Catalog

2 2 NİSAN 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA H i J v U i l U I T J J . / ekonomi(acumhuriyet.com.tr 13 Petrol kaçakçılığı arttı • VVASHINGTON (AA) - EJirleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nin Iı-ak'a uyguladığı yaptınmlann denetlenmesiyle görevli yetkililer, Irak'tan petrol kaçakçılığının arttığını saptadılar. ABD Savunma Bakanlığı Pentagon'dan yapılan açıklamaya göre, bu yıl Irak'tan petrol kaçırdıklanndan şüphe edilen 17 gemi yakalandı. MFden Kuzey Kore'ye nasüıat • SEUL(AA)-Yoksul ülkelerin mali sorunlanna ilişkin çözüm önerileri bütün dünyada eleştirilen Uluslararası Para Fonu. Kuzey Kore'ye de "yardımcı olabileceğini" bildirdi. Güney Kore'de görevli IMF yetkilisi, K.Kore'ye "mali olmayan yardımlarda bulunabileceklerini" söyledi. Kuzey Kore'nin IMF üyesi olmadığı için parasal yardım verilmesinin söz konusu olmadığı bildirildi. Piyasa yapıcıları belirtendi • ANKARA(AA)- Devlet Iç Borçlanma Senetleri Piyasası'nda 'piyasa yapıcısı' olarak faaliyette bulunacak 19 banka Hazıne Müsteşan Selçuk Demiralp tarafından şöyle açıkladı: ABN- Amrobank, Akbank, Altematifbank, Chase Manhattanbank, Citybank, Demirbank, Dışbank, Finansbank, Garanti Bankası, Iktisat Bankası, Kentbank, Koçbank, Körfezbank, Osmanlı Bankası, Türk Ekonomi Bankası, Türkiye !ş Bankası, Ulusalbank, Vakıfbank ve Yapı Kredi Bankası. İş Bankası'nda iştirak satışlan Türkiye İş Bankası, Yönetim Kurulu'nun 17 Ocak'taki karan ile satışına yetki alınan iştirak hisseleri satışlannı sürdürüyor. İş Bankası'ndan borsaya gönderilen açıklamada. Kocatepe Elektrik Dağıtım ve Ticaret AŞ'nin 50 milyar lira ödenmiş sermayesindeki, bankanın 16.5 milyar liralık payının satılacağı bildirildi. Sttahı ver, yardımı al' • ELBASAN(AA)- Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP), Amavutiuk hükümetine, çoğunluğu 1997yılmdakibanker krizi sırasındaki halk ayaklanmasında ordunun mühimmat depolanndan yağmalanan "silahlann halkm elinden toplanması şartıyla" kalkınma yardımı vaat etti. UNDP yetkilisi, Arnavutluk yönetiminin halkm elinden silahlan toplaması halinde, bazı yollan ve santrallan tamir etmeye söz verdiklerini bildirdi. Microsoffıın kâr arüşı • NEWYORK(AA)- Microsoft fırması, yılın ilk 3 aylık döneminde kânnı. hakkında açılan davaya ve bilgisayar satışlanndaki düşüşe karşın yüzde 24 oranmda aıttırdı. Microsoft'un satış hacminin 5.66 milyar dolara ulaştığı ve kânnın 2.39 milyar dolar olduğu açıklandı. Megane VVagon ihracat atağında • İSTANBUL(AA)- Oyak-Renault tarafından üretilen Megane Wagon, otomotiv ihracatının lokomotifi oldu. Oyak- Renault'dan yapılan açıklamada, otomobil ihracatmda yılın ilk üç ayında yüzde 157 ile rekor artış elde edilmesinde en büyük payın, Avrupa'ya satılan 15bin7OOadet Megane VVagon'a ait olduğu vurgulandı. Petrol-İş: Halka arz gelirinin yatınma aktanlması samimiyet göstergesi olacaktır ÜÜBütçeye değfl, TÜPRAŞ'a TUPRAÎ GERÇEĞt -2- • Petrol-Iş'in raporunda, kurumun, özelleştirilmesi halinde sanayide fiyat düzenleyici işlevini yitireceği belirtilerek sanayi sektörü, tanm kesimi, enerji sektörü ve ulaşım sektöründen yararlanan toplumun geniş kesimlerinin fiyat dalgalanmalanndan korunamayacağı uyansı yapıldı. Ekonomi Servisi-TÜPRAŞ'ın satışında, siyasiler ile özelleş- tirmeyi destekleyen kesimlerin "halka ara, kamuoyunu yanılt- ma aracı olarak kullanmalan- na" çalışanlardan yanıt geldi. Petrol-lş Sendikası'nca hazırla- nan raporda, borsaya arzm ger- çek amacının ve yasal gerekçe- sinin, kuruluşlann sermaye ya- pısını güçlendirmek olduğu anımsatılarak, "Kurumun ser- maye yapısını güçlendirmek amaçlansa} dı, elde edilen gelir TÜPRAŞ'ın yannmlannda kul- İSDEMJR'e talip olan sendikanın da icinde bulunduğu oluşumdan degerlendirme ' 1 liraya satış peşkeş sayılmaz' AKEVBODUR İSKENDERUN - Özçelık-Iş Sendikası Iskenderun Şube Başkaru Nlhat Krymacı satış karan alınan ve 30 Haziran'a kadar teklifleri beklenen Ortadoğu'nun en bü- yük entegre demirçelik tesisi ISDEMlR 'în bir liraya özelleştirihnesinin peşkeş olma- yacağmı savundu. Özçelik-lş, Tansu Çffler'in başbakanh- ğı döneminde kapatılma karan alınan Ka- rabük Demirçelik Fabrikası'm işçiler adı- na "birHraya" almıştı. Iskenderun'da Özçelik-tş Sendikası, Ga- zeteciler Cemiyeti. Nakliyeciler Demeği, Haddehaneciler Derneği, Işadamlan Der- nekleri'nin oluşturdugu ISDEMİR Özelleş- tirme Müteşebbis Heyeti'nin sekreteryası- nı da yürüten Nihat Kıymacı, dev işletme- yi "aiön yumurtiayan tavuk" olarak nite- lendirdi. İşçiler adına ihale hissesinin yüz- de 25'ini istediklerini kaydeden Kıymacı, şöyle konuştu: "GSM ihaiesi 2.5 nıiryar do- lara gitti. Çünkü, önü açık, kâr edebüecek, yaünm\apdabilecek birsektör.ÎSDEMÎR'i bir liraya verseniz, peşkeş çekmiş olmazs- nız. Çok farkta sektörler. Ağır sanayi sektö- rü, çok kısa süredeçokfazla kâr beklenme- yen birseklör. Herkesm para yaünmı yapma- yaeağı bir sektör. 1999 zaran50rriryonliranın üzerinde açıklandı. Bu zarar Hazme'den kar- şüandı. Bir defa bu fabrikayı bedava verse- niz, 50 trilyon lira kâr etmiş olacakHna." ÎSDEMİR özelleştirme müteşebbis he- yeti ile ciddi ve resmi olmamasina karşın yabancı fîrmalardan görüşme talebi bu- lunduğunu arumsatan Kıymacı, şu anda ya- bancı ortağa ihtiyaçlan buiunmadığjnı söyledi. lanıhrdLÖzefleştirmeden vaçge- çilerek halka arzın geliri TÜP- RAŞ'aaktanlmair değerlendir- mesi yapıldı. "TUPRAŞ'm ÖzeUestirflme- siııe Hayır! lddialar ve Gerçek- ler" başlıklı raporda, özelleş- tirmenin doğuracağı sonuçla- nn anlatılmasına şöyle devam edildi: Kurumun olanaklan maliyet- lerin düşmesine yol açarken ni- hai ürün fiyatlannı belli düzey- de tutabilmesini sağlamakta. Böylece sanayi sektörü, tanm kesimi, enerji sektörü ve ulaşım sektöründen yararlanan toplu- mun geniş kesimleri, fiyat dal- galanmalanndan korunmuş olu- yor. Aynca, tanm vekarayolu ula- şımı başta olmak üzere gelişti- rilmesi istenen kesimler, des- teklenebiliyor. Özel sektör, ken- di çıkarlannı erteleyip böylesi bir işlevi üstlenmeyecektir. Borsadan elde edilecek hası- latın TÜPRAŞ yatınmlanna ak- tanlmayacak olması, üstelik ku- rumun bu yıl sonunda blok sa- tış yoluyla özelleştirilmesinin planlanması işçilerin hisse se- nedi satın almamalanna yol açarken, Petrol-lş sermayenin ta- bana yayılmayacağını vurgula- yarak şu uyanlan yaptı: îşçiden destek aranıyor İşçiler, hisse senedi alarak kamu işletmelerinin tekellere peşkeş çekilmesine destek ver- miş olacaklardır. Imalat sana- yiinin yüzde 51'inde tekelleş- me var. Sembolik hisse arzlan, bu tekelleşme sürecinde serma- yeyi tabana nasıl yayacaktır? Raporda TELETAŞ ve Kara- bük Demir Çelik'in satışlannın ardından yaşananlar sıralandı: Teletaş'ta hisselerin bir kıs- mının borsaya arzedilmesiyle başlanan özelleştirme sonrasın- da; sendikal örgütlülük ortadan kalktı, iş güvencesi yitirildi, iş- çilerin üçte ikisi işten atıldı. KARDEMlR'de yaklaşık 6 bin civanndaki işçinin payı başlan- gıçta yüzde 49.2 oranındaydı. Kasım 1999 tarihli sermaye art- tınmı sonucunda işçilerin payı yüzde 32.8'e düşürüldü. Doğan Grubu abone kayıtlanna bir süre önce başlanan Digital Türk ortaklığından çekildi Dijital TV'de tekelleşmeye doğru Ekonomi Servisi - Doğan Grubu ile Turkcell'in de sa- hibi olan Çukurova Gru- bu'nun dijital TV ortaklığı sona ererken bu pazarda da tekelleşme rüzgârlan esme- aktivHeleriniÇukurova lurk- cell Grubu'na ait şirkete ak- tararak ayrıldık. Gerekçeler konusunda heniiz bir şey sov- lemekdoğru ounaz" diye ko- nuştu. Türkiye'ye ilk kez dijital te- levizyon yayıncılığı getire- cekleri yönünde aylardır du- yurular yapan iki grubun oluş- turduğu Digital Yayın Platfor- mu DigiTurk'teki müşterek aktivitelerin Çukurova Gru- bu'na aktanldı- ğı bildirildi. Pilotyayınla- n nisan ayından bu yana süren, toplam 74 ka- nalı gösteren di- jital TV için abone kayıtlan başlarken Çu- kurova Gru- bu'nun bu pa- zarda tekel ol- ması endişe ya- ratıyor. Eylül ayında resmi olarak devreye girecek olan dijital TV'nin çalış- malannı yürü- ten DigiTurk'ün Genel Mü- dürü Ertan Özerdem, bu or- taklıktan Doğan Grubu'nun çekildiğini doğnılayarak, gru- bun şu güne kadar resmi bir açıklama yapmadığmı kay- detti. Özerdem. "Aynlrç*ııruzı res- mi olarak tescillemedik. An- cak müşterek olan şirketin 1 ilot yayınlan nisan ayından bu yana süren, toplam 74 kanalı gösteren dijital TV için abone kayıtlan başlarken Çukurova Grubu 'nun bu pazarda tekel olması endişe yamtıyor. bu'nun dijital TV alanmda bağımsız çalışma şeklinde bir girişiminin bulunmadığı- nı söyledi. Dijital TV aboneliklerinin başladığını kaydeden Ertan Özerdem, "Pikrtyayınlarsü- riiyor. Bu sis- — — — — temde büyük birinteraktrvi- te var. Hem bil- gisayar hemde televziyon gibi gösterecek sis- tem eylül ayın- da devreye gjri- yor. DigiTörk aslında yayuıa başladı. Sade- cebaşlangjçta- rihi olarak ey- lül ayı diyoruz. Toplam 74 ka- nal var." diye konuştu. DigiTurk'ün yaymlannın kapsamı Tûr- kiye dışında, Fransa, Alman- ya, Türki cumhuriyetlere ve Arap ülkelerine kadar uzanı- yor. Eutelsat W3 uydusu ara- cılığıyla yayın yapan Digi- Turk, pilot yayınlannda 74 yerli ve yabancı Ty film, mü- zik ve radyo kanallannı diji- tal yayın teknolojisiyle izle- nime sunuyor. Suyunözeieştirilmesiıte karşı halkuı verdiğj mücadete,tüm dümma örnek olacakbiçimdebttşarryaulaştı. Bolhya 'daözelleştimıe 'suya düştü' BoUvyaida suyun özeUeştirilnıesine karşı halkm verdiği mücadeJe, tüm dünyaya örnek olacak biçimde başanya ulaşö. Ulkenin Cochabamba kentinden yayılan isyan dalgasu 3 ayhk sokağa çıkma yasağı ve gösteriler sırasmda 6 tdepnjn ötmeane karşın engeüenemedi. Hüküroet su aianındaki özdleştirmeden ve yasal düzenleraelerden va^eçtiğbıi açıkladı. Dünva Bankası'nın direktifleriyle hfikümetbı Ingiltere fideriiğindeki bir konsorsiyuma sattığı su hizmeti fh'adannın 2 kaü bulan oraniarda artması soaucunda geçen yıkn son ayında başlayan olaylar, hükiinıetin kontratı iptal ettiğini açıklamasıyla son bukJu. Gelir elde etme derdindeki hükümetin ulusal hava yoUanndan elektriğe kadar her alanda kamu girişimlerini satma operasyonu, su ^eileştirOnıesine yönelik yoğun tepkiyle 'suya döşmüş' oldu. MUTABAKATA tLKtMZA DEMtREL'DEN Enflasyon sözleşmesi ANKARA (Cumhuriyet Bürosu) - Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) ile Türkiye Ihracatçılar Meclisi (TİM) tarafından başlatılan "Türkiye Enflasyonu Yeniyor" kampanyası kapsamında oluşturulan "Enflasyonla Mücadele İçin Toplumsal Mutabakat Belgesi" imzaya açıldı. Gumhurbaşkanlığı Köşkü'nde düzenlenen toplantıda belgeye ilk imzayı Cumhurbaşkanı Sülev man Demirel koydu. Cumhurbaşkanı Demirel törende yaptığı konuşmada, halkın en büyük derdınin geçim sıkıntısı olduğunu belirterek ülkeyi yönetecek kadrolann bu sorunu çözmesi gerektiğini ifade etti.Cumhurbaşkanı Demirel, büyüyen devletin giderlerinin karşılanmasında vergi gibi sağlam kaynaklara gereksinim olduğunu, yeterince vergi toplanamadığı durumlarda devletin borçlanma yoluna gittiğini ve kartopu gibi büyüyen bir faiz yükü ortaya çıktığını, vergi gelirinin faizi karşılayamaz hale geldiğini anlattı. Devlet Bakanı Recep Önal, enflasyonla mücadele sürecine zarar verecek her türlü tutumdan kaçmmanın tüm toplum kesimleri için zorunluluk olduğunu söyledi. TOBB Başkanı Fuat Miras da, yüksek enflasyonun durgunluk, işyerlerinin kapanması, işsizliğin artması, faizlerin yükselmesi gibi sonuçlar doğurduğunu anlattı. 'Babamın maaşı artmıyor' TlM Başkanı Okan Oguz ise Türkiye'nin enflasyonu yenmek zorunda olduğunu belirtti. Toplantıda çocuklar adına konuşan çocuk yıldız Selim Can da okul giderlerinin sürekli artmasına karşın babasının maaşının artmadığını söylerken, salonda bulunan devlet büyüklerine "Bize enflasyonsuz bir Türkiye bırakuı" çağnsında bulundu. UL USLAH4RASIALTINOLUKZEYTİNCÎLÎKFUARI Ureticiyi koruma sözü ALTBVOLUK(AA)- Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tannkulu, üreticinin korunması amacıyla gereken her türlü önlemi alacaklannı söyledi. Sanayi ve Ticaret Bakanlığı ile Altınoluk Belediyesi'nce ortaklaşa düzenlenen "1. Uluslararası Altinoluk Antandros Zeytincilik Fuan", Bahkesir'in Edremit ilçesine bağlı Altınoluk beldesinde başladı. Fuar kapsamında düzenlenen sempozyumun açılış töreninde konuşan Bakan Ahmet Kenan Tannkulu, ülke ekonomisine katkı sağlayan herkesin çıkarlannın korunması gerektiğine işaret etti. Iç pazardaki tüketim azlığı, dış pazardaki ihracat yetersizliği yüzünden zeytin üreticisinin son yıllarda oldukça mağdur edildiğine dikkati çeken Sanayi ve Ticaret Bakanı Ahmet Kenan Tannkulu, "Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonra da üreticinin korunması amacıyla gereken her türlü tedbiri alacağız" diye konuştu. CHP Genel Başkan Yardımcısı Cevdet SeKi de, son yıllarda zeytin alanlannın, sanayi ve yerleşim amaçlı kullanılarak katledildiğini, yanlış politikalar nedeniyle zeytin üretiminden vazgeçme noktasına gelindiğini savundu. 'Tanıtım şart' Balıkesir Valisi Alaaddin Yüksel de, kentin, zeytin, peynir, süt ve kırmızı et üretiminde Türkiye'de ilk üç il arasında bulunduğunu ifade ederek, dostluk ve banşın simgesi olan zeytin ve üreticisinin korunmasını istedi. Fuann yapıldığı kent olan Altınoluk Belediye Başkanı İsmail Aynur da, zeytinin gerek iç, gerekse dış pazardaki tanıtımının daha iyi yapılması amacıyla organizasyonu düzenledikierini kaydetti. tŞÇİNİN EVRENİNDEN ŞÜKRAN SONER Fındıkla Galatasaray "Kolestrole, tansiyona.. iyi gelir. Ayriyetten aga- nigi, naganigi.." Thraç edemediğimiz fındık stoklannın eritilme- sinde ne kadar işe yaradı bilemiyorum. Ama rek- lam tuttu. Bilinç altımıza kazındı. Her derde deva fındığımızla övûnüyor, daha bir keyifle, umutla avuç- luyoruz. Bbette Galatasaray'ın yaşamımızda şu günler- deki önemi, her derde deva işlevi ile fındığı aynı ke- feye koyacak halimiz yok. Galatasaray'ın yanında fındık devede kulak kalıyor. Sadece her derde de- va, övünç kaynağımız olma ortak özellikleri çağ- nştırdı da. UEFA'nın haksız karanndan sonra özellikle, Ga- latasaray'ın başansı herkesi daha çok sevindirdi. Kazanma uğruna her yolu deneyen Leeds'in, çir- kin siyasete araç olan UEFA'nın oyunları, impara- torluktan adaya sıkışmak zorunda kalan Ingilizle- rin üstün ırk kompleksleri ile haksız, abartılı çıkış- lan, bizi aşağılamaları, suçlamaları, hele de Ingiliz medyasının saldınlan ters tepti. Dün borsa haberlerinde Leeds'in hisse senetle- rinin düştüğü haberleri veriliyordu. Ingiliz kamu- oyunda medyanın, Leeds'in, siyasetçilerin bir işe de yaramayan çirkinliklerine yönelik eleştiriler ar- tıyordu. Zaten stadı dolduran sağduyu sahibi spor- severler, daha iyi futbol oynayan Galatasaray'ı al- kışladılar. Ingiltere'de şimdi ciddi ciddi özeleştiri ya- panlar, holiganizmi masaya yatıranlar var. Ya bizde? Doğrusu Galatasaray maçı kazanma- saydı.. başannın olumlu hoşgörüsü yaşanmasay- dı... belki de bugünkü yazımda bundan sonra yer alacak cümleleri bu kadar açık yazamayacaktım.. Türkiye'nin dünyadaki konumunu değerlendirir- ken kimi dayatmalar için hep, "Biz zengin Kuzey ülkelerinin birikimine sahip değiliz. Ama bir Bre- zilya, Peru, Meksika, Güney Amerika, Afrika ülke- side değiliz" dedigimi anımsıyorum. Ekonomik, özel- likle sosyal, toplumsal, siyasal birikimlerimizin ki- mi dayatmalar için engel oluşturduğuna inanıyor- dum. Son birkaç günün medyasının Galatasaray'a ilişkin çılgınlığına, bizi yönlendirmesine, üzerinde ya- pılan ucuz siyasete baktığımda, ürküntü ile futbol- la aldatılan, takımlannın başarıları ile uzun yıllar kandınlan dünyanın en yoksul ülkelerine ne kadar da benzetilmekte olduğumuzu gözlemledim. Fındıkla "aganigi, naganigi" gücü ne kadar elde edilebilirse, Ingiltere'yi yenmek, şampiyon olmak- la o kadar gelişmiş, Avrupalı olunacağını elbette her- kes biliyor. Yine de medyamız, siyasilerimiz en ucu- zundan yakalanmış bir şov fırsatı için hiçbir aynn- tıyı kaçırmıyoriar. En ilkel güdülerimiz, takıntılanmı- zı kullanarak bizimle sonuna kadar oynuyorlar. Maç kazanılmadan, sporculara kazanma zorun- luluğu gibi bir ağır sorumluluğu da yükleyerek ön- ceden Taksim'de, Kızılay'da kutlama randevulan mı daha dikkat çekiciydi; yoksa, yaptıklan ve yapma- dıklan ile seyircinin alınmaması karannın birinci de- receden sonjmlusu medya ve siyasetçilerin utan- maz şovu, maça uçak seferleri ile artistik, kahra- manlık gösterileri mi? Osmanh'nın Avrupa'da ayak seslerini duyanlar, elbette en sapkınlardı. Elbette rüzgânn peşine takılma olarak da kabul edilebilecek bu çılgın havanın çok anlamlı, önem- li sonuçları da var. Galatasaray'ın hepimizi çok mutlu eden, çılgın bir gösteriye, mutluluğa, şova dönüşen başansı, pek çok alanda pek çok işe ya- radı. Her şeyden önemlisi, toplumda iyi gitmeyen bü- tün işlere yönelik öfke, umutsuzluk boşaltıldı. Gün- lerdir Galatasaray'a odaklanan gelişmelerle her şey unutuldu. Hükümet, siyasi partiler cumhurtDaşkanı çıkma- zında önemli bir zaman dilimi kazandılar. Meyda- nın, toplumun dikkati, baskısı üzerierinde olma- dan kendilerine yeni manevra alanlan açtılar. Nükleer santral ihalesinin ayyuka çıkmış uygun- suzlukları, yapılması üzerindeki tartışmalan, yeri- nin deprem ve turizm bölgesi olması, pahalılığı tar- tışmaları gündemden düştü. "Ihalenin gecikmesi ile, önceden bütün aday gruplaria sıkı fıkı kihi çı- kar ilişkilerinin kurulmasından kaynaklanan kaygı- lar, kaybedeceklerin kirli çamaşırian ortaya çıkar- malan olasılıklan arasındaki ilişki" unutuldu. Dün işverenlerin zorlaması ile Bakanlar Kuru- lu'na gelmeseydi, SSK primleri ile ilgili yaşamsal sorunu duymayacaktık bile. Işçi cephesi öylesine meydanı terk etti ki, kimse yaklaşan 1 Mayıs üze- rinde düşünmüyor. Kimse Türk-lş'in 1 Mayıs'tan ka- çıp birkaç gün önce, hangi anlamda, bir komik yö- neticiler yürüyüşü düzenlediğini sorgulamıyor. Varsa yoksa Galatasaray Cim Bom Bom, Gala- tasaray şampiyon... sukransonerC" yahoo.com Türk isadamları kolları sıvadı adres: Yunanistan BANUSALMAN ATİNA-Atina'dabaş- layan Türk-Yûnan Dost- luk ve lşbiriiği FuarT, işadamlannın ortak ya- tınm arayışlanna sahne oluyor. Fuara katılan Türk firmalan, Yunanis- tan'da yatırım yapmak için kollan sıvarken Koç, Enka, Eczacıbaşı ve Ya- şar Holding'in de bulun- duğu özel sektör devle- ri temaslarda bulunma- ya başladı. Türkiye ile Yunanis- tan arasında deprem son- rası meydana gelen ya- kınlaşmaya paralel ola- rak Türk işadamlan da Yunanistan'a ihracat ve ortak yatınmlar için ha- rekete geçti. Edinilen bil- giye göre son aylarda ls- tanbullu, Ankaralı ve lz- mirli işadamlannın yanı sıra sınıra yakın bölge- lerin sanayici ve tüccar- lan sık sık Yunanistan'a gelerek ortak yatınm ve ticaret imkânlannı araş- tırmaya başladılar. Bu arada Atina Tica- ret ve Sanayi Odası yet- kilileri, fuar nedeniyle ülkelerinde bulunan Türk işadamlanna inşaat, tu- rizm alanlarında daha yakın işbirliği çağnsın- da bulundular. Yunanlı işadamlan, Türk müteahhitleri ile öncelikle Güneydoğu Avrupa, daha sonra da Uzakdoğu'da ortak ya- tınm istediklerini, 2006'da Yunanistan'da yapılacak olimpiyat oyunlan için gerekli ba- zı tesislerin yapımını da Türk müteahhitlerinin üstlenebileceğini söyle- diler. Yunan tarafi deniz ticareti alanında da Tür- kiye ile işbirliği önerdi.