmalarda dalıa çabuk pes ettiğini ve aldığı ka rarlarda eninc boyuna düşünmediğini öne sürüyor. Bu öner meyi bir adım dalıa ileri taşıyan Mclbourne'deki Deakin Universitesi'nden RobertCummins, yaşam mutluluğunun op timum bir düzeyi olduğunu söylüyor. Bu 10 dereccli standart ölçekte 7 veya 8 dereceye denk düşüyor. Bu, Batılı ülkclerin Mutluluk bu geniş kapsamlıtanım kapsamında şöyle sor gulanır: Deneğe "Çoğu zaman hayatım ideale yakındır" ve ya "Eğer yeniden dünyaya gelecek olursam hemen hemen hiçbir şeyin değişmesini istemem" gi bi ifadelere katılıp katılmadıklan sorulur. Bu soruların yanıtları bir havuz içinde değer lendirilirse, ortaya kolektif (toplu) mutluluk çıkar. Bütün bu soruşturmaların amacı, pozitif duyguların bu uzun vadeli mutluluğa nasıl katkıda bulunacağını öğretmektir.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle