22 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Aylar
Günler
Sayfalar
CUMHURİYET/16 10 OCAK 1990 Çin'de yeni yıl Butiın dttnya yeni yıl beyecanını geride bırakalı on giin oldu. Ancak Çin'de hazırlıklar yeni başlıyor. Çin, 27 ocakta kutlanacak olan yeni yıl için son hızla bazırlanırken bu işte en önemli görev, genclere düşüyor. (Fotoğraf: Reuter) Seralara soğuk vurgunu Haber Merkezi — Hafta başın- da beri yurdu etkisi altına alan ya- ğışh hava etkisini sürdürürken, Erzurum, Kars ve Ağn'da uzun yıllann soğuk kışı yaşanıyor. An- talya'da ise sera ürunleri dondu. Doğu Anadolu Bölgesi'ndeki illerde son yıllann en soğuk ocak ayı yaşanıyor. Erzurum, Kars ve Ağrı'da son iki gün içinde hava sıcaklıklannda 13 ile 17 derecelik düşüşler kaydedildi. Bölgedeki Çoruh Aras ve Murat nehirleri yer yer dondu. Çıldır ve Balık gölle- rini ise tamamen buz kapladı. Bu arada Erzincan'ın llı ilçesi- ne bağlı Çaltı köyünden Arrnut- lu köyüne gitmekte olan Mehmet Sığın (33) donarak öldü. Elveriş- siz hava koşulları nedeniyle Ağ- rı'dan sonra Erzincan ve Muş'ta da ilk ve orta dereceli okullar 15 ocak pazartesi gününe kadar ta- til edildi. Başkanın biyoloji merakı Bush, önceki giin Disney World'deki araşbrma laboratuvanndaki gezisi sırasında, çeşitli mikroskobik canhlan da izlerae fırsatını buldu. Mikroskopta embriyoları izleyen başkaoa, doktor Lexie McKenÜey bilgi vererek yardımcı oldu. (Fotoğraf: AP) Teknik öğretmen eylemi Eğitim Servisi — Teknik öğret- menler, kendilerine verüeceği du- yurulan özel hizmet tazrnınatının yüzde 40'dan yüzde 8'e duşürül- mesi üzerine bir dizi eylem kararı aldılar. Teknik öğretmenler, ey- lemlerine dün atelye ve laboratu- var çalışmaları sırasında iş önlük- lerini giymeyerek başladüar. Teknik öğretrnenlere yüzde 20 ve yüzde 40 oranında özel hizmet tazminatı verileceğine ilişkin ka- nun hükmünde kararnamenin 2 Kasım 1989 tarihli Resrni Gazete 1 de yayımlanmasından sonra uygu- lamada, "Anlaşılmaz biçimde farklılıklar" oluştuğunu belirten teknik oğretmenler, "Bazı teknik öğretmenlere belirtilen miktarlar- da paralar ödenmiş, bazılanna da degişik oranlaıda ödeme yapılmış, bazılanna ise hiç ödeme vapıl- mamışür" dediler. Çalışmanın dasınınvar ABD'nin Indianapolis kentinde yaşayan Bob Havens, son günlerde çok çalışbğından şikâyet ediyordu. Önceleri onu ciddiye almayan yakınlan, Havens'ı önceki giin iş başında gördüklerinde, ona hak verdiler. Caddedeki trafik lambalannın onanmıyla uğraşan Havens, kendini tümüylc işine vermiş, dünyayla ilişkisini kesmişti. HABERLERtN DEVAM Cemal Süreya öldti Ustü kalsın(Bapanfı L Sayfada) tüm raüdahalelere rağmen koma- dan çıkamayarak vefat etti. Cemal Süreya'nın evli bir kızı ve bir oğlu var. Cemal Süreya'nın cenazesi per- şembe günü Şişli Camisi'nde kı- İınacak öğle namazırun ardından toprağa verilecek. 1931 yılında Erzincan'da doğan Cemal Süreya, Siyasal Bilgiler Fa- kültesi'ni bitirmiş (1954), Maliye Bakanlığı'nda bir süre müfettış olarak çalışmıştı. Daha sonra İs- tanbul'da Darphane Müdürlüğü görevinde bulunan Cemal Süreya, 1976 yılında emekli olmuştu. İlk şıirıni Mulkiye Dergisi'nde yayım- layan Cemal Süreya, buluşları ve söyleyiş biçimiyle zarif ve pırıltılı diye nitelenen şiirler yazdı. önce- leri zaman zaman kendi adıyla, bazen de Osman Mazlum imza- sıyla şiirler ve şiir üzerine eleştiri- ler yazan Cemal Süreya, aylık "Paptaüs" E>ergisi'ni de üç kez çı- kardı. 1977'de aylık edebiyat der- gisi "Türkiye YantarT'mn yönet- menliğini yapan Cemal Süreya, 3. sayıdan sonra dergiyle ilişkisini kesti. Cemal Süreyjr'nın ilk şiir ki- tabı "Üvercinka", 1958 yılında ya- yımlandı ve Yeditepe Şiir ödülü 1 nü aldı. Cemal Süreya, çoğu Pa- piriis ve Yeni Dergi'de yayımlanan şiirlerini topladığı "Göçebe" ile de 1966 yıh TDK Şiir Ödulü'nü aldı. Şiirlerinin yanı sıra çağdaş Türk edebiyatı ve sanatı sorunlan üstü- ne yazdığı deneme ve eleştirileriyle de tanınan Cemal Süreya'nın baş- lıca yapıtları şunlar: "Beni Öp Sonra DoğurBeni" (1973), "Şap- kam Dolu Çicekle" (1976), Günü- biriik (1982), "Giiz Biıigi" ve "Sı- cak Nal." Son iki yapıtıyla 1988 yılı Beh- çet Necatigil Şiir Ödülü'nu alan Cemal Süreya, haftalık 2000'e Son şiiri ÜSTÜÜSTÜ KALSIN ölüyorum tanrun bo da oldu işte her öltinı erken öltimdür biliyorum lannm (Yeni Yaprak Dergîsi'nin Ocak 90 sayısında yaytmiandı) ama ayrıca aldıgın şn hayat (ena değildir üstü kaleın Doğru Dergisi'ne makaleler yazı- yordu. Şiirlerinin, deneme ve eleş- tirilerinin yanı sıra H. de Balzac 1 tan "Vadideki Zarnbak"; Emile Zola'dan "Meybane"; G. Flan- bert'den "Gönül Eğitimi" gibi çe- virileri de bulunan Cemal Süreya, son yazdığı şiirleri ve kendi kale- minden anlatacağı "Hazreti Ali- nin Cenkleri"ni basıma hazır- lıyordu. Ne dediler Cemal Süreya'nın ölümu bü- yük üzüntü yarattı. Sanat cevre- lerinde Süreya'nın ölümü "büyük kayıp" olarak nitelendi. Oktay Akbal — Benim için bü- yük bir darbe oldu. Çok sevdi- ğim, çok değer verdiğim bir insan- dı. Gerçekten çok büyük bir ka- yıptır. Şair olarak sanatçı olarak, aydın olarak. Her zaman belli bir düzeyin üstünde kalmasını bilmiş- tir. Şiirleriyle elbette ki yaşaya- caktır. Ama ben değer verdiğim bir dostu kaybetmenin üzüntüsü içindeyim. Melih Cevdet Anday — Çok iyi bir şairdi. tkinci Yeni'yi kuranlaı- dan biriydi. Hatta bir demecinde de "tkinci yeni benim" demişti. Parlaktı şiiri. Ayrıca Cemal Sü- reya, şiir üzerine düşunen nadir şairlerden biriydi. Ölümü benim için gerçekten çok üzücü. Ondan çokgüzel şeyler bekliyorduk. Muzaffer Boyrukçu — Cemal en yakın arkadaşımdı, 37 yıllık. O bir yol açıcı, Türk edebiyatın- da şimdiye kadar görülmeyen bir yeniliği başlatan "lkinci Yeni" hareketinin lideriydi. Aynca Ce- mal Süreya, şiirsel eylemle birey- sel eylem arasındaki ilişkilerin ürünlerini birbirine taşımıştır. Yalnız taşırken, en yeni ve en et- kileyici yöntemleri kullanmış, sa- natını üst düzeyde yapıtlarla ölümsüzleştirmeyi başarmıştır. Hilmi Yavuz — lnamlmaz öl- çüde üzgünüm. Bence büyük bir haksızlık bu. Cemal Süreya, bizim 1950 sonrası Türk şiirinin en bü- yuk ve en önemli adlarından bi- ridîr. Hepimiz Cemal Süreya'mn Türk şiirine getirdiklerine çok şey- ler borçluyuz. Türk edebiyatında olsun, dünya edebiyatında olsun ilk yayımladığı şiirle büyük dönü- şümler gerçekleştiren şairler azdır. Dr. Halil tbrahim Bahar — Uzun süreden beri tanıyordum onu. Ancak 3 aydır durumu iyi değildi. Aşın kilo kaybına uğra- mıştı. Dostlarıru ve kendisini çok uyardım. Ölümu önemsemiyor- du. "Bir şair 60 yaşından fazla yaşamamalı, yaşarsa da şiir yazmamalı" demişti. Yiğit yavrumuz CELAL ERTEM Fotoğraf sanatçı» \nıların, sevgin ve özleminle bize hep güç verdin, seni yalnız bu UçUncü yılında değil, her gün anıyoruz, her gün yaşıyoruz. AİLEN ANMA JALE EYLÜL'Ü ölümünün birinci yılında sevgi ve özlemle anıyoruz. GECEKUŞU-EYLÜL-ATAMAN AİLELERİ GRAVÜR, SERİGRAFİ, NATUREL KÂĞIT YAPIMI KURSLARI STUDIO PRINT ART yönetiminde İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELfDİYFSİ KARİKATÜR VE MİZAH MUZESI Ataturk Bulvarı, Kovacılar Sokak. No. 12 34230 Fatıh/İSTANBUL • TÛRKIYE Tel: 521 12 64 SILA SNACKBAR Türünde yeni bir soluk Soğuk kış gecelerinde sıcak bir ortamda özgün müzikle yeni bir mekânda Çarş.-Cuma-C.tesi Salı-Perş.-Pazar EMİN SERPAR TANJU GRUP YAŞADIKÇA İGÜ5 6ÖNENÇ PURU Umit Esin Kır-Gültekin Teük Fatih Saçlı-Taci üslu Pazar gürüeri açık büfe kahvaltı 9.00-13.00 arası Harem-Üsküdar Yeni Sahil yolu Hava Üs Lokalı yanı Şemsıpaşa-Üsküdar Rez: 343 67 83 1 Cad No 27 Arnavutköy 157 11 10 REFİK DURBAŞ "Ölüyorum tannm/Bu da ol- du işte." Bu dizeler Cemal Süreya'nın yayımlanan son şiirinden. Ölece- ğini bile bile yazmış sanki. Evet "Bu da oldu işte." Cemal Süre- ya'nın yazdığı gibi bu da oldu. Artık şiirleriyle yaşayacak ara- mızda. tkinci Yeni'nin öteki iki şairi. lurgut L'yar ve Edip Can- sever gibi. "Her ölüm erken ölümdür" di- yordu. Şairlerin olumü daha da erken değil mi? Yaşamını anlatmak istemiyo- rum. Yaşamı şiirdi çunkü. Sanat konularında yazdığı deneme ve eleşürmeler de. Şairler ve şiirimiz üzerine nice eleştirmenden daha iyi, daha güzel, daha açıklayıcı yazıları o yazmadı mı? İşte Dag- larca üzerine yazdıklan, işte Ah- med Arif üzerine yazdıklan. Nu- maralı günlükleri nasıl ince bir şi- ir beğenisinin süzgecinden geçti- ğinin örnekleri değil mi? Kendi şiirini şöyle tanımlıyor- du: "Erotik bir şiirdir benimki. Sa- mnm en belirgin özelliği budur. Dipte tarih içinde uygarük ve va- rolma sorunu tartışılır. Mitler günlük bayatın küçük olaylanna dagılarak somutlaşır." Her kitabı şiirsever okurlar arasında olay yarattı, her yazdı- ğı da... tlk kitabıyla ödüllendiıi- len kaç şair var? Yazdıklan az gö- rülebilir. Ben de zaman zaman çok hayıflanmışımdır. Cemal Su- reya niye boyle az yazıp az yayım- hyor diye. İlk kitabı "Üvercinka" Yeditepe Şiir Armağanı'nı almış- CEMAL SUREYA'DAN Her ölüm erken ölümdür. Erotik bir şiirdir benimki. Sanırım en belirgin özelliği budur. Şiirde elbet düşünce olacak, estetik arayış çabası görünecek. Ama şiirin asıl varlığının hayatın yansısı olmakta olduğu samsındayım. Bugünkü hayatın, dünkü hayatm... tı. En son yayımlandığı ve gün farkıyla çıkan iki kitabı "Sıcak Nal" ile "Güz Biügi" ise Behçet Necatigil Şiir Ödulü'nü. Son yazısı yine sanat, özellik- le şair üzerineydi. Şöyle diyordu: "Sanat o kadar da kendi ken- dinin konusu olmamalı, bunu de- mek istemiştim. Şiirde elbet du- şünce olacak, estetik arayış çabası görünecek. Ama şiirin asıl varlı- ğının hayatın yansısı olmakta ol- duğu samsındayım. Bugünkü ha- yatın, dünkü hayatın..." Bugünkü hayatı ise hep deği- şik mekânlarda arar gibiydi. Uzun bir süre cuma akşamlarını Kadıköy'deki Hayat Lokantası'n- da gecirmişti. Son zamanlarda ise her pazartesi öğleden sonrasım Gazeteciler Cemiyeti Lokali'nde. Öğleleri yuvarlak masanın çevre- sini dolduran dostlarının tek or- tak konusu yine şiirdi. Bu anlamda yaşamı da şiiri gi- bi "göcebe". Cemal Süreya bu toplantılann başduayeniydi. Masada oturanlar üzerine kendi uydurduğu fıkrala- n anlatmayı pek severdi. Ama mutlaka masada oturanlar üze- rine. Şiiri ne kadar çarpıcıysa ko- TEŞEKKUR Şirketimizin kurucu ortaklarından, Yönetim Kurulu Üyemiz ve Genel Müdürümüz, değerli çalışma arkadaşımız CEMİL ATKATın cenaze törenine bizzat katılarak Türk ihracatına ve ihracatçısına verdiği önemi kanıtlayan Devlet Bakanı Sayın Işın Çelebi'ye; üzüntülerini ileten iş dünyamızın değerli temsilcilerine; kederli günümüzde bize destek olup güç veren "Türktrade" Ypnetim Kurulu üyeleri ve mensuplarına; çelenk göndererek, telgraf, teleks ve telefonla arayarak acımızı paylaşan bütün dostlara, ayrı ayrı teşekkür imkânı bulamadığımızdan açık teşekkürü bir borç bilmekteyiz. TEKFKV DIŞ TİCARET A.Ş. Moda da sakın bir köşe ç i N özgün nıü/.ik l'D ilı- cski tsiiinİHi! >^ıı kıUirı Moda Cad. No 23'.l Tel: 345 84 74 Sarper Özsan yönetimindeki RUHİ SU DOSTLAR KOROSU'na kulak ve ses kapasitelerinin yoklanması sonucu eleman alınacaktır. TARİH: 13 Ocak 1990 Cumartesi Saaf. 12.00-15.00 YER: TMMOB Türkiye Mimarlar Odası İstanbul Şubesi Taksim Caddesi, Stüdyo Apartmanı, No 15/2 nuşmalan da oyle. Her konuşma- sını kendine özgü bir buluşla süs- lemeye de özen gösterirdi. Daha 10 gün kadar önce ço- cukluğunda okuduğu kitaplar üzerine bir söyleşi yapacaktım. Yine kendine özgü gulüşüyle şöy- le demişti: "Bak şiir için tek kuruş para is- temem. Bütün şürlerim bedava olsun. Ama konuşma için para alınm. Asgari ücretin netinin briitn ne kadarsa onn isterim." Oysa asgari ücretin ne netinin ne brütünün kaç para olduğunu biliyordu. Gülüp geçmiştik. Darphane Müdürlüğü'nden ayrılırken üzerinde tek bir altın tozu kalmasın diye paçalarına kadar silkelendiğini zaman za- man söyledigi olurdu. Üzerinde hiç altın tozu kalmadı. Yine ken- disinin yaptığı bir benzetmeyle soylersek altından da daha değer- li şiirleriyle yaşayacak Cemal Sü- reya. Öldüğüne hâlâ inananuyorum. Yine bilinen şakalanndan birini yapmış olmasın sakın. "Üstü kalsın" der gibi... ArcayürekveBerker'e ödül (Boftara/ı 1. Sayfada) Güncel yazı: Çetin Altan, M. Yaşar BosUna, Bekir Coskun, Te- otnan Erel, Nazlı Ilıcak, Güngör Mengi, Rauf Tamer, Rahmi 1u- ran. Haber: Nalan Akgün, Tunta Bengin, Remzi Dilan, Biilent Erandaç, Ülker Göktürk, Ünal tnanç, Erdera Noyan, Süreyya Oral, Oktay Özeskici, Yılmaz Po- lat, Mitbat Sirmen, Tahsin Okay, Sdma Tükel, Nilüfer Yalçın. Röportaj-araştırma: Mete Ak- yol, Kurtul Altug, Zeynep Göğüş, Fikret Otyam, Hulusi Turgut. Fotoğraf: Sokmen Baykara, Ke- raal Bostan, Mustafa Bozdemir, Bülent Hiçyılmaz, Rafet Huner, Mustafa tstemi, tlhan Kuyucu, Selçuk Mumcu, Kadir Şengün, Berat Yurdakul. Kuçük fıkra: Şinasi Nahil Ber- ker. Sayfa düzeni: Tümer Arguı, Tb- ran Aytul, Dogan Bulgun, Yiısuf Ziya Gedikli, Ersin Özencel. 10 yılın yayıncıları: Yöcel Ertu- gay, Olcay Göker, Muammer Göz, Mehmet Ali Özpolat, Güneş Te- celli, Ersin Özencel. Haber spikerleri: Gülen Bican, Orhan Ertanhan, Şengül Kılıç, Aytaç Ülgen. Spor: Cezmi Başar, Taki Do- gan, Şafak Ergun, Dogan Ersavaş, Raşit Giray, Atilla Gökçe, Necip kapanlı. Tansu Polatkan, Guray Soysal, Annan Talay. Anadolu basıru: Adem Bilir, Demir Bilirdönmez, Rıdvan Bul- bül, Kurtar Çakın, Kemal Işık, Naci llhan, Erdogan Kâhva, Os- man Hakan Kiracı, Ertuğrul Pi- rinçcioğlu, Mahmut Sabah, Meh- met Tan, Gürses Vargül. Şeyh Bedrettin'in mezarı (Baştarafı 20, Sayfada) zihniyet, artık tarihe mal oimuş bu ünlu bilginin mezanna yönel- tiyordu saldınsını! Şeyh Bedreddin üzerine araştır- ma yapanlardan yazar tsmet Ze- ki Eyuboglu, soz konusu mezarın yok edilmesini kınayarak şunlan söyluyordu: "Şeyh Bedreddin, yanlış anlaşdmış bir bilgin, bir dü- şünürdür. Onu İslama ay-kın san- mışlardır. MüDtiyet düşmanı, din- siz, Allahsız sanmışlardır... Şeri- atçılar, bu yanılgı içinde Bedred- din'e*kin ve duşnıanlık beslemiş- lerdir. Oysa O, kendisinden beş yüzyıl sonra ortaya çıkan bir dü- şüncenin öncusüydü. Ne diyordu Şeyh Bedreddin? Toprak esit da- ğıtılsın diyordu. Üretim ve tüke- tim arasında bir deage saglansın diyordu." Şeyh Bedreddin'in mezarımn bulunduğu yeri, aynntılarıyla sap- tayan Abdulbaki Gölpınarlı, 1966 yılında kaleme aldığı kitabmda bir de dilekte bulunmaktan kendisi- ni alamamıştı: "Haziredeki diğer mezariann ahengini bozmayacak, baş ve ayak taşlannın da devrinin karakterine uyacak tarzda bir me- zar meydana gelirileceginden emin bulonmaktayız." Oysa biz, ilgili, yetkili ve bilgi- li kişilerin oturdukları yerden kal- kıp da bu olayın sorumlularının yakasına yapışacağından, yok edilen mezarın yeniden ortaya çı- kanlacağından bile emin değiliz! bil-merkT.C. MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI ÖZEL BİL-MERK BİLGISAYAR EĞİTİM MERKEZİ İSTANBUL üll CIÇOUOO uıt-ülDnDnı\ PROGRAMCILIK KURSLARI • BİLGİSAYARU MUHASEBE • LOTUS 1-2-3 • d-BASE • DOS İŞLETİM SİSTEMİ • COBOL, PASCAL KAYITLARIMIZ DEVANLETMEKTEDIR bil-merk BİLGİSAYAR EĞİTİM MERKEZİ Rumeli Caddesi Villa Han 4-6 A Blok Kst: 2-5 Nişanlaşı/ISTANBUL Tel: 141 03 37-141 13 17- 146 85 17 (Nişantaşı Mc DonaM's Karşısı) Orta ve Lise Mezunları, Beklemeli Öğrenciler!.. Aylar, yıllar geçiyor; siz hâlâ boş mu bekliyorsunuz?.. Ekonomik özgürlüğiinüzü kazanabilmek için geçerli bir meslek edinmenizin Mmanl 8elmel " - 1 " İŞSİZ G E N Ç L f R : 36 yıldan beri 48.326 genci iş sahibi yapan ve sahasında DÜNYA ŞAMPİYONU olan: olabilecek EN UCUZ ÜCRETLERLE; BİLGİSAYARLA DAKTİLOGRAFİ; BİLGİSAYARLA MUHASEBE; BİLGİSAYAR PROGRAMCILIĞI (BASIC, COBOL, PASCAL) ve Paket Programlar (D BASE, LOTUS, WORDSTAR); Bilgisayar destekli İNGİLİZCE, FRANSIZCA ve ALMANCA BONOSUZ, TAAHHÜTŞÜZ, herhangi bir bağlayıcı ödeme zorunluğu yerine HER TÜRLÜ ÖDEME KOLAYLIKLARI ve 6 ayda öğretip İŞE YERLEŞTİRME GARANTİSİYLE SİZLERt BKKLİYOR. Telefonla ba$vunı aatlen Merkezı Kadıkoy Beyaat. Mıthaı Paşa Cad 14/: Tel 527 35 25 - 322 21 36 (Hafta ıçı 8.00-21 30 Hafa sonu â 00-19.00) Alnyol. Kuşdi Cadden. 5/3 Tel-338 08 42 • 336 11 50 Hafta jçı 8.00-19.00 Hafta sonu 3.00-1900) Çuagan. Asanye Cad 7.2-3 Tel !58 24 97 - 158 24 98 Ttafa :?ı 8 00-21 30 Cumanea 3.00-1900) Abıdeıhumyeı C Hasat Sok .5 Tel. 130 90 37 - 175 43 .4 :Hafta ıçı 8.00-21.30; Hafu sonu 3.00-1900) Dikkıt: Bu 4 atfresten bajka ŞAMPİTOK atyla çahsan hiçblı Oaktllo Sckreteı »« kma »k««U fc(iMlf.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle