Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
2 2 NİSAN 2000 CUMARTESİ CUMHURİYET SAYFA
HABERLER
HADff'tenaşı
kampanyasına
destek
• HaberMerkezi-5
yıldan bu yana
uygulanan, ancak Doğu
ve Güneydoğu Anadolu
bölgelennde bır türlü
amacına ulaşamayan
'Ulusal Aşı Günleri'
kampanyasına, sağlık
müdürlüğünün isteği
üzenne HADEP'li
Diyarbakır Büyükşehir
Belediye Başkanı
Feridun Çelık destek
verdi. Çocuk felci
aşısının çocuklann
geleceği açısından çok
önemlı olduğunu
belirten Çelik, yaptığı
açıklamada tüm halkı
küçük çocuklanna aşı
yaptırmaya çağırdı.
Çelik, yurttaşlardan,
çocuk felci aşısını
yapmak için zor şartlar
altında evlerine kadar
gelen sağlık personeline
yardımcı olmalannı
istedi.
OsmanÖcalan
hakkmda tfava
• DİYARBAKIR
(Cumhuriyet) -
Dıyarbakır DGM
Başsavcıhğı'nca PKK
lideri Abdullah
öcalan'ın kardeşi
Osman öcalan hakkında
dava açıldı. "Hüseyin-
Ferhat" kod adh Osman
Öcalan hakkında
hazırlanan ıddıanamede,
Öcalan'ın "PKKMerkez
Komiie üyesi olmasj -
nedenıyle örgütün
siyasetinin ve
stratejisinin
belirlenmesıne
katkılanndan dolayı
mevcut
uygulamalanndan direkt
sorumlu olduğu" ifade
edildi. Osman Öcalan'ın
Abdullah Öcalan'ın
ıdam karannın ardından
"bölge halkını devlete
karşı kitlesel eylemlere
teşvik ettiği" ileri
sûrülen iddianamede,
TCY'nin 125. maddesi
gereğince idamla
cezalandınlması istendi.
Snras davası
yine ertetencf
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
Sıvas'ta Madımak
Oteli'nin yakılması ve
37 kişinin ölümüyle
ilgili olarak görülen
davada, sanık avukatı
Hüseyin Ayan,
Pişmanhk Yasası'ndan
yararlanarak itirafçı
olmak isteyen sanık
başvurulannı,
"oyalamaya yönelik"
girişim olarak
değerlendirdi. Ankara 1
No'lu DGM'de görûlen
davanın dünkü
oturumunda mahkeme
başkanı Mehmet
Orhan Karadeniz,
savcının istemi
doğrultusunda, Içişleri
Bakanlığı'na geçen celse
müzekkere yazıldığı için
yanıtın beklenmesine,
gıyabi tutuklu ve tutuklu
sanıklann tutukluluk
halinin devamına karar
verildiğini açıklayarak
duruşmayı erteledi.
FPdekongre
yanşı
• ANKARA
(Cumhuriyet Bürosu) -
FP'de 14 Mayıs'ta
yapılacak kongreye
yönelik yanş sertleşirken,
parti örgütlennı
dolaşarak ve delegelere
mektup göndererek
çalışmalanna hız veren
muhaliflerin genel
başkan adayı Abdullah
GüTün adaylıktan
çekihnesi yönündeki
baskılann gıderek
yoğımlaşacağı belirtildi.
ANAP liderinin başvuruların son gününde aday gösterilmesi bekleniyor
Hükümette Ydmaz gercdnliğiANKARA (Cumhuriyet Bürosu) -
Hükümet ortaklannın bugünkü zirve-
sinde liderler "kafalanndaki isimleri"
aktanp uzlaşma arayacak. ANAP Genel
Başkanı Mesut Yıhnaz'ın, adaylık baş-
vunılannın son gününde cumhurbaş-
kanlığına aday gösterilmesi beklenır-
ken hükümet ortaklan DSP ve MHP'de
buna karşı taktik arayışlan hızlandı. Li-
derler bir isim üzerinde uzlaşsalar bile,
ANAP'h milletvekillerinin son dakika-
da Yılmaz'ı aday göstermeye hazırlan-
dığı bıldirildi. ANAP Genel Başkan
Yardımcısı Bülent Akarcah ıse, Yıl-
maz'ın hükümet ortaklan ıle görüşme-
den hareket etmeyeceğini tahmin ettiği-
ni söyledi. Bazı DSP milletvekilleri,
"Eğer Ydmaz aday gösterilirse biz de
hemen partimizden aday çıkannz. Er-
tuğrul Kumcuoğlu'nu aday gösteririz"
dedi. TBMM Başkanı Yıkhnm Akbu-
ANAP'tan sasırtan isim
hıt da cumhurbaşkanlığına aday olabi-
leceğini açıkladı.
Başbakan Bülent Ecevit'in, "kafasm-
daki isiın''leri ortaklanyla bile paylaş-
mayıp hükümet ortaklan zirvesüıi top-
lamakta acele etmemesı çeşıtli spekü-
lasyonlara neden oldu. Ecevit ile Baş-
bakan Yardımcısı Devlet Bahçeti'nin bır
isim üzerinde uzlaştığı, bu uzlaşmayı
son dakikada ANAP'a dayatma planı
yaptıklan için zirvenin toplanmadığı
öne sürüldü. Spekülasyonlar sürerken
Başbakan Ecevit hükümet ortağı partı-
lerin liderlerini bugün toplantıya çağır-
dı. Zirvenin geciktirilmesı, hükümetin
özellikle ANAP kanadında rahatsızlık
yarattı. ANAP lideri Yıhnaz, adaylığı
konusunda şimdiye kadar açıklama
yapmaktan kaçınırken, partili kurmay-
lanna da "konuşmama" talimatı verdi.
ANAP Genel Başkan Yardımcısı Bü-
lent Akarcah, aday belirleme konusu-
nun "sürüncemede'' bırakılması konu-
sunda yorum yapmaktan kaçındı. Akar-
calı, sıyasette kararlann "tarnşılarak,
damşüarak" alınması gerektiğine ışaret
ettı. ANAP kulislennde, adaylık başvu-
rusunun son günü olan 25 Nisan Salı
günü, bazı milletvekilleri tarafindan a-
day gösterileceği söylentisi yayılırken
Akarcah, Yılmaz'ın, hükümet ortakla-
n ile görüşmeden bir karar vereceğini
sanmadığını aktardı.
'Son gece çok önemlT
DSP'nın TBMM Grup Başkanvekili
Emrehan Habcı da, Konya'da gazeteci-
lerin sorulan üzerine, cumhurbaşkanlı-
ğı adaylığında isimlerin belırlenmesı
için 25 Nisan gününün beklenmesi ge-
rektiğini bildirdi. Halıcı, şunlan söyle-
di: "Isimle Ugüi henüz bir netMk yok.
Cumhurbaşkanhğı seçimi ciddi bir ko-
nudur. Önceükle herkeste, Meclis için-
dençıksınve5partûıinıızlaşabileceğibir
isim oisun beklentisi var. Eğer bu ofanaz
ise 3 partinin uzlaşabileceği Meciis için-
den bir aday, bu da olmadıgı takdirde
milletimizin kabul edeceği ve yine uzfct-
şıyla tayin edilecek dışandan bir aday da
gündeme getebilir. Yöntem konusunda
bir mutabakat sağlandı, ama isimler gö-
rüşülmedi. Bu konuda son gün, en
önemli gündür. Yani ayın 25'ini bekle-
mekgerekecek."
Yılmaz'ın, adaylık başvurusunun son
günü partili milletvekillennce aday gös-
terilebıleceğı söylentisi üzenne de bazı
DSP mdletvekıllen, "Songeceçokönem-
IL Eğer Yıunaz aday gösterttirse, biz de,
gerekirse Başbakan'la bile görüşmeden
kendi adayınuzı çıkannz, Ertuğrul Kıım-
cuoğiu'nu aday gösteririz" dediler.
İkinciaday
Agâh Oktay Güner
ANKARA (Cumhu-
riyet Bürosu) - ANAP,
Genel Başkanı Mesut
Yılmaz'ın cumhurbaş-
kanlığı adaylığını tartı-
şırken partıden sürpriz
bir aday çıktı. ANAP
Balıkesir Milletvekıli
Agâh Oktay Güner, dün
bir basın toplantısı dü-
zenleyerek cumhurbaş-
kanlığına aday olduğu-
nu ilan etti. Adaylık di-
lekçesini TBMM Baş-
kanlığı'na ıleten Güner,
"şaibesiz, dürüst" bır
isim olarak cumhurbaş-
kanlığına talip olduğu-
nu belirtirken, liderlerin
inisıyatıfiyle aday belir-
lenmesinin anayasanın
"tarafsızük" ilkesine
aykın olduğunu söyle-
di.
Güner, adaylık kara-
nnı "özgür iradesiyle,
tek başına" aldjiğını bc-
, lirtirken partisinjn aday
belirleme sürecindeki
tavnnı da "ANAP bep
yerinde sayıyor.. bir, iki,
üç, dörtten başka bir şey
olmadığı için adayhğum
koyuyorum" diye eleş-
tirdi. Meclis dışı adayla-
nn gündeme getınldiğı-
ne ışaret eden Güner,
Yılmaz'ın aday olması
durumunda da çekilme-
yi düşünmediğini ifade
etti.
"Tûrktslaınsentezr
tezinin önde gelen savu-
nuculanndan da olan
Güner, "sitemir bir dil-
le adayhk gerekçelerini
aktardı. Aday olurken,
"kimseden kazet ahna-
dığını ve özgür iradesiy-
le'* karar verdığını belir-
ten Güner, milletvekil-
lerinin kaderinin liderin
iki dudağının arasında
olduğuna da işaret ede-
rek, adaylık karannda
bu unsurun da önemli
bir etken olduğunu ifa-
de etti.
Somuncuoğhı:
Aday olmayacağım
Devlet Bakanı Sadi
Somuncuoğhı, Kavsen
Valiliği'ni ziyareJfUÎras"
sında gazetecilerin so-
rulannı yanıtlarken,
kendisının aday olup ol-
mayacağına ilişkin bir
soruya "Cumhurbaş-
kanı adaylığını düşün-
müyorum" yanıtını
verdi.
ÇİZMEDEN YUKARI MUSAKART
Liderlerin cumhurbaşkanı adayı olacak isimleri 'sır gibi' saklamalan tepki çekti
CHP: Oldubittiye getirmek istiyorlar
Demirel: Türkiye'ye
seve seve hizmet ettik
ANKARA (CumhuriyetBürosu)-Cumhurbaşka-
nı Sükyman Demirel, Türkiye'ye seve seve hizmet
ettiklenni belirterek "Türkiyebizdenbirşey istediy-
seonu her zaman yerine getirdik'" dedi..
Demirel, "Türidye Enflasyonu Yeniyor" kampan-
yasını, "mutabakat zapa"nı imzalayarak başlattı.
ımza töreni sonunda TOBB Başkanı Fuat Miras,
Demirel'e şükran plaketı sundu. Türkıye Ihracatçı-
lar Meclisi Başkanı Okan Oğuz da Cumhurbaşka-
nı'na plaket verirken, 2 yıl önce kendisini ziyarete
geldiklerindeherbiri 1 mih/ardolantemsileden26
adet nazar boncuğu armağan ettiklenni anımsattı.
50 yıl içinde pek çok inişli çıkışlı, Türk demokrasi-
sinin tüm evrelerini yaşadıklannı anlatan Demirel,
"Ama Allah'a şüküıier olsun Id, nihayet nülletimi-
zin her kişisini ve her köşesini kucaklayabUdiysek
bunda hizmet gayTedmizin ve hizmet aıila>tşımızın
büyük rolü ounuştur. Ülke bizden ne istediy se bu za-
mana kadar hep verdft" dedi.
ANKARA (Cumhuriyet Büro-
su) - CHP Genel Başkan Yardım-
cısı Cevdet Servi, cumhurbaşkan-
lığı seçımı ıçın aday gösterme sü-
resinin dohnasına 4 gün kaldığına
dikkat çekerken, hükümet ortağı
parti liderlerinin 65 milyonun
cumhurbaşkanı olacak kişiyi "ol-
dubirti" ile belirlemeye çahştıkla-
nm savundu. CHP Genel Sekreter
Yardımcısı Bekir Yurdagül de,
başta Başbakan Bülent Ecevit ol-
mak üzere, hükümet ortağı parti li-
derlerinin "tepkilere firsat verme-
mek" amacıyla cumhurbaşkanlı-
ğına aday gösterilecek isimleri son
güne bırakma çabası içinde olduk-
lannı belirterek, "Bu son derece
tehliketi bir stratejidir'' dedi.
4 aydu-, ülke gündemindeki pek
çok önemli sorun göz ardı edile-
rek tartışılan cumhurbaşkanlığı
seçimi konusunda gen sayım aşa-
masuıa girilirken, Başbakan Ece-
vit ve diğer hükümet ortağı parti
liderlerinin aday gösterilecek
isimler konusunda takındıklan ta-
vır tepkiye yol açtı. Cevdet Selvi,
cumhurbaşkanlığı seçimi konu-
sunda baştan beri yapılan hatala-
nn hükümetin bu konuda daha
ciddi davranmasını gerektirdiğini,
ancak bu hatalara her gün bir ye-
nisinin eklendiğini söyledi. 65
milyonun cumhurbaşkanı olacak
kişinin kamuoyundan sır gibi sak-
lanmasının son derece üzücü oldu-
ğunu belirten Selvı, "Ulke açısın-
dan sağhkh bir alrvapı ohışturmak
durumunda oianlann bunu sakla-
ması ciddi bir yanhsür" dedi. Sel-
vi, hükümet ortağı parti liderleri-
nin "kendi istedüderi kjşryi" cum-
hurbaşkanı yapmak amacıyla se-
çimi ''oldubittiye'' getirmeye ça-
lıştıklannı belirtti.
Bekir Yurdagül de, liderlerin
doğabılecek tepkilere firsat ver-
memek için son dakikayı bekle-
diklerine dikkat çekerek, "Bunun
sooucunda tesadüfi bir aday sep-
lebilir.BugidişattehHketidir diye
konuştu. Cumhurbaşkanı adayı
olabilecek isimlerin bılmeceye dö-
nüştüriildüğünü kaydeden Yurda-
gül, liderlerin bir an önce kafala-
nndan geçen isimleri kamuoyu ile
paylaşmalan gerektiğını vurgula-
dı. Yurdagül, şu görüşlen aktardı:
"Aynen beş arn beş konusunda
olduğu gibi, fiderier yine milletve-
kilfcrine emrivaki yapmaya hazn--
lanryorlar. Bu tehKketi bir strateji-
dir. 7 yıl cumhurbaşkanıolacak Id-
şi için, böyle son dakikaya sıkışün-
larak, tartjşmadan, seceneksiz bı-
ralalarak secime gkülmesi, halkm
"Benım cumhurbaşkanım" diye-
meyeceği bir kişinin seçümesine y-
ol açabilir. Başta Sayuı Ecevit ol-
mak üzere, liderierin bugün, yarm
bir açıklama yapmalanm ve şüp-
heleri gidermelerini bekUyoruz.
Daha fazla zaman yitirümemesi
gerekir.'' , . ,
IRMIKIAYDEV ENGtN aengin(a doruk.net tr.
Vazgeçtim. Gazetede ne kadar yazıp
çizen varsa hepsi, önceki gece oyna-
nan Galatasaray - Leeds United maçı
münasebetıyle ayyuka çıkan münase-
betsizlikler üstüne yazıyorlar. Fırtbol to-
puyla karpuzu ayırdedemeyecek Şük-
ran Soner bile sonradan caymazsa bu
konuda yazacak.
Benim de öyle niyetlerim vardı ama
vazgeçtim.
Ne bu böyle? Günlerdir yediğimiz iç-
tiğimiz Galatasaray oldu. Günlerdir In-
giltere'ye ılan edılmemiş bir savaş aç-
mış durumdayız. Ayrıca UEFA yönün-
de bir ikinci cephe de açıldı.
Yani bana gına geldi.
Sonuç olarak gencecik delikanlılar,
çocukluklarında keyifle "top oynarken'
şimdi birer gladyatör oldular, arenaya
çıkıyorlar ve bu gencecik delikanlılar-
dan her şeyin; şiddetin. artistik hünerin,
atletik yeteneklerin, golün, gol kurtar-
manın, pres yapmanın, hasılı birfutbol
arenasında yapılabilecek, gözlenebile-
cek olan her şeyin "daha fazlası "nı yap-
maları isteniyor. "Daha fazla'nm ne öl-
Vazgeçtim, Yazmayacağım...
çüsü var, ne sonu. Sadece daha fazla!
Üstelik kimlik fukaralığının çaresini
futbol takımı taraftarlığında aramak;
şiddet tapıncı; futbolu, ulusal bir sorun
olarak kavramak; başka alanlarda firsat
bulup kabaramayan "milli hislerin" ta-
şıp köpürmesi artık futbol arenasının ve
sanayıinın bıleşenlennden oldu.
Romalılar, aslanlarla gladyatörier ara-
sında tercih yapıyoriardı. Kimi aslanla-
n tutuyordu, kimi gladyatörleri.
Futbol arenasında öyle degil. Bir ta-
kım tutmak gitgide "renk sevg/s/"nin
yani sıra milliyetçi duygulann, bastınl-
mış şiddet tutkulannın, aşağılık duygu-
lannın geçici unutuluşunun, kimlik fuka-
ralığını aşma arayışlannın iç içe geçtiği
birpsikoîojik "olgu "yadönüştü.
Ülkede ve yerkürede olup bitenleri
halka iletmekte yükümlü medya da bu
büyük "pazar"da yerinı şanla şerefle ve
cansiperane almakta.
Susurluk çalkalanırken bir iki yazryla
geçiştirenler, yazılannda Susurluk'u
devietle bağından soyutlayarak değer-
lendirmeye çabalayanlar ama onca hay
huy arasında bir kez de Susurluk ova-
sında mitinge katılmaya, bir kez de ev-
lerinin pencerelerinı ateş böceklerine
çevirmeye üşenenler şimdi "oğul uşak
bit yavşak" Leeds yollarına düştüler.
Bunun "milli birgörev" olduğuna önce
kendilerini inandırdılar; sonra okuyucu
ve izleyiciyi de inandırmak için kalem-
lerini sivriltip kameralannın mercekleri-
ni pariattılar.
Ulucanlar Cezaevi'nde 10 Cumhuri-
yet yurttaşı bilerek, planlayarak yok edi-
lirken "ama onlar da..." diye başlayan
yorumlar döktürmekten utanmayanlar,
şimdi Galatasaray'ın on bir delikanlısı-
nın sırtından "milliyetçi yaveler" pazar-
lamasındalar.
On bir Ingiliz genci ite on bir Türk gen-
cinin yeşil bir alanda top oynamalannın
keyfi çoktan bir köşeye ıtildi. Irkçılık-
milliyetçilik sınırında dolaşan rezil bir
edebiyat kolgeziyor.
Kimi "UEFA'yıda, Leeds'ide..."di-
ye başlayan yanm cümlelik bir başlığı
gazetenin tepesine oturtuyon milli his-
leri doruklara tırmanmış kimi okuyucu-
lar da yanm cümleyi "ş'aptık" diye ta-
mamlıyoriar. On bir gencecik delikanlı
sportif yaratıcılıklannı, gençlik enerjile-
rini ve mestek hünerlerini buluşturup fi-
naleyüksekji. Bu sevinçli sporzaferinin
özeti: "UEFA'yı da, Leeds'i de ş'aptık"
diye seslendirildi. Eh biz en milliyetçi-
ler, öteki (yani Ingiliz) en milliyetçileri za-
ten hep "ş'apanz!". Biz zaten bütün
düşmanlan "ş'apanz". Çünkü biz spor
mipor dinlemeyiz. Biz milliyetçiyiz, biz <
hemen hemen ırkçıyız ve biz fena hal- •
de "erkek"\z. O yüzden de karşımızda- j
kini derhal "ş'apanz!".
Bu rezillik üstüne ne diye yazı yazıl- |
malı ki?..
Vazgeçtim...
Galatasaray'ın Leeds United'i eleyip
UEFA Kupası'nda finale yükselmesi üs-
tüne Tırmık mırmık yazmayacağım.
POIJTtKA GÜ1NLÜĞÜ
HİKMET ÇETtNKAYA
Kemik Bey...
Hüznü çoğaltmak, yaşamın derinliklerinde boy
veren acılan kimi zaman yalancı mutluluklaria bir-
leştirmek, var olan zaman sürecinden geçirmek na-
sıl bir duygudur?
Paul Auster, çağdaş Amerikan edebiyatının ön-
de gelen ustalanndan birisi. Romanın yani sıra de-
neme veşiiryazdı...
Auster'in Can Yayınlan'ndan çıkan (llknur Özde-
mir'in Türkçesiyle) 'Tımbuktu' insan yaşamının te-
mel koşulu sayılan değerterin nasıl yirtiğini, toplu-
mun çürümüşlüğünü, insanların acımasızlığını
'eğlendirici' ama 'düşûndürücû' bir biçimde oku-
raaktanyor...
'Timbuktu' gözteme dayanan insanın sevgisizlik
anrbna dönüştüğünü anlatan bir roman...
Kendi yalnızlığımız içinde çoğalmanın, gelece-
ğin rengini oluşturan doğanın, insanoğlunun yoz-
lasmasının kanşık biryanstması neyin habercisidir?
İnsan oluşumuzu bir köpekten yani Kemik
Bey'den öğrenmek canımızı sıksa bile, ılkesizliğin
ürününü hangi çürük temelter oluşturuyor yaşa-
mımızda?
Bir çete var, bakalım neler yapmış:
Saat on olduğunda, on ikişer yaşında altı çocuk-
tan oluşan bir çeteye katılmıştı. llk başta başınata-
lih kuşu konmuş gibi geldi Kemik Bey'e; bir-iki sa-
at kadar da el üstünde tuttular onu. Çocuklar ona
çörekler, sosisler, pizza parçalan verdiler, Kemik
Bey de onlann bu eliaçıklığına elinden geldiğince
karşılık verip onlan eğlendirdi. Aslında o yaşına ka-
dar çocuklarla birlikte olmuş sayılmazdı, ama onr
ca yıldır tanık olduğu şeyler, onların pek de güve-,
nilir olmadığını göstermışti ona. Bu gruptakilerinsâ
oldukça gürültücü ve şamatacı olduğunu düşünü-
yordu. Durmadan sövüp sayryorlar, kabadayılık edi-
yorlar, şişiniyoriardı; bir süre onlann yanında kaldık-
tan sonra birbirierini yumruklamaktan ve kafalan-
na ansızın vurmaktan inanılmaz derecede hoşlan-
dıklannı anladı. Bir parka gittiler, bir saat kadar fut-
bol oynadılar, öyle şiddetlı çarpışıyorlardı ki, Kemik
Bey içlennden biri yaralanacak diye korkmaya başi
ladı. Yaz tatilinın sonuydu. Yakında okul başlaya-«
caktı, çocuklar sinirirydiler, canlan sıkılıyor, olay
çıkarmaya can atıyorlardı. Maçtan sonra bir gölün
kıyısına gkjip su üstünde taş sektirmeye başladı-
lar. Bu oyun biçim değiştirip kimin taşı daha çok
sekti'ye döndü, bu da hararetli tartışmalara yol aç-
tı. Hangi türiüsü olursa olsun bütün tartışmalardan
nefret eden Kemik Bey, gıtgıde gerginleşen ortamı
engellemek ıçın suya atlayıp taşlardan birinı yaka-
lamaya karar verdi. (sayfa: 92-93)
••• |
llknur Özdemir'in güzel bir Türkçesi var...
Yalın veaktcı... !
Bu nedenle kitap bir solukta okunuyor, Kemik
Bey'in öyküsü, bizi kendi çelişkilerimize götürüp
kendi kimliğimizi sorgulamamıza yardımcı oluyor...
"Kemik Bey, köpeklere atılan sopalanya da top-
lan dişlerinin arasına alıp sahıplerinin yanına götûr-
mesinden insanlann çoketkilendiğinin bilincindey-
di..." ;
Roman yaşamın içinden kesitler vererek kimi za-
man alaycj, kimi zaman hüzüniü biçimde sürüyor-
du...
Kemik Bey, kendisine yapılan hakaretleri se-
ziyor, trafıkte bazı kışilerin 'canı çıkasıca', 'gebere-
sice' gibi sözlü saldınlanna yanrt vermiyor, ancak
utançduyuyordu...
Utancı ise beceriksizliğinden kaynaklanıyordu:
...Bereket trafik yüzünden uzun yoldan geçmişti
karşıya, böytece adacığın kuzeyine ulaşmıştı. Bu-
lunduğu yerden baktiğında heykelin arka tarafını,
yani atın sağnsını ve askerin muhmuzlannın çubuk-
lannı görebiliyordu, güvercinlerin çoğu heykelin ön
tarafında toplanmış olduğundan, Kemik Bey'in ken-
dine gelecek ve yeni bir plan yapacak zamanı ol-
du. Kendisi daha önce hiç kuş kovalamamıştı, a-
ma öteki köpeklerin bu işi nasıl yaptıklannı gör-
müştü, nelerin yapılmaması gerektiğini öğrenecek
kadar da gözlemişti onlan. ömeğin, öyle 'Ya Allah!'
deyip kuşlara saldıramazdınız, gürültü edemezdi-
niz, içinizden gelse de koşamazdınız. Ne de olsa
güvercinleri ürkütmek değildi amacınız... Amacı-
nız onlardan birini ağzınıza alabilmekti, siz koşma-
ya başlar başlamaz onlar havalanıp kaçarlardı. Bu
noktayı unutmamalıyım, diye hatırlattı kendi kendi-
ne. Güvercinler uçabilir, köpekler uçamaz. Güver-
cinler köpeklerden daha akıisız olabilirdi, ama
bunun nedeni Tann'nın onlara beyin yerine kanat
vermiş olmasıydı. Bu kanatlaria başetmek isteyen
köpek, belleğini zorlayıp yaşamı boyunca öğrendi-
ği bütün numaralara başvurmalıydı. (Sayfa: 88-89)
• • •
Willy ile Kemik Bey'in yaşamın son durağı olan
'Tımtiuktu'ya çıktıklan yolculuk masalımsı bir tatla
ışıl ışıl bir kış sabahında buluşturuyor okuru...
Kemik Bey, nam-ı diğer Pariaktus şair Willy G.
Christmas'ın can yoldaşıydı...
Bir ara gökyüzüne, yağan kara baktı...
Bitkindi ama kendisini güçlü hissediyordu...
Işığa ve uğultuya doğru koşmaya başladı...
ölümü hiç düşünmeden!..
hikmetcetinkaya(a cumhuriyetcom.tr
Faks numaramız: 0212/ 513 90 98
Çumhurivel
K kitap kulübû
ÇAĞININ TANIĞI ÖÇ YAZAR
2 BASI
KUBİLAY OUYI VE TARİKAT
SANCILI YILUR
SOKAKLAR
4 BASI
K|Z|PO$TÜNDAKÜRT
ZANIAK SANA DA BÜUŞT1 KAN
2 BASI
DİNIUONUNUN KAZLARI
2 BASI
A$IK KADINLAR SOKAĞI
2 BASI
JERİAT PAZARI
SEVDANIN ADRESİ BEUİ DEĞİL
TÜtKİYE'NİN JEYTAH ÜCGENİ
ZLERİN POYRAZ
Cumhuriyet Kitap Kulubu Çağ Pazartama A.Ş TurKocağı Cad.
No:39/41(34334)Cağaloğlu-lstanbul Tel:514 01 96