25 Kasım 2024 Pazartesi Türkçe Subscribe Login

Catalog

Months
Days
Pages
2 2 NfSAN 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA HABERLER Ataöek'ten Ö8S konferansı • Haber Merkezi - Uğur Koleji'nin Ögrenci SeçmeSınavı'na(ÖSS) girecek öğrenciler için düzenlediği 'Sınav Kaygısı,Stres ve Başan' konulu konferansa gazetemiz yazan Erdal Atabek katıldı. . Konferansta konuşan Atabek. stresin başan için olumlu bir şekilde kullanılabileceğini söyledi. Kayıt yenileme süpesi uzatddı • İstanbul Haber Servisi - İstanbul Milli Eğitim Müdürlüğü'nden yapılan açıklamada, Açıköğretim Lisesi 1999-2000 Eğitim ve Öğretim yılı 2. dönem kayıt yenileme işlemlerinin 26 Nisan 2000 tarihine kadar uzatıldığı belırtildi. Üniversite Sempozyumu • Haber Merkezi - Yeni dünya düzeninde üniversitelenn yeri, bilginin metalastınlması, alternatif eğitim ve bilim politikalan gibi konulann tartışılacağı "Üniversite- Bilim-Toplum Sempozyumu" bugün İTÜ Maçka Kampusu Işletme Fakültesi Konferans Salonu'nda başlayacak. Kitapfuarı ' ' H İstanbul Haber Servisi - Bahçeşehir Rotary Kulübü kitap fuan düzenliyor. Bu yıl ıkıncısı gerçekleştirilen ftıarda resim ve fotoğraf sergileri, dia gösterileri ve imza günleri yer alıyor. Bugün açılacak fuardan elde edilecek gelir Mehmetçik Vakfi'na, Hoşdere Köyü llköğretim Okuluna ve Kırklareli Büyükkarakarb llköğretim Okulu'na verilecek. Güçbirliği Grubu, tabip odalannın eğitim ve denetlemede etkin hale getirilmesini istiyor Hekmılere birleşme çağrısı SAADETUSLU İstanbul Tabip Odası seçimlerine az bir süre kala gruplar adaylannı tanıtma- ya başladı. Odaya 14 bin 500 hekimin ka- yıth olduğunu vuıgulayan her iki grup da tüm hekimleri seçime davet etti. İTO Ge- nel Kurulu 29 Nisan tarihinde Mecidi- yeköy KültürMerkezi'nde, seçimler ise 30 Nisan tarihinde Sultanahmet Endüst- ri Meslek Lisesi'nde yapılacak. Adaylannı ön seçimle belirİeyen De- mokratik Katılım Grubu, tüm hekimleri bir araya getirmeyi amaçlıyor. İstanbul Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Da- lı öğretim üyesi Prof. Dr. Taner Gören, "Hekimlerin kafasmdaki önyargryı sü- mek ve tüm hekünJerle birlikte çabşmak 31 trilyona mal oldu TSK bakım merkezi hizmete açıldı ANKARA(CumhuriyetBârosu)-Ge- nelkurmay Başkanı Orgeneral Hûseyin Kıvnkoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) terörle mücadelede büyük başa- nlar elde ettiğirü ve terörü marjinal du- ruma getirdiğini vurguladı. TRT Genel Müdürlüğu ile Ankara Ga- zeteciler Cemiyeti 'nin öncülüğüyle baş- latılan kampanyayla ınşasına başlanan ve hastalanan, yaralanan, bedensel ya da zihjnsel özürlü kalan TSK personeline hızmet vermesi amaçlanan Rehabilitas- yon ve Bakım Merkezi, dün Cumhur- başkanı Sûleyman Demirel, kuvvet ko- mutanlan ve bakanlann da katıldığı bir törenle açıldı. GATA Komutanı ve Askeri Tıp Fakül- tesi Dekaru Prof. Tümgeneral Çetin Har- mankaya, merkezde kurulan mesleki re- habilitasyon ünitesinde özgüvenleri ka- zandınlmış, fızik ve psikolojik olarak hazırlanan hastalara durumlanna uygun mesleki beceriler kazandırma çalışmala- n yapılacağını belirtti. Milli Savunma Bakanlığı Inşaat Em- lak Dairesi Başkanı Tuggeneral Yaşar Öney, l milyon metrekare arazi üzerine kurulan merkezin inşası için 28.9 triryon lira ödenek kullanıldığını, toplam inşa- at maliyetinin 31.2 trilyon liraya ulaş- masırun beklendiğini söyledi. öney, tesisin 35 ayda tamamlandığına dikkat çekti. Gaziler adına konuşan Jandarma Yar- bay Kerim Kırca, vatan topraklan uğru- na kanlannı akıtanlann bugün gibi yann da var olacaklannı belirtti. Cumhurbaşkanı Demirel de gazilere millet olarak sanlmanın ve devlet olarak onlann her sorunuyla ilgilenmenin "bo- yun borcu" olduğunu kaydetti. istiyoruz'' diye konuştu. Gören, önemli olanın hekımlık ve sağhk alanındaki so- runlann çözümü olduğunu vurgulayarak somut önerilerin ortaya konması gerek- tiğini söyledi. Sorunlann çözümünün devletin mekanizmalan ile olabileceği- nin altını çizen Gören, şöyle konuştu: "Hekiınler arasmda 'Oda hekimler için, sağlık için uğraşmıyor' göriişü hâ- kim. Bu önyargryı silmek için hekimleri odaya çekmek başiangıç amacunız ola- cak. Bunun için organlanmız yeterlL Temsflciler Kuruhı'nda her şey tarbşüa- büir. Hekimleri kendi sorunlanna sahip çıkmaya çağırmak ve bunlarla mücadete etmeye dayalı bir misyonumuz var. He- kimlerin sesi çok güçtû bir ses olmalı ki idari mekanizmalar bizi duysun." Grubun 2 yıllık hedefleri arasında, tüm hekimlerin alınacak kararlara katılması amacıyla Temsilciler Kurulu'nun Genel Kurul'dan sonraki en yetkili kurul olma- sı ilkesi de yer alıyor. Grup aynca, mes- leki hatalara neden olan ilgüiler ve sorun- larla mücadele edilmesi için ilgili birim- lerle işbirliği yapmayı hedefliyor. Oda binasında yaptıklan önseçimlere en çok 220 kişinin katıldığını belirten Dr. Mustafa Sütiaş ise "Bu yıl çok değişik alanlarda vapüğımız önseçime 1400 be- kim kabkL Bu yıl olmaz ama bundan sonraki genel seçimleri de tek bir yerde yapmak yerine tstanbul'un birkaç yerin- de yapmak ve hekimlerin daha çok kan- hmını «ıglannık mümkün" dedi. İTO'nun yönetimindeki Güçbirliği Gru- bu, bu yıl seçimlere kadın adayla giriyor. Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Patoloji Ana- bihm Dalı öğretim üyesi Prof. Dr. Süha GökseL tabip odalannın hem eğitim hem de denetleme alanlannda etkin kurumlar haline getiribnesınin en büyük hedefleri olduğunu söyledi. Göksel şöyle konuştu: "Hatah hekimük uyguJamalansaptan- mah. Yönetmetik ve tüzükle değfl, ancak uzmanhk dernekleri üzerinden ahlaki olarak bir şeyleri değiştirmek istiyoruz." Yönetim Kurulu adaylanndan Dr. Rı- fat Yücel ise farklanru "lyi hekimh*k ve sağhklı toplum öziemi, cumhuriyetin te- mel değerlerine bağblık, dışa açık hekim- leri kucaklayan, çabşmalarda hekün hak- lannı ön plana çıkaran bir yönetim" ola- rak sıraladı. Adli Tıp Enstitüsü tarafindan düzenknen sempozyum kapsamında bir de olay yeri incelemesi yapıldı. Emnrvet Genel Müdür- lüğünün CMay Yeri tnceleme Timi'nin uygulamasında, ateşü silahla öklürûlen bir kadın otaymda nekr yapıknğı gösterikiL 1. Bölgesel Kriminalistik Sempozyumu atölye çalışmalarıyla sürüyor 'Suç artiksınırtanımıyor'İstanbul Haber Servisi - İstanbul Üni- versitesi Adli Tıp Enstitüsü Başkanı Prof. Dr. Sevil Atasoy, ülkemizde el ya- zılannm incelenmesi konusunda büyük eksiklikler olduğuna dikkat çekti. Ba- tı'mn 50 yıl önceki sorunlarmı yaşadı- ğımızı belirten Atasoy. "Biranöncebel- geinceteme uzmanlannm kuBanabikce- ği bir koleksiyon hanrlanmah" dedi. İstanbul Üniversitesi Adli Tıp Ensti- tüsü'nce düzenlenen, Türk, Yunan, Bul- gar ve Rus kriminalistik ile olay yeri in- celeme uzmanlanmn akademik ortam- da çalışmalanm sunacağı, sorunlan tar- tışacağı ve çözüm üretmeye yönelik bil- gi ahşverişinde bulunacağı "1. Bölgesel Kriminalistik Sempozyumu", Istan- bul'da başladı. Bugün de atölye çalış- malanyla devam edecek olan sempoz- yuma katılan IÜ Rektörü Prof. Dr. Ke- mal Atemdaroğlu. u AdH Tıp Enstitüsü bugün, Uerieyen bilim ve teknotoji kar- şısında kendine düşen görevi yerine ge- tirmektedir" dedi. Emniyet Genel Müdürlüğu Polis Kri- minal Laboratuvarlan Daire Başkan Yardımcısı Irian Bayar da suçun artık smır, yaş ve cinsiyet tanımadığım anlat- tı. Bayar, dünyada bilim ve cürüm sa- vaşı olduğunu vurgulayarak, başanlı ol- mak için ilmin daima öne geçmesi ge- rektiğini ifade etti. Polise vejandarmaya bilimsel destek veren dünyadaki tek üniversite olduk- lannı da ifade eden Atasoy, "Bu sem- pozyumla sadece kendi ülkemize değfl, bölge ülkelerine de vardımcı olabilece- ğnnizin mesajmı veriyoruz" dedi. Mürekkep yaşmın belirlenmesi ko- nusunda bir metbt^ülah'Rnsya Içişleri Bakanlığı Adli Tıp Merkezi'nden Dr. Valery Aginsky, bunun örgütlü suçlar, vergi kaçırma gibi olaylarda önemli ol- duğunu söyledi. Yazı, imza vs.'nin belirlenmesinde i- ki metot olduğunu söyleyen Aginsky, "Benim metodum olan mürekkebin içindeki uçucu maddeleri inceleyerek yapılan inceleme, boyalara göre yapüan incelemeden daha kesin sonuç veriyor. Burada mürekkebin alttabakalarmdan çıkanlan şey yaşı hakkmda bilgi verir. Uçucu maddeİeren aşağı 15yıl kahr" di- ye konuştu. Lumartesı(bügunı Konuklarımızla soyleşecek, krtaplannı ımzalayacak İMZA GUNU TAKSIM SERGİ SALONU'NDA 22 Nisan CumarîesıiBugün} Konuklanmızla soyleşecek, son kitabı "Patasana" diğer kitaplannı imzalayacak ile VEFAT ve TEŞEKKÜR Safranbolu Yaseminoğullan ahfadından mefhume Halime Yaseminoğlu ve merhum Izzet Yaseminoğlu'nun oğlu, merhume Saliha Ciner'in eşi, Prof. Dr. Semra Germanef'in babası, Prof. Ali Teoman Germaner'in kayınpederi H. HÜSNÜ CİNER20.04.2000 tarihinde vefat etmiş ve Kuzguncuk Nakkaştepe'deki aile mezariığına defnedilmiştir. Acımızj paylaşanlara teşekkürterimizi sunanz. AİLESİ RIFAT ILGAZ KÜLTÜR MERKEZİ "Yeni Bir Dünyaya Bir Adım Daha" İMZA CÜNÜ DEMOKRASİ VE ÖZGÜRLÜK MÜCADELESİNDE BİR KALEM SERVER TAIMİLLİ Yer Rıfat llgaz Kültür Merkezi Esenkent I Esenyurt Tarih: 23 Nisan Pazar 20001 Saat: 13.00-18.00 Telefon: 0212 672 11 61 MAVİ ADA KİTAP EVİ ŞİŞLİ3. SULH HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN 2000/157 Esas 2000/316 Karar Davacı Fahnye Güi tarafindan mahkememize açılan vasi tayını davasında: M. Şevket Paşa Mah. Gaziler Sok. No: 20 D 1 Okmeydanı;lstanbu] adresüıde ıkaraet ettığı büdınlen mahcur Muharrem Gül'e, annesı Fahnye Gûl'ün, mahkeme- mızin 4.4 2000 tanh 2000/157 esas, 20O0/316 karar sayılı ıla- mı Ue vasi tayın edilmış oldugu hususu ilanen teblığ olunur. 4.4.2000 Basın: 19808 PENDÎK1. ASIİYE HUKUK MAHKEMESİ'NDEN EsasNo: 1999 674 Davacüar Gülser Çamay. Fatümetüz Zehra Tûmertekin, tsmet Nur Çamay, Nail Çamav ve Nil Çamay tarafindan davalı Yusuf Borâ Kurdeş aleyhine mahkememizde açılan ışürakın feshı davası açılmış olup, geçerli bir mazeretıniz olmadan dunışma günü olan 30.03.2000 günü saat 10.00'da Pendik 1. Asliye Hukuk Mahkemesı duruşma sa- lonunda hazır olmanız, davaya karşı dıyeceklenniz veya ıtırazlanruz varsa yazüı olarak bildirmeniz ya da kendini- zi bir vekille temsil ettirmeniz, itirazlannız varsa duruş- ma gûnûne kadar bildirmeniz, ıştirak halınin devamını haklı kılacak itiraz ıleri sürülmedıgi ve duruşma gününe kadar taksım davası açmadığıruz takdırde ıştirak halinde- kı mülkıyetın müşterek mülkıyete çevrileceğı ve yokluğu- nuzda duruşma yapılarak dosyaya göre karar venleceği hususu tebligat yenne kaim olmak üzere Kayışdağı Cad. No. 186 D.3 Pendik/ İstanbul adresindekı davalı Yusuf Bo- ra Kardeş'e üanen tebliğ olunur. 12.04.2000 Basın: 20083 BAKIRKÖY 5. SULH HUKUK HÂKİMLİĞl'NDEN DosyaNo: 1997/1186 Vasiyet eden: Mevlüt Topgaç Mirasçı: Zeki Zekeriya Ercan / Mareşal Çakmak Mah. bönü Cad. No: 180 D: 11 Gûn- gören/lstanbul. Dava: Vasıyetnamerun açüması. Yukanda ad ve adresı yazüı mırasçının yapılan zabıta tahkıkatında tebliğe sahh adresi tespit edilemedigınden duruşmanın bırakıldığı 09.06.2000 günü saat 9.30'da vasiyetçi Mevlüt Topgaç tarafindan Bakırköy 1. Noterliği'nin 35909 yev- miye numaralı 18.08.1997 tarüılı vasıyetname hakkmda duruşmaya gelip beyanda bulun- ması, gelmediği takdirde vasiyetçi tarafindan vasiyetnamede belırtildifi gibi "Vefat tari- hinde sahibi ve hıssedan bulunduğu Izmir ih' Bornova ilçesı, 1. Bölge bucağı Kazım EHrik mahallesinde kain, tapunun 3960 ada, 2 parsel numarasında kayıtlı D Blok 1/143 arsa pay- lı zemin kat 24 nolu dükkan ile yine Izrnir ili Bornova ilçesi 1. Bölge bucağı Kazım Dirik Mahallesinde kain tapunun parselinde kayıtlı C Blok V143 arsa paylı, 5. kat 11 nolu mes- keni 2.4.1964 Malazgirt doğumlu Zeynep ile Mehmet Nuri oğlu Ramazan Akçelik'e bı- raktığı, diğer mirasçılann hiçbir hak ve hisse talep etmemelerini son arzusu olarak vasiyet ettiği"ni kabul etmiş sayılacağınıza, keza vasiyetnameyi kabul etmedığınız takdirde 1 ay- lık süre ıçinde vasıyetnamerun iptali davası açmanız gerektiği hususlan ilanen tebliğ olu- nur. 13.04.2000 Basın: 20125 Nûfus cüzdantmı ve sosyal sıgorta kartımı kaybettım. Hükûmsüzdür. EVRİMAYGÛL Askeri kımlık kartımı kaybet- tım Hükümsûzdür. ZÎNETKAPÇAKLI UŞAKİZALE-IŞÜYÜ SATIŞ MEMURLUĞU'NDAN Esas No: 1998/36 Uşak Sulh Hukuk Mahkemesi'nin 18.06.1998 gün, 1998/36,8-1315 karar saydı ilamı ile tüm takyıdatlan ile birlikte satılarak paraya çevnîtnesine karar verilen, Uşak, Merkez, Ya- pağılar Köyü, Mezarönü mevkıınde kain 1466 parsel, Dolayyol mevkiinde kain 1398 par- sel, Taşlık mevkünde kain 301 parsel, Çatalkepez mevkiinde kain 787, 826, 919 ve 1000 parsel, Taşlı Kepez mevkünde kâın 526 ve 528 parsel, Bostancı mevkiinde kain 463 parsel sayılı tarla vasfındakı taşınmazlann bilirkişi marifetıyle 23.11.1999 günü yapılan bymet takdınnde, 1466 parsel sayılı taşınma7a 291.600.000.-TL, 1398 parsel sayılı taynmayg 912.600.000.-TL, 301 parsel sayılı taşınmaza 1.820.000 000.-TL, 787 parsel sayılı taşın- maza 408.600.000.-TL, 826 parsel sayılı taşınmaza 342.000.000.-TL, 919 parsel sayıh ta- şınmaza 254.800. 000.-TL, 1000 parsel sayılı taşınmaza 3.168.000.000.- TL, 526 parsel sa- yıh taşınmaza 798.200.000.-TL, 528 parsel sayılı taşınmaza 769. 600.000.-TL, 463 parsel sayılı taşınmaza 2.700.000. 000.-TL kıymet takdir edilmıştır. Işbu kıymet takdır rutanağı- nın tüm aramalara rağmen adresi tespit edilemeyen hıssedarlardan Ishak ve Fadime'den ol- ma 1948 d.lu Ismail Sabancı'ya ilanen tebliğ olunur, adı geçen tarafindan kıymet takdirine itiraz edilmesi halinde işbu kıymet takdir tutanağının gazetede ılanından ıtibaren yedi gün içerisinde memurluğumuza müracaat etmesi, aksi takdirde kıymet takdirinın kendisi yönün- den kesinleşeceği hususu ilanen tebliğ olunur. 31.03.2000 Basın: 20201 CUMARTESİ YAZILARI ATAOL BEHRAMOĞLU Iskenderun'da Neler Oluyor? Bu yıl ilkbahan karşıladığım beldelenmizden bi- ri Iskenderun oldu. Antakya'ya giderken birkaç kez geçtiğim bu kentimizde bu kez kısa bir süre için de olsa kalarak kıyı kahvelerinde oturdum, bir pazar gününün tenhalığında, parklarda, kıyı bo- yunca uzanan büyük bulvarda, çarşı içlerinde Is- kenderunlulann yaşamına katıldım... Fakat hiç kuşkusuz en güzeli, başta Dr. Adnan Yüce, 2ü- her Pullu gibi dostlanmız olmak üzere, Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği Iskenderun Şubesi yöneticilerinin gösterdikleri sıcak dostluk, konuk- severlikti. Dinletimiz 1 Nisan Cumartesi günü öğleden son- raydı. Akdeniz'in o aydınlık ilkbahar gününde iz- leyiciler salonu doldurarak yerierini almaya başla- mışlardı. Ben de bir kenarda oturmuş, kitap imza- latan okurtaria, arkadaşlaria söyleşiyordum. Din- letinin başlamasına beş-on dakika kalmışken bir- den bir kargaşa oldu. Bir polis timinin bir "hücre ev"\ basarcasına dinleti salonuna dalmış oldukla- nnı hayretle gördüm. Yaşadığımız dingin, uygar ortamla bu garip "hareketlilik" arasındaki karşıtlı- ğı betimleyebilmem kolay değil... Orta yaşlarda, oldukça iri kıyım bir bayan güven- lik görevlisinin, son derece kaba hareketlerle, sa- lona zaten girmiş olan izleyicileri neredeyse tartak- layarak aramasını bir süre sessizce izledim. Genç- lerden oluşan bir polis topluluğu kapı önünde dur- muş, gelenleri denetliyorlardı. Bir süre sonra ye- rimden kalkarak bayan güvenlik görevlisine, ve yi- ne orta yaşlarda bir başka görevliye kendimi sa- kince tanıttım. Arama emrini kimden aldıklarını sordum. Dinletinin başlamasına birkaç dakika ka- la salonu basarak izleyicileri arama emrini onlara kim vermişti? Emniyet Müdürü mü? Kaymakam mı? Sonra, davranış biçimlerinin son derece yafı- lış olduğunu söyledim. Burada bir şiir ve müzik din- letisi vardı. Izleyiciler şiir ve müzik dinlemeye gel- miş kimselerdi. Böyle bir ortamda bu kişilerin bu biçimde aranması yakışıksızdı. Ben hepsine "ke- fî/"dim... Sözlerim (ve belki bir ölçüde de söyleniş biçimi) arama-denetleme işini durdurmadıysa da gerilimi büyük ölçüde azalttı... Sonra, kapı önün- de duran genç güvenlik görevlisi topluluğuna, din- leti başladığında orada beklemelerine gerek ol- madığını söyledim; oturarak ve konuğumuz ola- rak bizi iztemelerini rica ettim. Öyle de oldu... Ve bir süre sonra, inanıyorum ki, sanatın büyüsü, sah- nede olan bizleri de, arka sıralarda dinleti sonuna kadar sessizce, saygıyla oturan güvenlik güçleriy- le birlikte tüm izleyicileri de ortak, insanca duyar- lıklarda buluşturdu... Fakat... Iskenderun'da yaşadığımız bu olay bir soru işareti olarak aklımda kaldı. Beş yıldır sürmek- te olan, sayısı yüzü aşkın dinletilerimizin hiçbirin- de böyle kaba bir baskın ve arama olayıyla karşı- laşmamıştık. Neden Iskenderun'da? Neden, ilg»riç ve zengın tarihıyle, çok kültüriü yapısıyla, doğal gü- zellikleriyle ülkemizin en seçkin kentlerinden biri ol- ması gereken bu beldemizde? Birkaç gün önce, "Radikaröe gördüğüm Iskenderun çıkışlı bir ha- ber bu sorulara yanrt olabilir mi? • • • Söz konusu haberde, "örgüt üyesi olduklan ve birotobüsü kundakladıklan suçlamasıyla tutukla- narak, toplam 32 yıla mahkûm edilen lise öğren- cisi iki genç kıza 'işkence ve coplu tecavüz' da- vasının başladığı" bildiriliyor. Haberin devamında, işkence ve tecavüz suçlamasıyla ilgili olarak biri kadın dört polisin yargılandığı; duruşma sırasında 'bozkurt' işareti yapan bir grubun kızlann yakınla- nna saldırdığı; adliye binası bahçesinde ve çevre- sinde de suçlanan polislerin yakınlanyla 'bozkurt' işareti yapan grubun davacı kızlann yakınlarına saldınlannı sürdürdüğü bilgiieri yer alıyor... • • • Şu anda cezaevinde bulunan liseli iki genç kız... Toplam 32 yıl mahkûmiyet karan... Gizli örgüt üye- liği ve otobüs kundaklama suçlaması... Tutuklu i- ki genç kıza "işkence ve copla tecavüz" suçlama- sryla yargılanan biri kadın dört polis... 'Bozkurt işa- reti' yapan saldırganlar... {"gizli örgüt üyeliği" gibi bir suç konusunun yasalarda yer alması Türki- ye'nin ayıbıdır. Kundaklandığı söylenen otobüste ölü ya da yaralı var mı? İki genç kıza bu suçlama- laria 32 yıl hapis cezası verilmesi nasıl açıklanabi- lir?) Haberdeki bilgiieri ve bu sorulan alt alta ko- yup topladığımızda, Iskenderun'da tanık olduğum görüntü sanıyorum ki bir ölçüde anlaşılabıliyor ve yazının başlığını oluşturan soru haklılık kazanıyor. Evet: Iskenderun'da neler oluyor? 23 Nisan PazarO'armi AYTİİL AYLH AYSEL AKHL Ç1MAR0GLU GÜRMEN Saat:15.00-17.00 Çocuk Bayramında Konuklarımızla soyleşecek, kitaplannı imzalayacaklar. Askeri kimlik kartımı, pasomu ve öğrenci kimliğimi kaybettim. Hükümsûzdür. KENAN ÜNAY
Subscribe Login
Home Subscription Packages Publications Help Contact Türkçe
x
Find from the following publications
Select all
|
Clear all
Find articles published in the following date range
Find articles containing words via the following methods
and and
and and
Clear