03 Mayıs 2024 Cuma English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

¥ baak yaylasında ailesine yardım ederek, kitap okuyarak geçirdiği tatil dönüşü, Konya’da kitabevi çalıştıran şair Feyzi Halıcı ile tanışır. Ondan şiiriyle ilgili yüreklendirici eleştiriler alır. İlk şiiri “Dön Kaşların Üç Böldüm”, Ankara’da Anahtar dergisinde yayımlanır. Ekim 1959’da Ceyhun Atuf Kansu, Ümit Yaşar Oğuzcan ve İlhan Geçer gibi dönemin ünlü şairleriyle birlikte dergide adı geçer. Henüz 16 yaşındayken. “Öğretmen okulundan sınıf arkadaşı olan Fahrettin Deniz ile birlikte Konya’ya gittikleri bir hafta sonu gizlice ve korkuyla Nâzım Hikmet’in şiir kitaplarını satın alıp, ceketlerinin göğüs altına gizledikleri kitaplarla Akşehir’e döner. Okulun karşısında bulunan elma bahçesindeki yıkıntı bir evin duvar boşluğuna özenle saklayıp, hafta sonlarında fırsat buldukça gidip gizlice okurlar. “Memleketimden İnsan Manzaraları”, “Salkımsöğüt”, “Saman Sarısı” şiirlerinden oldukça etkilenen Bulut, Nâzım’ın kitaplarıyla 70’li yılların başında yeniden buluştuğunda, “İkinci Yeni’de imgenin gözleri bağlı olduğunu Nâzım’ı okuyunca anladım” diyerek toplumcu şiire yönelir. Akşehir Öğretmen Okulu’nda öğrenciyken şiirleri Konya’daki Çağrı dergisinde sürekli çıkan Abdülkadir Bulut’un, Akşehir Öğretmen Okulu Yıllığı’nda da, “16 Mart Türküsü” adlı şiiri yayımlanır. Aynı yıl, Varlık’ın kasım sayısında, “10 Kasım Duvarı” yayımlanır. Dergilerde ara sıra görünse de şiirden kopar. 1965’te yeniden, sıkı biçimde yazmaya yönelir. Şiirdeki yenilik arayışını, İkinci Yeni etkisinde, kendi sesini, kendi biçemini bulacağı 70’li yıllara değin sürdürür. Ne ki, yazdığı şiirleri soyut bulup öteki şiirlerinden ayrı tuttuğu bu dönem ürünlerini 1976 yılında yayımlanan, Sen Tek Başına Değilsin adlı ilk kitabına almayacaktır. İkinci Yeni etkisinde kaleme aldığı, “Kaçak” şiiri Soyut dergisinde yayımlanır. Yine, İkinci Yeni etkisinde kaleme aldığı “Günübirlik Yaşamalarda” şiiri Türk Dili dergisinde yayımlanır. 1968 yılı başlarında Forum Dergisi’ni çıkaran Hasan Hüseyin Korkmazgil ile tanıştıktan sonra Forum’un şair kadrosuna katılır. Edebiyat dünyasından gelen “kısa şiir yazıyor” eleştirisine yanıt niteliğinde olan “Pir Sultan Abdal”, “Ahmedali”, “Vietnam” gibi oylumlu şiirleri Forum’da yayımlanır. Bu ara, bir kültür adamı olarak, çocuk edebiyatının önemine inanan bir ozan olarak, okuluna kitaplık kurar.Yetmişli yılların başın da İkinci Yeni şiir anlayışından kopan Abdülkadir Bulut, yeni şiir anlayışını yansıtan ürünleriyle Varlık, Türk Dili gibi dergilerde görülür: “Kırık akşamları çarşılıyoruz ala mora/ bozuk otlarında eski bir bunaltının/ dudakları saygılıyoruz bunca dudaklardan/ ellerimiz bir zencinin unutulmuşluğu çağına/ eskisel şehirleri ve anmalardan.” İstanbul’da yaşamaya başlayan Abdülakadir Bulut, yayınevlerine düzeltmenlik, dergilere eleştiri, söyleşi, kitap tanıtım yazıları yazarak para kazanmaya da çalışır. YAZKO (Yazar ve Çevirmenler Yayın Üretim Kooperatifi) kuruluşuna katıldıktan (Şubat 1980) birkaç yıl sonra, YAZKO yönetimine seçilir. Burada Demirtaş Ceyhun, Atilla Birkiye, Eray Canberk, Bertan Onaran, Hüseyin Haydar, Sennur Sezer ve Adnan Özyalçıner gibi şair ve yazarlarla birlikte olur. Hasan Hüseyin için toplanan yardım parasının başka bir yere harcanması nedeniyle de YAZKO’dan ayrılır. Bu ara Politika gazetesine eğitim sayfası hazırlamasının yanı sıra, Gelişim Yayınevi’nin görsel yayınlar bölümüne yazı ve fotoğraf desteği verir. Burada da Adnan Benk, Hilmi Yavuz ve Sabri Koz ile birlikte çalışır. GERİDE KALAN ŞİİRLER İlk ilk şiir kitabı olan Sen Tek Başına Değilsin’i kendi parasıyla bastırır. İlk kitabına almadığı İkinci Yeni etkili şiirlerini, Cemal Süreya ve Talat Halman’ın etkisiyle, 1984’te yayımlanan Sen Tek Başına DeğilsinII adlı şiir kitabında yer verir. Kahveci Güzeli adlı çocuk kitabının ardından Üveyikler Göçerken, Acılar Yurdumdur, Yakımlar, Gözyaşları da Çiçek Açar, Sakar Tay ve Yurdumun Şiir Defteri adlı kitapları yayımlanır. Bulut’un aramızdan ayrılmasından sonra eşi Havva Bulut’un girişimi ve Erdal Öz’ün desteğiyle, geride bıraktığı şiirleri Direniş Günleri ve Ülkemin Şiir Atlası adlı iki kitapta toplanır. Bunlar, önceki yedi kitapla birlikte Can Yayınları tarafından, Ülkemin Şiir AtlasıBütün Şiirleri adıyla yayımlanır. 8 Ağustos 1985 günü, bir yakınının Silifke’deki mahkemesinden dönerken, Boğsak’da, o keskin virajda aniden açılan minibüsün kapısından oturduğu sandıkla birlikte dışarı fırlar Anamur’un ozanı. Düştüğü anda Bulut’un kafası sandığın keskin, sivri köşesine çarpar. Köy yolunda geçirdiği bu trafik kazasından bir gün sonra, 9 Ağustos’ta yaşamını yitirir. Eşine vasiyet etse de, Anamur’da Toroslar’a gömülme dileği yerine getirilemez. Mersin Gömütlüğü’nde toprağa verilir Abdülkadir Bulut. Anamur’da iskeledeki parka onun adı verilip, büstü dikilir. Abdülkadir Bulut TÖS’ün (Türkiye Öğretmenler Sendikası) Anamur’daki bir toplantısında tanıştığı, (29 Mart 1969) kendisi gibi öğretmen olan, şair Özdemir İnce’nin kardeşi Havva İnce ile 1969’da yılında evlenir. Ekim Aziz (17 Haziran 1971) ve Eliçin (22 Eylül 1973) adında oğulları doğar. Sonrasında, güzel bir yaşamın güneşi doğmadan erken batar. “Kasabalı Lorca”, sayısız kez şiirlerine gömdüğü o hüzün bulutunu, bir “Umarsız Penolope”yle gökyüzüne sonsuza dek bırakır: “Ellerimi dokunduğum her yerde/ çığlık çığlığa kıvranıyor hayat/ ve ölen arkadaşların giysilerini/ bir kere daha dürüp koyuyor analar/ çamaşır sandıklarına/ gözyaşları da çiçek açar.” ? Abdülkadir Bulut “Kasabalı Lorca”/ F.Saadet Bilir, Ali F.Bilir/ E Yayınları/ 344 s. SAYFA 11 Kardeşi Kasım’la birlikte (1967). CUMHURİYET KİTAP SAYI 1084
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle