25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Hasan öztoprak'la 'Draman Hatırası' üzerine 'Semtime gönül borcumu ödeyebildiysem ne mutlu' 2910Avrupa KültürBaşkentiedebiyatprojelerininenönemlilerinden biriolan "istanbulum", istanbulunkırksemti- nin en az kırk yıllık birikiminin kırk ayrı istanbullu yazar tarafından ele alındığı önemli edebiyat olaylarından biri. Kırk yazarın, birçoğu edebi açıdan da adından söz ettirecekmiş gibi görülen eserleri, okurlara farklı bir istanbul oku- ması şansını da veriyor. Bu kırk kitaptan biri olan ve diğer semtlere göre adı az duyulmuş bir semti anlatan Draman Hatırası adlı kitabın yazarı, şair ve romancı Hasan öztoprak'la hem projeyi hem de kitabını konuştuk. Cl özlem IŞBİLİR -ö ncelikle projeye katılımınızm nasıl olduğunu anlatabi- lir misiniz bize? Heyamola Yayınları'nın sahibi ve yayın yönetmeni Omer Asan'ın davetiyle projeye katıldım. Aslına bakarsanız, bir edebiyatçı olarak bu tür sipariş kitap fikrine pek de sıcak bakmam. Bu projeye katılmayı ise iki nedenden dolayı sevinçle karşıladığı- mı belirtmeliyim: Birincisi doğup büyü- düğüm ve derin bir bağlılık duyduğum tstanbul'un, Avrupa Kültür Başkenti seçilmesi beni gcrçekten heyecanlandır- dı. "tstanbulum" projesi bu heyecanımı arttırdı; şimdi bu kitapla bu heyecanın bir parçası oldum. Bu projeye katılmak beni iyi hissettirecekti, öyle de oldu. tkincisi daha derin bir şey, kitapta da yazdım, Draman Hatırası n\ doğup bü- yüdüğüm semte ve ben olmamı sağla- yan herkese gönül borcumu ödemem için bir vesile saydım. Bunu bir parça başarabildiysem, ne mutlu bana. KENDİMİ ANLATIRKEN SEMTİN BİR PARÇASI OLMAYIİSTEDİM' - Draman Hatırası 'nı iiç ayda yazıp bitirdiğinizi yazmışsınız. Nasıl bir çaîış- ma süreci yaşadınız? Zira adma rağmen içine Balat, Fener hatta Karagümrük'ü de alan daha geniş bir coğrafyayı anlatı- yorsunuz. - Kısa bir zaman dilimi ve sayfa sayısı sınırlı bir lormat içinde yazmak zorun- daydım. Bu pek de kolay bir iş değildi. Sanırım biraz şanslıydım, zira uzun za- mandır tasarladığım ve 1 faliç çevresin- de geçen bir seml ronıanı üzerine kimi notlar almıştım. Aslında bilmeden bu kitap için hazırlık yapıyormuşum. Bu çok işime yaradı. Ama yetmedi, biraz daha araştırma yapmam, biraz daha ha- fızamı taramam gerekti. Anıları bilirsi- niz, bir yerden tutmğuntızda arkası ge- lir. Benim de böyle oldu; unuttuğumu sandığım, uzun zamandır hatırlamadı- ğım, anmadığım onlarca anı aklıma ade- ta sökün etli. Elbette böyle bir kitap için anılar da yetmez, daha doğrıısıı bu beni tatmin etmezdi. Arılımda kalmış duygulara, o döneme ait hissiyata geri dönmeın gerekti. Acılarımızı, düşlerimi- zi anımsamak hüziin verdi; neşeli günle- rimizi anımsamak nıutluluk... Uzun sü- redir göremediğim çocuklıık arkadaşla nmı, arada yitirdiklerimi yazma sürecin- de nasıl da özlediğimi hissettim. Evet kısa bir zaman olabilir ama, yoğunluk olarak bakarsanız oldukça uzundu. Coğrafya meselesine gelince, Haliç ve SAYFA 4 çevresindeki semtler aslında hem birbiriden farklı hem de iç içe geçmiş semtlerdir. Sözge- limi Cibali'yle Küçük Mustafa Paşa, ya da Fener'le Balat nere- de birbirinden ayrılır bilemez- siniz. Tarihte 'tç Balat' dendiği de bilinen Draman da Balat'ın hemen yukarısında yer alan küçük bir semttir. Draman'la BaJat'ı birleştiren Ayan Cadde- si'nin nereden itibaren Balat olduğunu kimse söyleyemez. Aynı mahallenin bir kısmı Balat'a, bir kısmı Draman'a ait olabilir, hatta kitapta sıkça söz ettiğim Zülüflü Sokak'ın ait yanı Balat üst tarafı Draman'dır. Böyle olunca oraları es geçmek istesem de mümkün olmazdı. Ayrıca farklılıklan değil iç içe geçmiş anları, anıları, duyguları anlattığım için bu gerekliydi. Bir başka neden kendi hi- kâyemle ilgili; Balat'la Fener'in kesiştiği, Fener'in ve Balat'ın merkezine aynı me- safede bir mahallede doğdum. Dokuz yaşımdayken de Draman'a taşındık, or- taokulu Karagümrük'te, liseyi Vatan Caddesi'ndeki Vatan Lisesi'nde oku- dıım. Yirmili yaşlarımın çoğunu Sulu- kule'nin hemen kıyısında Karagüm- rük'te bir mahallede geçirdim. Ama Draman hep merkezdi, annem son yılla- ra kadar orada oturmayı sürdürdüğün- den. Böylece benim yazacağım bir semt kitabı, üstelik otobiyografik bir özellik taşıyacaksa bu geniş coğrafyayı ele alarak yazıl- malıydı. - Draman ffatı- rası 'nda anılarm eşliğindc bir sem - tin tarihini, sosyal yapısını, insan ilişkikrini anlatı- yorsunuz, bir dc aralara serpiştir- diğiniz, si/.in de yiminizle yarı kurgus-dl hikâyc- ler ve sondaki ta- rihi ansiklopvdik savılabilecck bil giler vur. bütıiıı bu parçalı yapı tasarladığıntz şey miydi, yoksa yaz- ma siirecindc kendiliğindcn tni oluştu? - Yayınevi ya- zım konusıında bir sınırlama ge- tirnıij olsaydı bu öneriyi asla kabul Draman Hatırastm doğup büyuduğüm semte ve ben olmamı sağlayan herkese gönül borcumu öde- mem lcln bir vesile saydım. Bunu bir parça başara- bildiysem, ne mutlu bana. etmez, böyle bir kitap yazma işine hiç girişmezdinı. Dolayı- sıyla sipariş bir kitap söz konu- su olduğunda serbest olmak önemliydi, bunu kullandım ve zaten bu biçimsel parçalı yapı, benim kullanmayı sevdiğim bir şey. Şöyle yapmak istedim: Kendimi anlatırken bir semti anlatmayı ve bir semti anlatır- ken onun bir parçası olmayı. Bu arada tarihi ve arkeolojik olarak da önemli olan bu bölgenin anıt değerin- deki eserlerini, kâh kendi tecrübemle kâh kaynaklara dayanarak, dipnot had- dini aşmadan aktarmaya çalıştım. Ara- daki hikâyecikler ise çoğu, tanık oldu- ğum, bazıları isim değişikliği yapılarak yeniden kurgulanmış gerçek olaylardır ve evet bu benim baştan beri tasarladı- ğım bir şeydi, görülmüş nlması da doğ- rusu hoşuma gitti. - Draman Hatırası 1970 sonrası ile il- gili politik bir okuma şansı da veriyor, ne dersiniz? - Bu 'politik okuma'yla ne demek is- tediğinize bağlı sanırım. Evet, bir bakı- ma politika Draman Hatırası'n\n art alanlarından bir tanesi ama ben bunu bile isteye yapmış değilim. Ne ki, benim gibi yaşamının on beş yılı reel olmak üzere çoğu politikayla hemhal olmuş bi- rinin yazdığı otobiyografik bir kitapta politikanın olmaması düşünülemez. Kaldı ki, yetmişli yıllar anlatıldığın- da, özellikle son beş yılında Istan- bul'da politize ol- mamış bir semt bulamazsınız. Ancak, ben bu kitapta politikayı bir unsur olarak bile kullandım diyemem; kendi- liğinden ve zo- runlu, anlatımn içine yerleşen, sonra anlatı gcliş- tikçe kendi de serpilen bağımsız bir şey. Önemli ama o kadar da önemli değil. - Draman pek ı le bilinen bir semt degil, yani bir CAhangir, Ni- şantaşı, Moda'nın yanında? - Haklısınız, di- ğer otuz dokuz semte bakarak Draman'ın İstanbullu için bile yabancı olduğunu söyleyebiliriz. Çoğu istanbul- lu Draman'ı 90 numaralı hattın son du- rağı olarak bilir. Ama gerçek farklıdır, Draman tstanbul'un en eski Türk semt- lerinden biridir. I lemen altındaki koz- mopolit Balat ve biraz yukarısındaki ge- lişmiş Karagümrük'ün yanında bir par- ça sönük kalmış olsa da, bu orada ente- resan hayatların yaşanmadığını göster- mez. Bunu Draman Hatırası'nı okuya- rak anlayabilirsiniz. "PROJENİN TÜM KİTAPLARI UZUN BİR SİİRİN PARÇASI GİBİ" - Biraz da projeden söz edelim, proje ve diğer kitaplar hakkında neler söyle- yebilirsiniz? - Bu projenin heyecan verici olduğu- nu yukarıda da söylemiştim. Bir tstan- bul sevdalısı olarak yazarından biri ol- masaydım da bu kitaplar, kütüphane- min önemli bir parçası olacaktı kuşku- suz. Hiç şüphe yok ki, Istanbul'un on- larca semtinin önemli bir bölümünü de- ğerli yazarların kaleminden okuyacak olmak, benim gibi birçok istanbulJuyu da sevindirmiştir. lstanbul'la henüz ta- nışmamış olanlar içinse, bu muhteşem kenti tanımak için inanılmaz bir fırsat var önlerinde. Bu kitaplar sayesinde semtlerin kalbine hakiki ve duygu yüklü yolculuklar yapabilirler. Bunu söylüyo- rum çünkü şu ana kadar okuduklarım beni bu düşüncemde yanıltmadı. - Hangilcrini okudunuz? - Öncelikle arkadaşlarım Ataol Behra- moğlu'nun Adalar'ını, Haydar Ergü- len'in (.ihangirım, Adnan Ozer'in Taş- lıtarla'smı, Hüseyin Alemdar'ın Yeşil- çam'ını ve romanlarını da ilgiyle okudu- ğum Minc Söğüt'ün Dolapdere'sini okudum. Şimdi elimde Omer Erdem'in Üsküdarı var. Diğerlerini okumak için de sabırsızlamyorum. Hepsi samimiyet- le yazilmış kitaplar, her biri uzun bir ts- tanbul şiirinin bir parçası gibi. Bu lezze- ti tatmamak olmaz. - Son olarak ne söylemek istersiniz. - Yeri gelse de söylesem diyordum, son söze kaldı: Öncelikle bu kitapların bu kadarla kalmaması, bu diziye yeni semtlerin ve yeni kitapların da eklenme- si harika olur. Ama daha önemlisi Istan- bul 2010 Avrupa Kültür Başkenti Ajan- sı'nın bu diziyi Avrupa'ya lanıtması, mümkünse çevirilerinin yapılıp yayım- lanması için çaba göstermesidir. Böyle- ce kitaplar Avrupa Kültür Başkenti te- masına daha uygun olacak, amaca daha çok yakışacak. • Draman Hatırası/ Hasan Öztoprak/ Hevamola Yavınlnrı/ 176 s. C U M H U R İ Y E T K İ T A P S A Y I 1 0 4 5
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear