23 Kasım 2024 Cumartesi English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
'"$0 BKIM1996 Ç4RŞAMBA CUMHURİYET SAYFA HABERLER Baürel MÜflektörü • AVKARA (Cumhurivet Biirosu) - CjmfurbaJçanı Süleyrnan Demrel A'armara Üıiversıte:- Rektörlüğü'ne Prof. Dr Öner Faruk Batıre! 'i >ejıden atadı. 4TumhjniasvanJıfı Bas;n Merkezı nckn yapılan açiklamayagöre. Marrr.ara -yrii\er sı:es. RektodûğL'ne yaDilaa atanarun yanı sıra. _2 jıJlıl sağl:k meslet _yük;>eJokuIiirının4 yıla çıkarılm&sı. yetıştırilmek çrraci) Ja ytrtdışına gönderilecet devier •Vmemurlan rakkındaki **İ<orıten anın <urum]ara dağıtılırıasim ılişkm ~8akanl.ırKırulu "Hanrlannın da onaylandıği fcavded'ldi. üldü \D(YAMW(AA)- 'ÎEsk CHPAdıyaman "^Jilletvekıli \fahmut Deniz -•Sefatetti. IW-1965 yılları "Arasnda. bircönem .fVdıyaman mılletv ekilliğı yapan Mahmut Deniz(85), fEeçirdiğı kalpkrizı ûzerine -Italdınldığı Ajıvaman -Deviet Hastanesı'nde >Rurtarılamadı Deniz. -fc»ugün LluC'a-nide 4^ılmacak öğlenamazının _ardmdan BeleJiye ^îezarlığı "nda roprağa verilecek. Şeriatçı Jvildjriler • ADAıNA (Ctunhııriyef)- Osmaniye'dekı seçim nedeniyle Adana'da bulunan Istanbal'un RP'lı yVnakent Beledye Başkanı |j?.ecep Tay> ıp Erdofan'ın ^(catıldığı birkermesin açılışı sırasında "Hür Irade" başlıldı bildiriler daöıtıldı. '"Osmanlı tîelmeden hilafh. Mehdı "A-S. gelmeden >enat "gelmez!" ve "'leni 'Osmanhlar' imzasinı 'taşıyan bildirilerde 'Cumhuriyet rejımi suçlandı. Bu bildirilerin kendi etkinlikleri sırasmda -dagıtılması üzenne RP^'liler. gazefecilere •-'•Bizimle hiçbirılgısi yok" -dj^fnek zorunda hhl Demirel bugün Kars'ta - • ANKARA (AA) - -Cumhurbaşkanı Süleyman -Demirel. Kars'ın kurtuluş -vıldönümü ile bazı -tesislerın açılış \e temel _atma törenlerinekatılmak .uzere bugün bu ıle gidecek. -Cumhurbaşkanlığı Basın ^Merkezı'nden yapılan açıklamaya göre Demirel. Kars'ta ilk olarak \aliligi, ardından Kafkas Lniversitesi Rektörlüğü'nü zivaret edecek. Daha sonra "JCars'm kurtuluş *Vıldöniimü törenlerine İutılacak olan cumhurbaşkanı. belediyeyi '"zıv aretinden sonra 1996 -b:rim fiyatlarıyla 100 /tnilyar liraya mal olan 75 yataklı doğum ve çocuk hıkımevinin açılışını yjpacak. Yılmaz yinev Hizbullahımf dedi • V1ARDİN (Cumhuriyet) - îP'nın olay milletvekili -Ş;vkı Yılmaz. Milli üC-;nçlik Vakff nın ,d-zenledıği konferansta y.ne "Hizbullahım' dedi. . : <jün gelecek ABD bizden izn alacak' diyen Şe\ki "Ylmaz. "Ne mutlu jj'irküm diyene" sözünün M< ırkcılık olduğunu öne *»cdü. Yılmaz. "Peki K.rtler. Araplarnasıl rrtitlu olacaklar. Bunun yrine "ne mutlu \.1islümanım" denirse hrkes bu sözden bır şeyler 1İ-" diye konuştu. Çfler'den yemek • ANKARA (ıımhııriyet Bürosu) - D,.işleri Bakanı Tansu ^ıler. Türk rımhuriyetlerinin ViNara'daki >iükdçilenne dün akşam rvemek verdi. Dışişleri Lnuru'ndaki yemeğe, k.:;rbaycan Büyiikelçisi -Iıranet Aliye, Lizakistan Büyiikelçisi Kaat Saudabayev. jgızistan Büyiikelçisi öömüş Okeev. Tacikistan iiikelçisi Takub amov. Türkmenistan iiikelçi.-.i Annaguli cmammedov ve zıekıstan Büyükelçisı hulgafur tıurahmano\ ile lâkelçilerin eşleri ı-ıdı. Türkmenlere Kerkük ve Musul'un da Çekiç Güç kapsamına alınacağını bildirdiği öğrenildi Çffler'e Kerkükfi"eniGEÇİCİ YEREL YÖrVETİM • ABD'nin arabuluculuğunda Kuzey Irak'taki rakip Kürt grupları arasında bugün Ankara'da başlaması beklenen görüşmelerde. bölgedeki geçici yerel yönetimin oluşturulmasının aynntılan ele alınacak. GORl ŞMELERDE İR\N ETKİSİ • KDP, Talabani'nin Ankara'ya gönderdiği heyetin etkin kişilerden oluşmadığı ve KYB'nin Iran etkisinde Ankara görüşmelerine katıldığı görüşünde. Türkmenlerin gozlemci olarak katılma isteğine Ankara cian yanıt gelmedi. LALE SAR1İBRAHİMOGLI ANKARA-Ba^bakan Yardimcısı veDışış- len Bakanı TansuÇiIler'ın. Türkmenlerinço- ğunlukta olduğu Kerkük \e Musul'un, alanı genişletilerek Çekiç Güç kapsamı içine alın- ması yolunda Türkmen lıderlereyaptığı öne- riden son anda caydınldığı ortava çıktı. Irak Mıllı Türkmen Partısı lideri Mustafa KemalY'ayçılı. Çıller'ineylülayındakendıle- riyle yaptığı görüşmede. Çekiç Güç'ün. Türk- men lerin yaşadığı Kerkük \ e Musul' u da kap- sayacaöını açıkladığını. ancak sonradan ABD'nin telkınıyle bu görüşünden vazgeçti- ğını savundu. Zengın petrol kaynaklarına sahip Kerkük polıtıkasından caydınldığı bildırilen Türki- ye; Kuzey Irak'taki \erelyönetiminoluşrurul- masıyöntemlerıninelealınacağı bırgörüşme ıçın MesutBarzani liderliğindeki Irak Kürdis- tan Demokratık Parti (1KDP) ile Celal TaJa- baniliderliğindeki Irak Kürdıstan Yurt.sever- ler Bıı liğı (1KDP) heyetlerinı bugün ABD'nın arabuluculuğunda Ankara'da bulu^turu_\or. IKDP ve IKYB ara.sinda ate^kes ko!>u!lan \e kalıcı banşın yöntenılerınm ele alınaeağı uzlaşmagörüşnıelen. Ankara"\a Mn ıkı ay için- de bu amaçla üçüncü kez gelen ADB Dı^ı>- len Bakan Yardımcısı RobertPelletreaunun başkanlığında Türkıye \e İngıltere'den göz- lemcilerin katılımı ile şapılacak. ABD Savunma Bakan YardımciM John VMıite'ın da Kuzey Irak'taki >iyası geli^me- ler konusunda Ankara ile koordınas) onu .sağ- lamak amacıyla geçeıı hafta Türkıve'ye gel- diğine dikkat çekildı. Çıller. IKDP'nın bölgede güçlenmesine destek vermek amacı\ la Irak birliklerinin ev - lül ba^ında Kuzev Irak'a gırmesıyJe meyda- na gelen gelışnıelerın hemen ardından bası- na )aptığı açıklamalarda. Ankara'nın. Türk- menlerin bölgede güçlenmesine ili^kın polı- îikalarını açıklamiştı. Bu eerçe\ede Çiller. güvenlikli bölgeye Türkmenlerin dedahil edilmesini istedikleri- nı bıldinni^tı. Bu da İncırlık'tekonu^lu Çekiç Güç'ün ko- rumasi altındakı 36 paralelin kuzeyını oluş- turan gü\enlıklı bolgenın. Türkmenlerin ç o ğunlukta olduğu Kerkük \e Mu>ul'uda içine alarak 34. paralalc kadargenişletilmesi anla- mına gelıvordu. Ancak Çiller, güvenliklı bölgede Türkmen- lerin de korunması gerektiği yolunda basına yaptığı açıklamalannda. Çekiç Güç'ü telat- tüz etmemiî ve zihinlen karı^tırmı^tı. ABD de o tarıhte. Çekiç Güç'ün Kuzey Irak'ta yal- Bölgeye girişi yasaklandı Alman NGO aracmda füze rampası SERKA.N DEMİRTAŞ A.VKARA - Kuzey /rak'ta faaîiyetgösteren bir Alman hükümet dı^ı kuru- lu^una (NGO) ait bir jıpte silah, cephane. fîize fırlat- ma rampası ve uçaksavar füzesınin elegeçirildiği be- lirtildi. Ağustos ayında gerçekle- şen bu olayın ardından Tür- kiye. PKK ile doğrudan iliş- kisi olduğu saptanan 26 NGO'nun bölgeye girişini yasakladı. Türkiye'nin. ağustos ayında çıkardığı genelge çerçevesınde. Habur sınır kapısından Kuzey Irak'a girmek isteyen gönüllüyar- dım kuruluşlarına da geçiş izni veımediği öğrenildi. Kuzey frak'taki insanı yardmı kuruluşlarının fa- aliyetlennden kaygı duyan Türkiye. ağustos ayında ya- pılan incemelersonucunda 117NGOcian26sjnınböl- geyegeçişiniyasakladı. Dı- şişleri Bakanlığı'ndan üst düzey bir yetkilı. Kuzey Irak "a insanı yardım götür- mek isteyen birçok kuru- luş olduâunu belirterek. "KKTC İçin bir tek >GO bulamadık Bu kuruJuşlann Kuzey Irak için sıraya gir- nıeleri düşündürücii" de- di. PKKVleiüşkili \etkili. bölgedeki NGO'lann sıkı takibe alın- dığını. bır kısmının PKK ile doğrudan ılışkisi oldu- ğunun saptandığını belirte- rek. "'26tanesininbölge\egi- rişinin yasaklandığını. bun- lardan bir kısmının bölge- de birKürtdevleti kuruJma- sına vönelik çalıştıkiannın tespit edildiğini" kaydetti. Yapılan denetimlerde bir Alman NGO'suna ait bir jipten askeri mühimmat çık- tığını da belirten yetkili. " Inanılacakgibi bir ola> de- ğil. Jipten silah, cephane. fîize fırlatma rampası >e uçaksavar füze$i çıktı" de- di. Dışişlen yetkilısi. bölge- deki NGO'lann yardımla- rın tamamını Kürtlere yö- nelik yaptıklarını: Türk- menlere "tekbirpaketyar- dım"sağlanmadığını belir- terek Kuzey Iraklı Türk- menlere sadece Kızılay'ın insani yardım ulaştırdığını kaydetti. Türkiye, söz konusu olay - ların ardından çıkardığı bir genelge ile "yardırn amaç- (ı olmayan bütün NGO'la- nn bölgedışına çıkarülaca- ğını" açıklamıştı. Türkiye, NGO'larla ilgili bütün ülke- lere de bu konuda bir nota vermişti. Türkiye, Kuzey Irak'ta faaliyet gösteren yabancı gönüllü kunıluşlann Habur sınır kapısından geçişlerine getirdiği yeni kısıtlamalann ardından bölgeye giriş için başvuruda bulunan yardım kuruluşlanna da henüz ge- çiş izni vermedi. nızca Kürîlerı değıl Türkmenler ve dığer grup- ları da koruduğunu bildirmişti. Çiller'in bu ifa- deleriy le neyi kastettiğini. o tarihte Türkmen lıderlerle yaptığı özel görüsmedeaçıkça söy- ledıği öğrenildi. Çriler'e fren Dı^ışlerı Bakanı Çiller. 18 e\ lülde IKDP lı- derı Barzani ıle yaptığı görüş.melerin ardın- dan Türkmen liderleri ıle de bir araya geldi. Çiller ile görüşenler arasında yer alan Irak .Milli Türkmen Partısı fiderı Mustafa Kemal Yayçılı. Cumhurhefe yaptığı açıklamada. Çiller ve .Ankara"yı Türkmenlerkonusunda çe- lişki ıçindeolmaklasuçladı. Yayçılı. kendile- rivleyaptığıgörüşmedeÇiller'e. "Türkmen- lerin de güvenlik bölgesine dahil edileceği ve Türkmen bölgesi ile nereleri kastettiğini" sor- duklarında. "Çekiç Güç'ün bütün Kerkük ve MusuTudakapsayacakşekil- de genişletümesi istrçimud kas- tettim. Kerkük ve Musul'u kas- fediyorum" yanıtını aldıkla- rını sövledi. Ankara"da bugün Kürtgrup- Lın temsilcileri ile yapılacak yörüşmelere gözlemcı olarak katılma istemlerine henüz ya- nıt almadıklannı söyleyen ^ı'ay- çılı. Çiller'in. 36. paralelin Türkmenleri de koruyacak se- kilde 34. paralele kadar indi- rilmesi yolundakı görüşün- den. ev lül sonunda Nevv Vörk'a yaptığı zivaret sirasında bır araya geldiği ABD'lı vetkilı- ler tarafindan caydırıldığmı savundu. Cumhurıyet'e bılgi veren dıplomatık kaynaklar da Çil- ler'ın zengin petrol yataklan- nm bulunduğu Kerkük'ün Çe- kiç Güç faalıyetlen ıçinealın- ması şeklindeki dü^ünceMnin. dışdünyava. Türkiye'nın Ker- kük üzerinde hâlâ "gözü ol- dugu" yolunda >anlı> çağrı- şımlaryaptığına dikkat çekti- ler. Kurtuluş Savaşı sırasında Mısak-ı Milli sınırlan ıçınde veralan Kerkük. Türkiye ve In- gıltere arasında çekişme konu- su olmuş ve Ankara; Millet- lerCemıveti kargrla'n ile Mn- stıl ve Kerkük'ü o dönem In- giltere'nın vönetınıi altında bulunan Irak a bırakmaya ra- zı olmuştu. Eşit ortaldık Diplomatlar caydırdı Dışişleri Bakanı \e Başbakan Yardımcısı Tansu Çiller'in, Türkmenlerin çoğunlukta bulunduğu Kerkük'ün ÇekiçGüç kapsamına alınnıası yolundaki fikrinden \ anlış çağ- rışımlar yapaeağı endişesivle bazı diplomatlar tarafından caydınldığı öğrenildi Yılmazüan açıkoturumçağrısı ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - ANAP Genel Başkanı Mesut Yıunaz, parrisine yönelik bir kimlik tartışması açılmak istendiğini belirterek. "Bu tartışmalara gülüp geçtvorunj. Çünkû hiçbir davanağı yt»ktur" dedi. Hükümet ortaklannın, kendi kimlik sorunlanru ANAP'ta böyle bir tartışma açarak önlemeye çalışıklannı belîrten Yılmaz. "Türkiye'nin temel meselelerini, hangi partinin kimliğinin erozyona uğradıgını, Güneydoğu ve ekonomi meselesini, sözde denk bütçeyi gelsinler bir açıkoturumda kkrşıhkh tartışaü/n" diye meydan okudu. Yılmaz, ÇilJer'in ülke sorunlanna hiçbir zaman ilgi duyTnadı|ını savunurken, bir keresinde isyan ettigini ve ÇiJler'e, "Gidin. evvela kocanızdan mutabakat alın" dediğini aktardı.Yılmaz. dün partisinin genel merkezinde gazetecilerle bir sohbet toplantısı düzenledi. Yılmaz, partisine yönelik kimlik tartışması açıtmak istendiğini. bazı basın organlannın da bu konuya aşın bir ilgi gösterdiğini belirterek, u TaıtışHialara gû'lüp geçi>«rum. Çünkü hiçbir davanağı yoktur" dedi. RP ve DYP'nin eski kimliklerine ters düşen davranışlar içinde olduğunu kaydeden Yılmaz. şunları söyledi: "RP, kamuoyunun takıyye olarak nitelendirdiği birtakun sahte dav ranısiar sergflemektedir. Bir vandan laik Atatürkçü tav n sergilenıektedirler. Bu onlann sahte yüzüdür. D\'P de genel başkanlannın şahsuıda tespinli. besmeleii bir parti görünümü'ne getirilmiştir. RP, DYP'ye en^l olmak için vatandaşfan yetki istemiş, anıa bugün o partilerin koltuk değneği kunumuna gelmiştir. 1983*ten beri kinıliği en net olan. ilkelerine en sadık parti ANAP olmuştur" Yılmaz, Çiller'in televizyonları dolaşarak düzmece programlarda partisinin propagandasını yaptığını söyîedi. YıJmaz, Türkiye"nin temel meseleleri, partiJerin kimlı'k sorunlan, Güneydoğu ve ekonomi konusuyla sözde denk bütçe konusunda hükümet ortaklanna bir açıkoturumda karşılıklı tartışma önerisinde buhındu. Türkmen gruplar. Kuzey Irak'ta yaşayan Türkmen sa- y ısınm 300 ila 400 bin arasın- da değiştiğini ve asıf Türk- men nüfusun Kerkük ve Mu- sul'da olduğuna dikkat çekti- ler. Türkiye'nin geçmişe göre daha aktif role soy unduğu Ku- zev Iraktakı Kürt gruplan ara- sındaki uzlaştırma görüşme- lerinde. IKDP. üst düzev vö- netıcisi Sami Abdurrahman bajjkanlığında bır heyetle tem- sıl edilecek. IKYB ise vıne politbüro üvesi Muhammet Tevfik başkanlığında birheyet- le görüsmelere katılıvor. IK^'B'nın geçmişte yapılan Drogheda ile Dublın süreçle- ri olarak anılan banş görüşme- lerine başkanlık eden ve ko- nularıyakından bilen Nurşir- >an Mustafa'yı Ankara gö- rüşmelerine katmamasının. IKYB'nin bu görüsmelere -durumu kurtarmak" için ka- tıldığını gösterdiği savlandı. IKV'B'nin İran'ın onayı ile .Ankara görüşmelerine katıldı- ğını savlavanlKDPyetkilile- ri. böylece görüşmeİere Tah- ran yönetiminin doiaylı katıl- dığını belırttiler. IRMIKIAYDIN ENGİN e-mail: engin@planet.com.tr iznik'tedün Cumhuriyet Bayra- mı'nı kutladık. Pek de güzel kut- ladık. Eğer bir şeyler eksık (ya da fazla) olduysa suç bizim değil. Bü- yüklerin. Yanıbüyüklerolmasay- dı, biz bu bayramı çok daha bay- ram kılardık. Dün sabah. erkenden bayram- lıklarımızı giydik. Okullarımızda toplandık. Kılıçaslan ilköğretim Okulu. Alpaslan ilköğretim Oku- lu, Kadir Koyutürk ilköğretim Oku- lu, Selçuk İlköğretim Okulu, iznık Anadolu Lisesı, iznik imam Hatip Lisesı. İznik Kız Meslek Lisesi, iz- nik Endüstri Mesfek Lisesi, iznik Lisesi. yani hepimiz... Bayrakflamataşıyanlann, tram- pet çalanların, boru tak/mında yer alanların fiyakasından yanlanna yaklaşılmıyordu. Sonra yürüyüşe geçtik. Hükümet Konağı'nın bu- lunduğu alana trampetlenmizı var- gücümüzlegümbürdeterek, boru- larımızı vargücümüzle üfleyerek gırdık. Hepimiz çok lyiydik. (Bizim okul hepsinden daha iyiydi). Sonra tören başladı. Bir öğret- men (yanı büyüklerden biri) kür- süye çıktı. "Şimdi istiklal Marşı Büyükler Olmasaydı... okunacak"dedi. Tamam, bılıyoruz. Daha önce prova da yapmıştık zaten. Sonra mıkrofona kükredi o öğretmen: - RahatL Haz'roolL Bayrak, fla- ma as! Dikkaaaat... Ben simit yiyordum. boğazım- da kaldı. Az ötemde Müberra ıle Güldal bir şeyler fısıldaşıyorlardı. Öğretmen bağmnca korkuyla sıç- radılar. Biz askerdeğıliz ki çocu- ğuz... istiklal Marşı'nı hemen he- men hatasız söyledik. Sonra o öğ- retmen, günün anlam ve önemi- nibelirten bırkonuşma yapmak için söze başladı. "Sayın Kaymakamım" dedi. (Kaymakamı tanıyorum). ' % Saym Komutan" dedi. (Askeriik Şube- siKomutanını tanıyorum). "Sayın Belediye Başkanım" dedi. (Bele- diye Başkanım tanıyorum. Yalnız onun adının neden üçüncü sıra- da okunduğunu anlayamadım. Yakınımda 8 A'dan Fikret var. Ona sordum. "Akıllım, Kaymakamla Askeriik Şubesi Başkanı devlet, Belediye Başkanı Iznikli. Yanı sı- ralama doğru" dedi. Demek doğ- ruymuş). Kürsüdekı öğretmen de- vam etti. "Sayın Protokol'' dedi. (Onu tanımıyorum). ''Sayın Iznik- liler" dedi. (Çoğunu tanıyorum. Annem. halam. birdeŞefika Tey- ze oradaydılar zaten). "Vesevgı- lı çocuklarımız" dedi. Yani biz en sona kaldık. Oysa aynı öğretmen az sonra Cumhuıiyet'in bize ema- net edilmış olduğunu da söyledi. Bir çelişkı var. ama orada bunu ki- me söyleyebilirdim ki?.. O öğretmen konuşmasını "Şim- dı sayın kaymakamımız bayram konuşmalannı yapacaklardır. Arz ederim" diye brtirdi. Ne tuhaf. San- kı kaymakamlığa dılekçe yazmış gibi: "Arz ederim!" Neyse... Kaymakam konuştu. Hepsini anlamadım. Anladıklanm ise zaten bildiklenmdi. Okulda hep öğrendık biz bunlan. Yani Cumhu- riyet, halkm egemenliği demek. Kral, padişah, prens, şehzade fi- lan yok. Halkın ya da ulusun ege- menliği var. Bu da iyı bır şey. Bu- nu anlayabiliyorum. Ardından sıra şiirlere geldi. Her okuldan bir kişi. Öğretmenlerin (büyüklerin) seçıp ellerine tutuştur- duklan şiirteri okudular. Bizim okul- dan 8 B'de bir kız var ya. adını bil- mıyorum, ışte o okudu. Şiirler pek bır şeye benzemı- yordu. Yanı güzeldıler belki, ama kafiye tutsun diye anlaşılmaz laf- lar da vardı. Örneğin, "..Ben bu- gün dişgeçirdim soysuzlarzinci- rine". Kim. neyi neden ısırmış an- laşılmıyor. Sonra "...Sakaryadan su ıçtik o çelik süngülerie" ne de- mek kuzum? Tasla, avuçla. yü- züstü yatıp doğrudan ağızla su içılir de süngüyle... l-ıh, anlama- dım. Lıselerden birınden şıiroku- yan bırabı de "Ölümden korkma- yan canlar Türkündür" üed'ı Doğ- rusu ben ölümden korkuyorum. Bizim şıırler. folklor gösterılerı filan bittikten sonra bır öğretmen de şiir okudu. Hiıiii, çok korktum! Neler dedi. neler. "Sana benim gözümle bakmayanın mezarını kazacağım. Sana selam vermeden uçan kuşunyuvasını bozacağım..." Ne ayıp değil mı? Örneğin kuş! Kuş ne bilsın de bayrağı selamlasın? Yuvası bo- zulunca o kuşun yavrulan ne ola- caklar? Kış geldi bile. Üşüronlar. Sonra da ölürter Örneğin ben. O öğretmenin bay- rağa nasıl bır gözle baktığını bıl- miyorum ki. Ya geJip, parmağını ba- na uzatıp, "Sen bayrağa benimgö- zümle bakmadın" derse. Neyse. sonra resmi geçit baş- ladı. Hepimiz çok güzel yürüdük. (Bızım okul en iyiydi). Yolun kıyı- sında annem. halam. Şefika tey- ze alkışlıyorlardı. Onlann önün- den geçerken ayaklarımı yere da- ha sert vurdum. Ama onlara bak- madım. Gözlerim ileride rap rap yü- rüdüm. Dün biz İznik'te Cumhuriyet Bayramı'nı kutladık. Büyükler ol- masa daha güzel, bayram gibi kutlardık. POLT1İKA GÜ1NLÜGÜ HİKMET ÇETİNKAYA Bugün IUe Yazmalıyım?.. Cumhuriyetin 73. yıldönümünü coşkulu ve gör- kemli törenlerle kutladık... Acaba ben ne yazmalıyım?.. Televizyon ekranlannda "Egemenlikkayıtsız şart- sızAllah'ındır" deyip demokrasıden söz edenleri mi anlatmalıyım ya da "73 yıllık faşist Kemalist dev- let" diyenleri mi sergilemeliyim? Yoksa dün sabah gazetelerinin birinci sayfaları- na "Yaşasın Cumhuriyet", "Modern Türkiye 73ya- şında", "Kutluolsun". "OnurBayramı"başlıklannı atıp tam sayfa Mustafa Kemal Atatürk'ün fotoğ- raflarını yayımlayan gazetelerdekı Cumhuriyet düş- manlarının yazdıklarına mı değineyim? Gerçekten ben bugün ne yazmalıyım? Mustafa Kemal'in posterlerine tüküren, alışveriş ettikleri mağazalann Atatürk fotoğrafı verdiklerini gö- rünce "Paralarımız kurşun olarak bize dönüyor" deyip televizyonlarmın sol köşesine üç gündür Ata- türk silueti yerleştiren ikiyüzlü demokrasi düşman- larının maskelerini mi indireyim, yoksa Cumhuriyet ile demokrasiyi birb/rine kanştıran kimi entelektü- ellerimizi mi sergıleyeyim? Milli Eğitim Bakanlığı 'nı Cumhuriyet düşmanı şe- riatçı kadrolara teslim eden, ancak kürsülerden Ata- türkçülük nutku atan bakanlann adlannı mı açıkla- yayım. yoksa eve Türk bayrağı asmaya "Ben faşist miyim" diye tepki gösteren kimi tatlısu aydınlarımı- zı mı yazayım? Sahi ben bugün ne yazmalıyım? Türk solunun Kürt solunun peşine takılmasını 'sosyalist hareket' sanan dostlarımızı mı anlatayım ya da "Kürtçülerle Türkçüler dağlarda savaşsın, biz Kürtler ve Türkler kardeş kardeş yaşarız" diyen Kürt yurttaşımızın anlattıklarını mı yazayım? Evet ben bugün ne yazmalıyım? • • • Gencecik insanlarımızı zindanlara tıkan, sanatçı- larımızı, yazarlarımızı, aydınlarımızı, bilim adamla- nmızı işkencelerden geçirip zindanlara atan sahte Atatürkçülerı mı yazayım, yoksa 20 yaşındaki po- lisimizi, askerimizi alçakça öldürmeyi 'devrimcilik' sanan beyinleri yıkanmış teröristleri mi yazayım?.. Söyleyin ben bugün ne yazmalıyım?.. Güneydoğu'da insanımızı açlığa tutsak kılan, gı- da ambargosu uygulayan zihnıyeti mi anlatayım, yok- sa köyleri yakılan, bu yüzden göç eden, ama git- tikleri yörelerde 'potansiyelsuçlu' olarak görülen bi- zim insanlarımızın öyküsünü mü anlatayım? Ne olursunuz bir şeyler söyleyin, ben bugün ne yazmalıyım?.. 15 yaşındaki ortaokul öğrencilerıni okudukları dergiler yüzünden terörist ilan eden, onları bir ge- ce evlerinden toplayıp gözaltına alan. işkenceden geçiren, 'gızli örgüt kurdukları' gerekçesiyle DGM'ye gönderip tutuklatan polis müdürlerini mi anlatayım, yoksa Ben ışkenceci değil, kanun adamıyım" de- yip ıstifa eden polis şeflerini mi yazayım?.. Kafam kanşık, üstelık yorgunum... Ben bugün ne yazacağımı bilemiyorum!.. Sizlere soruyorum: "Ben bugün ne yazmalıyım?" • • * - Duru göğün aJtında beklerken bir ekim sonu in- sanı suskunluğa iter... Ben bugün böyleyım ve ben bugün ne yazaca- ğımı bilemiyorum... Genç ölülere alışkın bir toplum, genç insanlann ölüme meydan okuyuşu beni bir bilinmeyene gö- türüyor... Cumhuriyetin 73. yıldönümünü coşkulu ve gör- kemli törenlerle kutladık... Beş gün önce Adana'dan, dün de Sıvas'tan ge- len acı haberlerle irkildik... Yargısız infazları, bombalı intihar saldırılannı. fa- ili meçhulleri. gozaltındaki kayıpları günübirlik olay- lar olarak görmeye başladık... O zaman ben ne yazmalıyım? Belki Cesare Pavese'nin şu dizeleri, yazmayı beceremediğim bir öyküye adını koyabilir... Gelin birlikte okuyalım: "Ölüm gelecek ve senin gözlerinle bakacak Sabahtan akşama dek, uykusuz, sağır, eski bir pışmanlık ya da anlamsız bir ayıp gibi ardını bırakmayan bu ölüm. Bir boş söz, bir kesik çığlık, bir sessizlik olacak gözlerin: Böyle görünür her sabah yalnız senin üzerinde kıvrımlar yansıtırken aynada. Hangi gün, ey sevgili umut, bizler de öğreneceğiz senin yaşam olduğunu, hiçlik olduğunu." Internet: http: // www.planetcom.tr/Xn E mail: Hikmet .Cetinkaya (n Planet.com. TR TBMM Dokumılmazlık için eylem hazırlıgı DlRDANE KOCAOĞLÜ ANKARA -Mılletvekilı dokunulmazlığının sınır- landınlmasına ili^kin ana- yasa değişikliği önensı ıçın diğer partilerden aradığı desteğı bulamayan ANAP'ın. verel ara seçinı- lerin ardından konuyu ve- niden gündeme getirmeyı planladiğı bildirildi. ANAP Genel Sekreteri \aşarOku- yan. bu konuda çeşitli ey- İemleri gündeme getirebi- leceklerini. cerekirse TBMM Genel Kurul Salo- nu'nuterketmeveceklerinı söyledi. DYPGenel Başkanı. Bas- bakan Yardımcısı ve Dışiş- leri Bakanı Tansu Çiller ıle eski TL'RBAN Genel Mü- dürü DYP Isparta Mıllet- vekilı ÖmerBilginhakkın- daki çok sayıdakı yolsuz- luk iddialarıyla gündeme gelen dokunulmazlıklarııı sımrlandırılırtasıııa ılişkin anayasa değişikliği önerisi bugüne kadar TBMM'de görüşülmedi. ANAP. C HP ve DSP liderlerinin her fır- satta dıle getirdiği dokunul- mazlıklann sınırlandmlma- sına ilişkin anayasa deği- şikliği için yeterli imza top- lanamadı. Parti v önetıcile- rının, dokunulmazlıkların sınırlandınlmasını istedik- lenne ilişkin açıklamaları- na karşın. imzalann tamam- lanması konusunda girişim- de bulunmamaları dikkat çekici bulundu. ANAP Ge- nel Sekreteri Yaşar Oktı- yan. konuva ilişkin olarak Cumhuriyet'e yaptığı de- ğerlendirmede. milletvekil- lerı hakkındaki her türlü volsuzluk. suiistimal ve di- ğer adli suçlann derhal yar- gıya intikal etmesine ola- nak sağlayacak anav asa de- âişiklı'Si önerisini hazırlaya- rak 129 imza ile TBMM Başkanlığı'na sunduklan- nı bildirdı. Anayasa değişik- liği önerısinin işleme ko- nulabilmesi için 182 imza- va ıhtıyaç bulunduğunu amnisatan Okuyan. diğer partilerin bu öneriye imza- iarıyla destek vermemele- rini anlavamadıgını söyle- di.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle