Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURİYET 17 EKİM 1996 PERŞEMBE
HABERLER
Metin Göktepe davası, öldürülmesinden 284 gün sonra başlıyor
Gözaltmda cinayet yarHaber .Merkezi - Ev rensel Gazetesı mu-
habıri Metin Göktepe'nın dö\ ülerek öldii-
rülnıesiyle ılgili 4S pohs hakkında İstan-
bul'da açılan \e "gihenlik" gerekçesiyle
Aydın'a nakledikn -Göktepedavası," ya-
nn Aydın AğırCeza Mahkemesi'nde baş.-
layacak. Aydın Emnıyet Müdürü Şeıket
Ayaz. gii\enlik gerekçesiyle Aydın'a alı-
nan duruşma öncesı emnıyette izinlerin
kaldırıldıfını. kentteveözel'lıkledeadlıye
île çe\ resinde gereklı önlemlerin alındıgı-
nı açıkladı
Türkiye Gazeîeciler Sendıka.M (TGSj
Ankara Şubesi. 8 Ocak 19% giinü gözal-
tında öldürülen Metin Göktepe'yle ılgılı
davanın. vargılanan polı.slerın CJII güven-
liğı gerekçesıy le İ\tanbul'da değıl de Av-
DSP lîderi Ecevit
dın'da görülmesmin davanın geleceğine
ili^kın kaygıları arttırdığını bıldirdi. Gök-
tepe'nin öldürülmesinden 284 gün sonra
davanın başlayacağına dikkat çeken TGS
Ankara Şubesi yöneticileri. da\anın olay
yerı olan lstanbul'a ahnmasmı istediler.
Aydm Demokrası Platfornıu'nca dün
\ apılan basın açıklamasında da "Tekama-
cı halka doğru \e tarafsız haber ilctmek
olan Metin Göktepe. doğrulan \e gerçek-
leri kabul etmevenlerce bilinçli olaraköldü-
rüldü"denıldı. Yargılamanın, suçunişlen-
diğı İstanbul'da yapılması gerekırken 800
kılometre uzağa alındığının ifade edildiği
açıklamada. su görüslere yer verildı:
"Bu. Metin Göktepe'nin jalnız kalacağı
anlamına gelmez. Demokrasiye. hak ve öz-
gürlükJere sahip çıkanların Göktepe'nin
davasına da sahip çıkacağına inanıvoruz."
CHPA>dınMillet\ekıli\eTBM*MBas-
kanhk Dıvanı C>esı FatihAtay dadünyap-
tıği yazılı açıklamada. haber alma özgür-
lüğünü kullanmak isteyen gazetecı Gökte-
pe'nin terörıst muamelesı gördüğünü be-
lirttı.
Cinayetin üstünden 284 gün geçri
E\ rensel Gazetesı muhabın Gökıepe.
Csküdar E Tipi Cezae\ i'nde meydana ge-
len oiaylarda \ aşamını \ itiren Orhan Özen
ile Rıza Boybaş'ın cenaze törenlerıni ızle-
dıği sirada polısler tarafından gözaltına
alındı. Cenaze törenıne katılan ve gözaltı-
na alınan dıüer ınsanların aötürüldüâü
Eyüp Kapalı Spor Salonu'na konulan Gök-
tepe. ısrarla "gazeteci" olduğunu belırtme-
sine karşın polısler tarafından feci bır şe-
kilde dövüldü. Fenalastığı halde hastane-
vekaldırılmadığı veburadayaş.amını yitır-
dıği görgü tanıklarının \ e polıslerın sorgu-
lamaları\la da kesınlık kazanan Gökte-
pe'nin cesedı daha sonra Eyüp'teki kapalı
spor salonu vakınlarında bulundu.
Olaylardan sonra açıklama yapan Eyüp
Cumlıurıyet Savcisi Erol Canözkan. Gök-
tepe'nin serbest bırakıldıktan sonra gıttıği
çay bahçesınde yaşamını vıtırdiğıni öne
sürdü.
Dönemın İstanbul EmniyetMüdüriiOr-
han Taşanlarise Göktepe'nin gözaltına alı-
nan kışılerın ısnnlerinın yazıldıûı listede
'Refah Partisi
takıyyede usta'
• DSP Genel Başkanı Bülent Ecevit.
kamuoyunun RP'yi Atatürk'e. laikliğe
saygılı olmaya zorladığını söyleyerek
"Erbakan geçmişte hep hayal âlemindeydi.
Gemisini ülke ve dünya gerçeklerinin
kayalarına çarptı. Hanyayı Konya'yı yeni
öğreniyor" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet
Börosu)- DSP Genel Baş-
kanı Bülent Ece\it. RP
kongresını değerlendırir-
ken " Erken iyimserliğe.
umuda kapılanlar oluyor.
RP'nin takıyyedeki ustalığı
unutulmamair dedi.
Ecevıt. kadın hakları ba-
kımından RP'nin Iran \e
.Vfalezya'nın bıle gerısinde
olduğuna dikkat çekerken
"Türk kamuoyu RP'yi.
Atatürk'e, laikliğe sahip çı-
karmışgibigörünmeyezor-
luyor" üörü^ünü dıle ıwtır-
dı!
Ecevit. Erbakan'ınhaval
âlemınde y ürürken getnisı-
ni ülke \e dünya gerçekle-
rinin kayalarına çarptıgını
savunarak -Hanyayı. Kon-
ja'jı yeni öğrenhor" dedi.
DSP lıderı Ecevıt. partı-
sinin grup toplantisinın açı-
lışmda yaptığı konuşmada.
RP'nin son kongresinden
sonra ortaya çikan "degi-
şim" yorumları konusunda
görüşlerinı açıkladı.
Ece\it. "Laiklik. şimdi
Erbakan'ın korumasında.
Bu laiklik nasıl bir şey, o
başka mesele. Laikliğin
başta gelen koşullarından
biri kadın-erkek eşitliği.
RP'de kadınlann sadece adı
\ar. Her cemaat. kendi hu-
kuk düzenine geçecekniiş.
Asıl bölünme tehlikesi bu-
rada" dedi.
DSPlideriEcevit. RP'de-
ki değiş.imle ilgilı olarak er-
ken iy imserliğe. umuda ka-
ptlanlar olduğuna dikkat
çekerek sözlerini şöy le sür-
dürdü:
"RP'nin takıyyedeki us-
talığı unutulmamalı. Hangi
tutunı takıyye o da başka
birkonu. Hükümetegelme-
den önce IMF'\e karşı çı-
karken mi takıv\c \apı>or-
du, bugün I.MF'ye çağn çı-
kanrken mi, "İslam dınan-
na gcçeceğı?'derken mita-
kıv>e >apı>ordu, bugün
maaşları dolara bağlarken
mi takıyye japıyor? Türk
kamuoyu. RP'vi Atatürk'e
savgılı ulmaya /orlınor. Bu
da son derece önemli bir
gösterge. Erbakan geçmiş-
te hep hayal âlemindeydi.
Gemisini ülke \e dünya ger-
çeklerinin ka\ alanna çarp-
tı. Han>ayı. konya'yı yeni
öğreniyor."
Ecevit. ülkenin daha tu-
tarlı bir hükümete gereksi-
nımi olduğunu \ urgularken
kendılennin ortaya bir se-
çenek koyduklanna dikkat
çekti.
Dışişleri'nden açıklama
'Muhüra değil
çalışma kâğıdı9
ANKARA (Cumhuriyet
Bürosu)-Disişlerı Bakanlığı.
büyükelçıierın hükümete
muhtıra vermesi veya uyar-
maMnınsözkonusuolamaya-
cağını belirterek Batı Av rupa
büvükelçılen ıleyapılan top-
lantıda bölgedekı son gelış-
meler hakkında "fikir jimnas-
tiği~_vapıldığmı açıkladı.
Dışışlerı Bakanlığı Sözcü-
sü Büyükelçı Ömer Akbel.
dün düzenledıği basın toplan-
tısında. bır soru üzenne. böl-
ge büyükelçılerinın toplana-
rak son gelı^meler konusun-
da görüş alısverışınde bulun-
masının Dışışlerı Bakanlı-
ğı' nın bır çalışmayöntemi ol-
duğunu kaydettı. Akbel. Batı
Avrupa büvükelçileri ıle ya-
pılan toplantının. Almanya'da
siyasi ıstisarelerde bulunan
Müsteşar Büyükelçı Onur
Öymen baskanlığında yapıl-
dığını anımsatarak "Toplanti
öncesinde. büyükelçilerden
göre\ \aptıklan bölgelerle il-
gili olarak zihni ve >azılı hazır-
lanmaları istenmiştir. Toplan-
tıy la ilgili olarak > azılı bir ça-
lışma kâğıdı da oluşturulmuş-
tur. Bu çalışma kâğıdı henüz
tamamlanmış değildir. Bu kâ-
ğıdın muhtıra olarak adlan-
dınlması \anlıştır~ dedi.
\\ ukatlan. Haklar \e Özgürlükler Platformu sözcüsüGökbay rak'ın eroin kullanıp kullanmadığımn anlaşılması
içinteda>iedUmesiniistedikJerini,ancakyetWülerinbunul^buletmediğinisöylediler.(Fotoğraf: ALPERTURGUT)
'Polis Gökbayrak'a komplo kurdu'
İstanbul Haber Senisi - Tekerlekli
sandalyesınin borusuna 17 gram ero-
in gizledigi gerekçesıyle Narkotik Şu-
be polisi tarafından gözaltına alınan
Haklar ve Özgürlükler Platformu
(HÖP) Dönem Sözcüsü ve Marmara
TİYAD üyesi OyaGökbayrak'ın avu-
katlan \e görgü tanıkları. "eroinipo-
lisiny«rleştird@ni
T
'iddiaetti. İstanbul
Emniyet Mûdür Yardımcısı Naci Ku-
maş. suçlamalan reddederek "Türk
polisi komplo kurmaz" dedi.
Insan Hakları Dernegi'nde (tHD)
açıklama yapan HÖP. TİYAD. Grup
Yorum ve Halkın Hukuk Bürosu avu-
katlan. Gökbayrak'ın çeşitli tarihler-
de siyasi görüşleri nedeniyle gözaltı-
na alınmasına karşın tutuklanmadığı-
nı belirterek cezaevine göndenlmesi
için polisin bır komplo hazırladığı gö-
rüşünü savundular. Baskın sırasında
Küçükarmutlu'dakı evde bulunan
Marmara TİYAD üyeleri Fatma Şa-
hin,Sakine Fidan \ e A1ibeyköy 'de po-
lis tarafından öldürülen Senem Ada-
h'nın ikiz kardeşi Gülsüm Adalı. po-
lisin Gökbayrak'ı yerlerde sürükledı-
ğinı belirterek "Öya Abla'yı 'Bir ih-
• İHD'de yapılan basın
açıklamasında, gözaltına
alınan Oya Gökbayrak'ın
tekerlekli sandalyesine eroini
güvenlik güçlerinin
yerleştirdiği öne sürüldü.
barvar" diyerekbaşkabirodayagötür-
dfiler. Bizim üstünıüzü hiçbir şekilde
aramayıp kim olduğumuzu bile sor-
madılar. İlk yöneldikleri yer. tekerlek-
li sandatye oldu. Bizi sandalyeye yak-
laştırmay ıp aranıa tarama yapar gibi
davrandılar. Daha sonra polislerden
biri, "Eroin buldum' dedi, ancak bize
göstermedi. Oya Abla sürükJenerek
götürülürken "Bu. siyasi polısın bir
oy unudur' diye bağırdı. Biz götürme-
meleri için çabalayınca Çevik Kuvvet
poüsleri tarafından tartaklandık" de-
dıler. Halkın Hukuk Bürosu avukatla-
n. Narkotik Şube Müdürlüğü'nde tu-
tulan Gökbayrak'la görüşemedikleri-
ni ıfade ederek şöyle konuştular:
"DGM'den gözetim izni alındığını
öğrendik. Ancak sa\cılığa ne zaman
çıkarılacağını açıklamadılar. Eroin işi
organi/e bir iştir, ancakeve baskın dü-
/enleyen polisler, görgü tanığı üç kişi-
ye kim olduklarını bile sornıuyor. Di-
ğer insanlar incelenmediği gibi, sa\ cı-
lık tarafından sorgulanmak için de
çağrılmıyorlar. Gökbayrak'ın, eroin
kullanıp kullanmadığımn araştınlma-
sı için doktor kontrolü istedik. Onu da-
hi kabul etmiyorlar. İstanbul Emniyet
Müdürü Kemal ^azıcıoğlu,kaç polis
memurunun uyuşturucu satış ve ka-
çırma işlerine bulaştığını, uyuşturucu
mafyasıyla işbiriiği yaptığını bilmiyor
mu?"
Gazetecilerin "komplo" iddiasına
yönelik sorulannı yanıtlayan İstanbul
Emniyet Müdür Yardımcısı Nacı Ku-
mas. operasyonu Narkotik dedektifle-
rinin yaptığını belirterek şunları söy-
ledi "Birihbandeğerlendirdik. Türk
polisi böy le oyunlara girmez. Yakında
kendisiyle ilgili açıklama y apacağız."
Belediye Memurları Sendikası
(BEM-SEN) ve Türkiye Motorlu Ta-
şıt işçilerı Sendikası (tÜMTlS) tara-
fından yapılan yazılı açıklamada.
Gökbayrak'ın serbest bırakılması is-
tendi.
MED-TV'deki bir belgeselin yapımcısı olduğu iddia ediliyor
Yurdatapan Ankara'da sorgıılanacak
İstanbul Haber Servisi - İstanbul Tabip Odası'nda
düzenlenen bir toplantı sonrasmda İstanbul Emniyet
Müdürlüğü Terörle Mücadele Şube Müdürlüğü'ne bağlı
ekıplerce gözaltına alınan sanatçı Şanar Vürdatapan'ın
ıfade vemiesi için Ankara'ya götürüleceği bildirildi.
Sanatçının kardeşi Onur Yurdatapan, kendilenne resmi
bir açıklama yapıldığını belirterek "Şanar'ın MED-TY'de
yayımlanan \e müziklerini yaptığı bir belgeselin yapımcısı
olduğu iddia ediliyor" dedi. Öncekı gün gözaltına alınan
sanatçı Yurdatapan, dün öğle saatlerinde polisler eşliğınde
Beykoz'da bulunan bürosuna getınldi. Büroda arama
yapan polisler. daha sonra Yurdatapan'ı tekrar Emniyet
İMüdürlüğü'negetirdiler. Sanatçının kardeşi Lale Mansur
ile avukatı Eren keskin. Ankara Emniyet Müdürlüğü'nde
görevli iki polisin Yurdatapanı alarak Ankara'ya
götüreceğını öğrendıklerini belırttiler. Onur Yurdatapan.
gazetemize yaptığı açıklamada şunları söyledi: "Ankara
Savcılığı Şanar'ın üç nedenden ötürü yakalanmasrnı
istemiş. Birincisi Şanar'ın müziklerini yaptığı
Kurşunkalem isimli bir belgeselin yapımcısı olduğunu
iddia ediyoıiar. İkincisi ise MED-TVde yayımlanan bazı
programlara katıldığını gerekçe gösteriyorİar. L'çüncüsü
ise PKK lideri Abdullah Öcalan'a suikast düzenlendiğinde
bir imza kampanyası başlahlmıştı. Buray a Şanar da inı/a
\ermişti. Bize gövterilen gerekçeler bunlar. ancak tam
olarak neden gözaltına alındığını öğrenebilmiş değiliz."
SIFIR NOKTASIIORAL ÇALIŞLAR e-mail: oral.calislar@planet.com.tr
Arkadaşımız Doğan Akın.iki
gündür. hükümetin sağladığı
haksız kredileri teşhir eden ha-
berler yapıyor. Medyaya yağan
trilyonlar. belge ve rakamlarla
açıklanıyor. Medya kurumlarının
bazılanna hükümetin akıttığı pa-
ralar. artık birçoğumuzun belki
ilgisini bileçekmiyor. Türkiye'de
hükümetlerin. Hazine'yi keyifle-
rine göre kullandığını, istedikle-
rine inanılmaz olanaklar sağlan-
dığını duymayan, bilmeyen kal-
madı.
Burada önemli olan basın ve
TV kuruluşlarının durumu. Hü-
kümet, bu paraları onlara aca-
ba neden veriyor? Onlar. bu pa-
raları nerelerdekullanıyorlar? iş-
te bu sorulara vereceğımiz ce-
vap. basının bugün içinde bu-
lunduğu durumun da gerçek bir
tablosunu ortaya çıkaracak.
Bu büyük paralar da gösterı-
yor ki medya. göbeğinden hü-
kümetlere bağımlı.
Halk Bankası'ndan para alan
medya kuruluşlarının hükümete
yönelik yaklaşımlarının nedenı-
ni de bu şekilde çözebılırız. Pa-
rayı veren düdüğü çalıyor. Daha
açıkçası verdıği paralarla düdü-
Medyaya Yağan Trilyonlann Bedeli
ğü çaldırtıyor. Doğan Akın'ın or-
taya çıkardığı, yalnızca Halk
Bankasfnın belli tarihlerde sağ-
ladığı olanaklar.
Ya bilmediklerimiz? Biz bilmi-
yoruz, ama hükümet, bunlan bi-
liyor ve hesabını tutuyor. Ihtiyaç
hissettikleri zaman da bunun
hesabını soruyorlar ve diyetini
ödetiyorlar. Bu paraların birço-
ğunun hibe anlamı taşıdığını
görmemek için kör olmak gere-
kiyor.
Yanlış anlaşılmasın, basın ve
yayın dünyasına bir kültür faali-
yeti olarak destek sağlanmalı.
Dünyanın birçok yerinde bu tür-
densübvansiyonlaryapılıyor. A-
ma Türkiye'de böyle mi oluyor?
Türkiye'de dağıtılan paralar. hü-
kümetin ve devletin merkezi po-
litikalarına bağımlı bir medya ya-
ratmak amacını taşıyor. Büyük
medya tekelleri. hükümetle al
gülüm ver gülüm ilişkisi içinde
bu paraları kullanıyorlar. Bu ola-
naklar. tekellerin dışındaki diğer
basın kurumlarını yok etmek
amacına yöneltiliyor ve basının
tek sesli hale getirilmesi amaç-
lanıyor.
Son dönemde büyük medya
tekellerinin. aralarında anlaşa-
rak bir dağıtım karteli oluştur-
maları ve diğer yayın kuruluşla-
rını ortadan kaldırmayı hedefle-
meleri de bu gelişmenin bir so-
nucu. Devletin kendilerine sağ-
ladığı hibe özelliğindeki paralar,
büyük tekeller tarafından hak-
sız rekabet amacıyla kullanılıyor.
10 bin lıralık gazeteler. yüz bin-
lerce basılarak maliyetinin altın-
da nasıl satılabiliyor? Değirme-
nin suyu nereden geliyor?
Büyük tekellerin. hükümetle
kurdukları çıkar ilişkisi, onların
manşetlerine de bire bir yansı-
yor. Orneğin REFAHYOL hükü-
metini hizaya getirmek amacıy-
la son dönemde yaptıkları ya-
yınlar, bir telaşı ve çıkar endişe-
sini de içermiyor mu? Büyük
medya kuruluşlarının haberleri-
ni ve yönelimlerini izlerken sü-
rekli acaba sorusu kafaları meş-
gul ediyor. Basın dünyasının bir
mensubu olarak gazete man-
şetlerini. acaba bu başlığı ne-
den attılar diye sorarak kuşkuy-
la izliyorum.
Bugün hükümeti acaba ne-
den destekliyorlar, sorusunu
kendi kendime soruyorum. Ya-
hut hükümete kızgınlıklarının al-
tında ne yatıyor sorusuna ce-
vap arıyorum. Böyle bır gazete-
ciliğe nasıl güven duyabiliriz?
Yaptıkları haberlerin gerçeği
yansıttığına nasıl inanabiliriz?
Hükümetlerle, basının ilişkisi
çok çürütücü boyutlara ulaşmış
durumda.
• • •
Basın emekçileri de bu çarkın
içinde çürüyor ve yozlaşıyorlar.
"Mehmetçik gazetecı" tipi bu
çıkar ilişkisinin bir parçası olarak
şekilleniyor. Hükümet ve devlet
yanlısı, yağcı gazeteci tipi böy-
le ortaya çıkıyor. Patronların ba-
ğımlılığı gazetecileri de dolaylı
yoldan bağımlı hale getiriyor.
Türkiye'deki basın emekçile-
rinin neredeyse tamamının sen-
dikası yok. Gerçeği yansıtmak
görevindeki gazeteci, kendi
haklarmı savunacak örgüte sa-
hip değil. Basının büyük patron-
lan istedikleri zaman kapının
önüne koyabilecekleri, bağımlı
gazeteci tipini amaçlarına uy-
gun görüyorlar. Kendi araların-
da yaptıkları anlaşmayla birinin
görevine son verdiğini diğeri de
almayacak. Yani bu durumda,
patronun çıkarlarına uygun dav-
ranmayan gazeteci. artık bu
meslekten ekmek yiyemeye-
cek.
Çark yukarıdan aşağıya çalı-
şıyor. Iktidarlar, ellerindeki ola-
naklarını kullanarak basın tekel-
lerini kendilerine bağlıyorlar. Ba-
sın, zaten yasal baskılar altında
özgürlüğünü yitirmişken bir de
ciddi bir ekonomik baskı altına
girıyor.
Hükümet basını, basın hükü-
meti kolluyor, haberler bu çıkar
ağı içinde şekilleniyor. Parayı
hükümetten alan patronlar. ça-
lışanları kendi amaçları için ha-
ber yapmaya yönlendiriyorlar.
Bu ilişki gazeteciyi yozlaştırıyor
ve kimliksizleştiriyor. Böylece.
haber, haber olmaktan; gazete,
gazete olmaktan: gazeteci,
gazeteci olmaktan çıkıyor.
adının olmadığını ıfade etti. Ancak daha
sonra Metin Göktepe'nın gözaltında iken
öldüğünü kabul etti.
İçişleri Bakanlığı müfettişlerince yapı-
lan soruşturma sonucu Metin Göktepe'nin
polisler tarafından döv ülerek öldürüldüğü
bildirildi. Müfettişlerın hazırladığı rapor.
polisler hakkında lüzum-u muhakeme
(yargılamanın gereklilıği) kararının \enl-
mesi için İl Idare Kurulu'na gönderildi.
ll İdare Kurulu'nun lüzum-u muhakeme
kararını vermesırıin ardından Danıştay 2.
Daıresi'nce Göktepe'nin öldürülmesinden
sorumlugösterilenpolislerleamırlen hak-
kında İstanbul 6. Ağır Ceza Mahkeme-
si'nde dava açıldı. Ancak 15 temmuzda ya-
pılmasına karar verilen duruşma. dosya-
nın güvenlik nedeniyle Ay-
dın'a nakledılmesı nedeniyle
yapılamadı.
Dosyanın Aydın'a nakle-
dilmesi Göktepe ailesi \ e kıt-
le örgütlerınce tepkiyle kar-
şılandı.
Avukatları. davanın kamu-
oyu gündeminden düşürül-
meye çalışıldığını ilerı sürer-
ken Metin Göktepe'nın anne-
si Fadime Göktepe. "Oğlum
İstanbul'da öldüriildü. polis-
ler de İstanbul'da yargılan-
sın" isteminde bulundu.
Danıştay 2. Dairesi'nın
onama kararına göre davada
Emniyet Amırı Seydi Battal
Köse ile Şuayip Slutluyer.
Saffet Hızarcı. Fedai Kork-
maz, Murat Polat. Burhan
Koç. İlhan Sanoğlu. Selçuk
Bayraktaroğlu. Metin Kuşat.
Tuncay Lzun\e Fikret Kaya-
canlar'ın TCY'nın 452 l \e
463. maddelenni içeren "kas-
tı aşma suretiv le adam öldür-
me-faili belli olmayacak şekil-
de adam öldürme" suçların-
dan 5 yıldan 15 yıla kadarağır
hapis cezasına çarptmlmala-
rı ısteniyor.
Iddıanamede. Göktepe'nın
gözaltına almmasıemnni ve-
ren Çe\ık Kuvvet Şube Mü-
dürlüğü Emniyet Amırlerın-
den IVIehmet İşbitiren'e de
"görevi kötüve kullanmak"
suçundan JC\ "nın 228.
maddesine göre 6 av dan 3 yı-
la kadar hapis cezası verılme-
si gerektiği belirtilıyor.
Umraniye Cezaevi'ndeki
olaylar sırasında ölen Rıza
Boybaş ve Orhan Özen'in ce-
naze törenleri öncesinde gö-
zaltına ahnarak Eyüp Kapah
Spor Şalonu'nda tutulanları
cop. tekme \e sopayla döv-
dükleri. kötü muamele ettik-
leri öne sürülen Eyüp llçe
Emniyet Müdürlüğü Çevik
Kuvvet'inde görevli polisler
Mehmet Akköse. Ali Dağte-
kin. Faziı Şen, Sadık Orhan.
Yusuf Kulmaç. Şenol Öztürk.
Önder Oruç. Nalçın Aydeniz.
Ergün Akbaiık. İbrahim Öz-
çelik. Şükrü Keskin. Banş
Aktaş. İbrahim Kılınç. İsma-
il AkgüJ. Yücel Karamızrak.
Doğan Cslün. Alpay Torun,
Ahmet Başkurt. \olkan ka-
tar. Erken Yakınlar. Mehmet
\a\uz. Erkan Öz, N. Atilla
Güngör, Salih Sırlı, Osman
Dağiı. Nedim Yıimaz, Taner
Özdil, İsmail Güneysu, Meh-
met Ayhan. Mustafa Duru ve
Coşkun Öztürk ile emniy et il-
çe bürosundaki görevli polis-
lerden Recep Adıgüzelin de
TCY'nin 245. maddesı uya-
nnca "görevi kötüye kullan-
mak" suçundan cezalandırıl-
maları öngörülüyor.
Eyüp Kapalı Spor Salo-
nu'nda görev li Emniyet Ami-
nKorkmaz Karaşıhoğlu ıle
olaylan görüntülemek ısteven
an muhabin Mustafa Erdo-
ğan v e kamereman Tuncal .Al-
pı'yadarpeden komiseryar-
dımcısı Memduh liysal hak-
kında da "görevi kötüye kul-
lanmak"suçundan 3 aydan 3
yıla kadar hapis cezası istenı-
yor. ll idarekuruluncahakla-
rında "görevi kötüye kullan-
mak" gerekçesiyle lüzum-u
muhakeme kararı verilen po-
lis memurları Emin Aksoy v e
Mustafa Bayrak da aynı suç-
tan varüilanacaklar.
PERŞEMBE :
ORHAN BURSALI
Dokunmayın Bu
Hükümete
Büyük çoğunluğun ruhuna aykırı bir hükümet
işbaşında.
Şantaja ve kirlilikleri örtbasa dayalı kuruluş biçi-
miyle olsun, parti ve liderlerinin kimlıkleriyle ol-
sun, ruhlara aykırı.
Ama burası Türkiye.
Bu ülkede. ruhlarla uyumlu o kadar az şey ya-
şanıyor ki!
• • •
Iktidar. dinci kimliğıne ve düşüncelerine uygun
dönüşümleri uzun vadede gerçekleştirecek bir si-
yaset izliyor. Bu kesin. Refah, hedefine doğru ilerr^
lerken. eğilecek, bükülecek, binbir renk değiştire-'
cek. olmadık kılıklara girecek. güçlünün önünde,
eteklerini toplayacaktır. Son kongrelerinde bunuo]
tipik örneklerini gördük. '*
Sayın Erbakan'ın tek yapamayacağı, bugün-'
den yarına Türkiye'yi dinı hükümlerle yönetmektir.
Bu değişim. ne 1 yılda olur ne de 5 yılda. Hatta;
Nede 10 yılda.
Erbakan ve arkadaşlarının yapabilecekleri, bu-
günkü ıktidar olanaklarının izin verdiği ölçüler
içindedir. Adamlarını yerleştirecek, yandaşlarına
ekonomik yarar sağlayacak, bazı kurumlarda nü-
fuzunu arttıracaktır.
Dinci partinin şeriatçı yüzü ve attığı her adımın
uzun vadeli hedeflere yönelik olması, derin rahat-
sızlık ve huzursuzluk yaratıyor.
Aynı zamanda umutsuzluk da.
Birçok dost insan büyük bir karamsarlık içinde
yaşıyor.
iktidardan zamansız düşme... ~
Bu atmosfer, ıktidarın bır an önce yıkılması iste-
ğini de gündeme getirdı.
Nasıl kurtulunur bu iktidardan?
Seçenekler fazla değil.
Birçok insanın bir gözü orduda.
Orduyu şimdiden gözleyenler, bu ülkede de-..
mokrası için genellikle sessiz kalanlar, kıllarını kı-**-
pırdatmayanlar. mücadele etmeyenler ve her du-<
rumda su üzerinde kalmayı becerenlerdir.
Meclıs'te ise başka (eskı) iktidar seçenekleri ve>
formüllerı üzerinde umutsuz bir çalışma var.
Böylesine bir paniğe gerek var mı?
Dinci iktidar kaçıntlmaz olarak bazı adımlar ata-
caktır.
Bu adımlar. şimdilik. demokrasinin oyun alanı
içinde görülmelidir.
Dinci koalisyonun zamanından önce iktidardan
düşmesınin veya düşürülmesinin yaratacağı po-
tansıyel tehlike, iktidarda iken yapacağı tahribat-
tan. vereceği zarardan çok daha büyüktür. ' ;
... daha büyük tehlike yaratacaktır!
Özellikle bu iktidarın, ömrünü tamamlaması ge-"
rekmektedir.
Çünkü diğer partilerin başarısız iktidarları, ba-
şarısız ekonomi politikaları, Refah'ı seçmenin gö-_
zünde denenmesi gereken parti yapmıştır. ^ •
İktidarda kalma ömrünü tamamlamazsa,
daha büyük bir oyla iktidara gelecektir.
O zaman ne olacak? Ordu mu çağrılacak?
Unutmayalım ki, her darbede bu ülkede
ler biraz daha yükseldiler. Bu durumun sorumlu-
larından kımisi şımdi Marmaris'te hayatının sefa-
sını sürerken, bu ülkede yaşayanlar da darbelerin
cefasını çekmektedir.
Bu nedenle demokrasinin kuralları içinde kal-
mak, bu iktidarı sineye çekmek. ama çökme sü-
recinin hızlanmasına da yardımcı olmak gerekir.
Gensoruların bu çerçevede anlamı büyüktür
ve Meclis'in denetim mekanizmasını işletmesidir.
• • •
Türkiye'de iktidar ekonomik ateşten gömlektir.
Ekonomik alanda yapısal ve köklü hiçbir deği-
şikliği gerçekleştiremeyecek bir iktidar, bu ateş-
ten gömlek içinde kısa süre içinde eriyip biter.
Tıpkı bundan öncekiler gibi.
Refah'ın ekonomik değerde yenılikçi bir fikri ol-
madığı, ekonomıyi düzeltecek yapısal bir değişi-
me gidemeyeceği anlaşıldı.
Merkezi hükümette geriye doğru sayma işlemi
başladı. j '
Ama önemli olan, sonrasıdır.
Sonrasında iktidara kim. hangi ciddi programla;
gelecektir?
Işte asıl umutsuzluk doğuran, bu soruya'
olumlu bir yanıt veremeyecek durumda olmamız-
dır...
HÜKÜM ÖZETİ ZEYTLNBLRNU SULH
HUKUK IVUHKEMESİ'NDEN İLAN
OLUNUR
Esas No- 1996 92 vasi Karar No: 1996 90 vasi
Hâkim: Kadri Murat Onar21866
Kâtip: Nuran Taşkıran
Zeytinburnu Sulh Hukuk Mahkemesfnce verilen
7.10.1996 tarihli 1996 92 vasi esas 1996 90 vasi karar
sayılı ılam ile Nezir Garip hacir altına ahnarak kendi-
sine kızı Fehime Garip (Ataç) vasi tayin edilmiştir.
Bu husus ilan olunur. 7.10.1996
Basın: 111791
BAŞSAĞLIĞI
18. Dönem Kars Milletvekili, birliğimiz üyesi,
arkadaşımız, sevgili
YEDAT ALTUN'u
zamansız kaybettik.
Acımız derindir, değerli ağabeyimize Tann'dan
rahmet, ailesi ve sevenlerine sabır ve başsağlığı
diliyoruz.
S.S. ESENKENT BOĞAZKÖY KONUT YAPI
KOOPERATİFLERİ BİRLİĞİ