Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
Cumhuriyet
İmtivaz Sahibi: Berin Nadi
Genel Yayın Yonetmenı Orhan Erinç 0
Genel Yayın Koordınatörir Hikmet
Çetinka\a # Yazuşlerı Müdurlerı
Ibrahim Yıldız, DinçTayanç (Sonırr.lu)
O Habcr Merkezı Müdürii Hakan Kara
# üörsel Yonetmcn Fikrct Eser
Dı$ Haberler KrgunBalcı* Ktihbarat Cengi/
> ıldırım • F.konomı Biilent Kı/anlık
9 Kultur Handan Senköken 0 Spor
Abdülkadir V ücelman 0 Makalclcr. Sami
karaören 0 Düzeltme: Abdullah Yazıcı
0 Fotoğraf Erdoğan Köseoğlu 0 Bılgı-Belge
Edibe Buğra 0 Yurt Haberlcrı: Mchmet Faraç
YayınKurulu İlhanSdçtık(Başkam.
Orhan Erinç, Oktıv Kurtböke.
llikmet Çetinka> a, Şükran Soncr,
Ergıuı Balcu Dinç T»anf, İhrahim
^ ıldız, Orhan Rursalı. Musufa
Balha>,HafcanKara.
Ankara Temsılcısr Mustafa Balbay 0 Haber Müdüni. Doğan
Akın Atanirk Bulvan No 125, Kat 4, Bakanlıklar-Ankara Tel
4195020 <7 hal). \ aks 4195027 0 Umır TemMİcısı
Serdar Kızık, H Zıva Blv. 1352 S. 2 3 Tel: 4411220.
Faks. 4419117 0 Adana Temsılcısı Çetin Yiğcnoğlu,
InonuCd 119S. Nol Katıl.Tel 3522550. Faks 3522570
Müessese Müduru Erol Erkut 0
Koordmatör Ahmet Korulsan 0
Muhasebe Bûlent Vener 0 Idarc
Hüse> in Cürer 0 l^letme. Önder
Çelik 0 Bılgı-işlem. Nail İnal 0
Bılgısa\arSıstem Mürüve! ÇUer
MEDY* C: • Yönetım Kunılu
Başkam - üenel Mudur Gülbin
Erduran 0 Koordınatör Reha
IşıOnan 0 Genel Mudur Yardımcısı:
Mine Akdag Tel 514 07 53 -
5139580-5138460-61.Paks 5118466
\aımlı>an ve Baun: "l enı Ciun Haber \jansi. Basın ıe Ya>ıncılık \ S
TürkacajıCad 39 41 ^agjiojlu 34334 Ist PK 246 Istanbu! Tei (0 212) 51205 05 (20 hal) S-aks (0 2121 51J 85 f5
14HAZİRAN 1996 İmsak: 3.24 Güneş: 5.24 Öğle: 13.11 Ikindı: 17.09 Aksam: 20.45 Yatsı: 22.35
Tupizmde
durgunluk yok'
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Turizm Bakanı
Işılay Saygın. Avrupa'da
yaşanan ekonomik
sıkıntılann ve Avrupa
Futbol Şampiyonası'nın
olumsuz yansımalannın
Türk turizmini de
etkılediğini belirtirken
"Buna karşm Türk
turizminde durgunluk yok"
dedı. Turizm Bakanı
Saygın, dün yaptığı yazıh
açıklamada, Türk
tunzmınde durgunluk
yaşandığına ilişkın
açıklamalann asılsız
olduğunu belırterek "Bu
haberler, tamamen
spekülasyonlardan
ibarettir" diye konuştu.
Kan bağışı
kampanyası
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Başbakanlık
çalişanlan tarafından
başlatılan kan bağışı
kampanyası nedeniyle bir
basın toplantısı dûzenleyen
Devlet Bakanı Ali Talip
Özdemir. "Birüîkede
günde 18 kişi trafik
kazalannda ölüyorsa ve
bunlar aşın kanama
neticesinde gündeme
geliyorsa o zaman kan
bağışı konusu çok önemli
bir konudur" dedi.
RTÜK cezasına
durdurma
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu) - Radyo ve
Teleyizyon Üst Kurulu'nca
(RTÜK) verilen bir günlük
yayın durdurma cezasına
Kanal D'nın ıtirazı üzerine
açtlan davada Ankara 9.
Idare Mahkemesi,
yürütmeyi durdurma karan
verdi. Kararda, yayın
izninin geçici bir süre
durdunılması için yayın
kuruluşunun uyanlması ve
uyanlmaya neden olan
ihlalın tekrarlanmasının
gerektiğını \urgulandı.
Hasankeyfm
taşınması
• DİYARBAKIR(AA)-
Ilısu Barajı'nın
yapılmasıyla göl sulan
altında kalacak olan
Batman'ın tarihi Hasankeyf
ilçesinin başka bir yere
taşınması amacıyla
önümüzdeki günlerde
komisyon kurulacağı
bildirildi. Belediye Başkanı
Fehmi Cihan, ilçenin yeni
bir yere taşınmasıyla ilgili
olarak Batman Valiliği,
Bayındırlık ve tskân
Müdürlüğü, DSİ, TPAO ve
GAP Kalkınma
Idaresı'nden birer kişinin
katılımıyla komisyon
oluşturulacağını ve
çalışmalara önümüzdeki
günlerde başlanacağmı
söyledi.
Deli inek' erken
tammlanabilecek
• PARİS (AA) - Hollandalı
araştırmacılann, deli dana
hastalığının erken tarusını
sağlayabilecek bir yöntem
geliştirdikleri belirtildi.
fngiiiz Nature bilim
dergisinde çıkan makaleye
göre Hollanda'daki •
Lelystadhas Zooloji
Enstitüsü'nden B.
Schreuder başkanhğındaki
araştırma ekibinin
geliştirdiği yeni yöntem,
hayvanlarda ve insanlarda
deli dana hastalığının erken
teşhis edilmesini
sağlayabilecek.
Kayıp
gemicilerimiz
• ANKARA (AA) - Tunus
açıklannda bandırası
belirlenemeyen bir geminin
çarpması sonucu batan
"*Tamanlar-2" adlı Türk
gemisinin kayıp 7
mürettebatının
hayatlanndan endişe
ediliyor. Bir Japon balıkçı
gemisinin kurtardığı kaptan
ile 2 mürettebatın ise bugün
Türkiye'ye getirilmesi
bekleniyor.
Nadip'in ikinci
oteli de satılıyor
• LEFKOŞA
(Cumhuriyet) - Ekonomik
sıkıntılannı atlatamayan ve
devlete olan borçlan
yûzünden Güzelyurt'taki
Sunzest Narenciye
Tesisleri'nden sonra
Girne'deki 5 yıldızlı
Jasmine Court Oteli'ni
sâtmak zorunda kalan
işadamı Asil Nadir, şimdi
de Gazi Magosa'daki Palm
Beach Oteli'ni satıyor.
Otel, Dedeman Grubu'na
satılacak.
Termik santralm, desülfurizasyon ünitesi kurulsa bile çalıştınlmaması gerektiği bildirildi
BiBrkisi raporu: Gökova açılamazASUMAN ABACIOGLU
İZMİR - Gökova, Yatağan ve Yeni-
köy termik santrallannın kapatılması
için üç yıl önce açılan davalar, her üç
santrala ilişkin bilirkişi raporlannın ta-
mamlanmasıyla karar aşamasına gel-
di. Bilirkişi heyetı, Gökova (Kemer-
köy) Termik Sanrralı'nın "desülfiiri-
zasyon ünitesi'' kurulsa bile çalıştınl-
maması gerektiğini bildirdi. Bilirkişi
raporlannda, baca gazındaki karbondi-
oksitin yüzde 95 oranında antılması-
nın Kerme Körfezi çevresindeki bitki
örtüsünün zehirlenmesini önlemeye
yetmeyeceği belirtilerek, "çevreye ve-
receği zarann büyüklüğü ve telafı edü-
meziigi de göz önüne alınarak Gökova
Termik Sanrralı'nın faaliyetinin dur-
durulması gerektiği'' vurgulandı.
Izmir Çevre Hareketi avukatlan ta-
rafından üç yıl önce Gökova, Yatağan
ve Yeniköy termik santrallannın kapa-
tılması amacıyla açılan davalar, bilir-
kişi heyetinin bir yıldır bölgede yaptı-
ğı aynntılı incelemeler sonucu hazır-
ladığı raporlan tamamlamasıyla karar
aşamasına geldi. IÜ Orman Fakülte-
si'nden Prof. Dr. Doğan Kantarcu DEÜ
Çevre Fakültesi'nden Prof. Dr. Aysen
Müezzinoğlu ve IÜ Kimya Fakülte-
si'nden Prof. Dr. llker Kayadeniz'den
oluşan bilirkişi heyeti, santrallann ça-
lışma biçimi ve bulunduklan çevrenın
hava, su, toprak, bitki ve diğer canlılar
.üzerindeki etkileri üzerinde bir yıl sü-
ren araştırmalan sonucunda düzenle-
dikleri yaklaşık 15O'şer sayfalık üç ra-
poru mahkemeye sundu.
Bilirkişi heyeti, raporunda şöyle de-
di:
"Göko\ a (Kemerkö>) Termik Sant-
ralı'nın gerekli izinlerahnmadan kurul-
duğu ve Nisan 1984 tarihli Çevre Müs-
teşarlığı'nın olumsuz görüşlü raporu-
na karşuı yanhşycr seçimindo ısrar edil-
• Bilirkişi heyeti, 1982 yılında faaliyete geçen Yatağan
Termik Santralf nın da o tarihten bu yana gerekli işletme
izinlerinin alınmadığına dikkat çekti. Bilirkişi raporunda
santralın bacasından çıkan karbondioksit nedeniyle 1985 yılı
itibanyla toplam 35 bin 810 hektar orman alanının zarar
gördüğü bildirdi.
diği, santrahn üç ünitesinin birlikte ça- tin yüzde 95oranmda anülmasının Ker-
lıştınlması durumunda yılda 'asgan
değerlerle' 43. milyon ton kömürtüke-
teceği, bunun 1.4 milyon ton kısmımn
kül olarak atılacağı, bacadan bir saat-
te çıkacak 3 milyon metrekare gazın
içerisinde 33 bin 982 kilogram karbon-
dioksit 487 kilogram azotoksit 780 ki-
logram karhonmonoksit ve etkili mik-
tarda HC L HFgazlannın,a>nca22 bin
421 kilogram to/un ha\a>a \erileceği,
elektrostatik filtrelerin toz tutma veri-
mi yüzde 99.9 oranında olsa bile yılda
1.445 kilogram külün bacalardan ao-
lacaği— baca gazındaki karbondioksi-
me Körfezi çevresindeki bitki örtüsü-
nün zehirlenmesini önlemeye yetmeye-
ceği, tesisin sökülerek Yeniköy'e taşın-
masının da aradaki mesafenin yakuıb-
ğı nedeniy le soruna çözüm getiremeye-
ceği, bu sebeplerden dola> ı çe>reye ve-
receğj zarann bü> üklüğü ve telafi edil-
nıezliği de göz önüne alınarak Cjöko\a
rermik Santralı'nm faaliyetinin dur-
durulması gerektiği sonuç ve kanaati-
ne vanldj."
Bilirkişi heyeti, 1982 yılında faali-
yete geçen Yatağan Termik Santralı'nın
da o tarihten bu yana gerekli işletme izin-
lerinin alınmadığına dikkat çekerek,
santralın baca gazından çıkan karbon-
dioksit nedeniyle 1985 yılı itibanyla top-
lam 35 bin 810 hektar orman alanının
zarargördüğünü, etki alanı altındakı 966
bin 99 hektarlık orman alanının kuru-
makta olduğunu. Ocak 1996 itibany-
la toplam zarann 233 milyar liraya ulaş.-
tığını, çevredekı meyve ağaçlan ve ta-
nm alanlannda venm düşüklüğü ve
kurumalann belirlendiğini, zeytincıli-
ğin büyük zarar gördüğünü bildirdi.
Bilirkişi heyeti, raporunda şu sonuca var-
dı: "Sonuçolarak Yatağan Termik Sant-
rah'nın çevTesindeçok ağır tahribata ne-
den olduğu, bu zarariann devum etti-
rilmesinin önlenmesi için santraldaki üç
üniteden birinin \edekte tutularak ka-
za-anza gibi olağanüstü hallerde dev-
reye sokulmasu \edekteki ünitelerden
başlayarak her üç ünitenin de baca gaz-
bnndaki karbondioksit antma (desül-
fîrizasyon) tesislerinin kunılmasının
şart olduğu, ileride yapılacak yenileme
ve bakım çalışmalannda u> gulanabilir-
liği saglandığı ölçüde akışkan vataklı
kömür yakma düzenine geçilmesinin
uygun olacagı kanaatine \anku. "
Yeniköy Termik Santralı'nın ıse ba-
ca gazlanndakı karbondioksit, azotok-
sıt, karbonmonoksit ve toz miktarlan-
nın sınır değerlerinin üzennde oldu-
ğunu kaydeden bılırkjşi heyeti, Datça
Yanmadası'nda kızılçam ağaçlannın
tek tek kurumaya başladığını, santra-
lın olumsuz etkisi altında 66 bin 727
hektar orman alanının bulunduğunu
bildirdi Bilirkişi, aynca santraldan alı-
nan cüruf ve uçucu kül örneklerinde-
ki radyoaktif maddelerin Yatağan Sant-
ralı 'ndan daha fazla bulunduğuna dik-
kat çektı. Bu küllenn çimento yapı-
mında katkı maddesi olarak kullanıl-
masının ve radyoaktif sızınti ilekaynak
sularının kırlenmesının önlenmesi
gerektiğini savundu.
Uzmanlardan tepki
'Zakkum
kansere
çare olamaz'
SAADET USLU
Zakkum bitkisinin kan-
sertedavisinde etkili oldu-
ğunu öne süren Dr. Ziya
Ozel'ın zakkum ekstresı
formülünü ABD'li bir ılaç
firmasının aldığı yolunda-
kı habere uzmanlardan tep-
ki geldi. Prof. Dr. Ayhan
l lubelen kanser gibi bir
hastalığa zakkum bitkisi-
nin etkili olamayacağını
vurgularken Prof. Dr. Ka-
nm Türker, "Son derece
saçma birşey. Bunu kuDan-
mak, bir duygu sömürü-
sü" dedi.
Günlük bir gazetede ya-
yımlanan haberde, Dr. Zi-
ya Özel'in zakkum bitkı-
sinden elde ettıği NO ekst-
resinın patentinı ABD'li
ilaç firması Amerikan
Pharmaceutical Ventures
Trust'ın (Riskli Uaç Yatı-
nmı) aldığı belirtilmişti.
Ankara Üniversitesi Far-
makoloji Bölümü öğretim
üyelerinden Prof. Dr. Ka-
zım Türker, olayın son de-
rece saçma olduğunu söy-
ledi. Patent hakkının hiç-
bir şey ifade etmeyeceği-
ni, ABD'de 250dolara pa-
tent ahnabileceğini belir-
ten Prof. Türker, şunlan
söyledi:
"Bir adamın bitkiden
yapbğı saçmalıknr. Zak-
kum bir bitkinin adı. Ko-
nu yıllar öncekapandı. Bir
sürii şey yazıkh, çizildi. Bu-
nu kulİanmak. bir duygu
sömürüsü. Bilim dışı saçma
bir haber. Zaten alan ilaç
firması da ciddi bir firma
değil. Dünyanın her tara-
fında böyle uydurma fir-
malar var."
Istanbul Üniversitesi Ec-
zacılık Fakültesi'nden Prof.
Dr. Ayhan Ulubelen, ko-
nuyla ilgili olarak Alman-
ya'da da araştıımalar yapıl-
dığını. ancak kesın bir so-
nuç elde edilemediğını be-
lirtti.
AA'nın haberine göre,
Dr. Ziya Özel, çalışmala-
ra devam edilmesi gerek-
tiğini belirterek tesadüfle-
nn bu çalışmayı yapacak
kuruluşla kendtsını buluş-
turduğunu bildirdi. ABD'li
firma ile anlaştıklannı kay-
deden Özel, çalışmalan
yönlendirmek amacıyla bir
ay süreyle ABD'de bulun-
duğunu ve çalışmalan bir-
likte yürüttüklerini açıkla-
dı. ABD'nin Boston ken-
tinde beynindeki tümör ne-
deniyle tedavi altında bu-
lunan Yeni Parti lideri Vu-
şuf Bozkurt Özal da
Özel'in NO ekstresi ile te-
davi olduğunu belirtti.
Özal, ABD'deki Ulusal Ilaç
YönetmeliğTnin (FDA) ül-
kede her ilacın denenme-
sine kolay kolay izin ver-
mediğini vurgulayarak Dr.
Özel'edestek verdi.
İlk diz kapağı
nakli yapıldıDıs Haberler Servisi -
Bir grup Alman doktor,
önceki gün ilk diz kapağı
naklini başanyla gerçek-
leştirdiklerini açıkladı.
Bavyera'daki Murnau
Hastanesi'nde gerçekleş-
tirilen operasyonda moto-
siklet kazasında dizi par-
çalanan 17 yaşındaki bir
çocuğa diz kapağı, bağlar
ve kan damarlan dahil bir
diz bütünüyle nakledildi.
Ameliyatı gerçekleştiren
ekipte yer alan Dr. Gunt-
her Hofmann, 14 saat sü-
ren operasyonun nisan ayı
sonunda yapıldığmı söy-
ledi.
Vücudun dizi reddet-
memesi için düzenli ilaç
alan ismı açıklanmayan
hasta, bacağını hareket et-
tirebiliyorveyüriiyor. Hof-
mann, tedavinin, hastanın
kemiklerinin tamamıyla
iyileşmesiyle sona ere-
ceğini bildirdi.
Izlandalı anne, savaşı kaybetti
İ/Jandalı Sophia Hansen'in iki kızının vclayetini alabilmek için
Bakırköy 8. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde açtığı da\ada mahkeme
veiayeti dördüncü kez baba Halim APa \erdL Runa Ayşegül (15) ve
Bagbjöt Nesile'nin (16) tanınmaması için aynı elbiseleri giydirdtği 12
genç kızı adliyeye getiren baba Halim Al'a en bü\ük destek Nizamn
Alemcilerden geldi. İ/Jandalı Sophia Hansen'in kızları Runa
Ayşegül ve Bagbjüt Vesile'yi alabilmek için haşlattiği mücadeie eşi
Halim Al'ın çocuklan Türkiye'ye kaçırmasıvta başladı. İzlanda
vatandaşı olan eşi aleyhine boşanma da\ası açan Hansen, mahkeme
sonunda çocuklann velayetini almayı da başardı. Ancak AL
İzlanda"da verilen karara uymadı. Hansen, İstanbul'a gelerekyeni
bir boşanma ve velayet davası açtı. tlk velayet davası 12 Kasım 1992
tarihinde sonuçlandı. Mahkeme taraflann boşanmasına, velayetin
babaya verihnesine ve annenin çocuklan yılda yalnız temmuz
aymda görmesine karar verdi. Yargıtay, karan anne lehine bozdu.
Dava, \'argıtay'ın her defasında mahkemenin vela>eti babaya veren
karan bozması nedeniyle dün dördüncü kez görüİdü.
(Fotoğraf: HÜLYA TOPCU) ,y
Sağlık Bakanı Aktuna, Türkiye'de 531 AIDS vakasının olduğunu söyledi
'Türldye'nin iyi bîr AIDS programı yok'
ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Sağlık Bakanı Yriduım Aktuna, uyuş-
turucu kullanımının artmasının.
AIDS'in de yaygınlaşmasına yol aç-
tığmı belirterek Başbakanlık bünye-
sinde "uyuşturucu ve AIDS'le" mü-
cadeleyi yürütecek bir müsteşarlık
kurulmasını önerdi. Aktuna, Türki-
ye'de 199'uolgu, 332'sideHIVtaşı-
yıcısı olmak üzere toplam 531 AIDS
vakasının bulunduğunu bildirdi.
Dünya Sağlık Örgütü (WH0) Tür-
kiye Temsilcisi Dr. Hanou Vouri nü-
fus göstergelerine göre seksüel açıdan
Avrupa'nın en aktif ülkelerinden bi-
rinin Türkiye olduğunu belirterek
yurtdışında çalışan işçiler, yabancı
ruristler ve uyuşturucu kullanımının
artması gibi etkenlerin AIDS riskini
arttırdığını söyledi. Birleşmiş Millet-
ler (BM) Çocuklara Yardım Fonu
(UNICEF) Türkiye Temsilcisi Reiko
Rimi Türkiye'nin iyi bir "uhısal AIDS
programı" bulunmadığına işaret et-
•Başbakanlık koordinatörlüğünde ve Sağlık Bakanlığı
öncülüğünde oluşturulan "ulusal AIDS Komisyonu", ilk
toplantısını dün gerçekleştirdi.
ti. Başbakanlık koordinatörlüğünde
ve Sağlık Bakanlığı öncülüğünde oluş-
turulan "UlusalAIDS Komisyonu", ilk
toplantısını dün gerçekleştirdi. Top-
lantının açılışında konuşan Sağlık Ba-
kanı Aktuna, bugüne kadar dünyada
20 milyon kişiye AIDS bulaştığını ve
her gün 6-8 bin kişinin AIDS'e yol
açan HIV virüsüneyakalandıgını bil-
dirdi.
2000 yılına kadâr 100 milyon kişi-
nin HIV enfekte olacağını anlatan
Aktuna, AIDS'in dünyaya ekonomik
maliyetinin 120 milyar dolan aşaca-
ğının düşünüldüğünü söyledi. İlk kez
1985 yılında saptanan Türkiye'deki
AIDS olgulannın sayisının 531 'e ulaş-
tığını bildiren Aktuna, bunlann
199'unu hastalann, 332'sini de HIV
taşıyıcılannın oluşturduğunu kaydet-
ri. Sağhk Bakanı, Türkiye'de HIV ya-
yılmasının bırinci yolunun yüzde 40
ile heteroseksüel cinsel ilişki. ikinci-
sinin de yüzde 13 ile uyuşturucu kul-
lanımı olduğunu bildirdi. Bakanlığı-
nın, eğitim çalışmalanna büyük önem
verdiğini söyleyen Aktuna, "Eğitim
çalışmalannın sosyal programlar ile
destekienmesinin faydalanna inan-
maktayız. Hedefimb, 1996yıhndaen
fazla bildirim yapan illerden başlaya-
rak sosyal destek konulannda da liiz-
met verecek danışmanlık birimleri-
nin açılmasHİır'' diye konuştu. WH0
Türkiye Temsilcisi Vouri. nüfus artı-
şı bakımından Avrupa'da seksüel açı-
dan en aktif ülkelerden birinin Tür-
kiye olduğunu belirterek özellikle cin-
sel yolla bulaşmaoranının yüksek ol-
ması nedeniyle Türkiye'nin AIDS ris-
ki altında olduğunu vurguiadı. Vouri,
yabancı turistlerin Türkiye'deki in-
sanlarla ihşki kurmak istemesı, uyuş-
turucu kullanımının gidcrek artması
ve yurtdışında çalışan Türk işçileri-
nin, Türkiye'ye AIDS riskini getirdi-
ğini kaydetti.
UNICEF Türkiye Temsilcisi Rimi
de Türkiye'nin orta ve uzun dönem-
de büyük bir AIDS riski altında bu-
lunduğunu savunarak Türkiye'deki
bazı sosyal değerlerin AIDS olgusu-
nun artmasına yol açtığını vurguiadı.
Rimi, Türkiye'nin iyi bir "ulusal AIDS
programı" bulunmadığım da söyle-
di. Avrupa Birliği (AB) Türkiye Tem-
silciliği Müsteşan JörgVVolker Ketei-
sen, AB'nin diğer uluslararası kuru-
luşlarla birlikte AIDS ve HIV virüsü
ile mücadelede acil politikadan çok,
uzun vadeli bir yaklaşım içinde oldu-
ğunu bildirdi.
Cindy -,-
kaçınldı
Amerikalı süper model
Cindy Crawford, iki ay
önce Paris'te bir
havaalanından kaçınldı
Alınan bilgiye göre
uçaktan inen modeli
şoförünün hasta olduğunu
söyleyerek limuzine
bindiren fidyeci daha
sonra otoyola girdi. Ancak
trafik sıkışıklığından
faydalanan model, kapıyı
açıp kaçmayı başardı.
Modelin annesi Jenny
Crawford, olayın çok
korkunç olduğunu ve
kızının olayı çok sonra
anlattığmı söyledi.
Fidyecilerden birinin
Paris'teki suç ortağını
aradığını ve bu işi
planladıklannı ekleyen
bayan Jenny, olayın kızını
çok sarstığını, suçlulann
hâlâ yakalanmadığını
duyduğunda ise çok
üzüldüğünü söyledi.
(Fotoğraf: REUTERS)
Deklarasyon
Dericilere
antma tesisi
zorunluluğu
İstanbul Haber Servisi-
Çevre Bakanlığı ile Deri
Sanayicileri arasında "De-
ri Sanayii-Çevre l'yum
Deklarasyonu" imzalan-
dı. Bütün deri sanayicile-
rini, antma tesisi kurmaya
zorunlu tutan deklarasyo-
na, organize sanayı bölge-
leri içindeki sanayiciler
destek vcrirken Anado-
lu'daki bazı den sanayici-
leri karşı çıktı.
Çevre Bakanı Mustafa
Taşar ise tartışma sonun-
da "Deklarasyona katıl-
masalar bile, bütün deri
sanayicileri antma tesisi
kurmaya zorunludur" de-
di.
Çevre Bakanı Mustafa
Tasar ve Türkiye Deri Sa-
nayicileri Derneği'ne üye
sanayiciler, "Deri Sanayii-
Çevre Dekiarasyonu"nu
imzalamak üzere"dün Con-
raâ Otel'de bir araya gel-
dıler. Çevre Bakanı Mus-
tafa Taşar, imzadan önce
yaptığı konuşmada,
"Gümrük biıüğine girdi-
ğimiz bu ortamda, sanayi-
cilerimiz, Avrupa ülkele-
riyle rekabete girebilmek
için antma tesislerini kur-
ma ve çevreyle uyumlu fa-
aliyet göstermek zorunda-
dıriar. Aksi takdirde sana-
yi ürünlerimizin Avrupa
ve dünya pazarianna gir-
mesi engeUenebikcektir"
dedı.
Türkiye Deri Sanayici-
leri Derneği Başkanı Tıır-
gut Koşar da deklarasyo-
nun, sanayicileri çevreyle
ilgili dış baskılardan İco-
ruyacak önemli bir adım
olduğunu söyledi.
"Deri işleme tesisleri ve
fabrikalannın çevTeye ver-
dikleri kiriilik yîikün ü azal-
tacakiannı veçevreye uyum
saglayacaklannı kabul ve
taahhüt" etmelerini öngö-
ren deklarasyona, özellik-
le Anadolu'da kurulu ve
antma tesisi olmayan de-
ri sanayi fabrikası sahiple-
ri tepki gösterdüer.
Bu sanayicilerin, dekla-
rasyonda belirtilen antma
tesislerinin 1997 yılı so-
nuna kadar kurulması zo-
runluluğuna karşı çıkma-
lan üzerine Bakan Taşar,
süreyi 1998 yılı sonuna ka-
dar uzattı.
Mavi yıldız' tedirginligi sürüyor
Satıcılar, iddialan yalanladı
KEREM ILGAZ
Özellikle "çocuklann ilgi gösterdikleri
dövmelerin'' içerisinde LSD kökenlı
uyuşturucu madde bulunduğu yolundaki
iddialar. aileleri tedirgin ediyor. Çıkartma
dövme satıcılan ise bu iddialann
tamamen asılsız olduğunu öne sürerek
"Söz konusu uyuşturucu maddenin. bu
kadar ucuz çıkartmalann içine konulması
çok saçma" dediler.
Çıkartma dövmelerin tanesinin 100 bin ile
300 bin lira arasında değişen fiyatlarla
satıldığı, Ingiltere ve Avusturya'dan ithal
edildiği belirlendi.
Izmir Özel Amerikan Lisesi'ne geçen
hafta içerisinde Amerikan Hava
Kuvvetleri tarafından ve Danbury
Hastanesi Kimyasal Bağımlılık
Bölümü'nden J. O'Donnel imzalı
gönderilen bir faks, tüm okul
yöneticilerini ve velileri tedirgin etti.
Faksta, özellikle gençlere satılan "mavi
yıldız" adlı çıkartma dövmenin içerisinde
LSD kökenli uyuşturucu maddenin
bulunduğu ve bunun bağımlılık yarattığı
iddiaedilmişti.
Özellikle çocuklann ahşveriş yaptığı
oyuncakçılarda ve dövme yapan
işyerlerinde bulunabilen çıkartma dövme
satıcılan. şöyle konuştular:
"Gramı bile milyonlarca lira tutan bu
uyuşturucu maddenin böylesine ucuz
çıkartmalann içerisinde satılması
anlamsız. Ancak gençleri uyuşturucuya
alışörma açısmdan ve deri yoluyla kana
kolayhkla kanşması açısından korkunç bir
düşünce. Bence bu haber, bir sansasyon
çıkanlmak için yapüıyor."
Satıcılar, genellikle kendilerinin veya
arkadaşlannın her yurtdışına çıkışlannda
500-600 adet getirdiklerini söyledikleri
çıkartmalann belli bir dağıtım yerleri
olmadığını söylediler.
Sağlık Bakanlığı'nın çıkartma dövmelerle
ilgili başlattığı incelemenin bir an önce
sonuçlanması gerektiğini vurgulayan
öğrenci velileri, bakanlığın kamuoyuna
daha aydınlatıcı bilgi vermesini istediler.
Öğrenci velileri "Yıllarca büyük
zorluklaria büyüttüğümüz çocuklannuzın
yaşamlan bu kadar ucuz olamaz. Eğer söz
konusu çıkartmalar uyuşturucu madde
içeriyorsa devlet bu çıkartmalan satanlar
hakkında acilen yasal işlem yapmalı.
Kamuoyu aydınlatılmahdır" dediler.