02 Mayıs 2024 Perşembe English Abone Ol Giriş Yap

Katalog

OKURLARA oğaziçi Gösteri Sanatları Topluluğu (BGST) 2005'te başladığı yayın hayatında bugüne kadar 28 kitap yayımladı. Noam Chomsky'nin “Müdahaleler”inden “Vartovyan Kumpanyası ve Yeni Osmanlılar”a kadar aydınlatıcı kitaplar çıkaran BGST Yayınları'nda farklı bir işleyiş mekanizması kurulmuş. Editör ve çevirmen Taylan Doğan ile BGST Yayınları'nın “yayıncılığı tabana yayma” anlayışını ve yayımladıkları kitapları konuştuk. İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Sosyoloji Enstitüsü Başkanı olan Prof. Dr. Cavit Orhan Tütengil, 7 Aralık 1979 sabahı üniversiteye gitmek için otobüs durağında beklerken karanlık güçlerce katledildi. Geride 'Az Gelişmenin Sosyolojisi', '100 Soruda Kırsal Türkiye'nin Yapısı ve Sorunları', 'İngiltere'de Türk Gazeteciliği ve Türkçe Basın', 'Sosyal Bilimlerde Araştırma ve Metod' ve başkaları gibi önemli eserler bıraktı. Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları, Tütengil'in tüm eserlerini yayımlamaya başladı. Bu dizinin ilk kitabı 'Atatürk'ü Anlamak ve Tamamlamak' üzerine bir yazı sunuyoruz sizlere. Marguerite Yourcenar’ın gözünde roman yazmak ekmek yapmaya benzer. Ekmek tarifinin doğaya göre çeşitlendirilmesi, elde bulunan malzemelere göre değiştirilmesi gerekir. “Ekmek asla iki kez aynı olmaz. Başarısız olunan durumlar da vardır. Kışın, örneğin, soğuk havada, mutfağı bir fırın gibi ısıtmadıkça, ekmeğin kabartılmasında çok güçlük çekilir” diyen Yourcenar'ın 'Açık Gözler'i üzerine bir yazı sunuyoruz. Bol kitaplı günler... Ataman Demir’den “Güzel Sanatlar Akademisi’nde Yabancı Hocalar” B Bir keşif yolculuğu Ë Afife BATUR Bir belgeliği okumak her zaman heyecan vericidir. Bir kurum arşivinin değerli bir çabayla dönüştürülmesinin, bir ışıklandırmanın son örneği, Ataman Demir imzasıyla yayımlanan Güzel Sanatlar Akademisi’nde Yabancı Hocalar okuyucuya sunuldu. ARŞİVLER ARASINDA ıllar boyu bürokrasisinin gereği olarak toplanmış bir belgeler yığınağı olan arşivlerde, devlet arşivlerinde çalışmak kimi zaman heyecanlıdır. Genelde ucu açık bir yolculuktur çünkü. Arşiv, aradığınız türde veya konuda belgeleri hiç içermeyebilir. Kazıdan eli boş dönebilirsiniz veya içerdiği parçalardan bütüne ulaşmanızı zorlar. Ama zorlandıkça arama tutkunuzu ateşler. Bir kazıdan ötekine kaymanız gerekir. Ama bırakamazsınız. Elinizle koymuş gibi bulabileceğiniz kimi arşiv malzemesi ise, nasılsa gizli kalmış bir altın sandığıdır. Ama bu kez, sandığın kapağını araladığınızda bulduklarınız, özel bir çabayı, altına dönüştürülmeyi bekler sizden. Belgenin değerini yeniden keşfetmenizi ve onu bilgiye dönüştürmenizi ister. Bunlar, genellikle unutulmaya terkedilmiş kurum arşivleridir. Başlangıçta yasal zorunluluklarla biriktirilen, kimi zaman ti3 tiz bir görevlinin ilgisiyle korunup özenilen belge yığınaklarıdır. Gün ışığına çıktıklarında ise, analiz ve yorum sürecinin düğmesine basılıp çoğalmaları beklenir. Tarih yazımına sağlam bir giriş yolu açılır. Y revleri ve çalışmalarının yanı sıra Bakanlığın onaylamadığı girişimlerine ilişkin yazıların da yer aldığı eksiksiz bir belge sunumu ile devam ediyor. Kitabın bütününde olduğu kadar tek tek portrelerde de yazarın kişisel değerlendirmelerden özenle uzak durduğu, özellikle bu ve benzeri portrelerdeki belgesel üslupla belirginleşiyor. Yazarın öznellik yansıtan anlatımı, yalnızca portrelerin ilk sayfasındaki tanıtım tümcesinde yer alıyor. SÖZLÜ TARİH, BELGELER VE BİLGİLER Belgelerin olmadığı veya yeterli ölçüde bulunamadığı durumlarda yazar, bir anlamda ‘sözlü tarih’ yöntemiyle ve yayımlanmış yazıları kullanarak çalıştığını beyan ediyor. Örneğin Ernst Egli için Arşiv’de “her hangi bir dosya olmadığı gibi, diğer dosyalar içinde, kendisinin GSA’daki faaliyeti hakkında bilgi verecek hiçbir belge yoktur”. Bu nedenle onu tanımış olan Asım Mutlu, Behçet Ünsal ve Celal Esat Arseven’in anılarına veya Arkitekt dergisindeki haber yazılarına başvuracaktır. Varlığı ve üstlendiği görevler GSA için son derece önemli bir kişilik olan E.Egli konusunda bu ölçüde bir belge yokluğu, araştırmaların başka kaynaklarda devam etmesi gerektiğine işaret ederken tarihe kayıt düşmedeki özensizliğimizin de itirafı oluyor. Portreler galerisi, zengin bir görsel malzeme eşliğinde, her biri belge değerinde fotoğraflarla canlanan bir tarih şeridi olarak sunuluyor. Bir nostalji evreni yaratıyor. Özellikle öğretim kadrosunun ve öğrencilerin ders ve atölyelerdeki çalışma görüntüleri, ders yılı başında veya sonundaki toplu fotoğraflar, sosyal etkinliklerden yansıyan grup fotoğrafları son derece özgül bir eğitim ve sanat ortamını bir düşlem gibi canlandırıyor. Ancak asıl önemlisi, portrelerdeki özellikle mimarlar Ernst Egli, Bruno Taut, Wilhelm Schütte veya Rudolph Belling veya Leopold Levy gibi sanatçıların yapıt toplamını da işaret etme çabası ve bunu görselleştiren çizim veya fotoğrafik malzemeyi de olabildiğince bir araya getirmesidir. Çalışmayı belgesel olarak bütünlerken albenisini artıran bu çaba, aynı zamanda bilinmeyen veya unutulan mimarlık ve sanat mirasının varlığının da altını çiziyor. Hem de dönemin toplumsal atmosferini, sergileri veya sunumları şaşırtıcı görüntülerle aktarıyor. Portreler galerisinin bitiminde Son Söz’ün yanı başında Federal Almanya Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Richard Von Weizsacker’in imzasını taşıyan ve İstanbul Üniversitesi Merkez Binası bahçesine yerleştirilmiş olan Şükran Plaketi’nin fotoğrafı yer alıyor. Personel Dairesi Arşivi’nden sağlanan yazılı belgelerin, görevlendirmelerin ve Bakanlık yazışmalarının yer aldığı “Belgeler” bölümü ise 190 sayfayı bulan bir dökümle kitabın ikinci yarısını oluşturuyor. İlk bölümdeki kronolojiye bağlı kalınarak sıralanmış olan belgeler, her biri belirli bir kişiliğe bağlı olarak kodlandırılıp yerleştirilmiş. Belgeler, son derece düzenli bir istifle ve kendi içinde tutarlı bir yerleştirimle sıralanıyor. Ancak portreler sıralamasına bağlı bu sistematikle portreler bölümünde sözü edilen bir belgeye Dizin’e bakmaksızın ulaşmak hayli zor. Sıralı bir okumayı zorunlu kılan bu belge düzeninden elbet toplam belge sayısına da ulaşılamıyor. Kitabın belki de tek problematiği. Cumhuriyet’in mimarlıkta amaçladığı çağdaşlık projesinin kurucularını tanımada belgelerin gücünü ve önemini kanıtlayan bu çalışma, sonraki değerlendirmelere doğru ve gerçekçi referanslar sağlaması açısından da özel bir önem taşıyor. Yazarını da (keşke adının başına, böyle bir çalışma için hiç de gerekli olmayan “Prof.” unvanını eklemeseydi) gerçekten onurlandırıyor. ? Güzel Sanatlar Akademisi’nde Yabancı Hocalar/ Ataman Demir/ Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi/ 408 s. 1 2 4 5 1Ernst Egli, 2 Bruno Taut, 3 Leopold Levy, 4 Wilhelm Schütte, 5 Rudolf Belling. Aşağıda ise akademi öğrencileri ve hocaları birlikte... TURHAN GÜNAY eposta: [email protected] [email protected] TARİHİN TANIKLIĞI Kitap, kısa, fazla kısa bir ‘Önsöz’ ve ondan da kısa bir ‘Sonsöz’ dışında tümüyle belgelerin değerlendirildiği bir bütünlüğe sahip. Ama bu belgesel nitelik, çalışmanın sıradan veya art arda dizili bir belgeler toplamı olarak değil kişilerin yaşam öyküsüne yansıyan bilgilerle beliriyor. Bu bağlamda 1929 yılından 1958 yılına uzanan zaman aralığında GSA’nde görev almış 24 öğretim üyesinin kurumdaki çalışmaları olabildiğince, belgeler elverdiğince ayrıntılı olarak aktarılıyor. Kitabın 200 sayfa tutan ilk bölümü, geliş tarihleri esas alınarak sıralanan bir kronoloji içinde bu öğretim üyelerinin GSA’ndeki çalışmalarının dökümünden oluşuyor. Kitabın sonraki bölümü ise verilen belgelere bağlı olarak anlatılan ve ayrıntılandırılan bir portreler galerisi olarak sunuluyor. Bu çok önemli sunum, kitabın en çarpıcı bölümünü görselleştirirken Ernst Egli veya Bruno Taut gibi zaten bilinen ve tanınmış kişiliklerin yanı sıra eğitimde az veya çok yer alan ve diğerleri kadar bilinmeyen ya da hiç bilinmeyen isimleri de kapsıyor. Yapıtı önemli kılan bir belgesellik katıyor. Üstelik eğitime doğrudan katılmayan ama Maarif Vekâleti Tatbikat Bürosu’nda görevli olanları da tanıtan bir toplam içinde. Cumhuriyet’in erken döneminin mimarlığını öğrenmek, anlamak ve değerlendirebilmek için ayrıntı gibi görünen ama vazgeçilmez bilgiler sunuyor. Belirli bir sunum ile biçimlendirilmiş bu portreler dizisi, en erken geliş tarihli (1929), Avusturya uyruklu Philip Ginther ile başlıyor, Tezyini Sanatlar Şubesi’ndeki gö İmtiyaz Sahibi: Cumhuriyet Vakfı adına İlhan Selçuk?Genel Yayın Yönetmeni: İbrahim Yıldız?Yayın Yönetmeni: Turhan Günay? Sorumlu Müdür: Miyase İlknur?Görsel Yönetmen: Dilek Akıskalı?Yayımlayan: Yeni Gün Haber Ajansı Basın ve Yayıncılık A.Ş.?İdare Merkezi: Prof. Nurettin Mazhar Öktel Sok. No: 2, 34381 Şişli İstanbul, Tel: 0 (212) 343 72 74 (20 hat) Faks: 0(212) 343 72 64?Baskı: DPC Doğan Medya Tesisleri, Hoşdere Yolu, 34850 Esenyurt İSTANBUL.?Cumhuriyet Reklam: Genel Müdür: Özlem Ayden/ Reklam Müdürü: Eylem Çevik?Tel: 0 (212) 25198 74750 (212) 343 72 74?Yerel süreli yayın?Cumhuriyet gazetesinin ücretsiz ekidir. CUMHURİYET KİTAP SAYI 1006 SAYFA 3
Abone Ol Giriş Yap
Anasayfa Abonelik Paketleri Yayınlar Yardım İletişim English
x
Aşağıdaki yayınlardan bul
Tümünü seç
|
Tümünü temizle
Aşağıdaki tarih aralığında yayınlanmış makaleleri bul
Aşağıdaki yöntemler yoluyla kelimeleri içeren makaleleri bul
ve ve
ve ve
Temizle