Katalog
Yayınlar
- Anneler Günü
- Atatürk Kitapları
- Babalar Günü
- Bilgisayar
- Bilim Teknik
- Cumhuriyet
- Cumhuriyet 19 Mayıs
- Cumhuriyet 23 Nisan
- Cumhuriyet Akademi
- Cumhuriyet Akdeniz
- Cumhuriyet Alışveriş
- Cumhuriyet Almanya
- Cumhuriyet Anadolu
- Cumhuriyet Ankara
- Cumhuriyet Büyük Taaruz
- Cumhuriyet Cumartesi
- Cumhuriyet Çevre
- Cumhuriyet Ege
- Cumhuriyet Eğitim
- Cumhuriyet Emlak
- Cumhuriyet Enerji
- Cumhuriyet Festival
- Cumhuriyet Gezi
- Cumhuriyet Gurme
- Cumhuriyet Haftasonu
- Cumhuriyet İzmir
- Cumhuriyet Le Monde Diplomatique
- Cumhuriyet Marmara
- Cumhuriyet Okulöncesi alışveriş
- Cumhuriyet Oto
- Cumhuriyet Özel Ekler
- Cumhuriyet Pazar
- Cumhuriyet Sağlıklı Beslenme
- Cumhuriyet Sokak
- Cumhuriyet Spor
- Cumhuriyet Strateji
- Cumhuriyet Tarım
- Cumhuriyet Yılbaşı
- Çerçeve Eki
- Çocuk Kitap
- Dergi Eki
- Ekonomi Eki
- Eskişehir
- Evleniyoruz
- Güney Dogu
- Kitap Eki
- Özel Ekler
- Özel Okullar
- Sevgililer Günü
- Siyaset Eki
- Sürdürülebilir yaşam
- Turizm Eki
- Yerel Yönetimler
Yıllar
Abonelerimiz Orijinal Sayfayı Giriş Yapıp Okuyabilir
Üye Olup Tüm Arşivi Okumak İstiyorum
Sayfayı Satın Almak İstiyorum
CUMHURİYETİN 100.YILI İÇİN CEYHUN ATUF KANSU’DAN ‘KUVAYI MİLLİYE DEFTERİ’
‘Bir halk bulutu içindeyiz!’
“Nasıl unuturum, nasıl unutturulabilir? ‘Bir elim çiçek, bir elim tüfek…/ Ölüm! Bir kuru daldan dönüşür badem çiçeğine. /
Öyleyse dirilir halk. Nasıl unuturum: ‘Toprak gülümsüyordu çarıklı ayaklarına.’ Nasıl unuturum: ‘Dize, bir ses çizgisidir, çizgi
bir dize. Sanatlar arasında çok eski bir kardeşlik vardır. Anaları birdir.
Gürol Sözen’in çizgileriyle şiirlerim Kuvayı Milliye’den aynı sütü içiyorlar... Gürol Sözen’le birlikte yapıtımız doğdu.
İkimiz de çizgide ve dizede ‘Yaşın yaşın’ bir halk bulutu içindeyiz.” Ceyhun Atuf Kansu / 29 Ekim 1973. Ceyhun Atuf Kansu’nun
Kuvayı Milliye Defteri (Bilgi Yayınevi), bize canevimizden seslenen, onurlu bir başkaldırının “Kurtuluş Savaşı” güncesidir.
Aslına bakılırsa bu belgeler hep önümdeydi. Nede- Bunu neden mi belirtiyorum? Ceyhun ağabeyin el yazı-
GÜROL SÖZEN
ni, bu yıl içinde Ankara, Çankaya Doğan Taşdelen Kül- lı Kuvayı Milliye Defteri de sevgili Kansu ailesinin adı ile
tür Merkezi ve İzmir, Ahmed Adnan Saygun Sanat bu müzede ve özel bir vitrinde sergilenecek de ondan!...
YARIM YÜZYIL ÖNCE YAZILMIŞ
Hayat, rastlantılar mı? Hallaç pamuğu gibi atılan ve yakın
Merkezi’nin farklı sergi salonlarında farklı yorum ve ta-
KUVAYI MİLLİYE ŞİİRLERİ...
sarımla açılan Destan ve Onlar sergilerimde ki resimleri- hafızasında bile zorlanan bir coğrafya için unutulmayacak,
Adlandırılır gibi değil, tam yarım yüzyıl geçmiş ara-
unutturulmayacak destansı şiirlerdir Kuvayı Milliye Defte-
min son durağı ise Mudanya’da bir müzede gelecek ku-
dan. Cumhuriyetin 50.yılında yani 50 yıl öncesinde yazıl-
şaklara da tanıklık edecek olması. ri. Tabii ki bilinmeyen, ilk kez yayımlanan şiirlerle birlikte.
mış Kuvayı Milliye Defteri şiirleri gündemini koruyor.
Anadolu toprağına tanıklık eden, başkaldıran bir defter!...
Cumhuriyet’in 100. Yılı kapsamında için Mudanya Bele-
Dün gibi her şey!... Ceyhun Atuf Kansu ağabeyin ödün
diye Başkanlığı’nca Mütareke Meydanı’ndaki bir 18. yüz-
vermeden düşlediği, coşku yüklü Kurtuluş Savaşı şiirleri
TOPRAK GÜLÜMSÜYORDU
yıl konağı ev sahiplerinin özverileri ile satın alınıp kamu-
bu nedenle bir başkaldırının uzun soluklu destanıydı.
“Nasıl unuturum, nasıl unutturulabilir? ‘Bir elim çiçek,
laştırılmıştı. Hem de İsmet İnönü’nün deniz kıyısındaki ilk
Ben ise Ankara ve İstanbul’da Destan başlığı altında bir elim tüfek…/ Ölüm! Bir kuru daldan dönüşür badem çi-
Mütareke’nin imzalandığı ahşap konağa çok yakın bir ko-
1972-73 yıllarında (şimdilerde tümü koleksiyonlarda olan) çeğine. / Öyleyse dirilir halk.’
nak. Şimdilerde “1919-23 Destan ve Onlar / Gürol Sözen
60 adet Kurtuluş Savaşımızın dramatik örgüsünü resimle- Nasıl unuturum: ‘Toprak gülümsüyordu çarıklı ayaklarına.’
Eserleri Müzesi” olarak restorasyon çalışmaları sürüyor.
miştim. Tam bir rastlantı. Nasıl unuturum: ‘Dize, bir ses çizgisidir, çizgi bir di-
ze. Sanatlar arasında çok eski bir kardeşlik vardır. Ana-
Ve sonrası… Sergimdeki masaya bırakılmış, 24. 4. 1972
tarihli, dolmakalemle yazılmış bir not hiç çıkmadı aklımdan. ları birdir. Gürol Sözen’in çizgileriyle şiirlerim Kuvayı
Milliye’den aynı sütü içiyorlar...’
Özenle sakladığım ve beni yücelten bir yorum: “Sayın
‘Gürol Sözen’le birlikte yapıtımız doğdu. İkimiz de çiz-
Gürol Sözen: Büyük bir coşkuyla kutlarım sizi. Ulusal,
gide ve dizede ‘Yaşın yaşın’ bir halk bulutu içindeyiz.”
destansı bir resmin tanyeri serginiz, resimleriniz. Ulusal
29 Ekim 1973.
Kurtuluş Savaşı gibi bir çığır. Sevgiler, selamlar.” Altın-
Kuşku götürmez bir gerçek: Ceyhun Atuf Kansu ağa-
da imrenilecek bir kaligrafi ve imza: Ceyhun Atuf Kan-
bey gerçek bir halk bulutuydu. Kuvayı Milliye Defteri ise
su…Sonrasında, buluşmalar. Peşi sıra şiirler ve desenler…
yarınlara da göndermede bulunan güçlü bir ses; dizelerle,
“Kuvayı Milliye dönemine, olaylarıyla, insanlarıyla
belgelerle bir tanık, haykırış. Algılayana tabii ki! Benim
ve gerilmiş tarihsel ipiyle bir ozan gibi baktım… Gürol
çizgilerim ise yalnızca bir karalama.
Sözen’le ‘Kuvayı Milliye Defteri’ni bir kitap olarak düş-
Yakınlarda, İspir’de, halk pazarında, orta yaşlarda birin-
ledik, tasarladık. Çizginin ve şiirin kâğıt ve kurşuna dökül-
den duyduğum deyiş ise günümüz için çok anlamlı! “Kır-
düğü bir kitap. Olmadı. Halkçı gazetesi zamanında yetiş-
gın ve yorgun büyümüşüz.” Öyle mi?...
ti… Cumhuriyet’in 50. yıldönümünü Kuvayı Milliye tüfe-
Bu tanım, 50 yıl öncesinden Ceyhun Atuf ağabeyin
ğiyle karşılayıp, selamlamak istiyorduk. Kutsal tüfeğimi-
ödün vermeyen göndermelerini anımsattı bana: “Ölüm
zi ‘Halkçı’da ateşledik” diyordu gazeteci İhsan Doğan’a
bir surettir yeryüzünde / Ölüm bir gül gibi denenecektir./
verdiği röportajda. Tarih: 27 Ekim 1973.
Bir atlı getirir kara dağlardan / Sabahtar emekçisi güneş
‘KUVAYI MİLLİYE DEFTERİ,
ustanın tan yerini…”
1919-23 DESTAN VE ONLAR /
Kitabın sunum yazısından bir alıntı: İmza, kızı Prof.
GÜROL SÖZEN ESERLERİ
Dr. Bahar Gökler. “Kuvayı Milliye Defteri, ‘ ya bağım-
MÜZESİ’NDE SERGİLENECEK!’
sızlık ya ölüm’ ilkesinden ve uluslaşma, bağımsızlık ve öz-
“Her şey dün gibi” denir ya öyle!... Işık Kansu dostu-
gürlük ülküsü olarak Mustafa Kemal Atatürk’ün önderli-
muz bir gün anımsattı. İyi ki de anımsattı, teşekkür edi-
ğinde halk adına, halkın gücüyle ve emeğiyle kurulan bir
yorum: Bilgi Yayınevi desenlerimle birlikte farklı bir bo-
Cumhuriyet’in tarihsel sürecinin şiirsel anlatımıdır…”
yutta Ceyhun Atuf ağabeyin Kuvayı Milliye Defteri’ni ya- Ceyhun Atuf Kansu’nun Kuvayı Milliye Defteri, bizlere,
yımlayacaktı. Hem de büyük destanın tüm diğer şiirleriyle
yıllar öncesinden can evimize seslenen, onurlu bir başkal-
birlikte... Ne büyük mutluluk! Kirli çıkı olduğum için çe- dırının, varlık nedenimizin tanığı, gür sesi ve sahiplenilme-
Desen: GÜROL SÖZEN
yiz sandığında küflenmiş belgelerimi karıştırdım hemen. ye çalışılan bu toprakların“Kurtuluş Savaşı” güncesidir.
n
8 26 Ekim 2023