Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
SAYFA CUMHURIYET 9 ARAUK1992 ÇARŞAMBA
OLAYLAR VE GORUŞLER
Tarihsel İpekYolu...
Sadece Turk kokenlı dev letler değıl, Gürcıstan \ e Ermenısîan
hatta Moğohstan. Turkı>e uzennden geçecek yenı. çağdaş
"İpek Yolu"nu kullanmak zorunluluğunu du> acaklardır
ŞERAFETTİN UZUNER Eski Karavolları Gnl. Md.
U
laşımın ıçenğı her bo-
\utta ıvmelenerek ge-
nışlemektedır Goru
nen odur kı 21 \uz\ıl
ulaşımda. de\ bo\utlu
devnmlerın vaşanacağı
bır yüzyıl olma>a ada>dır Omeğın
bılgısayarla >onetılen ınsanh-ınsansız
motorlu taşıtlar, akıllı yollar noktd
ınışı yapabılen pılotlu- pılotsuz dev
uçaklar bın km yapabılen çok hızlı
trenler, paketlenmış katı yuklen sıvı
ıçınde ıletebılen uzun boru fıatlan, ver-
çekımınden kurtanlmış kent ıçı taşıma
araçlan gıbı pek çoV >cnı taşıt geîece-
ğın ulaşımını yonlendırecektır Bılım-
sel ve teknolojık buluşlar bu tur ola-
naklan kolaylıkla yenne getırebılecek-
tır Bugun Japonya'da vc Avrupa da
saatte 200-300 km hız vapabılen tren-
lenn çalışıyor olması 500 km hız va-
pabıleceklenn denenmesı geleceğın
ulaşım taşıtlannın belırgın gostergesı
dır
Bılındığı gıbı ulaşım bır ulkmın top-
lumsal v e ekonomık kalkınmdbinın ıtı-
cı gucudur Kapsamh yenılıklen ıçeren
bır ulaştırma ağı çağı yakalamanın
>ddsınmaz koşaludur Bu nedenle ge-
lışmış ulkcler daha da gelışebılmek ıçın
daha guvenlı. daha konforlu daha
hızlı daha ekonomık ulaşürma ağ-
lanvla ulkclennı donatmakıadırlar
Bununla b.rhkte ulaştırma vatın-
mlannın emek-voğun olması yeğlen-
mesının de bır başka nedenıdır Ulaşü-
rma dğı a>Tiı zamanda coğrafı bakı-
mdan uzak yorelen yakınlaştırmaktd
uretım \e tüketım odak noktalannı
bırbırlenne bağiayarak kalkınmanın
hakça ve dengelı olmasını sağlamak-
tadır Ulaştırma. bu "»zellığınden otü-
ru ulkeler arasında da etkın olabıl-
mekte uluslann bırbırlenvle ılışkılen-
nı geltştırmekte ve ekonomık kalkı-
nmayı hızlandırmaktadır
Sovyetler Bırlığı'nın dağılması ser-
best pazar ekonomısının dunvaya
buvruk olması mal vehızmetlenn do-
laşımını hızlandırmıştır Bu gelışme ıle
de ulaşımın pavına duşen gorev hem
boyutlanmış hem de çoğalmıştır Ka-
palı bır ekonomık çevnmle vonetılen
Sovyetler Bırlığı nde >uk ve yolcu taşı-
macıhğı ülkenın genışlığının de etkı-
sıvle demıryolu ve havavolu ıle karşı-
lanmava çalışılmıştır Buna karşılık
karavolu ulaşımının fızıksel ve geo-
metnk standardı çok duşuktur
Dunva standartlanna uvgun bır tam
enşımlı bolunmuş vola (otovolai sa-
hıp olmavan Sovvetler Bırlıgı ndekı
karavolu ağının bızdekı devlet ve ıl
yolu duze>ınde olduğu soylenebılır
Bu ulkede karayolu >apımı daha çok
yerel >erleşım bınmlennı bırbınne
bağlamaya yonelık olmuştur Bu ne-
denle denebılır kı guçlendınlmış ozel
bır motorlu taşıtla ulkemızden Turk
kokenlı devletlere varabılmek ıçın en-
gebelı dolambaçlı. zor veçok yorucu
uzun bır karayol seyahatı yapmak ge-
rekmektedır Daha gerçekçı bır anlatı-
mla tıcan karavolunun olmadığı soy-
lenebılır
Kuzey komşumuzun bırlığının da-
ğılması doğumuzda venı devletlenn
ortavaçıkması ozellıkleTurk kokenlı
ulkelenn bağımsızlık kazanması
ulaşım vonunden de ulkemızı öne
çıkarmıştır Ulkemızın As>a-Avrupa
arasında doğal kopru konumu ulaşım
bakımından da paha bıçıjmez yenı bır
ıçenk kazanmasını sağlamıştır Doğu-
muzda yenı oluşan devletlenn batıya
bakan kapısı, penceresı ulkemızdır
Llaştırma bakımından bu oluşumu
yadsımak olası değıldır Yenı oluşan
devletlerın Batı vla mal ve hızmet alı-
şvenşının en kestırme >olu ulkemız-
den geçmektedır Iran ın Basra Körfe-
zı ıle Rusva nın uçsuz bucaksız step-
lennm ulaşım yonunden ulkemızle ya-
nşmalan duşunulemez Tanhsel "Ipek
Yolu yenı oluşumlarla çağdaşlaşarak
eskıden olduğu gıbı ulkemızden geç-
mevı surdurecektır
Sadece Turk kokenlı dev letler değıl.
Gürcıstan ve Ermenıstan hatta Moğo-
hstan Turkıye uzennden geçecek
yenı, çağdaş Ipek Yolu nu kullanmak
zorunluluğunu du>acaklardır Bu ne-
denlerle tanhsel "ıpek yolu nun yenı-
den vapımı ıçın ulkerruze ağır bır gorev
ve sorumluluk duşmektedır Tanhsel
ıpek yolu nun vennı. Sovyetler Bır-
lıgı nı kapsayan eskı demırvolu ağının
alması olanaksızdır Halen ışletılen de-
mıryolu, kapalı ekonomıve gore du-
zenlenmış olup hantal bır altyapısı ve
Batı ya çok uzak olması nederuy le ure-
tılecek mal ve hızmetlenn tamamının
taşınmasına yetemez Bu nedenle var
olan demıryolunun c!a Türkı>e uzenn-
den Batı ya bağlanması, doğumuzda-
kı yenı devletlenn gelışmesıne koşut
bır koşuldur Boyle bır gelışmenm ül-
kemıze yukleyeceğı yuklen taşıma>a
hazır olmamız kaçınılmazdır Ancak
tüm gelışmelere karşın, 'ıpek yolu'nun
canlandınlarak ışlerlık kazanması er-
telenemez
\ aklaşık 1 bın km uzunluğunda tan-
hı 'ıpek yolu'nun ya yan enşımlı bo-
lünmuş yol (ekspres yol) ya da tam en-
şıml' bolunmuş yol (otovol) olarak
vapımıvla tanhsel 'ıpek yolu'nun Turkı-
ve uzennden Batı'ya ulaştınlması sağla-
nabılır Bugunku hesaplamalara gore
3 bın km'hk 'ıpek yolu'nun >apım ede-
n yaklaşık 15 mılyar dolardır Boyle
bıryolun yapımı ıçın yeterlı bılgı vede-
neyımbınkımınesahİbız Parasalkay-
nak Batı'dan sağlanabılır Yol yapım
makıne sanayu tum dunyada bunalım
halındedır Bundan da yararlanılabı-
lır Yeter kı yetkılıler bu ılgıyı duyabıl-
sın
PENCERE
ARADABIR
KORKMAZILKORUR İktisatçı
Clinton ve Türkiye
Bıll Clinton ın ABD Başkanlığı na seçılmesınden son-
ra ulkemızle ılışkılerın geleneksel çızgının dışına çıkıp
çıkmayacağı konusu Turkıye de genış bır şekılde ele alı-
nmadı Bu konuda bır ıkı ıstısnası ıle genellıkle derınlığı
olmayan sozler soylendı Önemlı bır ıçenğı olmayan
tahmınler bır uçta Bıllı Clinton ın basın sozcüsu George
Stephanopoulos un Yunan asıllı olmasından dolayı Tur-
kıye nın başına gelebılecek felaketlerden (oysa bızım
Robert Kolej'den sınıf arkadasımız, şımdı Prof Dr Ge-
orge-Yorgo-Stephanopoulos un akrabası ıse hem bız
hem Turkıye yırttı demektır
1
) obur uçta Bu polıtıkacılar
hep boyledır seçım oncesı başka konuşurlar, seçım
sonrası başka yaparlar' paradoksundan yola çıkılarak
ılışkılerde herhangı bır olumsuzluk gozlenmeyeceğı
noktalarında kaldı Ne yazık kı, Turk kamuoyu, Clınton'ı
zafere ulaştıran o buyuk ' değışım gereğını gormemış
kı olayları hala Ege ve Kıbrıs ın derın suları yerıne sığ
taraflarında gormeye devam edıyor
"Değışım ın analızını tek bır yazıya sığdırmak mum-
kun değıldır Zıra o ıçerığının çok kapsamlı oluşunun
yanı sıra sızı var olan koşullar ıçınde optımuma goture-
ne kadar devam edecek ve belkı hıç durmayacak bır su-
reçtır.çunku sosyal ekonomık vepolıtıkolgu vebeklen-
tılerın dınamığı statukoculuğu reddedercesıne hızlıdır
Burada değışım ın gereğı ve Turkıye-ABD ılışkılerı
açısından Clinton ın ABD ve onun dışındakı obur ulke-
lerde demokrası ve ınsan haklarına verdığı onemı vur-
gulayacağız Clinton yonetımındekı ABD ıle ılışkılerde
Turkıye nın dıkkat gostermesı gereken en onemlı polıtı-
ka faktoru bunlar olacaktır Ikı ulke arasındakı ekonomık
ve sıyasal ılışkıler Turkıye nın bu konularda gerçekten
kayda değer bır değışım gosterıp gosteremeyeceğı-
ne bağlı olacaktır BL gereğı gormeyen ve ona gore ha-
reket etmeyenın gozunun kor olması gerekır Zıra,
'Yenı Dunya Duzenı gereğı bır palavra olmadığı gıbı,
onuılkortayaatan Başkan Bush un rakıbı Bıll Clinton ta-
rafından reddedılen bır fantezı de değıldır Uzay çağını
yaşayan dunyamızdata değışen uretım teknık ve sureç-
lerı, ınsanoğlunu artık ekmeğıne, her şeyın katı lıberal
ve ya da tutucu ya da kapıtalıst/sosyalıst yaklaşımlar ıle
ızah edılmeyeceğı yenı bır duzende sahıp olmayı oğren-
meye zorlamaktadır Boyle bır duzende geçmışın ure-
tım ve tıcaret sureçlerıne uygun jeopolıtık nedenler ulke-
yı artık aynı olçude onemlı ve hatır sahıbı yapmaya yet-
meyecektır bu duzende doğal kaynakların bolluğu bıle
belırlı bır duzeyın uzerınde ekonomık refahın garantısı
olmayacaktır
Eğer şu ustunde yaşadığımız yer yuvarlağının sundu-
ğu nımetlerden eşıt bır pay almak ve ınsan onuruna uy-
gun bır yasam surmek ıstıyorsanız, mılıtarızmın tüm sıya-
sal ve ekonomık bağlamlarından uzak kuresei bır polıtık
sıstemın parçası olup onun gereklerını yerıne getırmek
zorundasınız O sıstemın adı demokrası en buyuk gere-
ğı de ınsan haklarına saygıdır Clinton ın lıderlığındekı
ABD'nın yonlendıreceğı yenı dunya duzenı ne geçışle
Turkıye nın demokratıkleşme ve ınsan hakları konuları-
ndayapması gereklı atılım surecı eşzamanlı olmaktadır
Dolayısıyla hayıflanmaya gerek yoktur, tam karşıtı, de-
mokratıkleşme ve ınsan hakları konularında bır türlu
atarnadığımız adımlara zorlayacağı ıçın belkı de Clin-
ton ın seçıldığıne sevınmemız gerekır
TARTIŞMA
OKURLARDAN
'Olayların Ardındaki
Gepçek'
A? Kasım 1992 sab gunu Cumhunyet'ı okurken ıkıncı
sayfada Adana'dan bır okurun (Ekrem Özer'ın) gazetede
y apılan dılbılgısı v anlışlan başlıklardakı hatalar v b yazımla
ılgıh eksıkhk ve y anlışlıklann Adana'da y ayımlanan
Cumhunyet'te y apıldığını v e ozelbkle son gunlerde bu
konulara hıç önem venlmedığı hususunda uyancı bır
mektubuna Okurlardan koşesınde rastladım Oncebu
arkadaşımı duy arhlığından dolayı kutluyorum Boyle bır
yanlışbğı ya da dıkkatsızlığı bırkaç gun once ben de gormuş
ama sesımı çıkarmamıştım Aslında tam olarak sustum
saydmaz Cumhunyet gazetesınde çalışan ve şahsen
tanıdığım bazı kışılere yapılan yanlışlığı telefonla ılettım
Yazmak aklıma gelmedı Sayın Ekrem Özer ın mektubunu
görance benım de yazmam gerektığını düşundum
9 ve 10 Kasım 1992 gunlennde ış gereğı Adapazan'na
gıünıştım Gazeteyı bu şehırden aldım 9 Kasım tanhlı
gazetevı okudum (okuv unca atmadım çunku onemlı
gotdüğum vazılan saklıvorum) ve ertesı gun yanı 10 Kasım
gunü de aldım Gazetede sankı bır tersbk varmış gıbı geldı
önce, ama hemen ne olduğunun aynmına \ aramadım Bır
öncekı gunun gazetesını çantamdan çıkardım ve yan yana
ko.arakbaktım Evet.terslığıgormuştum Olaylann
Ardındakı Gerçek koşesındekıyazıaynıydı Yııan
Hıiayesı başlıklı v e enfiasy on olgusunu anlatan yaa 9
K.a>ım ve 10 Kasım tanhlennde ust uste basılmıştı
Cumhunyet okurlan olan bızler, gazetemızı otomobıl.
araklopedı, vılla verdığı va da çıplak kadın resmı gormek
ıçnalmıyoruz Cumhunyet'ı Ataturk'unsavunııcusu,
dozru haber veren, haklının vanında ve haksızın karşısında
olcuğu ıçın alıvoruz
Sarnnm tum Cumhunvet okurları goruşume
ka:lacaklardır Savgılanmla
ÖnerCe>lan
Üiküdar
'Irkçılık dersleri'
stanbul da
KaraTehhke'
haftalık Tempo
dergısı
dıkkatımızıbu
____ noktada
toplamamıza vardımcı oluy or
geçennatta.yanı Istanbul'da
bolca gorduğumuz Orta
Atnkalılann uzennde Son
zamanlarda bolca gorduğumuz
Orta Afnkalılar Bolca
çunku kafada sınırlarçızıımış
Olması gereken kadar Orta
Afnkalı any or hassas
gözlenmız' Yanı bır kota var
Bunun adı açık açık ırkçılıktır
Bu aşamadan sonra tum değer
yargılan ırkçılık suzgecınden
gecmeye başlar Artık
donüşumuzçok zordur
Evet ABD nın Rodney
Kıng ı mı var
9
Bızım de Örta
Afnkalılanmızoluvenr Zor
değıl ya° Avrupa da ırkçılık
moda* Polıslerarasındada
oyle Bızdeırkçıoluvennz
hemen Vennzbırgozdagı
haddınıbılmezsıyahlara Belkı
AT'yebılealıvenrlerbızı Hıç
değılse ırkçılığımız eşıt olsun
Avrupa va
Ilk olarak dev letımızın sesı
TRT'nın sorumsuz yavan
sansasyonel cehaletkokan
haber programlanndan bınnde
tanık oldum dev let polıükası
sdyılabılecek ırkçılığa Öyleya,
denetıme bu kadar ozen
gosterendevletm
televızyonunda boyle bır
progra'm j ay ınlanâbılıyorsa.
bu devletın goruşu olarak
kabul edılebılırdı Programın
hazırlayıalanndan bın olduğu
anlaşılan onyargılı nuans
yoksunu kadın sunucu
Afnkalılardan durmadan
bunlar dıye sozedıyor.
Burkına Faso Sıerra Leone
gıbı ulkelenn ısımlennı dahı
duymamış olmasından adeta
gururldbahsedıyordu Bunlar
ısmını bıle duy madığımız
ulkelerden gelıy orlar gıbıbır
cumlevdı tepemı attıran Ey
ahalı. bu ne perhız bu ne lahana
turşusu Sen değıl mısın
Avrupalıdan, Amenkalıdan
yakınan sana ıkıncı sınıf
vatandaş muamelesı yapıyor
dıye Vıze uygulamalanndan
şıkayetçı olan sen değıl mısın
9
Turkıve nınyennı
bılemedıklerinde saçını başını
yolan sen değıl mısın"
7
Evet, TRT'nın bu sorumsuz
yayın anlay ışının Tempo
dergısırun de katkılanyla
başanya ulaştığı soylenebılır
Artık Afnkalılar tedırgın
İstanbul'da Daha once
ırkçıhkla tanışmamış olan
Cıhangırsakınlende Bana
kalırsa, kusmaya devam edelım
ıçımızdekı nefretı veaşağılık
kompleksımızı Afnkalılann
başından aşağıya
Derdmız uy uşturucuyla sav aş
mı° Yakalayın uyuşturucu
babalannı' Ikı uç Afnkalıyı
ıcen atıp. tüm Afnkalılan
uyuşturucu muptelası, HIV
taşıyıcısı ınsanlar olarak
tanıtın Çızmenın neresındedır
hoşgoru soranm sıze Derdınız
AIDS le savaşmı
0
O halde
toplumu bıhnçlendırecek
y ayınlar yapın, sekse
doymayanlar lıstesı ve sosyete
sayfalan yapacağınıza
Demek kı İstanbul'un sorunu
Afnkahlar Kundaklanan
yolcu vapurlan, faılı meçhul
cınayetler. eroın babalan, teror.
sorumsuz magazın basını değıl
de Afnkalılar Basarsınız
Turkıye'nın tek Afnka
külturunu banndıran bannı,
atarsınız Afnkalılan ıçen,
ekersınız kıncılık ve ırkçılık
tohumlannı Maksatrenkgn
olusun
Vurun Afnkalıya
1
ÇemYegül
İstanbul
Siyasal güç mü, askersel güç mü?
on gunlerde
Genelkurmay
Başkanı Sayın
Orgeneral Doğan
Gureş'ın demeçlen"
basında veTV'de
sîk sıR yer almaya başladı Bu
demeçlerde sıyasılenn de önune
geçerek ulusun ıç ve dış
polıtıkası konusunda
perspektıfler çızıyor, yorumlar
yapıyor. hatta askerhğın
doğasından gelen tahmatlar
venyor
n sıyası
Nedır Genelkurmay
Baskanlığmın ıdan sı
mekanızmadakı yen'
Sıyasal otonterun behrledığı
olçüde ve ılkelerle yurt
sav unmasını üstlenmektır
Kaldı kı artık ekonomık ve
sıvasal savaşın öne çıktığı. bır
ulusu somurmek ıçın o ulusun
toprağını kendı toprağına
katmaktan çok o ulkedekı
sıyasal \e ekonomık guçlen
fethederek somuru kurma
yolunun seçıldığı çağımızda,
yurt savoınması kavTamırun da
değışıklığe uğradığı
duşunulurse. askersel
otontenın. askersel mantıkla
yukarda belırlenen çağın fetıh
anlayışına karşı ulusun nasılve
hangı sılahlarla
savunulabıleceğı de doğrusu
yoruma açıktır
Bu anlamda askenn sılahı kıme
yönelecektır0
Ulusun sıyasal ve
ekonomık gucunu elıne
geçırmek ısteyen dış guçlere mı9
Yoksa dış guçlerle sermaye
akrabalığı kuran ıç guçlere mı°
Ya da her ıkısme de karşı
koyan, eknomık v e sıyasal
bağımsızlık ısteyen gerçek
ulusal guçlere mP
Elbette kı askersel guç.
ulusumuza vapılacak kaba
saldınlar olduğunda, sıyasal
gucün bu saldınyı defetmek ıçın
uyguladığı tum yontemlenn
tükendığı ve sıyasal otontenın
gereklı gorduğu aşamada
geçerlıdir, zomnludur Asker
sadece bu aşamada vardır
Ancak emperv alıst uluslann
fetıh anlayışını değıştırdığı
gunumuzde bu olasılığın artık
uzak olduğu da ortadadır Ama
bız bu uzak olasılığa rağmen
ulusal ve ozgun sıyaseümızı
ekonomımızı gûçlendırmek
yenne hala ordumuzu hem
sıstemdekı yen ıtıbanyla hem
ekonomık y onden ve hem de
nıtel ve nıcel olarak guçlu tutan
az sayıda uluslardan olmakta
ısraredıyoruz Boyle olunca
guçlu ordunun başı
Genelkurmay Başkanının da
kendısını ulkedekı her gucun
onünde gormesı doğal
olacaktır
Demokraük toplumlarda
gorulmuş mudur, askersel
otontenın sıyasal otonterun
onüne geçtığı. ustunde olduğu9
Bu demeçlen veren kışı
Genelkurmay Başkanı da olsa
o. sıyasal otonterun teknık bır
ajanıdır. memurudur Dünya
kamuoy una demeçler vermek
onun ışı değıldır Onunışısıvıl
otonteyı kendı alanmda ve
ıstendığı zaman teknık yönden
bılgılendırmektır Sıyasal
Bu dünya hepimizin...
S
anayıyonetıcısı
Sayın Omer
Tarzı'nın 28
Kasım 1992
Cumartesı
gunü
gazetenızde
çıkan v azısını bu koşede hem
eleştırmek hem de yanıtlamak
ıstıyorum
Her şey den once şunu
belırtmelıyımkı herhangı bır
ınsanınhayvan
sevıp sevmemeduygusundve
hdkkına saygı duyanm
Ancak Sayın Tarzı budunya
uzennde sadece ınsanlann
vaşamahdkkı olduğu
sanısıvla sokakta dolaşan
kedı ve kopeklen, "yuruyen.
canlı vok edıcı bır nevı guç
olarak nıtelendınvor
Aynca denızkenannda
hayvanın ıhtıyaanı gıdermesı
"bırolasılık "degıl hayvanın
hakkıdır Şunudaunutmayın,
ogüzehm tatı! koylennızın bır
çok atığı (buna zehırlı atıklar
da dahıl) denızlerde ve
cev resınde y aşay an tum
canlılann vaşamını tehdıt
etmektedır
Toplu konaklama
yerlenndekı evcıl hayvanlann
denetım altında tutulması ve
gereklı sağlık koşullanndd
olması konusunda Sayın
Tarzı'yekatılıyorum Her
bılınçlı havvansevenn, sahıp
olduğu (ya da besledığı)
hayvanın sağlık durumuyla
ılgılenmesı gerektığıne
ınanıyorum
Bır ınsanın y ıyeceğının kuçuk
bır kısmını. ona en doğal
guduleny le y aklaşan bır
havvanla pavlaşması
sonucunu 'hayvanın
kazancı" olarak nıtelendıren
kışının ne kadar maddecı bır
goruşe sahıp olduğu açıktır
otonte tarafından belırlenen
esaslardoğrultusunda venlen
gorevı yenne getırmektır
Nasıl memur sıfatı taşıyan bır
oğretmen. bır adhye personelı,
bırsağlıkpersoneh
kendılığınden ve rastgele
askersel demeçler veremez,
venrse yaptınmlar ıle karşılaşır
askersel gorev ustlenmıs kışıler
de hangı konumda olurlarsa
olsunlar ıç ve dış sıy aset
konulannda kendılennı sıyasal
otontenın yenne koyarak ya da
ustunde tutarak demeçler
veremezler Sıyasal otonterun
guç kazandığı sıvıl toplumlarda
da bu böy ledır Böy le olmabdır
Askersel gucün bu denb ustun
olduğu toplumlarda. hukukun
ustunluğunden. demokrasıden
sıyasal otonteden sozetmek.
toplumun kendı kendını
aldatması değılse egemen
guçlenn o toplumu
aldatmasıdır
İ.Hakkı Karaca
Avukaf İstanbul
Sonuç olarak, bu dunyada
sadece ınsanlar vaşamıyor ve
onun tek sahıbı de bızler
değılız
Onu daha yaşanabılır ve temız
bır gezegen halıne getırmek,
y uzyıllardır sanay ıleşme v e
teknoiojı adına zarar
v erdığımız ve hatta yok
ettığımızdoğava borcumuzdur
MuhsinÖğretme
DUYURU
"TARTIŞMA "sutımlarında \a\ımlanmasını
ıstedığınız\azılar çıftaralıklıolarak sa\/anm
tek \ ıızıme t azılmalı ve 250kelıme\ ı
geçmemelıdır
Kapıdaki Zincir...
Kontrgerılla var
Yok mu?
Tartısma suruyor Aradan kac yıl geçtı? Bır sonuç yok
Neredeyse bu konu bırvarmıs bıryokmus olacak
Ikı Istanbullu Tepebaşı ndakı Meclısı Mebusan Kıraat-
hanesı nde bahse tutuşmuşlar
Ikısı de ınatcı
Bırı
-Kapalıcarsı nın demıs Nuruosmamyetarafındakıka-
pısında bır zıncır asılıdır
Otekı
- Oyle bır zıncır yoktur
Vardır yoktur derken ıs buyumüs,' haydı gıdıp baka-
lım demışler Nuruosmanıye ye ulaşmışlar Kapalı-
carsı nın kapısına varmıslar gormuşler kı zıncır asılı
duruyor ama yoktur dıyen ınatçı dıretıyor
- Hanı nerede?
Kahve ıhvanı adamı yakalamış zıncırı kafasına vur-
muşlar ama nafıle1
Bızımkı ' ınadım ınat adım kara
Murat dıyerek soyledığınde dıretırmış
- Yoktur yoktur yoktur
Kontrgenllanın tezgâhından kaç kısı geçtı? Kaç kışı ış-
kence gordu? Yuz mu7
Bın mı' On bın mı7
Bılınmıyor
Zıverbey Kosku nden kac kışı geçmıştı''
Kapalıcarsı nın Nuruosmanıye tarafındakı kapısında
eskıden bır zıncır vardı
Şımdı var mû
•
Kontrgerılla konusunda çok kıtap yayımlandı Bu ko-
nunun uzmanı dostum Talat Turhan dır ıncelemelerıy-
le anılarıyla araştırmalarıyla çoğu karanlık soruyu
aydınlattı
Kontrgenllanın kokenı Amerıka dır Soğuk Savaş do-
nemınde komunızm korkusu sermaye duzenlermın
karabasanıydı Çın ve Vıetnam gıbı ulkelerde gerılla sa-
vaslarının sonuçları ortalığı allak bullak ettı klasık sava-
şın kurallarını altust eaen yontemlere duzenlı ordular
karşı koyamıyorlardı kontrgerılla kuramı bu gerekçeyle
gelıştırıldı Eğer duşman (namı dığer komunıst) gerılla
savaşını yeğlıyorsa kontrgerılla ıle yanıt verılecektı Bı-
zım Genelkurmay da bu amaçla Özel Harp Da/res;'ku-
ruldu ama ozellıkle 12 Mart donemınden bu yana
"kontrgerılla başka marıfetlerı meslek edındı
12 Mart ve 12 Eylul.sozdekontrgerıllayıaydınlara kar-
şı ışkence yontemlerıyle yuruttu
Pekı neoldu?
Sonuç ortada
1
Zıverbey Koşku nde benı sorguya çeken emeklı al-
bay sozde kontrgerı'lacıydı, bır aylık ışkence sürecın-
den sonra son gun soyledıklerı ılgınçtı
'- Senı şımdı gondenyoruz ama ızleyeceğız Bundan
boyle gozumuz ustunde olacak Bu teşkılatta 22 albay ve
general bulunmaktadır Teşkılatı Mahsusa gıbıdır, bak
gorursun bu teşkılat neler yapacak
1
"
Teşkılat yapacağını yaptı
12 Mart ın ıkıncı perdesı 12 Eylul de açıldı Dıyarbakır
Hapıshanesı bugun sonuçlarını derledığımız bır okul go-
revı ustlendı memleketın canına okuyup emeklı oldular
o generaller ' Özel Harp Daıresı nın olanaklarını dar
kafalarının yorungesınde kullanmışlardı
•
1990 ların dunyası çok değışık
Sovyetler yıkılınca komunızm urküsu sermaye sınrfı-
nın karabasanı olmaktan çıktı
21 ncı yuzyıla az bır şey kaldı
Sosyalızmın gerılla yontemlerıyle gerçekleşmesıne
donuk kuramlar gerıye ıtıldı devrım ıhracı'ndan vazge-
çıldı, çunku ıhracatı yapacak fırmayok' Her ulke katılım-
cı demokrası ıçınde derınlestıkce sosyalızme gıden yol-
lar emekle doşenecek
Bu yollarda devlet ıçınde devlet gıbı yuvalanmış hıçbır
orgute yer yoktur
Kontrgerılla Turkıye ye bır hayır getırmedı bundan
sonra da getıremez ama ' faılı meçhul cınayetler" sur-
dukçe kuskular da sılınemeyecek
Penceredelü lpk/Sahm Şengtl/
Cem Yaytnenevt/SMs
Kendısıne çev
resıne ınsanlo
ra yaşoma
b« oyku yo-
şarcasına bo-
kan bır usta
oytucufiun
Es Be Suley
man Es Sav-
rulup Gıdenler Guzel Bır
Oyun dan sonra dorduncu oy
ku kırabi Günluk yoşamı ınsa
nı ınsan yapan değerlen en ku
çuk ayrıntılarıyla gozlemleyıp
çozmeye çalışan oykuler
PEVCEREDftlLMK
S\L1M SENGIL
Cumhuriyet
Kitap eki
yazdı:
Başka birşey
söylemeye
gerek var mı?
Odemelı
gondenlmez
...17. sayı çıktı...l7. sayı çıktı...l7. sayı çıktı...
Çılgm Gaseteler Hipennarket Gİbİ
(Ayın Konusu}
Asparafias Böyle Yanlır
(Tay/un Çavuşoğtu)
Feleğin Çarkına Takıldık Kaldık
(Sevmç Baysal)
CIA'nın Ktuey'deki Klrlİ Çamaşırlan
lEkrem Tos)
Dert Babası Gazetecfler
(Devnmde Gürler)
Show Must Go On!
(Nunnısa Eroğhi)
Sosyalist Basına Targı Terörtt"
(RızaZmgal)
AA'da "Kazı-Kazan" Oyunlan
(Serdar Çaycıpğlûl
T»xıl«rıyl», Arzu Yümaz,Ythnaz Akkıhç, Yûksel Baysal,
Sedat Pişirici, Adnan Baştopçu, Banu Demirağ
ÇGD Güney Marmara Şubesi nln yayın organı j ğ
Halk Bankası Bursa Şb
58 00 28 OO no lu hesaba 120 OOO (rtixyin»lbia) TL
yatırarak yılhk (12 Myı) abone olablllnslnlz
Yanşma «dre»l: PK. 584 Uhıcami-BPKaA
ÇANAKKALE'DEN LAİK CUMHURİYET'E
BEHZAT AY'ın bu yenı kıtabı bütun kıtapçılarda
YÜREKTEKİ KISRAK
NURSEMA AKSU nun sıırlerı Gerçek Sanat Yayınlan ara-
sında cıktı