26 Nisan 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

T 21 KASIM PAZAR ürkçe Günlükleri FEYZA HEPÇİLİNGİRLER “yapım”, “bil” eyleminden “bilim”de olduğu gibi, “al”dan “alım”. Oysa duyurusu yapılan şey bir eylem. Uçak, yolcu alma eylemine başlayacakmış. Bu yüzden, “almak, alma” biçiminde eylemin adının söylenmesini bekliyoruz ve haklıyız. Yani, “yapmaya başlamak” yerine, “yapıma başlamak”, “bilmeye başlamak” yerine, “bilime başlamak” denmesi neden yanlışsa bu söyleyiş de o yüzden yanlış. 29 KASIM PAZARTESİ ama, düşünce farklılığından doğan anlatım değişikliklerinden söz etmiyoruz ki biz! İngilizceden yapılan çevirilerdeki Türkçe kullanımından söz ediyoruz. “Buyrun bir komiklik de ben yapayım” diyerek sormuş Sipaher: “Kırgız uçağı havaalanına indiği zaman pilotun anonsu şöyleydi: ‘Uçguç düşdi’. Haydi bakalım bunu İngilizce’ye çevirin!” Doğrusu, beklediğimden kolay bir soru oldu bu! Pilotun amacı, uçağın indiğini bildirmek olduğuna göre, bu anonsu, hangi dile olursa olsun, bu anlamı verecek biçimde çevirirsiniz. İletilmeye çalışılan anlam buyken, “Uçak düştü” diye çevirirseniz yanlış olur. Çeviride amaç, kastedilen anlamı iletmek değil midir? Sipaher’i yine kızdıracağım; ama birkaç çeviri incisi daha var. Onları da vermezsem olmaz. Ancak sözü havaalanlarına, uçaklara getirdiği için Teoman Bey’e teşekkür ederek bu noktada biraz kalalım. Türkiye’deki havaalanlarında kullanılan dil, alan içinde çalışan araçların üzerindeki yazılara varıncaya kadar, ağırlıklı ve öncelikli olarak İngilizcedir. Uçakların gövdesinde kocaman “TURKISH” yazar, burnunda da küçücük THY. (Bu araya bir Joshua Bear notu sıkıştırabilirim: “Maalesef ‘turizmciler’ (özellikle seyahat acentelerinde çalışanlar) ta 1960’lardan beri Türkçe konuşurken THY’yi ti eyç way (ti eyç uğay) şeklinde telaffuz ediyorlar.”) “Havaalanı” sözcüğü bile, İngilizcede “airport” dendiği için, yerini “havalimanı”na bırakmaya başladı. (Sayın Sipaher, görüyorsunuz her yerde karşımıza çıkan hep çeviri!) Dr. Tülay Üstündağ ise aynı alanda başka bir noktaya değiniyor: “Uzun zamandan bu yana havaalanlarına her gidişimde kulaklarımı tırmalayan bir çağrı ile karşılaşıyorum: . ‘ .. numaralı uçak yolcu alımına hazırdır.' TDK sözlüğünde alımın anlamlarından biri, alma işi olarak tanımlanmış. Çağrı şöyle yapılsa daha uygun olmaz mı? . ‘ .. numaralı uçak yolcu almaya hazırdır.' Düşüncenizi merak ettim. Yanılıyorsam, doğrusunu bilmek isterim.” Ben de bu çağrıyı kim bilir kaç kez duydum; ama üstünde hiç düşünmemişim. Tülay Hanım'a o söyleyişten, “Bakanlık tütün alımlarına başladı” gibi haberlerden dolayı bir nesneleştirme algıladığımız için rahatsızlık duyuyor olabileceğimizi yazdım. Bunun, dümdüz söylemek yerine, daha ilgi çekici olacağı düşüncesiyle girişilen bir değişiklik arayışı olabileceğini… Ama içime sinmedi. Başka bir neden olmalı. Dilbilgisi temeline dayanan bir neden… Derken buldum. “Alım” sözcüğü bir ad (isim). “Yap” eyleminden Ali Murat Atay’dan bir çeviri incisi daha: “Birkaç gün önce yine bir filmde kişilerden biri ‘to miss New Orleans’ dedi ( New Orleans’ı özlemek). Filmdeki genel havadan New Orleans’a özlem duyulduğu da çok açık aslında. Altyazıda kırk yıl düşünsem bulamayacağım bir çeviri belirdi : ‘New Orleans Güzeli’.” Sevgili çevirmen arkadaşım Nilgün Dolay da çeviri yanlışlarıyla ilgili iki örnek bildirdi: “Adam lokantadan çıkarken garsona ‘keep the change’ diyor, yani ‘üstü kalsın’. Nasıl çevirmişler? ‘Değişimi koru’. Evet bu, bir başka metin içerisinde, bir başka bağlamda ‘değişimi koru’ olarak da çevrilebilir tabii ki, yanlış da olmaz; ama biraz da mantık ya da akıl yürütmek gerekmiyor mu? Kim lokantadan çıkarken garsona ‘değişimi koru’ der acaba? Bir diğer örnekte de uçak, arıza nedeniyle ıssız bir yere zorunlu iniş yapıyor. Yolculardan biri kaptan kabinine giriyor, ‘Ben belki yardımcı olabilirim.’ diyor. Kaptan da ‘Are you a mechanic’ diyor. Çeviri şöyle: ‘Siz mekanik bir insan mısınız?’ Oysa ‘mechanic’, ‘teknisyen, makinist’ anlamında kullanılmış.” Görüldüğü gibi, düşünce sistemi farklılığından değil, her iki dili de bütün boyutlarıyla bilmemekten kaynaklanan yanlışlar bunlar. Aceleye (ve ucuza) getirilen çevirilerdeki mantık eksikliği… A. Tarık Emre de “biraz müstehcen sayılabilecek bir anı”sını aktarmış: “Yılını tam olarak hatırlamıyorum; ama 1970’lerin sonları olması lazım. Tek kanal televizyon devrinde gösterilen siyahbeyaz Britanya yapımı bir film. ‘Teenager’ bir kız ve erkek, bir arabanın içinde oynaşmaktadırlar. Bütün kelimeleri neredeyse yutarak konuşan Cockney şiveli genç kız arkadaşına: ‘What a lovely pussy you have...’ diyor. Alt yazıda ise, ‘Ne kadar güzel bir kedin var senin.’ yazıyor. Tamam biraz ‘sansür’ olsun, Mösyö Sarkozy’nin aksine kediye kedi demeyelim; ama orada kedinin ne işi var!” “Teenager”ın, 13 19 yaşları arasındaki kişiler için kullanılan bir sözcük olduğunu, “Cockney”nin, Doğu Londralı (Doğu Londralılara özgü şive ile konuşan kişi) demek olduğunu ekleyeyim; ama “kedi” anlamındaki “pussy”yi, kızın hangi anlamda kullandığını yazmama herhalde gerek yok. ? [email protected] [email protected] orgun Atlar Tekkesi” (Sone Yayınları) adlı “gezi deneme” kitabı “Bizim oralar… Balkanlar!.. Balkanlara fırlatılmış bumerangdık Anadolu’dan. Fırlatıldığımız yönden geri dönüyorduk. Ama ben göç yolunda vurulmuştum. Kuş seslerini toplayıp sardım yarama.” diyen Halime Yıldız’ın kitabı… “Hayatımda gördüğüm ilk ayı yeni vurulmuştu. Kalın, yağlı postundan akan kan hâlâ dinmemişti. Gözleri açıktı ve ‘Beni neden öldürdünüz?’ dercesine bakıyordu.” diyen Hüseyin Avni Özen üniversite öğrenimini biyolog olarak tamamladıktan sonra bir yaşambilimci olarak kendi köyünden başlamış, ayılarla ilgili anıları, gözlemleri, bilimsel verileri toplamış, kendi düşünceleriyle harmanlayarak “Bak Şu Ayının Yaptığına Doğanın Bir Parçası Olmak” (Alfa Yayınları) adıyla yayımlamış. “Y 22 KASIM SALI Ali Murat Ata’nın yakaladığı çeviri ‘inci’lerinin kendisini hem güldürdüğünü hem de üzdüğünü söyleyen Joshua Bear, “rally” sözcüğünün “yarış” (araba yarışı) olarak çevrilmesinin yanlış olduğunu; ama “gösteri yürüyüşü” diye çevrilmesinin de pek doğru sayılamayacağını, sözcüğün Türkçe karşılığının “miting” veya (gösteri amacıyla) “açık hava toplantısı” diye verilmesinin uygun olacağını söylüyor. “Gösteri yürüyüşü”nün İngilizce karşılığının (“protest march”, “peace march”, “animal rights march”ta olduğu gibi) “march” olduğunu, ayrıca “demonstration” sözcüğünün de hem “gösteri yürüyüşü”nü (march), hem “miting”i (rally) kapsadığını bildiriyor. 26 KASIM CUMA Teoman Sipaher, çeviri konusuna geniş yer vermeme sinirlenmiş: “Sizi kutluyorum. Maşallah ‘Türkçe Günlükleri’ köşenizi, İngilizce günlüklerine yüceltmeyi başardınız. Size ne efendim Allah aşkına, TV filmlerindeki İngilizce Türkçe çeviri yanlışlarından? Ya da biz okurlara ne? Dil (lisan) insanların sözcükler aracılığıyla başvurduğu bir ‘ifade’ (anlatım) sistemidir. Farklı dil ailelerine mensup toplumların ifade sistemleri de doğal olarak farklıdır. Çünkü düşünce sistemleri farklıdır. Başka bir deyişle örneğin bir İngiliz’in farklı bir anlatım sistemi vardır; bir Türk’ün farklı” diyor. İyi BULMACA Önce aşağıda tanımları verilen sözcükleri bulmaya çalışın ve her bir harfi bir yatay çizgi üzerine gelecek biçimde yazın. Sonra çizgilerin altlarındaki sayılara göre bu harfleri bulmacadaki aynı sayılı karelere aktarın. (Kara kareler iki sözcük arasını gösterir. Bir satırın sonunda kara kare yoksa bu, sözcüğün alttaki satırın başına sarktığını gösterir.) Bulmaca tamamlanınca, sorulan tanımların karşılığı olan sözcüklerin ilk harfleri yukarıdan aşağıya doğru, bir şairin adını oluşturacak; bulmaca karelerindeyse, bir şiirinden alıntı ortaya çıkacaktır. Tanımlar ve sözcükleriniz: A. Ahmet Telli’nin bir şiir kitabı. Hazırlayan: İLKER MUMCUOĞLU 1 E 2 C 3 D 4 M 5 B 6 G 7 M 8 G 9 A 10 C 11 B 12 B 13 J 14 D 15 C 16 B 17 B 18 B 19 B 20 G 65 21 63 34 60 I. Kalınca bükülmüş ipek iplik. 21 H 22 D 23 D 24 E 25 M 26 G 27 M 28 A 29 J 30 I 31 A 59 79 48 41 57 78 30 J. Yarı. 32 C 33 D 34 H 35 J 36 C 37 B 38 F 39 E 40 D 41 I 42 A 43 B 44 D 45 M 46 L 47 C 48 I 49 F 50 K 51 D 52 F 35 29 13 53 F 54 K 55 E 56 A 57 I 58 F 59 I 60 H 61 C K. Bir kan grubu. 62 C 63 H 64 A 65 H 66 C 67 E 68 L 69 B 70 A 71 G 50 54 L. Lavrensyumun simgesi. 42 64 28 9 56 72 31 70 72 A 73 G 74 B 75 F 76 D 77 D 78 I 79 I 80 D 46 68 B. Ege Üniversite Edebiyat Fakültesi’nde öğretim üyeliği yapan, şiirlerini “Uzuneşek”, “Ne Çok Enkaz” ve “Sana Bunca Yangından” adlı kitaplarında toplayan şair. la tanınan, Türk ressam ve gravürcü.. F. “Sinekli Bakkal” ve “Handan” adlı romanları da yaratan yazarın soyadı. M. Melih Cevdet tarafından İstanbul’da yayımlanan (1894) günlük siyasi gazete. 23 22 80 3 40 33 14 76 77 44 51 27 45 25 4 7 17 69 16 11 43 12 37 18 74 19 5 C. Orhan Pamuk’un bir romanı. 66 47 51 2 15 10 62 36 32 E. “ ... İzgören” (“Sonunda ketum bir tarihe göçebe oldum / Adressiz kaldım bu yüzden bir rüzgâr gibi / Takıldım hiç büyümemiş bir çocuğun ardına / Vizem yok kimliğim sahte yollar mayın döşeli” diyen şair.) 75 52 53 49 58 38 G. Tırnak beresi. 8 6 20 73 26 71 D. Daha çok gravür dalındaki çalışmalarıy 1 55 39 24 67 H. “Kemal ...” (“Devlet Ana” dlı romanı da yaratan yazar.) 1085. sayının çözümü: A. HABABAM SINIFI BASKINDA, B. ENKİDU, C. RUZYNE, D. AKILANE VE, E. ŞEN DUL, F. İSLAMDA DEĞİŞİM, G. İNEK, H. RUMUZLU. Şiir: “Deprem saf uyku nerede kaldın/Bu mavilik ne akşamdan/ Bu hızlı buluşmanın uzağındaki sen misin” SAYFA 31 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1086
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle