Catalog
Publication
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Years
- 2024
- 2023
- 2022
- 2021
- 2020
- 2019
- 2018
- 2017
- 2016
- 2015
- 2014
- 2013
- 2012
- 2011
- 2010
- 2009
- 2008
- 2007
- 2006
- 2005
- 2004
- 2003
- 2002
- 2001
- 2000
- 1999
- 1998
- 1997
- 1996
- 1995
- 1994
- 1993
- 1992
- 1991
- 1990
- 1989
- 1988
- 1987
- 1986
- 1985
- 1984
- 1983
- 1982
- 1981
- 1980
- 1979
- 1978
- 1977
- 1976
- 1975
- 1974
- 1973
- 1972
- 1971
- 1970
- 1969
- 1968
- 1967
- 1966
- 1965
- 1964
- 1963
- 1962
- 1961
- 1960
- 1959
- 1958
- 1957
- 1956
- 1955
- 1954
- 1953
- 1952
- 1951
- 1950
- 1949
- 1948
- 1947
- 1946
- 1945
- 1944
- 1943
- 1942
- 1941
- 1940
- 1939
- 1938
- 1937
- 1936
- 1935
- 1934
- 1933
- 1932
- 1931
- 1930
Our Subscribers Can Login And Read Original Page
I Want To Register And Read The Whole Archive
I Want To Buy The Page
4 NİSAN 1997 CUMA CUMHURİYET SAYFA
TELEVIZYON 17
Şu sıralar 'Romeo ve Juliet'le izlediğimiz Leonardo DiCaprio başrolde
Uvey babaran elinde
MURAT OZER
îngiİLz yönetmen Michael Caton-
Jones. Tobias WohTun otobiyogTafik
kitabından uyarladığı "Bu Çocuğun
Hayatı" (Thıs Boy's Lıfe) ile "kü-
çük", ama önemli bir yapitın altına
imzasını atıyor. Film, bir ana-oğulun
"doğru adanT'ı bulma çabalannı an-
latıyor. Rosemary (Barkin), kocasın-
dan bosanmış, küçük oğlu Tobias'la
(DiCaprio) birlikte yaşayan birkadın...
Oğluyla beraber kentten kente göçe-
rek, kecdıleri ıçin "en iyi" olanı bul-
maya çalişmaktadır. Son konak yerle-
rinde Seattle'da Dvvight'la (De Niro)
tanışan Rosemary, bu kente yakın kü-
çük bır kasaba olan Concrete'te ûç ço-
cuğuyla bırlikte yaşayan bu adamın
TRT 121.00
Bu Çocuğun Hayatı - This Boy's
Life / Yönetmen: Michael
Caton-Jones / Senaryo:
Robert Getchell (Tobias
VVolff'un kitabından) /
Oyuncular: Leonardo
DiCaprio, Ellen Barkin,
Robert De Niro, Jonah
Blechman, Eliza Dushku /
1993 ABD yapımı, 115 dakika.
"ideal" olduğunu düşünerek onunla
evlenir. Ancak adamın "hırçın'* yü-
zü ilk geceden ortaya çıkar. Özellikle
deTobias'akarşı"adametmeye" yö-
nelik bır baskı uygular. Rosemary, ıki
erkeğin çekışmelennin durulmadığını
NTV 21.05
Irkçılık
tartışılıyor
TY Servisi - Ercan Kara-
kaş, Etyen Mahçupyan, Ab-
durrahman Dilipak veTa-
ha Akyol. Sedef Kabaş'ın
yönettiği "Tartışa Tartı-
şa"da bu hafta "Irkçılık"
konusunu ele alıyorlar. Prog-
ramda, Avrupa'daki Türkler,
Türkıye 'deki azınlıklar ve 21.
yüzyıla girerken alevlenen
ırk aynmcılığı tartışılacak.
atv 22.30
Anadolu
medyası
TV Servisi - Ali Kırca'nm
yönettigı tartışmaprogramın-
da bu hafta yerel gazeteciler
ve televizyonculann Tiirki-
ye'yi nasıl gördüğü konusu-
nayerverilecek. Türkiye'nin
çeşitli kent. köy ve kasabala-
nndan aelen yazılı-görsel ba-
sınm temsilcılen. ülke sorun-
lanna Anadolu'dan bakacak-
lar. Programda. "Ankara'nın
gündeni Siirt'te, Hopa'da.
Batmaıfın bir köyünde,
Mengen'de yaşayanlan na-
sıl etkiliyor"", "Bir Dakika
Karanhk Eylemi, Anado-
lu'da ses buluyor mu" so-
fufanna vanıt aranacak.
•irTr::: • '• ^ i r r t ' ~"~.^y
TRT 2 20.351 'Stüdyo istanbul'
Bale ve mizahTV Servisi - Sunuculuğunu Oya Birgül'ün.
yapımcıhgını ise Beyhan Eser Aydın'ın üstlendiği
"Stfidyo IstanbuT'un bu haftaki ilk konuğu devlet
sanatçısı Meriç Siimen olacak. Sanatçının bale
geçmişi üzerine yapılacak söyleşinin ardından
1 Nisan Dünya Mizah Günü nedeniyle Karikatürcüler
Derneği Başkanı Kâmil Masaracıyla yapılan
röportaja yer verilecek. Metin yazarlığını ve
danışmanlığını Sunay Akın'ın yaptığı programın
değişmeyen köşeleri ise Istanbulmaca
ve kitap tanıtınu.
görmesine karşın, hiçbir zaman ikisi-
nin arasına girmeyi denemez bile. Bu
ise çocuğun daha da ezilmesine yol aç-
maktadır...
3ır çocuğun yaşamla tanışma cağ-
lannda yaşadıği dramı anlatan "Bu
Çocuğun Hayatı", bunu "kükreme-
den" fısıltılı bir dille aktanyor. Böy-
lece gereksiz melodramatik bir hava-
nın esmesi de engelleniyor.
Bugûnlerde bir üniversitede edebi-
yat profesörlüğü yapan Tobias Wolffun
yaşadıklannı bire biranlattığını savla-
yanfilmetkili biryapıt. Üç başrol oyun-
cusunun. özellilde de şu sıralar "Ro-
meo veJu!iet"le ticari sinemalarda iz-
ledığimiz Leonardo DiCaprio'nun kom-
pozisyonlan da filmin etkisini arttıran
unsurlar arasmda yer alıyor.
"Scandal-SkandaT'la
(1989) tanıdığunız genç yö-
netmen Michael Caton-Jo-
nes'un anlatımında hiçbir
aşınlık gözlemlenmiyor,
sakin sakin anlattığı öykü-
sünü yine aynı biçimde so-
na erdiriyor...
TRT 1, Milli Piyango
ldaresi'nin sponsorluğun-
da "Talih Kuşu Sinema-
sı" adı altındaki kuşağı bir
süredirbaşanyla devam et-
tiriyor. Yakın tarihli ya-
pırnlar gösteren kuşağın bu
haftaki filmi "Bu Çocu-
ğun Hayatı" da yerinde
seçim yapıldığını gösteren
ilgiye değer bir yapıt...
"Kirli, Çürük
ve AdP'nin
yönetmeni
Frank Oz'un
elinden çıkan,
sırtını da
başrol
oyuncuları
Steve Martin
ve Goldie
Hawn'a
dayamış
sıradan bir
romantik
güldürü örneği
"Yatağımdaki
Kız".
Oyunculan hatınna
KanalD 21.00
Yatağımdaki Kız - Housesitter / Yönetmen:
Frank Oz / Oyuncular: Steve Martin, Goldie
Hawn, Dana Delany, Julie Harris, Donald
Moffat, Peter MacNicol, Richard B. Shull,
Laurel Cronin, Christopher Durang / 1992
ABD yapımı, 102 dakika.
TV Servisi - Frank Oz'un,
iki başrol oyuncusu Goldie
Havvn ve Steve Martin'in
performanslanna sırtını da-
yadığt fılmi "Yatağımdaki
Kız" (Housesıtter). akşamı
"hafiT' geçirmek ısteyenle-
rin tercih edecekleri bir film.
Boston'da yaşayan mimar
Newton Davis (Martin), rü-
yalannın kadınıyla birlikte
ölene dek mutlu yaşamak ıçin
rüya gibi bir ev yapar. fakat
sevgilisine evlenme teklifini
bir türlii kabul ettiremez. Sı-
kıntılı, saplantılı bir adam
olan, ne patronu ne de se\ di-
ği kadın tarafindan beğenil-
Nefes kesen bir rekabetin öyküsü
belgesel tadında sunuluyor
Herzog'un
yapıtlarındaki
olanaksıza ulaşma
inadı kendini bu
çalışmada da
gösteriyor.
Dağcdarm düellosu
cgr Kanal 7 22.45
Kayaların Çığlığı - Schrei aus Stein / Yönetmen:
VVerner Herzog / Oyuncular: Vittorio
Mezzogiorno, Mathilda May, Stefan
Glovvacz /1991 yapımı, 106 dakika.
TV Servisi - Wim YVen-
ders, Volker Schlöndorff
gibi isimlerin başı çektiği AJ-
manlann orta kuşak yönet-
menlen içinde saygın bır ko-
numa sahıp Werner Her-
zog'un son dönem filmlerin-
den birini izleyeceğız bugün:
"Kayaların Çığlığı".
Film, nefes kesen bir re-
kabetin öyküsiinü anlatıyor...
Martin, genç ve hırslı bir
sporcudur. Tırmanma dalın-,
da salonda k ^ i j ^
bir yanşmadan sonra dün-
yanın en usta dağcılanndan
Roccia ile kameralann önün-
de tartışır. Martin, kendısıni
dağcı olarak görmeyen ve
"akrobat" diye aşağılayan
Roccia'yı, zirvesine ulaşma-
yı henüz kimsenin başara-
madığı Cerro ToTre'ye birlik-
te tırmanmaya çağınr. De-
neyimli dağcı da bir tür dü-
ello olan bu cağnyı geri çe-
vjrmez.
lerin, egzotik mekânların,
uçlarda gezinen insanlann.
ilkele yakın kişiliklerin. ola-
naksızı gerçekleştirmek is-
teyen. ama coğu zaman bu-
nu başaramayan bireylerin.
belgesel tadında bir biçemın;
tutkulu, gizemli, "iyi-kötû"
insanlann, dışavurumculu-
ğun ve ölüm temasının sine-
macısı olarak tanıdığımız
Weraer Herzog, bu akşam
ızleyeceğimız "Kayalann
Çığlığı''nda da bu özellikle-
rini yansıtıyor.
Odüller kazanmanın pe-
şinde olmadığını. o işin kö-
pekler ve atlar için olduğu-
nu söyleyen Herzog, yaptı-
ğı fılmlerle insanı acımasız-
l d
KENT HABERLERİ
Sendikacı Saban Töre
'RP'li Kaya işçi
'düşmanlığı yapıyor'
İstaıbul Haber Servisi
- Beledıye-lş Sendikası
Anadoiu Yakası Şube Baş-
kanı Şaban Töre. RP'li
Pendik Belediye Başkanı
Erol Kaya'nın işçi düş-
manlığ.nı yaptığını savu-
narak "Yüzlerce işçiyi iş-
ten çıkarmış, onlarcasını
sürmüş ve sindirmiştir.
İstanbuPun hiçbir bele-
diyesinde uygulanmayan
yöntemlerle, işçiler psi-
kolojik işkence çekiyor-
lar" dedi. Töre. belediye
çalışanlannın ücretlerinin
enflasyonun çok gerisinde
olduğunubelirterek ek zam
istedi.
Türk-lş'e bağlı Beledi-
ye-lş Sendikası Anadolu
Yakası Şube Başkanı Şaban
Töre.^aptığı yazılı açıkla-
mada Kaya'nın sendika ve
işçilere yöneliktutumu kı-
nandı. Yönetimi ele geçiren
herpartininkendi ideolojk
dikta:örlüğünü çalışanlar
üzerinde sürdürdüğünü
kaydeden Başkan Töre.
"Çalışanlardan bir bölü-
tnfi onların bu ilkel saldı-
rılarında görev ahrlarsa
yarın yönetim degiştiğin-
de sorumlu olurlar. Biz
sendika olarak, böyle dav-
ranan yönetici ve çalışan-
ları kamuoyu vicdanın-
da protesto ediyoruz" di-
ye konuştu. Başkan Şaban
Töre açıklamasında ayn-
ca. 1996 yılında enflasyo-
nun >Hzde 80 olarak ger-
çekleştiğini anımsatarak,
şunlan söyiedi:
"Kamu işçisinc > e me-
mura enflasyonun altın-
da zam verilme\ eceği söy-
leniyor. Biz, göz göre gö-
re cebimizden ücretimizin
çalınmasını istemiyoruz.
Belediye işçisinin ücretin-
deki yüzde 35'lik ücret
kaybı derhal karşılanma-
lıdir. Mart 1997 zamlı üc-
retlerinin üstüne en az
yüzde 35 ek zam is-
ti\oruz."
Yapılaşmaya yasak alan
Kartal'a cami yapma
girişimine tepki
Istanbul'un doğal dokusuna aykın olduğu için mühürlenmişti
Gökkafes yeniden yükseliyor
İstanbul Haber Servisi - Dolmabah-
çe'deki Gökkafes inşaatı yeniden fa-
aliyete geçti. Gökkafes'in sahibi Sü-
zer Holding, inşaatın mühürlenmesi
işlemini iptal eden Idare Mahkemesi
karannın Danıştay tarafindan onay-
landığını ve inşaatırf devam ettiğini
bildirdi.
KLamu yaran yerine kişi yaran gö-
zetilerek yapılan ımar planı değişikli-
ğiyle Bedrettin Dalan döneminde ya-
pımına izin verilen Gökkafes, Istan-
bul'un siluetine, tarihi ve doğal doku-
nun tahribine yönelik olduğu için Nu-
rettin Sözen döneminde mühürlen-
mişti.
tşadamı Mustafa Süzer'e ait, Inö-
nü Stadyumu ile tarihi Taşkışla bina-
sı arasındaki otel \ e turizm merkezi in-
şaatı yeniden yükselmeye başladı. tn-
şaat. Sözen döneminde 8. kat seviye-
sinde mühürlenmişti. Mühürleme ış-
lemine itiraz eden Mustafa Süzer, İs-
tanbul 2. ldare Mahkemesi'nde dava
açmış ve davayı kazanmıştı. Bunun
üzerine İstanbul Büyükşehir Belediye-
si temyiz isteminde bulunmuştu.
Danıştay 6. Daire, 1996/1165 esas
ve 1997/766 karar no' lu 18 Şubat 1997
tarihli karanyla.büyükşehirbelediye-
sinin bozma istemini. "büyükşehir
belediye sınırlan içerisinde imar uy-
gulamaları konusunda işlem yapma
yetkisinin ilçe belediyelerine ait bu-
lunması nedeniyle, büyükşehir be-
lediyesince tesis edilen dava konu-
su işlemde hukuka uyarhk bulunma-
dığı" gerekçesıyle reddettı.
Dolmabahçe Turizm AŞ, bozma is-
teminin reddedildiğine ilişkin karann,
31 Mart 1997 tarihinde kendilenne
tebliğ edilmesinden sonra Gökkafes'i
(İstanbul Ritz Carlton Oteli) hızla yük-
seltmeye başladı. Süzer Holding'den
dün yapılan yazılı açıklamada, inşaat
faaliyetlennin. izinlı olmadığı gerek-
çesiyle durdurulduğu şeklindeki ha-
berlerin doğru olmadığı belirtilerek
İstaabul Haber Servi-
si - Kartal"daki demokra-
tik kitle örgütleri, 3621 sa-
yılı Kıyı Kanunu'na göre
kıyı' kenar çizgisine 100
metreden yakın bölgeler-
de yapılaşma olamayacağı-
nı anınısatarak. sahil dolgu-
su üzcnnde cami yapımı-
na karsı çıktılar.
Kanal Belediyesi'nin sa-
hildelû dolgu alan üzerin-
de carfû yapacağı haberle-
ri üzerine, ilçedeki demok-
ratık kitle örgütleri, RP'li
Belediye Başkanı Mehmet
Sekmen'ebiryazı vererek
bu alanda her türlü yapı-
laşmaya karşı olduklannı
a^ıkladılar.
Yazıda, şu görüşlere yer
verildi: "Son günlerde
gündemimizi işgal eden,
rejim karşıtı girişimler,
halkın ekonomik gücü-
niin giderek kötüleşmesi
gibi sorunların yanına.
başta Taksim'e, Çanka-
ya'ya olmak üzere strate-
jik kent merkezlerine ca-
mi yapma çabalarının
oluşturduğu 'yeni' bir so-
runa tanık olmaktavız.
Aslında bu durum ger-
çekten cami gereksinimi-
ni karşılamak değil, kent
merkezlerine bir siyasi
partinin simgesi haline
getirdikleri cami damga-
sını vurma çabalandır."
Siyasi parti \e demok-
ratik kitle örgütlerinın Kar-
tal temsilciliklerinin ortak
olarak kaleme aldığı tepki
metnine ADD, ÖDP. CHP,
İP, EP, Mimarlar Odası,
Eğitim-Sen, Ağaç-tş. HDP,
Tüm Bel-Sen. Petrol-lş,
Tüm Yargı-Sen, Bırleşık
Metal-lş. Tanm-lş, Emek-
tş ve Yurttaş Girişimi im-
za koydu.
"İnşaatımız halen devam etmekte-
dir" denildi.
"Başkan Sözen'in Görevde Beş
Yıh" adlı kitapta Gökkafes "le ilgili şu
görüşlere yer venliyor:
"Ydlarca yeşil dokunun özenle ko-
runduğu alanın yazgısı 1983 yılında
işadamı Mustafa Süzer tarafindan,
159 milyon gibi çok düşük bir bedel-
le satın ahnmasından sonra değişir.
Yeşil alan statüsü devam eden bu
taşınmazın yeni sahibi Mustafa Sü-
zer otel yapmak için Turizm Bakan-
lığı'na, imar planı değişikliği için de
Büyükşehir Belediye Başkanlığfna
başvurur. Aynı tarihlerde Ekono-
mik İşler Yüksek Koordinasyon Ku-
rulu, Süzer AŞ'nin 400 odalı otel in-
şaatı teklifi için 'yeşil alan ve çevre-
ye uyum sağlamak" kaydıyla onay
verir. Bu plana göre otel inşaatı 24.5
metre yükseklikle sınırlıdır. Top-
lam inşaat alanı da 48 bin metreka-
redir. Bu aşamaya kadar her şey ya-
salara uygun olarak geli-
şir. Ancak bu ölçüler ye-
terli bulunmamış olacak ki,
Beyoğlu İlçe Meclisi'nin 29
Temmuz 1987 tarih ve 44
sayılı imar planı tadil kara-
nyla inşaat ölçüleri değiş-
tirilir. Tadil planı Belediye
Meclisi'nce de onaylamr.
Yeni plana dayanılarak es-
ki büyükşehir belediye baş-
kanı tarafindan onanan
avan proje ile inşaatın yük-
sekliği 24.50 metreden 134
metreye. toplam inşaat ala-
nı da 48 bin metrekareden
110 bin metrekareye çıka-
nlır."'
ArifSami Tokeryalnızhktan yakınıyor
Sevgi ve Hoşgörü Haftası kapsamında, Mavi Haliç
Rotary CIup üyeleri. aralannda ünlü besteci Arif
Sami Toker'in de bulunduğu 165 yaşlının kaldığı
Balıklı Rum Hastanesi Huzurevi'ni ziyaret etti.
Huzurevi Sorumlusu Dr. Sevda Ersoy, adı müzik
ansiklopedilerine geçmiş besteci, ses sanatçısı ve
müzik öğretmeni Arif Sami Toker'in gecirdiği felç
ve kalp krizinin ardından bir buçuk yıl önce hu-
zurevine gctirildiğini ve kendi ihtiyaçlarını göre-
mez bir durumda olduğunu anlattı. Bini aşkın
bestesi bulunan ve kendine özgü okuyuş tarzı olan
Toker, kendisini ziyarete gelenlere her yaşlı gibi
"ziyaretçisinin olmamasından" yakındı. Geçmişte
"Sevildin sanma, coşup aldanma", "Ben derdime
hiç çare bulamam saki" gibi sevilen şarkılara im-
za atmış olan Toker, şimdi yalnızlığa terk edildiği
huzurevinde birilerinin onu alıp evine götürmesini
bekliyor. (İPEK YEZDANİ) ArifSami Toker
Naam plana a> kın
Yeniden yükselmeye baş-
layan Gökkafes'in daha ön-
ce 8. katta durdurulmuş olan
44 katlı projesi 1995'te yü-
rürlüğe giren 1 < 50 bin ölçek-
li Metropolitan Alan Ait Böl-
ge Nazım İmar Planı hüküm-
leriyle çelişiyor. 20 Ekim
1995"te Büyükşehir Beledi-
ye Meclisi'nce onaylanan na-
zım planda. bütün 1stanbul" da
geçerli olmak üzere toplam
inşaat alanı, arsa alanının 3
katından fazla olan (3 emsa-
li aşan) yüksek binalar ya-
saklamyoT. Ayncı plan not-
lannda da inşaat izni daha
önceden alınmış bile olsa. 20
Ekim 1995'teki durumu 3
emsali aşmayan binalann da
bu kurala uyacağı kesin ola-
rak hükme bağlanıyor.
diğinden bunalımlannı bir
türlü aşamayan New1on, sev-
gili Becky'sini (Delany) ra-
zı etmek için yaptığı evin de
işe yaramadığını görünce ryi-
ce delirir. Bu "sallantıda"
ilişki sürerken devreye Gwen
(Hawn) girer. Bir lokantada
garsonluk yapan Gwen, rast-
lantı sonucu tanıştığı New-
ton'dan "ünlü" evini öğre-
nir. Kendisinin de mimar ol-
duğunu söyleyerek eve yer-
leşir ve yörede yaşayan her-
kesi Newton'la evlendiğine
inandınr...
Romantik güldürü denen
türün sıradan örneklennden
biri "Yatağımdaki Kız"
Eğlenceli olmasına eğlence-
li, ama bu yanmı destekleye-
cek herhangi bir unsur yok
filmde. Eğlenceyi sağlayan
iki başrol oyuncusu da olma-
sa, yenilir yutulur lokma de-
ğil. Senaryosunun fazlasıy-
la"açık" verdiği yapım, bu
yüzden de sık sık "anlamı yi-
tiren" anlar sunuyor bizle-
re. Anlatımın da etkili oldu-
ğunu söylemek zor.
1988 yapımı "Dirty Rot-
ten Scoundrels- Kirli, Çü-
rük ve AttT'yle yine Steve
Martin'in başrolünü oynadı-
ğı bir komedi başyapıtı üre-
ten yönetmen Frank Oz, ay-
nı tempoyu ve anlatım rahat-
hğını "Yatağımdaki Kız"la
yakalayamıyor. Bunun sonu-
cunda da ortaya "yanm ba-
şan" bilediyemeyeceğimiz
MERCEKLE BAKINCA
MAHMUT T. ÖNGÖREN
Var mısınız?
Arkadaşımız Duygu Durgun'un "Histeri bitti.
Mücadele sürûyor" başlıklı söyleşisini okuyunca
düşündüm; "Biz ne yaptık" diye.
Geçen yıl mart ayında, sinema salonundan ti-
yatroya dönüştürülen salonda, "Histeri" adlı oyu-
nun provasını sürdürürken birden çıkan yangın-
la Ahmet Levendoğlu, Zuhal Olcay ve Haluk Bil-
giner'in "Tıyatro Stüdyosu" yok olma tehlikesiy-
le karşılaşmıştı. Sahne yanmışti, ama "Tiyatro
Stüdyosu" kuruculannın sayesinde yaşamını sür-
dürdü.
Ben ne yaptım? Tiyatronun yandığını gazete-
lerden öğrendikten sonra sıradan bir tiyatro izle-
yicisi olarak ben ne yaptım?
Bu soruyu kaç tiyatro izleyicisi kendi kendine
sordu acaba? Böyle bir soruyu kendi kendıme sor-
duğumda, doğrusu çok utanıyorum. Çünkü "His-
fe/7"'yi Ankara'da izledikten sonra en azından bir
şeyler yapmalıydım. Oyunu izlerken büyük coş-
kular yaşadım. Ne güzel yazılmış bir oyun bu.
Terry Johnson'un kalemi ne güçlü bir kalem.
Ama ya oyuncular? Sanki karşımda hiç tanışma-
dığım, kendileriyle hiç konuşmadığım insanlar
var. Evet, onlann ustalıklarını başka oyunlardan,
filmlerden filan biliyorum. Ama "Histeri"de hep-
si, bana göre hiç bilmediğim ustalıklannı, deha-
larını, inceliklerini sergiliyorlar. Büyülendim. Bak-
tım, ağzına dek dolmuş salondakiler de aynı bü-
yüyle sarmaş dolaş.
Peki, sonra? Sonra ayağa kalkıp avuçlanmızı
patlatıncaya dek alkışladık. Buydu tek yaptığımız.
Oysa "külolan tiyatro, Zümrüdüanka örneği, kül-
lerinden yeniden doğacak. Tiyatro Stüdyosu, bu
doğumu gerçekleştirmekte kararlı" diyor Ahmet
Levendoğlu. Sadece bizim alkışlarımızla mı? Sa-
dece bu eşsiz sanatçılar önünde ayağa kalkma-
mızla mı? Ya da "Tiyatro Stüdyosu"nu kuran sa-
natçılannın dayatmasıyla mı?
Alkış tiyatro sanatçısı için önemli.,. Her sanat-
çı için önemli... Ama "Tiyatro Stüdyosu" için al-
kıştan da öte bir şeyler yapmak gerekli. Türkiye'de
tüm zorluklara, engellere ve yasaklara karşm ye-
ni tiyatro salonlarının açılması için çalışılıyor. Ye-
ni sinema salonlarının da... Yeni sinema salonla-
nnın açılması da önemli. Ama belki bu sinema sa-
lonlarının açılmasıyla Amerikan filmleri sayesin-
de daha çok izleyici çekerek daha çok para ka-
zanılması amaçlanıyor. Yeni açılan ve açılacak olan
sinema salonları, kaç yeni Türk filminin gösteril-
mesini sağlayacak, sinemamızın gelişmesıne na-
stl katkıda bulunacak?
Tiyatro salonunun günümüzde belki de sine-
ma salonundan daha başka ve büyük değeri var.
Yabancı oyun bile sahnelense bu tiyatro sahne-
lerinde, onlan canlandıracak sanatçılar bizimdir.
"Tiyatro Stüdyosu"nu, yangından sonra bir de bu
nedenle desteklemek ve bu "sahne "nın bir de bu
nedenle yaşamasına katkıda bulunmalıyız.
Var mısınız?
Meraklısının bulup okuması gereken bir kitap:
Refik Ahmet Sevengil, "Yakın Çağlarda Türk Ti-
"' Kanaat Kütüphanesı, İstanbul, 1934.
4Ntsan1997
Cuma
I.KOŞl
SAAT: 15.M
3VŞ.ARAPUR
ŞARTLI-5
l«WM.Kni
1İ71NUM
I.Taht
2.Cedi)
56
50
53
Y.Tun<;
4. Cc')1an>ıldız
LArsİM
S.Eren
2 211
1 212
3 --•
4 -01
2.I0ŞV
SAAT: 15J»
3YŞ.İ>GİLİZ
HA.ND-15 USt.NMN
•*• I.Bjlkm
•• 2.M,j.CoH
3. \ ibıt
4.MjCn2j
•*•• S.Cherakec
5« V.Tmç
55 G.Göl
50 Slren
49i (LAttuabış
48i
1 332
5 204
4 104
2 020
3 222
3.KOŞU
&/UT:lM0
CGR.UIAPLAR
HAND.-14
I9MM.KOI
910MİLYON
l.Dığtekin
2.Seren3
3. Inaolı
•*•• 4.Gûnd
5.A)çı
6. SÜKm Fırat
7.Ahnıl
*•* 8.Bıtıcın
9. Mdts
•* 10.EIİI
ll.Şm
* HDostBamkj
13. MaşaUah 29
(MBH) Vıldınm 138
60 B.Şengd
59 M.S.\ılmaz
58i S.Ku
57 A™
54i Frsajı
55.5 Mldvurt
52i t.Gâr
52 RAltıııba;
52 Slren
52.5 Dtdc
51 M.Baydu
48 k.Meiike
44 H.kjyı
54i t.lmıı
100
000
000
302
004
000
7 000
3 002
8 000
11 003
2 003
6 080
12 000
14 003
4. KİŞin *v t YK
- ^GÎLtZLER |4«| ı. KM
SAAT:1İ3I ! S^TL'-2
99IMİIVON
*++t l.Ozalbey 58 Onur 8 331
* + * 2.,%oşıl 58 S.Kt>a 5 422
•* 3.Sergio 58 Cafcr 7 404
* 4.Avşır 56i CJCırt 2 030
S.Ersia 56 Ami 1 100
6.Mui(«to 56 Tekin 9 000
UkeanGfliııg 54i I.Gir 6 000
S.Alsbında S3İ T.Çckki 10 ---
9.Çermik 56 M2thart 4 OM
tlladalu 55 H.Kjyt 3 - «
1. AYAK: Kilo avantajı ile Cherokee, çok
şanslı. Balkan. sert rakiptır.
2. AYAK: Zor bir koşu. Gürsel, Batuean.
Eliz, Dost Bamka, Şevv. Ayça, tnanlı
ve Melis dikkate alınabilecek isimler.
3. AYAK: Kısayayatkm Ozalbey, iyibir form
tutan Alyoşa 1 ve Sergio, birlikte değer-
lendirilmeli.
4. AYAK: Son yanşıru kolay kazanan Mep-
histo, bu grubu geçecek güçte.
5. AYAK: Bebeğim, çıktığı gibi bitirebilir.
6. AYAK: Giderek düzelen Çigdemcan ve
kısaya yatkın Şahbatur öncelikle düşünül-
meli. Aygül. V iicehan, tzzetbey, Koşan-
vel 1, daha sonrakı ıhtimaller.
Günün Ikilisi: 6. Koşu: 2/3
Tabela Bahis: 3. 2. 9. 7.11
5. KOŞl
SAAT: 17.00
3veYK.İNGİÜZLER
ŞARTU-4
UNM.KllH
U50.ooe.ooo
l.Akir
••* 2. Göklışı
•••• 3. Mephisto
4. Tepd Ka^ga
5.Want(d
* 6. V adigar 1
•• 7. \ eg«s Cirl
8. Broken Heart
9.Scha
(MBHl Mazda
K.Meiike
B.koouk
Dede
M.S.Yılma2
S.Ka}a
58i Cafer
54i Oour
55i G.Gül
59 CKart
033
000
341
044
040
430
420
000
003
210
S.KİŞI
SAAT: I7J0
B. GR. AR.APLAR
ŞARTU-4
MMM.KII
1.100.000.000
1.
*•• 2. Nizipli
•**• 3. Bebeğim
4.HÛCDDİ2
5. Muçağa
6.Sslohan
* 7. \.GândD2
8. Bozaadı
** 9. Handeour
10. Gazetiın
* ll.Karaknrt
12.Lnt«7
58i Aklubç
58i TekiB
58 S.Kıva
57i A>ni
56i I.Lzıın
57i Y.Trnıç
57 M.S.Yılmu 10
57 G.GÛI 8
000
203
112
000
000
002
304
011
57 C.kurt 12 404
54 lUltınbış 3
53.5 Onor 11
50.5 B-Şengel 9
000
020
040
7.K0ŞC
SUT: 18.M
AGR.AR.APLAR
ŞVRTLI-2
12* M. KL%
990MİLYON
*** 1. Şahbatur
2. Emretan
• 3. \ uceb.au
4. koşanvel 1
5. Alptrim
•• 6. Aygil
7. Denizılti
8. Izzetbe)
ilS S.Kau
59i R.Aliunbış
61 M2tl\urt
56i H.Kaû
55 Dede'
55 Cafer
55 VTuırç
55 G.Gil
54 Oflnr
9
10
5
I
4
401
000
003
000
MN)
402
**•• 10. Çigdemcan 53.5 Tekin
3 000
2 000
TAHMİNLER
1. KOŞL: F: Taha111. P: Ceday (2),S: Ceylanvıl-
dız (4)
2. KOŞli: F Cherokee (5), P: Balkan 11). S: Ma-
jestıc Colt (2).
3. KOŞU: F- Gürsel (4). p- Batuean (8|, PP- Elız
(10», S: Dost Bamka 112).
4. KOŞU: F: Özalbey(1), P: Alyoşa 1(2), PP Ser-
gıo(3), S: A\şar(4).
5. KOŞU: F: Mephisto (3). P: Goktaşı (2). PP: Ve-
gasGirl(7).S-Yadıgarl (6)
6. KOŞU: F: Bebeğim(3), P: Nızıplı (2). PP: Han-
denur(9). S: A. Gündüz (7), SS- Karakurt (11)
7. KOŞU: F: Çigdemcan (10). P: Şahbatur (1). PP
Aygul(6).S: Yücehan(3).
ALTILI CANYAN
4 1
8 2
10 3
12
11-5
3-9
10
1
6
3
8
4
OTORÎTELERİIM GÖRÜŞLERİ
Ahmet Giiven
Hilmi Soysal
M.Özdemir
Osman Yılmaz
1-5
5-1
2-4
13-4-8-5-11
10-12-8-4-5
10-9-4-5-3
1-2
6-1-2-3-4-5
1-2-3-4
1-2-3
3-2 3-7-2-9-8 1-3-10-8
9-3-1-2-6-7
3-2-1-7-5-4 3-9-7-2
7-1-3
1-3-8-10-4
6-8-10-1