18 Mayıs 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
1 OCAK 2010 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER 7 DÜZ YAZI ORHAN BİRGİT Arı Kovanına Çomak Sokulunca.. Biz, Başbakan Yardımcısı Arınç’a suikast yapmakla görevlendirildikleri, suçlandıklarını sanıyorduk. Meğer, Ankara Cumhuriyet Savcılığı Kozmik Odadaki sekiz subayı, “Hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı isyan, anayasal düzeni değiştirmeye çalışmak ve silahlı örgüt kurmak” suçlarından ötürü sorgulamış. Dünkü gazetelerde bu konuda çeşitli haberler vardı. Seferberlik Tetkik Kurulu Ankara Bürosu’nda görevli subayların kiminin sorgulamasının dört buçuk saat ayakta tutularak yapıldığını yazanları da, yakalandıkları zaman bileklerinin polisler tarafından kelepçelendiğini verdikleri ifadelerden naklen anlatılanları da okumuş olmalısınız. Genelkurmay’ın öteki adı mı? Bu tür soruşturmalardan en başından beri bire bir haber almayı başaran ve o duyumlara dayanarak haber ya da yorum yazan cephenin gazeteleri, kelepçeli iki albay ve öteki subayların Genelkurmay Başkanlığı’ndaki çalışma bürosunda delil aratan savcılar ile terörle mücadele polislerinin yaptığı girişimi okurlarının ilgisini daha da çekmek amacıyla “Darbenin Merkezine Seyahat” türünden başlıklarla vermiş olmaktan dayanılmaz keyif aldıklarını gizleyemiyorlardı.“Kozmik Oda’dan ne çıkacağı”nı köşelerinde sorgulayanlardan mümtaz bir yazar, “suikast iddiaları doğruysa kuvvetle muhtemeldir ki, belgesi bulunacaktır” yorumunu yapıyordu. Yılın son günü olan dün öğlen saatlerinde, devlet bürokrasisi henüz yeni yıl kutlaması için hazırlık moduna girmeden gelen haberler, çarşamba gününün ilk saatlerindeki açıklamalardan farksızdı. Suçlama var delil yok Yani, soruşturmayı yürüten cumhuriyet savcısı, harekete geçmesini sağlayan gerekçedeki suçlamaları o sekiz subayla ilgili kılacak belgeleri bulamamıştı. Bu nedenle de şüpheli sekiz subayın beşi savcı tarafından, geri kalan üçü de Ankara 14’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’nin nöbetçi yargıcının verdiği karar ile serbest bırakılarak, yeni yıla çoluk çocukları ile birlikte girme olanağına kavuşmuşlardı. Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’nın önüne, hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüs, silahlı isyan, anayasal düzeni değiştirmeye çalışmak ve silahlı örgüt kurmak gibi suçlamaları götüren Ankara Emniyet Müdürlüğü’nü harekete geçiren duyumların sahiplerinin bu sonuçtan sonra yeni kanıtlar bulmak için var güçleri ile çalışmalarını sürdürürken Bülent Arınç’ın arı kovanına çomak sokulma benzetmesini hatırlamamaları beklenemez. Gerçi Sayın Cumhurbaşkanı, olup bitenlerin bu aşamasında Silahlı Kuvvetler’e haksız yakıştırmalar, rahatsız edici değerlendirmeler yapılıyor sözleri ile sadece Devletin başı olarak değil; TBMM’yi de temsil ederek Türk Silahlı Kuvvetleri’nin Başkomutanı olmanın gereğini yerine getirmiş oluyor. Ancak Sayın Gül, kurumların yıpratılmaması için keşke daha öncelerden ve kesin tavır koyarak harekete geçebilseydi. Kelepçelenen albaylar Bugün itibarı ile soruşturmayı yapan adalet makamlarının önüne yeterli delil gelmediğini bizzat o makamlar söylüyor. Ama aynı makamlar, önlerine şüpheli sıfatı ile getirilmiş olan subayların bileklerine kelepçe vurulmuş olmasından dolayı, Ankara Terörle Mücadele Polisleri için suç duyurusunda bulunmaya gerek duymuyorlar. Diyarbakır Adliyesi’ne getirilen kimi belediye başkanlarına plastik kelepçe uygulandığı için ayağa kalkanlar, sekiz subayın uğradığı muamele karşısında suskun kalıyorlar. Bu soruşturma başlarken, Bülent Arınç ve AKP medyasının yarattığı fırtına öylesine etkili mesajlar vermiş olmalı ki, kamuoyu bir askeri birimi, kuruluş amacı ülkede terör estirmek, kardeşi kardeşe düşürmek için oluşturulmuş ve bugün de o misyonu sürdüren özel bir güç gibi görmek için adeta şartlandırıldı. Seferberlik Tetkik Kurulu adına 1970’li yıllarda yürütülmüş işlerin bugün de sürdürüldüğü varsayımlarının savunucularından, 12 Mart sonrasında ve 12 Eylül döneminde TSK’de egemen olan cuntaların cumhurbaşkanı seçtirmek için nasıl harekete geçtiklerini, komuta kademesini oluşturanların o cuntalarda görev aldıklarının gizlenmediğini bilmeleri beklenilirdi. Koskoca bir yılı kendi öz kurumlarımızı birbirine düşürerek, kendi değerlerimizi temelsiz suçlamalarla tutuklayarak harcadık. Aynı yanlışları 2010’da da sürdürmek kime ve ne yarar sağlar ki? Faks: 0 216 302 82 08 [email protected] İstanbul Haber Servisi - İstanbul 13. Ağõr Ceza Mahkemesi, Danõştay davasõ sanõğõ Osman Yıldırım ile Ergenekon davasõ sanõğõ Ümit Sayın’a Terörle Mü- cadele Kanunu gereğince koruma sağ- lanmasõ için, İstanbul Cumhuriyet Baş- savcõlõğõ’na yazõ yazõlmasõna karar ver- di. 13 sanõğõn tahliye talebi reddedildi. Mahkeme, birinci Ergenekon da- vasõnõn bu yõlki son oturumundaki ta- lepleri saatin geç olmasõ nedeniyle de- ğerlendirmemişti. Mahkeme ara ka- rarõnõ dün açõkladõ. Mahkeme Başkanõ Köksal Şengün ile üye yargõçlar Ha- san Hüseyin Özese ve Sedat Sami Haşıloğlu arasõnda sanõklarõn tahli- yeleri konusunda görüş ayrõlõğõ ya- şandõ. Şengün daha önce sanõklar Muzaffer Şenocak, Emin Gürses, Kemal Kerinçsiz, Hayrettin Erte- kin, Hüseyin Görüm, Erkut Ersoy, Muhammed Yüce, Selim Akkurt, Hikmet Çiçek ve Nusret Senem’in tahliyesini istemişti. Şengün, son ka- rarõnda bu sanõklarõn yanõ sõra sanõk- lar Mehmet Demirtaş, Zekeriya Öztürk ile İsmail Yıldız’õn da tahli- yesini istedi. Özese ve Haşõloğlu ise bu sanõklarõn tutukluluk hallerinin devamõ yönünde görüş bildirdiler. Böylece sanõklarõn tahliye talebi oy- çokluğu ile reddedildi. Mahkeme heyeti Ankara 11. Ağõr Ceza Mahkemesi’nden incelenmek üzere istediği ‘Öcalan dosyasının’ bir örneğini aldõktan sonra dosyanõn mah- kemesine geri gönderilmesini de hük- me bağladõ. TOKİ’zedelere örnek karar ŞAHAP AVCI ALİAĞA - Başbakanlõk Toplu Konut İdaresi’nin (TOKİ), konutlarõ sözleşmede belirtilen tarihten sonra teslim etmesi nedeniyle yargõya başvuran yurttaşlar, kurumdan tazminat almaya hak ka- zandõlar. İzmir’in Aliağa ilçesindeki TOKİ ko- nutlarõndan alan 38 kişi, konutlarõn sözleşmede be- lirtilen tarihten 18 ay sonra teslim edildiği ge- rekçesiyle açtõklarõ davayõ kazandõlar. Yargõtay 13. Ceza Dairesi’nin kararõnõn ülke genelinde benzer durumdakiler için örnek oluşturduğu vurgulandõ. Aliağa’da TOKİ tarafõndan yapõmõna 2006 yõlõnda başlanan 550 konutun inşaatõ, yüklenici firmanõn iflas etmesi nedeniyle yarõm kalmõş, teslim tari- hinden 18 ay sonra sahiplerine verilebilmişti. Destek eylemi 301. gününde Sivil toplum kuruluşları temsilci ve üyeleri ile gaze- temiz okurlarının, her per- şembe günü Şişli’deki gaze- temiz bahçesinde gerçek- leştirdikleri eylemde, gaze- temiz Ankara Temsilcisi, yazarımız Mustafa Balbay ve aydınların serbest bıra- kılmasını istediler. Eylemin ardından topluluk, yılbaşı çekilişi gerçekleştirdi. Çe- kilişi kazanan Kuva-i Milli- yecilerden Birol Balta’ya (80), işlemeli bakır tepsi su- nuldu. (SERKAN YILDIZ) CHP’den istifa İstanbul Haber Servisi - Keyveni Catering Yönetim Kurulu Başkanõ Sadık Çelik, yaptõğõ yazõlõ açõklamada, “Cumhuriyet Halk Partisi Kâğıthane İlçe Başkanlığı’na üyelik başvurusunda bulunmadığım halde, üye olduğumu öğrendiğimden partiden istifa ediyorum” dedi. Tahliye çõkmadõ Ergenekon davasõnda ara karar açõklandõ CMYB C M Y B
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle