05 Mayıs 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Nr. 08 / 2007 23 FEBRUAR 2007 Y9204 KURUCUSU: YUNUS NADİ (19241945) BAŞYAZARI: NADİR NADİ (19451991) D: 2 Euro, A: 2.70 Euro, B: 2.70 Euro, NL: 2.70 Euro, F: 2.50 Euro, DK: 20 Dkr, CH: 4.20 Chf Şaşkınlık ve Dağınıklık? 1.3 milyar nüfuslu İslam dünyasında tek laik ve demokratik devlet olan Türkiye gibi bir ülkede, en sakıncalı iktidar nasıl nitelenebilir veya oluşabilir? 1) İktidar bir yandan devletin laik niteliğini dinci bir modele kaydırmak yolunda Müslümanlığı iç siyasette kullanabilir. 2) Bu amaçla iktidarını sürdürmek yolunda ülkenin ulusal çıkarlarını yabancı güçlere dış siyasette pazarlamayı politika olarak öngörebilir. Bugün ne yazık ki iki alanda da olumsuz göstergeler ağır basmaktadır. ? 2007 yılında Cumhurbaşkanlığı seçimiyle genel seçim gündemdedir. Türkiye gibi ekonomisi dışarıya bağımlı bir ülkede ve iktidarın belirlenmesi büyük ölçüde dış desteklere göre ayarlanan bir toplumda, AKP iktidarının ulusal çıkarları gözetecek yerde koltuk uğruna teslimiyetçiliği yeğlediği görülüyor. Ancak AKP iktidarı tam bir şaşkınlık içindedir. Geçmişte Bush yönetiminin desteğini alarak iktidara geçtikten sonra ‘1 Mart Tezkeresi’nin Meclis’te reddedilmesine seyirci kalan AKP yöneticilerinin şaşkınlıkları ve zikzakları bugün de sürmektedir. Ulusal çıkarlarımız bu siyasa nedeniyle sahipsiz kalmaktadır. AKP’nin şaşkınlığı ya da çıkmazı nereden kaynaklanıyor? ? AKP yönetimi, daha ilk elde, Kıbrıs’ta AB’ye ve Rumlara, Kuzey Irak’ta PKK’ye göz kırpmaya ve dış güçlerin istekleri doğrultusunda uzlaşmaya hazır olduğunu çeşitli biçimlerde dile getirmiştir. Ne var ki Meclis’te yüzde 25 oyla yüzde 65 çoğunluğa sahip olmak, bu yolda rahatlıkla yürümeye elvermiyor; ülkede bugün oluşan dengeler AKP iktidarının önüne engeller çıkarıyor. AKP içerde iktidarını tazelemek için dış güçlerin istekleri doğrultusunda oluşturmak istediği gayri milli politikayı yürütmek stratejisinde şaşkınlığa düşmekte, zikzaklar çizmektedir. Dışişleri Bakanı Gül ile Genelkurmay Başkanı Büyükanıt arasında gündeme giren talihsiz çelişki, bu şaşkınlığın ürünüdür. Devleti, muhalefeti, askeri, Dışişleri bürokrasisini dışlayan özel stratejisinde AKP kendisini tecrit etmekte ve çıkmaza doğru sürüklenmektedir. Bu, Türkiye Cumhuriyeti tarihinde bir ‘ilk’i vurguluyor. Şimdiye dek hiçbir siyasal iktidar kendi çıkarlarına dönük bu kadar ‘özel’ bir dış politikayı uygulama akılsızlığını ve cüretini göstermemişti. Ne var ki ortalıkta görünen manzara bir şaşkınlık, keşmekeş ve ne yapacağını bilmezlikten ötede görüntü sergilemiyor. ? Türkiye, Cumhuriyet tarihinin en rizikolu dönemlerinden birini yaşamaktadır; dış dünyada, bölgemizde ve kendi içimizde sergilenen göstergeler bu saptamayı tartışmasızlaştırıyor. Her şeyden önce içerde bir araya gelmek ve ulusal, laik, demokratik bir birliktelikte buluşmak bu kadar mı güç? CHP lideri Deniz Baykal’dan basına karşı baskıya sert yanıt ‘AKP’nin derin devleti’ Kanaltürk’e yapılan baskıları AKP’nin kendi derin devletini kurmaya başlaması olarak değerlendiren CHP lideri Deniz Baykal, “Medyaya karşı şantaj ve yıldırma politikası yürütülüyor. Bütün bankalar işi gücü bıraktı Cüneyt Arcayürek’in mali durumunu araştırıyor, ayıptır” dedi. Baykal, Kuzey Irak’taki oluşumun PKK’yi desteklediğini belirterek bunun kabul edilmesinin Türkiye’nin de Irak’ın başına gelen tehlike ile karşı karşıya kalmasını kabul etmek anlamına geleceğini ileri sürdü. Baykal, “Bölgede barış, PKK’yi görmezlikten gelerek değil, elbirliğiyle etkisiz kılarak sağlanır” diye konuştu. Haberi 18. Sayfada Türk karnavalı Belçika’daki “Türk köyü” Faymonville’de karnaval, bu yıl da hareketli ve coşkulu geçti. Kendilerini asırlardır “Türk” olarak nitelendiren Belçikalı köylüler, geleneksel olarak Türk giysi ve bayraklarıyla karnaval korteji oluştururken ülkenin çeşitli bölgelerinden gelen Türkler de karnaval etkinliklerini izledi. Köyün merkezinde, bugün kütüphane olarak kullanılan binanın girişinde, mermer üzerine oyulmuş ayyıldız görüntüleri, binanın içinde ise camlara işlenmiş Türk bayrağı motifleri dikkati çekiyor. (AA) Haşim’in Frankfurt’u okurunu bekliyor Hitler iktidarı arifesinde, “ağır ağır çıkacaksın bu merdivenlerden” dediği hayata tutunmak, ölümcül hastalıklarını tedavi ettirmek için son bir umutla Frankfurt’a gelmişti Ahmet Haşim. Ne yazık ki başarılı olamadı. Ama geride Türk gezi edebiyatının başyapıtlarından birini bıraktı: “Frankfurt Seyahatnamesi”. Haşim’in bu küçük ama her açıdan ilginç kitabındaki Almanya izlenimlerini, artık Almanlar da okuyabilecek. Beatrix Caner, Haşim’in yeri, bu kitabın anlamı ve Türk edebiyatını bekleyen sürprizleri anlattı. Osman ÇUTSAY’ın haberi 20. Sayfada İklim değişikliği kalıcı İÜ’de Fethullah incelemesi YÖK Başkanı Teziç, ‘Bilgi, Bilim ve İslam’ adlı kitabın editörlüğünü de yapan rektör yardımcısı Ural hakkındaki iddiaların rektör Parlak tarafından araştırılmasını istedi Aykut KÜÇÜKKAYA YÖK Başkanı Prof. Dr. Erdoğan Teziç, İstanbul Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mesut Parlak’tan rektör yardımcısının Fethullah Gülen cemaatiyle ilişkisinin incelenmesini istedi. YÖK Başkanlığı’na ulaşan şikâyeti değerlendirmeye alan Teziç’in, Parlak’a yazdığı resmi yazıda, “üniversiteniz rektör yardımcısı Prof. Şafak Ural’ın editörlüğünü yaptığı ‘Bilgi, Bilim ve İslam’ adlı kitabın Fethullahçı editör ve yazar kadrosu içinde yer aldığı, kitabı bastıran kuruluşun özelliği ve kitabın baştan sona içeriği nedeniyle bu yer alışın masum bir faaliyet olarak değerlendirilmesinin mümkün olmadığı” ifadesine yer verildi. Teziç’in yazısında kitabın önsöz bölümünde “İlmin menşei Allah’tır” ifadesinin yer aldığına, “periyodik cetvelin Ebced hesabıyla yeniden adlandırılmasının” teklif edildiğine dikkat çekildi. Haberi 18.Sayfada 12 yıl eğitim zorunlu TEV’in 40. kuruluş yıldönümü nedeniyle düzenlenen yemeğe katılan Cumhurbaşkanı, “zorunlu eğitimin 12 yıla çıkarılarak niteliğinin yükseltilmesi’’ gerektiğine dikkat çekti. Sezer, çağdaş eğitimin, sorgulama yeteneği kazandırmayı ilke edinen, akıl dışılıktan ve bağnazlıktan uzak bir anlayışı gerektirdiğini söyledi. TEV Yönetim Kurulu Başkanı Rona Yırcalı, “ TEV, Cumhuriyete taraftır. TEV, demokrasiye, laikliğe, eğitimli gence taraftır” dedi. Haberi 18.Sayfada İtalya’da ABD protestosu İtalya’da on binlerce kişi, Vicenza’daki ABD askeri üssünün genişletilmesine yönelik planları protesto etti. Ülkenin dört bir yanından Vicenza’ya akın eden yaklaşık 70 bin kişi, Dal Molin Havaalanı yakınlarındaki üssün büyütülmesine karşı gösteri yaptı. Eylemciler “Savaş üslerinin olmadığı bir dünya istiyoruz” yazılı pankartlar taşıdı. C ‘Berlinale’ sürprizlerle sürüyor Almanya’nın başkenti Berlin’de düzenlenen 57. Berlinale Film Festivali’nde, “Altın Ayı’’ ödülünü, “Tuya’nın Evliliği’’ adlı Çin filmi, “Gümüş Ayı’’ ödülünü sinema oyuncusu Robert de Niro’nun yönetmenliğini yaptığı “İyi Çoban’’ adlı film aldı. Festivalde, bağımsız jürinin “Fipresci’’ ödülü, Yeni Sinemacılar ekibinden Özer Kızıltan’ın yönettiği “Takva’’ adlı filme verildi. En iyi oyuncu dalında “Gümüş Ayı’’ ödülü de Christian Petzold’un ‘’Yella’’ adlı filmindeki rolüyle Nina Hoss’a verildi. “Beaufort’’ adlı İsrail filminin rejisörü Joseph Cedar da en iyi rejisör dalında “Gümüş Ayı’’ ödülüne layık görüldü. Martina PRIESSNER Tunçay KULAOĞLUnuın haberi 16. Sayfada Muhabbetin yüz ağartan hali Geçen yıl yine UNICEF tarafından düzenlenen bir atölye çalışmasına katılan 18 yaşındaki Bochum Albert Einstein Lisesi 12’nci sınıf öğrencisi Alaz Yıldız, bu sırada gerçekleştirdiği gençlik konulu bir dakikalık filmi ve konuya yaklaşımıyla proje sorumlusu Christian Schüpp’ün de dikkatini çeker ve Alaz’ın, ihracat şampiyonu Almanya’nın çocuklara soğuk tutumunu duyuran UNICEF raporunu açıklayacak ekipte yer alması öngörülür. Belkıs Önal PİŞMİŞLER’ın haberi 16. Sayfada Haber Merkezi Kamu kurumu ve üniversite işbirliği kapsamında, Devlet Meteoroloji İşleri Genel Müdürlüğü ve İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından ortaklaşa yürütülen “Türkiye İçin İklim Değişikliği Senaryoları” projesinin Türkiye’nin gelecekteki iklimine ilişkin ilk sonuçları açıklandı. Çalışmanın en kötümser senaryosuna göre ülkenin genelinde yıllık ortalama sıcaklıklarda 23 derecelik artış olacak. Kış mevsiminde sıcaklıklar ülkenin doğusunda daha fazla artış gösterecek, yaz mevsiminde ise tam tersi; sıcaklıklar batı bölgesinde doğuya nazaran 34 derece yüksek olacak. Çevre ve Orman Bakanlığı, küresel ısınma nedeniyle Türkiye’nin uzun süreli sıcaklık ve yağış değişiklikleriyle eğilimlerini ortaya çıkarmayı amaçlayan çalışmasını tamamladı. Küresel ısınmanın etkisiyle ortaya çıkan mevsim değişiklikleri gelecekte de devam edecek. Buna göre yağışlarda en belirgin değişiklikler kış mevsiminde olacak. Ege ve Akdeniz kıyıları boyunca yağışlar azalacak ve Karadeniz kıyısı boyunca artacak. İç Anadolu Bölgesi yağışlarında ise az ya da hiç değişiklik olmayacak. Kış yağışları Türkiye’nin bölgedeki su kaynakları bakımından son derece önemli olan Fırat ve Dicle havzasının üst bölümlerinde azalacak. Kafkas kıyı bölgesi ise önemli ölçüde daha fazla yağış alacak. Yaz yağışlarında büyük değişiklik olmayacak, fakat sonbaharda hafif artışlar olacak. Gelecekteki iklim değişikliğinin öngörülmesi üzerine yapılan sera gazı salımı senaryolarından en iyimser olanının kullanıldığı model sonuçlarında ise 20702100 döneminde 19611990 dönemine göre Türkiye ikliminde belirgin Devamı 18.Sayfada
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle