Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 7 HAZİRAN 1996 CUMA
14 KULTUR
Erdağ Aksel'in 'Gücün Geriye Dönüşü' isimli sergisi İngiltere'de Delfina Trust galerisinde açıldı
Heykeflerle insanlann ilişkisiHAS\N BILENTKAHRAMVS
- Gtrilim nesnelerinden bu \ana \apıt-
lanıun hemen tümunun arkasımla \aşa-
mm tıını ilişkilerini kucakla\ an bir anla\ LŞ-
la ele aiınniüj bir "snaiar >aklaşım \ar.
Hele gunluk\a$anıın dokunulmazlıkla ko-
runmak istcncn ilişkilerini tartıştığında bu
snasalm do/u artıvor. Ne dersin?
ERD\Ğ \KSEL-Doğıuherhalde ku-
çuk bir anekdot Bundan I6-1"7
\ıl once
bırlıkteçalı$tığımhocamı bulupkataloğu-
mu kenditine gonderdığımde bana \az-
dığı mektupta "Sen her zaman bir politik
harvandın" demı^tı Demek kı dıvorum
o zaman da \aptıgım ı>lere sıçramı^ bo>-
le bırbovut \ardı Sı\a»al ka\ramının ıçı-
ne kadın-erkek ılı^kısı dahıl heı $evı ko-
yarsak. e\eı bo\le bir olgudan ^ z açıla-
bılır BuriLin gıderek bıraz daha sertleştığı-
nıdu^unuvorum Bu son sergı ozellıklebı-
ıazbo\leoldu Fakat bırtek kodlu tek bn
anlamlı tek bir mesaılı bir tanımlamadan
da kaçmnorunı tabıı Bunun kı^iselle ke-
M>en bir sıya^al olmaM gerekır
-Eduard Lucıe-Smıthsonkitabındast-
ni değerlendirirken, arto po\cra nın bir
uzaııtısı olarak gordüğünü sojlüyor. Bunu
ne kadar kabııl edhorsun?
AKSEL-kendırm bo\letanhlebır\er-
le oturtmasa genc kendımı \eıkılı gormu-
vorum ama. \apilan ısin doğaM\la \anı
kendı kendıne a\akta duran bıı \apıdan
Mzedı\orum Burada reMmden çok. temel
bır rarklılık soz konusu Cunku he\kel
kendı ıçınde avakta durabılmek zorunda \ e
bunun ıçın de mutlaka bır \apı\a gerek>ı-
nımı \ar \e bo\le bır >e\ kesinlıkle once-
den planlamavı gerektınvor Bu nedenlede
dışa\urumu malzemedcn ba>ka bır vcrde
aramak gerekır Buna kar^ılık da bu ıhtı-
\açladı>a\urumun engellenmeMiıın orta-
\a çıkardıgı bır genlımle ba^lanıvor ışe
Kendılığınden (-.pontan) ıtade\le planla-
nan ıfade arasındakı genfrmdır bu
- \alnız son olarak şimdi İngiltere">e gö-
furdüğun \e ılk kez Shah-Be\az"da açılan
sergi>igörduğumdeikişe\ duşunnıuştüm:
Birineisi. kla->ık' birhe> kelanla\ışındadi-
rendiğini de gordum. Sen. hasba\ağı. bir
kurgu>a, plana, tasanma \e surece da\alı
bir he\ kel orta> a ko\ u> orsun. Bu ikisi ara-
smdaki ili')kı\i nasıl kurmorsun? İkincisL
bununla birlikte bır t,c\ re oluştıırma\a
da>anan işlerin \ar \e anianıı bir kurgunun
içinden geçirerek ofuştunnorsun.
AKSEL -Bu deta bu avakta dıırma \e
İşlerin mekanla
kuracağı ilişkn i sadece o
o/.gul mekânın fi/iksel
oğelerine
daıandırmanın
sınırlaucı \esığ
olabileceğini duşundum.
Bunu nasıl \aptım?
flkin he\ kele
dönuşturerek \aptım:
\ani. 'o' mekânın
fiziksel (izelliklerinden
pkanlıp taşınabiür. u
mekânın içinde \er
değrçtırebılir. M>s\<Hojık.
psikolojik. shasal
mekânlanıı butunu ulan
nıekâna dair olsun
istedım. İlişkni \alnizca
mekânla değil ınsanlarla
kurmaliMm dedim.
\apı sorunlannı bıraz gerıve <,ektım Bu-
nun ılk nedenı bu sergının tarklı tek tek
heşkellerden oluşmasına kar^ılık tek bır
hevkel olarak du^ıınulmesi Dola\iM>la
bu.sovledıöıngıbı bırenstalaN\on Fakat
bu herlıalde <,ok kı^isel kaşgılardan ka\-
naklanan bır sonuç Ben butun eğıtımımı
enitalasvonun (,ok moda olduğu "sıcak"
\ a^andığı \e o\ le vapıldığı bır donemde \ e
ortamda tamamladım Bu anlamda bol
mıktarda ı^ler urettıkten sonra doğrudan
mekanla ılı^kılı. hatta daha nıınımal mal-
zeme\ le bura> a geldım \e burada tarklı bır
çe\re\leılı^kı\egırdım Eger>aptıgım ı^-
ler çevrevle ılı^kılıv'.e \a>adığım çevrevı
bunun dı^ında\mış gıbi tutamıvorum
Ben ı^lenmın he\kel olmalannda. ta-
sarlanniı^ olmalannda ısraredıvorum hat-
ta. henı du^unsel hem fiziksel çaba gerek-
tırmelennınonemlıolduğunudu^unmeye
baijladım Bunun da gene ya^adığım or-
tamlabırılışkisı \ar Sonuç olarak. he\ke-
lınçe\reM\leolan ılüjkisının sadecetızık-
sel olmadığını du^unuyorum Fızıksel me-
kânlar zaten dış gorunumle benzerdırler
ınsanın elbısesı gibıdırler Ama. o meka
nında n,ınde olduğu daha genı^ bır mekan-
dan •-oz edebılırız kı. he\keller orasisla
ılı^kı kursun ve orava gondernıede bıılun-
^,un ı>tıyorum. bu psikolojik bır mekân ola-
bılır. sıyasjl mekânolabılır "'O'lerden, hat-
ta 6<)'lardan ben ınsanlar fizık mekana mu-
dahaleedıyorlarvegoriel sanatla uğra^an
bınsı ıçın bu çok heyetan \encı ama bu-
nun sınırları oldugunu da du^unu\orum
- Mekâna mudahale etmek o mekânın
oluşturduğu ıktidan da parçalayan. o ikti-
dara mudahaley i de getiren birşeydir. Do-
layısıyla mekinı kıırup çozduğun zaman
yeni bir iktidar da oluşturnuış oluyorsun.
\zönce bu serginle iiişkili olarak "Sıy asal
bırboyutu >ardedimama.unuaçnıak\e
bir"ıktıdar"sonııısalıolduğunadeğinmek
istiyorum. Gücün kendısı aslında \eryüzü
kurulalı beri kurucu öğesi hem de ikfkJa-
nn temel sonucudur."GucunGenvedonu-
>u isimli bir sor^i iktidarla doğrudan iliş-
kileniyor. Bu olçekte duşumılduğunde me-
kân kurmak. çö/mek nasıl bir aıılam ifa-
de ediyor sana?
\KSEL - Turkıye'ye donıneden once
\ aptığım ışlerde bu sorunsal gundenıe gel-
mı^tı Turkıye'ye donunce mekanla ılgılı
dramatık bırdeğı^ım oldu. ba^ka bır kul-
turde ya^amaya ba^ladım kı. o da bennn
mekanımdı B'ıranlamda -Nmerıkan ıneka-
ııının kar^ısına geçmı? bır Tıırk mekânı
soz konusuvdu Mekân benım ıçın galen-
ler \e kondorlar olmaktan ote anlamlar
dolayısıyla da ba^ka ıktıdarlar ıçınde ba-
rındıran bır ^ey oldu l^lenn mekanla ku-
racağı ılıijkıyı sadece o ozgul mekânın tı-
zıksel oğelenne dayandırmanın binırlayı-
cı \e Mg olabıleeeğın? du^undum
Bunu nasil yaptım ' Ilkın heykele do-
nuşturerek y aptım. \ anı 'o' mekânın fızık-
sel ozellıklerınden çıkanlıp ta>ınabılır o
mekânın ıçınde yerdeğı^tırebılırozgul ola-
rak herhangı bır galende değıl de buıa\a
!>os.yolojık. psıkoloıık sıvasal meknların
butunu olan mekaıu daır olsun istedım
Bunu yaparken ku^kusuz fiziksel bazı nes-
neleruretıyorsun Bunesneleı sergılendık-
len mekanla bır ılı^kıye gırıyorlar Onu da
gozardı edemezdım O zaman »oyle bır
çozumegıttım kı. halâ suruyor \ladem kı
bu nesneler bır mekânda sergılenecekler
\e ınsanlar tarafından ızlenecekler ohal-
de ben ılı^kıv ı yalnızca nıekânla değıl ın-
sanlarla kurmaliYim dedım Genellıkle
sergı mekânlan avaktadola^an ınsanlarta-
rafından gezılıyorlar Benım ı^te bu tote-
ınık antropomorfık dıyebıleceğımız. se-
nın mınımal dedığın ınce. uzun ı^lenm bu
bağlamda pratık bır çoziım oldu. Onlan
verle^tırme sırasinda o fiziksel mekanla
ılgılı bır takım kararlar \enyordum ama.
he\ kellenn v apımında oncelık bu kararlar
değıldı
Onlar ıkıncı derecede bır onem arz edı-
vordu >alnızca hevkellerle insanlann na-
sıl ılii,kı kuracağın bes, ai}ağ! be!> yukan.
heykellenn formunu belırlıyordu
- Bu ser«i\ i «e/ip çıkan insan \arolan ik-
tidarın getirdiği ılişkilerin sarsıldığı. parça-
landığı, yeniden kurulduğu bir alanı terk
ediyor ama. bu. sanafın içinden yapılıyor.
Sanatın kcndisi de bir iktidar oİuşturma
duzlemi değil mi?
\KSEL - kesin kesın zaten buıadakı
iktidar "retour de force"dakı iktidar an-
lamları ıçınde kesinlıkle benım ıktıdanm
da soz konusu Bunu hıç gızlemenın. sak-
lamanın alemı vok Ben bu tanımı kullan-
dım Oradakı "fors" kelımesi çe^ıtlı guç-
lere isaret ederken onian n bır tanen de be-
nım ıktıdanma ışaret ediyor
- O zaman bu yalnızca. eski tabirleıie, on-
lann yalnızca tt-Npitu tasv iri, te^hiri mL yok-
sa ay nı zamanda da tcjnhi mi (kesilip bı-
çilnıesi mi)? ama. şimdi bır iktidar işareti-
ni soz konusu ettiğimizde, bu bir iktklara
karşı bir başka iktidar onermek mi olmak-
tadır?
AKSEL-Hayır, senın sozettığıntespıt.
tesnh \e teshın aslında ıç ıçe orgulenmiş.
uçlu bır saç orgıisu seklınde goruyorum
Aslında bır tanesi kesinlıkle değıl, hepsı
bırden. hatta fazlasıy la ba^ka !>ey lerde \ar.
ama ben kendımı bır şeyı gostermek gıbı
bırmisyonla sinırlamıyorum Oyle bırid-
dıanı yok
- Gerçi sen farklr mekânlar için iş yap-
mıyorum dedin ama. bu işlerin içinde ya-
şanan ülkenin iktidarlany la \e onlann e\-
renselliğiyle bir ilişkisi \ar. Onlan İngilte-
re'ye taşıyıp orada baktığın zaman nasıl
bir şe\ ortaya çıktı?
AkSEL-Farklı bırsey çıktı Bırazken-
dımı buranın ılişkılerı oraya tasinmışgıbı
hissettım Tabıı. beyaz kutu ıçınde. bırızo-
Lis\on ıçınde sergılendığınden çok garıp
olmuyor Bırdenbıre baska bır dunyanın
ıçıne gınvorsun ama. kapıdan çıktıktan
sonra işler bıraz kanşnıaya ba^lıyor Ger-
çı i'jlenn ıçındekı iktidar yalnızca Turkı-
ve'nın çok ozgul ıktıdanna ı^aret etmedı-
ğı ıçın İııgıltere'dekı çevreyı elleyen yan-
ları da \ar Gene de kesinlıkle ba^ka bırye-
redegondenneyapıvor\ebırolçudeTur-
kı\e"yıtasimak gıbı bırse\ededonuş,uyor
Aldo Mondino: Bir ressam, Mevlana gibi olnıalı'
SEZA SİNANLAR
Italyan ressam Aldo Mondi-
no'nun sergisi. Topkapı Sara\ı
Ala\ kosku'nde de\am edıyoı
H ABITART etkınlıklerı ıçınde'yer
alan sergılerden bın olan Mondi-
no nun sergisi. 16 hazıran tanhıne
kadar surecek
-1980 Mhndan beri Doğu \e Do-
ğu'nun oğelerı uzerinde çaiışıyo-
runı. Sanırım bu ilgi 1800'lerin so-
nu ile 1900'lerin sonunda yani şim-
dilerde yaşadığımız yönelimle de
bağlanhlı" sozlerıyle bu sergisin-
dekı resımlerı hakkmda bır yerde
ıpucu \eren sanatçı çeijitlı yolcu-
luklaryapank Doau'ya ılı^kın bıl-
gılerını aıttıtmis Ilk olarak Fjs a
sonra Fılıstın'e ve Kudus e gıtmis
son olarak da Turkıye'ye gelerek
çalısmalannı burada surdurmuş.
Bu sirada buyukbabasının bır sure
ıçın tstanburdayasadığım oğrenen
Mondino. Turkıye uzerıne daha
fazlayoğunla^mayı ısteyerek Iznık
çınılennden. Me\ le\ ı semahlanna
mınyaturlerden padışahiarın ozel
hıkâyelerıne kadar bırçok konuyu
arastırmis
"Resim yapmak benim için bir
ibadet. Ruhun annması >e boşal-
ması. Bu. \le\ lana dada\ar.Z^ıten
beni en çok etkileyen de onun dan-
sı \efelsefesidir" dı\en sanatçı sa-
dece Osmanlı değıl bır çok mıstık
kulturden etkılendığını belırtıyor
Ozellıkle ılaılendıöı \le\ le\ ı sc-
mahları ıçınse "Tam bir trans anı
oluşuyor. Bir el açık ha\ada. bir el
yeredoğru.aşağıda. Birahp-\erme
hali \ar. \e zinin. ne kadar boşolur-
sa o olçude gıiçlu bir aktanm >aşa-
nı\or"dıyor Semahta dans eden
kisinın ruh halının \e yarattığı ha-
\anın.oanda hemen ızleyıuye bu-
laşmasının resinı ıçınde mumkun
olabileceğini duşunen sanatçının
ağırlık verdığı konulardan bın de
padı^ah portrelerı
Mondıno'nun sergisinde en dık-
kat çeken çahsmasi. uzaktan bakıl-
dığında herhangı bır halıdan avır-
manın mumkun olmadığı suntadan
bıryapıt Gozbozukluğuolan(mı-
\opı sanatçı. bırgun yolda bırhalı
parçasi goıuı >aklasip baktığında
ıse gorduğunun bıı suııta parçası
olduğu anlar Bu yanılsamadan al-
dığı ılhamla da sunta uzerıne yıne
sunta \e tala^ parçaları yapıştıra-
rakpuruzlubıryuzeyeldeeder Çe-
sitlı Turk halılarından motıtler çı-
zıp bunları boyayarak uzaktan ba-
kıldığında halı hissını \eren bu ya-
pıtı hakkmda bır anısını da anlatan
sanatçı. bu kez eserı sergılendığı
galende gorup halı zannedeıek al-
mak ıçın fıyatını sormak nıyetıyle
galenyegelen bır Ingılız halı kolek-
sıyoncusundan sozedıyor
Son olarak ly ı bır ressamın tanı-
mını \apan sanatçı. ressamı Me\-
lana'ya benzeteıek~Bence bir res-
sam. yeteneğe >e konsantrasyona
sahip olmalı. Me\lana gibi" dıyor
BEYAZPERDENİN AROINDAKİ KENTLER
HABITART ULUSLARARASIFİLM FESTİVALİ
BEYOGLU ALKAZAR SINEMASI / 245 73 83
7 HAZİRAN CUMA 8 HAZİHAH CUMAKTESİ
12.00 HİÇDERTDCĞİL 12.00 ELDORAOO
15.00 lAŞKAUtMIN AMERKASI 15.00 ERKEĞIM
19.00 HİÇDERT DEĞİL 19.00 ELOORADO
21.30 TANGO ARGENTINO 21.30 ERKEGIM
24.00 Ge<eytınsı Sınemosı
KENT YASAMI
BEYOĞLU AVRUPA SİNEMASI / 245 73 83
7 HAZİRAN CUMA 8 HAZİRAN CUMARTESİ
I 12.00 BULUTTAN CENNET 12.00 SEVİMU FAHİŞE
1 5 . 0 0 SEVİMU FAHİŞE 1 5 . 0 0 AMERIKAU ARKADASIM |
j 19.15 BULUTTAN CENNET 19.15 SEVİMU FAHISE
I 21.30 SEVİMU FAHİŞE 21.30 AMERIKAU ARKADASIM I
ORTAKÖY FERİYE SİNEMASI / 236 28 64
7 HAZİRAN CUMA 8 HAZİRAN CUMARTESİ
12.00 YAŞAAUN İÇİNDEN 12.00 SONUN BA5LANGKI
15.00 GÜZELUKÇAĞI 15.00 SEVGININ GUCU
18.00 SEVDİĞIM MEVSİM 18.00 SEVGININ GUCU
21.00 UCUZROMAN 21.00 YASAMIN İÇİNDEN
AJLMAN KÜLTÖR MERKEZİTEUT0P11A SAUMIU (249 45 82)
7 HAZIUN CUMA< 14 00 Ankonı r Seviycnıın Cet> Uk Tonhe Gomuluytmı.
19 00 Koyokoy larlabaıı Tarloba)''Bır Dakıkalık Odûllû Kenl Fılnlcrı
Abnan KMUUT Merkezı Teutonm Saionu'ndah gastenler ucre*ızdiT
TOPCU
t ü r s a k
'JİİİIÛBJÎİ
SANATODASI
VİTRİN
GÖSTERİSİ
4 • 14 HaztTun 1996
İSTANBUL
URBAMİZM
Proje (Berna Erkün)
Cemnl NKJMtHn Öktt» Sk Nol3/I
CrenkiyTet: (0216) 3SS 35 87
Dunfcu lonöo yofMİan Mnrtfi bin' w« b n ı
ARES
DEVRIM ERBIL
Sergisi
6- 30 Hazıran 1996
lenp Sok No 24
Tenerbahı.e Tel 11 62
AKSANAT
PRODUKSIYON
TIYATROSU
ABEIARD VE
HELOISE
Yazan Ronald Duncan
"Benzersız bır
sevda
oyküsü"
Çevırı
Zeynep Avcı
Yoneten
Işıl Kasapoğlu
Çevre Duzenı
Duygu Sağıroğlu
Muzık
Joel Simon
Oynayanlar
Tilbe Saran,
Cüneyt Türel
15 Hazıran'a kadar
Salı ve Cuma 19 30
Cumartesı 15 00 ve 19 30
Bılet fi/atları 300 000 TL
(AMort Exua «» J. Kart sttuplen ıçn
ZOILOOOTLıir)
AKSANAT
knkUI Cadd«s>
Bevoftu tsanbut
T t (H 12) 252 35 OM141
ERSOY AYYILDIZ
RESIM SERGISI
5 -22 Haziran 1996
Şehıt Adem Ya\ u/ Sok 12 Ki7ilay/A.\KARA
Başak Sıgorta Sanat GaleriM Ba^ak Sıgorta nın
bır kultur hı/metıdır
SELDA BAGCAN
AKBAIMK
HHBITflT'R HflRŞI DflH BRHIŞS v1
<.,BUU$IA(!
D
Habıfof II. ınsan gaşamında uerleşım boyuflonnı. sıvıl huruluşlarla bülDnleşereh farhşıııor
FOTOGRflFLflRLfl
DÜNOEN BUGÜNEİSTHNBOL
HENT VE VHŞRMfl KÜLTÜRÜ
"Bır HenHflsıl Bızım Olur?"
Bu soruuu bırçoh ınsan degışıh nedenlerie sorabılır
flma henhn asıı sstııplen hımlerdır htm hımlerden neler
behier?
Çozume lionelıH p ı onerıler ııeuı fıtorlef
M\ ve Vaşama Hulfuru panelınde fartışılıııof
Pfof Of Unsal OSHflV - Cengız BEHTflŞ - Buhef UZUHER -
lan ORBL - Muraî ÇELIHHHN honuşmacı olarrjh hahlacah
Von EnverERCflN
Muıdaf Gezen îınafıosu 8 Hazıran 1996 Cumaffesı saaf 15 00
Heı an degısen Isfatıtıul un değışımınf guzellıhlennı
saşKfıcılıliiafinı hâre hare ızleyelım
3-14 Hazıran 139G tarıHlen arasında sınema hahnda
(ÂpiTOL
12 Maymun
,3naT^z *ıa.e jer
rer CXJ,^k Dır te
akefen sonra Dunya njijsunun
(jzae 99 u yo* ofmuş ve ge'iye
Kalanlar da karandk ve penceres^
Dir yera lı sıgıra^nda yaşarnaK zo
unda ha m şfardır !"sanDgfunur
-adert belrsızdtr amk Kddefter
n degıçtır^ıek ıv
ın nsan af
îen
umutlar ofan zaman a sk sik r q
sadd'îar insanoğiunun geıecear
^urfjraü !mek tc n geTmı$teı v t
dtrr a^naya t'arar '.efeo bif orjp
L umadanu ly96 yıt«na gen oont:
-+ dö'ievJt!İ DM- yolcuii* yapac t*
r gon^Hu rtrjyışım gtre'ier S f
i jTidifar m^onhfca nsan
m J t
.
uıg Pnıfadetphta keniıntn aRr-Ja
iv*üi l-rf »tt suruurer D»İT" I Ü Ö ^
ıt (liiıkidrı gnn !]•• z ~)">"<
J yli I I K"i tUfjrldî - * ' »
çjfu i , ıpmaKt^ oWugu çaiıçnH
^ , ıf i ı*k a c ık , e oel4
" !^
ruuf i tKf r
: Kültür ?
* Sanat £
•; ılanlarınız ıçın >]
İ 293 89 78 ?
5 (3 hat) >;
KASET ve CD ÇIKTI
KIZILOERE Niye Çottın Kaşlannı
MEHMET EMMİ Yaylalar
İnceincebirkaryağar Gitme
Dost Uyan Yine haber gelmiş <uio
Meydan Sizindtr Vaz gazeteci yaz
Bilgi için Tel: 0212 / 527 61 28 M 4 U Ö R
AYDINLANMA
EMRE KONGAR
'Köşe Yazarlığının İşlevi'
ve 12 Maymun'
"Koşe yazarlığının ışlevı", TUYAP'ın Ankara Kıtap
Fuan programı ıçınde duzenlenmış bır "panel"
"12 Maymun" ıse şu sıralarda sınemalarda oyna-
yan bır fılm.
ilhan Selçuk ıle Fikret Bila'nın katıldığı panelı ben
yonettım
"Panel"den kısa bır sure sonra da "12 Maymun"u
ızledım
Bence, panel muhteşem, fılm de muthış ıdı.
• • •
Fikret Bıla, konuşmasında, basındakı sermaye te-
kelleşmesı ıle sıyasettekı lıder hegemonyasını dıle
getırerek bu ıkı oluşumun "bırbırlennı destekleyıcı"
sureçtekı korkutuculuğa dıkkat çektı
Bila'nın uzerinde durduğu tehlıke, bu ıkı oluşumun
"ıttıfak etmesı" halınde toplumda ortaya çıkacak (ya
da çıkmış) olan buyuk gucun. 'yonlendıncı' etkısıy-
dı
ilhan Selçuk, koşe yazannın ışlevının, toplumu ha-
berler konusunda bılgılendırmek. ahlak konusunda
aydınlatmak, bu amaçlar ıçın durmadan çalışmak ve
tekelleşmeye karşı bıreysel ozgurluğun aydınlığını ın-
sanlara taşımak olarak anlattı
Ozellıkle vurguladığı konu, koşe yazannın sadece
"doğrulardan" ve "gerçeklerden" yana tavır koyma-
sının yetmeyecegı, bu tutumunu gece gunduz suren,
bıtmez tukenmez bır çalışmayla desteklemesı zorun-
luluğuydu
Ben, açış konuşmamda Amerıkalı ıkı araştırmacı-
nın, Katz ve Lazarsfeld'm buldukları bırgerçegı, kıt-
le ıletışım araçlannın (medya) topluma yayımladıkla-
n bıldırılen, bazı kamuoyu lıderlennın yeniden yorum-
layarak halka aktardıkları bulgusunu dıle getırerek
koşe yazarlığının "evrensel" ışlevıne ışaret etmıştım
"Panel"m sonuna doğru yaklaşık 400 kışılık ızleyı-
cı kıtlesı ıle yuz yuze muhteşem bır etkıleşım kurul-
du.
Ben ızleyıcılerın çeşıtlı eğılımlennı ve duşuncelen-
nı soruyordum Onlar da el kaldırarak sayısal gerçek-
ler bıçımınde ıfade edılebılecek yanıtlar verıyordu
Bu muhteşem etkıleşımde hıç kuşkusuz Fikret Bı-
la ve ilhan Selçuk'un ızleyıcılen çok etkıleyen konuş-
maları kadar, salonu dolduran insanlann duyguları,
yanı sevgı ve guvenlen onemlı bır rol oynamıştı
Katıiıcıların çoğunluğu, Cumhurıyet okuru (sevgılı
Deniz Som'un deyışıyle CUMOK) ıdı ve ilhan Sel-
çuk'u dınlemeye geldıklerı anlaşılıyordu
• • •
"12 Maymun" Terry Gilliam'ın muthış bır fılmı
Bır "bılımkurgu"
Her fılmın bır "kendı gerçeğı" vardır bır de "top-
lumsal gerçek" Bır sanat yapıtının "gerçeğı" ıle bı-
zım toplumsal olarak, çevremızden algıladığımız ve
"en doğru gerçek" sandığımız gerçeklık her zaman
çakışmaz
Bu bırbırıne "çakışmayan" gerçeklık sendromu en
belırgın olarak "tarıh" ve "bılımkurgu" filmlerınde or-
taya çıkar
Terry Gıllıam kendı filmının "gerçeklığı" konusun-
da bıle ızleyıcıyı nefes nefese bırakıyor
Fılmın gerçeklığı acaba bızım toplumsal gerçeğı-
mızı yansıtan ve "paranoıd şızofrenı" ıle açıklanabı-
lecek bır temel uzerıne mı oturuyor, yoksa zaman
ıçınde seyahat etme gıbı, tumuyle çevremızdekı ger-
çeğe aykırı bır başka gerçeklığe mı''
Bu soru bana, gunumuz Turkıyesı'nın sıyaset are-
nasında yaşananları ve onu ızleyenlerın ıkılemını çağ-
rıştırdı Izledıklerımız gerçekse, toplumsal bır şızofre-
nıye mı tutulduk"? Yoksa, bır başka zamanın ve me-
kânın olaylarına mı tanık oluyoruz
9
izleyıcı zaman zaman. fılm gerçeğının egemen ol-
masını arzuluyor Aynen Turkıye Cumhurıyetı seç-
menlerının. son aylarda tanık oldukları sıyasal olay-
ları "hıçyaşamamış" olmayı ıstemelen gıbı
Fılmı ızlerken, yanımda, hem benden daha keskın
gorsel-ışıtsel ozellıklere sahıp hem de fılmı algılama
gucu benımkmden yuksek bır arkadaş gereksınme-
sı duydum Izledığım sahnelerı kendısı ıle konuşup
tartışmak ve hangı gerçeklığın geçerlı oldugunu da-
ha lyı anlayabılmek ıçın
• • •
Tum değerlerın altust olduğu, çevremızde olup bı-
tenlerı sankı bır "bılımkurgu" fılmı gıbı dehşetle ızle-
dığımız gunumuzde, hangı gerçeklığın geçerlı oldu-
gunu yanı neyın doğru neyın yanlış oldugunu bıze
kım gosterecek?
Sanıyorum. anlık ve evrensel gerçekhkler arasında-
kı çatışmanın doğru çozumunu bulan koşe yazarları
yarına kalacak. bulamayanlar ıse gunluk "koşelerın-
de" sıkışıp kalarak tarıhın karanlıklarında yok olup gı-
decektır
Her hafta. "ekran "da gozume ve kulağıma çarpan
yanlışlıklarla ılgılı yazdığım "nof'u, bugun "beyazper-
cfe"ye aktarıyorum "12 Maymun" filmınde Ingılızce
"addıctıon" sozcuğu altyazıda, "bağışıklık" dıye çev-
rılmış Oysa anlamı, çevırının tam tersı olan bağım-
lılık" ya da eskı deyışıyle "muptelâ" kelımesının ture-
tıldığı "ıptılâ" Boylece, filmın çok onemlı bır olayı, ız-
leyıcıye tumuyle yanlış aktarılıyor Ayrıca fılmın gaze-
telerdekı ozetı de fılmden alınacak olan keyfı engel-
leyıcı bır uslup ıle yazılmış Ithalatçı fırmanın dıkkatı-
ne1
K Ü L T Ü R • Ç İ Z İ K
K A M İ L M A S A R A C I