25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Hiçler Kitabı, yeryüzü anıların- dan gü- vercin ka- natlarına uzanan geçmiş şairlerin bütün kırık dizelerini göğsünde yağ- mur içi lirik bir dünyada bü- yüten, en usul harflerinde bile umutsuzluğun kapısın- da umudu ısrarla söyleyen dik başlılık izleğini sert ses- sizlerle taşıyor dizelerinde. ö Yelda KARATAŞ "Bu kaçıncı ncyJı bahçe içindc/ çiçekleri ağaçlan ve uzgun kuğıı/ masalımı al çağır/ çağır beni, bul yakala yaz beni/ yaz yenidcn asi bir eski kaılını/ tnnhe gcçmeycn haydut- lıık dettcrini/bu kaçmcı neydJ şiir içinde" - Ayşegül Tcrcan 16 üyiik bir hesaplaşmanın ortasında kalıveriyorsunuz | Ayşegül Tercan'ın dizele- riyle iç içe geçince. Öte çağlardan günümüze, felsefenin en ıçten çığlığı yükseliyor; neydi insan sahi şiir iler* Neydi dizelerde düşe kalka anlattıgımız insan için insan içinde. Hiçler Kitabı, "bana çiçeklerini gös- ter'inde ısrarlı, 'yağmurdan kaçış'ların- da 'suçsuz' derin sesli bir çığlığı 'Aya- sofya masalı'ndan, 'Mezopotamya re- simleri'ne kadar zamanla hesaplaşarak bu coğrafyanın şiir yüziinc çiziyor: "Ye- -|- şil yapraklar çiziyorum boyalı kentler- de/ hadi, uçsun, hadi uçsun diye biri/ gri bahçeler üstünden' Hiçler Kitabı, yeryüzü anılanndan, güvercin kanatlarına uzanan geçmiş şa- irlerin bütün kırık dizelerini göğsünde yağmur içi lirik bir dünyada büyüten, en usul harllerinde bile, umutsuzluğun kapısında umudu ısrarla söyleyen dik başlılık izleğini sert sessizlerle taşıyor di- zelerinde. Ismini görmeseniz, bir kadı- nın şiirleri ile karşılaştığınız hakkında en ufak ipucu yok. Cinsiyetini özellikle belirttiği birkaç şiiri dışında: "Ne yani kadınlar hiç gülmeyecek mi/ bilerekten çocuklar gülüyordur için." Ayşegül Tercandan Hiçler Kitabı1 Ne güzel dizeler şiir içindeVe hatta altını çizdiğinde dişiliğin, cin- siyetsiz bir sesin Ecevari başkaldırısının külhani sesi vuruyor sesin en eski belleği- ne. Anıa külhaninin rengi giderek ağırla- şıyor! Diyeceksiniz ki; ne yani insan hiç gülmeyecek mip Ece'nin Külhani sorula- rını bir resmin ölümsüzlüğü olarak için- de taşıyan Tercan, 'hiçseme'nin önünde kucaklıyor bizi: "Fakat hangi hiç bitiştir, kim ne zaman nasıl bilecek/ al işte budur desem, inanmazsın/ yok şudur, budur, o degiller mi yineler" "p","ç", "t", "k" sesleri ile yaptığı ali- terasyonların vurgulu sesi bir iç kanaması gibi çarpıyor zaman zaman yüreğinize; ç şiirinden birkaç dize çalıverirsek: "Çağ ki kendini büyiik büyük aldatan çığ döngü- sü/ elimin titrencinden korkan." Yepyeni sözcüklerin yan yana geldiği kocaman bir hiçsizlik dünyası. Kapıkulu olmayı reddeden Ece'nin örgütlü anısı önü ve arkasında 'çağdaş kent, değir- menlerinde 'insan aklı'nın öğütülmesine karşı çıkan cesur bir kadın yüreği her di- zede kahramanca karşılıyor bizi: "Ilikle önünü iktidar hazırlığı ceket." Sızlanmanın yerine korkusuzluğu 'cen- gâverce' koymuş Tercan: "Elinde iktidar karası bir çanta henüz ürkek/ bakış kola- çan dipnotu yok kestirme gider/ efendim malumunuz." Bakışsız Bir Kedi Kara'nın izinde dik başlılıktan beslenen bir şiir yazıyor Ayşe- gül Tercan. Ikinci Yeni'nin kahraman sesini 'asma bahçeler' de ' ölen öliir, unutur bellek/ çocuklar efiitilir, aman evladım/ sen bakma suğa sola, kendini kurtar' ironisiyle büyüterek; 'mezar taş- larının inatçı sabrı'yla meydan okuyor' bütün 'kuğu'lar gibi: "Ses verirken uç- mak istiyorum/ ama ben uçmaaak isti- yorum." I ler sesle her yağmurda ve çağda hiç- sizliği ihmalsiz gören ve özünün belirle- diği isyan sesini hiç oyalamayan bir oyacı ile karşı karşıyayız, 'ç' seslerine vurgun. "Alnın ortasını siyahlayan giz/ kurşun duruşlu yeni dünya düzeni/ sil baştan kadın öyküleri yalnızsız/ yeni masallar yazın yazarız yazalım/ ezik tınılar ninnisi ahlarını hangi/ dinliyorsa bebek anımsar mı kaç sir/ bu topraklarda kat kat yazgı- lanan acı/ değişen yeri işte tarn şuramda/ kalkıp bir ağacın meyvesine duran gün/ gelince mi açar bahar dallan/ yalnız ço- cuklar bilir." Çocuk 'hiç'liğini öz yüreğinden şiir yapıp 'çıkrık'larla kimsesizliğimize taşı- yan Ayşegül Tercan'ın dizelerine selam olsun. • Hiçler Kitabı/ Ayşegül Tercan/Hayal Yayınlan/ 78 s. Hiçler içinden bir ozan O ÖmerTUNCER _• ç arka kapak bilgisine göre: "1965'te Adana'da doğdu, 1987'de anne ol- I du..." Bilgisayar mühendisi. Şiirleri, yazıları Şiir-lik, Papirüs, tnsan, Laci- I vert, Yalınayak, Patika, Koridor, Bireylikler, Kıım, Her Şeye Karşm vb. J _ dergilerde yayınlandı. Tophımsal Ekoloji dergisinin yayın koordinatörlü- '~]" ğünü yaptı. Bu dergide özgün yazılannın yani sıra makale çevirileri de yer aklı. f J| 2007'den bu yana da Lacivert Oykii ve Şiir dergisinin yayın kurulu üyesi. Hiçler Kitabı, Ankara'da Hayal Yayınlan Şiir Dizisi'nden Eylül 20()9'da ya- yınlanmış. "Tanrıların UtandıgV', "Kırık Dökük Heceler", "Dilsiz Dünya" başlıklı üç bölümden oluşuyor. Ayşegül Tercan yıllardır şiir yazıyor. Ama bu, yayınlanmış ilk kitabı. Bunca birikimden sonra sırada yazına katılacak birçok kitabı olmalı diye umutlanıyor insan. Dünyaya yepyeni bir kadın duyarhğıyla, anaç solukla bakan bir ozan. Dergilerde yayınlanmış şiirleri ya da yeni yazılmış olanlar, ne olursa olsun, art arda yeni kitaplarının yazınımızda doğması ge- reken bir ozan. Bir ozandan söz ederken bir şeyler anlatmaya çalışmak niye? Söz her zaman ozanların değil midir? "Eskiden bozma bu yeryüzü töreni/ temize çektim sızıyı ince nakışa döndüm/gördüm üst üste kentler sil baştan talan/ antik masallara eğimli debdebeli çağ/kateslerde canhıraş yenilikJer bir daba bir daha/ tükenip tükenip bozup yeniden/paslı boraza- nı üfleyip yine/ baktım böyle olmayacak/yarattım çalıyı baktım ki bahçe/ o eski geceden kalma uykusuz mehtap/ elinde gül makası elitine meyilli/ deditn parmak hesabıyla da doğardık/ kesirli büyür, ölürdük yaklaşık besap/ şimdi üç masal elrna çizi- yor ağacı kuşu/ bir atın terkisinde kaç kişi hem de/ çalıhkta yaprak yinedir yeşil. " • Zafer Aydm'dan bîr tarih çalışması "Kanunsuz" bir grevin kitabı Zafer Aydın'ın yeni kitabı 'Kanunsuz'' Bir Grevin öyküsü: Kavel 1963 Sosyal Tarih Yayınlan tarafından okuyucuya sunuldu. sosyal Tarih Yayınlan, Türkiye Sosyal Tarih Araştırma vakfı'nın (TÜSTAV) yayın dizilerinden biri. TÜSTAV bugüne değin Türkiye emek ve sol tarihine ilişkin seksene yakın özgün kitap yayınladı. Emek tarihi kitapları TÜSTAV yayınlan içinde önemli bir yer tutuyor. Kitap, Türkiye işçi sınıfı hareketi tarihinin efsaneleşmiş eylemlerinden birinin öyküsü. | AZİZ ÇELİK •avel grevi, 1960 sonrası emek tarihi anlatısında ilk akla gelen eylemlerden, .emek tarihinin en tanınmış eylemlerinden biri. Türkiye Ma- den-lş Sendikası üyesi işçiler 1963 yılının ilk aylarında Kavel Kablo Fabrikası'nda 36 gün süren bir grev yaptı. Grev bir işyeri uygulaması- nın değişmesinden, işyerinde uzunca bir süredir uygulanmakta olan kıdem ikramiyesinin yeni Genel Müdür Ibra- him Üzümcü tarafından kaldırılmak is- tenmesinden kaynaklanmıştır. Ancak yeni Genel Müdür sadece işçilerin kı- dem ikramiyesi haklarını kaldırmakla yetinmemekte, işyerinde uzun yıllardır örgütlü olan Türkiye Maden-lş Sendi- kası'nın da altını oymaya çahşmaktadır. Böylece bir ekonomik kayba karşı bir hak savunusu olarak ortaya çıkan Kavel grevi, işverenin sendika karşıtlığı ve ye- ni sendikal yasalann hazırlığına denk gelmesi nedeniyle bir ekonomik grev olmaktan çıkmış sendika ve grev hakkı- nın meşruiyetini savunan bir greve dö- nüşmüştür. Grev her anlamda bir geçiş dönemi- ne denk gelmiştir. 1961 Anayasası grev hakkını tanımıştır ancak 3008 sayılı Iş Kanunu'nda grev yasağı devam etmek- tedir. Dahası koalisyon hükümeti gerici ve sermaye yanlısı güçlerin engelleme- leri yüzünden anayasanın öngördüğü grevle ilgili yasaları henüz çıkaramamış- tır. Bu yüzden grev "kanunsuz" bir grevdir. Ancak T. Maden-lş Başka- nı Kemal Türkler'in "greviniz ka- ö SAYFA 22 C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 0 4 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear