Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 26 EKİM 1996 CUMARTESİ
Bulgaristan'da
seçim
• EDİRNE (Cumhuriyet) -
Bulganstan'da pazar günü
vapılacak cumhurbaşkanlığı
seçimı öncesi. Edirne'nin
Bulgansian Başkonsolosu
Todor Pitov. Türkive'ye
gelip yerleşen kırmızı
pasaport sahibi kimselerin
oy kullanacaklannı söyledi.
Konsolosluk binasındaki
yapılacak seçimin, saat
06.00'dan. 17.00'ye kadar
devam edeceğini belirten
Pitov. oy kullanacakiarın
pasaportlarını da göstermesi
gerektiğini sövledi.
ÖSYM için sınav
önergesi
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DSPBartın
Milletvekili Cafer Turan
Yazıcıoğlu \e arkadaşları.
sınav sonucları jçin Meclis
araştırması açılması
isteminde bulunarak.
TBMM'ye önerge sundular.
Önergede. siyasi \e dini
grupların üniversite
sına\ lannı etkıledıklen
yönünde iddiaların
bulunduğunu belırtilerek.
sistemdeki yanlışhkların
araştınlmasının gerektiği
kaydedildi.
Milletvekillerine
tatil
• ANKARA (Cumhuriyet
BürosıO-TBMMGenel"
Kurül çalışmalarına iki
günlük ara \erme karan
alınınca millet\ekillerine 11
günlük tatil olanağı doğdu.
Genel Kurul çalışmalarına
yerel ara seçimler nedeniyle
30 ekim çarşamba ve 31
ekim perşembe günleri ara
verilmesine ilişkın TBMM
karan Resmi Gazete'de
yayımlandı. Salı günii de
Cumhuriyet Bayramının
resmi tatil olmasıyla
milletvekilleri 11 günlük
tatil yapabilecekler. TBMM
Genel Kurulu 5 kasim salı
günü toplanacak.
Sezer'den birlik
mesajı
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DSP Genel
Sekreteri Zeki Sezer. son
günlerde bazı DSP'liIerin
partide sorun varmış gibi
bir izlenim vermeye
çalıştıgını kaydederek
'Yıllardır zor koşullarda
verilen mücadelenin
sonucunu kimseye
hovardaca harcatmavız"
dedi. Bu arada Van. Izmir.
Samsun. Çorum. Edırne \e
Adana DSP ll başkanları
dün yaptıkları
açıklamalarda. partı içı \e
parti dışındaki hızipçı ve
komploculan nefretle
kınadıklannı belirttıler.
DSP'den öneri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-DSP. hâkim ve
savcılann kendileriyle ilgili
denetim sisteminin
özerkleştirilmesi için
anayasa deâisikliöi önensi
hazırladı. DSP Hukuk
Kurulu'nun hazırladığı
öneriyi, partili
milletvekillerinin tümü
imzalarken öneri diğer
partilerin de imzasına
açıldı. Değişiklik önensi.
öncelikle Hakımler ve
Savcılar Yüksek
Kurulu'nun (HSYK)
özerkleştinlmesi ve
denetimlerin de bu kurul
bünyesinde oluşturulacak
Adalet müfettişlerince
yapılmasını öngörüyor.
Bütçeye eleştiri
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-CHP Genel
Başkan Yardımcısı Onur
Kumbaracıbaşı. bütçenin,
politık müjde \erme
hevesiyle kötü
şekillendirildiğini
savunarak,'Bütçenin tek
doğru tarafı. yalanda
denklik sağlamış
olmasıdır'dedi.Hükümetin
dış politikada olduğu gibi
ekonomide de laubali bir
tutum izledığini belirten
Kumbaracıbaşı. bedelsiz oto
ithalatının otomotı\
sektörüne darbe \ uracağını
söyledi.
Sendikadan tepki
• ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Tüm Sosval-Sen,
Sosyal Sigortalar
Kurumu'nun. (SSK) kurıım
ve idari yönden özerk bir
kuruluş olması nedenivle
devletin. gayrimenkullerini
sarmasının "gasp" anlamına
geldiğini savundu. Tüm
Sosyal-Senden yapılan
açıklamada. SSK'nın sosyal
tesisleri \e taşınmaz
mallannın satılmak
istendiği vurgulanarak.
"Çalışanların kendi ellerivle
oluşturduklan kurum
taşınmazlarının satılmasına
emeğiyle geçinenler izin
vermeyeceklerdır" denildi.
HABERLER
C H P h e y e t i : H a I k b a s k ı a 1 1 1 n d a
'Tuncelili yaşamdan kopanldı'ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Tunceli'de incelemeler >apan CHP
hevetinde yer alan millet\ekilleri. halkın
de\ let i)e terör örgütünün şıddet ve
baskısı altında olduğuna dikkat çekerek.
"Tuncelililer vaşamdan kopartılmışlar, il
yan açık cezaevine dönmiiş" görüşünü
dile getirdiler. Heyet üveleri. yaptıkları
incelemelerde. ortaçağ benzen bir
uygulamayla Tunceli'nin Pertek ilçesinın
girişinde demir kapı ile karşılaştıklarını.
yetkililerden bunun kaldırılmasını
istediklerini bıldirdiler.
CHP İstanbul milletvekillen Algan
Hacaloğlu. Ercan Karakaş. Tunceli
Milletvekili Orhan Veli ^ ıldırım ve
Erzıncan Milletvekili Mustafa Yıldız'dan
oluşan heyet Ankara'ya döndükten sonra
dün parlamentoda bir basın toplantısı
düzenleyerek ızlenimlerini aktardılar.
Heyet adına hazırlanan ön raporu
açıklavan Mustafa Yıldız. Tunceli'de
vurttaşların hak ve özgürlüklerinin
alabildiğine sınırlandığına. hak arama
özgürlüğünün ortadan kaldmldığına.
ışsızlık \e yoksulluğun kol gezdiğıne
dikkat çekerek. vuıttaşlann devlete ve
Pertek'e demir kapı: CHP'Ü Hacaloğlu,
Tunceli'de yaptıkları incelemelerde. gıda ambargosu
nedeniyle halkın açlıkla karşı karşıya olduğuna dikkat
cekerken. Pertek ilçesinin kapısına "demir kapı"
yaptırılarak tecrit edildiğini söyledi.
yönetenlere olan güvenlertnın hızla
eridığini vurguladı.
Hevetın ön raporunda. vurttaşların
bölücü terör örgütü ıle güveıılık
güçlerinın şiddet ve ba>kısı altında
bunaldıâına dikkat çekılerek. ~De\letin
haksız uygulamaları karşısında halk.
yaşama direncini giderek v itirnıektedir"
denildi.
Insan hakları çiğnendi
Tunceli'nin 417 köyünden 2S7"MIIIII
giivenlik güçlerınce boşaltıldığına dikkat
çekilen ön raporda. "Kısaca, bebesi ve
çocuğmla yaşlısı ve gencivlt> köy >e
mezralarından u/aklaşnıak zurunda
bırakılan v urttaşlarınıızın en temel
insanlık hakları çiğnenmiş. mağdur
edilerek adeta yaşamdan koparrılmıştır.
Ahır, ambar. derme çatnıa baraka \e
çadırlara sığınnıak zorunda bırakılan
y urttaşlarınıı/. insanlık unuru iie
bağdaşnıayan sağlıksız küşullarda vaşam
kavgası vermektedir."
Tunceli halkının bugünku koşullarının.
I93S'dekı Dersım sürgıınüne muhatap
kalan vurtta.şlarınkınden dalıa kötü
olduğu belırtileıı raporda. şıı görüşlere de
ver \erıldı:
"Tunceli'de>aşa>an \urftaşlanmız, son
iki v ıldır demokratik vc çağdaş,
toplunılara vakışnıavan. hukuksal temeli
olmavan. lunceli'vi adeta acık bir
cezaevine dönüştüren bir uygulama ilede
karşı karş.ı\adır. Bııyiiıı Iunceli. bolluk
ortamında. gıda nıal/emclerinin \esika ile
satıldığı 1940'ların kıtlık günlerini
vasamaktadır. Resmi nıakamlarca, savısı
4(Ht olarak tahmin edilen teröristlerin gıda
temin kanallarını sö/de tıkamak aınacı ile
uygulandığı il'ade edilen gıda ambargosu,
halkın sağlıklı yaşam hakkının ihlalidir.
Bugün TuncelTde vaşavan v urttaşlarımız.
valiliğin bu keyfi uygulaması karşısında
kızgın ve kırgındır. Bu uygulamanın.
özellikle yoksul kesimleride yetersiz
beslenmeye neden olduğu, maddi külfet
getirdiği. yurttaşlan devletten soğuttuğu
göriilmektedirr
CHP heyetinin raporunda, ıldeki 268
ilkokuldan 242'sinin kapalı olduğu.
hastanelerinde sadece 1 uzman doktorun
bulunduğu. rekor düzevdekı ışsızliğe
rağmen devlet daırelerinde 1500'e yakın
kadronun kapalı tutulduğu. yurttaşların.
ozel timın ırkçı ve şeriatçı yapılanması
nedeniyle haksızlık. hukuksuzluk ve
baskıyla karşı karşıya olduğu bilgisine
ver verildi. TBMM ve hükünıeti. bu
gidişe "dur"" demek içın göreve çağıran
heyet. bu konuda yapılacak her türlü
lyıleştımıe girişimıne partı olarak destek
vereceklerıni bildirdi.
Heyet üyeleri esas raporun. önümüzdeki
lıafta tamamlanarak. başta Meclis olmak
üzere ilgili bakaniıklara gönderileceğini
açıkladılar
Neyeneceğine devletkararverryor
ALPER BALLI
TUNCELİ - "50 kilogram un, 3
kilogram şeker, 500 gram çay, 5
kilogram makarna. 2 kilogram
pirinç. 3 kilogram patates. 2
kilogram yağ. 2 kilogram soğan,
2 kilogram bulgur..."
Bunlar. Tunceli'nin köylerinde
ortalama nüfusu 6-8 olan bir
hanenin 21 ekimden I aralığa
kadar tüketeceği gıdası...
Tunceh'dekı uygulamalan
inceleyen CHP heyeti. PKK'nin
kışın stok yapmasını önlemek
gerekçesiyle yapılan gıda
ambargosunun sadece bu kenrte
uvgulandığına dikkat çekti.
Bir > ıl sonra gazetecilerin ilk
kez girdiği Ovacık'ta köylerı
yakılan ya da boşaltılan
yurttaşlar. Erzincan depremi
nedeniyle hazırlanan ve köylerin
boşaltılmasının ardından ilçeye
taşınan prefabrik konutlara
yerleştirilmiş. Birodada 10'a
yakın ınsan bannıyor. Konutlar
çamur içınde.
Salgın tehlikesi
Çocuklar yalınayak yağmur
altında dolaşıyorlar. Vatandaşlar.
konutların biraz ilerisinde
başlayan yeşil araziyi göstererek
gazetecilere seslenıyor:
"Biz, havvancılık \e aracılık
yapabiliriz. Burası her ikisi için
de müsait. Bir kovanın maliyeti
4-6 milvon lira arası. Niifusa göre
değişir, bir ailenin geçimi için 30-
40 kovan yeter. Aile başına en
fazla 200 milvon lirayla bizim
buradaki geçim sıkıntımız
çözümlenir."
Son sağlık taraması 1 yıl önce
yapılmış. Ilçenin askeri
karargâha dönüştürülen 25
vataklı sağlık merkezinin
başhekimi pratisyen doktor
Mustafa Nejat Aptuşoğlu.
uzman hekim olmamaMndan
yakındı. Diş hekimlıği ünitesinin
tamamlandığını. ancak
doktorlann gelmediklerini
kaydeden Aptuşoğlu. yokları
şöyle sıralıyor:
"Bayan hastalar için bayan
doktor yok. Hizmetli personel
eksik. Kaloriferci yok. V'ar olan
tek şey salgın hastalık tehlikesi."
Askerlerin sağlık merkezine
yerleştirilmesinin gerekçesi de.
"zorunluluk"..
Kamu görev lilerinın Tunceli-
Ovacık arasında Munzur \adisi
bov'unca uzanan karayolunda
"komo\" olmaksızın volculuk
vapnıalan va>ak kon\u\ldini
düzenlendiği günlerde belırsız.
Ovacık Kaymakamı \ üksel
Ya\ uz. gıda ambargosunun
zorunluluk olduğunu sav undu.
Yörede faaliyet gösteren terör
örgütlerı PKK. ve TlKKO'nun
yurttaşlara baskı yaparak kı^lık
gıda stokunu sağlamaya
çalıştıgını belirten Yavıız. halkın
anlatımına göre PKK'nin
gıdanın tümüne. TtKKO'nun da.
vetecek kadarını bırakıp
kalanına el kovduğunu söyledi.
Yavuz. Ankara'nın bölceve
duyarsızlığından yakınırkeıı
şunları söyledi:
"Bu uygulama zorunluluktur.
Kişiseİ düşüncem, bu insanlık
a\ ıbıdır, ancak terör örgütü
baskı altına alındı. Doğru.
çocukiar %e insanlar aç. Ankara
buraya duvarsı/ kalmasın.
Ödenek \e kadro istediğimi/
zaman tasarruf (inlemleri
denmesin."
Ilçede bir kıraathancde. kövlcri
boşaltılan vurttaşların
sorunlannı dinleyen CHP heyeti.
Tunceli'de ınsan hakları
Bu zulüm
az şey mı?
Sıcak ya/ a\ ları
açlıkla bitti. \zgın
bir kjş kapıya
dayandı. Bu kış,
açİığa bezdirici bir
soğuk da eşlîk
edecek. Tunceli...
Anadolu'da bir
ilinıiz... Öbür
illerimiz gibi bir
ilimiz... Onu
başkalanndan
av ıran özelliği
bebekleriyle,
vaşlılanvla bir
sıcak çorbava
duvıılan ö/lem
bugünlerde.
İnternet çağıııın.
tast t'ood dev rinin
yorgun. yenikve
\oksul insanları...
L mudun çığlığı
henii/vankısını
yitirmedi belki.
Ama bu /uliinı
dayanılırşey mi,
a/ şey mi. önemsi/
bir şe> mi? \ann
ne olacak. nasıl
olacak. belirsiz.
Bu kış. açlığa
be/dirici bir soğuk
da eşlik edecek.
Bilinen bu
lunceli'de...
>>adece bu... Bir
tek bu...
ıhiailcıııiı vtptadıklannı so>ledi.
İstanbul Milletvekili Ercan
Karakaş. dev letin 400 terönst
ıçın 40 bın kişiv i karşısına
aldığını vurguladı.
Karakaş. devletin kövleri
vakılanlara tazmınat ödemesini
isterken. 1938 vılında Tunceli'de
yaşanan olaylara gönderme
yaptı:
"1938 vılında. tek parti
döneminde, kövlerinden
sürülenlere göç ettikleri İç
Anadolu Bölgesi'nde devlet
toprak verdi. Tazminat ödedi. 2
bin y ılına girerken çoğulcu
parlamenter sistcmle yönetilen
Türkive'dc insanların köv leri
yakılıyor, boşaltılıyor. Bu, kabul
edilemez. Tasarruf önlemleri ve
kadro verilnıemesi kararları,
OHAL bölgesinde
uvgulanmamalı."
MuhtarlarOvacık Cumhurivet
Başsavcılığı'na başvurarak.
evlerinin yakıldığı gerekçesıvle
soruşturma yapılmasını
istiyorlar. Dosya, kaymakamlığa
gıdiyor. Kaymakamlıktan
başvuruyu yapan 444 hane
reisine yanıt geliyor:
"Dosyanın tetkikinde. CKacık
İlçe Jandarma Komutanlığı'nın
... tarihli.... savılı vazısında gerek
bölgede operasyon icra eden
güvenlik kuv^etlerince ve gerekse
bağlı karakoüarca hiçbir şekilde
köy yakılmadığı belirtilmiştir. (...)
Memurin Muhakematı
Vasası'na göre, soruşturma
açılabilmesi için hakkında
soruşturma vapılan memurun
açık kimliğinin saptanması
gerekmektedir... Bu nedenle
e\ ini/in kim tarafındari
\ akıldığına dair sanıklar tespit
edilmediğinden Memurin
Muhakematı Vasası gereğince
kay makanılığımızca soruşturma
açılmamıştır."
OvacıklüarAİHM
yolunda
Ovacıklılar. Türkiye de iç yargı
yollarını tükettıklerini ve Avrupa
Insan Hakları Mahkemesi'ne
başvuracaklarını belirterek
dilekçelere yanıtın bir ömeğıni
Ercan Karakaş'a sunuyor.
Karakaş. mahkemenin
Türkıve'vi mahkûm eden
kararına tepki gösteren kişilere
de gönderilmesı gerektiğini
vurguluvor:
"Ankara'va dönünce bunun bir
örneğini Mümtaz Sovsal'a da
sunacağım."
Gıda ambargosunun varatıcısı
Tunceli \alisi Atıl Üzelgün.
uvgulamavı savunuyor.
Şikâyetlerin PKK baskısıyla
gerçekleştirilen propaganda
olduğunu öne sürüvor.
Yurttaşlann valıye yönelik
tepkılerinden CHP de payını
alıyor.
Vali Üzelgin. DYP-SHP
koalisyonu sırasında sosyal
demokrat kontenjandan atanan
bir ısım. SHP'nin eskı genel
başkanı Erdal İnönü'nün
danışmanlığını da yapmış...
SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr
Algan Hacaloğlu ve Ercan
Karakaş, kısa bir süre önce
bakanlık yapmışlardı. Bu iki si-
yaset adamı. Tunceli Milletve-
kili Orhan Veli Yıldınm ve Er-
zincan Milletvekili Mustafa Yıl-
dız'la birlikte 22-24 ekim tarih-
lerinde Tunceli ve çevresine bir
gezi yaptılar. Bu gezi ile ilgili iz-
lenimlerini basına açıkladılar.
• • •
Dört CHP milletvekilinin bu
bölge ile ilgili izlenimleri, Türki-
ye'nin nasıl bir ortam içindeyö-
netildiğinin bir belgesi gibi. Mil-
letvekillerinin saptamalarını,
kendi açıklamalarından kısal-
tarak aktarıyorum:
"Doğu ve Güneydoğu Ana-
dolu'da, 3000'e yakın köy ve
mezrayı kapsayan, iç banşm
güçlenmesine katkı sağlama-
yan zorunlu köy boşaltması uy-
gulaması, Ekim 1994'ten gü-
nümüze Tunceli'yi de kapsa-
mıştır. Tunceli'nin 417 köyün-
den 287'si güvenlik güçlerince
boşalttınlmış; evler, ahırlar, am-
barlar tahrip edilmiş, önemli
bölümü yakılmış, meralar ka-
patılmış; yurttaşlann tapulu
arazileri kendilerine yasaklan-
mış, ürünlen tahrip edilmiş, an
kovanlan, cevizlikleri, odunluk
Tunceli'yi Kim Bu Hale Getirdi?meşe alanları ve bahçeleri el-
lerinden alınmıştır. K'saca: be-
besı ve çocuğu ile, yaşlısı ve
genciile, köy ve mezralarından
uzaklaşmak zorunda bırakılan
yurttaşlarımızın en iemel in-
sanlık hakları çiğnenmiş. mağ-
dur edilerek adeta yaşamdan
kopartılmıştır.
Bu yurttaşlarımızın önemli
bölümü bugün işsizdır. açtır,
sefalet düzeyinde yoksuldur,
kara kışta açıkta, bannaksız ve
korumasızdır. Ahır, ambar, der-
me çatma baraka ve çadırlar-
da sığınmak zorunda bırakılan
yurttaşlarımız, insanlık onuru
ile bağdaşmayan, sağlıksız ko-
şullarda yaşam kavgası ver-
mektedir.
1938'de Dersim 'den sürgün
edilenlere sağlanmış olanaklar
dahi bugun köyünden surgun
edilenlere çok görülmekte;
yurttaşlarımız kendıierıne yö-
neltilen bu zülmun nedenlerını
anlayamamaktadır Haklarını
aramak için Başbakanlık. içış-
leri Bakanlığı ve valılık makam-
larına yazılı müracaaî yapanlar
ise iki yıldır bu mürcaatlarına
yanıt dahi alamamanın şaşkın-
lığı ve burukluğu içındedır.
Tunceli 'de yaşayan yurttaş-
larımız, son iki yıldır, demokra-
tik ve çağdaş toplumlara ya-
kışmayan, hukuksal temeli ol-
mayan, Tunceli"yı adeta açık
bir cezaevine dönüştüren bir
uygulama ile karşı karşıyadır.
Bugün Tunceli, bolluk ortamın-
da. gıda malzemelerinın vesı-
ka ile satıldığı 1940'lann kıtlık
gunlerını yaşamaktadır.
Resmi makamlarca. sayısı
400 olarak tahmin edilen tero-
ristlerın gıda temın kanallarını
sözde tıkamak amacı ile uygu-
landığı ifade edilen gıda am-
bargosu, halkın sağlıklı yaşam
hakkının ihlalidir.
Tunceli'de yaşayan yurttaş-
larımız, valiliğın bu keyfı uygu-
laması karşısında kızgın ve kır-
gındır. Bu uygulamanın. özel-
likle yoksul kesımlerde vetersız
beslenmeye neden olduğu.
maddı külfet getırdığı. yurttaş-
ları devletten soğuttuğu görül-
mektedır.
268 ilkokulundan 242'sı ka-
palı olan. hastanelerinde sa-
dece bir uzman doktoru bulu-
nan. rekor düzeyde işsizliğe
rağmen resmi dairelerinde
1500'e yakın kadrosu Başba-
kanlık 'ça kapalı tutulan Tunce-
li 'de bu olumsuzluklar yanın-
da. özel timin ırkçı ve şeriatçı
yapılanması ile uzatmaîı gü-
venlik personelinin yetersiz
eğitım düzeyinin yaratmakta
olduğu haksızlık, hukuksuzluk
ve baskının olumsuzluklarını
da süreklı göğüslemek zorun-
da bırakılan yurttaşlarımız. ar-
tık huzur. adalet ve eşitlik iste-
mektedir."
• • •
"Ulusal onur" üzerine nu-
tuklar atan cümle yetkililer. bu
tablo acaba sizin onurunuzu
zedeliyor mu? Tunceli'de bu
kadar acımasız ve insanlık dışı
uygulamalan kim yapıyor der-
sinız? Türkiye'nın Avrupa Birlı-
ğı'ne girmesine engel olmak is-
teyen Yunanlılar mı. yoksa
Ruslar mı? Acaba onlar gelıp
yurttaşlarımızı sokaklarda aç
bırakıp çocuklarının dağa çık-
masına mı neden oluyorlar?
Gerçekten Tunceli'de olan-
lara kim karar veriyor? Bunu
hangi akıl, vicdan adına yapı-
yor? Eminim, bunu Tunceli hal-
kına reva görenler, hepimizden
daha vatansever, hepimizden
daha çok ulusal onurlarına
düşkündürler. Bu kafada olan-
lar Yaşar Kemal'lerin ve Şa-
nar Yurdatapan'ların da ce-
zaevine girmesine yüce vatan-
severlikleri nedeniyle destek
oluyorlar.
• • •
CHP'Iİ dört milletvekilinin
saptamaları. biraz insanlık
onuru olan için büyük bir acı.
Kim. hangi köşede halka bu
kadar zulmü reva görüyor?
Hangi kuvvete dayanarak
bunları yapmaya cesaret ede-
biliyor? Tunceli'yi bu hale ge-
tirenlerden hesap soramadık-
ça bu ülke, çürümeye ve ko-
kuşmaya. mafyanın elinde
çökmeye devam edecek.
Tunceli halkının evinı başına
yıkan kafa, her şeyi mahvedi-
yor, her şeyi yıkıma götürüyor.
Kimdir bunlar? Hangi yetki
ve hangi amaçla böyle bir
vahşetı kendi halkına uygula-
yabiliyorlar? Çıksınlar ve açık-
lasınlar.
CUMARTESİ
YAZILARI ;
ATAOL BEHRAMOĞLÜ
İslam ve Batı
Islam, Batı'ya öfkeli.
islama göre Batı. bir "Hıristiyan kulübü"dür. Her
türlü kötülüğün. ahlaksızlığın kaynağıdır.
Batı bize kımliğimizı kaybettirdi. Batılılaşma ça-
baları bızi benliğimizden uzaklaştırdı.
Kurtuluş, yeniden kimliğimize kavuşmada, ben-
liğimizi bulmadadır.
Batı'nın değer olarak sunduğu şeylerden yüz çe-
virmeli, Islamın değerlerine yeniden sahip çıkmalı-
yız.
Kökten Islamcıların düşünceleri, yukarıdaki cüm-
lelerle özetlenebılir. Sadece kökten islamcılarınki
mi? Yukarıda özetlenen düşünceler, bugün bizim ül-
kemizde. parlamentodaki mılletvekilinden sosyete.
modacısına. mahalle bakkalından üniversite öğ-
rencisine kadar pek çok kişinin ağzında sakız olmuş
durumdadır.
islam dünyasının bir bölümü Batı'yı ve BatıcılığT
terörle, şiddetle dize getirme çabasında.
Bir başka bölümü kendi kimliğine, kendi benliği-
ne çekilerek varlığmı sürdürebileceğini düşünüyor.
Terörün. şıddetin gerısinde, karşı çıkılan. nefret
edilen bu Batı'nın kimı çevreierinin bulunup bulun-
madığı apayrı bir soru işaretidir.
Kimliğe, benlığe geri çekilme düşünce ve savla-
rı ise. sığlıkları. yüzeysellikleriyle şaşkınlık verıcı. Ta-
raftar kazanma başarıları ile ürkütücü. düşündürü-
cü...
• • •
Felsefe, islam ülkelerinde, VIII. yüzyıl sonlannda
eski Yunan fılozoflarının Arap diline çevrilmeleriyle
bir bilım dalı olarak doğdu. Abbasi Halıfesi El-Me-
mun 830'da Bağdat'ta Beytülhikme'yi (Bilimler E-
vi'ni) kurdu. Yunanlı, iranlı. Hintli. Hıristiyan ya da
Yahudi bilginleri burada topladı. Gökbilim. tıp, fel-î
sefe, mantık. matematik konulanndaçevirileryapıl-
dı, ürünler verildi. ilk İslam bilginleri, başta eski Yu-'
nanca olmak üzere çeşitli dillerden çeviriler yaparj
kişilerdi. İlk büyük Müslüman filozof El-Kindi, Aİris-
toteles etkisinde bir düşünürdü. (İslam düşünürle-
ri arasında Arıstoteles, "sahibül manîık/mantık us-
tası" diye adlandırılmaktaydı.) Mantık, fizik, meta-
fizik ve siyaset alanında ürün veren Farabi, bir ye-
ni-Platoncuydu. Ibni Sina, El Biruni, ibni Rüşt,
ibni Haldun gibi doğabılimci, matematikçi, tarihçı
vb. düşünürlerın hemen hepsi. eski Yunan düşün-
cesinin şu ya da bu ölçude yorumcuları, izleyicile-'
rıydiler...
islam ülkelerinde başka bilimsel alandaki geliş-
melerde böyle oldu. Bağdat matematik okulu. Hint
ve Yunan etiklerınin ızinde gelişti. Geometri ise Yu-
nan geometrısıyle sınırlı kaldı. Bu bilimsel disiplin-
lerine. Ebu Kâmil, Es Semev'el, El-Kereci, Hay-
yam vb. büyük bılım adamları yetişti. Bilimsel araş-
tırma yapmanın olanaksızlaşacağı XIII. yüzyıla ka-
dar bu gelişmeler sürdü. İslam ülkelerindeki bilim-
sel gelişmelerın ve eskı Yunan dünyasının "Batı" ta-
rafından keşfi. birkaç yüzyıl sonra, Rönesans dö-
nemındedır. •• .!
• • •
Yukarıdaki bilgilerin mantıksal sonucu, doğuş v©
gelişme dönemlerinde İslam ülkeleri bilim ve felse-
fesinin kendi içine kapalı olmadığı. tersine, klasik v©
çağdaş yabancı ürünlerden yararlandığı, daha da
öte, onlardan kaynaklandığıdır. Bağnazlık, tutucu-
luk, içe kapanış, bu ülkelerın gerileyiş ve çöküş dö-
nemlerinde ortaya çıkmıştır. (Geneldekı sanı bunun
tersidir. Çöküşün. yabancı etkılere açılışla ilişkili ol-
duğu sanılır ya da öyle gösterilmek istenir.) Şimdi,
islam ülkelerinde, özellikle de kendi ülkemiz Türki-
ye'de, köktendıncılerde geri dönülmek istenen Is-
lami kimlik acaba hangısidir? İbni Sina'lann, ibni
Haldun'ların. Hayyam'ların tutuculukla ilgisi bulun-
mayan. bilimsel araştırıcı kimliği mı, yoksa bütün bi-
1
limleri kutsal bir kıtabın sayfalarına sığdırmaya ça-
lışan. saldırıya ve ıçe kapanmaya aynı ölçüde eği-
limli bir başka "Is/ami kimlik" mi? islamcı çevreie-
rinin öncelikle bu soruyu yanıtlamaları gerekiyor...
• • •
Ülkemızde bugün. sadece İslamcılık-Batıcılık kar-
şıtlığında değil, hemen heralanda yaşanmakta olan
kördövüşünün. zıtlaşmalann, kan davasına
dönüşen çatışmaların kaynağında. bilgisizlikyatıy-
or. Parlamentodaki milletvekilinden sözüm ona bur-
juvasma, sokaktaki insandan üniversite öğrencisine
kadar, bilgi yoksunluğu ürküntü verecek düzey;
dedir. Okullarımızda, sadece kendi tarihimizle, ken-;
di kimliğimizle ilgili olarak değil. hemen hiçbir alan-;
da bilimsel bilgi öğretilmiyor. Araştırıcı, eleştirici'
özgür, bağımsız kafalar yetiştiremeyen bir top*
lumun. sözüm ona "kimlik". "çözüm" arayışları için-
de her türlü aşırılığa savrulması: saldırganlık ve içe
kapanış duygulannın gelgitinde (ekonomik çökün^
tünün de desteğıyle) ruhsal çöküntüye uğraması,
sağlıklı düşünme yeteneğini yitirmesi kaçınılmaz-
dır...
VEFAT
Emekli öğretmen merhum
Mahmut Coşkun'un eşi; Ayfer
Coşkun. Günfer Demirci ve Sıtkı
Coşkurfun anneleri; Taylan
Coşkun ve Özgür Demirci"nin
anneannesi; Savaş Coşkun'un
babaannesi, Enis Coşkun ve Adil
Demirci'nin kayınvalideleri
NEDIME
COŞKUN'u
kaybettik. Acımız büyüktür.
Cenazesi 26 Ekim 1996
Cumartesi (bugün) öğle namazını
takiben Aksaray Murat Paşa
Camii'nden kaldırılacaktır.
AİLESI