Katalog

B İ R K O N U B İ R Y A Z A R İlhan Selçuk köşeyazarhğının albenisinin güçlü bir çekim oluşturduğunu belirtiyor. Selçuk, "Köşeyazan gerçekten 'yazar' /se yüzblnlerle soluk alıp verebilir. Buna karşıhk köşeyazarlığı nankör bir iştir. Her gün yazı zorunluğu, insanm yaratıcılığmı kemlren bir törpüdür" diyor. Gün eksilmesin 'Pencere'den fthmn Selçuk, gazetemlzdekl "Pencere" köşesinde yazdığı "Japon Gülü" baştıklı yazıstyla bu ytl temmuz ayında venlen "önan öyıtnrt KÖse Ytııaı ödulü"nu atdı. "Japon Gülü" ba$lıklı yazı İlhan Selçuk'un yeni yayımlanan kltabının adı aynı zamanda ve kitabının birincl yazısı. Arkadaşımtz Fat ,ıa Oran, İlhan Selçuk'la kösayazariığın ı soruniarma lliskin kısa bir sdyleşi yaptı. 5unuyoruz. FATMA ORAN S Masa başına geçip yazmaya basladığınu çatışma saatleri konusunda bfraz bilgi varir misiniz bize? Bir uyarıcıyı gerekli bulur (gerçl, son yıtlarda özat'ın östunB 'uyancı' yok ya), çay, kahve Içer mlsiniz, dahaflncebir kitap okur, dosttanntzla konusur ya da bir gezinti yapar mıaınız? I. SELÇUK Masa başına gecip yazmaya bajladığım saaı mi? Bu geccyarısı da olabilir. Sabaha karçı üç ya da dürı. oğunlukla sabah on.. on bir.. on iki... ğleden sonra ya da daha geç bir saattc de olabilir. Duzenli biri dcğilim. Çay, kahBir çocuğun annesinden clbcttc çok vc olsa da olur, olmasa da. Hiç önemi amsı vardır. Hangi birini anlatayım? "En yok. Yalnu uykusu/. ya/amam. Uykumu canlı ve kalıct anı" dcdiğinize göre en almadan yazacağım yazı, sakız gibi uzar, OlUmcül aııımı scçmek en iyisidir. Annedakîkalar geçer, kağıt çÖlle&ir. Yazıya. mamin sonunu gctiren bir kaip kıizi oldu. saya oturmadan önec başlamak gcrckir. Ciğcrlerdc ödcm ba>)adı. Oyle ki soluk Bir yazarın yirmi dörı saaıı yazı olmalıalıp verdiği zaman hırıldıyor. üurdurnıadır. Daha başka deyişle duşunmek, okuya çalıştıgını duyuınsatlun; aıııa üııiiııe nıak, belki du? kurmak, arasnrmak, inllhM Srtçak Guncelki Içlnde geıc<OI yakalamak için yazıda zamanı ve mekânı aşmık çabası gamklyor. geçemiyor; hırıin yükscliyor. Aııncnı, celeınck, Uretmek, lüretmek... Kâğıda döodadakilerc "Dıırdıırmaya çulı^ıyurum, kütıı, yazı sürecinde son a$amadır. An1. SELÇUK Bir yazının yerbilim gazete dısında da toplumla kucak kuca* ynpanııyıırum, uft'cdrrsinlz" dcdi. ÖIUcak her gün yazan kö$eya7,an, kimi ?zğa QBİmanizde ml saklu kaımanlan gibi olduğuntı dıtşünüyorum. mun e$iginde incelikliydi, başkalarını raman yazı makinesinin önüne hazırlıksız Derinlcmcsine dıışünceyi kavrayan, belhatsı/ cımekicıı çok kaçınırdı. Şimdi ne l. SELÇUK Köşeyazarhjının albeda oiurabilir. lşte o zanıan iş uzar; zortınki sezgileri de kapsayan, duygulara yone nisi guçtu bir çekim olujturuyor. Uazezaman bir kitabııu açsaın, sayfalar araluk ya/arın itici gücüne dünüşUr. Bu anlen... Istcr köjeyazısı ohun, ister bir baş ıclere bir bakın; nicc profesOr, işadamı, sında bir kurumuş çiçege rastlasanı, içimlamklarım bclki bir soru daha olujturaka türdc yazı, ister bir sayia olsun, ister yönctici, polilikacı. sanatçı koşeyazarhde bir MZI duyarmı, anne sızısı... • bilir: Bu kadar düzcnüizlik Içfnde nasıl bin sayfa, dvgi$ın?ycn kurullar gcçerlidir. gır.a özcniyor. Çünkü bir kö^eyararı geroluyor da ber giin bir ynzı (klmi zaman Yazının lemelirtde her kaimaııu egcmen çekten "yazar" isc yüzbinlerlc soluk alıp iki, kimi zaman üç }H7i> ürttebillyonım? bir fclsele bulunur, bir dünya görlı^ü, ev verebilir. Buna karşılık ko^eyn/ariıgı nanSaatlerin karma$ıklığı igrtdc karma$ık olrenc bakış açısı. F.n dıpte bu vardır. Son kör bir iştir. Her gün yazı zorunkığıı, inmayan tek $ey var: Saati gcldigmde yazı ra o feisefenin yazdıgınız alanda idcolo sanın yaratıcılığmı kcmirvn bir tdrpıkdür. dizgiye gitmeli. Bu kesin kuraldir. jiye donıışmesi; bir kalman daha yııkar Bir üyktl yazan dogrııdan cdcbiyalın ka Güncellik, gerçağin kapısını açanda {sfinh aıılanıda) siyascii olıışiıırması; lıcılığtna yönclir. Ama kalabilır rni yarınbir anahtardır. Her gün yazı yazmanm sonra yazının straıejisi ve USK yansıyan lnra? O ayrı bir soru. Kftşcyazılarından zortuklarmdan birl d» 'güncali taktiği. Bctirli bir kUltür düzeyindeki kaçı yarına kalabilecek değer taşıyabilir? yakalamak' otduğuna göre nastl başanokur, bir yazıda bu derinligin varlıgını Bu da gercksiz bir soru. Cerçekte kftşekavrar. Bu dcrinlik olmadıgında yazı yü yazısının kapsnmı geniş. Bir köşeya/ısınyorsunuz bunu? zeyscldir, yalmkaıtır. Ancak bu dcdijim, da mizalı içerigi af ır basabilir ya da kö1. SELÇUK Gflncelin içinde gerçcyazının yapısi içinde gizlidir. görünmez, jeyazısı bir öyküdür. bir deııenıedir, yerği yakalamak için yazıda zamanı vc mcdilc getirilmez. Yazı alabildijine aydınlık, gidir, bclki de şürclir; hiçbiri olıuayabilir, kânı a$mak çabası gerekiyor. Mekânı aşyalın, alçakgönullü olmalıdır. Bilgiçlikle siyasal bir polcmik, habcr içcriği la$ıyan mak, konuyu tiim insanltk boyulunda dolu nicc yazı yalınkatıır; eklckıik yak bir yazı, bir ıez, bir fikir atılıını, ya da bidUşünebilmekle olanak ka/anır. Zamanı la$ımla yamalı bohçaya dönü$en yazıya linçlendirici ycnıl ağır ba.san bir dcğcr taajmak, konuyu larihsel boyuıuna oturtyuu denmez. Siyabilir. Bu geniş yelpazedc bir çckicilik maya v*a)ı$nıakla eşanlamlıdtr. Bu, sanılyok ınu? dıgı kadar kolay değildir ve her yazıda Yazının her alanında başanlısıntz: Düşürtce derinliği, bllgi zenglntiğl, gcrı;cklc$mesi zordur. Mizahtan tutun da romana, gezi Izlenlmanlatma gücü ve Insanı sarıp sarmala Yazışınızm, yazı biçiminizin gellşiBrine. denemelera, makaletere kadar... bir duygusailıkla örülmüşyüz iki deyan mBsinde bilincin, billnçli çabanın payı Japon GAUI İlhan Selçuk / Çajtdaş Yayınları / 268 Paki kuşeyazartığına sanlmanızın tılsımı, nedir? namenizden oluşan JAPON ĞÜLÖ. adı S. / KDÖ NO 027079 nı Mtapta/c/ ilk denemeden alıyor: Annenlzî yitirdikten sonra, bahçesinden alıp getirdiğiniz bir süs bitkisindert... Anne, içindan çıktığımız yuvadır, doğadır, topmktır, okyanustur. Bencll olmayan Özelliğlndm ötürü anne sevgisi duygusal bağlann an kuisalı sayılır. Soruyu, heyecantanıp fazla uzatıyorum gallba. Bize annenizi anlsbr mısınız? Annenlzln üzerlnlzdaki etkislni.. anımsayabildiğiniz an canlı ve katıcı anınızı... I. SELÇUK Annem duyarlı bir insandı. Çok kitap nkurdu. Okurkcn sayfaiara noılar düşerdi. Sayfaların arasında çiçckler kıırııiurdu. Bir de çocuklarının saçlanndaıı biıer luinm saklardı. Küçük çocuk saçı ipck gibidir. Çiçekler kıırur, bir başka güzcllik kazanır. Saç kurumaz, dayanıkhdır. Üylc ki bir çocuk büyür, yaşlamr, saçlan aklanır; unıa ki(ap sayfalan arasındaki bir tulaın çocuk saçı, kesildif i giinkü kadar canlıdır. Bugtin annemin kitaplarıni karışıırırkcn kimi zaman sayfalar arasında bir tutam ipck buluyorum. Biz Uç kardeşi/. Arlık o ipck tutamı, kardcşlerden birinin değil, annemin anısına dttnu$mü$. Gcçmiji bütün canlılığıyla yamılıyor... Eyiul 1989 Ç I R Ç E V I 13