29 Kasım 2024 Cuma Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
CMYB C M Y B A N K A R A (Cumhuriyet Büro- su) - CHP Genel Sekrete- ri Önder Sav, “Şişli Bele- diye Başkanı Mustafa Sa- rõgül’ün CHP lideri Deniz Baykal’a suikast düzen- lenmesi için bir suç ör- gütü liderine talimat ver- diği” yönündeki bir ihbar mektubunun İstanbul Emni- yet Müdürlüğü’ne gönderil- diğini bildirdi. Baykal’a ait olduğu öne sürülen görüntü- lerle ilgili sorularõ yanõtla- mayan Sav, “O konu ayrı boyutta, ayrı kulvarda, kendisinin özel gizlilik kuralları içinde yar- gıyla CHP arasında işliyor, işletiliyor” demekle yetindi. Medya önüne çok az çõkan CHP Genel Sekreteri Önder Sav, dün MYK üyeleriy- le düzenlediği basõn top- lantõsõnda, “Bir ihbardan yola çıkarak hangi konu- larda ne tür saldırılarla yüz yüze olduklarını paylaşmak istediklerini” vurguladõ. Sav’õn aktardõğõ ihbar mektubu şöyle: “Şişli Belediye Başkanı Mustafa Sarõgül, CHP Genel Başkanı Deniz Baykal’ı vur emri verdi. Sarıgül, Şiş- li Belediye Başkan Yardımcısı Osman Şevket Aslan aracılığıyla aralarında daha önce husumet bulunan ya da öyle olduğu sanılan organize suç ör- gütü lideri Mithat Yõlmaz’a, Bay- kal’ı her iki dizinden vurması için ta- limat verdi. Belirsiz kaynaklı 300 bin dolar nakit para belediye kasasından alınarak Osman Şevket Aslan tara- fından Şişli Kasap Sokak Eser İş Merkezi A Blok No: 16/7 adresinde bulunan 2A Gıda Pazarlama Limited Şirketi’nden (Mithat Yılmaz’ın pa- ravan şirketi) bizzat Mithat Yıl- maz’a avans olarak verilmiştir. İşin bitiminde 450 bin dolar daha öden- mek üzere 750 bin dolara anlaşma hazırlanmıştır. Osman Şevket Aslan ile Mithat Yılmaz, yüz yüze olmadı- ğı durumlarda kriptolu telefonlar ile bağlantı kurmaktalar. Osman Şevket Aslan, Mithat Yılmaz’a eylem ile il- gili talimatı şu şekilde verdi: Bay- kal’ın 13 Nisan 2010 saat 18.30’da Avrupa Parlamentosu’nda genişle- meden sorumlu AB Komiseri Stefan Füle ile görüşeceği, bu görüşmeyi en- gellemelerini ve Baykal’ı her iki di- zinden vurmaları talimatını vermiş- tir. Mithat Yılmaz, adamları Ahmet Akgün, Habip Akgün, Recep Satõl- mõş, Fatih Yurttaş, Cevdet Karamah- mutoğlu, Mahmut Hanedar, İbrahim Bozdemir, Bülent Şener, Şenol Çiftçi ve Kanasçõ Leyla ile operasyon planını en ince ayrıntısına kadar planladılar. Sonra ne olduysa 13 Nisan 2010 sa- at 16.15’te Osman Şevket Aslan, sui- kast planını ertelediğini telefonla bildirdi. ” CHP Genel Başkan Yardõmcõsõ Yıl- maz Ateş’in İstanbul’a giderek yetki- lilerle temasa geçtiğini anlatan Sav, “İs- tanbul Emniyet Müdürlüğü’nün ih- barın yapılan yerin bir internet ka- fe olduğunu belirlediğini, ancak ka- fenin kamerasının çalışmadığının anlaşıldığını” aktardõ. Sav, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bu zamana kadar bize göre yeterli bir incelemenin yapılmış olduğunu gözlediğimizi söyleyemem. Bu kadar yaşamsal bir olayda daha değişik bir ilgi, daha değişik bir çabukluk bek- lenebilirdi. 13 Nisan’da Baykal, Ste- fan Füle ile görüştü, ancak ihbar 15 Nisan’da geldi. Allah aşkına, devle- tin istihbarat örgütleri ne güne var? Devletin bu istihbaratı çok önceden alıp genel başkanımızı koruma ve uyarma görevi var. Hassas günlerden geçiyor Türkiye. Böyle günlerde böy- le önemli bir ihbarı devletin önceden alamayıp CHP Genel Başkanı’nı suikast düzenleyen insanların insa- fına bırakma hakkı yoktur. Veya o suikastı düzenleyenlerin hangi ge- rekçeyle, hangi nedenle vazgeçtikle- rini bilemediğimiz bir akıbete terk et- me hakları yoktur. Emniyetin son- radan haberi olduğu anlaşılıyor, eğer bu ihbar sonradan gelmişse, eğer bir kamuflaj değilse... Onu da bilemi- yorum, teknoloji kamuflajlara fev- kalade müsait bir ortamdadır. Böy- le bir kamuflajla 13’ünden evvel bir ihbar gelmiş de, 15’inden sonra gel- miş gibi yapıyorlarsa o daha vahim bir olay.” Sav, “Böyle bir olay gerçekleşmiş olsaydı ne noktaya gelinebilirdi” so- rusu üzerine “Öyle bir olay gerçek- leşmedi, bizim bu olayı hassasiyetle izlediğimiz günlerde başka bir olay gerçekleşti. O konunun detayına gir- meyeceğim. O konu ayrı boyutta, ay- rı kulvarda, kendisinin özel gizlilik kuralları içinde yargıyla CHP ara- sında işliyor, işletiliyor” dedi. Kaset olayõnõn ihbar mektubunda adõ geçen kişilerle bir ilgisi olup ol- madõğõnõn sorulmasõ üzerine Sav, “Onu şu anda söyleyecek durumda değiliz. İş başka bir boyutta. O olayın ince- lemesi yapıldığı için, gizliliğini de ta- şıdığı için, mahkeme o konuda gizli- lik kararı, yasak kararı verdiği için o konuya girmiyorum” demekle ye- tindi. CHP’ye yönelik çok sistemli bir ka- ralama ve sindirme kampanyasõnõn sürdüğünü ifade eden Sav, “Biz, cum- huriyet tarihiyle özdeş bir partiyiz. Hiçbir siyasal iktidar bugüne kadar bizi sindirememiştir, yıldıramamış- tır. Bundan sonra da bu siyasal ikti- darın her türlü tertibine hazırlıklıyız. Hiçbir şekilde gerilemeden CHP ola- rak yolumuza devam edeceğiz” açõk- lamasõnõ yaptõ. Sav, ihbarda adõ geçen Sarõgül ile görüşüp görüşmediklerinin sorulmasõ üzerine “Ben sadece devle- tin resmi belgesini aktardım. Hiçbir kişiyi itham etmedim. Hiçbir kişiyle ilgili bireysel sorunumuzu masaya ge- tirmedim” dedi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Va- lisi Muammer Güler, 15 Nisan’da İs- tanbul Emniyet Müdürlüğü haber mer- kezine CHP Genel Başkanõ Deniz Bay- kal’a yönelik eylem yapõlacağõna ilişkin elektronik posta yoluyla bir ihbar ulaştõ- ğõnõ ve hiç gecikmeden, gerekli önleyici tedbirleri almak üzere Ankara Emniyet Müdürlüğü’ne bildirimde bulunulduğunu açõkladõ. İstanbul Emiyet Müdürü Hüse- yin Çapkın ise Baykal’a suikast planõ id- dialarõna ilişkin gözaltõnda kimsenin bu- lunmadõğõnõ belirtti. Vali Güler, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’õn da katõldõğõ vakõf eserlerinin toplu açõlõş töreni öncesinde basõn men- suplarõna, Baykal’a yönelik suikast ih- barõyla ilgili açõklama yaptõ. Gecikme yok Televizyonlarda, CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’a yapõlacak bir eylem ih- barõyla ilgili açõklamalarõn yer aldõğõna dikkat çeken Güler, şöyle konuştu: “15 Nisan tarihi itibarıyla İstanbul Emni- yet Müdürlüğü haber merkezine e-pos- ta yoluyla bir ihbar mektubu intikal et- miştir. O ihbar mektubu üzerine em- niyet müdürlüğü derhal, hiç gecikme- den, gerekli önleyici tedbirleri almak, bilgilendirilmek ve koruma tedbirlerini en üst düzeyde sağlamak üzere Anka- ra Emniyet Müdürlüğü’ne gerekli bil- dirimde bulunmuştur. Hiçbir gecikme yoktur. Bunun dışında gerekli araş- tırmaya başlanmıştır. Konu Şişli Cum- huriyet Başsavcılığı’na intikal ettiril- miştir. Halen de araştırması ve diğer iş- lemleri Şişli Cumhuriyet Başsavcılı- ğı’nın koordinesinde yürütülmekte- dir.” Bütün adli işlemlerin, ilgili adli ma- kamlarõn talimatlarõ üzerine yürütüldü- ğünü, herhangi bir gecikmenin olmadõğõnõ anlatan Güler, “13’ünde yapılacağı ifa- de edilen eylemle ilgili emniyete ayın 13’ünde değil, 15’inde bildirimde bu- lunulmuştur. Derhal kanunun gereği yapılmıştır. Yetkililere de CHP Genel Başkan Yardımcısı’na da İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nde müdürümü- zün ve ilgili yetkililerin bilgilendirme- si olmuştur” dedi. Güler, bir gazetecinin “İhbar mektu- bunun Önder Sav imzalı olduğu söyle- niyor”şeklindekianõmsatmasõüzerineVa- li Güler “E-mail’de imza yok. E-ma- il’deki adres emniyet müdürlüğü tara- fından araştırıldı. Bir ikamet olmadığı, boş bir inşaata ait olduğu belirlendi. İs- mi geçenlerle ilgili olarak gerekli araş- tırma yapılıyor” diye konuştu. Çalışmalar sürüyor İstanbul Emniyet Müdürü Hüseyin Çapkõn, müdürlüğün Vatan Cadde- si’ndeki yerleşkesinden ayrõlõrken basõn mensuplarõnõn, Baykal’a yönelik sui- kast iddiasõna ilişkin sorularõna, “Göz- altına alınan kimse yok. Bir ihbar geldi. Savcılığın talimatıyla çalışma- larımız sürüyor” yanõtõnõ verdi. İstanbul Haber Servisi - Şişli Belediye Başkanõ ve Türkiye Değişim Hareketi lideri Mustafa Sarıgül, “CHP Genel Sekreteri Önder Sav, gündemi değiştirmek, hedef saptırmak için şahsım ve belediyemle ilgili çok çirkin bir iftirada bulundu. Pazartesi günü hukuki yollara başvuracağım” dedi. Şişli Belediyesi’ndeki makam odasõnda konuyla ilgili basõn toplantõsõ düzenleyen Sarõgül, CHP Genel Başkanõ Deniz Baykal’a düzenleneceği iddia edilen suikast ihbarõna adõnõn karõştõrõlmasõnõn siyasi ahlakla bağdaşmadõğõnõ söyledi. Hakkõndaki iddialarõ “gülünç, komik ve herkesin esefle kınadığı çirkin bir iftira” olarak değerlendiren Sarõgül, Baykal’a yönelik bir suikast girişimi varsa bunu kõnadõğõnõ ve sorumlularõn ortaya çõkmasõnõ istediğini belirtti. Sarõgül, CHP yönetiminin, Baykal ve arkadaşlarõnõn Önder Sav aracõlõğõ ile kendisi hakkõnda birçok iddialarda bulunduğunu anõmsatarak, “Hepsini kazandık ama kamuoyunun bildiği gibi bundan önceki iddialarının tamamı boşa çıktı. Bu kez karşılaştığımız iftira karşısında diyorum ki ‘Allah bizi kuru iftiralardan korusun’. Bu kadarına pes diyorum. Başlarına taş düşse Sarıgül’den biliyorlar” dedi. Sarõgül, Sav’õn son açõklamasõnõn, Baykal’õn çalõşma arkadaşlarõnõ ne kadar yanlõş seçtiğini gösterdiğini savundu. Konuyla ilgili Emniyet’in kendisi ile temasa geçmediğini, olayõ Sav’õn açõklamasõ ile öğrendiğini dile getiren Sarõgül, “15-20 gün önce internetten emniyete bilgi gitmiş. O gün niye bu konuyu söylemediler?” diye sordu. Kaset konusu ile konuşmak istemediğini ifade eden Sarõgül, “Kimsenin özel hayatına girmek istemiyorum. Ahlaksız siyasetin içinde olmayacağız. Bu tip kasetleri ortaya çıkaranlarla ilgili en ağır yasal düzenlemenin yapılmasını parlamentoda grubu olan partilerden bekliyorum” dedi. Sarõgül şunlarõ söyledi: “Korkunun ecele faydası yok. CHP Genel Merkezi’ndeki arkadaşlara Allah akıl fikir versin. Neden yıllardır iktidar olamadıkları ortada çünkü ona buna çamur atarak kendi çamurlarından kurtulmaya çalışıyorlar. Önder Sav’ın deli saçması bu açıklamalarını kınıyorum. Baykal’ın sağlığı herkese lazım ama bana daha çok lazım.” SAYFA CUMHURİYET 9 MAYIS 2010 PAZAR 8 HABERLER CHP Genel Sekreteri Önder Sav: ‘Mustafa Sarõgül, Deniz Baykal’õ vur emri verdi’ ihbarõ yapõldõ’ ‘Baykal’asuikastihbarõ’CHP’ye yönelik çok sistemli bir karalama ve sindirme kampanyasõnõn sürdüğünü ifade eden CHP Genel Sekreteri Sav, “Biz, Cumhuriyet tarihiyle özdeş bir partiyiz. Hiçbir siyasal iktidar bugüne kadar bizi sindirememiştir, yõldõramamõştõr. Bundan sonra da bu siyasal iktidarõn her türlü tertibine hazõrlõklõyõz. Hiçbir şekilde gerilemeden CHP olarak yolumuza devam edeceğiz” açõklamasõnõ yaptõ. Suikast iddialarõna yanõt veren Mustafa Sarõgül hukuki yollara başvuracağõnõ belirtti: Komik ve çok çirkin bir iftira İstanbul Emniyet Müdürü suikast planõnõ doğrularken savcõlõk talimatõyla çalõşma yapõldõğõnõ söyledi Çapkõn: Gözaltõna alõnan kimse yok Sarõgül, CHP yönetiminin, Baykal ve arkadaşlarõnõn Önder Sav aracõlõğõ ile kendisi hakkõnda birçok iddialarda bulunduğunu anõmsatarak, “Hepsini kazandõk ama kamuoyunun bildiği gibi bundan önceki iddialarõnõn tamamõ boşa çõktõ. Bu kez karşõlaştõğõmõz iftira karşõsõnda diyorum ki ‘Allah bizi kuru iftiralardan korusun’. Bu kadarõna pes diyorum. Başlarõna taş düşse Sarõgül’den biliyorlar” dedi. Doktorların seçim günü İskenderun’a füze sistemi İSKENDERUN (Cumhuriyet) - Hava Kuvvetleri Komutanlõğõ, Türk hava sahasõnõ korumak ve Ortado- ğu’nun güvenliğini sağlamak için İskenderun’da füze rampasõ kurdu. İsrail savaş uçaklarõnõn 2007’nin Eylül ayõnda Türk hava sahasõnõ ih- lal edip, Suriye’deki bazõ tesisleri bombalamasõ üzerine Türk Silahlõ Kuvvetleri, hava sahasõnõn korunmasõ amacõyla Suriye sõnõrõ yakõnlarõnda Kale Köyü’ne I-Hawk füze batarya- larõ kurdu. Bölgeye üç adet seyyar ra- dar da yerleştirildiği bildirildi. Füze bataryalarõnõn İsrail ve ABD’nin Türk hava sahasõnõ ihlal ederek, Lüb- nan, Suriye ve İran’õn da arasõnda bu- lunduğu Ortadoğu ülkelerine yönelik olasõ saldõrõlara karşõ da kullanõlabi- leceği belirtildi. Askeri yetkililer, ha- va füze üssünün, Türk hava sahasõnõn korunmasõ, hava sahasõ ihlallerinin önüne geçilmesi, İsrail ve ABD’nin İran ve Suriye’ye yönelik olasõ sal- dõrõlarõna da karşõ koruma görevini ya- pacağõnõ belirttiler. Kale köyüne ku- rulan füze bataryasõnõ, İstanbul Alem- dağ’dan bölgeye gönderilen 15. Fü- ze Üssü Komutanlõğõ’na bağlõ bir- liklerin yönettiği ifade edildi. İstanbul Haber Servisi - İstanbul Tabip Odasõ üyesi hekimler bugün ye- ni başkanlarõnõ seçmek için sandõk başõna gidecek. Sultanahmet Endüstri Meslek Lisesi ve Sultanahmet Ticaret Meslek Lisesi’nde 09.00-17.00 saatleri arasõnda yapõlacak seçim öncesi İs- tanbul Tabip Odasõ’nõn Cağaloğ- lu’ndaki merkezinde dün gerçekleşti- rilen genel kurulda AKP politikalarõ eleştirildi. Genel kurulda konuşan Demokratik Katõlõm Grubu başkan adayõ Prof. Dr. Taner Gören, sağlõk alanõndaki so- runlarõn AKP’nin uyguladõğõ Sağlõk- ta Dönüşüm Programõ (SDP) ile bir- likte inanõlmaz boyutlara geldiğini belirtti. Gören, “AKP, SDP’yi halka anlatırken hekimlerin onurunu ze- deleyecek çok söz söyledi. Ancak he- kimler iyi hekimlik yapıyorsa ve etik davranmaya devam ediyorsa halk onu görüyordur ve saygınlığını yi- tirmez” dedi. Milliyetçi Hekimler Grubu başkan adayõ Dr. Fatih Borlu, seçmen olarak görülen hasta yakõnlarõnõn hükümet ta- rafõndan kõşkõrtõldõğõnõ belirterek, he- kimlerin de bu nedenle “potansiyel ka- til” olarak görüldüğünü söyledi. Tõb- bi açõdan her şey yapõldõğõ halde kay- bedilen hastalar için hemen bir avukat tutulduğuna dikkati çeken Borlu, “Da- va açılıyor. Sağlık Bakanlığı dokto- ra dahi haber vermeden davayı, seçmen kazanmak için kasıtlı olarak kaybediyor. Doktora haber verseler kazanmamanız imkânsız ama haber vermedikleri için ve yıllar sonra dava sonuçlandığı için doktor faizi ile birlikte tazminat cezasını ödemek zorunda kalıyor” dedi. Borlu, “Ca- nımız tehlikede, haysiyetimiz ayak- lar altında, malımız elimizden alı- nıyor, geriye ne kaldı bilmiyorum” diye konuştu. Hekim Haklarõ Grubu başkan adayõ Dr. Mehmet Bakar ge- nel kurula katõlmazken grubun tem- silcisi Dr. Hızır Aslıyüksek, konuşma yapmadan kuruldan ayrõldõ. Bütün adli işlemlerin, ilgili adli makamlarõn talimatlarõ üzerine yürütüldüğünü, herhangi bir gecikmenin olmadõğõnõ anlatan Güler, “13’ünde yapõlacağõ ifade edilen eylemle ilgili emniyete ayõn 13’ünde değil, 15’inde bildirimde bulunulmuştur. Derhal kanunun gereği yapõlmõştõr” dedi. ‘3. KÖPRÜNÜN ADI ‘R.E.’ OLSUN’ CHP İstanbul İl Örgütü, “Yoksullu- ğa ve yolsuzluğa dur” sloganıyla “İktidar yolunda dayanışma” yeme- ği düzenledi. Yemekte konuşan CHP İstanbul İl Başkanı Gürsel Tekin, 1990’lı yıllarda mafya örgütlerinin şantaj yaptığını anımsatarak, “Şim- diki iktidar mafyasıyla karşı karşı- yayız. Başbakan, ‘Beni sinirlendir- meyin, daha neler açıklarım’ diye tehdit savuruyor. Ben de diyorum ki açmazsan namertsin” dedi. İstan- bul’a yapılması planlanan 3. köprü- yü Başbakan Tayyip Erdoğan’ın is- tediğini belirterek, “Madem köprü- yü Erdoğan istiyor, o zaman köprü- nün ismi ‘R.E.’ olsun” dedi. Fotoğraf:CİHANORUÇOĞLU
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear