24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

VİTRİNDEKİLER ¥ ler arayan okuyuculara, yön vermeyi hedefliyor. Kitapta ayrıca, resim ve müzik üzerine açıklayıcı yazılar da yer alıyor. Zamanın Unutkan Koynunda/ Cem Kalender/ Kavis Kitap/ 320 s. “Üç gün üç gece acı çektim, dört gün dört gece sustum, kırk gün kırk gece gözyaşı döktüm. Yağan yağmurun altında durdum, açan güneşin önüne durdum, esen rüzgârın yamacına geçtim ama acımı dindiremedim.” İlk romanı “Klan” ile ‘Ahmet Hamdi Tanpınar Roman Ödülü’nü kazanan ve dikkatleri üzerine çeken Cem Kalender, ikinci romanı “Zamanın Unutkan Koynunda”yla okuyucularının karşısına tekrar çıkıyor. Romanda; bir aile ve çevresindekilerin, fakat daha fazla kahramanlar: Derviş, İnan ve Gonca’nın yaşam ve kendileriyle hesaplaşmaları anlatılıyor. Büyük Kürdistan/ Mehmet Ali Güller/ Kaynak Yayınları/ 244 s. Gazeteci Banu Avar’ın önsözüyle okuyucuya sunulan Mehmet Ali Güller’in kitabı, ABD’nin Türkiye ve Ortadoğu üzerindeki planları anlatıyor. Kitap, bu planları sergilemenin yanında, planları boşa çıkaracak bölgesel gelişmeleri de öne çıkarıyor. Yazar, ele aldığı zemin içerisinde, hem “Kürt sorununu” hangi kuvvetin nasıl çözeceğini, hem de Türkiye’nin hangi ittifaklara yönelmesi gerektiğini anlatmaya çalışıyor. Ulusun İnşası ve Resmi Edebiyat Kanonu/ Elif Baki/ Libra Yayıncılık/ 188 s. “Resmi ideolojinin yapılanma süreciyle 1920’li yıllarda kendini tanımlamaya başlayan ‘milli eğitim ideolojisi’, milli kimliğin uygun biçimde empoze edilmesiyle her türlü taklitçilikten uzak durmayı başararak milli benliğini müdafaa etmeyi bilecek; ancak Batı’nın gerisinde kalmamak için de yeterli ilim ve fenni öğrenecek olan Türk genci modeli yaratmayı hedefler.” Bu çalışmada 1930 ve 1980 arasındaki lise edebiyat kitaplarındaki “en milliyetçi edebiyatın, en değerli edebiyat olduğu” söyleminden yola çıkılarak, geç uluslaşmış bir toplumun kimlik arayış sürecinin en önemli ayaklarından olan resmi Türk Edebiyatı kanonunun ölçütlerinin ne olduğu; bu kanonun nasıl yapılandırılarak sunulduğu ve bu kitaplarda neleri araç olarak kullandığının bir analizi yapılmaya çalışılmış. Elif Baki’nin kaleminden çıkan bu çalışma, konuyla ilgilenenler açısından önemli bir kaynak olma özelliği taşıyor. Kişilerarası İletişim/ Peter Hartley/ Çevirenler: Ülkü Doğanay, Melike Aktaş Yamanoğlu, Burcu Şimşek, Pınar Özdemir, Halise Karaaslan Şanlı, İhsan Özdemir Taştan/ İmge Kitabevi/ 368 s. “Kişilerarası İletişim”, günlük durumlarda diğer insanlarla nasıl iletişim kurulduğunu anlamak için okuyucuya CUMHURİYET KİTAP SAYI 1084 bir çerçeve sağlıyor. Sheffield Hallam Üniversitesi’nde öğretim üyesi olan Peter Hartley diğer insanlarla iletişim kurarken kullanılan becerilerin ana özelliklerini inceliyor ve kişilerarası iletişimin nasıllarına ve nedenlerine ilişkin çok yönlü bir giriş sunuyor herkese. Kitap, kişilerarası iletişimin “ana bileşenlerini” ve “ayırt edici özelliklerini” özetliyor; günlük uygulamalarını ve anlamlarını dikkate alarak, iletişim sürecinin detaylı bir analizini sunuyor. Kitap ayrıca, ırk ve cinsiyet gibi iletişim çalışmalarındaki güncel meselelere ilişkin yeni materyaller de içeriyor. Deli Yeşil/ J. C. Oates/ Çeviren: Alev Bulut/ Can Gençlik Yayınları/ 176 s. “Kendimiz olabilme mücadelesi önce ve asıl içimizde başlar…” J.C. Oates, “Deli Yeşil”de okuyucuyu, on beş yaşındaki kahramanı Francesca Pierson’ın eşliğinde, çağın toplumuna kök salmış gündelik şiddetle; aile, ün, medya, güce tapma ve kendi olma ekseninde yüzleştiriyor. Yakışıklı bir baba, onun gölgesinde ezilen bir anne ve babaya hayran bir ağabeyin arasında kalan, hiçbir şeyin farkında olmayan kahramanımızın içindeki “deli” bir partide uyanır. Artık hiçbir şey eskisi gibi olmayacaktır... Müslüman Kardeşler’den Yeni Osmanlılar’a İslamcılık/ Selin Çağlayan/ İmge Kitabevi/ 416 s. Selin Çağlayan elimizdeki kitabında, İslamın siyasi bir ideolojye İslamcılığa dönüşmesini, İslam ve İslamcılık arasındaki farkı, İslamcılığın önderlerinin hayatları yaşadıkları tarihsel ve siyasal koşulların düşüncelerine etkilerine ilişkin yaklaşımları aktarıyor okuyucuya. Çağlayan, gerçek niteliğiyle “İslamcılığın öyküsünü” sunuyor ve ona dair birçok sorunun yanıtlarını veriyor. Harflerinde Yürüdüm Zamanımı Ekerek/ Ahmet Şahavi/ Çeviren: Metin Fındıkçı/ Artshop Yayıncılık/ 112 s. “Ve sen… kitabı kuma gömüp kalkarsın/ …Eski giysilerinden tozu silkelersin/ Uzun kirpiklerine gömerek iki gözünü/ Ve bu iki sözcüğü söylersin:/ Şehrim daima yakın ve/ Daima uzak/ Tabağımdaki kumda su olmayacak şehrim/ Ancak/ Kan/ Göçü önler/ Yarasını açarak/ Yolculukların.” Mısırlı şair Ahmet Şahavi’nin kitabı, Metin Fındıkçı’nın çevirisiyle, şiirseverlere sunuluyor. Terk Gürültüsü/ Ceyhun Tuna/ Norgunk Yayıncılık/ 56 s. “Terk yarası bu korkarım enseme vurur benim baş ağrım/ Bu ağrıyı ben bir çocuktan emanet aldım! Toz ve alkol/ Aldım ardından biraz seviştim çok sustum üç yıl kadar lal/ Kaldım ve fakat dinmedi ağrım. Dikeldim, kıyam ettim/ İsyan ve inkâr. Beni gülünç, bunu korkunç buldular” Ceyhun Tuna genç bir şair. “Terk Gürültüsü” ise onun ilk şiir kitabı. “Terk Gürültüsü” bir ilk kitap olmasına karşın “sıkı şiirin hizasında yerini doğallıkla bulan şaşırtıcı yetkinlikte bir toplam” olma iddiasıyla yola çıkıyor. Anadolu’nun Kurtuluş Destanı/ İlknur Örenç/ Babıali Kültür Yayıncılığı/ 158 s. “Cephe Komutanı Ali Fuat Paşa, şiddetli soğuklarda cephaneyi sipere ulaştırmaya çalışan bir ihtiyara yaklaşarak sorar: ‘Nine üşüyor musun?’, şu cevabı alıyor; ‘Hayır oğlum. Düşman, topraklarımıza ayak bastığından beri içim yanıyor’.” Kurtuluş Savaşı destansı bir mücadele. Bu savaşta cephede çarpışmak kadar, ordunun erzak ve cephane ikmalini sağlamak da hayati öneme sahipti. Cepheye ulaşan yollar, gece gündüz sırtında mermi taşıyan ya da malzeme yüklü kağnıları sevk eden kadınlarla doluydu. İlknur Örenç’in elimizdeki kitabı savaşın işte bu geride kalmış kahramanlarını konu ediniyor; onlara dair hikâyeleri, saklı kalmış gerçekleri ele alıyor. Hümanist Atatürk/ Kemal Demirel/ Pupa Yayınları/ 110 s. “Hümanist Atatürk”, bir Atatürk âşığı Nebizade Hamdi Ülkümen’in kendi sesiyle doldurduğu ses bantları dikkate alınarak hazırlanmış bir çalışma. Kitap, büyük asker, büyük devlet adamı ve laik cumhuriyetin kurucusunu, bu yönlerinin çok dışında, tamamen insancıl taraflarıyla anlatıyor okuyucuya. Çalışma bu yönüyle Mustafa Kemal Atatürk’ü daha yakından tanıma fırsatı sunuyor. Deli La Bu Örtmen/ Yakup Kıvrak/ Müzik Eğitimi Yayınları/ 156 s. “Garpuz Memed: ‘Hoca, şu senin dımbırtıynan çal bi şeyler, dinneyek.’ Cingöz Sadettin: ‘La sen ne annayacaan bunun müzüğünden… Hoca sen bahma ona, teybe dak bi dene Murat Çobanoğlu atışması, onu dinneyek…” Müzik Eğitimcisi Yakup Kıvrak, 1975’te başladığı mesleğinin ilk yıllarında, köy öğretmeni iken yaşadıklarını anlatıyor kitabında. Akıcı bir anlatımla öyküleştirilen anılar; bir yandan da ülkenin müzik eğitiminin bazı önemli sorunlarına değiniyor. İon/ Platon/ Çeviren: Furkan Akderin/ Say Yayınları/ 64 s. Platon’un en kısa diyaloglarından birisi olan “İon”un ana konusunu şiir oluşturuyor. Platon, “Devlet”te şiire entelektüel açıdan yönelttiği sert eleştirileri “İon”da uzun bir argümanla ortaya koyuyor. Diğer diyaloglardan farklı olarak “İon”da tamamen şiire ve sanat eleştirisine odaklanıyor Platon. Bu anlamda “İon”, ünlü düşünürün “Sokrates’in Savunması”nda başlayan, “Devlet”te doruk noktasına erişecek ve nihayet şairlerin, tragedya yazarlarının sansürlenip ideal devletten atılmalarına kadar varacak eleştirisinin en önemli uğrak ya da adımlarından birini oluşturuyor. ? SAYFA 29
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle