Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
9MAYIS2010/SAYI1259
Çalışmazsam
Cüneyt beni
affetmez...Ayten Gökçer, eşi Cüneyt Gökçer ve manevi babası İhsan Doğramacı'yı
kaybetti iki ay arayla. Bu da onun için yeni bir sürece işaret ediyor. İçindeki
acı büyük. Dileği, acısı az da olsa hafifleyince önümüzdeki sezonda yeniden
sahnelere dönebilmek, üreterek ve çalışarak yaşamını sürdürmek.
ZUHAL AYTOLUN
A
yten Gökçer, 45yıllık hayat arkadaşı, aynı sahneyi
paylaştığı meslektaşı, sevgilisi, kocası, ağabeyi, her
şeyi olarak gördüğü Cüneyl Gökçer'i kaybetti altı ay
önce. iki yıllık tedavi sürecinde hep yanındaydı, ona şarkılar
söyleyerek baktığını anlatıyor. Ardından manevi babası ihsan
Doğramacı'nın ölümüyle başka bir dönem başladı onun için.
"Bitti diyemem, hâlâ içimde bombalar patlıyor" diye anlatıyor
yaşadıklarını. Cüneyt Gökçer'i yanında hissederek devam
ediyor hayata. Yaşama sevinci baki, konuşurken
hissediyorsunuz. Ancak konu ölüme ve Cüneyt Gökçer'e
gelince buğulanıyor gözleri. Ayten Gökçer'le yaşadığı acıların
ardından nasıl yaşama tutundugunu konuştuk, hem de yıllar
içinde evliliğine ve mesleğine verdiği büyük emeği. Kolu
kanadı kınk hissetse de önündeki yeni sürecin farkında.
Bugüne dek kopamadığı Ankara'dan ayrılıp kızının yakınına,
Istanbul'a yerleşiyor. Önümüzdeki sezon yeni bir oyun ya da
diziyle tekrar çalışmaya başlamak istiyor.
Benimle yarış olmaz
- Başanlannızın yanı sıra büyük mücadeleler de var. Nasıl bir hayat
yaşadınız geriye dönüp baktığınızda?
- Çok mutluydum, kimseye de kin duymadım. Dörtnala hedefe dogru
gittim, havlayan ve hırlayanların farkında degildim. Çünkü onlarla vakit
geçirirsem mesleğimi yapamam. Bu meslek askerlikten daha ağır.
Hastalanırsınız, igne yaparlar, ayaga kalkarsınız. Böbregimi kaybettim o
yüzden. Perde kapanmaz diye bir şey var, sanatçı büyük şeyler
kaybediyor sağlıgından. O yüzden kimseyle derdim olmadı, kendi işimle
mücadele ettim.
- Pişmanlıklannız, keşkeleriniz var mı?
- Hiç de pişmanlığım yok. Bir kere daha dünyaya gelsem, yine
Cüneyt'le evlenmek, yine o savaşları vermek, yine bu mesleği seçerek en
iyilerden biri olmak için çabalamayı seçerdim. Bu iş kendinizle
mücadeleye girmektir. Ben eşine çelme takanları dalıi gördüm bu
meslekte. Şaka değil hiçbir şey. Yaşadıklarımdan çok şey ögrendim.
- Çok aktif çalıştınız yıllarca. Kızınıza yeterince vakit ayıramadığınız oldu
mu?
- Ben başka birtipim. Bu konularda benimle yarış olmaz. Gece
oyundan gelir, Cüneyt'e sotrasını hazırlardım. Yemeğimizi yer,
bulaşıgımızı yıkar öyle yatardık. Yapamıyorum demedim hiç. Kızıma da
çok zaman ayırdım. Evlenirken zaten hepsini düşünerek evlendim.
- Kızınız Aslı, oyunculugu düşünmedl sanınm hiç.
- Harvard Üniversitesi Halkla ilişkiler mezunu. Geldiğinde şirketini
kurdu, güzel çalişmalar yaptı ama evini aksatmayı göze alamadı. Çok
mutlu şimdilerde. Oyunculugu ise hiç düşünmedi. "16 yıl dondurma
yememiş bir kadınsın" derdi. Normal insanların yaşadığı bir hayatı
yaşamadık. Hergün perde diyebilmek için askerden daha disiplinli bir
hayata ihtiyacınız var. •
- Uzun zamandır görünmüyorsunuz. Elbette manevi
babanız İhsan Dogramacı ve eşiniz Cüneyt Gökçer'in
kaybının etkisi büyüktür. Nasıl bir dönem yasıyorsunuz?
- Manevi babam ve eşimi iki ay arayla kaybettim. 45 yıllık
eşimin tedavisiyle ilgileniyordum son iki yıldır. Cüneyt'in
sağlığına kavuşması için iki yardımcımla beraber bizzat
meşgul oldum. O süreçte gelen hiçbir teklifi kabul etmedim.
Hastalandıktan sonra da iki yıl yaşatabildim onu. Kolay kolay
yapamazdım. Şimdilik bir proje düşünmüyorum. Çünkü aynı
sahneyi ve hayatı senelerce paylaştığınız insandan sonra her
şey çok yavan geliyor. Bir yerden başlayacağım. Zaten
bırakırsam, çalışmazsam Cüneyt de affetmez beni.
- Nasıl bir süreçle yüzleştiniz bu dönemde?
- Korkunç bir şey. Hâlâ içimde bombalar patlıyor. Bitti
diyemem. Ama doktoriarın dediği gibi ne agrısı oldu ne de
bir yara açıldı vücudunda. Tek tesellim bu. Çok keyifli baktık,
şarkılar söyledik, hep yanındaydım. Hayatımın en degerli
varlığını kaybettim. Hep böyle yaşa deseler yine yaşarım.
- Yaptıgınız konuşmada "Hiç aynlmadık, buluşmak üzere"
demiştiniz. ölümü nasıl tanımlıyorsunuz?
-Tabii ki aynlmadık, ben de onun
yanına gideceğim, şüphe yok.
Mezanmızı da öyle almıştım. Her gün
yanımda hissediyorum. Çalıştığımız
sürede, beraber oldugumuz kadar
olmadığımız zamanlar da olurdu. Şimdi
de bir şey degişmedi, yaşıyor gibi.
- Cüneyt Gökçer'i manevi anlamda
yaşatıyorsunuz ancak yapmak
istediğiniz bir proje de var mı?
- Bir Cüneyt Gökçer ödülünün
konulmasını istiyorum. Onun gibi tiyatro
hizmeti yapmış bir insan yok. 21'inde
mezun olmuş, 22 yaşında hoca. 89
yaşına kadar da tiyatroda onun
hocalığından geçmemiş kimse yok.
Adının bir ödülle yaşatılması gerekir.
- Yaşadığınız nasıl bir aşktı? Bugüne
baktığınızda nasıl yaşanıyor ilişkiler?
Tutarlılan da var elbettüketilenleri de.
- 45 yıl evli kaldık biz. Bir ilişkide,
evlilikte kimse kimseyi aşağı çekmeye
çalışmamalı. Hayatı, hayatım ve müşterek hayatımız olmalı.
Biz böyle bir üçgen kurduk. O zaman yürür evlilikler. Siz âşık
olduğunuz adama ya da kadına bir gün değiştirecegim diye
mi bakarsınız? Değiştirmeye çalışmayacaksın. Genç
tiyatroculara evlenmeden önce iyi düşünün derim. Bu iş karı
koca ilişkisi değil, hepsini bırakacaksın beni seveceksin işi.
Hepsiyle başa çıkabileceğini düşünüyorsan, girişeceksin. 5
yıl çocuk istemedim, Cüneyt de şaşırdı. Ama annesi babası
ayrılmış bir çocuk olsun istemedim, emin olmayı bekledim.
Çünkü annem ben iki yaşındayken bırakıp gitmiş, onun
etkisini bilirim.
- Günümüzde çok daha farklı yaşanıyor. Her şey acele.
- Fast food bir yaşam başladı da ondan. Gerçi yaşam
şartları da zorlaştı. Birbirine destek olursa eşler, o
müştereklikte yürüyebilir. Dünyanın en zor şeyi ne derseniz,
evlilik derim. Çoğu zaman bir şeyleri çok çabuk elde
ettiğimiz için kıymetini bilmeden harcıyoruz. 15 yıl önceki
tayyörlerim, pantolonlarım durur benim. Eğer aileniz
bugünkü şartların bir gün değişebileceğini öğretmemişse
size, tüketmek en kolayıdır. Aşkı da arkadaşları da parayı da
tüketirsiniz. Önemli olan denge kurmayı bilmek. Çantasının
fiyatıyla övünen bir kadın görsem, tokatlayabilirim. Tüketim
hiyerarşisi dehşetli. Diğeryandan alınan yanlışterbiye de
hayatları etkiliyor. Bir ilişkiye başladın, yürümüyorsa şapkanı
alıp gideceksin.
-Türkiye'de hâlâ şapkayı alıp gitmek kolay değil.
-Tabii ki. Hâlâ Türkiye'de kadın hakları oturmuş diyemem.
Bugün en çagdaş zannettiginiz eğitimli adamlar, eşi bir adım
önünde olsun istemiyor. Ataerkil sistem hâlâ sürüyor. Onu
aşmaya çalışan okumuş bir kadın grubu var ama yetersiz.
Köylere giderek oradaki kadınlara haklarını öğretmeliyiz.
Türkan Saylan bunu yaptı. Ama büyük saldırılara uğradı. Ona
saldıranları nasıl bir ölüm bekliyor, merak ediyorum.
- Siz de Cumhuriyet mitinglerinden sonra bir dönem tehdit
almıştınız.
- Ben Atatürk Türkiye'sinin yetiştirdiği, onun ilkelerine bağlı
bir sanatçıyım. Ölene kadar da böyle kalacağım.
"Göreceksiniz gününüzü" deyip kapatıyorlardı telefonu.
Bakalım kim görecek. Bize vız gelir bunlar, "Kargadan
korkan darı ekmesin" derler. •
İngilizce öğrenmek isterdim
Fffaftaiçi 09:00-13:00
saatleri araslrfda tüm masajlarda
- Kuliste gergin ve sinlrli olduğunuz söyieniyor. öyle misinizdir
gerçekten?
- Hiç değilimdir. Sadece saygısızlıga sinirlenirim. İşinizi ciddiye
alıyorsanız, kurallara da uymalısınız. Herkes geç kalabilir, replik
kaçırabilir. Ancak bu devamlı oluyorsa, benden dersini alır. Ne kimseyi
şikâyet ettim ne de cezaya ugrattım. Çeker kendim konuşurum. Onun
dışında da sevgi dolu ve yardımseverimdir.
- Pekl Içinizde kalan şeyler var mı?
-17 yaşından beri tiyatrodayım. Çok çalıştım ama tek bir şey var
içimde kalan. Cüneyt'e de Muhsin Bey'e de söylemiştim. Bir yıl
yurtdışına yollayın, yabancı dili halledeyim diye. O kadar büyük roller
vardı ki bırakamıyordum. Onu halledebilmeyi isterdim.
-Yapmak istedikleriniz...
- Saglıklı ve keyifli bir yaşantıya devam etmek istiyorum. Bunu da hak
ettiğime inanıyorum. Cüneyt olmadığı için hayatta iki kolum yok gibi.
Gerçi tedavi sürecinde çok da iyi bakıldı. 21 yaşından bu yana Türk
tiyatrosuna çok sayıda isim yetiştirmiş biri böyle bir değer görmeliydi,
gördü. Endişem ve küskünlüğüm yok kimseye. Kızım ve torunlarımlayım
artık. Önümüzdeki sezon, yaram biraz daha kapanmaya yüz tuttuğunda
en doğru projeyle çalışmaya başlayacağım. •
o/0
50 i
Sınırlı sayıdaki
fırsatlarımızı kaçırmayınii4
Ramada Plaza İstanbui Hotei ûsmanbey - Şişli
Rkatı0 212 315 44 57
wwwJspanbul.com
PAN BLJL
SPA&WeIlness Center