23 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CMYB C M Y B 1 OCAK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 9 Başbakan Yardõmcõsõ Arõnç’a yönelik suikast iddiasõyla gözaltõna alõnan subaylar kendilerini savundu ‘Adresi cebime polis koydu’ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Baş- bakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a yönelik suikast iddialarõ kapsamõnda gözaltõna alõnan üç subay kendilerini savundular. İzlemeyi ya- pan Albay E.B, üzerinden çõktõğõ iddia edilen adres yazõlõ kâğõdõn kendisine ait olmadõğõnõ, “polislerin cebine koyduğunu” söyledi. An- kara Seferberlik Bölge Başkanõ Albay Yusuf Akal da, araçtan çõkan krokinin bozulan bil- gisayar yazõcõsõnõn tamiri için bir askere ve- rilmek üzere çizildiğini dile getirdi. Binbaşõ İ.G. ise, Albay E.B’nin üzerinden çõkan adresin, pol- islerin tutanak tutmak için getirdikleri kâğõtta yer aldõğõnõ kaydetti. Arõnç’õn evinin yakõnõnda gözaltõna alõnan Al- bay B, cebinden adres yazõlõ kâğõt çõktõğõ, bu- nu yutmaya çalõştõğõ iddialarõnõ yalanladõ. Al- bay B, kendini şöyle savundu: “Şifahi emir ile izlemeye başladık. İzlediğimiz kişi Anka- Mall’a gitti. Bu, kamera kayıtlarından tes- pit edilebilir. İzlediğimiz kişinin ve benim cep telefonlarımdan da tespit edilebilir. Olay ye- rinde başım üşüdüğünden cebimden bere- mi çıkarttım. Çıkartırken üzerinde ‘1424. Cadde Feza A’ yazılı not düştü. Hava ka- ranlık olduğundan kâğıtta ne yazdığını gö- remedim. Düştüğü için alıp cebime koydum. Yerden kâğıdı alıp notu da polise gösterdim. Su içmek için kapağı açtım. Kapakla kâğıt elimdeydi. Polis ‘aç elini’ dedi. ‘Yutacak’ di- yerek üzerime atladılar. Bulunan pusula ba- na ait değildir. Kime ait olduğunu da bil- miyorum. Montumun sağ yan cebine nasıl girdiğini bilmiyorum. O ana kadar üzerimde böyle bir not yoktu. Polisler bizleri araçtan çıkarttığında ellerimi arkadan kelepçeledi- ler. O anda üst araması da yaptılar. Ka- naatimce polisler ihbarın devamında so- ruşturmayı derinleştirmek için cebime bu- nu koydular.” ‘1 yıldır izliyorduk’ Bölgede bir yõldõr görev yaptõklarõnõ belirten Albay B, kendisinin ilk defa izlemeye katõldõ- ğõnõ söyledi. Albay B, “1 yıl bu görevi devam ettirdik. Ama 1 yıl boyunca bilgi sızdırdığını tespit edemedik. Görevin sonlandırılması için arkadaşlarımızla konuştuk. Teklifimi- zi Y. albaya ilettik. Temmuz ayıydı. Y. al- bay da kabul etti. Ekim ayına kadar bu iz- lemeye son verdik. Ekim ayında üstlerinden aldığı emir gereğince Y. yeniden göreve de- vam edeceğimizi söyledi” dedi. Albay B, ba- sõn kartõnõn kendisine kayõnbiraderi tarafõndan 15 yõl önce maçlara serbest girebilmesi için ve- rildiğini söyledi. Araçta çõkan krokinin Ast- subay M. U.’nun bilgisayar yazõcõsõnõn tami- ri için askere çizdiği kroki olduğunu belirten Albay B, ajandasõndaki Cumhurbaşkanõ Ab- dullah Gül’e ilişkin notun 16 yaşõndaki oğlu tarafõndan çõkarõldõğõnõ, yazõnõn kendisine ait olmadõğõnõ dile getirdi. ‘Adresi polis getirdi’ Binbaşõ G. ise Albay B’den çõkan adresi pol- islerin tutanak tutmak için getirdiği kâğõtlarda da gördüğünü söyledi. Binbaşõ G, “Merkez Komutanlığı’nda görevli Albay gelmeden önce polisler, Albay B’nin elini tuttular. Elin- de bir şey var diye birisi bağırdı. Elini açıp bir şey aldılar. Albay B, bu şeyi yemeye ça- lışmadı. Bizi polis aracına aldılar. Şoför po- lis, araçtan inince, tutanak tutmak üzere ge- tirilen kâğıtların altına baktığımda, Albay B’den çıktığı söylenen adresin aynısının bir A5 kâğıdına yazılı olduğunu gördüm. Alt tarafta dairesel karalamalar vardı. Tutanak tutulurken bu adresin, minibüs içerisinde bulunan tutanak kâğıtlarının altında yazı- lı olduğunu söylemeyi aklıma getireme- dim. Bunu sonra hatırladım” diye ifade verdi. ‘Kroki yazıcı tamiri için’ Albay Akal da, izleme emrini kendisinin ver- diğini kaydetti. Kendisinin de emri üst komu- tanlardan aldõğõnõ belirten Akal, suikast kroki- si olduğu iddia edilen çizimle ilgili Albay B’nin ifadesini doğruladõ: “İlk kez böyle bir emir aldım. Daha önce böyle bir izleme ger- çekleştirmedik. Araçtaki krokiyi uzaktan gördüm. Araştırdığıma göre, astsubayımız M. U. çizmiştir. Bozulan bilgisayar yazıcısı- nı tamir için askere vermek amacıyla çiz- miştir. Krokiye rağmen asker, HP bilgisayar tamir yerini bulamamıştır. Yardım aldığı po- lisin tarifi üzerine bulmuştur. Bu olay iki ay önce gerçekleşmiştir.” Akal, kozmik belgele- rin imhasõ için zaman zaman üstlerden emir gel- diğini, imha edilecek belgelerin kõrpma maki- nesinde kendilerince kõrpõldõğõnõ belirterek, “İmha işlemi tutanakla, subay veya astsubay tarafından yapılır. Söylenildiği gibi, bu işi er- ler yapmaz. Ama erler imha işlemini gör- mektedir. 10-15 günde bu işlem yapılır. Son imha işlemini, olayın olduğu cuma günü de- ğil, önceki cuma yaptık” diye konuştu. Serbest bõrakõlan subaylarõn avukatlarõ ise, ihbarõn ABD’den yapõldõğõnõn belirlendiğini, 155’e değil de doğrudan Terörle Mücadele Şu- besi’ne yapõlmasõnõn anlamlõ olduğunu dile getirdiler. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ, bilgi sõzdõrdõğõ iddia- sõyla izlendiğini açõkladõğõ askeri personele ilişkin, “iddiaları doğrulayacak herhan- gi bir bulguya rastlanılmadığını” bildirdi. Genelkurmay Başkanlõğõ, Çukurambar’da Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a suikast iddiasõyla gözaltõna alõnan subaylarõn iz- lediği askeri personele ilişkin yazõlõ açõklamada, “Bilgi sızdırdığı iddia edildiği için hak- kında bilgi toplama faaliyeti icra edilen ve yürütülmekte olan bir soruşturma kap- samında, adı gündeme gelen askeri personele yönelik, bugüne kadar ileri sürülen bu iddiaları doğrulayacak herhangi bir bulguya rastlanılmamıştır” denildi. Subaylarõn bilgi sõzdõrdõğõ gerekçesiyle izledikleri askeri personelin bir albay olduğu belirtildi. İZLENEN ALBAY KÖSTEBEK DEĞİLMİŞ DİYARBAKIR (Cumhuriyet Bürosu) - Genelkurmay Başkanlõğõ’nõn ardõndan Jandar- ma Genel Komutanlõğõ da kuruluş ve kadrola- rõnda “JİTEM” adõ altõnda bir birimin bulun- madõğõnõ, Maliye Bakanlõğõ da bu sõfatta gö- revlilere ödeme yapõlmadõğõnõ bildirdi. Diyar- bakõr’daki 11 sanõklõ davaya bakan mahkeme de görevsizlik kararõ vererek dosyayõ özel yet- kili ağõr ceza mahkemesine gönderdi. Diyarbakõr, Mardin, Batman ve Şõrnak’ta çe- şitli tarihlerde birden fazla adam öldürme, kun- daklama ve bombalama eylemi gerçekleştirdik- leri iddiasõyla yargõlanan ve aralarõnda PKK iti- rafçõlarõnõn da bulunduğu 11 sanõklõ davaya dün Diyarbakõr 3. Ağõr Ceza Mahkemesi’nde devam edildi. JİTEM adlõ bir birimin var olup olmadõ- ğõna yönelik Jandarma Genel Komutanlõğõ’ndan istenen yazõ mahkemeye ulaştõ. Jandarma Genel Komutanõ adõna Adli Müşavir Hâkim Kõdemli Albay Gazi Koçer imzasõyla gönderilen yazõda “Jandarma Genel Komutanlığı kuruluş ve kadrolarında JİTEM adı altında bir birimin bulunmadığı, geçmişte de böyle bir kadro- nun oluşturulmadığı” belirtildi. Yazõda, “Bu- na rağmen; JİTEM isminin bir süre daha bölgede bazı vatandaşlarla bir kısım devlet görevlileri tarafından kullanılmasının, tama- men bilgisizlikten veya jandarma ile ilgili ol- mayan kötü niyetli bir kısım çevrelerin yak- laşımından kaynaklandığı değerlendirilmek- tedir. ‘JİTEM’ tabiri günümüzde olduğu gibi geçmiş yıllarda da jandarma dışında bazı kaynaklarca zaman zaman kullanılmıştır. Hatta Jandarma Genel Komutanlığı’nın ko- nuyu bilmeyen bazı alt kademelerinde de benzer ifadeler kullanılması ve bu meyanda Jandarma istihbarat timlerinden ‘JİT’ diye bahsedildiğinin görülmesi üzerine; 1994 yı- lında ‘JİTEM’, 1997 yılında da ‘JİT’ tabirinin kullanılmaması için birlikler uyarılmıştır” denildi. Yazõda ayrõca, aralarõnda Ergenekon so- ruşturmasõ kapsamõnda yargõlanan emekli Tuğ- general Veli Küçük, emekli Kõdemli Albay Arif Doğan’õn yanõ sõra emekli Kõdemli Albay Aytekin Özen, emekli Kõdemli Albay Ali Yıl- dız, emekli Yarbay Sinan Yaşar, emekli Kõ- demli Binbaşõ Cem Ersever ile terör örgütü PKK itirafçõlarõ Abdulkadir Aygan, Ali Ozan- soy, Adil Timurtaş, Recep Tiril, Fethi Çetin ve Mustafa Deniz’in hangi tarihlerde nerelerde görev yaptõklarõ da anlatõldõ. Maliye Bakanlığı da ‘yok’ dedi Maliye Bakanlõğõ’ndan mahkemeye gönderi- len yazõda, “SAY20001 sistemi üzerinden ya- pılan sorgulamada JİTEM adı altında bir harcama tespit edilememiştir. Daha önceki dönemlere ilişkin olaraksa muhasebe birim- lerinde ödeme emri belgesinin birinci nüsha- sı ve eki kanıtlayıcı belgeler olmadığından sorgulama yapılamamıştır” denildi. Müdahil avukat Tahir Elçi, Genelkurmay ve Jandar- ma’nõn yanõt yazõlarõnda JİTEM’in varlõğõnõn “kaçamak” olarak kabul edildiğini savunarak “Genelkurmay Başkanlığı ve Jandarma Ge- nel Komutanlığı hakkında suç duyurusunda bulunulmasını talep ediyoruz” dedi. MAHKEMEDEN GÖREVSİZLİK KARARI İLHAN TAŞCI ANKARA - Hâkimler ve Savcõlar Yüksek Kurulu (HSYK) Üyesi Ali Suat Ertosun’un, Ankara Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’nda hâkim tarafõndan incelenen devlet sõrrõ nite- liğindeki belgelerin soruşturma aşamasõnda değil ancak dava aşamasõnda incelenebile- ceğine yönelik değerlendirmesine hukukçu- lardan da destek geldi. Ankara Seferberlik Bölge Başkanlõğõ’nda 6 gün süren ve devlet sõrrõ niteliğindeki belge- lerin de incelenmesine olanak sağlayan yasa hükmünün “yanlış” yorumlandõğõ görüşü öne çõktõ. Hâkim kararõyla yapõlan inceleme, Ceza Muhakemesi Kanunu’nun 125. madde- sine dayanõyordu. Bu madde, 2005 yõlõndaki yasa değişikliği döneminde komisyon üyele- ri tarafõndan da tartõşõlmõştõ. CMK’nin hazõr- layõcõlarõ arasõnda yer alan Doç. Dr. İzzet Öz- genç, “devlet sırrı” niteliğindeki belgelerin bu maddeye dayanarak nasõl inceleneceğini ko- misyonda anlatmõştõ. Doç. Dr. Özgenç, dü- zenlemeyle bir konunun devlet sõrrõ olduğu için hâkime ve mahkemeye karşõ gizli tutulama- yacağõnõ belirterek, maddenin nasõl yorum- lanmasõ gerektiğini şöyle anlatmõştõ: “Ama hâkim değil burada söz konusu olan, mahkemedir. Hük- mü verecek olan heyettir veya hâkimdir. Yani mahkemenin olması ge- rekir. Hâkim olduğunda, soruşturma evresinde de bu dinlenebilir gibi bir sonuç çıkabilir. Soruş- turma evresinde değil, sadece kovuşturma ev- resinde hükmü tesis ede- cek olan mahkeme hâ- kimi veya heyeti bunun içeriğini öğrenebilir ve bu konuda da bizim bil- ginin devlet sırrı olması halinde hâkime ve mahkemeye bu konu- da bir güven de beslememiz lazım gelir.” Yargõtay Onursal Cumhuriyet Başsavcõsõ Sabih Kanadoğlu, CMK’nin 47. maddesi- nin birinci fõkrasõna göre, “açıklanması devletin dış ilişkilerine, milli savunması- na ve milli güvenliğine zarar verebilecek anayasal düzeni ve dış ilişkilerinde tehli- ke yaratabilecek nitelikteki bilgilerin dev- let sırrı sayılacağını” kaydetti. Maddenin ikinci fõkrasõnda ise tanõklõk ko- nusu bilgilerin devlet sõrrõ niteliğini taşõma- sõ halinde, tanõğõn sadece mahkeme hâkimi veya heyeti tarafõndan zabõt kâtibi dahi ol- maksõzõn dinleneceğinin hüküm altõna alõn- dõğõ anlatan Kanadoğlu, “O halde açıktır ki, devlet sırrı niteliğindeki bilgilerle ilgili ta- nıklık, mutlak ve zorunlu olarak kovuş- turma evresinde yapılabilecektir” dedi. Ka- nadoğlu, belgelerde yapõlacak incelemeye iliş- kin şu değerlendirmeyi yaptõ: “CMK’nin 47, 122 ve 125. maddeleri birlikte değerlendirildiğinde, devlet sır- larının saklandığı bir mahalde yapılabi- lecek gerekli arama kararının ancak ko- vuşturma aşamasında ve mahkemece alı- nabileceği, bilgi ve belgelerin sadece ‘açõl- mõş bir davaya bakmakta olan’ mahkeme hâkimi veya kurul tarafından incelene- bileceği tartışmasızdır. Kaldı ki Devlet Sırları Yasa Tasarısı’nın 8. maddesinde de bilgi ve belgeler üzerine incelemelerin sa- dece ‘kovuşturma’ aşamasında yapılabi- leceği yazılıdır. O halde henüz dava açıl- madan soruşturma sırasında nöbetçi hâ- kim tarafından verilen arama kararı ve aramanın hâkim tarafından yapılması, bu adli işlemlere yasallık kazandırmaz. Bu karar ve işlemlere karşı itiraz yoluna başvurmak olanaklı ve zorunludur.” ‘İnceleme için mahkeme şart’ Yargõtay Onursal Başsavcõsõ Kanadoğlu ve CMK’yi hazõrlayanlardan Doç. Dr. Özgenç ‘Ülkeyi sıkıntıdan kadın kurtaracak’ ADANA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP İl Kadõn Kolu Başkanõ Göksu Günay, ülkenin için- de bulunduğu zor koşullarõn günübirlik olmadõ- ğõnõ belirterek, “Sõkõntõ büyük. Çözüm için siya- sal iktidar değişimi şart. Halkõn önüne getirilecek ilk sandõkta özellikle kadõnlar belirleyici olacak ve ülke bu sõkõntõlardan kurtulacak” dedi. Partili- lere yönelik eğitim toplantõlarõnõn periyodik ola- rak sürdüğünü belirten Günay, bu toplantõlarda CHP’nin örgütsel yapõsõ, programõ ve işleyişi ko- nularõnda bilgi aktarõldõğõnõ söyledi. Demirel’den açılım eleştirisi Haber Merkezi - 9. Cumhurbaşkanõ Süley- man Demirel, EkoEnerji dergisinin yaptõğõ söyle- şide “demokratik açõlõmõ” değerlendirirken hükü- meti eleştirdi. Demirel, “Açõlõm yapacağõz diyen- lerin niyetleri ne kadar hâlis, ne kadar iyi olursa olsun, yaptõklarõ işin neticesi orta yerde. Ülkenin sokaklarõ arbede yerine dönüşmüştür. Kan akma- ya devam etmektedir ve 40 bin kişinin ölümün- den sorumlu olan bir kişi Türkiye’de müebbet ha- pis mahkûmu olduğu halde, Türk siyasetinde önemli bir unsur haline getirilmiştir, o da İmralõ sakini. Bu devletin itibarõnõ azaltõyor” dedi. Sevigen, İşbaşaran’ı sordu Haber Merkezi - CHP İs- tanbul Milletvekili Mehmet Se- vigen Başbakan Tayyip Erdo- ğan’õn yanõtlamasõ istemiyle verdiği soru önergesinde AKP’den istifa eden Elazõğ Milletvekili Feyzi İşbaşaran’õn istifasõnõ gündeme getirerek, “AKP Milletvekili Feyzi İşba- şaran’õ, emniyetle ilgili isten- meyen bir bilgiyi açõkladõğõ için mi ihraç ettiniz?” diye sordu. Emniyet içindeki tarikatlar ya da diğer gruplarõn kimler olduğunu soran Sevigen, Erdoğan’a, “İş- başaran’õn polisle tartõşma anõ görüntüleri kimler tarafõndan çekilmiş ve medyaya kimler tarafõndan servis edilmiştir? Bu, bir komplo mudur? Eğer öyleyse bu uyarõyõ diğer vekillere de göz dağõ vermek için mi yaptõnõz?” sorularõnõ yöneltti. Kaplan: AİHM’ye gidilecek İstanbul Haber Servisi - Barõş ve Demok- rasi Partisi (BDP) Şõrnak Milletvekili Hasip Kaplan, DTP’nin kapatõlmasõ kararõnõn hukuki değil, siyasi bir karar olduğunu öne sürerek “Parti tüzel kişiliği ve yasaklanan 37 kişi adõna Avrupa İnsan Haklarõ Mahkemesi’nde (AİHM) dava açma hazõrlõğõna başlanmõştõr” dedi. Kap- lan, BDP İstanbul İl Başkanlõğõ’nda düzenlediği basõn toplantõsõnda, kararõn 20 gün gibi çok kõsa bir zamanda Resmi Gazete’de yayõmlanmasõnõn düşündürücü olduğunu söyledi. Meclis’te ‘izinsiz’ CD aranması ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - CHP Kõrklareli Milletvekili Turgut Dibek, “üzerinde ‘Anadolu İslam Cumhuriyet Anayasasõ’ yazan CD’nin milletvekillerine dağõtõlmasõ ve bu CD’lerin aynõ gün akşam mesai saati sonrasõnda milletvekili odalarõna izinsiz girilerek toplanma- sõnõ” bir soru önergesiyle Meclis gündemine taşõ- dõ. CHP’li Dibek, TBMM Başkanõ Mehmet Ali Şahin tarafõndan yanõtlanmasõ istemiyle verdiği soru önergesinde “29 Aralõk 2009 Salõ Günü Meclis’te milletvekillerinin tümüne üzerinde ‘Anadolu İslam Cumhuriyet Anayasasõ’ yazan bir CD dağõtõlmõştõr. Dağõtõlan CD’ler aynõ gün ak- şam mesai saati sonrasõnda, Meclis’te görevli ida- ri personel ve yöneticiler tarafõndan milletvekille- ri, sekreterleri ve danõşmanlarõ odalarõ terk ettik- ten sonra odalara izinsiz bir şekilde girilerek oda- lar aranmõş, milletvekillerinin çekmeceleri karõş- tõrõlmõş ve bulunan CD’ler alõnmõştõr” dedi. Perinçek beraat etti ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - İşçi Partisi (İP) Genel Başkanõ Doğu Perinçek, Hrant Dink cinayeti sonrasõnda, eski Emniyet Genel Müdürlüğü İstihbarat Daire Başkanõ Ramazan Akyürek hakkõndaki sözleri nedeniyle Ankara 17. Asliye Ceza Mahkemesi’nde yargõlandõğõ da- vada beraat etti. Perinçek, Dink cinayeti konu- sunda 31 Ocak 2007’de basõn toplantõsõ düzenle- miş, Akyürek basõn toplantõsõnda hakkõnda kul- landõğõ ifadeler nedeniyle Perinçek hakkõnda, “kamu görevlisine hakaret” ve “adil yargõlamayõ etkilemeye teşebbüs” suçlarõyla dava açmõştõ. İtfaiyeye baskın iddiası İstanbul Haber Servisi - Aralarõnda Be- lediye-İş Sendikasõ 5 No’lu Şube Başkanõ Ni- hat Altaş’õn da bulunduğu 20 kişilik bir gruba Avcõlar’da saldõrõda bulunuldu. İBB, saldõrõya ilişkin söz konusu gruba suç duyurusunda bulu- nacağõnõ bildirdi. İBB’den yapõlan yazõlõ açõk- lamada, kargaşa sõrasõnda 3 kişinin yaralandõğõ kaydedildi. ÖDP Genel Başkanõ Alper Taş, it- faiye teşkilatõnõn özelleştirilmesini protesto eden itfaiyecileri ziyaret ederek destek verdi. ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Başbakan Yardõmcõsõ Bülent Arınç’a sui- kast iddialarõnõn ardõndan Ankara Sefer- berlik Bölge Başkanlõğõ’ndaki kozmik odalarda “devlet sırrı” niteliğindeki bel- geleri incelemeye başlayan Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi Hâkimi Kadir Ka- yan’õn aracõnõn izlendiği ihbarõ üzerine, başkentte birisi askeri plakalõ iki araç po- lislerce durduruldu. Araçlardan askeri per- sonel çõktõ. Alõnan bilgiye göre, polise hâ- kim Kayan’õn izlendiğine dair bir ihbar ulaştõ. Terörle mücadele ekipleri, ihbara konu edilen sivil plakalõ aracõ, Uğur Mumcu Caddesi üzerinde durdurdu. İçin- de üç kişi bulunan araç polislerce aran- mak istendi. Bu kişilerin askeri personel olduklarõnõ söylemesi üzerine durum mer- kez komutanlõğõna bildirildi. Polisler araç- ta arama yapamadõ. Daha sonra olay yeri- ne aralarõnda bir albay ve bir yarbayõn da bulunduğu çok sayõda askeri personel gel- di. Sivil giyimli er olduklarõ belirtilen 3 kişi aynõ araçla birlikte merkez komutanlõ- ğõna götürüldü. Bu arada, terörle mücade- le ekipleri, askeri plakalõ bir başka aracõ da Mamak Caddesi’ndeki PTT şubesi ya- kõnõnda durdurdu. Araç ve içindeki 4 kişi gelen askeri görevlilerin eşliğinde merkez komutanlõğõna götürüldü. NTV’nin habe- rine göre, Genelkurmay kaynaklarõ olayõn yanlõş anlamadan kaynaklandõğõnõ belirte- rek, söz konusu personelin idari görevle bölgede bulunduğunu, hâkime teknik ta- kip ya da izleme gibi bir durumun söz ko- nusu olmadõğõnõ açõkladõ. Hâkim izleniyordu iddiası Ankara’da ihbar üzerine birisi askeri plakalõ iki araç polislerce durduruldu Kozmik odadaki belgeleri inceleyen hâkim Kayan’ı izlediği iddiasıyla polislerin durduğu araç ve içindekiler askerleri görevlilerce merkez komutanlığına götürüldü. (AA) Kanadoğlu Özgenç Jandarma da ‘JİTEM yok’ dedi Sevigen
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle