24 Kasım 2024 Pazar English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

Hazırlayanlar: Nilay Yılmaz, Aytül Akal, Mavisel Yener, Çiğdem Gündeş, Mustafa Delioğlu. ÇOCUKGENÇLİK OKUMA Ë Mavisel YENER icedir yazmak istediğim üç çalışma var elimde. İlki, Yunus Bekir Yurdakul’un yazdığı, Ne Varsa Dilimde. Biliyorum ki bu kitap özellikle gençlere doğru yürüsün istiyor yazarı; gençlik sayfalarımızı çiçeklesin diyorum ben de. “Çiçeklesin” diyorum ya, kitapta verilen örnekler pek öyle çiçek açtıran cinsten değil! Kentte, mecliste, basında, okulda, televizyonda, yazın dünyamızda devrilen kahve içimi. Kimi zaman bir deyimle, bir atasnice çam örneği koymuş Y.Bekir Yurdakul kiözüyle, kimi zaman dil ustalarının seslenişletabına. “Devrilen Çam” deyince, o “devirenriyle, dizeleriyle kestirip atıyor söylemek isteler” kitabı çevre kitabı sanıp da, sırtımıza dev diğini. Sözü eğip bükmüyor, dolandırmıyor, rik bir çam daha yükler mi dersiniz? doğrudan deyiveriyor. “…Televizyonun dilinÇevre kitabı da diyebiliriz, niçin demeyelim den yansıyan bu saygısızlığı anlamanın, hoş ki? Dili kirletenler çevreyi de kirletmiş olmuyor görmenin, bağışlamanın, hele ki görmezden mu? Ne Varsa Dilimde, Türkçenin özensiz, gelmenin olanağı yok. Yunus Emre’nin deyisavruk kullanımına pek çok örnek verirken, şiyle ‘ne varsa iç yüzünde o sızıyor dış yüzüdoğru kullanımları da sezdiren bir eleştiridene…’”(s. 134). ğini kitabı. Kötü yazmanın ve konuşmanın “Dilimizi keyfimizce kullanmaya hakkımız yaygınlık kazanmasında basının etkisinin büvar mı?” sorusunun yanıtını da buluyoruz bu yük olduğunu düşünen Y.Bekir Yurdakul, değinilerde. Kitapta nice “dil maskaralığı” serTürkçe sevgisinden, dil bilincinden uzak “yıgileniyor, bunları gülümseyerek okuyoruz; ne ğınlar”la varacağımız noktayı da sorguluyor. ki, içimiz kan ağlıyor… Bellek kaybına uğraDil “kirlenme”sinin düşünsel boyutuna da kapı yanlar için örnekler barındırıyor kitap “geçaçıyor: “Kirlenme, öncelikle (ne olduğu ve etmiş”ten. Zamanın başbakanı “şaibe hanım” kisi) alabildiğine belirginleşen adamsendecilik Anıtkabir’e giderek özel deftere el yazısıyla ‘ben yaptım olduculuk’ tur. Bu tavrın ardında birkaç cümle çiziktiriyor. Sıra imzaya gelince yatanınsa düşünmemek/düşüncenin kirlenme “Başbakan” yerine “Bas Bakan” yazıyor. İngisine boyun eğmek olduğu sanırım yeterince lizcede “ş” harfi olmaması onun “sucu mu”, açıktır”(s.115). Dilin kirlenme boyutu düşünsel yanlış oldu suçu mu! evrenlerimize de uzanıyor; insanın, ülkenin ve Ne Varsa Dilimde ile buluşan genç okurlar, dünyanın geleceğini belirliyor. Dil Derneği metinlerle bütünleşmiş karikatürlerden de çok Başkanı, yazar Sevgi Özel, Dil Kiri El Kiri adlı keyif alacaklar. Karikatürist Murteza Albayrak, kitabında diyordu ki: “Dilimizin kirlendiğini ileri Aptulika, Behiç Ak ve Ömer Çam, dilimizi yasürmek yerine, toplumun neden/niçin dilsizrım yamalak kullananlara, çalakalem yazanlaleştirildiğini tartışmak daha doğru olmaz mı?” ra, kirletenlere, çizginin diliyle yollamış eleştiriNe Varsa Dilimde, bu tartışmayı da gençlerin sini. Kitabın sonundaki “Daha iyi bir Türkçe önündeki tepsiye bırakıveriyor. için seçilmiş kaynakça” bir hazine değerinde. Dil sevgisi boy atmış, dil bilinci gelişmiş inOkulların kütüphanesinde bulunması gereken, sanın düşünceleri o oranda yetkindir. Popüler dile duyarlı herkesin gönül indireceği kitapları kültürün dayatması da olan “kirlenmiş dil” ile sıralamış Y.Bekir Yurdakul. savaşım verirken, yazım yanlışları ve özensiz Arka kapak yazısında Sevgi Özel sesleniyor dil anlayışıyla hazırlanmış dergilerden alınmış tümceler de örnekleniyor kitapta. BalıYunus Bekir kesir’de yayımlanan Hisler Bulvarı’nın 28. Yurdakul sayısının, derginin sahibi ve kurucusu avukat tarafından yazılmış, “önsöz”üne dokunmadan kitaba alıvermiş Y.Bekir Yurdakul: “Şahsım ile ilgili olarak, hayatım boyunca elime bir tek şiir kitabı almamış üstelik yıllarca şiir kitaplarını lüzumsuz yazılan kitaplar olarak gören ben daha sonra 9 yıldır aralıksız olarak her hafta radyoda şiir programı yaptığım için başarılıyım”(s.131). Virgülüne dokunmadan verilmiş bu önsöz için yoruma gerek var mı? Ne Varsa Dilimde, sıradan, bilindik, bilinmedik insanların “dil”lerine uğrayıveriyor bir Çizim: Murteza Albayrak Mavisel YENER N Dilce çoğalıp dilce büyümek için üç soluk: Ne Varsa Dilimde, Sözcük Bahçesi, Türkçenin Renkleri okura: “Yurdakul’un bu yapıtını da gülümseyerek okuyacaksınız; acı acı gülümseyerek… Keşke çoğumuz, “Ne Varsa Dilimde” diyebilsek… Birbirimizi doğru anlamanın, kendimizi doğru anlatmanın başka aracı yok ki!” Dil karmaşası ve dil kirlenmesine çanak tuttuğunu bilmeden “espri” olsun diye köşe yazılarında, çizgi romanlarda, çizgi filmlerde dili bozan, “şakacıktan” Türkilizce sözcükler üreten herkes bir kez daha şapkasını önüne koyup düşünmeli. Efendi olmak isteyen kendi dilini dayatır çünkü! Afet Kutlu’nun hazırladığı, Cumhuriyet Kitapları’ndan çıkan Sözcük Bahçesi’ne de uğrayalım. Bu bahçenin çiçekleri anakucağında edindiğimiz anadili sevgisiyle beslenip büyüyor. Sözcük Bahçesi, dilimizi varsıllaştırmak için dokunmuş bir halı, büyük bir emeğin ürünü. İlköğretim çağındaki çocuklar için hazırlanan bu sözlüğün en önemli özelliği, sözcüklerin tanımlanan anlamsal boyutlarını yazarlar, ozanlar, bilimcilerin ürettiği kullanım örnekleriyle somutlaması. Örneklerin çoğu, çocuklar için iyi bir dille yazılmış kitaplardan tümcelerle pekiştirilmiş. Sözlüğün hazırlanış amacı doğrultusunda, sözlüksel birimler özenle saptanmış. Çocuklar için hazırlanacak sözlüklerden beklenen en önemli nitelik, dilinin açık, yalın, tanımlarının çocuğun kolayca kavrayabileceği bir söyleme ulaşmış olmasıdır. Sözcük Bahçesi bunu başarıyor. Afet Kutlu’nun sunuş yazısında da vurguladığı gibi, bu sözlüğün hazırlanış ereklerinden birisi de her sözcüğün, her tümcenin çocukları yeni bir yazarla tanıştırması. “Tanıştığınız her yazarın sizin için yazdığı başka başka kitaplarla yeni yolculuklara çıkacaksınız,” diyor Kutlu. Sözlüğün sonunda “Çocuklar İçin Kaynakça” yer alıyor. Bu kay nakça, sözlük hazırlanırken taranmış çocuk kitaplarını bize söylemekle kalmıyor, Türk çocuk yazınında dile duyarlı yazar ve yapıtların adreslerini de veriyor. Burada kimler yok ki… Fazıl Hüsnü Dağlarca, Rıfat Ilgaz, Aziz Nesin, Ülkü Tamer, Muzaffer İzgü, Sait Faik, Sevim Ak, Nezihe Meriç, Feyza Hepçilingirler, Gülten Dayıoğlu, Aytül Akal, Hamdullah Köseoğlu, Sulhi Dölek, Hidayet Karakuş, Nilgün Ilgaz, Ayla Kutlu, Hüseyin Yurttaş ve pek çok yazar… İlgilenen öğretmenler için de önemli bir kaynakça. Gökkuşağını kaydırak yapıp eğlenmek, güzel Türkçemizin renklerini, kokularını, seslerini duyumsamak için buyurun Türkçenin Renkleri’ne... Dil Derneği ve Cumhuriyet Kitapları’nın ortak çalışması olan Sözcük Bahçesi ve Türkçenin Renkleri’ nin yayın kurulunda Doğan Hızlan, Turhan Günay, Emre Kongar, Egemen Berköz, Ataol Behramoğlu, Deniz Som, Erdal Atabek, Fazilet Kuza var. Sevgi Özel’in hazırladığı “Öğrenciler İçin Atasözleri ve Deyimler” sözlüğü, Türkçenin renklerini muştuluyor çocuklara. O güzelim deyimlerimizin, atasözlerimizin gündelik konuşma diline yeniden kazandırılması adına önemli bir çalışma bu. Sevgi Özel, Türkçenin gençlere, çocuklara emanet olduğunu biliyor, onlar bu söz öbekleri üzerinde düşünsün, yargılar oluştursun istiyor. Çocuklara sesleniş yazısında da “Yaşınız büyüdükçe bu sözlük size yetmeyecek. Daha geniş alanlara yöneleceksiniz,” diyerek, daha oylumlu çalışmaların onları beklediğini söylüyor. Türkçenin Renkleri, Dil Derneği’nin çocuklar için hazırladığı bilgisunar dergisinin (çocuklar için dil ve ekin dergisi) sayfalarının adresine de isim anneliği yaptı. Bu siteye ulaşım için adres: www.turkceninrenkleri.org.tr Ne Varsa Dilimde, Sözcük Bahçesi ve Türkçenin Renkleri’ni kaynak yapıtlar olarak okumak ve okutmak Türkçeseverler için bir borçtur. Bu çalışmalar dilce büyümek ve çoğalmak isteyen, değerbilir okurlar için. Ustamız Ali Püsküllüoğlu’nun, sevgili Tuncer Uçarol ile yaptığı bir söyleşide söylediği söz hep aklımdadır: “Ben yazdıklarımı denize attım, değerlerini balıklar bilmezse bir gün bilecek bir balık çıkar…” ? *Ne Varsa Dilimde/ Yunus Bekir Yurdakul/ Kanguru Yayınları/ 176 s./ 2009/ 12+ *Sözcük Bahçesi/ Afet Kutlu/ Cumhuriyet Kitapları/ 576 s./ 2008/ 7+ *Türkçenin Renkleri/ Sevgi Özel/ Cumhuriyet Kitapları/ 456 s./ 2008/ 7+ www.maviselyener.com KİTAPÇI Tilki ile Karga (İlk Okuma Kitaplarım: Birinci Seviye) Anka Kuşu ile Ejderha (İlk Okuma Kitaplarım: İkinci Seviye) Bisküvi Adam (İlk Okuma Kitaplarım: Üçüncü Seviye) İmparator ile Bülbül (İlk Okuma Kitaplarım: Dördüncü Seviye) Anlatan: Mairi Mackinnon / Resimleyen: Rocio Martinez / T.İş Bankası Kültür Yayınları / Basım yılı: 2008 / 32s./ 6+ “İlk Okuma Kitaplarım” başlığıyla hazırlanan dört kitaplık dizi, okumayı öğrenme sürecindeki çocuklara yardımcı olmak üzere, öğrenme ve okuyabilme seviyesine göre kademeli olarak hazırlanmış bir seri. İlk kitap: Tilki ile Karga. Kolay okunan kısacık bir masal. Hani şu bildiğimiz, ağzındaki peyniri tilkiye kaptıran karga öyküsü. Öykünün ardından, eğlenceli bulmacalarla çocuğun masaldan ne anladığı sorgulanıyor. Bulmacalarla yanıtları arasındaki solukta da, masalın Ezop Masalları’ndan olduğu ve 4000 yıl önce anlatıldığı belirtilerek, “fabl” hakkında kısa bilgi veriliyor. İkinci okuma seviyesi için hazırlanan kitap: Anka Kuşu ile Ejderha’nın anlatıcısı Lesley Sims, ressamı Graham Philpot. Üçüncü seviye için Bisküvi Adam, Dördüncü seviye için İmparator ve Bülbül hazırlanmış. Onların anlatıcısı da sırayla, Mairi Mackinnon ve Rosie Dickens. Ressamları ise Elena Temporin ve Graham Philpot. Yaşam Umutla Büyür/ İncila Çalışkan/ Crea Kitap/ Basım Yılı: 2008/ 14+ Yaşam Umutla Büyür’de, İncila Çalışkan’ın duyarlı yüreğinden dökülmüş yirmi üç öykü bekliyor okuru. Hepsi de gerçek bir yurtseverin öyküleri, buram buram Anadolu kokuyorlar. Metinlerdeki betimlemelerden keskin gözlemler ve şiirsellik damlıyor. Öyküler, ötekileştirilmiş insanı ve ötekileştirilmiş kenti de anlatıyor. “Gazilik Madalyası” bunlardan biri. Annesini Rum arkadaşı Dimitri’ye teslim edip giden Türk genci Emin’in geri dönüşlerle anlatılan öyküsü bir romanın sinopsisi belki de… Anadolu kadınının direncini, analık duygularını, inatla yaşama tutunuşunu, aile ilişkilerini Hediye, Pamuk Çapası, Dilek, Cemile’nin Yazgısı ve İdil adlı öykülerde okuyoruz. “Tiftik Şal” yazarın bellekleri tazelemek adına yazdığı, ekmeğin karneyle verildiği, İkinci Dünya Savaşı günlerine ait. Bellek tazelediğimiz bir başka öykü, Bir Gün Mutlaka! Başı Yıldızlı Kız, yazarın köy enstitülerine selam ettiği bir öykü. İlk öykü Aktör, özellikle mitolojiden hoşlananlar için bir armağan gibi… A. Akal, M. Yener, Ç. Gündeş, N. Yılmaz İskarpin Amca / Gözde Kayabeyoğlu/ Resimleyen: Elif Şimşek /Tudem Yayınları/ Basım Yılı: 2009/ 35s. / 5+ 2007 Tudem Edebiyat Ödülleri Resimli Kitap İkincilik Ödülü’nü alan İskarpin Amca ilginç resimleri ve kurgusuyla dikkat çeken bir kitap. Öyle bir mahalle düşünün ki, orada yaşayanlar birbirlerinin ayakkabılarına bakarak birbirlerinin işlerini, isimleri, uğraşlarını, ilgi alanlarını anlayabiliyorlar. Bunu kim başarıyor? Mahallenin iskarpin amcası elbette… İskarpin amcanın büyülü dünyasına girdiğinizde “acaba bana ne tür bir ayakkabı yapardı?” sorusunu soruyorsunuz. Okurunu bu dünyaya davet eden, kitabı yaparken pek çok farklı kolaj tekniği kullanan, okurunu pul, denizkabuğu, oya, düğme koleksiyonunun ortağı yapan Gözde Kayabeyoğlu Boğaziçi Üniversitesi Ekonomi Fakültesi’ni bitirmiş. Çocuk psikolojisi ve sosyal psikoloji alanlarında çalışmalar yapmış. ? Nilay Yılmaz İstanbul Bilgi Üniversitesi İnönü Cad. No: 28 Kuştepe/ İstanbul Tel: 0216 381 17 50 www.nilayyilmaz.com sihirlidegnekcumhuriyet@gmail.com SAYFA 24 CUMHURİYET KİTAP SAYI 1007
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle