Katalog

Nr. 33 / 2007 17 AUGUST 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf Gül’e görüşmeyi reddeden CHP, Cumhurbaşkanlığı oylamasına ve Köşk’teki resepsiyonlara katılmayacak Abdullah Gül aday ‘Türkiye dinselleşecek’ CHP’nin MYK toplantısı sonunda yayımlanan bildiride AKP’nin Köşk seçimini, Atatürk ilkelerine dayalı Cumhuriyete karşı rövanşa dönüştürdüğü vurgulandı. Bildiride, “Gül’ün seçilmesi durumunda Cumhuriyetin temellerinin sarsılacağı” belirtildi. Baykal, “Çok ciddi kaygılarım var. 80 yıllık laik Cumhuriyet, İslami Cumhuriyete dönüşebilir” dedi. Haberi 18. Sayfada Sıkıntılı döneme doğru Eşi türbanlı Gül’ün Köşk’e çıkması durumunda Türkiye sıkıntılı bir döneme girecek. Gül’ün Genelkurmay Başkanlığı’nın 30 Ağustos Zafer Bayramı nedeniyle vereceği resepsiyona askerlerin tepkisini çekmemek için eşiyle gelmeyebileceği belirtiliyor. Cumhuriyet Bayramı resepsiyonlarında ise askerlerin tavrının ne olacağı merakla bekleniyor. Haberi 18. Sayfada Dış basın: Orduya mesaj Dünyanın önde gelen basın kuruluşları, Türkiye’de yeni bir krizin yaşanabileceğini belirtti. İngiliz Times gazetesi, AKP’nin Abdullah Gül’ü yeniden aday göstermesinin orduya açık bir mesaj olarak algılandığını yazdı. New York Times ise “Türkiye’de AKP ve dindar takipçileriyle laikler arasında çatışma yaratacak bir adım” değerlendirmesinde bulundu. Haberi 18. Sayfada Çankaya Sınavı... Ülkemizde ‘tesettür’ üzerine süregelen tartışma, biçimsel (şeklî) bir sorun olarak algılanabilir mi? Gerçekte AİHM (Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi) bu sorunun yanıtını çoktan vermiş, toplumumuzda ‘türban konusu’ olarak ortaya çıkan konuda kararını saptamıştır. Adı ne olursa olsun (türban, başörtüsü, sıkmabaş, yazma, yemeni vb.) tesettür, kökeninde dinsel bir anlam taşıdığından, okullarda veya başka kamu alanlarında yasaktır. Gerçekte Türkiyemizde tesettür tartışmasının bir iç politika çatışmasına dönüştürülmesi ‘İslamcılık akımı’nın stratejisi olarak değerlendirilmelidir. Bu çatışma, neresinden bakarsanız bakın, İslamcıların işine yaramaktadır. ? Kuranı Kerim’in çoğu kuralının uygulanması; Avrupa Birliği kuralları, çağdaş hukuk, Cumhuriyet yasaları kapsamında olanaksızdır. Bu gerçeklik ortamında Çankaya’ya tesettürün tırmandırılmasındaki anlam, “Ilımlı İslam Devleti” yolunda bir adım daha atılmasından başka bir şey değildir. Başı açık bir cumhurbaşkanı eşinin Çankaya’ya çıkması ise ikilemin öteki ayağını oluşturacaktır. Bu kez de iktidar ve yandaşları yine mazlum rolünü üstlenerek belirli çevrelerin baskısından, askerin politikadaki işlevinden yakınacaklardır. Ülkemizde çok partili rejim, ne yazık ki, bir çıkmaza doğru adım adım yürüyor. ? 20’nci yüzyılın ilk çeyreğinde kurulan laik Türkiye Cumhuriyeti, 21’inci yüzyılın başında ‘dincilik’ ve ‘bölücülük’ çaprazında kıvranıyor. Bunun sebebi hikmetini her şeyden önce eğitim düzeyinde aramak gerekir. Türkiye’de kişi başına düşen Devamı 18. Sayfada MHP’den Gül’e 367 desteği AKP’nin cumhurbaşkanı adayı Gül muhalefetten destek arayışlarına MHP’den başladı, BBP ve DSP ile devam etti. MHP ve BBP liderleri oylamaya katılacaklarını açıklayarak Gül’e “367” garantisi verdi. DSP lideri Sezer toplumsal gerginliğin sürdüğünü belirtirken CHP lideri Baykal, Gül’e randevu vermedi. TBMM Başkanı Toptan’a adaylık başvurusunda bulunan Gül, halka verdiği sözü tutmak için aday olduğunu vurgularken TSK’yi de rahatlatmaya çalıştı. Gül, kurumların hassasiyetini çok iyi bildiğini belirterek “Kimse kaygı duymasın. Laiklik prensibini korumak için ne gerekiyorsa yapacağım” dedi. Haberi 18. Sayfada Hürriyet’te deprem (Fotoğraf: AA) Çölaşan’ın işine son verildi AKP hükümetine karşı sert yazılar kaleme alan Hürriyet gazetesi yazarı Emin Çölaşan’ın işine son verildi. Çölaşan, “Vay vay vay” başlıklı yazısında, İslamcı haftalık bir derginin Atatürk’e ve altı oka yönelik saldırısını konu edinmişti. Haberi 4. Sayfada Abdullah Gül, ilk olarak MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’yi ziyaret etti. Bahçeli’nin aynı fotoğraf karesinde gözükmekten kaçındığı Gül’ü MHP Genel Sekreteri Cihan Paçacı uğurladı. Deutsche Bank, özel raporunda AKP hükümetinin seçim harcamalarına dikkat çekti ‘Mali disiplin bozuldu’ Çölleşme başladı Meteoroloji Genel Müdürlüğü’nün kuraklık analizinde, bazı bölgelerde “çöl karakteri” oluştuğu bildirildi. Temmuz ayı kuraklık haritasına göre, Trakya’nın batısı ile Bartın, İnebolu, Sinop, Artvin, Ardahan, Bingöl, Solhan, Gümüşhane, Gaziantep, Adana, Akşehir ve Tefenni çevreleri daha kurak geçerken, kuraklıkta en fazla artışın görüldüğü yerler Edirne ve Kırklareli oldu. Diğer kesimlerin de benzer karakterler gösterdiği belirtildi. Haberi 3. Sayfada C DB’nin son raporunda, hükümetin seçim nedeniyle “harcamaları abarttığı” belirtilerek faiz dışı fazla rakamının 2005 yılının bile gerisine düştüğü kaydedildi. Dünyadaki likidite krizi dikkatleri kırılgan piyasalara çevirirken Deutsche Bank, özel raporunda, “Mali görünüm acil önlem gerektiriyor. Mali bozulma düşündüğümüzden daha ciddi olabilir” değerlendirmesinde bulundu. Raporda, bozulmaya ilişkin ilk işaretlerin faiz dışı harcamaların artışa geçtiği mart ayında alındığı belirtilerek “IMF dahil kimse mali disiplin cephesinde fazla kaygılı değildi. Hükümetin IMF tanımlı sene sonu hedeflerini tutturmak için acil mali önlemler alınmasını gerektirecek kadar bu harcamaları abartmış olabileceğini düşünüyoruz” denildi. Murat KIŞLALI’nın haberi 8. Sayfada Tek kuşakta mucize: Güney Kore Güney Kore Turizm Bakanlığı’ndan yapılan daveti kabul ederken aklımda bu soru vardı... Kore’yi biraz tanıdıktan sonra ilk bakışta “fantezi” gibi görünen bu hedefin, uzak olmayan bir gelecekete gerçek olacağına iman ederek geldim. Güney Kore çünkü tüm bir “azmin elinden hiçbir şey kurtulamaz ülkesi”. “İki balina arasında bir karides...” Sarı Deniz’le Japon Denizi arasına giren Kore Yarımadası’nı, yazar Lee O.Young böyle tarif ediyor Nilgün CERRAHOĞLU’nun yazıdizisi 14. Sayfada Türkiye zayıf halka Etki büyük olacak Danimarka’nın en büyük yatırım bankası Danske Bank’ın analisti Christensen, geçen cuma günkü gelişmelerle ilgili değerlendirmesinde, yükselen piyasalardaki belirsiz duruma ve gerginliğe vurgu yaptı. Çöküşün devam etmesi halinde, yükselen piyasalara etkisinin büyük olacağını belirten Christensen, “Zaten dış borç ve cari açıklarla boğuşan bu piyasaların ek sıkıntılar yaşamaları kaçınılmaz” dedi. Haberi 8. Sayfada ‘Türkü benim yaşamım’ Hacı Bektaş Dostluk ve Barış Ödülü’ne değer görülen Sabahat Akkiraz 20. albümünü yayımladı. Akkiraz, “Türkü Hayattır” adını verdiği albümündeki deyişleri ve ağıtları, 16 Ağustos’ta yurdun dört bir yanından Hacı Bektaş’a gelecek on binlere sunacak. Hatice TUNCER’in söyleşi 7. Sayfada