25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
000F OFF LINE Tanoi Türkoğlu (tano1turkog1u@gmail.com) Türkiye Dünya Ekonomik Forumu'nun hazırladığı Global Bilgi Teknolojileri Raporu'nda düzenli olarak gerilemeye devam ediyor. 2007-2008 döneminde 55. sırada olan Türkiye bu yıl 3,68 puanla 133 iilke içinde 69. sırada. Yaşasın bilgi(çler)! II Bilgi Toplumu "Olamama Yolunda İlerliyoruz! Dünya EkonomikForumu'nun 2009-2010 dönemine yönelik GlobalBilgi TeknolojileriRaponı'na gdre Türkiye Bilgi Toplumu olma yolunda gerilemeye devam ediyor. 2007-2008 döneminde 127ülke içinde 55. sırada yer alan Türkiye; 2008-2009 döneminde alb basamakgerileyerek 134 ölke içinde 61. sıraya gerilemişti. Son raporda ise 133 ülke içinde 3.68pu- an ile 69. sırada yer alıyor. Rapora konu olan değerlendirme üç ana bölümden oluşuyor. ÇemselFaktörler(Pazar, politik çevre, altyapı), HazırOlma Faktörleri (Kişisel düzeyde, iş düzeyinde, devlet düzeyinde) ve Kullanımla ilgiliFaktörler (bireysel kullanım, iş dünyasında kullanım, devlet organlarındaki kullanım). Türkiye bu üç ana kategoride sıra- sıyla59,90ve62puantoplamı§durumda. Çevresel faktörleriçinde ortalamayı en çok düşüren unsurlara bakıldığında öne çıkan parametreleryatınmcı eksikliği (134 ülke için- de 107. sırada), verginin etkisi ve boyutu (121. sırada), medya özgür- lüğü (124. sırada), fikri mülkiyetin korvnması (105. sırada). Bu kate- goride avantaj yaratan unsurlann başında yenibirişe başlamanın kaç günde gerçekleştirilebileceğiyle ilgili. Rapora göre Türkiye'de bu süre 6 gün ve bu sayede Türkiye 134 ülke içinde 12. sırada. Hazır Olma Faktörleri incelendiğinde bireysel ve iş düzeyinde en çok avantaj yaratan faktör sabit hatların ilk bağlantı ücretleriyle ilgi- li. Türkiye bu kategoride bireyselde 5., iş ünitBİerinde 2 sırada. Öte yandan iş üniteleri bazında aylık ödemelerde ancak 114. sırada. Devlet düzeyinde hazır olma faktörleri (üç adet) ise ortalamayı olum- suz etkileyecek şekilde. Türkiye bu kategoride 76 ile 90. sırada ken- disine yer bulabiliyor. Keza Kullanımla İlgiliFaktörlerde de Türkiye gerek bireysel ve iş üniteleri gerekse de devlet düzeyinde olumsuz sıralarda yer alıyor. Bu alandaki toplam 17 alt kategoride Türkiye 31 ile 93. sırada deği- şen yerierde kendisine yer bulabilmiş (yatancı endüstrilerdeki ihra- catta 31., yüksek teknoloji endüstrilerdeki ihracatta ise 93.) iılryor. Orneğin devletin bilgi teknolojilerini lanse etmesi kategorisin- de 87. sıradayız. BT imkânlarının devlet dairelerindeki yayılmışlığı açısından ise 60. sırada. Görüldüğü üzere bilgi toplumu olmanın kr'ıterleri ve her bir kriter için yapılması gereken şeylerin ne olduğu konusunda dünyanın ka- fası çok net Tüm bu alanlarölçülebilirşekilde tanımlanlı ve net ola- rak ölçülmekte. Ala turca bir tepkiyle bu sınıflandırmanın kendisini de sorgulamak mümkün. 0 nedenle işin sağlamasını yapmak üzere ilk ve son sıralarda hangi ûlkeler var, onlara da bakalım. Işte ilk on: 1- Isveç (5.65), 2- Singapur (5.64), 3- Danimarka (5.54), 4- Isviçre (5.48), 5-ABD (5.46), 6- Hnlandiya (5.44), 7- Kanada (536), 8- Hong Kong (5.33), 9- Hollanda (532), 10- Norveç (532) Son on ülke ise şöyle sıralanmakta: 124- Nepal (295), 125- Nikaragua (1295), 126- Surinam (2.92), 127- Paraguay(188), 128- Kamerun (286), 129- Burundi(180), 130- Timor(269), 131-Bolivya (168), 132-2mbabwe(l67), 133-Çadfl57) Bu tablolara kimse itiraz edemeyeceğine göre Türkiye'nin 3.68 puanla 69. sıradaki yeri için de tartışılacak bir şey olmasa gerek. Ûlçülebilir olmanın bir dezavantajı da ak koyun ile kara koyunun ko- layca ortaya çıkarılabilmesi. 0nun yerine laf salatasıyla sıralama ya- pilabilseydi yerimiz çok daha yukanlarda olurdul :>.••- • ÇÖP-ÇEVRE J Çöp konusunda bilmediklerimiz--- * Çöplüklerin başlangıcı: Bilinen en eski çöp yı- ğınlan Güney Afrika'da yer alıyor. Yaklaşık 140.000 yıl öncesine uzanan ve içlerinde kemik, kömür, dış- kı ve çanak çömlck parçalarını da barındıran bu çöp tepecikleri geçmiş dönemlerin beslenmc ve yaşam biçemlerine de büyük ölçüde ışık tutuyor. * İlk kentsel çöplük İ.Ö 500 yılmda Atina'da oluş- turuldu. Kent sakinlerinden çöplerini kent surları- nın en az 1.5 km ötesine atmaları istenmekteydi. Türkiye'de yılda yaklaşık 18-20 milyon ton ev- sel atık üretiliyor. Bu atıkların yaklaşık 2,5 milyon tonu geri kazanılıyor. DİE verilerine göre, Türkiye'de yılda 13 milyon tonun üzerinde sanayi atığı üretiliyor ve bunun %57'sinden fazlası yok edi- liyor. Hcr yıl yok edilen atıkların yaklaşık %30'u bclediye çöplüklerin- de, %70'i düzensiz olarak uzaklaştırı- lıyor. Gerektiği gibi yok edilmeyen 1 lit- re motor yağı yaklaşık 1 milyon litre içme suyunun kirlenmesine neden olabilir. Türkiye'de 2008 yılmda 3 milyon kiloyu aşkın böcek ilacı kullanıldığı belirtiliyor. Bu ilaçlar arasmda sinir sistemine ve hormonlara zarar vcren, kansere yol açan kimyasal bileşimler de yer alıyor. Yine de insanlar yiyeceklerde MSG (Mono Sodyunı Glutamat) olup olmadığı konusunda çok daha fazla kaygı duyuyorlar. Garboloji, ya da Çöpbilim deyiminin yaygın- lık kazanmasmda etkili olan ABD'li yazar ve siya- sal eylemci A. J. Weberman anılarını kaleme aldı- ğı kitabında, şarkı lirikleriyle ilgili ipuçları aramak amacıyla çöplüğünün altmı üstüne getirdiği sırada ünlü şarkıcı Bob Dylan'a yakalanıp bir güzel dayak yediğindcn söz eder. Weberman daha sonra Ulusal Çöpbilim Enstitüsü'nü kurar ve Neil Simon (bir tür çörek olan "bagel" kırıntıları ve karmcalar), Gloria Vanderbilt (boş bir ilaç şişesi) ve Nonnan Mailer (bahis ku- ponları) gibi birçok ünlünün çöplüğünden onların gizlerini açığa vuran kimi eşyalar çıkarttığmı öne. sü- rer. 1986 yılında verdiği bir kon- ser sırasında, Steve Winwood'un hayranlarından bi- ri çakmağını çakmca, Shoreline Amfitiyatrosu'nun altındaki çöplük yığtnından sızan metan gazının pat- lamasına neden oldu. * Nitekim, katı atıkların yığıldığı alanlar insan cliyle üretilen metan kaynaklannın en başında ge- liyor. Bu kaynaklar her yıl yaklaşık 7 milyon ton me- tanın havaküreye karışmasına yol açıyorlar. • New York'un Statm Adası'nda bulunan ve 2001 yılında kapatılan Fresh Kills Çöp Yığını'nın dün- yanın en büyük katı atık deposu olduğu belirtiliyor. Yaklaşık 1000 hektarlık bir alanı kaplayan bu çöp- lük ABD'deki 1767 çöplükten bir tanesi. • Bir kaza olduğu kuşkusuzdu: 1996 yılında Brooklyn'deki bir aktarma ve geri kazanım merkezinde üç kişi ya- şamını yitirdi. Üç yıl sonra aynı mer- kczin taşıma kayışında kesik bir ba§ or- taya çıktı. * Britanyalı buluşçu Peter Durand teneke kutunun patentini 1810 yılında aldı. Bundan epey uzun bir süre sonra, 1858 yılında, Connecticutlı meslektaşı Ezra Wamer ilk konserve açacağımn patentini aldı. Amerikalıların yılda yaklaşık 50 milyar alüminyum konserve kutusunu çöpe attıkları belirtiliyor. Son 30 yılda bu ülkede çöpe atılan tüm konserve kutu- ları kazılıp çıkartılsa, değeri 20 milyar dolan bulurdu. Istenmeyen postalar (spam iletiler) günümüz- de dünya günlük internet posta trafîğinin %70'in- den fazlasmı oluşturuyor. • 2002 yılmda Kuzey Pasifik'in yaklaşık 1300 ki- lometrc karelik bir bölümünü inceleyen okyanus- bilimci Charles Moore suda her 4-5 kilo canlı plank- tona karşılık, 25 kilo yüzer plastiğe tanık oldu. * Gelgelelim, ortalığı kirleten yalnızca bizler de- ğilİ2. Kuzey Amerika'da yaşayan büyük fareler çalı çırpılan, bitki parçaları, dışkı ve taşları kendi id- rarlarıyla sıkıştırmak suretiyle tepecikler oluşturu- yorlar. Söz konusu kcmirgenlerin oluşturdukları bu çöp yığınları 40.000 yıl boyunca varlıklarını sür- dürebiliyor. Rita Urgan, Kaynak: Discover Akademisyenler Silivri davası konusunda kaygılı- 3 sayfadan devam tam tersine, ülkemizde evrensel hukuk ve insan hakları ilkelerinin tümüyle yerlcşmesi için bu bağlamda göze çarpan olumsuzlukların düzcltilmesi dileğimizi seslendirmcktir. Kamuoyuna duyurulur. Prof. Dr. Nermin Abadan Unat, Doç. Dr. Mehmet Akar, Doç. Dr. Deniz Albayrak-Kaymak, Öğr. Gör. Nigar Alemdar, Prof. Dr. Ercan Alp, Prof. Dr. Kuban Altmel, Prof. Dr. Mahir Ankol, Prof. Dr. Levent Arslan, Prof. Dr. Yaman Barlas, Prof. Dr. Ali Baykal, Prof. Dr. Ümit Bilge, Prof. Dr. Taner Bilgiç, Prof. Dr. Neş'e Bilgin, Prof. Dr. Işıl Bozma, Doç. Dr. Osman Nuri Darcan, Prof. Dr. Ersan Demiralp, Doç. Dr. Ebru Diriker, Öğr. Gör. Belgin Dölay, Prof. Dr. Günhan Dündar, Doç. Dr. Mahmut Ekşioğlu, Prof. Dr. Nihal Ercan, Doç. Dr. Emine Erktin, Y. Doç. Dr. Hamdi Erkunt, Doç. Dr. Burak Güçlü, Doç. Dr. H. Özcan Gülçür, Prof. Dr. Aydan Gülerce, Doç. Dr. Tunga Güngör, Y. Doç. Dr. Fredcric Kerem Harmancı, Y. Doç. Dr. Kıvanç İnelmen, Prof. Dr. Zeynep Yasemin Kahya, Y. Doç. Dr. Günizi Kartal, Prof. Dr. Ali Rıza Kaylan, Y. Doç. Dr. Selcan Kaynak, Öğr. Gör. Yasemin Keskiner, Öğr. Gör. Verda Kıvrak, Doç. Dr. Duygu Köksal, Dr. Hayal Köksal, Öğr. Gör. Dr. Ebru Muğaloğlu, Y. Doç. Dr. Mine Nakipoğlu, Prof. Dr. Nihan Nugay, Prof. Dr. Turgut Nugay, Prof. Dr. Rıfat Okçabol, Prof. Dr. İlhan Or, Doç. Dr. Nesrin Özören, Prof. Dr. Sumru Özsoy, Doç. Dr. Cengizhan Öztürk, Öğr. Gör. Müfide Pekin, Doç. Dr. TonguçRador, Prof. Dr. Sema Sakarya, Öğr. Gör. Ayşe Nur Sankur,Prof. Dr. Bülent Sankur, Prof. Dr. Cem Say, Prof. Dr. Alpar Sevgen, Prof. Dr. Cevza Sevgen.Dr. Uğur Tandoğan, Prof. Dr. Aslı Tolun, Öğr. Gör. Dr. Aylin Ünaldı, Y. Doç. Dr. Mehmet Burçin Ünlü, Doç. Dr. Cem Yalçın, Y. Doç. Dr. Levent Yıldıran, Prof. Dr. Ünal Zenginobuz.
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear