Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
23 MART 1995 PERŞEMBE CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
İnsan haklanndan sorumlu Devlet Bakanlığı'nın îstanbul olaylarına ilişkin raporu:
ERGL'N AKSOY
ANKARA - Îstanbul Gaziosmanpaşa ve
Ümraniye semtlerinde meydana gelen oiay-
larla ilgili ınsan haklanndan sorumlu Dev-
let Bakanlığı'nca hazırlanan raporda, em-
niyet güçlerinin tutumunu protesto anla-
mında bir tepkinin ortaya çıktığı bildirildi.
Polisin, olaylar sırasında, karşısmdaki top-
luluğu 'hasun gibi' gören tutumundan ötü-
rü, havanın daha da gerginleştiğine dikkat
çekilen raporda,"Polisin yaralı vatandaşla-
n yerde siiriikJemesL tansiyonu yükseltmiş-
tir" görüşü sa\ıınuldu.
Raporda. "Kendilerini emniyet güçleri-
nin dışında göstermeye çalışan, ama \ ine de
polislerlt biıiikte hareket eden silahlı bir
grubun hedef gözeterek ateş ertiği iddialan
mevcuttur" denildi.
Istanbul'daki olaylar ile ilgili tartışmalar
sürerken. insan haklanndan sorumlu Dev-
let Bakanlığı'nca oluşturulan 5 kişilik bir
heyet, Gaziosmanpaşa ve Ümraniye'de yap-
tıkları ıncelemeyı tamamladı. Nurettin Ay-
dın, Necati Yenrürk, Halil Güngör, Kasun
Koç \'e Asgar Barut'tan oluşan heyet. ha-
zırladığı 5 sayfalık raporda. "Bu olay, bir
GAZİOSMANPAŞA
Olaylardan zarar
gören esnafa kredi
İstanbul Haber Servisi - Îstanbul Valisi Hayri Ko-
zakçıoglu, Gaziosmanpaşa'dakı olaylarda zarar gören-
lerin sorunlannı tartışmak amacıyladün Gaziosmanpa-
şa Kaymakamlığı'nda bölge esnafı ve vatandaş temsil-
cilerivle topiantı yaptı. İstanbul Emniyet Müdürü Nec-
det IVIenzir. İTO Başkanı Anlay Şahinoğlu. Halk Ban-
kası tstanbul Bölge Müdürü İlhan Sinenden ıle beledı-
ye yetkilılennin de katıldığı toplantıda konuşan Kozak-
çıoğlu. "Hiç kimseye bu tiir bir oiaydan dolayı, 'Git ba-
şının çaresıne bak'demeyeceğiz*' dedi. Menzirde polis-
le halk arasında iyi ılişkiler kurulmasını amaçladıklan-
nı belırrti. Gaziosmanpaşa Kaymakamı Orhan Kıriı ıse
konuşmasında polis \e halkın kucaklaşması gerektiğı-
ni kaydettı. Sinenden, isteyen bölge esnafına uygun ko-
şullarda kredi vermeye hazır olduklannı açıkladı.
Alevi-Sünni çatışmasını başlatmak amacı> -
la çıkanlmtş olsa bilc. sonraki gelişmeler bu
beklentiyi gerçekleştirmemiştir'" görüşüne
yer venldi. Kahvehane ve pastanenin taran-
masından sonra giderek büyüyen kalabalı-
ğın kitlesel protestoya uygun bir topluluk
haline geldiği vurgulanan raporda, şöyle
dendi:
"EdiniJen bügilere göre, emniyet güçleri
olay yerine. haberdar olduktan sonraki 20
dakika ile 50 dakika arasında gelebilmişler-
dir. Polislerin gelişiyle, toplananlann ügisi
onlann üzerinde yoğunlaşmış \e emniyet
güçlerinin olaylar sırasındaki tutumunu
protesto anlammda bir tepki belirmiştir. Bu
tepkinin, mahalle dışından gelenlerce daha
da yükseltildiği iddia edilmektedir. Polisin,
karşısındaki topluluğu hasun gibi gören ru-
rumunun tepkinin büyümesûıe ve giderek
kontroiden çıkmasına neden olduğu iddia
edilmektedir. Bu sırada, Mehmet Gündüz
adlı vatandaşımız, polis panzerinden açdan
ateşle öldürülmüştür. Polisin yarah vatan-
daşlan sürükleyerek oradan uzaklaştırma-
ya çahşması gibi tutumlar, emni>et güçleri
ile topluluk arasındaki havayı daha da ger-
ginleştirmiştir.*"
Raporda, ola> ı yapanlann
niyetleri ve kimlikleri ile il-
giİi olarak farklı değerlendir-
meler yapıldığına dikkat çe-
kilerek, resmi çevrelerin, bu
olayı çıkaranlarla olay yerin-
de toplananlar arasında bir
bağ kurduklan vurgulandı.
Resmi çevreler tarafindan
ilen sürülen bu bağ kurma
olayına katılmadıklannı be-
lirten heyet üyeleri raporla-
nnda, *Bu yoruma temel aü-
nan otgu, kalabaiığın kısa sü-
redetoplanmışolmasıdır" sa-
\ını vurguladılar.
Ümraniye'deki olaylar sı-
rasında. emniyet güçlerinin
kalabaiığın üzenne ateş etti-
ği yönünde yoğun ıddıalar
bulunduğu savunulan rapor-
da. açılan ateş sonucu 5 va-
tandaşın yaşamını yitirdiğı,
22 kışinın de yaralandığı
kavdedildi.
İTL 'DE EYLEM - İstanbul otaylan dün İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Fakültesi öğrencilerinin aJtematif Nev-
ruz etkinliğinde protesto edildi. İTÜ İnşaat Fakültesi'nin Maslak'taki üniversite kampusu içerisinde dün öğrenci-
ler yakaklan ateş etrafında halay çektiler. Gazi MahaUesi \e Ümraniye'de onlarca kişinin ölümü ve yaralanması ile
sonuçlanan olaylar da, kutlamalar sırasında atılan çeşitli sloganlarla protesto edildi (Y1LMAZ KARABACAK)
Gaziosmanpaşa'da 35 kişi kayıptstanbul Haber Servisi - Gazı
Mahallesı'nde Alevi yurttaşlanmızın
gıttıği dört kahvehane ve bir
pastanenin taranmasıyla başlayan
olaylardan sonra 35 kişınin halen
kayıp olduğu öğrenildi. Olaylarda
polisin açtığı ateş sonucu
yaralananlann tedavileri ise çeşitli
hastanelerde sürüyor. Yaralılann
hastane masraflan da Saglık
Bakanlığf nca karşılanacak. Gazi
Mahallesi Cemevi yetkilileri,
bölgelenndeki olaylarda kesin olarak
15 kışinın öldüğünü tespit ettiklerini
söylediler.Cemevi yetkililen. öldüğü
behrtılen Hüseyin Bilal ve Mehmet
Ozgül adlı kişilerin aılesi veya
yakınlanndan kendilerine başvuru
olmadığı içın durumlannı net olarak
bilmediklerinı söylediler. Ölenlerin
ve kayıplann isimleri şöyle:
Ölenkr: Halil Kaya, Mesut Efe,
Fadime Bingöl, Hasan Gürgen.
Zeynep Poyraz, Mümtaz Kaya.
Mehmet Gündüz, Sezgin Engin, Ali
Yıldınm, Dınçer Yılmaz, Fevzi Tunç,
Dılek Sevinç. Reis Kopal, Hasan Sel,
Hasan Ersizer.
Kayıplar: Arzum Ocak, Anız Ege.
Bülent Sabun. Bekir Banş, Canan
Özdemır, Cem Karayalçın. Düzgün
Baykal, Erdal Gümüşsoy, Fatma
Çiçek, Feray Özdemır. Hüseyin Koç,
Hatun Aman. lbrahim Ceyhun,
lbrahim Karaboğa, Ismail Uçar,
lbrahim Kızgın. lsmaıl Ülgen. Le\ent
Duran. Mustafa Ergün, Ozan Ali,
Oğuz Gönülcan. Özcan Yıldınm,
Şehnban Şahir. Vedat Kopan. Seyıt
Gürsoy. Hasan Güngör, Hasan
Çetiner. Memet Günboy, Necmertin
Ozgür. Ziya Tunç, Hüseyin Gürsoy,
Malik Kaya. Ali Sever, Kemal Deriz
ve Hüseyin Gence.
Cemevi yönetıcileri ölen ya da kayıp
olan bu kişilerin dışında yakınlannı
kaybedenler varsa kendilerine
başvuru yapmalannı ıstedıler.
Sadri Alışık, Emek Sineması'nda, son kez sahnedeydi. (Fotoğraflar: HÜLYA TOPCU)
Sadri Baba 'yı uğurladıkİstanbul Haber Seryisi - Türk
sinemasının 'Turist Ömer'i Sadri
Alışık, dün Zıncırlikuyu
Mezarlıgı'nda toprağa verildi.
Cenaze törenine katılan Kültür
Bakanı Tlmurçin Savaş. Alışık'ın
'örnek sanatçı" kımlığini yaşatmak
için çalışacaklannı söyledi.
Uzun süredir tedav i görmekte olduğu
Amenkan Hastanesf nde geçen
cumartesi günü yaşamını yıtıren
Sadri AJışık'ın cenaze törenine.
ailesi. Kültür Bakanı Savaş. tstanbul
Büyükşehir Belediye Başkanı Recep
Tayyip Erdoğan, ANAP İstanbul ll
Başkanı Mükerrem Taşçıoğlu ile çok
sayıda sanatçı da katıldı. Alışık içın
ilk tören Beyoğlu Emek
Sineması'nda yapıldı. ÇASOD.
SESAM. SODER. Fılm-Yön \e Sine-
Sen tarafindan gerçekleştirilen
törende konuşan Timurçin Savaş,
Alışık'ın insan sevgisini,
yardımlaşma duygusunu ortaya
çıkaran bir sanatçıolduğunu söyledi.
Yönetmen Ya\ıız Ozkan ıse Alışık'ın
hayata çok geniş pencereden bakan
bir sanatçı olduğunu belirterek.
yerinin doldurulamayacağını söyledi.
Ardından bir dakikalık saygı
duruşunda bulunuldu. Törene
katılanlar sonra da sahnede bulunan
Alışık'ın cenazesı önünden tek tek
geçerek, son kez önünde saygıyla
eğildiler. Sanatçının eşi Çolpan
Dhan'ın bu sırada eğilerek, tabut
üstündeki eşinin fotoğrafinı öpmesı
törene hüzün kattı.Törene katılanlar.
daha sonra Alışık'ın cenazesiyle
birlikte Taksim'e kadar yürüdüler.
Teşvikiye Camiı'nde öğleyin camide
kılınan cenaze namazının ardından da
Alışık'ın cenazesı, Zincirlikuyu
Mezarlıgı'nda toprağa verildi.
Çolpan İlhan. 36 yıllık eşini son yol-
culuğuna uğurlarken, zaman zaman
gözyaşlannı tutamadı.
SORUMLU HÜKÜMETTİR^ DİYEN AZİZ NEStN:
Bu miflet Çiüer'e
nasıl tahammül ediyor?
•Istanbul'da son yaşanan olaylan
değerlendirirken bu olaylann asıl
sorumlusunun parlamento ve hükümet
olduğunu vurgulayan Nesin, 'Vatan, millet,
bayrak, sancak, Kuran ve Allah diyen
Başbakan da yalan söylüyor' dedi.
EVİNGÖKTAŞ
ANK.4R.4- Yazar Aaz
Nesin, Başbakan Tansu Çil-
ler' in 'vatan, millet, bayrak,
sancak ve Kuran'la bir ıluı-
sinin olmadığinı söyledi. îs-
tanbul'da yaşanan olaylan
değerlendiren Nesin, böyle
bir iktidar ve parlamento ış-
başında olduğu sürece. bu
tür gencilik olaylannın her
gün daha beterlerinin yaşa-
nacağını belirtti.
İstanbul'da yaşanan olay-
lan Cumhuriyet'e değerlen-
diren Aziz Nesin, Başbakan
Çiller'in, olaylar karşısında
'umursamaz bir tavır' ser-
gilediğini öne sürerek, "Va-
tan, millet, bayrak, sancak
ve Kuran diyen Başbakan
da yalan söylüyor. Bunlan
soyİeyen bir insan, gider
Amerika'da mal sahibi olur
mu? Bu millet Çillcr'e nasıl
tahammül ediyor anlamıyo-
rum" dedi.
'Felaket tellalı
'Felaket teüalı' olmadığı-
nı kaydeden Nesin, Sıvas ve
Istanbul'da yaşanan gerici-
lik olaylannın bitmeyeceği-
ni ve gelecekte daha beter-
lerinin meydana geleceğini
öne sürdü. Nesin, şöyle de-
\am etti:
"Bu hadiseler bitmeye-
cektir. Daha da büyüyerek
gelisecektir. Çünkü Meclis
bu yasaian çıkardıkça, hü-
kümet bu yasaian uygula-
dıkça, bu gerküik devam et-
tikçe daha kötü olacaktır.
Taksim'de 150 bin kişi Şeri-
at isteriz' diye bagırdı. Sı-
vas'tan daha da vahim bir
hadiseydi. Hükümet aldır-
madu polis aldırmadı.
'Gericilik hükümette^
Bugün gericilik hüküme-
tin içine girmişfir, gericilik
parlamentodadır. Bugün
parlamentonun yansından
çoğu gericidir. Gitgide kötü-
ye gidiyor, gidecektir de.
Türkiye felakete gidiyor, ön-
lem almak ise ayduılara dü-
şüyor. Onlar da teker teker
bir şeyler yapmak istiyoıiar,
amayapamıyorlar. Birgrup
yüreksiz ay dın. Onlar da ge-
rekeni yapamıyoriar. Mem-
lekeri felakete götüren, par-
lamento ve hükümettir."
Bu parlamento, bu hükü-
met ve bu seçım sıstemiyle
demokratikleşmenın müm-
kün olamayacagını savunan
Nesin, "Kırk-eîh yıldan be-
ri bu üikede hiç iyi şey yapıl-
dı mı, gördünüz mü" diye
sordu.
"Eskiden komünist-anti-
komünist vardı. şündi de
Ale\i-Sünni çıkardılar" di-
yen Nesin, şunlan söyledi:
"Her zaman bu tür olay-
lan çıkaracaldardır. Bunu
çıkaran hükümet ve paıia-
mentodur. Bu işi onlar yapı-
yor. Bunu kendimiz yapıyo-
ruz. Bu yasalar yapıldıkça.
kalkan yasalann yerine da-
ha ağırlan kondukça, her
yönden daha kötüye gide-
cektir memleket. Kötüyegit-
mesini istemiyorum, ama
gerçek olan bu. Başta seçti-
ğimiz hükümet, Başbakan
ve Cumhurbaşkanı yapıyor
bunu. Başbakan her yerde
Kuran, peygamber ve Al-
lah 'tan bahsederse, kendisi
bunlann hiçbirini uygula-
mazsa, bu kadar insanı ena-
yi yerine koyarsa, bu insan-
İardan başka ne beklenir?
Bu hükümetle demokratik-
ieşme asia olmaz. Tarihüniz-
de iyi olan Köy Enstitüleri
vardı, Halkevleri vardı, >ık-
tüar. Yedek subay ögretmen-
liği vardt kaldırdılar. İyi şey-
leri rastlantı eseri yapıyorlar,
'yanlış yaptık" dije daha
sonra pisliyortar. Bu memle-
ket bitti, battı: hâlâ nereden
battı diye uğraşıyorlar."*
NÂZIM HİKMET
KÜLTÜR VE SANAT VAKFI
Bulutlar geçiyor; haberlerle \iiklii, ağır.
Buruşuyor hâlâ gelmeyen mektup avııcumda.
Yürek kirpiklerin ucunda
uzayıp giden topmk uğurlanır.
Benim bağırasım gelir: "Pirâye,
Pirâye!...''diye...
PİRÂYE ALTIINOGLU'nu
saygıyla uğurluyoruz.
BAŞSAĞLIĞI
Gazetemizın yazarlanndan
Memet Fuat'ın annesi
PİRAYENDE
ALTINOĞLU'nun
vefatını üzüntüyle öğrendik.
Kendisine rahmet, ailesi ve yakınlanna başsaglıği
dileriz.
CUMHURİYET
OLUM
Altunizade ailesinden merhume Nurhayat Sayıt ile
merhum Muhtar Sayıt'ın kızlan, merhume Fahamet
Başar'ın kızkardeşi. merhume Selma Sayıt'ın ablası,
Suzan Yasavul ile Mehmet Bengü'nün annelen, Metin
Yasavul ıle merhume Izgen Bengü'nün
kayınvalıdeleri. Faik Başar'ın teyzesi. Coşkun
Altınoğlu ıle Edvar Taşkın Taşçıoğlu'nun halalan.
merhum Nurettin Altınsop'un, merhum Muhteşem
Öksüzcü'nün. merhume Gökmen Öksüzcü'nün. Altan
Balta'nın, Tuna Baltacıoğlu'nun teyze kızlan, Türkay
Öksüzcü'nün. Ulcay Öksüzcü'nün, Mecdı
Öksüzcü'nün büyük halalan, Feyha Çelenk ile Feyza
Güven'ın teyzeleri, Nurhayat Aydın, Mehmet Ali
Yasavul, Kenan Bengü'nün büyükanneleri, Oktay
Aydın, Cahıde Yasavul, Nurdan Bengü'nün büyük
kayınvalıdeleri. Deniz Kılınç ile Arda Bengü'nün
nenelen
PİRAYENDE
ALTINOĞLU
vefat etmıştır. Cenazesi 23 Mart Perşembe günü öğle
namazından sonra Altunizade Camıi'nden
kaldınlaracaktır.
Dost ve akrabalara duyurulur.
Çıçek gönderilmemesi, Darülaceze Vakfı'na bağışta
bulunulması nca olunur.
AİLESİ
Gözaltuıda iki kişiden
haber ahnamıyor
İstanbul Haber Servisi -
Gözaltında kayıp
iddialanna biryenisi daha
eklendi. Ankara Sağlık-
Sen'in kuruculan arasında
y_er alan Hacettepe
Üniversitesi Eczacılık
Fakültesi mezunu Ayşenur
Şimşek'ten 28 Ocak 1995
tarihinden bu yana haber
alınamadığı bildirildi.
Kardeşinın, devrimci bir
kişiliğe sahip olduğunu
belirten abla Fatma
Şimşek, Ay şenur
Şımşek'in bu nedenle
polisler tarafindan
gözaltına alınarak
kaybedildiğini öne sürdü.
Kardeşı kaybolmadan kısa
süre önce polislenn aılesıni
iki kere karakola çağırarak,
"Onu bulun yoksa sonu
kötü olur" dediğini iddia
eden Şimşek. aılesinın
karakola çağrılmasının bir
senaıyo olduğunu ileri
sürdü. Şimşek. o dönemde
tehdit telefonlan
aldıklannı da sözlerine
ekledi. Kardeşinin
Hacettepe Üniversitesi
Eczacılık Fakültesi'nden
1991 yılında mezun
olduğunu dile getiren
Şimşek. Ayşenur'un
öğrencilik yıllannda da
gözaltına alındığını, bu
nedenle polis tarafindan
bilinen bir kişi olduğunu
vurguladı. Kardeşıni
bulmak için Amasya ve
Ankara emniyeti ile
savcılıklara
başvurduklannı. ancak
olumlu bir yanıt
alamadıkJannı söyleyen
Şimşek, tutuklanmış
olabileceği varsayımıyla
cezaevlennı de aradıklannı
belirtti. 28 ocaktan bu yana
kardeşinden haber
alamayan abla Şimşek,
duyarlı olan herkesi
gözaltında kayıplara dur
demeye çağırdı. Öte
yandan. geçen hafta
içerisinde Ankara'da. Gazi
Mahallesi'nde yaşanan
olaylan protesto
gösterisine katılan Atılım
gazetesi okuru İlhan
Karatepe'den de o günden
bu yana haber alınamadığı
bildirildi. Konuya ilişkin
olarak Atılım
gazetesinden yapılan
yazılı açıklamada, İlhan
Karatepe'nin görgü
tanıklannın ifadelerine
göre Ankara'da Emniyet
Müdürlüğü'nde olduğu
iddia edildi. Ankara
Emniyeti'nın Karatepe'nin
gözaltında olduğunu kabul
etmedıği belirtılen
açıklamada, ınsan haklan
kuruluşlan ve avukatlarca
yapılan bütün başvTirulann
sonuçsuz kaldığı dıle
getirildı.
ARAYIŞ
TOKTAMIŞ ATEŞ
Gençliğe Mektup
21 mart salı günkü yazımda Dreyfus davasıyla il-
gili olarak Emile Zola'nın "Fransa'ya Mektup"unu
yayımlamış ve aynı konuyla ilgili olarak gençliğe yaz-
dığı bir mektup olduğunu belirterek, "Belki de ileri-
de bir gün yayımlanm" demiştim.
Salı sabahı 09.30'dan itibaren okuldaki telefonum
çalışmaya başladı. Okurlanmdan önemli bir bölümü,
"Gençliğe Mektup" başlıklı broşürden de bir şeyle-
ri özetlememi istiyoıiar. Ve sonunda ben de bu ya-
zımı, o mektuba ayırmaya karar verdim. Iç ve dış po-
litikamızdaki çok önemli gelişmeler konusundaki dü-
şüncelerimi de biraz "serinlemeye" bıraktım.
Bu mektupla ilgili olarak önce şunu söyleyeyim ki
Zola'yı, bu broşürü yayımlamaya zorlayan husus,
Yahudi düşmanlığı ve Fransız militarizminin başlan-
nı döndürdüğü kimi gençlerin, Dreyfus'a karşı olan
tutumlan olmuştur. Zola, burada da (önceki mektu-
bunda olduğu gibi) "olanı" değil, "olması gerekeni"
ele almakta ve yüceltmektedir.
"... Sokaklarda çeteler halinde koşuşup duran,
öfke ve heyecanlanmız adına göstenler yapan, te-
dirgin vicdanlarınızın haykmşlannı duyurmak gere-
ğini hisseden gençler; nereye gidiyorsunuz? Öğren-
ciler; nereye gidiyorsunuz?
Nüfuzunu kötüye kullananlan mı protesto ede-
ceksiniz? Politik uzlaşmalardan ve yaşamın günlûk
alçaklıklanndan habersiz, deneyimsiz ruhlannızda
yanan gerçek ve adalet ateşini küçümseyen mi ol-
du?
Toplumsal bir haksızlığı mı düzelteceksiniz? Coş-
kulu gençliğinizle protestolar yağdırarak mutlulann
ve bu dünyadan nasibini alamayanlann yazgılannı
bu denli yanlış tartan teraziyi mi kınayacaksınız?
Insan soyunun hoşgörüsünü, bağımsızlığını doğ-
rulamak adına özgür kafalannızı, bilimin iflasını ilan
ederek eski yamlgıya sürüklemek isteyen kimi dar
kafalı yobazlan ıslığa mı tutacaksınız?..
... Ben gençliğimde Ouartier Latin'in (üniversite
bolgesi T.A.), gençliğin yüce tutkulanyla, özgühûk
aşkıyla, beyinleriezen ve ruhlan baskı a/tına alan ka-
ba güce karşı duyulan kinle titrediğini gördüm. Im-
paratohuk yönetimi altında gençliğin haksızhklara
mertçe karşı koyarak görevini yerine getirdiğini, hat-
ta kimi zaman haksız bile olsa, özgürlük için her za-
man savaştığını gördüm... Gençlerdeyirmiyaşın o
güzel çılgınlığının kutsal ateşiyanıyordu. Tüm umut-
lann gerçek sayıldığı, yannın kusursuz bir düzenin
zafer günü olarak görüldüğü yaştı o.
öğrenci gençliği ayaklandıran bu soylu tutkulann
öyküsünü başlangıcından ele alacak olursak görû-
rüz ki gençlik, haksızlıklar karşısında her zaman çi-
leden çıkmış; horlananlann, yüzüstü bırakılanlann,
mazlumlann yaranna, zalimlere ve güçlülere karşı
her zaman coşmuştur. Ezilen halklar için göstenler
yapmıştır...
... Tüm acı çekenlerin, bir kalabaiığın ya da zor-
banın zulmü altında inleyenlerin savunmasını üstlen-
miştir. Ouartier Latin'in coşup ayaklandığı söylen-
diği zaman, işin arkasında gençliğin adalet ateşini
yaktığından emin olabilirdiniz. ölçülü davranmak
kaygısından uzak, coşkuyu bir yürek ödevi haline
getiren bir ateşti o. Ve o ne içten coşku, sokaklar-
dan akan o ne taşkın ırmaktı!
Bugün de yurdun tehlikede olduğu, Fransa'nın bir
hainler çetesi tarafindan galip düşmana terk edildi-
ği bahanesinin ortaya atıldığını biliyorum. Ancak so-
ruyorum: Gerçek olanı, haklı ve akla uygun olanı or-
taya çıkaran o içgüdüsel sezgiyi, berrak önseziyi ta-
ze ruhlarda, politikaya yeni atılan gençlerde bula-
mazsak kimde bulabiliriz? O gençler ki sağduyula-
rını henüz hiçbir etken karartmamış olmalı. Entrika
yıllannın bozduğu politikacılar, mesleklerinde birta-
kım uzlaşmalaria yollanndan sapan gazeteciler, en
çirkin yalanları kabul edebilirier; göz kamaştıncı ay-
dınlıklara gözlerini kapayabilirier. Onlann bu davra-
nışlarınıanlamak, nedenini açıklamak kolaydır. Ama
akıl almaz yanılgılann ortasında gençliğin tertemiz
kalmaması, namus ışığıyla aydınlanan açık gerçe-
ğe dosdoğru yürümemesi için hiçbir neden göre-
miyorum. Aksi takdirde gençlik kangren olmuş de-
mektir...
... Ey gençlik! Sana yalvanyorum; seni bekleyen
büyük ödevi düşün. Sen, geleceğin kurucususun.
önümüzdeki yüzyılın temellerini atacaksın. O yüz-
yıl ki sona ermekte olan çağın ortaya koyduğu ger-
çek ve adalet sorunlannı çözecektir...
Gençlik! Babalannın çektiği acıyı anımsa. Şimdi
senin yarahandığın özgüriüğü elde etmek için on-
lann kazanmak zorunda kaldıklan kori<unç savaşla-
n düşün...
... Gençlik, gençlik! Her zaman adaletten yana ol.
Kafanda adalet düşüncesi kararsa tüm düşünceler
karşına çıkacaktır... Adaletin yerine getirilmesini sen
kalkıp istemezsen kim isteyecektir? Sen kibizim ki-
şisel kavgalanmızın dışındasın. Sen ki henüz hiçbir
karanlık işe kendini kaptınp lekelenmedin. Sen ki ter-
temiz ve iyi niyetli sesini yükseltebilirsin.
... Gençlik, gençlik! Insancıl ol, yüce gönüllü ol...'
TREN ALTINDA KALAN
ENFLASYON CANAVARI ÖLDÜ (!)
Göç'ün de
Gecekondu'nun da
Enflasyon'un da çözümii
yurdun demir ağlaıia örülmesidir.
Halı ile ilgili problemlerinizin
çözümü ise bizimledir
GEMİLER, VAGONLAR, UÇAKLAR
OTELLER, OFİSLER ve EVİNİZ
İÇİN
TİCARET VE SANAYİ
A.Ş.
ULUS KAVŞAĞI MERMERLER SİTESİ D BLOK,
80620 LEVENT-İSTANBUL
Tel: 278 71 11 - 282 64 50 - Faks: 279 47 00
Ankara Şube: 0312 - 441 48 02 - 03