01 Kasım 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

8 C S akedonya'da gerçekleşen patlamalar, Müslümanlıkla Radikal İslami hareketler arasında bağlantı kurmaya çalışanlara fırsat oluşturuyor. Böylece ABD nefreti bölgeye çekilmek isteniyor. Bu sayede ABD'nin Balkanların seçilmişi/ziyadesiyle kayrılan milleti ilan ettiği Arnavutlara verdiği desteği kaldırması bekleniyor. Gizli amacın ise Kosova'nın "bağımsızlık" statüsünün engellenmek olduğu ifade ediliyor. TRATEJİ Makedonya terör kıskacında M Gözde KILIÇ YAŞIN TUSAM Balkan Araştırmaları Masası [email protected] akedonya’da Temmuz ayı ortalarında gerçekleşen patlamalar, 2001 yılındaki ayrılıkçı Arnavut isyanının merkezi olan Kondovo’yu işaret ediyor. Makedon polisi ile Makedonya’daki AB polis misyonu, saldırıları münferit olarak değerlendirse de halk 2001’dekinin benzeri bir şiddet ortamının doğmasından endişe ediyor. Ulusal Güvenlik Konseyi’nden Kondovo’da asayiş ve düzeni sağlama emri alan Makedonya polisi, düzenlediği operasyonlar sonrasında ciddi sayıda yasa dışı silah ve cephane ele geçirdi. Silahların Agim Krasniki liderliğindeki ağır silahlı bir suç çetesinin üyelerine ait olduğu bildirildi. Yetkililer, Kondovo halkının çoğunluğunun Krasniki ve silahlı grubuna karşı olduğu açıklamasını yapsa da örgütün çok da büyük bir yerleşim birimi olmayan bölgede aylardır nasıl gizlenebildiği şüphe doğurucu. M ketlerin çoğunun Vehhabilikten beslendiği dikkate alındığında Arnavutların Vehhabilikle ilişkilendirilmesi de anlaşılır oluyor. Bu sayede, doğuda Radikal İslami hareketlerle mücadele eden ABD’nin doğunun kapısında düşmandan destek gören Arnavutları desteklemekten vazgeçmesi sağlanabilecektir. Radikal İslam’ın Balkanlardaki neferi "Arnavutlar" mı? yrılıkçı Arnavut isyanının Radikal İslami hareketlerle ilişkisini doğrulamak ya da yalanlamak bu makalenin konusunu aşıyorsa da bir destek görmeksizin bu denli silahlanmanın ve örgütlü hareket etmenin mümkün olmadığını belirtmek gerekiyor.1 Ne var ki, Arnavutların Müslüman olması bu desteğin kaynağının da İslam ülkeleri olmasını gerektirmiyor. Nitekim, 2001’de Makedonya’yı bir "iç savaşa" sürükleyen Arnavut gerillaların üzerinde ABD üniformalarının olduğu biliniyor. Hatta ABD gizli örgüt raporlarında başlangıçta terörist olarak nitelendirilen ve diğer terör örgütleriyle bağlantıları ortaya konan ayrılıkçı Arnavutların sonradan basına ve dünyaya "kurtuluş ordusu" olarak lanse edildiğini de belirtmek gerekiyor. Öte yandan ABD’nin Arnavutları eğittiği, silahlandırdığı ve davalarında desteklediği çok da gizli kalmadı. ABD’nin soruna bakışını değiştirmesi, bir yandan "toprak bütünlüğü"nü desteklediği yönünde beyanatlar verdiği Makedonya’nın sonraki yıllarını sonuçlarını bugün gösterir şekilde derinden etkilemişti. Gerçektende arada ayırıcı önemde farklar bulunmadığı dikkate alındığında terörü "kurtuluş savaşı" ya da "iç savaş", teröristi "kahraman" yapan da genel bir nitelendirme sorunu olarak karşımıza çıkıyor. A Radikal İslam’ın Balkan seferi akedonya’nın toprak bütünlüğüne etkisi bir tarafa bırakılırsa Kondovo’nun Radikal İslami örgütlerle ilişkisine yapılan vurgu da oldukça dikkat çekicidir. Buna göre Kondovo, Vehhabiliği yaymaya çalışan Suudi Arabistan için ve saldırılarını Avrupa içlerine taşımak isteyen İran için geçiş kapısı olarak kullanılmaktadır. Kosova’nın belirsiz statüsü ile bağlantı kuran kaynaklar Kosova’da 15 Mart’ta gerçekleşen olayların İran eski Cumhurbaşkanı Hatemi’nin Hırvatistan ve Bosna’ya düzenlediği ziyaretten bir gün sonra gerçekleşmiş olduğuna dikkat çekiyorlar. Hatta İbrahim Rugova’nın akciğer kanseri olması, Refik Hariri’nin Beyrut’ta öldürülmesine benzetilerek bunun bölge için aşırı milliyetçi hareketlerin başlangıcı olacağı yorumu yapılıyor. Kimilerinin dikkatini bölgeye ve talepleri dizginlenemeyen Arnavutlara çekmek açısından Avrupa’yı hedef alan Radikal İslami hareketin Kondovo’dan yönlendirildiği iddiaları çok akıllıca yapılmış bir tercih. Dünyadaki Radikal İslami hare M Balkanlarda "medeniyetler savaşı" ehhabilik İslam dışı saydıklarıyla savaşı meşru hatta farz görüyor, cihad emri veriyor; bu nedenle de terörü bir diplomasi yolu olarak kullanmayı tercih edenlerce bu akım kendi amaçlarına ulaşmak için kullanılabiliyor. ElKaide’nin, Usame Bin Ladin’in, Taliban’ın Vehhabi olması ve V Ortadoğu’da Vehhabiliği benimsemiş bir çok Radikal İslami terör örgütünün faaliyette bulunması, Vehhabiliği terör ile aynı kefeye taşıyor. Bu nedenle Arnavut taleplerine karşı siyasi destek bulmak isteyenlerce Arnavutların Müslüman kimliğinden faydalanarak Vehhabi ilişkilere gönderme yapılması özellikle Sırbistan basınında sıklıkla yer alıyor. Arnavut teröristlerin İran, Mısır ve diğer İslam devletlerinde eğitim gördüğü, Kondova’da yerel bir İslami hareket başlatılmasının hedeflendiği, Radikal İslami örgütlerle üst düzey bağlantıların kurulduğu iddia ediliyor. Makedonya’daki patlamalardan yola çıkan makalelerin Kosova’nın nihai statüsünün bağımsızlık olmaması gerektiği önermesi ile bitmesi de gerçek hedefi daha açık bir şekilde gözler önüne koyuyor. Açıkçası, bu da terör ile Müslümanlığı eş tutma şeklinde Batı’da yaygınlaştırmaya çalışılan yaklaşımı besliyor. Ne var ki, Sırbistan ve Yunanistan’ın Makedonya’da istikrarsızlık yaratmak istedikleri ve bunun için de Ortodoks kiliseleri vasıtasıyla halkı kışkırtmaya çalıştıkları yönünde daha gerçekçi görünen iddialar da bulunuyor. Nitekim Kosova için de aynı yöntemin kullanıldığı ve Kosova içindeki Sırpların bu amaçlarla yine kiliseler vasıtasıyla kışkırtılmaya çalışıldığı biliniyor. Politik, ideolojik veya dinsel amaçları gerçekleştirmek için korku yayarak, gözdağı vererek veya baskı yaparak planlı şiddet veya şiddet tehdidi kullanma terörizmi tarif eden kelime dizilimi. Gerçekten de ayrılıkçı Arnavutların Makedonya’da gerçekleştirdikleri eylemler "terör" nitelendirilmesi yapılmasını gerektiren bir karaktere sahip. Ne var ki, Arnavutların yerel Radikal İslami hareket oluşturmak istedikleri ve Avrupa’ya taşınacak terörün merkezi olduğu iddiaları mesnetsiz kalıyor. Sınır güvenliğinin zayıf olması ve rüşvetin yerleşmiş bir alışkanlık olması dikkate alındığında Avrupa’ya geçişte Balkanlar transit noktası olabilecekse de Arnavutların Radikal İslam ile bağlantısı imkansız görünmektedir. Üstelik, gerek Kosova’daki gerek Makedonya’daki Arnavutlar bağımsızlık taleplerine ancak Batı eliyle ulaşabileceklerini gayet iyi biliyorlar. Milli karakter taşıyan Arnavut ayrılıkçılığı, dini kimlikle beslenme ihtiyacı duymuyor. Gerçek olan şu ki ayrılıkçı Arnavutlar, Makedonya devleti içerisinde yer almak istemiyorlar. Esasen patlamalar da, verdikleri zarar ya da yarattıkları spekülasyonlardan ziyade, Makedon hükümetince gerçekleştirilen ileri düzeydeki reformların Arnavut taleplerini karşılamaya yetmediğini göstermesi bakımından oldukça önemli. Gelinen bu aşama, aslında yeni sorunları da doğuracak nitelikte. Makedonya’da Arnavut azınlığa tanınan haklar, ‘kültürel haklar’ın çok ötesine geçmiş, pozitif ayrımcılığı ve azınlık haklarını çoktan aşmış olmasına rağmen bu, yeni talepleri ve gerginlik tehditlerini engelleyemiyor. Ayrılıkçı Arnavutlar, "Büyük Arnavutluk" hayallerini bir tehdit olarak gündemde tutarak sonradan bağımsızlığı kolaylaştıracak olan federatif yapının önünü açmaya çalışıyorlar. Yeni bir ayrılıkçı terör dalgasının bütün ülkeyi sarması halinde Makedonya hükümetinin verebileceği ne gibi bir ayrıcalık kalmış olabilir ki sorusu cevabını içinde saklıyor aslında. Üstelik Arnavut ayrılıkçılığı, terör olarak nitelendirildikten sonra doğrudan bu nitelendirmeyi yapanlarca desteklendiği sürece ve bağımsızlık hareketi olarak adlandırıldıkça Makedonya hükümeti açısından fazlaca hareket şansı kalmamış olacak. 1 Geçtiğimiz yıl 1314 hafif silah ele geçirilen Makedonya’da dolaşan yasadışı hafif silah sayısının 80 bin ile 170 bin arasında olduğu tahmin ediliyor.
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle