27 Kasım 2024 Çarşamba English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
"28 HAZİRAN 1996 CUMA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Gözaltına alınan parti yöneticilerinin avukatlan, 10 günlük gözaltı süresine itiraz etti Sım Saldk DGM'ce tutuldandıANKARA (Cumhurivet Bürosu) - "Kendi bayrak- lanna srngılı olunmasını isteyenler, başkalannın ba\- rağına da savgılı olmahlar"sözleri gerekçe gösterile- rek. •boJiiciiJük" siıçlamasına hedef olan eskı Demok- rasi Partısi (DEP) mılletvekıli Sırn Sakık. çıkanldıgı Ankara DGM cetutuklanarakcezaevine konuldu. Sa- kak, sözlerin kendisıne ait olmadığını söylemesine kar- şın. bazı yazarlann bunu kullanmava çalıijtığını belir- terek. "Aslında burada vargılanması gereken, bu hak- sızlığı vapan nıed>adaki ba/ı kurumlar olmalıydı" de- di. Olavlarla ilgilı olarak41 kışınıngözaltında bulun- duğu öğrenilirken. HADEP av ukatlan. gözaltı süresı- nin 4 temmuza kadar uzatılmasına itiraz ettıler. HADEP genel kurulunda Türk bayragının indırıl- mesı ıle ılgılı soruşturmanın sürdüğü bildirildi. Katıl- dığı bazı telev ız\on programlanndaki "Kendi ba>rak- lanna saygılı olurnnasını isteyenler. başkalannın ba\- ragına da savgUı olmaular" sözleri gerekçe göstenle- rek gözaltına alınan Sakık. dün sabah önce Adli Tıp Kurumu'na. daha sonra da Ankara DGM Sa\cısı Nuh • Sırn Sakık, sözlerinin medya tarafından çarpıtıldığını söyleyerek "Aslında burada yargılanması gereken, bu haksızlığı yapan medyadaki bazı kurumlar olmalıydı" dedi. Sakık, bayrak indirilirken divanı uyardığını belirterek, olayın engellenememesi üzerine olayı protesto ettiğini ve kurultayı terk ettiğini söyledi. Mete Yüksel'ın karşısına çıkarıldı. Yüksel'e ifade ve- ren Sakık. öğleden sonra çıkanldıgı mahkeme tarafın- dan tutuklama karan \erilmesi ûzerine cezae\ ine gön- derildi. Sakık. DGM'den cezaev inegötürülüşü sırasın- da gazetecilere yaptığı açıklamada. kongrede bütün medvanın önünde bayrak indirilirken divanı uyardığı- nı belirterek, olayın engellenememesi üzerine olayı protesto ettiğini \e kurultayı terk ettiğini söyledi. Med- yanın belli bır kesımının, sözlerini çarpıttığını savu- nan Sakık. "Başkalannın bayrağına saygı şeklindeki sözcüklerin bana ait ofmadığını sö>lememe rağmen ne hikmetse bu ülkede süreci bir >ere çekmeye çalışan. halklan birbirinc \ urdurrmava çalışan bazı katemşör- ler bunu kullanmava çalıştılar. Bırakınız kendi bayra- ğımızı. başka ülkelerin. başka dev lederin bayraklan- na da saygılı olmalıyız. Bunu söyledim" dıve konuştu. Sakık. tutuklanmasının çok önemli olmadığını ve ül- kede yaşayan herkesin kardeş olduğunu v urgulayarak şu görüşleri dıle getırdi: "Edirne'den Şırnak'a kadar bu ülke hepimizin. bir- likte yaşayacağız, ba> rağa sav gıb olacağız. Kimse halk- lan birbirinc vurdurtma şansına sahip olmavacak." Saktk hakkında. Terörle Mücadele Yasasfnın 8 1. maddesi uvarınca 1 yıldan 3 yıla kadar hapıs ve 100 milyon liradan 300 mılyon liraya kadar para cezası is- temiyle dava açılacağı öğrenıldi. Avukatlar dün An- kara DGM Başsav cısı Cevdet Völkan ile görüşerek iti- raz dılekçelerını sundular. Başvurunun ardından bır açıklama yapan Avukat Sedaf Aslanfaş. savcılıktan müvekkilleriyle görüşme ıstenıınde bulunduklarını belırterek. gözaltındakilerden 9'unun a\ ukat olduğu- nu, yasaların. avukatlann suç işlediklen savıvla kol- luk güçlerince sorgulanamamasını öngördüğünü v ur- guladı. Avukatlann sorgularının ancak cumhuriyet savcılıklarınca yapılabileceğını kavdeden Aslantaş, müvekkılleri ile görüşme ıstemlerinin başsavcıhkça sözlü olarak reddedildiğini bildirdı. Ablantaş. gözaltı süresinin Avrupa Jnsan Hakları Komisyonu"nun 'ma- kul süre'ölçütüne aykırı olduğunu da sav undu. DGM sa\cısı Yüksel. gazeîecılerin soruları üzeri- ne Türk bayrağını ındırdiği gerekçesıylegözaltına alı- nan ve teşhır edilen. ancak daha sonra tele\ ızyon gö- riintülerinde bayrağı indıren değıl. yerden toplayan kı- şı olduğu anlasılan ÖmerDovuran'ın serbest bırakıl- masının söz konusu olmadığını savunarak. "Herbel- ge,fotoğrafve göriintihü en ince av rıntısına kadar ele alıyoruz. Bu kişiyi soruşturma kapsamında degerlen- dirivoruz" dedı. 'Hukukta reform gerekli' ANKARA (Cumhuriyet Bürosu)-CHP tarafından ha- zırlanan cezae\ Ien raporunda. "cezaev lerinin teröriin kayna- ğı olmadığu infaz kurumlan- nın kendilerinden bekienen is- levi yerine getiremediği" \ ur- gulanarak reform hareketinın gerçekleştirılmesı içın, ulusal infaz polıttkasrnın saptanma- sı istendi. CHP Jstanbul Milletvekıli Mehmet Moğultay. Hatay ^Milletvekilı Arilla Sav. Balı'- kesır Milletvekıli Önder Kır- üile Bursa Milletvekıli \ahva Şimşek tarafından hazırlanan rapor, dün bır basın toplantı- sıyJa açıklandı. CHP Grup Başkanvekıli Önder Sav. ce- zaevlerındekı açlık grev leri- nin sadece bir dısıplın »orunu gibı vansıtılmaması gerektiği- ni vurgulavarak "Veni ölüm- ler. devleteölan giiveni ve inan- cı sarsacaktır. Adalet Bakanı ile göriişüp daha dınarlı dav- ranmasını istevecegim. Araya Barolar Birliği gibi tarafsız bir kurunı girebilir. inatlaşmava gerekyok" dıye konuştu. Mo- ğultav da "^'asalan bflmemek mazeret kabul edilmez" anla- yışının tartışmaya açılmasını isterken "Silahlı terörist, dağ -başındaki çobandan silahını dayay ıp yiyeceğini aüyor. Son- ra bu çoban. terör tutuklusu oluyor" dedı. Kadın ve çocuk cezaevlen kurulmamasının eleştırıldığı .raporda. terör suçundan hü- kümlü ve tutuklu say ısının ar- tışınadıkkatçekıîdı. Raporda. 1991 öncesi terör suçlarına 10 cezaevi aynlırken günümüz- de 46 cezaev inın terör suçlu- ları için ayrıldığı belırtildi. Raporda. "cezae> lerinin terör kaynağı" olduğu görüşünün yanlış olduğu belırtılırken toplumun infaz sıstemıne gü- veni kalmadıgı, infaz kurum- lannın bekienen ışlev lerinı ye- rine getiremediği vurgulandı. Ülke nüfusunun vüz binde 79'unun rutuklu ve hükümlü olduğunun belırtıldiği rapor- da, adli suçlulann sayısının 40 bin 942. terör suçlularının sa- yısının ise 8509 olduğu açık- landı. Raporda ayrıca Türkı- ye'de 38'i açık veyanaçık. 3'ü çocuk ıslahevı ve l'i çocuk cezaevi olmak üzere toplam 581 cezaevi bulunduğu bildi- rildi. Cezaevlerinde devam eden açlık grevleri, ölüm sınırına dayandı Ağar, tutuklu yakınlarıyla görüştü ALPER BALLI NECATİAYGIN A\K.\RA / İZMİR - Cezaev lerindeki açlık grevleri ölüm sınınna yak- laşırken Adalet Bakanı Mehmet Ağar, ilk kez tu- tukiu ve hükümlü yakınla- rıyla görüştü. Sorunlann ailelerle çözülebileceğini söyleyen Ağar. aynca açlık grevlerini yumuşatmak ıçin bır genelge yayımladı. Ağar. cezaevi personelin- den. tutuklu ve hükümlüler ile vakınlarına karşı onur kırıcı davranışlarda bulu- nulmamasını istedi. Ça- nakkale E Tipi Ceza- evi'nde 17 kişinin kısmı felç durumuyla karşı karşı- ya olduğu belirtilirken. Buca Cezaevi"nde de avu- kat ve ailelerin tutuklu ve hükümlülerle görüşmeleri yasaklandı. Mayıs genelgelerinin miman Adalet Bakanı Ağar. açlık grevlerinin başlangıcından bu yana kendisiyle görüşmek iste- ven tutuklu ve hükümlü yakınlanyla ilk kez görüş- tü. Ailelerin temsilcisi Sü- leyman Cür, Gülşah Tağaç ve Nezahat Alanbay ile gö- rüşen Agar. daha sonra ga- zetecilerin .sorulannı yanıt- ladı. Ağar. bir genelge ha- zırladıklannı ve cumhuri- yet savcılıklanna gönder- diklerini belirterek soru- nun çözümü için Adalet Bakanlığı temsilcileri ile tutuklu ve hükümlü yakın- lanndan oluşturulan bir he- yetin bugün saat 14.00"te Istanbulda bir arava geleceklerini ve Bavrampaşa Cezaevi'ndeki tu- tuklu ve hükümlülerle görüşecekle- rini söyledi. Sorunu ailelerle birlik- te çözeceklerini vurgulayan Ağar. bazı kesimlerin cezaevi olaylannı "suüstimal'" etmeye çalıştığını da Adalet Bakanı Mehmet Ağar, açlık grev lerinin başlangıcından bu >ana kendisiv legörüşmek isteyen tutuklu vakınlarını dün ilk kez kabul etti. (Fotoğraf: TARIK TINAZAY) Ümraniye ve Bayrampaşa cezaevleri Açlık grevinde 40. gün İstanbul Haber Servisi - tstanbul 'da Bayrampaşa ve Ümraniye cezaevlerinde başlatılan sürestz açhk grevi, bugün 40. gününc girdi. Bayrampa^ Cezae\'i'ndeki açlık grevinde. üç tutuklu ve hükiimiümin sağlık durumlarının iyi olmadığı: görme. duyma ve algılarna bozukluklan çektikleri öğrenildi. Ümraniye Cezaevi'nde açlık grevi yapan çok sayıda tutuklu ve hükümiünün durumu ise ciddiyetini koruyor. Siyasi tutuklu ve hükiimlülere destek vermek amacıyla ailelerle bazı gazete ve dergi çalj$anlannın Genel-ls Sendikası Konut lşçileri Şubesi'nde başlartıkları açlık grevi 15. gününe girdi. Aileler ve basın çahşanlan, cezaevlerindeki koşuliar düzeitilinceye kadar açlık grevini sürdüreceklerini belirttiler. Çağdaş Hukukçular Demeği İstanbul Şubesi'ne bagh avukatlann, cezaevlerinde açlık grevi yapan tutuklu ve hükümlülere destek vermek ar-acıyla başlattıklan fstanbul DGM'de süren duruşmalara girmeme bo>'kotu da sürüyor. Açlık grevindeki tutuklu ve hükümlüler de açlık grevinin başjadığı günlerde duru$malara girmeme karan almışiardı. ilgili olarak şikâyetlerde bu- lunduklannı saptadıklannı kaydeden Ağar'ın genelge- sindeki istemleri şöyle: " Hükümlü ve tutuklulann saç hraşının kurum berber- hanesinde herhangi bir ücret alınmaksızın, toplum içinde alışılmış hale gnre >aptınlma- sı. makinevf vumlmaması. Zivaretçilerin üstlerinin aranmaması ve görüşleri SH rasında onuıiannı kıracak hal vt hareketlerde bulunul- maması. Tutuklu ve hüküm- lülerin hastalıklan sebebiyle muayene ve tedavileri konu- sunda gereku' duyarülık ve ti- tizliğin gösterilmesi, kurum dışı tedavileri gerektiren acil hastalıklarda azami çabuklu- ğun sağlanması. Tutuklu ve hükümlülerin insan haklan ile ilgili olan temizlik, beslen- me, ısınma. eğitim. bannma, vakınlan ile görüşme gibi hu- susularda ihtiyaçlannın kar- şılanması. Cezaevlerinde hiç- bir şekilde kötii muamele, onuru kırıcı davranış. haka- ret gibi hareketlere tevessül edilmemesi, bu husıısta bugü- ne kadar kurumlarımız ve kendi personelinıiz için de- vam eden itimadın korunma- SL, aksine dav ranışlarda bulu- nan personel hakkında der- hal vasal işlem vapılması." Buca'da gerginlik ıleri sürdü. Aileler adına bir açıkla- ma yapan Süleyman Gür de cezaev - lerindeki açlık grevlerinin ölüm sı- nınna ulaştığını. grevlerin sonuç- landınlması için bakanlıktan ilgi beklediklerini anlattı. Mayıs genelgeleriyle cezaevle- rinde gergınliğe neden olan Adalet Bakanı Ağar. 26 mayıs günü cum- huriyet başsavcılıklanna yeni bir geneigegönderdi. Bakanlığa ulaşan bilgilerve cezaevlerinde yapılan de- netimler sonucu tutuklu ve hüküm- lü yakınlarının bazı uygulamalarla Buca'dakı açlık grevinin 36. gününde hava gerginle- şirken. güvenlik önlemleri arttırıldı, avukat ve tutuklu yakınlannın hükümlülerle görüşmeleri yasaklandı. Ce- zaevinde açlık grevinin dışın- da çeşitli eylemler yapılır- ken, cezaev i yetkilileri gerek- li önlemlerin alındığını belırtti- ler.Müvekkilleriyle görüşemeven avukatlar ve tutuklu yakınlan Izmir Barosu'ndan sorunun çözümü için yardım istediler. Devreve giren İz- mir Barosu Başkanı Kasını Sönmez de olumlu vanıt alamadı. İ k i T ü r k b a y r a ğ ı y a k ı l d ı Urumiye Başkonsolosluğu'na taşlı saldın Haber Merkezi-Türkiye'nin lrandakı Urumiye Başkonsolosluğu'na. dün çok sayıda Kürt gösteri- cinin saldın düzenlediği bildirildi. Saldın sırasın- da. ikı Türk bayrağınm yakıldığı açıklandı. Urumiye Başkonsolosluğu önünde yerel saatle 17:30 (TSl 16:00) civannda başlayan v e iki saat sü- ren gösteri sırasmda, 'Iran vatandaşı Kürtler' oldu- ğu belirtilen göstericilenn. Türkıye aleyhıne pan- kartlar taşıdıkları ve sloganlar artıkları belırtildi. Urumıye Başkonsolosluğu çev resinde toplanan. sa- yılan binı geçen göstericilerin başkonsolosluğa taş- İa saldırması sonucu, binada büyük hasar meydana geldiği öğrenildi. Olayda. başkonsolosluk mensuplanna herhangi bir şev olmadığı belirtilirken Cunihuriyet'in soru- lannı yanıtlayan Urumive Başkonsolosu UfukÖz- sancak. yaklaşık 1000 lranlı Kürt yurttaşının baş- konsolosluk önünde Türkiye alevhtan sloganlar at- tıklannı ve Türk bayrağını yaktıklannı anlattı. Iran polisinın olaylan "sejirci" gibi izlediğini vurgula- yan Özsancak. 2 saat süren olaylarda başkonsolos- îuk camlarının kınldığmı kaydetti. Özsancak. olay- lann hemen ardından hem Ankara'da hem de Iran'da gerekli diplomatikgınşımlerın yapıldığını bildirdı. Bakırköy Bayrağı yırtmak istedi Haber Merkezi - Bakır- köy Meydanı'ndaelındckı Türk bayrağını yırtmava çalışan Reşet Çelik (24) adli genç. yurttaşlarca linç edilmek istendi. Polisın müdahalesiyle kurtarılan gencin akli dengesinin ye- rinde olup olmadığının be- lirlenmesi için Adli Tıp • Kurumu'na kaldınldığı bildirildi. HADEP kongresinde Türk bayrağınm indirıl- mesine tepkıler sürüyor. Birçok ilde bayrağın indi- rilmesi yürüyüş ve mi- tinglerle protesto edildi. Çeşitli kurum ve kuruluş- lar tarafından yayımlanan bildirilerle de olay kınan- dı. Ankara Esnaf Odaları Birliği Başkanı Ali Rıza Ercan. Ankara'daki esna- fın bir hafta süre ile işye- rine bayrak asacağını bil- dirdi.Erzurum'da demok- ratik kitle örgütleri ıle si- yasi partılerın düzenledi- ği "Bayrağa ve Atatürk'e Saygı" mitingıne yaklaşık 10 bin kişi katıldı. Izmir'de. Türk-Metal Sendikası tarafından dü- zenlenen mitingde işçiler, Çankaya'dakı sendika bi- nası önünde. ellerinde Türk bayrakları olduğu halde öğle saatlerinde toplandılar. HADEP'inAntakyail ve Merkez ılçe örgütîeri- nin bulunduğu bina kim- liği belirsiz kişılerce kun- daklandı. Hürriyet Cad- desi üzerindeki Ziver Pa- şa Işham'nda HADEP'in 11 ve Merkez ilçe örgütle- rinin bulunduğu birinci kata dün kimliği belirsiz kişiler binayı ateşe vere- rek kaçtılar. Çıkan yangın sonucu HADEP binasın- daki tüm eşyalar yanarak kullanılmaz hale geldi. Muş'un V'arto ılçesındede bayrağa sa\gı yürüyüşü yapıldı. Diyanet İşlen Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz. bu- günkü cuma namazı hut- besinde. tüm camilerde ha- tiplerin bayrağın öneminı belırten konuşmalar yapa- cağını belirtti. HAFTAYA BAKIŞ AHMET TAJNER KIŞLALI Bir İnce Zekâ... Insan vardır, zekidir... insan vardır, çalışkandır... in- san vardır, bilgilidir. Kimisi sağduyuludur... Kimisi deneyimlidir... Kimi- sinin kafası berraktır... Kimisi düşündüğünü yazılı ve sözlü iyi anlatır. Ama bunların tümünü kendinde birleştirebilen in- san azdır. Çok çok azdır. Dostum Emre Kongar'ın "Ben Müsteşarken" ki- tabını okurken bunlar geçti kafamdan. Ama başlık için bir seçme yapmam gerektiğinde, "Bir İnce Zekâ "da karar kıldım. Çünkü tüm diğer özellikler, bu niteliğin süzgecinden geçerek değerlendirilmişti. SHPdönemi Kültür Bakanlığı Müsteşarı Kongar'ın kitabında çok şey var. Ben bunlardan sadece ikisi üzerinde durmak istiyorum. Birisi "laiklik" üzerine... Diğeri de TBMM üzerine... • • • Bir anıt dikilmesi ve üzerine de demokrasi ve laik- lik uğruna "şehit" edilenlerin adlarının yazılması dü- şünülmüş. İlgili kitle örgütlerine, öneri almak için mek- tuplar yazılmış. Sağcı yazarların üye olduğu Türkiye Yazarlar Birli- ği Başkanı D. Mehmet Doğan'm bu çağrıya verdiği karşılık ilginç... Kongar'ın o zaman ona verdiği yanıt da... Doğan. şöyle diyor: "... Türkiye'de laikliğin birzamanlar dinsizlik anla- mına geldiğini, son askeri dönemin Cumhurbaşkanı pür laik Kenan Evren dahi söylemişti. Şimdi ise la- iklik bir din haline getınlmiştır. Eski inkı/apçı-gericiay- rımı gibi, şimdi laik-dindar ayrımı meydana getirili- yor..." Laiklik anıtı "ille de yapılacaksa", üzerine "mutla- ka" yazılması gereken isımleri de şöyle sıralıyor: Is- kilipli Atıf Hoca, Said-i Nursi, Necip Fazıl Kısakü- rek, Adnan Menderes ve benzerlerı. Yanı düşmanla işbırliği yaptığı için mahkûm olan; affa uğradıktan sonra, şapka giymeye karşı "halkı is- yana teşvikettığı" için asılan iskilipli Atıf Hoca... Ata- türk'e "deccal" diyesaldıran Said-ı Nursi... Laikliğe ilk büyük darbeyi vuran Adnan Menderes (Şimdi sa- yın oğlunun RP'nin ön saflannda olması bir rastlantı mı?) ve benzerleri... Kongar'ın yanıtı ise bır öz üzerine oturtulmuş: "Herşeyden önce laiklik, kuramsal ve tarihsel ola- rak, dinsizlik değildir. Tam tersine, herhangi bır dini inanç olmazsa laiklik kavramının anlamı kalmaz. Çün- kü laiklik, dini inanç ile devlet yapısının farklılığı de- mektir... Laik devlet, dini kabul eden ve herkesin ken- di inancında serbestliğini güvence altına alan dev- lettir... Laiklik, devletin insana inançları konusunda baskı yapmaması ve başkalannın baskı yapmasını da önlemesi ilkesidir..." Ve Kongar ekliyor: "Kendi inancını devlet aracılığı ile öteki insanlara empoze etmeyen herkes laiktir... Kuramsal olarak nasıl bir ınancın, hangi dının, hangi mezhebin, han- gi uygulamanın Allah adına empoze edileceği, hiç kuşkusuz diktatörlehn anlayışına uygun olarak belir- lenecektir..." Anlayana sivri sinek saz. • • • Meclıs iyi çalışmıyor. Boş sıralar, sokaktakı insanı rahatsız ediyor, demokrasiyi yıpratıyor... Ne yapma- h? Kitapta bu soruya getirilen çok değişik bir çözüm de var: "Meclis'in her oturumunda, milletvekillerikaç kişi olursa olsun, oturum açılmalı ve karar yeter saytsı, her oylamada, oya katılanlann yandan bir fazlası ol- malıdır... Böylece. gelenler oylamaya katılır. Birhalk deyimi ile türbeyi bekleyen çorbayı içer..." Engellemek isteyen muhalefet, kalabalık olmak zo- runda! Yasasını geçirmek isteyen iktidar, kalabalık olmak zorunda! Seçmenine rezil olmamak isteyen milletvekili Mec- lis'te bulunmak zorunda! • • • Sayın Kongar. en çok yararlandığı "çağdaş yerli yazar" olarak ismime yer vermiş. Özellikle de "Siya- set Bilimi" kitabımı "lider adayları"na önermiş. Yer yerde, bakanlık dönemimi övmüş. Do.stluğun ve koşut düşünmenin iyimsergözlükle- ri ile değerlendirdiğini düşünüyorum... Sağ olsun! Ama kitabı büyük bır keyifle ve yararlanarak okur- ken zaman zaman bir eksiklik duygusuna kapıldım. Birlikte çalıştığı bakanlarla ilgili düşüncelerini ve ba- zı gerçekleri fazla "süzgeç "ten geçirmiş. Özellikle de bir tanesi ile ilgili olanları... En uzun ça- lıştığı ıle! Oysa geleceğe ışık tutmak isteyenler, öncelikle geçmişi iyi aydınlatmalıdırlar!.. ZihniKüçümen uğuıiandı Tiyatro sanatçısı. çevirmen. \azar Zihni Küçünıen. Kadıköv Haidun Tancr Sahnesi'nde düzeıiienen bir törenle son yoicuiuğuna uğuriandL Sanatçının yakjnlan, afle dostian ve tiyatro camiasından çok sayıda kişinin katıldığı törende, Celile Tojun Cnsal, Kenan Işık. Tunç Yalman, Zeki Alasya ve son olarak kızı Oya Küçümen birer konuştna vaptılar. Törenin ardından Ku/guncuk Camü'nde küınacak ikindi namazı için Kadıköy'den avnlan kalabalık grup, daha sonra defın için Nakkaştepe Mezaruğı'na gitti. 67 vaşında yaşama \eda eden Küçümen, halcn devam eden "Hastane" dizisinde rol aiıyordu. (Fotoğraf: DEVRİM BARÂN) GEISEL >IL DÜRLÜK TEKİ ATA.HALARA TEPKİ ^Ornıan yangııılarına davetiye çıkardıyor^ ANKARA (Cumhurivet Bürosu) - Orman Bakanlığı'nda Orman Genel Müdürü başta olmak üzere birçok bölge müdürü görevinden alınırken çevreci örgütler. bunun >angın mevsiminde gerçekleşmesini eleştirdi. Kırsal Çevre ve Araştırma Sorunları Derneği Başkanı Yücel Çağlar. Orman Bakanı'nın bu tutumuvla orman yangınlarına davetiye çıkardığını sav unurken Orman Mühendisleri Odası Başkanı Salih Sönnıezışık. "Atamalann yapılış biçimi uygun değil~ diye konuştu. Orman Mühendisleri Odası Başkanı Salih Sönmezışık, Orman Bakanlığf nda çok sayıda bölge müdürünün görev inden alındığını belinerek bunun yangın mevsiminde gerçekleşmesinin sakıncalı olduğunu söyledi. Sönmezışık. -Görev değişiklikleri. hükümetin istifa etmesi nedeniyle atanıa voluvla değil. görevlendirme yoluyla gerçekleşiyor. Bu da uygun değü" görüşlerini sav undu. \'akında çok sav ıda üst düze> bürokratın da görevinden alınacağını duyduklarını belirten Sönmezışık. bunun orman meslek kamuoyunda moral bozukluğu yarattığını kaydetti. Sönmezışık. Türkiye'de heryıl 120 bin dönüm orman alanının yandığını bildirerek bu ayların yangının en yoğun vaşandığı dönem olduğunu söyledi. Önceki gün İzmir'in Ödemiş ilçesinde çıkan orman yangınlannda 4 bin 500 hektar orman alanının vandığını anımsatan Sönmezışık, yangın sırasmda 25 milyar liralık söndüriicünün de yandığını belirtti. Kırsal Çevre ve Araştırma Sorunları Derneği Başkanı Yücel Çağlar. "Orman Bakanı Nevzat Ercan, yangın mevsiminde birçok insanı görevinden alarak bakanlıktaki yönetsel kavgayı ivice arttırmış, böylece orman yangınlannın önlenmesi ve sürdiirülmesi çalışmalannın daha da aksamasına vol açacak bir tutum içine girmiştir*' dedi. Orman Bakanlığı'nda yıllardırpartizanca bır tutum uygulandığını, bunun da ormancıların kendilerine olan güvenini kaybetmesine yol açtığını söyleyen Çağlar. "Şimdilerde görevlerinden alınanlar da gerçekte. bu akıl almaz istihdam politikasının hem aracı. hem kurbanı olmuşlardır. Ancak olan. ormanlanmıza ve namuslu ormancı çalışanlara olmaktadır. Orman Bakanlığı ve ormanlanmız. orman bakanlarının babalaruun çiftliği değildir" görüşlerine >er verdi. Edinilen bilgiye göre, Orman Genel Müdürü Mustafa Yılmaz. Artvin Orman Bölge Müdürü Hüseyin Zorlu, Muğla Orman Bölge Müdürü Osman Gülseven, Eskişehir Orman Bölge Müdürü Aytekin Güngörsün. Bolu Orman Bölge Müdürü Ihsan Kava. Konya Orman Bölge Müdürü Canpolat Yıldız. Giresun Orman Bölge Müdürü İsmet Durmuşoğlu. İstanbul Orman Bölge Müdürü Fethi Özbay görev inden alındı. 15. yy - 20. yy ARASIANTİKA ELMAS NİŞAN/NÖCÂH YÜZÜKLERİNİN YER ALDIĞIEŞSİZ KOLEKSİYON Kabataş Eğitim Vakfı Sabancı Kültür Sitesi (Feriye Karakolu) Çırağan Caddesi - Ortaköy 27 - 30 Haziran 1996 11.00-19.00 Giriş ücretsizdir. De Beers Pırianta Bilgı Hızmetlen snnar.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle