Catalog

CMYB C M Y B 20 ARALIK 2009 PAZAR CUMHURİYET SAYFA HABERLER 3 AYDINLANMA EMRE KONGAR Ahmet Türk’ün Haklı Olduğu Konu ve Silivri Ahmet Türk’ü tanımam. Hayatımda bir kez, bundan birkaç yıl önce, Ankara’ya giderken bir uçak yolculuğunda karşılaştık. Daha çok o konuştu ben dinledim. Bütün söyledikleri iki ana konuda odaklanıyordu: Birinci olarak Ortadoğu’da emperyalizmin oyunlarına dikkat çekiyor ve bu oyunlara gelinirse çok kan döküleceğini belirtiyordu. İkinci olarak etnik ayrımcılığa dayalı politika izlemenin sadece kan dökülmesi sonucunu doğuracağını vurguluyordu. Bu söylediklerini, NTV’deki “Yorum Farkı” programında, o günden beri en az üç kez tekrarladım. Sözlerinin bence çok doğru teşhisler olduğunu, kendisinin bu konudaki görüşlerine katıldığımı vurguladım. O günden beri de görüşmedik. Kendisinin ve DTP’nin serüvenini herkesle birlikte ben de medyadan izledim. Partisinin ılımlı kanadını temsil ettiğini düşündüğüm için kapatılma kararından sonra siyaseten yasaklanmasına üzüldüğümü “Yorum Farkı”nda açıkça ifade ettim. Kapatılan DTP’nin milletvekillerinin Meclis’ten çekilme kararlarını yanlış bulduğumu, sorunların ve çatışmaların çözüm yerinin Meclis olduğunu defalarca dile getirdim. Şimdi öyle anlaşılıyor ki, İmralı’dan gelen talimat üzerine istifalardan vazgeçilmiş. “Hayırlı olsun” diyelim ve “Keşke bu kararı kendi iradeleriyle alabilmiş olsalardı” diye de ekleyelim. Benim bugün üzerinde durmak istediğim konu bambaşka: Günlerdir kafamda evirip çevirdiğim, bir yazı içinde ve hatta başlık olarak ifade etmek istediğim bir gerçeği… Türkiye’nin bir kültür, ahlak, hukuk ve siyaset çelişkisini… Benim düşündüğümden çok farklı bir bağlamda da olsa… Ahmet Türk dile getirmiş: “Bir canı bile kaybetmemiz, bir partinin kapatılmasından daha önemlidir” demiş. Türk’ün ifadesi tam da benim düşündüğüm çelişkiyi vurguluyor… Ama benim düşündüğüm çelişki, onun vurguladığı alandan ve anlamdan çok başka yerde: Türkiye aylardır Kürt sorunuyla, “Açılımla” ve parti kapatmayla yani siyasal bir sorunla uğraşıyor… Her yerde gösteriler yapılıyor, insanlar birbirine giriyor… İmralı’daki bir hücrenin alanı, santimetrekare hesabıyla Türkiye’yi ayağa kaldırıyor… Ne için? Demokrasi için… İnsan hakları için… Huzur ve refah için… Yani insan için… Peki bütün bunlar olup biterken, Silivri’deki davada zedelenen hukuk, insan hakları, kısıtlanan özgürlükler, hastalananlar, ölen sanık ne oluyor? Niçin kimse bu çelişkinin üzerine gitmiyor? Pek çok insanın hayatını kurtarmış olan profesörler, rektörler, kendi hayatlarını tehdit eden hastalıklarla boğuşurken toplum neden bunlara gözlerini kapatıyor, kulaklarını tıkıyor? Türkiye’de hukuk, Habur’da farklı, Ankara’da farklı, Silivri’de farklı, İmralı’da farklı mı uygulanıyor? Ahmet Türk haklıdır: Tek bir insanın ölmesi bile bir partinin kapatılmasından daha önemlidir. Ama bunu önce tüm topluma, özellikle de aydın geçinenlerimize, köşe yazarlarına, politikacılarımıza, bürokratlarımıza ve hukukçularımıza anlatmamız gerek. ekongar@cumhuriyet.com.tr; www.kongar.org İstanbul Haber Servisi - İstan- bul’da “İstiklal Marşı’nı Ezbere Okuma” yarõşmasõnda Beyoğlu ilçe birincisi olan Özel Zapyon Rum İlköğretim Okulu öğrencisi Marina Sözde (11), İstanbul fina- line katõlmaya hak kazandõ. Beyoğlu’ndaki 40 ilköğretim okulu arasõnda birinci olan Marina Sözde, öğretmenleri tarafõndan ödüllendirilirken, arkadaşlarõ tara- fõndan da uzun süre alkõşlandõ. Marina Sözde, elde ettiği başarõdan büyük gurur duyduğunu, İstanbul finali için de iddialõ olduğunu söy- ledi. Elemelere Türkçe öğretme- niyle hazõrlandõğõnõ anlatan Sözde, “İstiklal Marşı’nı okurken çok duygulanıyorum. Çok güzel bir şiir” dedi. “İstiklal Marşı’nı Ez- bere Okuma” yarõşmasõnda, ilçe birincileri12 Ocak 2010 tarihin- deki elemenin ardõndan, 17 Şubat’ta il birinciliği için yarõşacak. TEVFİK AKBAŞ AYDIN - Kuyucak ilçesine bağlõ Horsunlu belde- sinin mezarlõğõ, belediyenin borcunu ödeyememesi nedeniyle haczedildi. Belediye Başkanõ Mehmet Çömden, “Borçlarımızı yapılandırmıştık. Taksit- lerle ödüyorduk. Ölülerimizin yattığı kabristanın haczedilmesine çok üzülüyorum” dedi. 29 Mart yerel seçimlerinde belediye başkanlõğõnõ kazanan Çömden, kendisinden önceki dönemde bel- deye yatõrõm için yaklaşõk 3.5 milyon liralõk borç ya- põldõğõnõ ve bu borçlarõ ödemeye çalõştõğõnõ belirtti. Söz Maraş katliamının tanıklarında Haber Mer- kezi - Fikret Gü- neş’in 1978 Maraş olaylarõ sõrasõnda yaşanan insanlõk tragedyasõnõ anlat- tõğõ “Güneşin Ağla- dõğõ Gün”, Belge Yayõnlarõ’ndan çõk- tõ. Sözü katliamõ yaşayanlara bõra- kan Güneş, kitabõnõ 9 bölüme ayõrõyor. Daha önce “Karde- lenler Güneşi Se- ver” adlõ kitabõ da yayõmlanan yazar, eserinin önsözüne şu notlarõ düşmüş: “Tarihle yüzleşmeyi beceremeyen ve bunu yapmasõ en- gellenen ülkeler ne yazõk ki aynõ tragedyayõ tek- rar tekrar yaşamak durumunda kalõyor. ‘Bir da- ha asla’ bilinci ancak unutmamak, yüzleşmek ve özür dilemeyi becerebilmekle oluşabilir.” Gazinolardan çıkanlara kurşun ANKARA (AA) - Altõndağ Talatpaşa Bulvarõ üzerinde motosikletle seyir halinde bu- lunan kimliği belirsiz bir kişi, üç ayrõ gazino- dan çõkan kişilere tabanca ile ateş açtõ. Olayda üç kişi yaralandõ. Yaralõlardan birinin kimliği belirlenemezken diğer ikisinin Hasan S. ve Coşkun Ç. olduğu bildirildi. Hastanede tedavi altõna alõnan yaralõlarõn üçünün de hayati tehli- kesinin bulunmadõğõ kaydedildi. Emniyet yet- kilileri, olayõn kişisel husumete dayalõ olarak gerçekleştirildiği üzerinde duruyor. İstiklal Marşı Yarışması En iyi okuyan Marina oldu Horsunlu beldesinin mezarlığı haczedildi Borcunu ödeyemedi