Catalog

SAYFA CUMHURİYET 22 NİSAN 2000 CUMARTESİ 8 HABERLERIN DEVAMI TURKİYE Istanbul Edime Kocaelı Çanakkale Izmir Manisa Aydın Denizli Y PB Y PB PB PB PB Y 16 17 18 15 18 17 20 18 Sinop Y 20 Adana Y 22 Samsun Y 21 Mersin Y 23 Trabzon PB 24 Diyarbakır Y 23 Giresun PB 23 Şanlıurfa Y 22 Ankara Y 17 Mardin Y 22 Eskişehir Y 17 Siirt Y 23 Konya Y 15 Hakkâri Y 15 Sıvas Y 15 Van Y 18 Zonguldak Y 15 Antalya Y 21 Kars Y 11 Marmara'nın batısı, Kıyı Ege ve Doğu Ka- radeniz kryılan dışın- da tüm yurt sağanak yer yer gökgurultülu sağanak yağışlı ge- çecek. Hava sıcaklığı degışmeyecek. Ruz- gâr kuzey ve batı yönlertten hafif ara sı- ra orta kuvvette, ya- ğış anında kuvvetlıce esecek. Oslo Helsinki Stockholm Londra Amsterdam Brüksel Paris Bonn Y PB Y Y Y Y Y Y 10 10 11 16 16 16 19 17 DIS MERKEZL Berlin PB 19 Moskova PB 17 PB 32Budapeşte Madrid PB 25 Aşkabat Y 19 Astana PB 19 Viyana PB 22 Taşkent PB 27 Belgrad PB 23 Bakû Y 25 Sofya Roma Y 22 Bişkek Y 24 PB 20 Tiflis Y 20 Atina Y 20 Kahire PB 28 Münih PB 13 Zürih PB 14 Şam Y 24 Taşkent •Tahran Parçalı buluBu Bulutlu t Ç<* bulutlu . Yağmuriu OAAAP Kartı Sulu kar > Gök gûrijftOü • m GUNCELcÜNEYT ARCAYÜREK I Baştarafı 1. Sayfada - verdi. Olağan günlerde manşetlere taşınan olaylar, ge- lişmeler dikkat çekmeyecek köşelerde yayımlan- dı. ' Her şeyi, ama her şeyi bir anda yok eden bu coş- kuyu, bu heyecanı yaratan fırtınanın kaynağı ne- .dir? >< Bilinç attında yatan ulusal guruaın harekete geç- mesi mi? Uluslararası arenalarda, ister spor ister başka alanda olsun, yıllardır özlemi çekilen bir başannın ilk örneği olması mı? Bireylerin toplumsal sıkıntılan unutmasına bir ve- sile mi acaba? Kurduğu faşist rejime toplumsal eleştirilerin önü- nü kesmek, halkın sürekli siyasetle uğraşmasını önlemek için Ispanya'nın faşist lideri Franco'nun icat ettiği ve uyguladığı yöntemler hâlâ konuşulu- yor. Yüz binleri alacak stadyumlaryaparak halkı fut- bola özendirdi. Boğa güreşlerini toplumun vazgeçemeyeceği düzeye getirdi. Rivayet olunur ki, bu yöntemlerin gerekçesini soranlara verdiği yanrt basitti: "Stadyumlarda bağıran çağıran halkın 'boşal- masını' sağlıyor" ve sonuçta bu yoldan "toplumun bûyük ölçüde politika ile ilgilenmesinin önüne ge- çiyordu". ı Franco, sporu siyasete alet etmeyi başardı. 1970'lerde muhalefetin etkisinde kalarak gere- ğinden fazla politize olan toplumun eleştirileriyle karşılaştığı inancını taşıyan -zamanın başbakanı Demirel- Franco sisteminden esinlenen, kuşkusuz demokratik düzenden vazgeçmeyi içermeyen, za- man zaman şöyle bir projeden söz ederdi.. Halkı "meşgul edecek, sürekli siyasetle uğraş- maktan alıkoyacak, rahatlatacak" toplumsal ön- lemler... Düşünülen önlemlerin başında da o tarihlerde içine kapanık futbol dünyamıza özgü küçük çap- taki stadyumlan yüz binleri kucaklayan yaprtlara dönüştürmek geliyordu. Ne çare; Demirel'in düşlediği proje hiçbir zaman gerçekleşmedi. Aradan 30 yıl geçti. Futbol kulüplerimiz büyük aşama gösterdi. Batı klasında futbolculanmız 20-30 yıl önce de vardı. Bir ikisi -Lefter, Şükrü ve Metin gibi ender yetişenler- Italya'da top koşturdu. Batı'da sesimiz bu isimlerde kaldı. Bugün yüz binterce izleyiciyi kapsayan stadyum- lanmız yok. Yok ama, demokratik düzen içinde gelişen Tür- kiye; GS ile futbolun beşiğinde futbolla doğup ge- lişen takımlan eziyor. Yaşamsal sıkıntılarla boğuşan halkın boşalma- sını sağlıyor. TRTyi kutlamalı GS'nin zaferı, faşist bir rejimin özgürlüğe tuzak- lan ya da demokratik evrenimizde aranılan yapay kimi önlemlerle kutlanmıyor. Ne ki; halkın bu zaferi dakika dakika, saniye sa- niye izleyerek özümsemesine olanak sağlanama- dı. Sabah gazetesi maçın şifresiz yayımlanmasını ^ dileyen bir çağn yaptı. Çağnya, ne şifreli yayını yapan CINE5'ten ne de bu hakkı TV'yetanıyan GS'den olumlu biryanıt gel- di. Olasıdır ki, maddi durumu sallantıda olan GS c kulübüyöneticileriyleCINE5, ulusal heyecanadö- nüşen karşılaşmanın sağlayacağı gelirden vazge- çemediler. Galatasaray, 17 Mayıs'ta Kopenhag'da Ingiliz Arsenal ile finali oynayacak. TFTT, Leeds maçından hemen sonra bir duyuru yayımladı. Haklı olarak üzerine basa basa 17 Mayıs'taki "//- nalin TRTekranlanndan 'şifresiz' izleneceğini" bil- dirdi. TRT'nin bu davranışı; özellikle görsel yayın or- ganlannda bulunması gereken ana ilkeyi; topluma hizmet bilincini kanıtlıyor. Onurlu birzafere imzaatan GS'yi kutluyoruz. Bir r kurumu daha: Halka hizmeti maddi çıkarlann üstünde tutarak ön planaalan.. Final maçını milyonlara izletme karannı alan TRT - yöneticilerini de kutlamak gerekiyor. Büyüklüğü 5.2 ^Denizli'de deprem paniği HaberMerkezi- De- nizli'de dün merkez üssü 1 Honaz olan iki ayn dep- rem meydana geldi. 5.2 büyûklüğündeki ilk dep- remin ardından gelen 3.7'lik sarsuıtı bölgede heyecan ve panik yarat- [ tı. Can kaybının olmadı- ğı 15.23'teki depremin ! ardından saat 15.29'da 1 3.7 büyûklüğündeki bir sarsıntının daha gerçek- leştiği belirtildi. Deprem îzmir de dahil olmak üzere Ege Bölgesi'nde hissedildi. Honaz'daki • okullannacilenboşaltıl- [ dığı deprem sonrasında ,' halk, işyerleri ve konut- " ^lanndan çıkarak açık alanlarda toplandı. Ilçe- j nin diğer böîgelerle olan ı iletişim hatlan da kesil- di, bazı yapılarda çatlak- lar oluştu. Yetkililer, ge- rekli önlemlerin alındı- ğını ve hasar belüieme çalışmalanna başlandı- gını belirttiler. Dokuz Eylül Üniver- sitesi Deniz Bilimleri ve Teknolojisi Enstitüsü öğretim üyesi sismolog Prof.Dr.AtiflaUluğ,Ho- naz'ın 'BüyükMenderes Grebenesi' denilen çö- küntü havzasında bulun- duğunu belirterek, sar- sıntının Kuzey Anadolu Fay Hattı'nda süren ha- reİcetlilikten kaynaklan- dığını kaydetti. Uluğ, bu bölgedeki depremlerin en çok 6 - 6.5 büyüklü- ğünde olabileceğini ve ağır hasara yol açmaya- cağını söyledi. MHP de FazfletleştiI Baştarafı 1. Sayfada lanna saygıh, Atatürk milliyetçi- Kğine bağh, başlangıçta betirtilen temel ilkelere dayanan, demokra- tik, laik ve sosyal bir hukuk dev- letknr" ifadelerini içeren 2. mad- desi MHP'nin önerisinde şöyle yerahyor: "TüridyeCumhuriye- ti başlangıçta belirtOen temel Oke- lere dayanan, demokratik, Laik ve sosyal bir hukuk devletidû-." Bu degişiklikle MHP, Cumhuri- yetin niteliİderi arasında olan "Ata- türk milliyetçiliğine bağh, insan haklanna saygüT gibi bazı bölüm- lerin Anayasa'nın başlangıç bölü- münde bulunduğu gerekçesiyle bu maddeden çıkanlmasını önerdı. MHP'nin önerisinde, Eğitim ve Öğretim Hakkı ve Ödevi ile milletvekillerinin yeminini dü- zenleyen 81. maddelerinde yapıl- ması istenen değişikliklerde de Atatürk ve Atatürkçülük vurgula- nnın çıkanlması istendi. Eğitimi düzenleyen 42. mad- denin 3. ve 4. fikralannın mevcut durumu, "Eğitim ve öğretim, Ata- türkilkeleri ve inkılaplan doğrul- tusunda, çağdaş bilim ve eğitim esaslarma göre devletin gözetim ve denetimi altında yapıhr. Bu esaslara aykın eğjtim ve öğretim yerieri açılamaz. Eğitim ve öğretim hürriyeti, Anayasa'ya sadakat borcunu or- tadan kakhramaz" şeklinde iken MHPinin önerisi şöyle: "Anayasa ve çağdaş bilim ve eğitim esaslarma göre yapılacak eğitim ve öğretim, devletin göze- tim ve denetimi altında yapıhr. Ü- köğretim, kız ve erkek bütün va- tandaşlar için zorunludurve dev- let okullarmda parasazdn*.'' MHP'nin bu önerisinde de maddenin mevcut durumunda- kinden "Eğitim ve öğretim Ata- türkilkeleri veinküaplan dogruJ- tusunda..." bölümünün çıkanl- ması istendi. Bu maddedeki MHP önerisinde, diğer madde- lerde olduğu gibi anayasanın baş- langıç bölümü ve devletin nite- liklerinin dahi ammsatılmaması dikkat çekti. Milletvekili yemi- nini düzenleyen 81. maddede de aynı yönde değişiklikler günde- me getirildi. Yemini düzenleyen madde, "Devletin varhğı ve ba- ğunsızbğuu, vatanın ve milletin böhmmez bütünlüğünü. miDetin kayıtsızveşartsız egemenliğini ko- ruyacağuna; hukukun üstünlü- güne, demokratik ve laik Cıun- huriyete ve Atatürk ilke ve inkı- laplanna bağh kalacağıma; top- lumun huzur ve refahı, milh' da- yanışma ve adalet anlayışı içinde herkesin insan haklanndan ve te- mel hürriyetlerinden yararlan- ması üiküsünden ve anayasaya sa- dakattan aynlmayacağuna; bü- yük Tûrk milleti önünde namu- sum ve şerefim üzerine ant içe- rim" ıçeriğini taşırken MHP'nin önerisinde şöyle düzenleniyor "Türk Devleti'nin varfağmı, va- tanuı ve milletin böhınmez bütün- lüğünü ve miSet egemerüiğini ko- ruyacağuna, anayasada belirie- nen Cumhuriyetin niteliklerin- den ve anayasaya sadakattan ay- rümayacağınıa büyük Türk mil- leti önünde namusum ve şerefim üzerine ant içerim." MHP'nin ayıkladığı sözcükler şöyle: "bağnnsızbk-^ hukukun üstünlüğü, milletin kayrtsız şart- SEegementtğL-, demokratikve la- ik cumhuriyet.., Atatürk ilke ve inkılaplanna bağh kalacağuna^, toplumun huzur ve refahı, milli dayanışma ve adalet anlayışı için- de herkesin insan haklanndan ve temel hürriyetlerden yararlan- ması üiküsünden ve~" Partinin, Anayasa'nın 2. mad- desinde belirlenen ve kaldınlma- sını istediği niteliklerin yeminde de yinelenerek vurgulanmasını istememesi dikkat çekti. MHP önerisinde Anayasa'nın 99., 100., 108. maddeleri ve 105. maddenin ikinci nkrasının tama- men kaldınlması istendi. Anaya- sa'nın 99. maddesi, hükümet hak- kında gensoru verilmesini; 100. maddesi, başbakan ve bakanlar hakkında Meclis soruşturması açılmasmı düzenliyor. MHP öne- risinde kaldınlması öngörülen gensoru ve Meclis soruşturmalan TBMM'-nin denetim mekanizma- lan arasında sayılıyor. Öneriye gö- re tamamen kaldınlması istenen 105. maddenin ikinci fikrası şöy- le: "Cumhurbaşkanınınre'senim- zaladığı kararlar ve emirler aleyhi- ne Anayasa Mahkemesi dahil, yar- gı mercilerine başv urulamaz." Bu öneri, cumhurbaşkanının yeniden görüşülmek üzere TBMM'ye gön- derdıği ve ikinci kez önüne gelen yasalann yargıya götürülmesini engellemeye yönelik. MHP, 108. maddenin tamamen kaldınlmasını istemekle de Cum- hurbaşkanlığı'na bağh Devlet Denetleme Kurulu'nun kurulu- şunu, yetki ve sorumluluklannın ortadan kaldınlmasını önerdi. Çocuklar, dayaksız eğitim istiyorANKARA (Cumhuri- yet Bürosu) - Sosyal Hiz- metler ve Çocuk Esirge- me Kurumu ve UNI- CEF'in işbirliği ile dü- zenlenen 1. Ulusal Çocuk Kongresi, "eğitimdenrsat lflnmagpı, araş- tuına ve geliştirmeye yö- nelik eğitinı sisteminin güçlendirOmesim. çocuk mahkemelerinin sayı ve nitehğinin yükseltihnesini, şiddete yönelik yayuılara son verilmesini. yazıh ve görsel basında çocuklar- dan oluşan komiteler ku- ruhnasım, 'Alo şiddet' hatnnın oluşturuhnasını" istedi. Ankara îçkale Otel'de gerçekleştirilen kongre- ye, 80 ili temsil eden 300 çocuk katüdı. İlk kez düzenlenen kongrede sorunlannı ve çözüm önerjlerini tartışan çocuklar, hazırîadıklan sonuç bildirgesini Cum- hurbaşkanı Süleyman De- mirel'e sunacaklar. Kırşehir delegesi Ah- met Cevdet Ceylan tara- findan okunan bildirgede; basında yurt çocuklan, engelli ve suça itilen ço- cuklar hakkında abartılı ve yanlış haberlerin çık- ması, okullarda dayağın eğitim aracı olarak İculla- nılması, kız-erkek ilişki- lerinin toplumun baskı- sıyla hoş karşılanmama- sı, şiddetin yaygınlaşma- sı eleşürildi,: „ -, . • Rapor haarianacak Çocuklann fiziksel güçlerini zorlayacak işler- de çalıştınlmaması iste- nen bildirgede, her ildeki çocuk delegelerin geliş- meleri 3 ayda bir rapor edecekleri belirtildi. Bildirgede, öneriler şöyle sıralandı: - Medya ile işbirliği ya- pılarak, aile ve toplum bi- linçlendirilmeli. - Zararlı madde kulla- nan çocuklar rehabilite edilmeli, piyasada bulu- nan uçucu maddelenn kullanımdau kaldınlarak, yerlerine aynı işlevi gören başka maddelerin kulla- nılması sağlanmalı. - Eğitimdefizikselşid- det ortadan kaldınlmalı ve disiplin cezalan gün- celleştirilmeli. "Ak» şiddet hatti"ku- rulmalı. - Kimsesiz, çalışan, su- ça itilen ve engelli çocuk- lann günlük yaşama uyum sağlaması için ge- rekli çalışmalar yapılma- h. -Şiddeteyönelikyayuı- lara son verihT^eli.,, ; - ^ - - Çocuİc mahkemeleri- nin sayı ve nitehği arttınl- malı. - Yazılı ve görsel basın- da çocuklardan oluşan komiteler kurulmalı. -Yerel yöneticilerin çocuklar konusunda has- sas olmalan sağlanmalı. 65 çocuk İzmir'de buluştu tZMİR (Cumhuriyet Ege Büro- su) - Eğitim görmeleri gereken yaşlarda çalışmak zorunda kalan çocuklann sonınlanna kamuoyu- nun dikkatini çekmek amacıyla başlatılan "Çocuk İşciliğine Karşı Ulusal Yürüyüş rı e katılan 11 ilden 65 çalışan çocuk, izmir'de buluş- tu. Izmir Barosu Çocuk ve Kadın Haklan Komisyonu üyesi avukat- lar da geçen yıl başlattıklan "Süb- yan Koğuşlan Kapaülsın, Çocuk lutukevieri Açılsm" istendi imza kampanyasında toplanan 5 bin im- zayı TBMM'ye gönderecek. Türk-lş, DÎSK ve Hak-lş tara- findan düzenlenen "Çocuktsçfliği- ne Karşı Ulusal Yürüyüş" kapsa- mında kuzey ve güney kollan ol- mak üzere iki grup halinde yurdun çeşitli ülerinden 17 Nisan'da yola çıkan çocuklar 23 Nisan kutlama- lanna katıhnak üzere dün Izmir'e geldi. Türk-lş 3. Bölge Temsilci- liği'ni ziyaret eden çocuklar, daha sonra Cumhuriyet Alanı'ndaki Atatürk Anıtı'na çelenk koydular. Burada bir konuşma yapan Türk- tş 3. Bölge Temsilcisi Mustafa Kundakçu bu hafta 23 Nisan Ulu- sal Egemenlik ve Çocuk Bayra- mı'nın 80. yılının kutlandığını anımsatarak "Bu- yandan dünya üzerindeki zengmUk artarken di- ğer yandan artan sayıdakiçocuğun yaşamını sürdürebflmek için çahş- mak zorunda kahnasını anlamak olanaksızdır" dedi. DlSK Ege Bölge Temsilcisi Musa Çam da, gelişmekte olan ül- kelerde 5-14 yaşlan arasında 250 milyon çocuğun çalışmak zorunda bırakıldıklannı belirtti. Izmir Ba- rosu Çocuk ve Kadın Haklan Ko- misyonu üyesi avukatlar da geçen yıl başlattıİdan "Sübyan Koğuşla- n Kapaülsın, Çocuk Tutukevîeri Açüsın'" istemli imza kampanya- sında toplanan 5 bin imzayı TBMM'ye gönderecek. Cumhuriyet ortâkhğma Server TanüK'den destek tstanbtıl Haber Servisi - Strasbourg tnsan Bilimleri Oniversitesi Türic Etütleri Enstitüsü eski öğretim üyesi, yazanmız Prof. Dr. Server TanflK, Cumhuriyet'e ortak oldu. Cumhuriyet gazetesinin yeniden yapılanma sûrecine yazanmız Server Tanilli de katüdı. Gazetemizi dün ziyaret eden Server Tanilli, Yayın Kurulu Başkam, yazanmız Ühan Selçuk ve Cumhuriyet Vakfi Başkanı Alev Coşkun ile Yazûşleri Müdürü İbrahim Yıldız'ın da bulunduğu törende ortaklık payını, bir zarf içerisinde Alev Coşkun'a verdi. Tanilli yaptıgı kısa konuşmada, adını Atatürk'ün verdiği Cumhuriyet'e ortak olmaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Tanilli, "Türkiye Cumhuriyeti'nin kuruluşundan bugüne dek cumhuriyetin Okelerini, aydmlanmayı ödünsüz savunan Cumhuriyet gazetesine ortak olduğum için çok sevinçüyim. Cumhuriyet, 77 yıkhr sürdürdüğü aydinlanma savaşınıını sürdürecek. Türkiye Cumhuriy eti gibi hep ayakta kalacaknr" dedi. Alev Coşkun da yapüğı konuşmada, "Cumhuriyet gazetesi, Cumhuriyet Vakfi tarafmdan yönetflmektedir. Cumhuriyefin yeniden yapılanma sürecinde önce çahşanları gazeteye ortak oldu. Şimdi de saygm bilim adanu, yazanmız Server Tanillinin gazetemize ortak oünası bizim için çok anlamhdır" dedi. Ilhan Selçuk da bir açıklama yaparak "Yeni Gün Hokting'in kuruluşu gerçekleşmek üzere. Server Tanilli'nin öncülüğünün anlamı Server Tanilli'nin oiağanüstü kişüiği kadar büyüktür. Bu yolda daha kapsamh açıklamalan okurianmıza duyuracağH" dedi. 23 Nisan etkmlikleri başkuh tstanbul Haber Servisi - 23 Ni- san Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı nedeniyle çok sayıda ku- nıluş çocuklara yönelik etkinlik- ler düzenledi. Istanbul Üniversitesi (IÜ) On- koloji Enstitüsü'nde tedavi gören kanserli çocuklar için düzenlenen şenlikte, şiir okuyup şarkı söyle- yen çocuklara hediyeler verildi. IÜ Cerrahpaşa Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıklan Bö- lümü'nde tedavi gören çocuklar için düzenlenen şenliğe, sinema sanatçısı Türkan Şoray da katıldı. Cerrahpaşa Çocuk Sağlığı Vakfi Başkanı Prof. Dr. Ozdemir hter, vakıf olarak çocuklann hayatta kalmalannı sağlamanın yanında. onlara yaşanır bir hayat sağlama- yı da amaçladıklanm belirtti. SHÇEK Bahçelievler ÇocukYu- vası'nda kalan birgrup çocuk, bay- ram dolayısıyla Sosyal Hizmetler tl Müdürü Kahraman Eroğhı'nu ma- kamında ziyaret etti. Üsküdar'daki Batı Koleji öğ- rencileri, Sosyal Hizmetler Çocuk Esirgeme Kurumu (SHÇEK) Ya- kacık Çocukevi'nde kalan kimse- siz çocuklar için bir şenlik düzen- ledi. Şenlikte, müzik eşliğinde dans edip eğlenen çocuklar daha sonra Microsoft tarafmdan dün- yanın en genç sistem mühendisi i- lan edilen Batı Koleji öğrencisi Murat Muradoğhı'ndan bilgisa- yar dersi aldı. Şenliğe katılan ti- yatro ve sinema sanatçılanyla ga- ziler, çocuklarla sohbet ettiler. Istanbul Kadın Kuruluşlan Bir- bği Genel Koordinatörü Prof. Dr. Necla Arat, 23 Nisan Ulusal Ege- menlik ve Çocuk Bayramı nede- niyle bir mesaj yayımladı. Kanlıca Buket Anaokulu öğ- rencilerinin resimlerinden oluşan serginin açılışını 113 yaşındaki Lütfîye Şensöz yaptı. "Yılm bü- yükannesi" seçilen Şensöz, çocuklann ılgi odağı oldu. G U N D E M MUSTAFA BALBAY • Baştarafı 1. Sayfada . .• ••;<,$',/ tıralım: 1- Ecevit'in Hindistan gezisi ve ardından hastalığı, anayasa değişikliğinde hükümetin yaşadıgı olumsuz- lukları unutturdu. Ancak dersleri unutturmadı. Ko- alisyon ortakları, milletvekilleri hangi tutuma karşı hangi davranışı gösterir arayışı içindeler. Milletvekil- leri bugünlerde kime oy vereceklerinden çok, kim a- day olursa oy vermeyeceklerini söylüyorlar. Bu bağ- lamda Mesut Yılmaz ın yalnızlığı devam ediyor. 2- Ecevit'in izlediği politika şöyle özetlenebilir: Adaylar olabildiğince geç açıklansın. Tartışma sü- resi çok kısa olsun. Böylece benim Bahçeli ile üze- rinde uzlaştığım kişilerden biri Köşk'e çıksın. Ecevit'in tartışma süresini daraltma yaklaşımının demokratik bir tutum olduğu söylenemez. 3- DYP ilginç bir işlev üstlendi. Genel Başkan Tan- su Çiller'in Ecevit'le yaptığı görüşmenin 20 dakika- lık "baş başa" bölümünde nelerin konuşulduğunu i- ki lideraçıklamadan öğrenmek olanaksız. Ancak tab- lo Çiller'in Ecevit'i rahatlattığını, Ecevit'in ise Çiller'i rahatlatmadığını gösteriyor. Öngörümüz o ki, Çiller Ecevit'e "Mesut Yılmazhü- kümet için sorun olursa biz destek sağlanz, sizin ka- fanızdaki aday MHP'nin de kabulüyse en geç 4. tur- da cumhurt3aşkanını seçeriz" dedi. Ecevit ise Çiller'e "Ülkenin en önemli sorunlanndan birinde çözüm ça- bası içinde bulunmanızdan mutluluk duydum. Bu önehnizi dikkate alacağım" dedi. Ecevit'in yaklaşımı "çoktan seçmeli" görünüyor! 4- Fazilet Partisi kendi derdine düşmüş durumda. Anlaşılan o ki, FP oylan adaylar arasında bölünecek. Hükümet ortaklan anlaşamaz da herkes kendi ada- yına oy vermeyolunu seçerse, FP yelpazesinden ge- lecek oylar "çilingir" işlevi görebilir. FP'lilerin Fazilet kapatılırsa Azimet kurvlur" yak- laşımı da pek çok yoruma açık. Galiba FP çizgisinde "Hezimet" kuruldu da başka ne kurulabilir, ona ba- kıyorlar. 5- MHP 18 Nisan'da çok oy alan parti oldu. Ancak büyük parti olmadı. Bu partinin bakanlıklarda izledi- ği tutum, genlerindeki işlevinin sürdüğünü gösteriyor. Ancak hükümette Devlet Bahçeli daha farklı birtavır izliyor. Ecevit'in kafasındaki ismin, DSP-MHP omur- gasına aykın düşmeyeceğini söyleyebiliriz. Ecevit'in kafasındaki iki adaya karşılık Bahçeli'nin de iki adayla çıkması, Leeds United-Galatasaray ma- çını anımsatıyor ama, turu kimin geçeceğini şu aşa- mada söylemek zor. Batımızdaki yenilenme 6- Mesut Yılmaz satranç tahtasında poker oyna- maya devam ediyor. lyi bir smaç yaparsa topu ağla- ra gönderebileceğini, böylece rakibesini mars ede- cegini düşünüyor. • . .Yılmaz'ın hekabının tutması çok zor. Ancak şunun da altını çizelim: _ 1990'lann başında ANAP'ı eline geçiren Yılmaz, Özal'ı çılgına çevirmişti! 7- Tıpkı anayasa degişikliği sürecinde olduğu gibi, 10. cumhurbaşkanını seçme sürecinde de demokra- sileri rayına oturmuş ülkelerde görülmeyen tutum ve davranışlarla karşılaşıyoruz. Bunlann rayına oturma- sını kısa süreli beklemek olanaksız. Ancak geleceği- mizi kişilere bağlamaktan kurtulmak gerekiyor. 90'lı yıllarda Romanya'dan Bulgaristan'a, Yunanistan'dan Balkanlar'ın genç ülkelerıne, batımızda pek çok dev- let başkanları görev sürelerini tamamladı, yerine 50 yaş kuşağından siyasetçiler geldi. Bu ülkelerden hiç- birinin ağırtığı salt kişilere göre değişmedi. Ülkelerin dönüm noktalannda elbette kişilerin önemi var. An- cak bir devlet başkanı sonuç olarak ülkesinin ağırtı- ğı kadardır. 8- Istikran kişilerde arayanlara, cumhurbaşkanlığı seçimine umuttan çok korkuyla bakanlara, 10. cum- hurbaşkanını seçme sürecinin devamında yaşanacak en ufak bir olumsuzlukta Türkiye'nin uçurumun ke- nanna gideceğini söyleyenlere hayvanlar âleminden bir sözümüz var: Fil en çok düşmekten korkar! Cüreli kanıt istedi 'MİT'e çalışanlar basından ayıklanacak' • Baştarafı 1. Sayfada ber ve yazılar yayım- landığı, spekülasyona açık yorumlar yapıldığı belirtildi. Içişleri Bakanı Sa- dettin Tantan'ın da bir konuşmasında, "Basm- da da potisle isbirüği içinde suça bulaşmış in- sanlar var" şeklinde beyanda bulunduğu- nun anımsatıldığı açık- lamada, TGC'nin, ba- sın meslek ilkelerine, gazeteciliğin gerektir- diği doğru davramş ku- rallanna uyulması ve basının saygınhğmm korunması için çaba harcadığı vurgulandı. Güreli'nin iddialarla ilgili Içişleri Bakanı Tantan ve MlT Müste- şan Atasagun'a birer mektup gönderdiği be- lirtilen TGC açıklama- smda, Güreli'nin Tan- tan'a gönderdiği mek- tupta, bu tür olaylara karşı yaptınm uygula- yabilmek için somut İcanıtlara ihtiyaç bulun- duğunu ilettiği ve sözü edilen isimler hakkm- daki belge veya kanıtla- n istediği kaydedildi. "Böyle bir iddiada bu- lunduğunuza göre Içiş- leri Bakanı olarak eü- nizde kesin kanıtve bel- ge buhınması gerektiği- nidüşünüyonız" ibare- sinin yer aldığı mektup- ta, Tantan'ın ifadesiyle "Basmı bunlardan te- mizkmek için TGC'nin ehndeki bütün yasal olanaklan ve mesleki baskı gücünü kullana- cagı" bildirildi. Açıklamada, Güreli tarafmdan MTT Müste- şan Şenkal Atasagun'a yazılan mektupta da "Gazetecflik mesleğinin kamuoyunu bilgflendir- me esasına dayah bir meslek olduğunun ve gazetecilerin bir başka mesleğin sahibi obna- malan gerektiğmnı'' al- tınm çizildiği kaydedil- di. Basma yansıyan id- dialar hakkında T- GC 'nin, Müsteşar Ata- sagun'un düşünceleri- ni öğrenmek ihtiyacını duyduğu kaydedilen mektupta, "Böyle bir bilgüenmenin kamu- oyunda mesleğimizin yıpramnasına yol aça- cak geuşmeleri önleme- de yararh olacağt" gö- rüşü iletildi.